9 Birincîteşrin 1933 CUMHURÎYET Geçenlerde Türk Hava Kurumu yeni üyelerle birkaç aylık para yardımı u: «Ne var, ne yok?.» tabiri, nın bir listesini neşretti. Sayım Başbakaartık, «nasılsınız, iyi misiniz?» nın çağınşına yurdun her tarafından, in tamamile yerine geçti. Halkakmlarla, koşulmakta olduğunu görü ta, ahvali âlemin tasası, dostlann sıhhayoruz Şunu söylemek isteriz: Bu akın Ânkara 8 (A.A.) Altıncı ulusal yet romatizma mücadele komitesi baskatinden üstün tutuluyor. Türk Tıb kurultayına iştirak edecek o nı sıfatile bu hastalığın ehemmiyetı ve hiçbir üye sayısında ve para yekunun Karşımızdaki, dünya yüzünde ne olup, ]an Sovyet bilginleri profesör Danışefski, geçen sene Moskovada toplanan arsı da durmıyacaktır. Çünkü Anadoluya kane bittiğinden büsbütün bigâne olsa daprofesör Lorya ve profesör Burdenko bu ulusal romatizma kongresinde profesör fes kuşu değil, kartal kanadları takaca hi, bunu bile bile, ona da ayni suali yasabahki trenle şehrimize gelmişler ve is Akil Muhtarın raporundan ve iki mille ğız. Ne Türk kanadına, ne de kanadlı pıştınyoruz: tasyonda Sağlık Bakanı namına doktor tin kükürleri ve bilgi alanındaki birlik Türke başka ad veremeyiz. Asya ile Av Ne var, ne yok? Remzi, Tıp kurultayı namına profesör çalışmasından bahsettikten sonra Mosko rupayı birleştiren bu toprak ve sularda, imzalı müsaadesini hâmil olan kinıseler Eskiden, bu suale muhatab olan, yuzAdisababa mektubu : Fahrettin Kerim, cerrahî kongresi nanıı vadaki arsıulusal fizyoloji kongresine iş barış ve sükun, Türk kanadmın gölge girebılıyor. de seksen su cevabı verirdi: sinde devam edebilir. Hava kuvvetleri Adisababa 5 Istiyerek zoraki de na profesör A . Kemal tarafından karşı tirak eden Türk hekimlerinin de gördüğü İmparator adi cürüm mahkumlarının îyilik.. Güzellik! mizi, Kamâlitsler hızı ve hamlesile, sün olsa, şurası muhakkaktır ki, Ras Seyu lanmışlardır. üzere Sovyetlerin bilgi sahasında sulh Şimdi ise buna, bir çoklanmızm dili gü ve namlı kuvvetimizle ayarlamahyız. mun ve Ras Karranın Tigre hududunu serbest bırakılması emrini verdi. Kendi Dünkü çaltfmalar perver çalışmasını anlatmış ve bu yolda halindeki ticaret erbabı bundan hiç mem varmıyor. muhafaza eden ordulan, ricate mecbur Ankara 8 (A. A.) Altıncı ulusal iki memleket bilginlerinin ayni yolda caYeni harblerde, şehre ve cephe gerisinun değil. Sebebi, arsıulusal durumdaki krarsız Türk Tıb kurultayı bugün saat 9 da hşacaklarına emin olduğunu söyliyerek ne ölüm havadan yağıyor. Demiryolu, olmuşlardır. İtalyanlar Aduaya ve AkAdua bombardımanı halk arasında lıktır. Umumî Harbden çıktık çıkalı devprofesör Tevfik Sağlamın baskanlığında ve Türk tababetini alkışlıyarak sozüne köprü, tarla ve fabrıka kanad güvenı al suma hâkim olan tepeleri almışlardır. panik uyandırmamıştır. Herkes, şarka letler bir türlü aralannda anlaşamadılar. çalışmasına basladı. llk îözü Sağlık Ba son vermiştir. tında bulunmazsa, ateş boyunu nasıl bes Adua 1896 bozgununun öcüdür ve İtal mahsus bir tevekkül içinde, hadisata inHariciye Nazırları birer gezgin tecim yanlar, burayı almak suretile intikam isBu beyanat kurultayca alkışlarla kar liyebilınz? kanı Dr. Refik Saydam aldı. Dünkü atizar ediyor. Fakat,yavaş yavaş, yalnız simsarına döndüler. Dünyanın her tarateklerini tatmin etmiş olacaklardır. Sevçılış törenine kurultay tarafından ittifakla şılandı. Diğer Sovyet misafirlerinden biOn binlerce genc uçmağı öğrenecektir. kulceyş bakımmdan, burası, Habeş yay İtalyanlara karşı değil, bütün beyaz ırka fından Cenevreye ulaştıran demiryollan verilen karar mucibince dün akşam Cu ri profesör Burdenkodur ki beyin cerra Hakıkatte kanad kuvveti, en soğuk kanlı karşı alttan alta bir düsmanlık uyanma hep diplomatik çantalar taşıyor, şimen mur Baskanı Atatürke kurultayın tazim hisınde tanmmıştır. Diğeri profesör Lor cesaretin kuvvetıdır: Oz, maya, cevher lasmın şark cihetini teşkil eden hat üze ğa başladığı hissedilivor. Bu düsmanlık, difer memurlan büyük devlet adamlanrinde mevcud yolun başlangıcıdır. Bu lerini arzettiğini, Atatürkün altıncı kurul ya olup fennî tedavi mütehassısıdır. aşağı tabaka halkından ziyade, Avnıpa nın yüz cizgilerini ezbere biliyorlar. Gebu cesarettir. Biz onu anyacak değılız. Profesör Lorya ve profesör Burdenko Ona yalnız vasıta ve teknık ımkânlarını 800 kılometroluk dağ ve orman yolu A medeniyetile temas etmis olanlarda gö tayın verimli çalışmasından emin oldu ne de birsey çıkmıyor.. disababaya ulaşır. Yolun geçtiği hat üzeğunu, gelecek kurultaylar için basarımlı da ayn ayn söz alarak temsil ettikleri vereceğiz. rülmektedir. Paris Soir rinde bundan baska ehemmiyetsiz köyYüz yüzden utanır... derler. Boş hazırlanmalr> dileyerek bütün üyelere cemiyetler azasının ve Rus hekimlerinin Yeni harbler, ateş boyunda bekliyen ler vardır. Aksumdan, başka bir yol da Roma mektubu : Iâkırdı. Mılletler Cemiyetinde tannnın memnuniyet ve selâmlannı volladıklannı selâmlarını tebliğ etmiş ve romatizma teRoma 5 Aduanın sukutuna her günü yüzyüze gelen siyasa kodamanlan, kahramana göğsünden değıl, anasından, ha vardır ki Gondardan ve meşhur Tatebliğ etti. Ulu Önderin yüksek iltifatını davisinde kendi noktai nazarlannı teblıf babasından ve çocuğundan salıyor. Ka na gölünden geçerek Adisababaya vanr, an intizar olunuyor. Geceleyin halk Mu bilâkis biribirlerine daha çok nazlanır, kurultay üyeleri ayağa kalkarak alkış etmis ve alkıslanmıştır. nad, cephe gerisini harb bölgesi içine al Aksumun zaptı, Habeşler üzerinde bü solininin dairesi önünde toplandı. dayatır oldular. Silâh yarısı at koşulanni Profesör Burdenko mafsal romatizmaladılar. Sağlık Bakanı, kurultay ikinci mıştır. Bütün Italyanın sabırsızhkla beklediği da gecti; mütareke esnasında beyaz Rusyük bir akis yapacaktır. Çünkü Aksum, baskanı profesör Tevfik Sağlam ve genel sında paratiroid gudde çıkarılmasımn Hava güvenini elde etmek için hiçbir Habeşistanın en eski payitahtı olan mu Adua zaferi haberi gelir gelmez Sinyor lann îstanbulda tamim ettikleri hamamgekreter profesör Fahrettin Kerim Gök memnuniyet verici neticelerinden bah Musolininin balkona çıkarak bunu halka böceği yarıslarında bile bu derece haraayla birlikte Kamutay başkanını ve Baş setmiş, kendisinin 34 vak'ada ameliyat şeyimiz, hatta paramız eksik değıldir. Biz kaddes bir şehirdir ve Saba Kralicesi Brltepsir etmesi bekleniyor. ret gösteren olmamıştı. tşte nihayet, yorbakanı ziyaret ederek kurltayın saygi yaotığını ve memnuniyet verici netice en büyük devletlerin uçak sayısına ye kis, Süleymanla buluşmak icin, buradan Bu gece neşrolunan resmî tebliğde I ganın bir ucu da bugün tutuştu. Baka tışmeğe değıl, ancak kendi müdafaamı vola çıkmıstır. Süleymanla Belkisin sullannı arzettiklerini ve Kamutay başkani ald'^mı söylemiştir. talyanlann hududdan itibaren 25 mil lım varın, öbürgün yangın saçağı da saRaporlann müzakeresi bittikten soıra zı organize etmeğe çalışıyoruz. Barış bünden geldikleri iddia olunan ilk Ha]e Başbakanm bütün üyelere teşekkür ve ilerledikleri ve Adigratı zaptettikleri bilunsuru olabilmenin çaresi, harb için teh bes hükümdarlannın mezarlan Aksumracak mı? selâmlannı yolladıklannı tebliğ ettiler. serb^st tebliâler yapılmıştır. likeli olmaktır. dadır. Yahuda aslanlarının, en eski de diriliyor. Habeşliler sahra toplan ve Kurultay üyeleri alkışlarla duygulannı Kurultay üyelerine saat 17 de HalkeBittabi bunun ekonomiye de tesirleri mitralyözlerle uzun müddet mukavemet gösterdiler. vinde bir çay verilmiştir. Bugün harb duygusunda Türkiye rü virlerdenberi muhafaza edegeldikleri bir oluvor. Isler tavsadıkça tavsıyor.. ettikten sonra Aduaya doğru çekilmişleryası gören hiç kimse yoktur. Böyle bir an'ane vardır ki «Aksumu alan, bütün Şimdi siz, gelin d e : dir. Süjelerden romatizma hakkında pro rüya, ancak bir hastalık kâbusu olabi imparatorluğu alacaktır» sözüne daya Ne var, ne yok? 1leri harekettenberi Sinyor Musolini fesor Sedad, profesör Oberndorfer, pro Sinema yıldızı Mae Vesti yüzüIir. Mesel Türkiyenın, güven davasında nır. Bugün bu şehir etrafında kopan harşarkî Afrika Başkumandanı General sualine karşı: fesör Abdülkadir, profesör Tevfik Sağ ne kezzab dökmekle tehdid dünya devletlerınden hiç birjnden geri bin dehşeti, kuvvetini bu sözden alıyor. İyilik.. Güzellik! Bona ile daimî muhabere halindedir. lam, profesör Frank, Doçent Arif Ismet etmişler kalmaması meselesinden ibarettir. Türk Asırlarca müddet, Aksum hükümdarCevabını verin! Buraya gelen haberlere göre General raporlannı okudular. Bu raporlarda roHolivud 8 (A.A.) Sinema artis Hava Kurumunun yeni üye ve yardım lan, Kızıldenizin iki sahili üzerinde salBona arabca ve habeşçe neşrettiği be Vakıâ bunun en iyisi ahvali âlemi matizmanın esbab ve mahiyeti, tedavisi, ti Mae Vesti, yüzüne kezzab serperek listelerinde, binlerin milyonlara çıktığını tanat sürmüsler ve Nil vadisi Fir'avtınyannamede Eritrenin müslüman ve Ha mümkün mertebe düşünmemek, amiyane eskimiş romatizmalann sebebi hakkındaki güzelliğini tahrib etmekle tehdid eylemek görmek istıyoruz. larını tehdid altmda tutmuşlardır. Bugün beş sekenesini İtalya ile teşriki mesaiye tabirile iplememektir. Habeşistan o kadar «on nazariyeler izah edildi. suretile 1000 dolar dolandırmağa teşebF. R. ATAY bile, Aksumda, Sezastris zamanına aid davet etmiştir. Habeşistan hükumetinın uzak ki!.. Cenevre andlaşması öyle eskiöğleden sonra raporlar üzerine müna büs eden 7 kişi yakalanmıştır. bir dikili taş mevcuddur. Habeşistanın Eirtredeki Arab ve Habeş çobanlan öl di kü. Adaam sen de!.. kaşalar yapıldı. 0<man Cevdet. Ali Şükilk kilisesi oradadır, bu binadaki resim dürttüğü, koyunlarını musadere ettiği beBu yabancı işler bizim gündelik işimiler ve el yazılan, kıymet biçilemiyecek yannamede ilân olunmuştur. ze ket vurmuvorsa: kadar değerlidir. Asmaradan gelen tafsilâta göre Habe I<ler kötü! Tarihf noktadan, Adisababa, Ak şistana ilk taarruz eden hava filoların Demeğe dilimizi alıstırmamalıyız. Etsumun yonında. bundan kirk sene Ö dan birine Musolininin damadı kumanda rafımızda alâkamızı uyandıracak neler Menelik tarafından, kansı Taituya hoş etmiştir. Binbaşı Tessorenin kumandası var! Var, ama, ortalığı karanlık görmegörünmek için bina ettirilmiş, miskin bir altmda bulunan (Aslanbaş) adı verilen ğe alısmısız. Sütten ağzımız yandığı için şehirden başka birşey değildir. Italyan diğer filonun hücumuna Sinyor Muso yosurdu üflüvoruz. tavyarecıler, Aksum etrafında ucarak, lininin iki oğlu da iştirak etmişlerdir. Bunun aksini yapmak elimizden gelşehre beyannameler yağdınyorlar. Tigre ttalyan tayyareleri ehemmiyetli he miyor. halkını, gasıb diye tavsif ettikleri Nccadefler bulmamıştır. Çünkü Habeş împa Ne var, ne yok? şiyi terketmeğe ve Şao prensinin boyun ratoru halka toplu bulunmamalannı emduruğunu silkip atmağa teşvik ediyor Sualine karsı, hiç cevab vermesek te, retmiştir. lar. duraklıyoruz. Kabahat bizde mi? Italyan tayyareleri için başlıca hedef Ercümend Ekrem TALU Başka bir zaman olsa, bu teşvik belki Cibuti Adisababa demiryoludur. Fa tu, profesör Akil Muhtar, profesemere verirdi. Çünkü Tigrelilerle Şao kat Habeş lmparatoru Isviçreli bir zabisör Nüzhet Şakir ve diger hekim Iar birbirlerinden daima nefret etmiş tin kumandası altında Adisababadan sevGÜMRÜKLERDE ler söz alarak tedavi ve patojeni lerdir. Fakat bugün vaziyet böyle değil kettiği tayyare ve topçu kıtaatile köprü sahasındaki fikirlerini söylediler. Edirne hududunda turistlere dir. İtalyanlar hakkında duyulan nefret, leri sıkı muhafaza altına aldırmıştır. Bu sırada Kurultaya Sovyet muen eski devirlerdenberi büyük şeflerle gümrük kolaylığı rahhaslan geldiler. Kurultay baszümreler arasındaki düşmanlığı ortadan Gümrükler Başdirektörü Seyfi Edirne kanı Saglık ve Sosyal Yardım Kadın ticareti yapıyorlarmış kaldırmıs, ve memlekette birlik vücude gümrüklerinde bazı işlerle meşgul olmak Bakanı Dr. Refik Saydam dost Beyoğlunda bir otelde bazı ecnebile sçelmesine sebeb olmuştur. Oyle tahmin üzere Edirneye gitmiştir. ve komşu Sovyet memleketinin tarin kadın ticareti yaptıklan ve İstanbulediyorum ki, ne Ras Seyum, ne de Ras Başdirektör Edirnede bilhassa turist nınmış bilginlerinden üç misafiri Kassa, Haile Selâsiyeye karşı büyük bir da kimsesiz bulduklan bazı kadınlan lerin sınırdan kolaylıkla geçmesi ve triptakdim ve Kurultay namına selâmdostluk beslemezler. Fakat bugünkü va muhtelif şekillerde kandırarak tspanya tik suretile gelen otomobilli gezginlerın lamış, Kurultay tarafından süziyette, onun yanında sadakatle hizmet ve saire gibi memleketlere gönderdikleri muamelelerinin süratle ikmali üzerinde rekli alkışlarla selâmlanmıştır. Buhakkında bir ihbar yapılmıştır. Doğru oedeceklerine hiç şüphe yoktur. nun üzerine heyet baskanı Sov • tertibat alacaktır. Peştede toplanan arsılup olmadığı incelenmektedir. *** yetler kaplıcalar ve tebdilhava isulusal turizm kongresine iştirak eden Tramvay çarptı Seferberliğin uyandırdığı heyecan faztasyonîar müdürii profesör Da • Gümrükler Genel Direktörü Mahmud la sürmedi. Adisababa, alışık olduğu uKadıköyünde Söğüdlüçeşmeden ge Nedim bu hususta Gümrük Başdirektö nişefski söz almış, Sovyet hü • yuşukluğa ve can sıkıntısına tekrar gö çen 734 sayılı faytona arkadan gelen riine talimat vermiştir. kumeti ve hekimleri namına Ku müldü. Şimdi, her zamandan daha ziya 317 sayılı vatmanın idaresindeki tram rultay başkanını ve kurultayı se Gümrük Başdırektörile beraber iki de esrara bürünen imparator sarayından vay çarpmış ve arabamn arka tarafını gümrük enspektörü de Edirneye gitmiştir. lâmlamış, müzakere süjeleri , . , . . , „ •, , . , . , . . alâka celbedecek hiçbir haber çıkmıyor. parçalamıştır. Polis kaza hakkında tah Bu heyet Edirnede bir hafta kadar kanin ehemmiyetinden bahsederek arsiulu 'ıb kongren açılırken Başbakanm söylevı dmlemyor, aşagıdc İtalyan elçiliğine, ancak Kont Vincinin kikat yapmaktadır. lacaktır. »al romatizma mücadele teşkilâtı ve Sovtsmet tnönü sağlık sergisini geziyor Millî Tıb Kurultayının dünkü çalışmaları Rus dostlarımızın iştiraki törenle karşılandı, muhtelif raporlar üzerinde görüşüldü Fikirler * Kartal kanadı Adisababa ve Roma mektubları |BUGUN DEBUJ Nevar, neyok? Aksumun İtalyanlara geçmesi Habeşler üzerinde çok derin akisler vaoacaktır Aksum mukaddes bir şehirdir ve bir darbımesel «Burayı alan bütün Habeşistanı alacaktır» der •4 lığı içerisine girerek gözden kaybolmuî tuttu ve gayriihtiyarî: partımanına bir başka erkeğin girmesi A ! . . A ! . , diye bağırdı. tu. imkânsızdı. Kendınden başka yainız seBu inanılmıyacak birşeydi. O geli yahat eden başka bir kadın da olmadığı *** yordu. Toprak rengindeki üniformasile için bu geceyi tek başına burada geçireBalkan treninin yolculannı sivilden ve yüksek kalpağının üstünde pırıl, pınl cekti. Pencerenin kenarmda oturmuştu. daha fazla askerler teşkil ediyordu. Bu Yazan: Suad Derviş yanan kocaman kanadlarile, o geliyor Kompartımanm perdesi açıktı. Kuvvetli Edebî Roman: 11 yolcular, müttefik ordulann zabitleri, du. bir elle şiddetle çekilir gibi uzaklaşan hastabakıcılar ve seyahat eden bir iki siŞimdi pek iyi hatırlıyor.. Onu bir kere Bir taşbebek gozü gibi kocaman açılO da kendisini görmüştü ve Sezayı Pakize mi?.. Bırak o şımangı... vilden ibaretti. îstanbula boş gözlerle bakıyordu. He mış gözlerle, akşamın koyu rengi içine sin beş altı hafta gözden kaybetmişti. O zagörür görmez gözleri sevincle dolarak bir Bana yolda ve orada bakmak lâzım... Eniştesıle, teyzesi yataklı vagonda idiyecanından hiçbir şey düşünmüyordu. miş sulann üstünde küçüle küçüle be man onu da cepheye yolladıklannı düsünkısa an, kısacık bir an duralamıştı. Sonler. Seza ikinci mevkide seyahat ediyorYalnız müdrik olduğu tek şey vardı: Bu müştü. Onu ölüm tehlikesinde, ateş .ıltın Sen bana bakarsın. nekleşen o sandala bakardı... ra mahmuzlan peronun taşlannı döve Evet teyze. du. da bilmek ve bir kan seli içinde yüzbin döve ileriye gitmişti. Daha ileriye. Ve bir tatlı sürat içinde onunla beraber gidiş «Acaba onu bir daha görecek miîstasyon çok kalabalıktı. Seza ikinci Hem onu hem de bir baskasını belerGe ölülere karışmış olabileceğinden titvagonun merdiveninden çıkarken dönüp leri. yim?..» raber götürmek masrafh olacak... îşimi mevki kompartimanının penceresinden dı ona bir kere daha bakmıştı. remek ne müthiş bir korku idi. Trenın hareketınden ancak yarım saBütün günlerinin suali buydu. şarıya bakıyordu. On beş yaşında kı at sonra enıştesi onun yanma geldi. Hakikaten bu umulmaz birşeydi. O haftalarda sabahlara kadar gözüne görecek baskasını götürmektense seni «Acaba ona gene rasgelecek miyim?.» götürmeği tercih ediyorum. Sen bir yer zın çocuk bakışları mütehayyir ve mü Onunla ayni trende mi seyahat ede Ve güneşin kızıllığı daha kırları kır Bu endişe ve bu ümidle haftayı heye uyku girmiyen Seza dua etmişti: tecessisti. ceklerdi? «Allahım onu felâketlerden koru!..» görmüş olursun. mızıya boyarken; eniştesile beraber va pan içinde geçirirdi. Onları teşyie gelen kalabalık yataklı Hakkanız var teyze, bir yabancı *** Yoksa o birini teşyi için mi gelmişti?.. gon restoranda yemek yedıler. Onu gene görürdü. Bakışırlar, sonra *** gideceğine, beni götürmeniz daha doğru. vagonun önünde toplanmıştı. Kımse o O da vagon restoranda oturuyordu. Bir gün teyzesi ona: uzaklaşırlar. Büyük şehrin içinde birbirile nunla mesgul olmuyordu. O kendi kenTeşekkür ederim. Hayır o kimseyi teşyi için gelmemişti. Yanında ikisi Alman, biri Avusturyalı Seza demişti. Sen, ben ve eDİstefı alâkası olmıyan maddî hiçbir bağ ve müVe o zaman fakir bir akraba kızının dine kompartimanından koridora çıkmış Treni teşyie gelenler istasyonda kaldıSı olan üç tayyare zabiti daha vardı. Almanyaya gideceğiz. nasebetle birbirine bağlı bulunmıyan iki bütün biçareliğini hissetti... Çünkü haya tı, perondaki kalabalığı seyrediyordu. ve mendilleri uzakta müteharrik ufak Almanyaya mı?.. insan olarak kahrlardı. Ve her tesadüfleri Gar çok kalabalıktı. Hayatında bi benekcikler gibi sallandığı zaman o tre Küçük Seza, ona arkasmı çevirmiş otında birinci defa olarak bu şey yüzüne larak oturuyordu. Fakat karşıdaki aynaBu seyahat haberi çok tatlı idi... Fa vuruluyordu. umulmıyan bir saadetti. Onları birbirleririnci defa olarak seyahate çıkan insan nin içinde bulunuyordu. da onu tamamile görebiliyordu. kat o ne olacaktı? Onu nerede görecek nin yolu üstüne çeken şey birbirlennin Ayni trende gidiyorlardı. Buna ina Şimdi hazırlanışlan gözünün önüne ge ların duyduğu büyük bir tecessüsle bu kalabalığı seyrediyordu. Koşuşuyorlar, namıyan Seza tek basma oturduğu bu i Onun gözleri de aynaya çevrilmişti. gözlerinin içine bakmak isteğinin en müt ti?.. Ondan nasıl aynlacakn. liyor. Elbıse filân yaptırmak için sık sık Sevinmiyor musun? fıiş bir iptilâ gibi kuvvetli oluşu idi. Koşehre inerlerdu Fakat bütün dolasısiarda geliyorlar, gidiyorlar, bilet kesiyorlar, kinci mevki kompartımanda kendıni cen Aynanın içinden Sezaya bakıvordu. Ve Seviniyorum teyze... Fakat Al beyhude yere onu aramıstı... Yoktu. Ka kontrol yapıyorlar, eşya taşıyorlardı. bu bakışma yemeğin sonuna kadar devanj nette hissediyordu. caman dünya içindeki bu iki yabancıyı Tek başına seyahat eden bir Türk kı ,ettL Gözleri birdenbire sevinc ve hayretle labahğın arasmdan çıkmış tıpkı bir hayal birbirine kavi zincirler gibi bağlıyan şey manyada ne yapacağız? gibi ona görünmüş ve gene şehrin kalaba doldu. Parmaklan pencerenin kenannı zı olduğu için hududa kadar onun kom (Arkan var) yalnız bakışlanydu Benim böbreklerimi tedavi ettire HİÇ ceğiz.. Seni de beraber götürmek istiyorum. Yoksa memnun olmuyor musun?.. Hiç memnun olmaz mıyım teyze.. Yalnız birşey sormak istiyorum. Ne sormak istiyorsun? Pakizeyi neden beraber almıyorsunuz?