1'35 CCMHURIYET TERBİYE BAHİSLERİ Vapurcuların ihtilâfı Bukağıl namus Diinkü toplantıya bir kısım hissedarlar girmedi, iki aza idare meclisinden çıkarıldı irkaç gündenberidir ortalık' g Geçenlerde bir adam, kansını bir başçalkanmağa başladı: Lavrens kasını seviyor diye balta ile öldürmüştü. *ağ imiş!. Ingiltereden kalkrp, Selim Sırrı Tarcan Bende baltah namus diye bir yazı yaz Amerika yolu ile Habeşistana gitmişl. Bilmem dikkat ettinîz mi bir çok kim geri kaldığı oldu. (Graham) evet ver'di , dım. Bir hafta sonra İzmirde bir adam Geçenki ölüm haberi, cenaze tafsilârı, seler tam vaktinde i§ görmenin veya ve ğim sözü hatırlıyorum. Bırakmız saat | kansını bıçakla öldünnüş, bir okuyucu l»epsi düzme, hepsi yalanmış!. rilen sözü tutmanın insan için bir haysi bende birkaç gün kalsm, der. Müşteri mektub gönderdi, «bir de bıçakh namus» Eğer ash varsa, acınm Habeşlere.., yet bir onur işi olduğunu düşünmezler. t&krar geldıği zaman kendisine hakkınız diye yazınız, dedi. Ben ikisi bir diye geçZira bu, muhtelif kabilelerden kurulu oÇağınldıklan yere yarım saat, bir saat var, alınız paranızı! diyince, müşteri, tim. Bir akşam gazetesi, çıkıp ta bukağılı lan ülkede, tam Lavrens gibiler için, tageç giderler. Çaylara, ziyafetlere, balo fakat ben saatimden memnunum, siz yedi bir namus vak'ası yazdı, bunu ötekilerbiri mahsus ile: «Ekmek vardır!» lara, süvarelere, konserlerc tam saatinde yılda beş dakika geri kalmaz demiştiniz. den aykırı bulduğum için yazıyorum. Eğer ash yoksa, o zaman, Habejlere gitmek hatta biraz ayıb bile sayılır! Her Yalnız size o sözünüzün doğru olmadığı*** t«ıe tavsiye ederim, ayaklannı tetik basnedense bir toplantıya tam vaktinde git nı söylemek istedim. Graham da pekâlâ! «mlar. Çünkü nerede bir ulus tecavüze «Kayseride tesisatı biten dokuma fabmek sosyete âleminde hoş görülmez. Bu Işte paranız. Benim için de verdığim sözü oğrarsa orada mutlaka bir Lavrens hortfena itiyaddan kaçınınız. Her işi vaktin tutmak bir namus borcudur. Demiş ve rıkasmda daha şımdiden üç bin kişi çalıl»r. Dünyada pir aşkına, serserilik aşkı de gÖrmeğe alışınız. Hele birisine verdi saati geri alarak onu bir ayar saati ola şıyor. Bunlar kısmen kadın, kısmen er na, kötülük etmekten, hiyanet etmekten, Vaparculak Şirketi nin dünkü hongreti kektir. Kadın ameleden birinin babası, ğiniz sözü mutlak tutunuz! Sözün namus rak kullanmıştır. Vapurculuk şirketi umumî heyeti dün dan Hantalzade Tayyar ile Sadıkzade kötülüğe ve hiyanete sevketmekten haz gitmesi, kazanacağı kadar kıymetli olduğunu biliniz! Avru En büyük kumandanlar yalnız bir emri kızınm fabrikaya öğleden ionra fevkalâde surette bir top Aslanm takririn harice verilmesi işile • duyan ferdler eksik değildir. pada yaşamış olanlar görmüşlerdir, bir vermekle kalmazlar. Onu yapanlann işle para ile manto alıp baştan çıkması korkuBu kabil bedtıynetlerin, hikmerj hüda, lantı yapmıştır. Toplantıya eski Sadıkza lâkadar olmadıklan aniaşıldığı için bunoperada, bir konserde, hatta bir konfe rini adım, adım takib ederler. Vaktinde sile kızı evine hapsetmiş, bir yere kımıl kökleri suda oluyor. Biz bunu kendi yurde firmasına dahil olan hissedarlar iştirak ların azalıklarmın bırakılması, diğer Aransta tam saati gelince kapılar kapanır. verilmiyen ve vaktinde yapılmıyan bir damaması için avaklarına hayvan bukaetmişler, hissedarlardan Tavilzade, Ko lemdarzade Mehmed ve Hacı Yakub dumuzda denemişizdir. Abdülhamid ölGeç kalanlar dışanda kalır. Çünkü dü emir muhakkak olan bir zaferi mağlubi ğısı vurup zincirle bağlamış...» caeli şırketı, Mudanya Zafer vapuru sa zade Ahmedin idare meclisinden çıkarıl dü, Vahideddin türedi. O defoldu gitti, *** şünün bin kişi gözlerini sahneye dikmiş, yete çevirebilir. Hayatta bir iş görmeğe hibi, Alemdarzade Mehmed firması ve ması kararlastırılmıştır. Bunun üzerine sonra da geberdi.. Aradan yıllar geçtikhepsi kulak kesilmiş, can ve yürekten or muvaffak olmadan ölenlerin mezarının Baltalı namus, bir aşk ve kalb işidir. Hacı Yakubzade Ahmed müessesesini meclisi idareden çıkanlan bu iki aza ye ten sonra, habis ruhu Menemende hortlıkestrayı veya aytacı (hatibi) dinlerken lo üstüne kaygusuz, lâkayd, ihmalci, vurSevilmiyen adamın eline balta, veya han temsil eden hissedarlar girmemişlerdır. rine Mustafa Necati ve Muzaffer se yacak oldu, tepeledık.. ca kapısı garc! diye açılıyor ve siz etrafı dumduymaz levhasmı asabilirsiniz. Eğer yeniden dirilmiyorsa. bu ancak çeri veren kuvvet, dimağ veya mantık Bu durum idare işlerinde çıkan bir anla çilmiştir. nızdakilerle kendi evinizde imiş gibi güNe zeki, ne dirayetli gencler vardır ki kuvveti değil, borjısu patlamış taşkın his şamamazlıktan ileri gelmiştir. kurduğumuz binanın sağlam olduğundan, Bundan sonra şirket işleri görüşülmü? lerek şakalaşarak koltuğunuza kuruluyor vaktinde işlerinin başında bulunmadık lerin tasma kuvvetidir. Bunu kontrol edeİdare meclisi azalarından bir kısmı şir ve muamelâtın yolunda gittiği sonuncuna o ruhun filiz sürecek aralık bulamama sunuz! Bundan aykın bir hareket, bun larından ekmeklerinden olmuşlardır. Desından ılerı gelıyor. miyen insanı biraz vahşi, iptidaî bir kısketin idare ve hesab işlerinde yolsuz gör varılmıştır. dan büyük bir saygısızlık olamaz. Onun vamsızlıkları onların bütün meziyetlerini Zavallı Habeşıstan böyle değildir. kanc, agzın bir hotkâm telâkki edebiliriz. dükleri noktalar hakkında 12 maddelık Dünkü umumî heyete iştirak etmiyen için her nerede olursa olsun kendinizı sıfıra indirmiştir. Bununla beraber, öldürene karşı merha bir takrir vermişlerdi. Şirkette sermaye hUsedar sosyetedeki hükumet komiserine Lavrensin ister kendisi, isterse mukallid vaktinde iş görmeğe, verdiğiniz sözü tutSize en büyük öğüdüm üzerinize aldı met duyduğumuz, hatta affettiğimiz vak ekseriyetini haiz olanlar bu takriri veren ortak bir takrir göndermişlerdir. Hisse leri olsun, orada serbestçe comak oyna mağa ahşhrın. ğınız bir işi tam vaktinde yapınız, bugü alar da olur. leri idare meclisinden çıkararak şirketle darlar bu takrirde şirketin istikbali ve iş tacak çomarsız köyler bulabilirler. nün işini yanna değil biraz sonraya bile Tuhaf bir vak'a vardır bilmem bilir miOnun için, Habeş hudud bekçileri gözalâkalannı kesmek için ekseriyeti kendi lerin selâmeti için verdıkleri takriri hoş *** sîniz? Londranın (George Graham) a bırakmayınız! Ihmalden vebadan. kolelerinde olan umumî hissedarlar heyetini bulmıyanl.)nn umumî heyeti toplıyarak lerini dört değil, sekiz açsın'ar. Şüpheli Fakat bukağılı namusun merhamet ve toplantıya çağırmayı muvafık görmüşlerdında meşhur bir saatçisi varmış, bir gün radan kaçar gibi kacınız! Biliniz ki vakrey ekseriyetile kendilerinin alâkalannı kimi görürlerse yakasına yapışsmlar. bir müşteri kendisinden bir saat satın a tinde işini görmiyen bir tüccar, bir fabri af tarafi yoktur. Çalışmak istiyen bir ka dir. Dünkü umumî heyette işte bu dedi kesmeğe çalıştıklarını, ekalliyet hisseda Dostluk, hayırhahlık teminatına kulak lırken, doğru işliyeceğine, geri kalmıya kator, bir banker, hatta bir kumandan if dının ayağına vurulan bukağı ve zincir, kodulu takrir görüşülmüştür. ranının hukukunu sıyanet için bir şekil asmasınlar. Onların korkacaklan düşman lâs yolunu tutmuş demektir. kökü mazide bir ağacın, bugün hâlâ meycağına inanabilir miyim? demiş. (Gra Evvelâ idare meclisine verilmiş olan bulunmaşı yolunda hükumete müracaat Italyanlar değildir. Apaçık düşmanım diham) da şöyle cevab vermiş: Yedi sene Işinde muvaffak olanara bakmiz, bu va veren zıhnıyetinin sembolüdür. Ogüst bu takririn gazetelere verilmiş olması ii ettiklerini, bu müracaatin neticesini bek yenden zarar gelmez. Alt veya üst olmak kullanınız, bu müddet zarfında beş daki adamların kronometro gibi işlediklerini Bebel, «Tarihte ilk esir edılen mahluk zerinde müzakereler cereyan ermiş, tak lemekle beraber kanunî yollardan yürü talih işi, kader işidir. Elverır ki dövüş, kadın, ikincisi müstahsil ve işçidir.» der. riri vermiş olan dört idare meclisi azasınbile bile ve karşı karşıya olsun. ka geri kahrsa bana getirin ve paranızı göreceksiniz. meğe devam edeceklerini bildirmislerdir. Asıl düsman, bir ulusu, içeriden ikiye Bu ilk esir, ilk tarihten bugüne kadar eHerşeyi vaktinde yapacağınıza dair geri alınız. Müşteri saati alır Hindistana bölmiye çahşan, kuru bir şöhret için koca saretın en kötü şekillerine katlanmıştır. gider ve yedi yıl sonra îngiltereye döner kendi kendinize söz veriniz! Verdiğiniz Bugünkü medenî âlem içerisinde, medeYunan muhalefet lideıleri Avrupa yolunda bir ülkeyi ahalisi ile birlikte ebedi hüs • sözü tutmanın bir namus borcu olduğunu [(Graham) ı bulur ve saatimi alırken yedi rana sevkeden Lavrens gibi mel'unlardıı. niyetin bütün gösterişlerine rağmen gene (Baştarafı 1 inci $ahifede) hatmnızdan çıkarmayınız! Sözünü tutaîngiliz gazetesinde çıkan diyevi eskiden Habeşlere benden öğüd olsun, vasiyet yu içinde beş dakika geri kahrsa paramı na karakter sahibi derler. Göreyim sizi esirdir. Fakat hiç olmazsa ayağına bukağı Atina 24 (Hususî) Hürriyetper Venizelıst olan Eleftron Vimadan başka olsun... Her şeye katlansınlar, fakat bir vurmazlar. O, medeniyet alanı icinde, eli ver partiyi temsil eden Sofulis gazeteci •geri vereceğinizi söylemiştiniz. Bu müd karakter sahibi olounuz! bütün Yunan gazeteleri tarahndan ya Lavrensi hortlatmasınlar. Zira, o, işini gökolu bağsız, fakat hisleri, düşünüşleri, ha lerle konuşurken rejim meselesi Yunanis!det için saatinizin beş hatta altı dakika SEÜM SIRRI TARCAN yılmıştı. rüp bitirdikten sonra. gene çekilir gid?r, reketleri, fiilleri zincirli, hür bir esir gibi tanı ıkıye ayırmış bulunduğu cihetle geEleftron Vımanın susmasını izah için arkasından, aldanan da, aldatılan da yâgezer. Zavallı hür olduğuna inanır da... tirilecek kralın bir parti reisinden baska Bu kökü mazideki ağac, medeniyet türlü hareket edemiyeceğini, bütün hür Atina ajansı, Venizelosun sözlerinin ne nar.. Ercümend Ekrem TALU toprağında büyür, bütün ıslahat hareket riyetperver parti mensublarının reyiâma kadar doğruluktan uzak olduğunu her kesın anladığını söylemektedir. Ajans }ulerine rağmen gene meyva verir. Kayseri girerek krallığın kazanmamasına çalışa nu ulamaktadır: • •'" • ' ' "' • de kızmın ayağına bukağı vuran bu adam caklarını söylemiştir. M. Musolini ile M. Eden mazideki zihniyetin bir cüz'ü ferdidır. Bu «Venizelosun söylediğinin tersine olaRomaya gitmekte olan Kafandaris te Romada görüştüler Yakmda Zonguldakla da Atatürk, Ankarada ıızun cüz'ü ferdlerin meydana getirdiği zihniye Patrasta vapurun tevakkufundan büişt; rak örfî yönetim (idare) mart ihtilâlinde dün (Baf tarafı birinci Mahi/ede) ti yıkmak, kökü mazide olan bu ağacın fade oradaki gazetecilere yapılacak reyi tersanede yapılan hücumdan sonra konulmeyva vermesine mâni olmak için kanun âmın hükümsüz olacağını, çünkü hüku görüşmeğe başlıyacaçız bir gezinti yaptı Bu haklar, 1906 tarihli ve üçtaraflı muştu.» kitablarının maddeleri kâfi değildir. metin bitaraf kalacağı hakkında teminat andlaşmada bir dereceye kadar gözetil • Posra ve Telgra* Atina ajansı, bundan başka Venizelo mişti. Pazar günü yanlarında Bayındırlık Maddeler bu ağacın dallarını budar. Bu veremediğini bildirmistir. ı Genel müdürü Na ı Bakanı olduğu halde Çubuk barajını zi kötü meyvalı aeacı kbkünden kurutmak sun diyevinin birbirine karjıt olarak böVenizelosun diyevl Ayni zamanda 1925 tarihli îngiliz • zif şehrimize gel yaret eden Atatürk oradan yırmi beş ki lâzım. îtalyan uzlaşması da, demiryolunun ge miş ve dün Istan Atina 24 (A.A.) Venizelosun bir leklerini hatırlatmaktadır. SABİHA ZEKERİYYA çeceği yerlerin Îtalyan nüfuz bölgesine bul Posta ve Tellometro ılerıde bulunan Karagöle de gidahil bulunduğunu tanımaktadır.» graf Başmüdüriye , derek köylülerle konuşmuşlar, buranm tine giderek bir müdBu gazete, henüz berkıtilmiyen (teeybayındırlık işlerile alâkadar olmuşlardır. Tramvay Şirketik det meşgul olmuştur. yüd etmiyen) bir yayıntıya (şayiaya) göÖğle yemeğini göl kenarında yiyen Kendisi burada isti re, İ*!yaya vereceği bu imtıyazlara karuzlaşıldı Önder, Ankaraya dönerken Timurlengin rahat maksadile buşılık, îngilterenin Habeşistana Somaîi (Baş tarafı 1 inci tahifede) ordugâh kurduğu yerin ve yıkandığı halunmakla beraber land üzerinden denize bir mahreç öner genel müdürlüğe ? . gelemesinin (teklif etmesinin) mümkün mamın bulunduğu Melekşah köyüne de olmuştur. Bayındırlık Bakanı Ali Çetin Kaya, bu konuşmalarda bizzat bir taraolduğunu yazıyor. İşlerle de uğraşmak' "Porta Genel JVfü uğramışlardır. fm başında olmakla beraber şirk«tçe de tadır. Posta ve Teldürü Nazif Konusmalar bugün bitlyor Atatürk tamamen harab olmuş olan kabul edilen bir hakem vazifesi görmüş graf Genel müdür Paris 24 (Telsizle) Lord Eden lüğüne aid olup Kamutayca kabul edi bu hamam hakkında köylülerden malu ve konusmalar iyi bir mecra içinde bit M. Musolini ile konuşmalarını yann bilen kanunlann tatbiki ancak 1936 sene mat almıslardır. Köylülerin verdiği ma miştir. Şırketin ödiyeceği para 1,700,000 tirerek aksama Parise hareket edecektir. Bİnden itibaren başlıyacaktır. Bu müna lumata göre, 37,5 derece sıcaklıkla kay liradır. Bu paranm 300 bin lirası 18 Lord Eden yann akşam ve yahud sebetle genel direktörlük şimdiden hazır nıyan bu kükürdlü suyun şifaî hassası martta Cumhuriyet Merkez Bankasına çarşamba sabahı M. Lavalle yarıda kalıklar yapmakla meşguldür. Nazif buraesasen yatırılmıştır. çoktur. Atatürk bu suyun Ankara için lan konuşmalarına devam edecektir. da bulunmaktan bilistifade İstanbul teleDiğer kısmı 3 sene içinde ödenecek faydah olacağını söyliyerek derhal temeLord Edenin beklediği talimat P* fonunun mübayaası halinde bunun ışletir. Maamafih, Bayındırlık Bakanlığile rise gelmistir. lının yapılmasını emretmişlerdır. tilmesine aid işleri de tetkik etmektedir. tesbit edilen tediye tablosuna göre paraLord Eden. M. Lavale îtalya Baş Dünkü toplantı Yakında Zonguldakla Ankara ve İs Atatürk burada bir köylüye Yıldırım nm bir milyon lirası gelecek seneye kabakanile yaptığı konuşmalann neticesini Anneler birliği senelik kongresini dün dildi. İdare heyetine hatma Atıf, Bedia, tanbul arasında telefon muhaberesi baş la Timurlenk arasında bu ovada yapılan dar ödenmiş olacaktır. Tramvay Ş'.rketi de bildirecektır. harbi sormuş, köylü atalanndan dinledı bu itilâfnameden baska Bayındırlık Ba saat 15, ta Sıvas saylavı Şemsettinin baş Madam İsperto, Maşuka Ipekçi, Melek lıyacaktır. kanlığına noterce tasdikli bir de taahhüd kanlığmda yapmıştır. Çocuk Esirgeme Fevzi, Mahfuza ve Seniha; kaza ve naGenel müdürlük Ankara Adana ve ği harbi anlatarak Atatürkün: mektubu vermiştir. İngilterede kasıraa merkezi namına doktor Salim Ahmed ta hiye mümessilliklerine Safinaz, Fatma Hangisi daha büyük kumandanîstanbul Adana arasında da telefon Glaskov 24 (A.A.) Bu tabah sidTramvay Şirketi murahhaslan olan rafından Anneler birliğinin daha hayırh Fehmi, Celile Fıkret, Madam Taranto, hattının açılmasını temine çalışmaktadır. mış!» sualine: müdür M. Gindorf, memurin müdürü Zı ve daha verimli mesai göstermesi icin ha Hasene, Beraet Ziya, Muazzez Hik detli bir kasırga olmuştur. Birçok e^lere Timurlenk büyük kumandan imiş! ya, ve hukuk müşaviri Osman bu akşam zırlanan proje azaya tevdi edıldı. On met, Nevzad, Faika Talât, Rabia Etem yıldırım düşmüştür. Şehrin birçok kısım935 yılı nihayetine kadar bu iş te ikmal iarında taşmalar olmuştur. maddelık olan bu proje aynen kabul e ve Melâhat Rami seçildiler. ki trenle îstanbula döndüler. Cevabını vermiştir. edilecektir. Genclere öğüdlerim: Verdiğiniz sözü tutun! BUGUN DE! Hortlat Telefon hatları her Timurun Yıldınmla tarafa yayılıyor çarpıştığı yer.. Anneler Birliği dün kongresini yaptı safi çamurdu! riyorum ?» Hayatta, bazan öyle garib tesadüf nundu. Lâkırdısına devam etti: siniz. Benim gibi ihtiyar, onların burada Ancak Bay Kadri, bu kanaatinin neye Çapkın ve kumarbaz. Tıpkı o si Birkaç cümle daha teati ettiler. Vakit ler oluyor ve dünya öyle dar ki!.. dedi. yaratmış oldukları havayı ihlâl eier. geç olmuştu. Bay Kadri kalktı. Içeriye dayandığını kendi de düşününce durâkMeselâ, ben eminim: Siz bu sefer, yal zin.. Mahud.. Akrabanız gibi. Aman, efendim!. Çok rica ederim: Unutulmuş olan girerkenki neşesini kaybetmişti. Maama ladı. Lemanla Ferdinin ayni günde yoia Lâkin, biliyor musunuz) Seyahat nız başınıza yola çıkmadınız. Arkadaş fih içıni gene bir kurt yiyordu. Merdı çikıp gene ayni günde dönmüş olmalan size gerçekten yaramış. Nereleri gezdi larımdan biri mutlaka size refakat etti.. o acı günlerimi bana hatırlatmayınız!! Bana öyle gibi geliyor. Bu ricayı ifade etmekle beraber, ku venleri çıkarken, bu kurt büsbütün canlan hiçbir şey ifade etmezdi. Bir tesadüfle niz, sorabilir miyim? Ben yalnızdım. Fakat belki o armarbaz sıfatına itiraz etmemisti. Bay dı. Üst kata vardığı zaman, şüphe gene bir kanaat nasıl tesis edilirdi? Bilmem. Gezdik, dolaştık.. Hava Bay Kadri, şakaklanndan sızmağa buna da mim koyduktan kanaat olmuştu. Neden mi? Bunu izah kadaşınız da benimle ayni yola gitmiş Kadri, aldık işte! etmek güçrür. Hatta kabil değildir. Ba başlıyan ter tanelerini elinin tersile sile • Yazan: sonra, taarruza geçti. tir. Lâkin ben farkında değilim. Köyde mi idiniz? Her halde, Ferdinin... Arkadaşı zan, insanlar gönlüne, böyle hiç yoktan, rek, kendi kendine: Bakmiz, şeklini, şemailini tarif e Pek değil. Ercümend Ekrem Talu Belki aldanıyorum.. O'ura?. dedi. deyim de, belki hatırlarsmız. Uzunboy mın adı Ferdi olduğunu «öylemiş mi bir kanaat gelır de saplanıvenr. Sularda, filân mı? Gene bunun en iyi çareı halli, Hadıka Soyunup ta yatağma girerken, Bay lu.. Kırpık kara bıyıklı.. Gür saçlı.. Hal idim?.. Ferdi ile sizin, ayni günde, ayni Yok; ne münasebet? Çok teşekkür ederim!. BuyursanıKadri, birdenbire içinin sızladığını duy sokağına kadar bir boy uzanmakür. Hele, ve tavn da tıpkı kılık, kıyafeti gibi biraz yola çıkmanız çok garib bir tesadüf. Bay Kadri saf bir kahkaha ile güldü. za! Odamı zaten biliyorsunuz. Bir kere Bayan Leman bu sefer daha ziyade du. Bu sızı kendi hesabma değildi. Ay sabah olsun, bakalım! Anlıyorum, dedi, merakımı tatmin lâübali. Bir hususiyeti de, çapkın olmadaha lutfetmiştiniz. \ ; e yattı, uyudu. şenin, kocasım delicesine seven Ayşenin sıkılacak yerde güldü. etmek istemiyorsunuz. Ben ise, sizden bir sı... îstağfurullah! Gelmiştim, evet.. Ertesi sabah daireye gidecek yerde, Neden tuhaf olsun? dedi. Çirki uğradığı hiyanete yanıyordu. Onun musîki dakika sonra, oturmuş konuşuyor fikir alıp ta, kendim için de münasib bir Bu tarifleri, ara vererek, teker teker tarib ve masum simasını gözönüne getire Sirkeciden bir otomobıle atlayıp Beycğsöyledikçe, bir yandan da, Bay Kad nim, yaşlıyım diye hiçbir erkek benim yülardı. Lâkin bu defa, Bayan Leman ışı tebdili hava yeri intihab edecektim. ri gözlerini Bayan Lemandan ayırmıyor züme bakmamalı mı? Bu Ferid Bey rek, fena oldu. Koşup, hakikati ona bil luna çıktı. Bu sefer, apartımında rastla Nafrle: Benim dolaştığım yerler ğa karşı, Bay Kadri ise loşluğa tesadüf du. Önce lâkayıd görünen kadıncağız, mi, ne diyorsunuz? Galıba olgun meyva dirmek, onu bir anda kurtarmak, alıp bu mak istediği Ayşe değil, Ferdi idi. Bir sizi memnun etmez. ediyorlardı. Bay Kadri: raya kendi yanına getirmek arzusunu iki gün evvel, kocasile karşı'aşmak korKonuşmalan hep bu vadide cereyan yavaş yavaş, dizlerinin üzerinde bağlı meraklısı. Demek ki, beni hariminîze kabul Bay Kadri şaşırmiştı. Kadın, Ferdinin duydu. Artık, bu sefer onun merhame kusu, onu, Ayşeyi yoklamaktan vaz geettiğinizden dolayı nadim değilsiniz; de ediyordu. Lâkin bu havaî sözler, ikisi duran ellerini çözmüş, sanki uzaklaştır tinden, affetmesinden korkmuvordu. ln çırmişti. 5'mdi ise yalnız ona rastgeleme^ nin de mukadderatı ile alâkadardı. Bu mak istediği bir kâbus varmış gibi, gözle ismini bile beceremiyor, Ferid diyordu. di. san, bir defalık bir hiyanete. bir giinlük mekten korkuyordu. Bay Kadri, ınsan türlü suallerle, kadının ağzından bir şej rini oğuşturmağa baslamıştı. Son sözleri Bu kadar da yapmacık olmaz ya? Ve bir zâfa müsamaha edebilır. Fakal bura lıktan ayrılmış. kadere alet olmuştu. Bua O nasıl lâkırdı? müteakıb dudaklannı araladı, fakat ge Bay Kadri, yeniden güçlesen muamma Ey, öyle ya: Burası, ayni zaman alamıyacağını kestiren Bay Kadri, oturne de ses çıkarmadan kapadı. Bay Kad nın karşısında, kendi kendine: «Acaba, daki hiyanet devamlı idi. tçyüzü de askdan ionra o hâduelertkn de«>L hidvel da sızın dershaneniz. Buraya mütema makta olduğu koltuğun içinde şöyle bir (Arkan var) ri, elde ettiği neticeden son derece mem diyordu, kadıncağızın günahına mı gi gibi, heves gibi bir şey deg'l, para hırsı, ondan korkacaktı. dıyen, gencleri, çocukları kabul eder • doğruldu. fl Cumhuriyet,,in bölemit 3Ç » • • • • • < • • • • • • Bu Gönül Böyîe Sevdi