25 Haziran 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

25 Haeiran 1935 CUMHÜRtYET SON TELEFON HABERLER.. TELCRAF ve TELSİZLE f HÂDİSELER KARŞISINDA J İtalyanHabeş komisyonu bugün İngiliz Alman deniz anlasması ikinci toplantısını yapîyor Habeş Imparatoru yeni bir diyevinde VehiL Paşanın Adisababada bulunduğunu teyid ettî Roma 24 (Telsizle) Italyan Habeş ihtilâfmı tetkik etmek üzere Uluslar Derneği tarafından kurulan komisyon üyeleri bugün Holandaya gitmiş lerdir. Komisyon yarın Severing şeh rinde ikinci toplantısını yapacaktır. İlk toplantı bundan evvel Milânoda ya pılmıştı. saldınma hazırlanmadığımızı yerinde gerçinlemesini (tahkik etmesini) istiParis 24 (A.A.) Deba gazetesi, yoruz. Habeşistanın barışsal niyetle îngiliz Alman deniz uzlaşmasında İnrini bir kere daha isbat etmek için bu giliz durumunu tefsir ederek, şöyle yazı önergeyi yapıyorum.» yor: ttalya, müttemlekesine 350 mil «Öyle görüyoruz ki, M. Laval, gerek uzaktan su tastyor siyasanın genel prensıplerınde olsun, ve Londra 24 (A.A.) Kahireden Tay gerek deniz ve hava andlaşmalarında olsun, M. Edene karşı hiçbir özveride (femis gazetesine yazılıyor: İtalyanın, Doğu Afrikada kuvvetli dakîhıkta) bulunmamıştır. Fransa hübir ordu bulundurmak için katlandığı kumetinin, bugünkü durumda, görülccek zahmetler hakkında bir fikir edinebil ödevi vardır. Deniz veya hava işleri hakmek üzere, Musavvadan 350 mil uzak kında, ekisperler arasında geçecek her ta olan Port Sudana gemiler gönderip türlü görüşmelere katılmaktan çekmmek su aldırdığım bilmek yeter. gerektir demiyoruz. Biz yeniden özgür iserbest) olacağız. Ancak gerek bızitn Sudan makamları, Habeşistamn bu ülkeden bilhassa pek çok buğday ve kendi asığımız (menfaatımiz) ve gerek yük hayvanları satın almakta oldu « Avrupanın asığı icabı olarak, İngiltere yi Alman işlenni daha iyi değerlemek ğunu bildirmektedirler. Sudanm Habeşistana şimdi yapmakta (takdir etmek) durumuna ulaştırmak öolduğu çıkatm (ihracatm) ölçüsü ge devimizdir.» Egemenlik ve sevgi Türk Önderi egemenliğini yaratarak kurmuşhır, ctekiler öldürerek kurdular! Ağaoğlu Ahmed Büyük Önder Atatürkün Amerikalı yazıcıya söylemiş olduğu kıymetli ve önemli sözler arasında Türk ulusu için en değerlisi diktatörlere aid olan kısmıdır. Büyük önder kendisile ulus arasındaki alâkalardan bahsederken onun ulus üzerindeki egemenliğinin zora değil, kalbe ve muhabbete dayandığını kaydeylemi{lerdir; o, fikirlrini, arzulannı kuvvete, güce değil, ulusun kalbine ve sevgisine dayanarak yürütmeği tercih eder. Ne güzel bir deyiş! Ne yüksek ve asil bir fikir! Hakikatte Afatürkun Türk ulusu üzerindeki manevî egemenliği herhangi bir dıktatörün egemenlığınden daha geniş, ve daha derindir. Ve bunun böyle olması pek nomaldır. Çünkü bugün gördüğümüz dıktatörlerin hiçbirisi onun Türk milletine yapmış olduğu hizmetlerin yarısını bile kendi milletine yapamamıştır. Türk Önderi egemenliğini yaratarak kurmuştur; ötekiler, öldürerek kurmusjardır. O, Türk ulusunun başına en karanlık ve en ümidsiz günlerde geçmif vc onuııla beraber adım adım yürümüş ve onun derdlerine, elemlerine ortaklık ederek onunla birlikte aydınlığa, taadete, anıaca kavuşmuştur. Hakikat o ulus bu oluş devrinde birbirlerile yuğurulmus, bir tek varhk olmuşlardır. Bu turetle O, Türk ulusunun ikinci doğuşunun canlı bir teşahhusudur. Onun arzulan ve fikirleri ile Türk ulusunun arzu ve fikirleri arasında »yrılık gayrılık kalmamıştır. İşte bunun içindir ki O, Türk ulsunun kalbinde yaşadığını büyük bir güven ve inanla söyliyebilir. Böyle bir güven ve inanı sair memleketlerin önderleri taşıyamazlar, besliyemezler. Sonra O, Türk ulusunu yokluktan varlığa doğru götürürken hep kurarak, yaratarak yürümüştür. O, ulusu sıkmamıştır, bilâkis geniş yaşamak ve açılmak imkânlannı hazırlamıştır. Bugün elimizde bulunan bütün kurumlar onun eseridir. Cumhuriyet, cumhuriyetin dayandığı ana yasa, Türküa âmme haklan, parlıman ve bütün sair yapılan şeyler hep onun dimağından çıkmıştır. Halbuki başka 5nderler hep yıkarak. kırarak, sıkarak yürümüşlerdir. O da vaktinde isteseydi bir diktatör olabılirdi ve bunun için de kırmağa ve yıkmağa ihtiyac bile yoktu. Çünkü önünde hep Terrarasa, dümdüz, herşeyden mahrum bir çorakhk duruyordu, öyle bir çoraklık ki istediğin gibi üzerinde yürü! Fakat O istemedi, çünkü kalbi, sevgiyi tercih etti. Onun dehası, ta o zaman serbest sevgi kadar büyük, kudretli ve yaratıcı bir kuvvet olmadığını takdir etmişti ve bundan ötürü kendi egemenliğini böyle bir kuvvete dayatmağı tercih eylemişti. Ve gene hep O genişletme alanı üzerinde yürümektedir. Başka memleketlerde parlımanlar kaldırıldığı, âmme haklan kısaltıldığı halde bizde bunlar kuvvetlendirilmektedir. Ulus egemenliği üstün tutulmakta, ulusu temsil eden kamutayın kontrol yetkesine hürmet edilmektedir. Bunun tek sebebi gene o sevgidir, o kalb meselesidir. Bizim Önderimiz ulusun kalbinde yaşadığma güveni ve inanı olduğundan ulus yetkesinin artmasını kıskanmıyor, ondan korkmuyor. O biliyor ki uIus nekadar açılırsa, nekadar kuvvet bulursa o nisbette o sevgi de artacak, kuvvetlenecektir. ' Julâsa Önderimizin ortaya atmış olc u formül, yüksekliği ve emsali itibarile eşsizdir. Ayni zamanda bizim son or. beş senelik tarihimizin veciz bir ifadesi olmakla beraber tam ve yüksek bir devlet nazariyesini de içinc alıyor. Önderle ulus arasında karşıhklı mu habbet, sevgi ve güven. îşte bu nazariyenin esas çizgileri. Bu alan üzerine çık mak, durmaksızın açılmak, ilerilere doğru yüriimek demektir. Ulus Önderinden emin, Önder de ulustan emin. Ne ulus kendi yetkeleri hakkında kuşku besler ve ne de Önder yaratıcı zekâsını kullanmakta tereddüd eder. Bir ülke için bundan feyizli, bundan erdemli bir durum olur mu? Türk ulusu önderinin medenî dünyaya vermij olduğu bu devlet ve idare formülü ile göğsünü kabartarak iftihar edebilir. Cebir ve zorbalık değil; sevgi ve muhabbet. Böyle bir ülkü bu dünyaya çoktanberi yabancıdır. Yalnız onun kabulü iledir ki bu dünya bunca hasretle aradığı rahata kavusabilir. AĞAOGLU AHMED IHEM NALINA MIH1NA Çanakkale için 1 Fransızlar «İngiltere, Alman işlerini daha iyi takdir etmeli!» diyorlar împaratorun gözlori Adisababa 24 (A.A.) İmparator Haile Selâsiye, Matin aytarına (muhabirine) şunları söylemiştir: « Harbe tutuştuğumuz takdirde kom§u îslâm ülkelerinden maddî yardım göreceğimiz bir sanıdan (zandan) r ibarettir. Kimseden birşe\ dilemiş değiliz. Eski Türk Generali Mehmed Vehib buradadır. Fakat söylendiği gibi Habeş ordusunda komutanlık etmiyecektir. Masrafı bizlm tarafımızdan ödenmek fizere, nötre (bitaraf) bir heyetin bu raya gelip te, Italyanm sandığı gibi, çen yıla göre elli kat artmıştır. mniHimnimtllilinillllHIIIIIIHIIIllll'llııtınııiNmıı* ünkü Cumhuriyette, Boğazlar meselesi hakkında, bir Ingflia ve bir Japon gazetesinden alınmış iki yazı vardı. İngiliz gazetesi, Boğazların tahkimi İçin neler istiyeceğimizi birer birer anlatıyor. Lozan andlaşmasile menedilen ağır sahil toplannın, istihkâmlarm. mayin hatlannm zaten modası geçtiği için, bir miktar seyyar sahil bataryası kullanmak, Gelibo lu yarımadasını askerileştirmek, Boğa* zm iki kıyısma torpil kovanlan koy « mak, muayyen miktarda denizalü ge mileri ve bunlar için iki üs yapmak, kara ve deniz tayyareleri için uçak karargâhlan tesis etmek haklannın tanın» masını istiyecekmişiz. İngiliz gazetesinin bu haberl, mese .. lenin esas itibarile olduğu gibi harb' tekniği bakımından da manasızdır: 1 Esas itibarile manasızdır: Çun kü, bizim istediğimiz şey, Boğazların tahkimi hakkıdır: bu hakkı işimize ve kcsemize nasıl gelirse öyle kullanınz. 2 Harb tekniği bakımından mana* sızdır: Çünkü, gazetenin istiyeceğimizl sriylediği şeylerin bir kısmmı isteme ğe lüzum bile yoktur. Meselâ denizaltı gemilerimiz vardır ve bunların miktarını, istediğimiz kadar artırmak için, kimseden izin almamız lâzım gelmez. Denizaltı gemileri üslerinin tam gayriaskerî mıntakada ve Boğazın içinde bulunmalarmdan da bir fayda melhuz değıldir. Garyiaskerî mıntakanın civarın» da işlerine gelen yerde yatabilirler. Hele uçak karargâhlarmm Boğazın gay riaskerî mıntakası içinde yapılmasına hiç lüzum yoktur. Hatta askerlik ba kımından bu, zararlıdır, bile... 15 ki lometro derinliğinde olan" gayriaskeri mıntakanın gerisinde istediğimiz yerde, istediğimiz kadar uçak karargâhı kur mak hakkma sahibiz. Bir tayyare, bu 15 kilometro mesafeyi 3 dakikada alır. O halde tayyare karargâhlarmı dara cık Boğaz mmtakasına sokmakta ne fayda vardır?.. Mayin hatlarının modası geçtiği iddiası ise sadece gülüncdür. Boğazın en kuvvetli müdafaa vasıtalarmdan biri dün mayindi, bugün de mayindir, yarın da mavin olacaktır. îngiliz deniz zabitleri, bu yazıyı oku« yunca acı acı gülmüşlerdir; çünkü, 18 mart günü üç zırhlıvı denizin dibine göndermek bir tanesini de çok ağır surette yaralamak suretile zaferi kaza nan silâh mayindi. îngiliz ve Fransız donanmasım sahil bataryalarile harb ede ede tam yolla Bo.Şazdan geçmek ten meneden silâh gene mayindi. Yukarıda da söylediğimiz gibi, Biz devletlerden, Boğazları tahkim hakkı mızı tanımalarını istiyoruz, j'oksa bu iş için kullanacağımız silâhların cins ve nevilerinin tayini desil... Orası Türk Genel Kurmaymın (Büyük Erkânıharbiyesinin) bileceği iştir «Tempt» in bir makaleri lurkofısın yenı Makedonyada kadrosu hazırlandı şiddetli yağmurlar Şube müdürleri arasında Vardar taştı, yağmur mahsule çok zarar verdi değişiklikler yapıldı Ânkara 24 (Telefonla) Türkofifin yeni kadrosu yapılarak Vekiller He^etince tasdik edilmiştir. Kadrodaki ta esas itibarile hazırlanmışsa da kat'î jeklini yarın alacaktır. f Söylendiğine göre Türkofi» tstanbul fub«i müdürü Âkil Emrullah ve Atina ticaret ataşesi Halil Mithat merkeze bakledileceklerdir. îskenderiye ticaret jnümessili Mithat ta Türkofis Samsun şu£>esi müdürlüğüne tayin olunacakrır. ^ Yeni kadro ile Türkofisin Bombay, Hayfa, Viyana, Bükreş ticaret «ekreterlikleri ihdas edilmiştir. Bombaya, mer kezden Muammerin, Bükrese, îzmir »ubesinden Nejadm, Hayfaya lstanbul şubesinden Mustafa Nurinin tayinleri muhtemeldir. ) Yeni ihdas edilen Kars şubesine de raportörlerden Naim tayin edilecektir. Merkez müşavirlerinden Mahmud Celâlin de tstanbula nıüdür tayin edileceği söylentnektedir. Ankaradaki merkeze yeniden iki raportör alınacaktır. Paris 24 (A.A.) M. Edenin Parise gelişinin sonuclarını inceliyen Temps gazetesine göre, İngiliz siyasası ileride, Lokarno andlaşmasına ilgili bir hava uzaşması yapılması için çalışacaktır. Bu gazete diyor ki: «Fransa, böyle bir sözbağı için yapılaak konuşmalara girmeği reddedemez. Fakat Fransa, bu sözbağının 3 $ubat kararında tasarlanan genel uzlaşmanın Atina 24 (Hususî) Yağan şid dışında yapılmasını kabul edemez. detli yağmurlar bütün Makedonyada öDiğer taraftan, batıda bir saldırım olnemli hasarat yapmıştır. Birkaç gün öo duğu takdirde, Lokarno andlaşması ile ce yangından harab olan Edesserde ateş gözetilen anî yardımın beklenmeden sağten kurtanlan evler bu defa yağmur ve anması lâzım geldiğinden, bu yardımın doludan kurtanlmamışlardır. Yağmurun eknik şartları hakkında karşılıkh inan mezruata yaptığı zararın miktan pek caya varabilmek için çalışılmalıdır. büyüktür. Bir bava Lokarnosu elde etmek istenil H. P. merkezindeki arkadaşlarile öldürülen Rumen Başbakani görüsmekte iken ansızm bir fenalık için âbide geçirmiş ve ağır bir vaziyette has Bükreş 24 (Telsizle) Geçen sene taneye nakline lüzum hasıl olmuş tur. Sıcağın tesirile şiddetli bir fena öldürülen Rumen Başbakanı M. Duka lık geçirdiği anlaşılan lbrahim Tali çin dikilen abidenin açılış resmi bugün nin vaziyeti tamamen normal bir yapılmıştır. haldedir. Kısa bir zaman »onra ta Iç îşleri Bakanı Kayseride Arsıulusa! Ticaret Odaian T Ankara 24 (Telefonla) İç 1? mamile iyileferek hastaneden çıka kongresi caktır. îeri Bakam Şükrü Kaya Siimer Bank Paris 24 (Telsizle) Anîulusal Umum Müdürü Nurullah Eaadla Ingilterenin Habeşistan sefiri Ticaret Odalan kongresi bugün Fran birlikte Kayseriye gitmişlerdi. sanın Ticaret Bakanmın bir söylevile a Berlin 24 (Telsizle) Adisababa, Şükrü Kaya bugün Kayseride bir çılmıştır. Kongreye dünyanın her tarafındaki îngiliz elçisi Sir Sidney Barten bu dam gelen binlerce murahhas iştirak et Vaziyeti tetkikle meşgul olmuştur. Yarın Nurullah Esadla beraber gün anî surette Londraya gitmiştir. El mektedir. çilik mehafilinde bu yolculuğun elçinin 'Ankaraya döneceklerdir. Avam kamarasmda dünkü Kayseri 24 (A.A.) İç îşleri Ba ahvali sıhhiyesile alâkadar olduğu söylekonuşmalar kanı Şükrü Kaya beraberinde Sümer niyor. Bank Umum Müdürü Nurullah Esad Erzurumda yer sarsıntisı Londra 24 (Telsizle) Avam K.amaSümer olduğu halde bugün sabahleyin rası bugün öğleden sonra toplanmışhr. Erzurum 24 (A.A.) Bu gece saat 6,40 ta Kayseriye geldiler. îlbay 2,20 de hafif yer deprenmesi olmuştur. Birçok saylavlar İngiliz Alman deniz Bakanı Boğazköprüde karşıladı. Şükrü anlasması hakkında Dış Îşleri Baka Bir Alman balonu düştü Kaya Boğazköprüde inerek îlbay ile benma sualler sormuşlardır. Brüksel 24 (A.A.) Bir Alman raber otomobille şehre girdiler. Şehir dıDış Îşleri Bakanı Sir Samuel Hoare gözleme (tarassud) balonu Oskand a bu suallere cevab vererek bu anlaşmanın şında kolordu komutan vekili General Salih ve kalabalık bir karşılandı. halk Gene yağmurlann şidderinden Vardar diği takdirde, kara kuvvetleri meselesi nehri taşmış, Selânikle civarına büvük nin haklı bir ;ekilde kotarılmasına, ort» zararlar yapmıştır. ve doğm Avrupasına ilgili andUsmaUrın yapılmasına imkân nısbetinde çalışmak, îbrahim Tali iyileşti ngılterenin asığlan (menfaatleri) icabıAnkara 24 (Telefonla) İki dır. Kar» kuvvetleri meselesi kotanlmaNümune hastanesinde dıkça bu işte hiçbir kesin ilerleme elde etedavi edilmekte olan Trakya Genel dilemez. İngiliz nüfvuu, bu bakımdan îspektörü Îbrahim Talinin sıhhî va Berlinde faydalı sonunçlara varabilecek ziyeti düzelmiştir. lbrahim Tali C. > rol oynıyabilir.» ' Yunan ordusunda Peştede toplanacak temîzlik Turizm Kongresi 800 zabitin ordudan ihracı kararlaştı Atina 24 (Hususî) Bugün Baş bakanın riyasetinde yapılan bir topiantıda ordudan sekiz yüz zabitin ihracı ka rarlaştırılmıştır. Bu 800 zabitten üç yüzü isyana bilfiil kanşmış, beş yüzü de ta raftar çıkmış olanlardır. Kongreye hükumetimiz de çağırıldı Televizyon tecrübeleri iyi neticeler veriyor Berlin 24 (Telsizle) Almanyada yapılan televizyon te'crübeleri çok iyi neticeler vermiştir. Berlin telsiz istasyonu bugün Berlinden 75 kilometro uzakta bulunan bir istasyonla televizyon tecrü beleri yapmıştır. Bu tecrübeler neticesinde iki istasyonda konuşanlar birbirini sormüşlerdir. tarafından çıklannda denize düşmüştür. îçinde bu îngiltere ile diğer uluslar arasında mevcud lunan dört kişi kurtanlmıjtır. anlaşmaları ihlâl etmedığıni, Ingilterenin Bakan, llbaylıgı, Sarbayhgı, Hslk pflsudskinin mezarına dikilecek 3 şubat tarihli anlaşmıya sadık kaldığını Partisini ve Kolordu Komutanlığını gö bu hususta Paris ile Londra arasında koanıt reye gitmiş, llbayla şehirde bir gezmti Varşova 23 (A.A.) Başbakan ve nuşmalar yapılmakta olduğunu bildırmişyaparak bayındırhk kınavmı yakmdan diğer bakanlar, ordu genel ispekteri ile tir. incelemiştir. birlikte Mareşal Püsudskinin mezanna M. Göbbelsin bir söylevi ' Avusturyada împaratorluk dikilecek anıt için yapılacak törende buKoblenz 24 (A.A.) Nasyona marşı ve «Yaşasın kral» sesleri lunmak üzere Krakoviye gitmislerdır. sosyalist parti Başkanları kongresınde M. însbürk 24 (A.A.) Eski împaraAdapazarında faydalı Göbbels, eski rejimi yıkmaktan Hitlerei toriçe Zita ile oğlu arşidük Ottonun, aleyağmurlar leri menedemedikleri halde, hâlâ na^yolâde Tirol yurddaşları gibi Hallde yaşaAdapazan 24 (A.A.) Dün köy nalsosyalizme karşı koymrya çalışan kümalanna şarbaylıkça izin verildiği duvulere bugün de şehre faydalı yağmurla: çük klikleri telmih ederek: lunca, halk, sokaklarda: «Egemenliğimizi tam olarak elde et «Yaşasın» diye bağırmış ve eski lm yagdı. Bu yıl iyi olan ekin çiftçinin yüzü memize, dünyada hiçbir kuvvet engel oianü güldürecektir. Yağmur en çok mısı paratorluk marşını söylemiştir. maz» demiştir. Şarbaylığın bu çağrısını (davetini) bil ve nancarlar için 7ararlı olmuştur. dirmek üzere, Hall ahalisinden bir salErzincanda bir soyauncu kur (heyet) Otto ile Zitanm Belçikada çetesi yakalandı oturmakta oldukları Steenokerzeele git Erzincan (Hususî) Ovacığın Pumek üzere yola çıkmıştır. lur köyünden Muhtar oğlu Hasan ve AEski Fransız muharibleri iı oğlu Hüseyin idaresinde yedi kişilik Almanyada bir çete Kemahın Kamerik nahiyesi mınBerlin 24 (Telsizle) Kırk be§ takasma gelmişler, burada jandarma Fransız eski muharibi bugün Ştutgart müfrezesinin pususuna uğramışlar, beş şehrine gelmişlerdir. Fransız heyeti hu saat devam eden musademe neticesinde dudda Alman eski muharibleri tarafm Muhtar oğlu Hasan, Küllâbi oğlu îs dan tezahüratla karşılanmıştır. Fransız mail ölü, Kahraman ve lbrahim yaralı heyeti başkanı M. Robert Boş gelecek ve diğer üçü diri olarak silâhlarile yakasene Fransadan daha fazla eski muharib lanmışlardır. Bunlar içinde Deresujanlı köyünden lerin Almanyaya geleceklerini bildirmiş, olup birçok katil ve soygun vak'alarının kendilerine karşı gösterdikleri hüsnii kabulden dolayı teşekkür etmiştir. Fransız faili olan Deresujanlı Kahraman Hü heyeti Almanyada bir hafta kalacaktır. seyin oğlu Paşo da bulunmaktadır. Roma konferansı ve Yunanistan Atina 24 (Telefonla) M. Kondilisin Romada M. Musolini ile yapacağı mülâkata burada da ehemmiyet veril mektedir. Yunanistan, Roma konferansında Türkiye ile Yunanistanın hazır bulun masinı istemiştir. Yan resmî Eftiya gazetesi, Boğazlar tahkim edildiği takdirde Adalann da tahkım edilmesini istemektedır. mu^9bDDkD<eıri Japon gazetesine gelince, Uzakşarklı dostumuz, teşekkür ederiz ki BoAnkara 24 (Telefonla) Macar hü ğazlar meselesinde esas itibarile bizi kumetinin daveti üzerine hükumetimiz, haklı bulan bir dil kullanıyor, fakat andlaşmasmdaki 10 eylulde Peştede toplanacak olan Tu Türkiyenin, Lozan Boğazlara aid taahhüdlerini bozmadaîi rizm kongresine iştirake karar vermiştir. Hazırlıklarda bulunmak üzere Lon evvel, hiç olmazsa diplomatik vasıtaladra İstanbul yolunu teftiş edecek bir rın hepsine müracaat etmesini candan heyet, iki gün evvel Londradan hareket diliyor. Japon gazetesi hiç merak etmeetmiştir. Heyet, bu ayın 28 inci günü sin, öyle yapıyoruz. Şimdiye kadar andlaşmayı bir tarafll akşamı İstanbula gelerek Perapalas oolarak bozmadık. Sadece, diplomatik teline inecektir. Bu heyet, Deyli Meyl, Deyli Ekspres, Deyli Herald gazeteleri ! yollardan yürüyerek hakkımızm tanınmümessillerile otomobil asosyasyonu ' masını istedik. Fakat, Karadenizle hiç nun Matbuat direktörü ve diğer iki a ! alâkası olmıyan devletler, Türkiyenin müdafaası bakımından hayatî bir Öne zadan müteşekkildir. mi, (ehemmiyeti) haiz olan Boğazların Turing Kulüb müdür ve murahhas azası Şükrü Ali buraya geldi. Yarın tahkimi hakkını, yani evimizin kapılatoplanacak olan Turizm siyaseti komis rını sıkı tutmak yolundaki en tabiî hakkımızı tanımazlarsa, ergeç, Almanyayi yonunda bulunacaktır. örnek tutacağımız da tabiidir. Yeni bir hava rökoru Atatürk açıkça söyledi: «Boğazlar Türk arazisini iki kifma Zinginşor (Senegal) 24 (A.A.) ayırır. Bundan dolayı bu deniz geçi « Krua dü Sud adh Fransız deniz uçağı emniyeti 4325 kilometroluk bir yolu 29 saat 33 dinin tahkimi Türkiyenin ve müdafaauı için çok ehemmiyetli dakikada alarak deniz uçâklan dünya dir. O, ayni zamanda beynelmilel mü< uzaklık rÖkorunu kırmıştır. nasebetlerin can alıct bir untarudmr. Bu rökor, evvelce, ttalyanlarda idi. Anahtar vaziyetinde böyle mühint Krua dü Sud uçağı burada denize inbir yer, herhangi sergüzeşci bir mü miştir. tearnzın keyfine ve merhametine 6trakılmaz. Türkiye muhtemel sulh bozguneu • larımn birbirlerile harbetmek için Boğazlardan geçmesine mâni oltnıya mecbardur. Türkiye buna asla müsa» ade etmiyecektir.* Japon dostumuza şunu da hatırlat mak isteriz ki iki günde bir, süel (as kerî) bir hareketle Çinden bir parça koparan kendi hükumeti dururken diplomatik vasıtaların hepsine müracaat nasıhatini Türkiyeye vermesi epey mantıksız bir iştir. Meğer, Japonlar da kendi gözlerındeki merteği görmüyor da elin gözündeki çöpü görüvorlarmışf / ' • • *