Edebi b O y ü k r o m a n t 52 Lıokyuzu Yazaıu Reşad Nuri Gttntekin = Mükerrem birkaç kere doktoru değiştirmeği yahud hiç değilse başka bir mütehassıs ta çağırarak reyini almayı teklif etti. Ben buna hiç yanaşmadım. Aman bırak... Konsültasyonlardan fena gözüm yıldı... Başka doktor deyince tabiî başka fikir... Arkasından iki fikir arasında bir kavga... Bu, sefer hangisine bel bağlamak lâzım geleceğini kestiremiyeceğiz, gene seninle birbirimizi yemeğe kalkacağız. Başka doktordan vaz geç.... Bu pekâlâ olgun bir adam.... Benim bu inadımda yukarıda bahsettiğim yorgunluğun, uyuşukluğun da alâkası vardı. Evin sü kunetini bozacak herşeyden korkuyordum. Ama bu Sevimin aleyhine olacakmış! Artık o kadar iierisine aklım ermiyordu. Saçları artık o kadar uzadı ki yastığın kenarından sarkıyor. Sevimin en güzel yerlerinden biri de kaşlarıydı: Kısa, düz, ince kaşlar... Bunlar böcek antenleri gibi daima canlı hareketlerle kı • mıldanır, onun bütün iç hayatını ifade ederdi. Çocuğun nekadar söndüğünü anlamak için şimdi yalnız bu kaşlara bakmak kâfidi. Onlar da saçı gibi uzavarak tel tel alnına, şakaklanna doğru yü rümüş, Sevim adeta gür çatık kaşlı bir insan haline gelmişti. Demek o gayet tabiî bir kız görünmesine rağmen gizli gizli odasına kapanır, kaşlarına o büyülü diyeceğim güzelliği vermek için ayna karşısında saatlerce cımbızlarla, makaslarla uğraşırmış. Koketlikten hoşlanmıyor gibi görünmesi de bir koketlikmiş... Ben bu kaş misali karşısında daha ileri giderek yanak ve dudak ların, burun ve çenenin, yaşama ve hareket halinde aldığı o harikulâde güzelliği de ruhtaki koketliğe verecek gibi oluyorum. Halbuki hastalık içi söndürünce bunların hepsi bitiyor; Sevimin çehresi orta yaşh herhangi bir hasta kadının yıprak, gevşek ve manasız çehresi oluyor. Artık bu çehrede bir insanı tutacak hiçbir şey kalmamıştır. İnsanda asıl olan vefasızlık burada da kendini gösteriyor. Sevimin gözlerini kapaması u yumak demek olmadığın» pekâlâ bildiğim halde sesimi yavaşlıyarak hastabakıcıya: Çocuk uyudu; rahatsız ol masın, diye yalan aöylüyorum; ayaklarımm ucuna basarak odadan çıkıyorum. Onu ölecek zannettiğim günlerde nasıl yanmdan kaçtımsa şimdi de onun çirkinliğinden, ruhsuzlu ğundan kaçıyorum. ( Sehir veJVlemleket Haberlerî Türkofis teşkilâtı | Türkofis teskilâtının genişletü mesi hakkında hazırlanan proje nin tatbikma hazkran basüvdan itibaren başlanacaktır. Yeni sene bütçesine buna göre tah«isat konul tnustur. Hazirandan itibaren Türkofisin Trabzon ve Sanmında da bürer ıubesi açılacaktir. Harici teşkilât ta dahilî teskilâta muvazi olarak büyültülecektir. Japonyada bir ve cenubî Amerikada Ofisin iki subesi kurulacak tır. Bu subelerin Ozaka ve Rio dö janevroda olması mubtemeldir. Türkofis dısarıda hiçbir ticaret merkezini ihmal etmiyecek ve buralarda hk? olmaısa birer ajanlık tesis edecektir. Ofisin tstanbul subesi için dü'ti • nülenler ise derhal mevkü tatbika komılacaktır. Ofisin ihracatçüarm kolavca bulacağı bir yerde olmasi için Dördüncü Vakıf Hanının ze min kahnda bulunması takarrür etmi«tir. Sultanahmedde bulunan Ticaret ve Sanavi müzest de buralarda bir yere nakjedilecek ve bir nümune meftheri haline gethilecekt'r. Burada bir de ambalaj sergisi kurula caktır. Camhmriyet 1 JNısan Siyasîicmal Moskovada neler goruşuldu? a Üsküdar Tramvay Şirketi Hariçte ve dahilde dört Dünkü heyeti umumiye içtimamck yapıîan işler yeni şube açılıyor takdir edildi ve sermaye 1 buçuk milyona çıkarıldı Üsküdar Ka dıköy ve hava lisi Halk Tramvaylan Tü>k A nonim şirketi his sedarlar umum heyeti dHin öğ leden evvel adi va fevkalâde olmak üzere toplanmıştır. Top Iantıda Beledi • yeyi temsilen reis muavinleri Nuri ve Hâmid, hükumet namına umumiye içtimatnda bulunanlardan bir Jnsmı da Nafıa şirket şekkür eimistir. Bilânço kâr ve za ve müesseseleri Başmüfettisi lbra rar hesablarımn kabulünden sonra him ve mürakib Ziya hazır bulunçebekelerin yeniden takviyesi ve bu mırslardır. hususta lâzım gelen islerin yapıl Hissedarlar heyetinde okunan ve ması için idare meclisine salâhiyet 1934 yılında gÖrülen i;lerle maı • verilmistir. raflara aid idare meclisi raporun • da Kadıköy sebekesile yeni hatla Bundan sonra bir de fevkal*de rm 24 kilometroyu bulduğu, yeni irtima yap'Imış, burada da şi> ket hatlann geçen yılın «on aylarında sermayesinin beser liralık 100 bîn T açtlma» na rağmen 1933 yılına nahisse senedi çıkanlmak suretiîe zaran 500 binden fazla yolcu tası500 bin lira arttrrılarak bir buçuk dığı kaydedilmektedir. milyon liraya çıkarılması ve buna gcr« esas mukaveiede tadilât ic • Tarifelerde birinci mevki bilet • rası kabul edilmistir. lerınden %36, ckinci mevki bileHerinde de %19 nubetinde tenzilât Sirket idare meclisinde açılan ayapılmutır» zalığa Umumî meclis reisi Necib Serdengeçti, bir müddet evvel veRaporlar okunduktaa sonra Be; fat eden Ad lin yerine de Necati lediye namma reis muavini Nu seçilmistir. Münhal kalan diğer bir idare meclisine ve vazifedarlara azalığa da Belediye Reisinin birisrai gösterdlkleri faaliyet ve mesaiden tavin etmesine karar verilmistir. drvlavt sehir namma tebrik ve te D ngiliz Hariciye Nazın Sir Con Saymon Alman devlet reisi M. Hitler ve Alman devlet adamlarile iki gün görüşüp Londraya dönerken İngiltere Mührü Has Lordu Mister Eden de Mosk.ovaya gitmişti. Sir Con Saymon Londra anlaşmasına aid meseleîeri M. Hitlerle görüşmek üzere Berline da vet edilince Sovyet hükumeti dahi bir Ingiliz nazınnın Moskovayı ziyaret etmesi için davette bulunmuştu. Bunun akabinde Lehistan ve daha sonra Çekoslovakya hükumetleri ayni hattı hareketi takib etm işlerdi. Londra anlaşmasma dahil veya bununla alâkadar meseleler içinde Sovyet Rusyayı yalnız şark misakı tasavvuru alâkadar etmektedir. Sovyet hükumeti anlaşmadan resmen haberdar olduktan sonra mezkur misakm ihmal edilmemesi ve bunsuz Avrupada sulh ve emniyetin temin edilemiyeceğini ; In ltere hükumetine bildirmişti. Fakat ingiltere bu misakm vücude getirilebileceğine inanmamıştı. Berlin görüşmelerinde îngil terenin bu kanaati büsbütün kuvvet bulmuştur. Çünkü M. Hitler Almanyanın hemhudud bulunmadığı Sovyet Rusya ile karşılıklı yardım esasına dayanan bir emniyet misakı akdini manasız buldu ğunu söylediği gibi Sovyetlerin politikasma ve askerî hazırhklarına karşı derin bir itimadsızhk beslediğini de anlatmıştır. Hatta Al man devlet reisi Almanyanın kara ve hava kuvvetlerinin Sovyet Rusyaninkinden dun olmasına asla razı olamıyacağını, tngiliz ve Fransız hava kuvvetlerinin Sovyet Rusyanın kuvvetleri derecesini bulmadıkça müsavat esasmı kabul edemiyeceğini kat'î surette bil dirmiştir. Londra anlaşmasmın şark ve Avusturya misakları hesabına müspet netice vermemesi Mister Edenin Moskova seyahatinin ehemmiyetini bir kat daha artymıştır. Çünkü İngiltere devlet adamlan için şark misakı tasavvurunu büsbütün »uya düşürmemek üzere karşılıklı yardım esasının ikişer taraflı ademi tecavüz misakları akdi usulüne tahvili hususunda Almanya hükumetinin ileri sürdüğü noktainazarı Moskova hükumetine lcabul ettirmekten ve Stresa konfe ransında bunu tervic etmekten başka yapılacak iş kalmamıştır. Mister Eden Moskovada evvelâ Sovyet Hariciye komiserile uzun uzadıya görüşmüş, Londra anlaş masını ve bilhassa Ingiliz hüku metinin şark misakı hakkındaki noktai nazannı izah etmiştir. İn giltere Mührü Has Lordu Rusya komünist fırkası umumî kâtibi Stalin Yoldaşla da uzun bir mülâkatta bulunmus ve ayni izahatı vermiştir. Bu görüşmelerde Londra anlaşmasının esaslanndan biri olan şark misakından başka doğrudan doğruya İngiltere ile Sovyetleri alâkadar eden meseleler dahi görüşülmüştür. Bu meselelerden biri Ottavada toplanan Ingiliz imparatorluğu iktısad konferansında verilen kararlara binaen îngiltereye ihrac olunan Sovyet emtiasına konulan kayıdlar meselesidir. Moskova görüşmelerinde hiç beklenilmiyen bir başka işe dahi temas edilmistir. Sovyet devlet adamlan Uzakşarkta Rusya, İngiltere ve Amerika arasında bir misak akdini teklif etmişlerdir. Japonya Uzakşarkı kendi nüfuz mmtakası addettiğinden Sovyet hükumetinin yaptığı teklifin Japonya aleyhine bir hareket olduğu aşikârdır. Anlaşılan Sovyet hükumeti Japon yaya karşı son derecede sulhperverlik ve müsaadekârlık göster mesine rağmen bu devletin teca « vüz ve istilâ emellerinden emin olamadığından buna karşı Anglo Sakson devletlerfle müşterek bir cephe almağı düşünmüştür. Bu teklifin Londrada ve Vaşingtonda nasıl karşılanacağı malum değildir. Şimdilik her iki memle kette muhterizane davranılmakta ve mes'ul makamlar mütalea be yan etmemektedirler. Maharrem Feyzi TOGAY **• Arasıra Sevimin odasına girdi ğim zaman utanır gibi bir halim vardı. Habibe Resul günde iki defa Sevimin ateşini alıyor, bunu gösteren grafiği hastanelerde olduğu gibi karyolanın başucuna asıyordu. Bana bir türlü otuz yedi iki diziyemden aşağı inmiyen bu gra fikten daha fazla birşey öğrete cekmi? gibi elimi çocuğun alnına koyuyor, ayni soğuk terle ıslak saçlarının arasından geçirerek okşar gibi ensesine götürüyorum. Sonra bileğini avcumun içine alarak nabzını sayıyorum. Bu bilek, bu el nekadar incelmiş, nekadar insanlıktan çıkmış... Sandalyeyi yatağa yanaştırarak oturuyorum, onunla konuşmağa çalışıyorum. Bana bu çocuğun en büyük hastahğı etrafmdaki şeylerle, hayatla alâkasını kesmiş olması gibi görünüyor. Öyle sanıyorum ki onu bir parça sarsıp uyandırmağa ve etrafile alâkadar etmeğe muvaffak olsam açılacak, yavaş yavaş kendine gelmeğe başlıya cak. Fakat bunun için ne yapsam bos, ne yapsam nafile. Arasıra sevmediği insanlar hakkında uydurma havadisler, eğlenceli dedikodular anlatıyorum. Daha olmazaa meselâ tanıdıklanndan birinin öldüğünü söylüyorum. O hiç bir teessür alâmeti göstermeden beni dinliyor; sözlerim uzayacak olursa başım yastığına bırakarak gözlerini kapıyor. O vakit onu mutlaka cevab vermeğe mecbur edecek sualler soruyorum: Bir yerinde ağn, sızı var mı> Hayır.. Canın birşey istiyor mu? Hayır.. Seni bir otomobile bindirip biraz gezmeğe çıkarayım. Hava alırsın, açılırsın. Doktor da zaten yavaş yavaş gezmeğe başlamanı iatiyor. Hayır.. Düşün bak.. Hiç mi birşey istemiyorsun? Hayır.. Bu tecrübeden sonra artık aramızda konuşulacak şey kalmamışbr. Sevim ellerini kavuşturup yas tık gibi yanağının altma koyuyor, gözler gene ağır ağır kapanıyor. MÜTEFERRÎK Afyon • Antalya demiryolunun Ispartaya aid şube hattının geçe • ceği arazinin istimlâki için mühendis Nejadın riyasetinde bir heyet Ispartaya gitmiş ve vazifesine başlamıştır. Bu ayın besinde Belgradda toplanacak olan Balkan Itrifakı Ekonomi Konseyi tâli komitesine i«ti • rak edecek murahhaslanmız bu • gün hareket edeceklerdir. Bu toplantıda Türkiye Yunanistan, Yu • goslavya ve Romanya arasında hava seferleri, postalar, yollar, tel graf muhaberatı ve demiryollan gibi dört memleketi alâkadar eden muvasala, muhabere ve münakale islerinde birlik ve kolaylıklar te • mini mevzuları mUzakere edilerek bir rapor halinde tesbit edilecek tir. Komitenin kabul edeceği esas • lar nisanın 18 inci günü Ankarada toplanacak olan Balkan tttifakı iktısadî konseyinde müzakere edile* cektir. A'yon Antalya hattı Şeker kaçakçılğı Muhakemeye c*ün de devam edildi Deniz navlunları Bü ün yük ve volcu ücretleri indir'ldi Dün, Denizyollan tarife komisyo • nu az?Ian evvelki gün bitirdikleri yük ve yolcu tarifelerîni urmrmî bir surette tekrar ederek kararnameyi unzala • mışlardır. Deniz Müste«an Sadaüah Güney yeni tarifeleri dün akşam Ankaraya gölürmüştür. Yeni tarifeier hakkında mütemmim bazı malumat daha elde ettik. Tarife komisyonu yük, ve yolcu navlunlannda esash tadilât yapmışhr. Trabzon hattı için birinci mevki yemek te dahil 20 liraya, Mersin hattında birinci mevki 16 liraya, 21 liradan yukin olan navlunlar 17 liraya indirilmiftir. Antalyaya kadar birinci mevki ücretleri 1618,5 lira ve Izmir yemekli birinci mevki 17 liraya; Mudanyaya birinci mevki 150 kurusa, ikinci mevki ücreti de 100 kurusa indirilmiştir. Bartın hattmda aralık iskelelerde umumiyetle gene bu nisbetler dahflinde tenzilât yapıldıgı gibi Karabiga hattmda kam'ra ücrtleri de epey indirilmiytir. Eşya tarifesinde birinci mmtaka navlunları tamrmen indirflmiştir. Bese taksim edilmiş olan esya suııflan değiştirilmek suretiîe yüzde elliye yakm tenzilât yapılırnş • hr. Fındık için mmtaka farklan kaldırıhnıştır. Diğer ihracat maddelerinde de doğru konişmento ile giden mallar için yüzde hesabile mühim nisbetlerde tenzilât yaplmıştır. Tarife komisyonu yüzde yirmi tenzilâth ve 30 günlük gidip gelme biletleri ihdasını da kabul etmiştir. f Belgraddaki komite içtimaı Biraz da kendimden bahsetmiyeyim mi? Bu gürültüler içinde yaz geç miş, sonbahar yarıyn bulmuştu. Arasıra hava birdenbire bulanı yor, pencerenin önündeki ağacdan yapraklar kopup uçmağa başlıyor, bahçeye biraz yağmur sepeliyordu. Aksi gibi Mükerrem de bugünlerde pek kendini bırakmış, yirmi otuz sene evvel Kurbağalıdere kenannda hazan ve akşam şiirleri yazmağa çıkan gene şairlere dönmüştü. O vaktile mühendislik, çiftçi lik, politika ve saireye olduğu gibi bir aralık ta şiire merak sardırmıştır. Edebiyatı Cedide şiirlerinden bir çoğu hâlâ ezberindedir. Bu edebiyatın en kuvvetli mevzuu sonbahar olduğu için midir nedir şiir hastahğı Mükerremde en ziyade bu aylarda teper. Gülşen kalfa aşağıda, bahçeye serdiği çamaşırlara musallat olan yağmurla kavga ederken Mükerrem de pancorlann arasına sıkış mış bir kuru yaprağı eline alıyor, bakışlan bulanık, omuzlan düş müş, dakikalarca evirip çeviriyor; sonra gözlerini yumuyor, başını saat rakkası gibi iki yana sallıya salhya derin bir sesle okumağa başlıyor: \Arkasx var\ ÜçUncü kısım ı Bulgaristandan gelen goçmenierin vaziyetinden istifade ederek seker kaçakçılığı yapmaktan suçlu Karabekir ve arkadaşlannın muhakemesine dün Gümrük Sekizinci thtısas mahkeme • sinde devam edilmistir. Dünkü muhakeme sabah saat onda baslamış ve aksam geç vakte kadar devam etmiştir. ,, Sabah celsesinde Karabekirin or • tsklanndan olan ve geçen bafta «orguya çekümis olan Süleyman dâüen • miştir. Süleyman bu işi yaptığını ev • velâ inkâr etmiş, sonra reisin sualleri karşısında ikrar etmeğe mecbur ol • SEHÎR ISLERl rouştar. ögleden sonra yapıîan celsede müdafaa şahidi olarak bu isin sorgulannı yapan tnuhafaza istihbarat biirosu meSon zamanlarda şehrimizin trammurlarından Talât ve Süleyman dinvay seferleri intiz&mım kaybetme ğe başlamı«tır. Evvelki gece Sirkelenümiftir. Talât ve Süleyman bu bücide bir makas bozulmus, seferler yük ifin bütün tafahatmı muhakemede durmuf, cereyan kesilmi;tir. Dün anlatnvşlardır. Anlasıldıgma göre bu aksam saat 19 dan sonra cereyan şeküde 335 ton şeker kaçınhmshr. sık sık kesilmis ve bu yüzden halk gideceği yere vaktinde yetiserae • Bu şekerlerin gümrük tutan 70 bin, umumî kıymeti 600 bin liradur. Şekermistir. ler 6 muhacir namma kaçmlnnştır. Bundan sonra hukuku âmme şahidi Krarağaç müesseselerindeki esya ve olarak muhacirlerden Ziya, Hüsamettransit depoları evvelce bir müteahhid b"n, Emlne, Ayşe ve seker taciri Haytarafmdan ifletilmekte idi. Belediye bu depolan kendi işletmeğe karar ver» rettin dinlendiler. Bunlar nasıl bu ise miş ve bunun için de bir tarife hazir • alet olduklannı anlattıhr. lamiştir. Bu tarifeye göre depolara u • Muhakemeye başka bir gün devam cuz bir ücretle esya konulabiiecektir. edüecektir. Tramvay sefertennüe intizamsızlık Mezbahadaki depolar VÎLÂYETTE Yuaoslavyada emlâki olanlar Yugoslavyada emlâki bulunan Türklerin bu emlâklerinin mikta • rını tesbit için Maliye Vekâletinde bir komisyon tesekkül etmişti. Bu komisyon alâkadarların nihayet martm sonuna kadar Yugoslavya • daki mallarının miktannı bir be • yanname ile bulundukları mahallin en büyük mülkiye memuru vasıta • sile bildirmelerini ilân etmişti. Evvelce müracaat edenler haric ol • mak üzere son defa Istanbul Vilâyetine 300 kadar müracaat yapıl • mıstır. Bunların beyaımameleri vesikalarile birlikte dün aksam An • karaya gönderilmistir. KÜLTÜR ÎŞLERt Muallimler Birliginin toplantısı Muallimler Birliği muvakkat idare heyeti dün toplanarak muallim • lerin kıdem zammı ve makam tahsisatlan için yapılacak müracaat • ler hakkında görüsmüşlerdir. SAGLIK İSLERİ Eminönü Hilâliahmer kongresi Akıl doktoriarının içtimaı Dün Bakırköy Akliye müessese sinde Tababeti Akliye ve Asabiye Kurumu öğleden evvel bir toplantı yapmıştır. Doktor Etem Vassaf (erkek v» kadınlarda ademi iktidar) mevzuu üzernide bir tebliğ yapmış, hastalığm seyri ve tedavisi hakkında münakaşalar olmustur. Müna kaşalara profesör Mazhar Osman, profesör Fahrettin Kerim, muallim Nazım Şakir, thsan Şükrü, Fahrî Celâl ve Rüştü Receb iştkyık etmişler dir. tçtimaa nisanın son haftasında tekrar toplanılmak üzere nihayet verilmistir. Muall mlerin aiacağı tayyare Bütün muallimler tarafmdan orduya hediye edilmek üzere bir tayyare sahn almmasına karar veril • miştir. Bunun için muallimler aslî maaşlarından yüzde 1 terketmişlecdir. Bu paralar her ay kesilerek biriktiır ilecektir. İç Bakanı gitti Dünkü kongreden Oci gürunü} Hilâliahmer Eminönü kazasi seCemiyet birçok hayırlı yardıtnnelik kongresi dün toplanmıstır. larda bulunmus ve mmtakasmdaki Evvelâ kongreye reis seçildikten mekteblerde aç çocuklarm gıdası sonra kazanm bir senelik Hilâliahnı temin etmiştir. mer faaliyetini gösterir rapor o Bilhassa Hilâliahmer haftasm kunmuştur. Bu rapor miinderica • da halkın pek çok alâkası görül tma göre Eminönü Hilâliahmeri müştür. Rapor memnuniyetle ka • başlarmda cemiyet reisi ecza de • posu aahibi Ramazanzade Cemal bul edildikten sonra yeni idare heolduğu halde çok faydalı işler göryeti azası seçilmistir. müşlerdir. tdare heyetine su zevat ayrılmısBuna nazaran cemiyetin bir setır: nelik varidatı 10,000 liradan Ramazanzade Cemal, Hancıradc 19,542 liraya çıkarılmıştır. Eski Necib, Petro, Kara Eftim, Orhan den mevcud 2869 azaya mukabil Remzi, Behar, Serkis Kınacıyan ve 4009 kisi yeniden cemiyete aza Nedim. kaydedümistir. Evvelki gün şehrimize gelen tç tşleri Bakanı Şükrü Kaya dün aksam saat sekiz yirmide kalkan trenle Edirneye gitmis ve istasyonda Istanbul Vilâyeti erkânı tara • fmdan tesyi edilmistir. Ankaraya gitmiş olan Trakya Umum Müfettisi İbrahim Tali de şehrimize dönmüş ve tç Bakanı Şükrü Kaya ile birlikte Trakyaya gitmistir. Memleketinde bulunan Türk • Fransız Muhtelit Hakem mahke • mesi bitaraf reisi M. Asser bu a yın 25 inde Istanbula gelecektir. M. Ass«r döndükten sonra mahkemede mevcud 30 davanın görülmesine baflanacaktır. Aldanmayın! Bugün 1 nisandır, frenklerin <Poiton tTavrih dedikleri şaka ve aldatma günüdür. Bu, bizde de alışil miş bir âdet haline geldi. Birbirini aldatmağa, olmiyacak şeylere inandır maga çalisanlar çok olacaktır. Sakin bugün sizden borç istiyen, ziyafete, eğlenceye davet eden, mühim islerden bahseden olursa inanmayın. Uzakta olan akrabanizin, hasretini çektiğiniz insanlarin geldigi müjdesini verirlerse aldanmayin. Bunlarm puvason davrfl olması ihtimali gayet kuvvetlidir. Hitler Hasköye geliyormuş, simal kutbunda şiddetli sıcak dalgası hüküm sür • mektedir, İstanbulda havalar düzel • di, terkos »ulan muntazam akacak, satidlar bagirmıyacak derlerse sakin kanmayin, puvason davrildirl MALİYEDE Maaş bugün Memurların nisan peşin aylıkla n bugün tevzi edüecektir. H E R E K E Türk Fransız mahkemesi DOKUMA FABRİKASI Kumaslarinm terbiye ve Uİâhı için Almanyanın meşhur bir mütebassUini getirtmiş ve yeni kumaşlarinı pîyasa • ya sevketmekte bulunmuştur. Yazlık kostümlerinizi ancak Hereke kuroaşmdan yapiniz ve Herekenin çikaracağı yeni paltoluklan bekleyiniz. Avcıların toplantısı Dün Bomontide tdeal birahane sinde Avcılar kurumu toplanmış, fakat ekseriyet olmadıgmdan önü müzdeki pazar günü saat 19 da içtimaa karar verilmiştir.