lö Mart SON TELGRAFLAD Şehir istatistiği Hastane, mektep veBedesten istatistikleri Belediye tarafmdan 1932 s«ne sine ait bir istatistik yıllıgi vücnde getirilmiştir. Bu istatistikte şehre ait mühim malumat vardır. Yeni tanzim edilen yıllık istatis tiğe göre 1932 senesi nihayetine kadar hastaıvelerin yekumı 43 kJi. Bunlardan sekizi devlet müessesesi; beşi Belediye hastaneleri, on ikîsi hususî, dördü ekalliyetlere, on Btisi de ecnebîlere aît hastanelerdrr. Bütün bu hastanelerdeki yatak adedi 5191 dir. Gene ayni sene zarfmda bu hastanelerde 35,076 kişi yatırılmış, 118,906 kişi de ayakta tedavi edilmişlerdir. Fakat bilâhare yeni • den vücude getirilen sıhhat müesseselerile gerek hastane adedi ve gerek faaliyet ziyadeleşmiştir. O seme tstanbulda tuhıian balıkların kıymeti 1,734,223 lira tutmaktadır. Ayni sene zarfindaki mektep a • dedi 469, muallim adedi 4252, talebe adedi de 70,102 dir. Bunlardan 49.357 si ilk, 13.197 si ortamektep, 3,644 ü lise ve 3.904 ü de yüksek mektep talebesidir Faka<t bilâha re hususile yeniden brrçok ilkmektepler yapılmif olması dolayısile gerek mektep adedi ve gerek talebe adedi bugün dana fazladır. 1932 «enesmde tstanbula 32,866 seyyah gelmistir. Bunlardan 28,111 i Avrupah, 2,108 i Amerrka ve A vustralyali, 2.647 si de Afrika ve Asyah seyyahhr. Gene 932 esnesinde şehrimizde 14,893 zabıta vak'ası olmuştur. Bunlardan 4,026 sı sirkat, 1,980 i darp, 1,535 i cerh, 28 i katil, 208 i abz ve gasp, 549 u yankesicilik, 488 i tnanitacıhk ve dolandırıcılık, 349 u silâb çekme, 705 i çiğneme, 530 u ufak ve büyük yangınlar, 337 si zabıtaya hakaret, 290 i eve taarruı, 129 u izalei bikir, fili şeni vak'alan ve 3,199 u da muhtelif cürümlerdir. Ayni sene içinde Belediye tara fından eşhas aleybme 182 ve eşhas tarafmdan Beledive aleyhine 251 dava açılmış, Belediye tarafmdan a çılan davalardan yedisi ve eşhas tarttfından açılan davalardan da üçü Belediye lehine neticelenmif tir. Blediye mezat idaresi mücevhe rat şubesinde 210,745 lira 83 kuruşluk, hali şubesinde 169,695 lira 90 kuruşluk, müteferrUc eşya şubesinde de 134,806 lira 75 kuruşluk mal satılmvştır. Şanlı bir giinün yıldönümü * • talebesi birbirine girdi, 30 kişi yaralandı, Universite Sobranyada da münakaşalar oldu Sofya 17 (Hususî) Sofya Universite talebesinin umumî grev ilân etmek için yaptığı büyük toplantı pek giirültülü ve kanlı olmuştur. tki muhalif talebe grupu arasmda vuku bulan dövüşmelerde 30 kişi yaralanmıştır. Sobranyaya akseden bu hâdise, orada da şiddetli münakaşalara sebebiyet vermiştir. Başvekil Gospodin Musanof, meselenin ehem miyeticden bahsederek hükumetin işe müdahale edip her ne pahaıma olursa olsun üniversitedeki intizamsızhklann önüne geçeceğini bildirmiştir. Sofyada kanlı arbedeler Tarihin seyrini değiştiren zafer: 18 mart . ^ (Birind aahifeden mabat) leyhinde harbe sokacaklar, daha inhizama uğramamış olan Sırplann da yardımfle Avusturya Macaristanı ve Ahnanyayı atağıdan vuracaklar, Türkiyeyi müttefiklerinden aymp mağ lup edecekler, tstanbulu elimizden alacaklardı. Çanakkale Boğaznun evvelâ 18 martta denizden zorlanamayışı, sonra da 1915 nisanından başlıyarak sene nin sonuna kadar süren kara muhare belermi de Gazi gibi bâhi bir kumandanm yerinde müdahalelerile akim kalışı, bütün yukandaki ihtimalleri ve emelleri suya düşürdü. Bu yüzden harp o kadar uzun sürdü ki Sovyet inkılâbı kabfl oldu, Çarlık yıkıldı, galip müt • tefikler zayıfladı, brtap düştü, bizim zümrenin mağlubiyetine ragmen, Tür kiyc, yeni bir hamle ile şahlanarak tstiklâli uğrunda boğuştu ve muzaffer oldu. Hâdisat arasmdaki zincirin halka • Ian bizi, işte böylece, 18 mart zafe rine kadar götürür. Bundan dolaytdır Id 18 martta Çanakkale Bofazında kazandığımız galibiyet, tarihin seyrini darduran ve değiştiren büyük Türk xaferlerinden bîridir. Türk ve Sovyet mlalâplannm esasmı bu zaf ere kadar irca etmek hiç te yanlış ohnaz. * * 18 marttan birkaç gün evveldi. Muttefikin donanman, muntazaman Çanakkale Boğazınm müdafaa kuvvetim lormaga eahftyordu. Mayinkri tophyarak, Boğazm ileri bataryalarnu iskâta uğraşarak müdafaanm kilidi olan merkez istihkâmlanna kat'î bir hücum yapmağa hazırlanıyordu. tstanbulda, sansürün 8'ddeHne rafmen sessiz bir fütur ve endişe basla • mtştL. Kararg&hı umumî, hükumet ve padışah Uk düşman gemisi Boğazdan geçer geçmez, Anadolu sahiline at lamak üzere tetikte idiler. Bazı kor • kaklar, daha evvel davranarak Bur • sa, tzmit, Gebze, Adapaıan gibi A • nadolunun tstanbula chrar yerlerine taşmmışlardu tstanbul ve civannda takriben 200 bin kişilik iki ordu ohnasma ve Enver Paşanın tstanbulu bir yığin harabe ba* line gelinciye kadar müdafaaya karar vermiş bulunmasma ragmen şehirde için için bir panik başlanuştu tşte bogiinlerde Hamdullah Suphi Beyin arzu ve delâleti üzerine o zaman Beyantta bv eski konakta bulunan Türkoeağmda Çanakkale Boğazı hakkmda bir konferans vermiştim. Mev • zuuroun ruhu şu idi: «Düşman donanmaiarı Boğazı geçemezler.» Mevcut kuvvetler ve vesait arasındaki hakikî nisbetleri ve farklan he sap eden esaslı malumattan) ziyade Türkün ilâhî kuvvet ve hsmasetine î mandan doğan bir kanaatle «geçe mezler» demiştim. Filvaki geçemedüer ve bu gecemeyişleri silâh ve vasıtalarmm azlığm dan ve zâfmdan değil, imanlamun azlığmdan ve zâfından ileri geldL Senelerce sonra, bu muharebenin bütün esran malum olduğu zaman gördüm ld kahraman Türk, o mathiş mücadeleyi sırf ünanile kazanmışhr ve bu muharebede, iman kuvveti, silâh kuvvetinden benim tahmm ettiğimden çok fazla müessir olmuştur. Şarkî Türkistanda Tunganlar Kâşgarı alıp 2,000 kişiyi öldürdüler (Birinci aahifeden mabat > cbareni etrafmdaki yollan işgal etmiş. lerdir. Kasgardaki Tungan kıtaab ku mandanı, şimalde eyalet hükumetmin kuvvetleri tarafından inhizama uğratıL mış ordusunun bakayasile Kâşgar m » takasına doğru ilerilemekte olan Ma çungugun muvasalabna intizar etmek • tedir. Sinkiangın şimali garbisinde ea mühim üç şehir olan Kâsgar, Yarkent, Hotand&ki tngiliz ajanlan Japonyah ajanların plânlan hilâfına olarak bu üç mmtakanm bir müsKiman prensliği ba. line getirilmesi ve bu prensliğm tahtma tngiliz Hmdistanı müslüman prenslerinden birinin oturtulması propagandasmi yapmaktadırlar. CUMHURİYET Şarkî Türkk . tandaki ahvalin son zamanlarda ne ao* retle mkişaf ettiğini pek geç olarak ancak şimdi öğreniyoruz. Malumdnr ld Şarkî Türkistandaki yerli ahali mutte • ftkan Çin hükumeti aleyhine kryam ederek Çin hakimiyetine nihayet verdikten sonra memleketin gayet geniş olmasın. dan dolayı müşterek bir reisicumhara tâbi müttehit cumhuriyetler usulünü telia etmişlerdi. Memleket geniş olduğu ka> dar muhtelif anasırla meskun bulundnğundan dahflî ktihadın temelleşmesini güçleştirmiştL Hariçten sokulan unsvrlar ise mahallî tefrikayı büsbütün arttn*nnşb. Şarld Turkistan istadânm flân ettik. ten sonra Tungan denilen Çinli muslSmanlarla diğer anasnr arasmda ihtüâf çıkmışh. Kâsgar bavalisindeki Tungan kıtaab kyan ederek yeni Kâşgar mevki müstahkeraine çekümişlerdi. Şiraal deki Tunganlar dahi Şarkî Turkistan müttehit cumhuriyetlerinden Altay h8kumeine karşı isyan etmişlerdL Mançuriden ihraç edilen Jeneral Ma.Cu.Yin Şarkî Türkistanm şimaline girmeğe yol bulmuş ve başma topladığl Tunganlarla Altay hükumeti üzerine yürümüştü. Fakat Altay hükumeti kuv. vetli olduğundan ve cenuptaki hüku metlerin askerî kuvvetleri cenahtan yar. dim ettiklerinden Çinli jeneral mağlup ve perişan olmuştu. Son günlerde bu jeneral cenubi Şarld Türkistana girmeğe muvaffak olmuf ve beraberindeki Tunganlarla Kâşgar üzerine yürümüştür. tki ateş arasmda sıkifip kalan reisicumhurun kuvvetleri Yarkende doğru çekihnişlerdir. Bu e«nada muhafazasız kalan Kâsgardald Uygur ahali katliâma uğramışhr. Bu suretle Şarkî Turkistan müttehit nükumeüeri şimaldelri gaüeden kurtul. duktan sonra cenubi garbkle Kâşgar havalisinde yeni bir gaileye uğramış ohryor. Süâhlar arasmdaki nisbetsiz farka ragmen Türkün inıanı düşman donanmalarmı yenmiş ve yıldırmıstı Çünkü, seyyar sahra ve obus bataryalan haricinde Boğaz istihkâmlaruun 93 tane ( 3 5 buçukluktan 10 buçukluğa kadar) topuna mukabil düşman donanmasının 316 topu vardı. Çoğu eski sistem olan toplarımızm da cephanesi gayet az, adeta sayılı idi. Buna ragmen 93 top 20 mayinin de yardımile 316 toplu muazzam bir filoyu mağlup etti. Almanya silâhlanmıyor Siyasî teşekküllerin silâha malik olmamalarını ve askerî terbiye görmemelerîni kabul etti BsrRn 17 (A.A.) Alman ajann telefonla bildiriyor: Almanya silâhlanma hakkmda verdiği son muhtıra üe ber vasrtaya mü • racaat edecek bir ra'lâfa varmak hu • susundaki kat'î arzusunun yeni bir delilini ortaya koymuştur. Bugün neşrolunan muhtıra muhteviyatı bu noktayı sarih bir surette göstermektedir: Almanya geniş bir jestle kendi siyasî teşekküllerinm kontrol edilmesine muvafakat etmiştir. Bu kontrol, teşekküllerin silâha malik olmamalarma askerî terbiye gör • memelerine ve Rayhver ordusile hiçbir münasebetleri olmamalarına teş • mil edilecektir. Rayhver hükumeti bundan evvel silâhlı hükumetlerin tedricen silâhsızlanmalaruu kabul etmişti. Bu sefer de geniş bir itilâf fikrile ve diğer hükumetlerin silâhtan tecridmde te • sadüf edilecek müskülâtı kabul ede rek silâhiann tahdidine muvafakat etmelctedîr. Almanya, bundan başka bütün komşu hükumetlerle ademi tecavüz misakIan aktine amadedir. Rayhver ordu • sunun kısa müddetli hizmete tâbi bir J ordu şekline inkılâbını kabul etmekte I ve her nevi taarruz silâhlanna malik . ....,,..ı.m>ıuummıUUHHIIIllUlllimi(ni Kuin Elizabet dritnotunun bir ton • luk çelik, ateş ve zebir saçan 38 Uk mermileri Çimenlik istihkârtunın alhnı üatüne getirdiler ama Türkün ımanını yenemediler. O gün, iki tane 35 buçukluk topu ilfc en kuvvetli bir tabyamız olan ve Alman efrat ve zabitanının kumandasında bulunan Rumeli Hamidiye tabyası korkudan bir tek mermi atmadığı halde, diğer bütün tabyalarunız canla başla harbettiler. Nusrat mayin gemisinin, taarruzdan bir gece evvel döktüğü son mayinlerle ki 20 tane bile değildi beraber o mağrur Armadayı mağlup ve ricate mecbur ettiler. 18 mart akşamı güneşin son ışık Ian Türk zaferini selâmlarken 18 zırhlı ile birçok kruvazör, muhrip ve muavin gemiden mürekkep olan düşman do • nanmasınm 3 zuhlısı Boğazm derin • liklerine gömübnüş, dört znrhlut da ozun müddet tamire muhtaç ağır yara Iarla çekilip gitmişti. Diğer harbe iştirak eden ve top menzüine giren ber gemi de 18 mart gününden bir babra almiffa. Düşmanm insan zayiatı 2000 kadardı ve onlarm bu kadar, gemi, top ve insan zayiahna karşı Çanakkalenin daha doğrusu çelik kalenin zayiatı 3 zabit, 22 nefer şehitt 2 zabit, 59 nefer yaralıdaa ibaretti. Almanlann xayiah da 14 kişi idi. Muharebeye iştirak eden toplarunızdan yalnız 8 i zarar görmüş olup bunlann 4 ü hemen kullamlabilir ve diğer 4 ü de tamir edildikten sonra işe yarar bir halde idi. Mâstahkem mevkitn toplan o gün 1938 mermi arm«Iardı ve asıl îşe yanyan büyük toplanmn 5500 mermisi kalmıştı. An» bunlann çoğu adi kara barutlu idi. Anadohı Hamidiye tabyastnda zvn delici âli feveranlı 17 mer • nrri, Kilidilbahir tabyasmda ise bu cinsten yahnz on mermi kalmıştu Büyük harp gemiieri âzermde ise yalnız nrh delici ve âli feveranlı mermiler mü • essırdî. Düşman ertesi gün de muharebeye cesaret etmiş olsaydı akşamüstü bü yük istihkamlarımızm mermisiz caklan muhakkaktu Fakat Türkün hamaseti karşnmda o kadar yumışlardı ki bir daha hücu ma cesaret edemediler ve geçemedüer. Bu suretle 18 mart zaferi, tarihin seyrini değiştiren cihanşümul bir zafer silsilesinin ilki oldu. kala olmak fikrinden sarfınazar etmekte • dir. Ba turetle sulh hizmetlerine aza • mî derecede fedakârlık ettiğine kani olan Almanya dünyanm ve beşeriye • tin ba jestteki genisliği takdir etmele • rine intizar ederek silâhsızlanma key fîyetinin hayalî teklifierle karmakan • şık bir hale getirilmemesine ve nazarî mönakafalarla bu husustaki mukave • lenin yeniden tatik edilmemesine in • tizar etmektedir. Rayhver hükumeti, bu suretle mukavelenin ünzasına en büyük mâni teşkil eden ve Fransa tarafmdan Al • manyaya bir tecrübe devresi tahrailine dair ileri sürülen büyük manianm or • tadan kalkacağı hakkmdaki ümidini kaybetmemektedir. Zaman, kat'î kararlar zamanıdır. Sıkılmadan daimî surette ortaya atılan ve harp tehlikesinin Almanyadan çı • kacağma dair olan müheyyiç havadis . lere rağmen, Alman hiikumeti bir iti • lifa ve mUletler aracmda •ulhperverane bir mesai tesrikme müutehi olacak surette kendi kendme çizmiş olduğu hattı hareketten mhiraf etmemeğe karar venrnttB*. Bu hattı hareket, hem kendisinin ve hem de diğer milletle • rin menfaatine hâdim bulunmaktadır. SovyetJapon gerginliği Gergmlik zail oldu, Ja ponya kuvvetlerini geri çekiyor Tokyo 17 (A.A.) Royter ajansı bildiriyor: Mançuridekî onuncu ve on dördüncü fmkaların geri alın ması hakkmdaki karar trapara tor tarafından imza edilmişth*. Bu karar Japonya ile Sovyet Rusya arasmdaki gerginliğin zanl olduğunu göstermektedir. /Balkan konferansı( Bulgarlar konferansa da iştirak etmiyeceklermiş Sofya 17 (Hosasî) Marfan to> nuna doğru Selânikte toplanacak o, Ian Balkan konferansma utirake Bulgaristan da davet edümiştir. Bu meseleye dair henüz hiçbir karar verilmemiştir. Fakat hükumetle temasta bulunan mehafilin beyanına göre Balkan misakma dahil oimıyan Bulgartstan Balkan konferansma da iştirak etmiyecektir. Banker İnsull tutuldu (Birinci sahifeden mabat) küçük bir Yunan vapurile Habeşistana gitmek üzere martın on beşinci gecesi sabaha karşı Pireden yola çığhği anlaştlmıştır. Telsiztelgrafla vapurun bulunduğu yerden avdet etmesi, aksi takdirde va. pur ve tayfasmın hükumetin «mnnı dmlemedikleri için takibata uğnyacaklan bîldirilmiştir. Hükumet vapur^ geri çevirmek için icabmda torpitol"«r gönderecegini de haber vermiştir. Ni . hayet vapur kaptanmdan vapurun Girit civannda bulunduğu, hükumetin emrine itaat edeceği cevabı gelmistir. Vapur bugün öğle üzeri Pirede bu hmacaktır. Yunan hükumeti muhteli» bankeri Amerika sefaretine teslim et . miyecek, ancak Yunanistan hududo haricine çıkması için lâzun gelen muameleyi yaptJctan ve karısuıı da tahlye ederek yanma verdikten sonra memleket haricinde diledigi yere gitmesi içia serbest olduğunu kendisine bildirecek. tir. Söylendiğine gore Habeşistan hükumetinin AmerSca ile iadei mikrimin için mukavelesi olmadığmdan muhte lis banker tekrar Habeşistane gitmek üzere k;raladığt vapurla bareket ede . cektir. însullün bir Yunan vapurunda bulunması dolayısile Amerika hükumetinin kendisini cebren vapurdan ahnan mümkün değildir. însullün ele geçtigi, hükumet tarafmd?n hemen Amerika sefirine büdiril . mftir. Bankerin buradaki vekilleri ba haber üzerine hükumetin hareket tareınm kammsuz olduğunu, Amerika sefaretmin tazyıkı neticesinde kanunun a . yak altma almdığmı söylemisler ve hökumeti şiddetle protesto etanişlerdir. Hükumet lnsuUü Amerika sefaretine teslim etmek üzere değil, ancak hudut harcine çıkanldığına dair emniyeti u mumiye mödiriyetinde yîpüması lâzım gelen evrakın tanzimi için tutturduğunu söylemektedir. Balkan Misakının müsbet tarafı (Basmakaleden mabat) sine manu çocuklar gibi. Bizim anlaşma ve birleşme ile vâsıl olmak iste diğimiz netice kendi araımzda sulhu hâkim kılmak olduktan sonra başkalarının memnuniyetsizngfle o kadar oyalan maımza sebep kalmazdı. Nihayet Balkanhlarm mecmuu da kendi başlarma büyük devlet vaziyeti gösterecek manzara teskil ederdi. Nihayet bunlar, üzerlerinde fada ısrar olunmağa değmiyen teferruat • far. Balkan misakma dahil devlellerh» hiçbiri bu anlaşma ile hiçbir büyük devlete karşı taarruz fikri beslemiş değildir. Balkanlılarm taahhütleri kendi aralarmdadn, ve asıl gaye bu anlaş mada dahe ziyade samimiyet kazana rak d?ha ilerilere gitmektir. Bu vüksek gayeye doçru yürimüKirken oyun bozanlık edebileceklere karşı mâni zabıta tedbirleri almmıştns o kadar. Bizim görüşümüz odnr ki insanlık gayesine azanu derecede mutabik olan bu siyaset, Balkanlılardan her bi rinin hususî menfaatlerine de muvaHcttr. Bu feyizli fikir bir kere Balkan milletlermm arasma atılmıştar, ve artık o yürüyecektir. Bu fflrirden mhiraf eden veya ona zayıflık veren misaka dahil v e gavridahil ber Balkanh devlet sadece kendi elile kendi mazarra tmı haznlam» o'ur. Sulhun samhnî dostlan olan Balkanldar kendi arala • rmda kurduklan büyük anlaşma ile daha yüksek gayelere doğru yoUarma devam ederken e?er bazı artzalara tesadüf ederlerse onlan bertaraf et mekten bittabi geri kalmazlar. Aır» bu tesebbusün mahivet ve maksad' mumen m'ispettir. T~menni ed»" önümüze menfi ve meşkuk valerile bizi yolumuzdan aîıkoyrrs• kışacaklar çıkmasm. Biz müspe *• ıruza devam edeceğiz, icap ederse «numüze çıkacaklan çijjrneyip geçerek. YVNUSNAH* ih tedr sat l'om'syonu Ankara 17 (Telefonla) tlk tedrisat meselesmi tetkik eden komisyon yarm toplanacaktır. Bu içtimada encü men azasınm bu husustaki fikirleri din. lenecektir. Esaslan hazırlamak için ikind bir komisyon teşkili muhtemel . dir. Yunanistanla Fransa arasmda Dün Pariste iktısadî bir mukavele imza edildi Paris 17 (A.A.) M. Bartu ile Yunan Octısat nazm M. Pesmazoğlu, dim akşam, Yunan şaraplarnun Fransaya ithali ile Fransamn bugünkü iktısadî politikası prensiplerini ahenkleştiren ve iki memleket ticaret muvazenesmi tam bir müteksbiliyet ve mübadele musa . vat esaslarma koyan bir mukavele imzalamışlardn*. ABtDlN DAVER Anadoluhisarında yangın Evvelki akşam Anadoluhisarmda Ağanm evinde oturan bakırcı ömer yangın çıkmış ve ev tamamile yan dıktan sonra itfaiye tarafından söndürühnüştür. Muhittin Bey ftnkara^a Ankara 17 (Telefonla) tstanbul valisi ve Belediye reisi Muhittin Bey bugün buraya gelmiştir. Burada Vilâ • yete ve Belediyeye ait işlerle meşgul ©lacak, ayni zamanda Nafıa Vekâleti fle de temasta bulunacakhr. Yalova muallimlerinin müsamere ve temsilleri Ekmekten ahnacak vergi Ankara 17 (Telefonla) tkbsat encümeni bugün toplanarak ekmeğin kilosundan bir kuruş vergi alınması bakkmdaki lâyihayı muzakere ve intaç etmiştir. Lâyiha yakında Heyeti Umumiyede muzakere edilecektir. Pariste idarî tebeddülât mı ? ' Paris 17 (A.A.) Dün meclis koridorlarmda söylendiğine göre dahüiye nazın bugün kabine tasvibine idarî bir tebeddülât listesî vereeektir. Bu tebeddüîâtm başında Parise yeni bir polis müdürü getirilmesi vardır. italvanlar'a akteditecek t caret muahedeleri Ankara 17 (Telefonla) Italyan Iarla devam eden ticaret müzakeresinin neticesi Romadan beklenmekte olan malumat geldikten sonra anlaşılacak tır. Müzakerenin kısa bir zamanda iti . lâfla neticeleneceği ürait edilmektedir. Belçika ile de ticaret muahedesi mö. zakerabna yakmda baslanacaktır. iş bulmak için istanbula geliyorlarmış... Kahraman piyetini temsil eden Yalova muallimierı Yalova muallimlerinden bir grup evvelki gece Yalova H. F binan müsamere salonunda bir müsame re vermiştir. Müsamereye, saat yirmide istik* lâl marşile başlanmıştnr. Bundan sonra Yalova Muallimler Birliği re • Ui Ceraal Bey tarafından birkaç söz söylenmiş «Kahraman» piyesi temsil edilmiş, koro muailimî Nee • mi Beyin idaresindeki şarkıh koro heyeti de bir konser vermiştir. tkinci kısımda muallim Haydar Bey tarafından Köymuallimi isitnli bir manzume okunmuş ve muallimler tarafından muhtelif balk tür küleri söylendikten sonra muallhn Necmi Bey tarafından Teneke isimli bir monoloğ ile müsamereye ni • nayet verîlmiştrr. Büecik 17 (A.A.) Keskin ka zasından Tevfik ve Enver atlarmda iki genç Ankaradan hareket eden posta treninin altma girerek iş bulmak için tstanbula gelirlerken soğuktan ve yorgunluktan bitkin bir balde Bilecik is • tasyounda göriilerek yakalanmıslar 1 dir. Kambriç, Oksfordu majlup etti Londra 17 (A.A.) Üniversiteler arasmda kürek yarışı zaferile Camberidgein Cambridge, farldle neticelenmiştir. Oxfordu dört bir çeyrek boy bir zamanda yenmistir. ve 18 dakika 3 saniyc rökor tetia eden