Meşlııır' Casuslar Çevıren: AiilUlN ÜAVtR *r Cumhttriyet '• 60 Mart Şehir ve memleket haberleri Yeşilli paketler Bir insafsızlık misali Beş on gündenberi tahan heivacılam arasında şiddetli bir re kabet basladığını haber alıyoruz. Evvelce okkası 60 kuruşa satılan helvanm fiatı geçen hafta 44 kuruşa, bu hafta da 40 kuruşa indirilmiştir. Bir okka helvanm maliyet fiatı 39 40 kuruş olarak tahmin edilmektedir. Bu hesaba göre halen helvacılar mallarını okkada bazan bir kuruş bile kazanmıyarak başabaş satıyorlar demektir. Halbuki şimdiye kadar okkası 60 kuruştan aşağı helva satılmamakta idi. Şu halde sorulacak bir sual var: Bir okka helvada 2022 kuruş, yani % 33 İI& % 37 hatta bazan % 40 kâr etmege kalkış mak insafsızlık değil midir? Bu insafsızlıklar bazan hatta belli başh gıda maddelerind'e ihtikftr derecelerine vanyor. Piyasada ya pılacak ufak bir tetkik iddiamızı isbata kâfidir. Alâkadar makamlar yukandaki ufak misali göz önünde tutarak icap eden tedbtrleri almahdırlar, diyoruz. Siyasî icmal İyi bir cereyan Musevi ve hırıstiyanlar Türk ismi alacaklar Polis memurlan arasmda ishnlerin türkçeye tebdili hakkmda bazı teşebbüslere girişihnîstir. Aklığımn malumata nazaran kısa zamanda tstanbul polisleri isimlerini tamamile türkçeye tebdil edeceklerdir. «Emniyet Işleri Müdiriyeti» ne tahvil edilen polis müdüriüklerinin tekrar eski isimlerin verilmesi için Dahiliye Vek?letince yeniden tetkikat yapdacakhr. Museviler arasında; atlanna bir de türkçe ishn üâvesi Iehinde bir cereyan vardır. Bu fikir Tr«i tabiiyetmi haiz hıristiyanlar arasmda da uyandığı takdirde din farkı nazan dikkate alınmaksızın Türk tabüyetini haiz bütün vatandaşlar arasındaki ahenk daha ziyade takviye edilmiş olacaktır. Bu vaziyet Almanya, Fransa hatta ingiHere'de de böyledir. 128 Helmüt'e eski maşukası kendisini bekliven tehlikevî haber verdikten sonra... Kurtar beni, der gibi kendisine yalvararak bakhğını görüyordu. Karannı vererek hemen fırladı. Doğru, mülâzimin evine koştu. Helmüt, Mart ile başbaşa, dizdize idiler. Za~ bitin nef eri, jeneralin karın geldiğini haber verdi ve arkasmdan da kadın iki sevjrilinin bulunduklan odaya daidi. Büyiik bir heyecan içhvde oldnğu halinden belli idi. Helmüt ile Mart, kıskanç kadının bir h&dise çıkaracaftından korktular. Madam, evvelâ delikanhya, sonra kıza baktı. Btrinci bakışmda ne kadar muhabbet ve hünnet hissi varsa ikmeisrnde de o kadar husumet ve kin dolu idi. Fransız kızını Helmüt ile başbasa ve yatkıız bulunea, bir an, kadınlık ve kıskançhk damarlan kabardı. Hiç bir sey söylemeden geri dontnek istedi; fakat dönemedL O, boyle tereddüt içmde iken HeW nüt, bir gürüitü çıkmastna meydan •ermemek îçin, gayet nazik ve tatlı bir tavırla: Safa geldiniz efendhn, benim içia tizin ziyaretinize nail olmak ne şerefl dedi. llerliyerek kadının •lini nmn nznn 8ptü. Mart f eri çekilerek siünmeği ter» eih etti. Kadının halt ve bilhassa kendine bakışı cidden korkuaçtu. Fakat Helmüfün tatlı sesi, •Imm üstünde uzun bir öpüeükle yapmnş tibi duran »ıcak dodaklan, kadının son tereddütlertni de uzaklaştmnıştı. Helmüt, dedi, mahvolacaksın, durma kaç! Mülazkn, bu sözden bir şey anhyamadı. Kadrara yüzüne baktı. O heyecandan boğulan bir «eıle: Sevgilim, kaç, dedi, her şeyi biliyorlar, >eni de, bu mel'un Fransız kızını da yakalıyacaklar. Onu M yaparlarsa yapsınlar u n t teni kurtarmak isterim. Zabit ile Fransıı lnzı birbirine bakhlar. Helmüt, temkinini muhafaza ederek sordu: Ne demek istediğinîzi aniıya mıyorum. K a d m t a bir gülüşle isah etti: Biraz evvel jeneral, yaverile konusuyordu. Bn alçak kıxla bera ber Fransa hesabma |casu»lıık etti gfa tahakkuk etmiş, ikraizi birden yakalamak ürere tertîbat almraıa. zannediyoruoı ki (haVaret ve kin dolu bhr bakışla kızı gostererek) bn easus. yann veya öbür gün gîdiyor muş. Hudoda varmca onn ve burada da seni tutacaklar. Kolonya'lı taefar de seriki cürmünüz hniş. Onn da ayn{ jründe yakahvacaklar. Bunn haber ahnca, seni knrtarmağa geldhn Helmüt. Gerei memleket için fena bir şey yapıyorum, fakat seni o kadar seviyorum ki bn kadınla bera * ber bana ve vatana ihanet etmene rarmen sana kiyamadnn... Kaç Helmüt, kaç! Kadın ağhyordu. Kız, hemen içerki odaya kostu. Mevcut delâil ve vesikaian imhaya basladı. Kadm, göz srasları 'cinde: tstasyonu hmcahmç doldaran halk Keriman Hanına mubasara etmif, al • laslar «Yasa Büyük Gazi • Yasa Tur • kiye Yasa Keriman Hanım» sesleri dakîkalarca sürmüftür. Keriman Hantm, haztrlanan hntosS bir otomobı'IIe Vilâyet konağına götu rülmnş, vali paşa ziyaret edflmistir. Bir muddet sonra doktor Esat Beyin evine gidilmiş ve burada mükellef bir çay ziyafeti verilmiştir. Ziyafette şehrin yüksek aüelsrj, muhtelif nuHet lere mensup hanım ve erkekler bnlanmustur. Çay ziyafetinden sonra Dünya Güzeli ikametine tahsis edilen Gazino Pala< oteline ?itmistir. Keriman Hanımın Gazino Palas oteline muvasalatı gorülmemis tezahürata vesile obnustur. Otelde ve sokaklarda toplanan halk: « Yaşasuı Mastafa Kemal, Yaşasm TSridye. Yasasm Dünya Güzeli!» diye ba^ırmağa, o kadar ısrarla dev&m et • mistir ki Keriman Hanım 9 defa balkona çıkarak halka tesekkür etmek mecburiyetmde kabnıstır. Gece Aden PaJa* sinemasuıa gidfl* mistir. Burada Seracettin Bev Türkive hakkmda bir nntuk irat ederek iki mille» arasındak? kardes munasebetlerini izah etmiş, muhabbetlerin izhartna Turk ve Dünya Güzelinin seyahatmin iyi bir ve"V teskîl etti»mİ an'atmısnr. Ertesi gün Keriman Hanım serefine Vali pasa tarafınd»n kona?ında mükellef ve muhtesem bîr zivafe* verümistir. Bu ziyafeHe sehrin yüksek tabakası hazır bulunmustur. Yemekten sonra gene Vali pasa, devlet erkâni ve yüksek aileler refakaHle fntbol maçma gM\\ mistir. Centîhnen Mıstr snorculan Dünya <"iüzeJini uzun uzun alku!am><lardır. Keriman Hilis Hanınvn gezmtileri şehirde tamamile bir hâdise haün? almışhr. Seyahatm ikincr ?ünü haJk. ismi gücünü terketmis, dükkânlarmı kapamıs, Keriman Hanımm otomobiihnn ar Allaha ısmarladık, Helmüt, bir daha seni fcelki artık hiç göremiyeceğim, dedi. 4t Mülâzim, bu eski ve s? k sevgiItsine sanldı. Onun gençlik taravetmî biraz kaybetmî» olmasına rağ men hâlâ güzelliğmi muhafaza eden ve şimdi göz yaslan içinde bir kat daha güzel gSHhıen yüzüne mmnet ve şükranla baktı. Tesekkür ederhn, teşekkür ederim, dedi, fakat ben artık senin muhabbetine lâyık değilim. Ben. bir sefilkn. Sana çektirdiğim acılan affet. Kadm mülâzimi, kendine doğru çekri, kalbinm nstüne bastırdı. Sen, o mel'un kızın zavallı bir kurbamsm Helmüt, dedi. Sonra, genç zabkin başını tutÇu. Göz yaslarile ıslanmış uzun bir aynlık opüsmesi dudaklannı birbirine bağladı. Kadın, kapidan çıkarken: Kaç Helmüt, dedi. Ben seni hiç unutmıyaeağim, sen de beni ara sırm hatnla! Jeneralin kansi frittikten sonra, Helmüt emhberini de gönderdi. tkisi basbasa firar plânmi hanrladılar. Bu akşam kaçmalanna imkân yoktu. E*a«Ti, kadının verdîi' *»f«îlftta »ö1 re, Mart » yahut MathiVda'yı tren den Fransa'ya sreçerkea yaka'ıya eaklardı. O halde hemen tevkif edilmiveeekleri muhakkaktı. Ne kadar, delâili eürmiye vana hepsini birer bher nnha ettiler ve ertesi gün kaçmrya haztrlandılar. Sabahleyin evden çıktıklan za man, Hcisi de takİD edildiklermin farkına vardılar. Helmüt vazifesine Kİtti. Mathtlda, ittasyona giderek trenleri sordu ve iki gün sonra, arece yann hareket eden yatakb vagonda bir yer tuttu. Kendisini takip eden zabita memnru, btasyon gisesînden kadının hareket saatini ve nereye bilet aldıJhnı hemen tahkik etti. Helmüt, emirberine aksam üstü, iki harvanla sehrin tenha bir ma hallesinde bekiem^smi enu etmittL Vazifestpden çıktıktan sonra, dojru evine geldi. ^evcrilisi evde kendisini beklivordu. Simdi mes'ele, evm kar»ınn^^ki kahvede oturuo srözlerini kapvdan aynmıvan menrarlarm »B rünmetrsizîn evdjo cıkflMJctı. Evin baska kapısı yoktu. ü s | kata çıktılar, oradan komsunun damina geç tiler, gecenin karanhfmda htrsız fibi damdan dnnıa atlıymrmk kendî erlerinden on, on iki ev Stede Helmfît'ün arkadaslarmdan bek&r bir sabitin oturdugu eve geldiler. Helmüt ile arkadaşı, a n sıra, onun evinin damındaki küçücük bahçe gibi terasta oturur, bira içerlerdL Onun için evm ieini iyi biliyordu. Ar kadaşmın da bu saatte dahna askerî mahfilde bulundugtsna emindi. Damdan içeri girerek asagı mdiler. Tam kapıdan çikacaklan sırada zabitm emirberile burun buruna geldiler. IMabadi var) C. Akvamdan çıkan Japonya ne yapacak? Postaca bir müddet ka Cemiyeti Akvamın beş daîtnî aza • sından biri bulunan Japonya bu müesbul olunmıyacak seseden resmen çıkmak için icap eden Posta idaresi, hariçten gelen paketlerin mütemadiyen artması se bebile alâkadarlar nezdinde muhtelif teşebbüslerde bulunmuştu. 1dare bir aralık ticaret odasına da müracaat etmiş, bir kiloya kadar olmak şartile memlekete kabul edilen bu paketlerin kontenjan kayîtlerine rağmen memlekete muhtelif namlarla tnal sokmak için bir vasıta halinde kullanılamıyacağının münasip bir lisanla alâkadarlar a bildirilmesini rica etmiştir. Buna mukabil bir takım müesseseler de namlarına gönderilen ve yahut kendilerinm gön derdikleri yesil etiketli paketlerin iade edildi&inden şikâyet etmişlerdir. Haber aldı^ıtnıza göre posta idaresi, yeşil etiketli paketler hayli biriktigi içm bunlann tasfiyesine ka dar paket kabul etmemeğe karar vern»i«tir. Türk tababeti akliye ve asabiye cemiyeti aylık içtimaım Türk Tıp Cemiye binasmda aktetmiştir. Dr. Mazhar Osman ve thsan Şükrü Beyler Felci umumî arazı seriri yesini gösteren nadir bir (Nörfib rom) vak'ası hakkmda raporfarınj okumuşlar, müteaddit mikrofotografiler göstermişlerdir. Bu rapor et rafında Dr. Şükrü Hâzım, Nuri Rü>tü, Hüseyin Kenan, Fahrettm Ke rim, Nabi Beyler tarafından kıymet1i münakaşalar icra edilmiş ve ni sanm son cumartesi tekrar toplan mak üzere celseye nihayet verilmiştir. . V S o l h l h a t üşOaırl Tababetl akliye cemiyeti tçtimaı | Doğru değil mi? Balkaır Turizm işleri Haziranda Sofya'da bir kongre toplanacak Bükreş'te toplanan BaHcan konfe • ransı konsey içtimamdan sonra diğer murahhaslanmızla birlikte Sofya'ya giden ve orada bir müddet kalan Türkiye turing ve otomobil kulübü reisi Reşit Saffet Bey dün Istanbul'a döntnüştür. Bükreş içtimaında turizm kongresinin 15 haziranda Sofya'da toplanmasına karar verilmiştir. Kongrede Balkan devletleri turizm teşkuatmm birlikte çalışmasmm temini ve enterbalkanik bir turizm ofisi tesisi müzakere edilecektir. BaHcan deniz ticaret komisyonu 21 nisanda Reşit Saffet Beyin rdsKği akutda Sofya'da toplanacaktn*. Reşit Saffet Beyin teşebbüsüe Bükreş'te bir Türk • Romen turizra şubesi tesk, rekliğe M. MitüeneÜ ve kâtibi omumiliğine de Romanya Prenslerm • den Kiga intihap ediknişlerdir. Reşit Saffet Bey Türk Tarihi Tet Idk Cemiyeti namma Transüvanya'ya da giderek eski Hün'Ierden gelen Sekelis isknli aşiret hakkmda tetkikat yapmış tar. Bunlar TransOvanya'da Brasov, Ordokey, Turgumares ve Kolorrar aralannda yerleşmişlerdîr. Reşit Saffet Bey bu tetldkahnm neticesioi rapor haKnde Türk Tarihi Tetkik CemiyeHne bildirecdrtir. Kadriye H. Hikmet Bey davası başladı Kadriye Hanım tarafından, sabık müstant&c Hikmet Beyin istintak tahkikatı esnasmda kendisine yakışık almıyacak sözler soylediğinden dolayı mumaileyh aieyhine bir dava açılmıştı. Sonra Kadriye Hanım vaz geçtiginden bu dava düşmüs fakat Temyiz mahkemesi, bu hakaretin Hikmet Bey tarafından vazife esnasmda yapıldıgı için davacı vaz geçse bile davanın görülmesi icap edeceği noktasmdan duşme karannı boz muştu. Bu sebeple, dün sabah Ağurceza mahkemesinde bu davaya tekrar başlanmıştır. Mahkemede Kadriye Hanım bulunmamıştır. Hikmet Bey hazırdı. Mahkeme, Temyizin bozma karanna uymuştur. Netieede tahitlerin çağınlması için dava geri bırakılmiffar. merasimi de yapu ve buna ak Japonya Hariciye Nezaretinin hazırlamış olduğu nota Cemiyeti Akvam Umumî Kâtrpliğine tebliğ edildi. Filvaki bu nota ve merasim ile nazari dhetten Japonva Cemiyeti Akvamdan henüz büsbütün aynlmış ohnuyor. Cemiyeti Akvamdan aynlacak her hangi bir devletin bu tanvmmi resmen bildirdikten sonra daha iki sene bu müesseseye dahil addedilmesi usuldendir. ^ Fakat Mançuri mes'elesinde Cemiyeti Akvam misakına muhalif hareket eylediğine bükmedilen bu devletten misakm diğer ahkâmmı ifa etmesini bek!em*4ı doğru olamaz. * Cemiyeti Akvamdan aynlan Japonya yalnız başına mı yaşıyacak? Japonya'nm siyasî ve iktısadî mevcudiyeti ve askerî kudreti Asya'nm şarkındaki dar adalara münhasır kalsaydı münferit bir vaziyette yaşaması güç olurdu.. Hatta bunun için Japon'Iar, Asya'nm kara kumına henüz kol atmadıklan zaman tngiltere devleti ile müttefiktiler. Infirattan ve tecerrütten çekmiyorlardı. Rusya harbmde de lngiltere ile müttefiktiler. Bu sebepten Rusya'nm müttefikleri ve dostlan kendisine yardnn etmekten çekinmişlerdi. Şimdi ise Japonya hem siyasî, hem de iktısadî eüıetten münferit bir halde yaşamak budrethu haizdir. Çünkü asıl Japonya'nm bir kaç misli büyüklüğünde olan Mançuri Japonya ile birieşmiş olduğundan ve cenubî Mogolistan'ra mühim bir kısmı Japon'lara iltihak eylediğinden bugün Japonya, Sovyet Rus* ya'sı ve şimalî Amerika Birliği ve tngiliz tmparatorluğu gibi kendi yağilc kavrulabilecek flrtısadi ve siyast bir müstakfl âlem teşkil ediyor. Japonya'nm sanayii, muhtaç olduğu ham maddeleri ve madenleri ve yiyeceğini MançurTden ve Mogolistan'dan tedarik edebiliyor. Ayni zamanda bu zengm ve bakir ve kaiabalık yerier Japon sanayii için • • min ve geniş piyasalar etşkil ediyor. Bundan başka Japonya Avnıpa'daki Cemiyeti Akvama rakip olmak üzere bir Asya cemiyeti akvamı vücude getirmeğe çalışıyor. Bu fikir yeni bir sey değüse de, Japonya Avrupa müessesesini terketbkten sonra çok ciddilesmiş • br. Alman gazetelerinden Vossische Zei tung'un Tokyo muhabiri tarafından gazetesine gonderilen mufassal malumattaa cnlaaddıgiDn »örc errelVl hmttm Tol, Zeynep Kâmil hastanesi başhekimlijji Mayısta açılacak olan üsküdar'da Zeynep Kâmil hastanesi başhekimliğine tzmir memleket hastanesi da hiliye mütehassısı Yakup Bey tayin olunmufttur. Bir eczane hakkuıdaki tahkikatın netıcesi... ,: ; Sıhhiye Müdiriyeri ilAç Ibtncin hakkında Taki ihbar üzerine bir eczane hakkında tahkikat yapmış ve bu husu*ta bir rapor hazırlıyarak Sıhhiye Vekâletine göndermişti. Vekâlet, 50 kuruşa yapılan bir ilâcın, daha masrafh olan diğer bir eczanede 75 kuruşa yapılmasraı ihtikâr mahiyetinde görmediğüıden takibat yapılmamıştır. Bir hâkimi kedi ısırdı tstanfaul Agırceza mahkemesi a zasından Asım Beyi bir eczanede otururken bacağmdan bir kedi ısırmıştır. Kedi, Asım Beyi ısınr ısır nıaz kaçmış ve bulunamannştır. Bunun üzerine kedinm kuduz olması ihtimali düşünülerek Asım 3eye aşı tatbik edilmiştir. Muiıterem hâkime keçmiş olsun. Transilvanya'da farihî tetkikat Edirne'deki asrî hapishane Edirne'deki Yanık kışlanın asr! bir hapishane haline konulmasına karar verilmişti. Bu hapishanenin mşaatı îçin bir çok talipler çıkmıştı. Yapılan tetkikat üzerine evvelce hazulanmış olan şartname ve pro jelerin tadiline lüzum görülmüştü. Ahiren yapılan bu tadilât Uzerinde alâkadarlarca tetkikata başlanmışUr. Yakinda mşaatma baslanacak olan bu kışlanın asrî bir hapishane haline konulmasına çahşılmaktadır. Müteferrlk Boğazlar komisyonunun vaziyeti ne olacak? Boğazlar komisyonu dun aabah Amhal Vasıf Paşanın riyasetinde mutat içtimaım aktetmiştir. Komisyon, geçen seneki mesaisine dah raporu Cemiyeti Akvama re alâkadar hükumetlere göndermişti. Dün raporun Cemiyeti Akvam kâtibi umumiliğme vâsil olduğu anlaşılarak matbuata verilmesi kararlaştınlmıştır. Silâhlan bırakma konferansmda heyeti murahhasamız tarafından Boğazlann kefaletimiz altında serbest bırakılması ve gayriaskerî mıntakaların ilgası talep edilmişti. Lozan muahedesinde bu hususta tadilât yapıhrsa komisyon dağıtılacaktır. Maamafih komisyonda bu mesele hakkında ademi malumat beyan edilmekte, şimdilik mutat mesaisile meşgul olduğu söylenmekte dir. yo'da (Büyük Asya tttihadı) namı alhnda bir teşekkül vücude gelmiştir. Bu Cemiyet Asya ve Büyük Okyanus hü kumetlerinden mürekkep bir cemiyeti akvam teşkili için temas ve müzaberelerde bulunmak fizere bir komke seemistir. Büyük Asya ktüıadi cemiyeti muhtesem merasim üe açüdığı zaman Japonya'nm, MançurTnm ve Mogohstan'm ve şimaK ve orta Asya'nm en martrf smalan hazır bulunmuştur. trat edilen nutuklarda Cenevre'deki Cemiyeti Akvamm Asya'lüarm ibtiyacma kâfi olmadıfı ve yenısmm vücude gelmesi zaruri olduğu söylenmiştir. Avrupa'dan yüz çeviren Japonya bu suretle mnkadderatmı Asya'ya bağlamış oluyor. MUHAPPFM FEYZt Yann Mimar Sinan'm 345 inci yıldönümü merasimi yapılacaktır. Halkevinin tertip ettiği ihtifal şöyKeriman Hanımın Mansure'den aynle olacaktır: lıst da çok hararetli olnnış, istasyonu 1 lhtifale işturak edecekler tam dolduran halk, tren uzaklasınaya kadar saat 14 te Mimar Sinan'm mezarı Dünya GüzeHni alkıslamıştır. basında bulunacaklardır. Bu vesile 3e şurasmı sövliyelim ki 2 Halkevi, Güzel San'atlar aKeriman Hammdan bütün Mısır halkı kademisi, Türk M:marlar birliği, ve bütün Mısır matbuatı hürmetle, muMillî Türk Talebe Birliği ve diğer habbetle bahsetmektedir. Dünya Gü • istiyenler tarafından çelenkler ko zelme emsakiz bir hüsnü kabul gös nacaktır. Halkevi namına Kâzım teren Mısır'm güzide mehafilinde kenNami Bey söz söylîyecektir. dnme hediyeler de verilmek suretüe 3 Ayni gün saat 16 da Halkevi cemile ibraz edilmis olabiiir ve şüohemerkezinde Mimar Kemal Bey tasiz böyle de olmustur. Fakat bir Mısır rafından bir konferans verilecek ve gazetesfnin kim bilir nasıl hir makus bu konferans gece radyoda tekrar tesirle işaa etmek istedffri gib' Dünva edilecektir. Güzelinin zîvaretlerine adeta ticari bir 4 Bugün «perşembe» lise, orta mahiyet verilmesi kat'iyyen varit deve ilk mekteplerde muallimler tarapıidir. Zaten bu şekildeki nesrivat Kefından talebeye Mimar Sinan'ı hariman Hanımm şahsmda kardes Turk tırlatacak ve tanıtacak sözler söy milletfni istivakla alkıslivan Mısır'Man lenecektir. da muteessir etmittir. Temenni ederiz Türk Talebe Birliği de ayrıca kî bu gara7k»rt<lr?>,rm aksi Türk matbumerasim yapacaktır. Halkevi ihti atmda da yer bulmasın.. fale bütün yurtdasların gelmelerini M. M. rica etmektedir. kastna takıhnıslardır. Denüebilir ki o gün koca Mansure: Yafasm Gazi, Türfriye, Keriman Hanım seslerile inlemiş durmuştu. Eezaa Şükrü Bey eczanesi Türk ve Mısır bayraklarile ve elektrikle süslemis ve Keriman Hanımın serefine çikolata ve feker dağıtmıstn. Ziyeretin üçüncü günü de çok pariak geçmiftir. Keriman Hanım, artık Mansure'yi terkedecegi için bütün halk gene sokaklara dökülmüştür. Keriman Hanım şerefme eczacı Şükrü Beyin evinde büyük bir ziyafet verflmis ve Vali pasa ile şehrin en mümtaz sınrfı hazır bulunmuştur. Şükrü Bey evini Türk ve Mısır bayraklarile, Gazi H». nin, Kral Fuat Hz. nin, Keriman Hanımın resimlerile süslemiştir. Evin önünü dolduran halk mütemadiyen Dünya Güzelini alkışlamıstır. Prens Dis şehrimizda Türk milleti ve M. Jannoni mDstanfijje verildi Yataklı Vagonlar Şirketi Beyoğ Büyük Reisi... hı acentasinm eski müdürü M. Jannoni hakkmda Türk'lüğe hakaret maddesinden takibat için B. M. Meclisince müsaade verildiğinden dava açılarak evrak ikinci müstantik Hakkı Beye tevdi edilmîştir. Londra'da Sir Benet'in söylediği bir nutuk Londra'da «Yakm ve orta şark cemiyeti» büyük elçimiz Münir Bey »«•efine Hotel Metropole'de büyük bir ziyafet vermiştir. «Şark cemi yeti» reisi ve tngiltere posta nanr vekili Sir Ernest Bennett bir nutuk söyliyerek demiştir ki: « ~ Bu toplantı şark cemiyetinin tarihinde bir hâdise addedilecek kadar mühimdir. İlk defa olarak bh* Türk büyük elçisini selâmlıyoruz. Türk'Ierle dostluk münasebetlerimizi yenileyip kuvvetlendirmek en mühim «ayelerimizdendir. Gazi dünya sulhunun Türkiye için büyük ehem miyetini çok iyi takdir etmiştir. Şimdi Türkive bütün komşu milletlerle dosttur. Buna mukabil bugünkü Tür1 kiye geçmiş asnrlardan çok daha kuvvetlidir. Onun büyük kudretli ve şayani havret bir enerjiye sahip Reisi vardır. Türk'ler, namuslu, cesur v e izzeti nefis sahibi bir millet' tir.» 1 Büyük elçimiz Münir Bey de gflgel bir ingilizce ile bu sözlere cevap vermiş ve şiddetle alkışlanmıştır. Münir Beyin nutkunda Gazi Hz. nin ismi geçtikçe tngiliz lortlan müte madiyen alkışlıyorlar, salon alkıştan çınlıyordu. Bundan sonra memleketimize ait bazı manzaraiar projektörlerle büyültülerek davetlilere gösterilmiş tir. Davetliler Ankara'yı ve tstan bul'u pek ziyade beğeomislerdir. SÎiJaTTihSFali Kız ia'ebeîerin çok hayırlı bir yardımları Kandllli kız lisesi son sınıf talebesi hasta bir talebe için çok değerli bir şefkat eseri göstermiştir. Bu talebe hanımlar, ciğerlerin den hasta olduğu anlaşılan Kerime Hanım isminde bir talebeyi kuctar mak için aralarında para toplıya rak kendisini Erenköy'ündeki sanatoryoma yatırmışlardır. Mektebin talim heyeti de bu muavenete iştîrak etmiştir. * Dis ve reHkaaı Galata nhtşnuuKi Sakıt lspanya Kral hanedanına mensup Prens Dis Falco Savoyen dün zevcesile birlikte ttalya bandı ralı Akulea vapurile Muır'dan şehrimize gelmiş ve Parapalas oteline imniştir. tspanyol prensi şehrimizde dört gün kaldıktan sonra Atina'ya ve o radan da ttalva'ya *idecektir. n u Mekteplerin bayram tatili Şehrimize gelecek ecnebi ricali Onümüzdeki paskalye münasebetile tatîl zamanlarını geçirmek üzere şehrimize bir kaç güne kadar bazı mühim beynelmilel şahsiyetelr geleceği haber alınmıştır. Bu şahsiyetlerin ekserisini Yunan ricali devleti ve meb'usları teşkil etmektedir. Kurban bayramı münasebetile nisanın dörcTüncü günü lise ve orta mektepler bayram ertesi gününe kadar tatil edileceklerdir. Darülfünun fakülteleri ve yüksek mektepler de bayram münasebetile dört beş gün tatil edileceklerdir. Bu münasebst le bazı talebe ve profesörler muhtelif semtlerde ilmî tetkikler için kısa seyahatlere çıkacaklardır. Şehri mizde bulunan ecnebi profesörler den ekserisi tatil günlermi Bursa'da Uludağ'da sky sporlarile geçijnek üzere şimdiden hazırlıklara baş lamişlardır.