4 Kâmmusaaİ SON TELGRAFLAP Bana kalırsa 'Cumhartyet ASKERİ BAHtSLERt Çin'de başlıyan harp Japan kuvvetleri dün Shan Hai Kuan şehrine yeni bir taamız yaptılar Peipîng 3 (A.A.) ttimada sayan membalardan rivayet edildiğine göre Japoniar Shan Hai Kuan sehrine bu sabah yaphk'an taarruz esnasmda 7 tay yare ile 19 sahra topu kullanrmş'ardır. Bu taarruza 5000 Japon askori ve kara topçularîle birlikte ateş açan bir kaç Japon harp gemisi iştirak etmektedir. Bu 5000 Japon askerinin Çin seddinm ic tarafında olduklan, burasmm asıl Çin demek olduğu da söylenmektedir. Shan Hai Kuan sehrindeki Çin mu • hafız kuvvetleri 5000 kişiden ibarettir. Changhai 3 (A.A.) Shan Hai Kuan şehrmin 10 mfl cenubi garbisinde bulunan Cihn Wang Tao limanına 8 Japon haro gemisi geTmiştir. Peiping 3 (A.A.) Shan Hai Kuan mmtakasmdaki Cm kuvvetlerinin ku • mandanı jeneral Hochu Kuo gonderdigi b*r telgrafta Janoniarm toocu kuvvet " Ierinin tayyarelerin de iştirakfle yaptık. lan taarruz esnasmda Shan Hai Kuan şehrmin etrafın çevîren rarda bir gedik «çm?ğa muvaffak olduklannı, fakat bir saat süren bir çarpışmadan sonra Cin'li müdafTer tarafmdaa geri puskürtüldüklermi bildirmiştir. Japoniar geri çeknmîserdir. Çin muhafız kuvvetleri, yeni bir taarruz 'Tıti malini düsnne<">k, müdafaa mevzflerin! t?«V etmektedir. Shan Hai Kuan ile Chin Wang Tao ârasında bîr Japon harp genrsi bu'on dugu bfldirilmistir. Tenkide de idman lâzım Gaz Harbi Terkos Muharrirler, en acı hîcivlerini; karikatürcüler, en zehirli hücumIarını muhakkak bu mevzu üzerine yapmışlardır: Terkos! Size, Terkosun ne olduğunu anlamanız için, falan gazetenin filân sayısmdaki makaleyi oku yunuz demivecegim. Çürük dislerin kararttığı kocaman bir a^ız gibi sıntan su yangm harabelerile yer yer lekelenmiş Istanbul'a bakınız kâfi! Yananların karşısmda korkunç bir zebani insafsızhŞile boş muslukl^nnı düdük çibi öttüren bu asrî Neron'dan kortulduk.. Bu kurtuluş yeşil bir ağaç £olgesi ve serin bir su kenan bulmus bir çol yolcusu kadar bizi sevinHirmeğe deçmez mi? Hayır... Kalemler, fırcalar. apızlar, kör ve sağır bir sükut içinde... Terkostan sikâyet için, belkî Terkos çölü kadar mürekkep ve Terkos boruları kadar kalem kullanan muharrirler, ressamlar, Terkosun Belediyeye j?eçmesi karşısında Torkos muslu&u sibi kurudular: Sütunîanmızda bir damla sevinç yok! Yıllardır, Terkosu Belediyeye maledebilmek için Terkos mus lukUrından çok ter döken Muhit» tin Beyin alnını bari benim teşekkürüm kurulasın! YUSUF ZtYA Son vazîyet Şanghay 3 (A.A.) ttimada sayan bir membadan bfldirPdiğine göre Japon ve Mançuri kitaah Shanhakwoan istas yonunu işgal etmektedir. Orada 3000 Japon ve Mançuri askeri büyük Çin seddi dahilinde Chmvrantao'ya gitmek üzere hazırlanmış bir vaziyette bulunmaktadnlar. Japonya ne diyor? Tokio 3 (A.A.) Harbiye Nanri gazeteeüere yaptıfı beyanatta Shan Hai Kuan muharebesine Japon'lann üze> rine ateş açan Çin'lilerin sebep olduklannı, bu luretle Japon'lan mukabeleye tnecbur bırak^kirmı söviemistir. Çin ne diyor? Nankrâ 3 (A.A.) Çin hükumeti, Japon'lann Shan Hai Kuan şehrine yapbklan taarruzu ve burada cereyan e den müsademeyi Milleter Cemiyetme bildirmistir. Ancak Çin hukumeti Japonya'ya henüz hiç bir protesto notası göndermemiftir. Vazîyet iyice aydmlanmcıya kadar Çin'in bu yolda bir teşebbuste bu • lunrrayacağı da zannedflmektedir. Şimdilik Çin hukumeti, Çiniilerm mevzilerme karsı yapılacak ber türlü taarruza karsı koymalan îçîn Çin kuvTetlerine gönderdiği talimab tekrar ve tevh etmutir. Amerika'nın tnfirat siyaseti îtaîya Arnavutluk Gümrük birliği Eski siyasetin değişeceği İtalya'nın teklifi Avru • pa'da endişe uyandırdı tahmin ediliyor Londra 3 ( A . A . ) Daüy Telegraph ile Times'in Vasington'daki muhabirleri gönderdikleri yazılarda, aşağıdaki suali sormaktadn*: «Acaba bu sene Harding'in riyaseti samanındanberi Amerika tarafından takip edflmekte olan infirat siyasetmin hiu tam bulduğuna şahit olacak mryız?» .yetçi ve demokrat mehafilin Avrupa ile teşriki mesai zaruretini anlamakta ol* duk1armı iddia etmektedir. Mumaileyh soyle yazıyor: «Herkes, senelerdenberi taldp edilmekte olan infirat aiyasetinin şayanı teessüf neticeler vermiş oldugu fikrin • dedir. M. Roosevelt, bunu tamamfle müdrik bulunmaktadtr. Müşarünileyh, 3d büyük fırkaya mensup bir çok zevah davet etmiştir. Bu içtimalardan müstakbel reisicumhur üe efkân umumiyenin mümessilleri arasmda noktai nazar te atisinde bulunmuşlardır. Times muhabiri, daha ziyade kat'î bir lisan kuHanmaktadır. Mumaileyh, 1 kânunusanide hükumetin haricî siyaseti umumî surette yeniden tetkik edecegi kehanetmde bulunmaktadır. Perşembe günü bir çok âyan ve meb' vjsan azası bir konferans aktedecekler • dir. Times muhabiri M. Roosevelt'in bu içtimada haricî siyasetin ana hatlarmı teşrih edecegi ümidini izhar etmekte • dir. Nevyork 3 (A.A.) 20 bSyük ik hsat mütehassısı, M. Roosevelt'e hita ben açnt bir mektup nesretmişlerdir. Bu zevat, bu mektupta tarif elerin mütekabflen mdirflmesini ve harp borçlan mes'elesinin âcilen tesviye edilmesini iltizam etmekte ve bunun ikhsadî sa > lâhm teminine ait programın asgarisini teskfl etmekte olduğunu beyan eyle • mektedirler. Londra 3 ( A A . ) tngfliz siyasî mahfulerinde beyan edildiğine göre Tiran hükumeti malî bir yardım muka • bflinde Arnavutluk üe bir gümrük birliği vücude getirmek hususunda ttalya'nm kendisine yaptıgı teklifi büyük devletlerden bazuana bildirmiştir. Tiran bükumetine ttalya tarafmdan !»*• jrn\Am V î tekiif yamldısrı. fakat Ti»r ran hükâmetinin bu teklifi, hiç olmazaa verecegi yeni bir karara kadar ka* bul etmediği sannolunmaktadır. Gene bu mahfillerde soylenüdiğine göre Tiran hükumetinin bu vaziyeti Londra'da büyük takdirlerle karşılan • mtştır. Italyan teklifmm kabul edflmesinin Balkan'larda oldukça ehemmiyetli kanşıklıklar vukuuna sebep olabfleceği Londra'da gizlenmemektedir. Londra 3 (A.A.) Yugoslavya sefiri, dün haridye nezaretine gitmiştir. Bu ziyaret hakkmda büyük bir keta • miyet gosterflmekte ise de gene bîr takun mütalealar serdolunmaktadır. Siyasî mehafflde bu mülâkatm Ar • navut'luğun dahflî vaziyetfle ve haricî noktai nazardan bu vaziyetin inkişafı neticeainde tevellüt edecek netayiç fle alâkadar oldugu beyan edflmektedir. Bir boksör için, ringte, rakibin Bu cehennemî silâhla yapılacak bir harp, tufan den aldığı darbelere tahammül, gibi, semavî bir afet halini alarak yalnız medeni bir futbolcu için karşı tarafın yapyeti değil, beşeriyeti yok edebilir! tığı gollere tahammül, bir pehlivan için güreştiği insanın oyun man'lar, zehirlî gazin yardnnile cepheMüstakbel harplerin lanna tahammül, adalenin kuv • lâhı, muhakkak, zehirüen korkunç si nin bu kısmındaki müdafaa kıtaahnı, gaz olacaktn>. vetine ve kendinden emin olu • Maamafih bu sflâh, cephedeki muha çürük disleri söken bir dişçi gîbi sühu Irtle cepheden söküp çıkanvermislerdi. riplerden ziyade gerideki gayrimu çuna delildir. Alman ordusu, için cephede açılan geharipler için daha korkunctur. Çünkü Fakat sporcu, silme adaleden dlkten ahı kflometre üerleyip Ypres'i askere tüfek, palaaka gibi bir de masmürekkep bir mahluk değildir; almak ve tngfliz fırkalarmm arkasma ke verilebilir. Fakat, haHn maskelen düsmck, onlan da armut gibi toplamak onun bir zekâsı da vardır. Spor • dirmek, hayli güç bir istir. Meselâ, bir işten bile değildi. Fakat, Alman'lar, o tstanbul şehri için, yedi yüz btn kişi cunun adalsinden beklediğimiz atcsam barbeder gibi değil, tenezzühe ]*k bir orduyu teçhtze kâfi miktarda tahammülü sinirlerinde ve zekâçıkmış gibi ağır *ğır flerlediler ve yalmaske îster. M nirrrini yavrulara vann nız üç kflometreiik bir mesafevi isgal ettmda da aranz: O, bu tecrübeyi cıya kadar maske takmaktaki müşkülâfa tîkten sonra durdular. Halbuki zehirli göz önüne getirinaz. Hem bu gidişle elve bu imtihanı tenkitler karşısmgazlerin sflip süpürdüğü arazinin gerisinbiselerden, maskelerden gecen gazle • da geçirir. En şiddetli yazılara rin kesfedflmiyeceği, hatta edümedigi ne dt Hîçük b»r iki Kana^a ve Fransız karşı sinirleri ve zekâsı metanemufrezesinden başka bir kuvvet kalmanuı'um? mnh. tini kaybetmiyen bir sporcu, ringGaz harbi de, bîr suru dîger emsaH Alman'lar, bu fırsatan neden istifade et gibi, Umumî Harbtn icatlanndan biri • te, statta gösterdiği tahammülü mem'slerdi? Çünkü A'man ba.«kumandir. matbuat sahnesinde de ortaya darT'ğı, bu yeni sflâhtan büvük bir şey Harpte zehirK gazi ükonce Almaniar koyan dayanıklı ve kuvvetli bir b^'oTiîvordu. Or>un i<^n z«*Mi gar rmıInıîlanmıtlardT. 27 tesrînievvel 1914 te cidi Hober mermi yerine üstüvanelerle adamdır. Fakat bu yazı tenkitleNeuveChapelle mmtakasmda Alman gaz saçmacra mecbur k^lmtstı. Bu vazitopçusu, içinde gözleri ve burnu tah rine karşı sinirlenen bir sporcuvette, mt»Mf»ka mnvafık rüzgâra intîzar riş edici bir gaz bulunan 3000 mermı da, ringte de, statta da beklediatmıslardı. Fakat bu ilk tecrübenm tesiri lâznndı. Bu havalide îse ekseriya rüz gârlrr. Alman cephesine karsı esiyor ğimiz asabî mukavemetten eser o krdar ehemmlyetsiz o'mustur, ki bu du Sonra, A'man baskumandant FalrrKfrmilere marvz kalan tnıriliz'ler, işin yok demektir. Çünkü insanın keıhavn, zehirli gazlere ıtfmadı olma farkına bile varamamıslardır. «cümlei asabiye» si, her iki tarafdiğmdan taarruz icin fazla kuvvet, hattkinci bîr gaz hücumu da 31 kâna • ta da, ayni kuvvet manzumesidir ta fasla cenhane bPe vermTni^ti. O, ntı&enî 1915 te Lehistan'da, Rus'lara yftîmz, cephenîn cılnntı teskfl eden bu ve değişmez. karşı tecrübe ediîmisti Almaniar, o gun kısrmnda gazle hiîctrm tecrübesi yap • Dostum Eşref Şefik, Akşam daha mükemmel bir a&latıcı çazle dolmak istivordu, o kadar durulmu* mermiler ath'ar; fakat soğugazetesinde, Galatasaray'lılann A'man taarruzunun beklenen mu • ğun «ddeıi garm tesrrnu sıfıra indîrdi. uğradığı hezimetleri tenkit edi • vaffskiyeti vermemesinnı bir sebebi, üçüncü tecrübe 22 rüsan 1915 te i*e yordu. Kuliip idaresi bu yazılar • Ypres'te Fran«îz'lara karsı icra edildi. mühira sebebi de Alman askerlerinin dan sinirlenmiş ve Esref'in kay Bu eWa A'mn'liu o'''nHîcü R8TW ktJgt«Tİn tesirahndan korkmalan olmm*ur. landılar. Zehirli gazlerin mucidi olan dini silmeğe karar vermiş. 8u, Füvakî, o gun, A ' ı w n kıtaptına çok ipHober bazı Alman makamata askeriyeher hangi bir maçta yenilişten da ı*nden yardım gormediği için, veni gazi b"daî bir maske verilnvsti. Bu da, efradm co&unda yoktu. Alman hGcum hatha fena bir sinir bozukluğudur. mermHerle deö^*'; vüksek taTvikli Sstulan, olüler ve can cckisen insaniar'a dolu vaneler vasrtasile nesretmiştir. Bence Galatasaray hezimetleri • Frarsız sİDerlerîrri geçerken ted«4ıbüs 22 nisan ak«mı, gimes Ypres*e, bu nin o kulübe mensup bir muhar* ettiier ve kendflerine gH^terflen flk hemetruk ve öKı feVir ile onn muhafaza deflere glince durdular. Diğer tar*ftan rir tarafmdan tenkit edilmesi, Gaeden siperlcre. ihL nyalarmı dökerek gece |rr»n'ı^ı da gazi kazartd'klan latasaray'lılann kuvvetini ve şegrup ediyordu. Bu ta*'i bahar günü somuvaffakîyetin krymet ve ehemmiyetini nerken, loplar da sanki tabiatin güzel • refini gösterirdi; çünkü eskilerin an'»malarma mln? ohnustu. «marifeti nefis» dedikleri has • ligine hürmet eder gibi susımtslardı. AkFransız'lar, gaz hücınnundan evvel lamm sükuneti, büyük bir huşu ve mereîlerine geçen Alman esîrlerinden hövle sanın ve «autocritique» denilen kametle bu kanlı ve harap muharebe bir hücum yaoılacağını öğrendiklerî kabiliyetin en güzel örneğidi. Eşmeydamnm Sstune yayüdr, sankî bahald* bu hpberlere ya hîanmarm*'ar, yahar, birbirîni öldüren insarlara acıyorref Şefiği fedaya karar vermekle hut ta ehemrmyet vermemislerdi. du. Fakat bu sükut aldatıcı bir sessiılikGalatasaray kulübü idaresi, bu Bu flk tecrübe cok rrt'Tvarr'akiyerti oVti. Biraz sonra, kiyamet kopacalrtı. Nimussa da F«ansn!'larla îngîliz'lerin srözükabiliyetinin zâfa uğradığım tekim, saat beste, müthis bir top gurülnü acmış, gase karsı her Hir'ü tedabir tüsü patladı; iri 'V«rm?er, Ypres şehrimeydana vurmuş oluyor. Tenkit, almaUnna imkân verrr.isti. Bu suretle canlı ve dayanıklı uzviyetler içi ni ve o zarr.pna kadar hiç ates altma bu mPthis sfâh, dpha fazla miktarda, alınmamıs, kasabalan, koyleri altüst daha genis hîr sahada ve bflhassa son ne şifa verici bir cerrahî ameîîye etme^e basladı. ralan yapıldığı trhi mermi şeklinde kulgibidir; dişçinin kerpetininden Biraz sonra, siperlerdeki efrat ve xalanılmif o'savdı, Aimar'Iar, daha 1915 bitanm burunlarma seytan*î bir koku kaçan ürkek çocuğu, yarın, daha te müttefîkTi cenh»îini yarm"5a rmTvafgehnege basladı. En ileri hattakiler, samüthiş ağrılar bekliyor! fak olacaklard:. Bu ^tfl»rla Falkenhavn nmtrak yeşü 3d sls bulutunun birbiri gaz siiâhmı bovle haz"*l»l<8iz bir sekPde PEYAMt SAFA peşîrden korkunç bir hayal eibi, sİDer : Gazi Hz. nin seyahatleri [Birlnci sahifeden mdbatH ehemmiyetini artırmaktadSr. Bundan başka seyahatte bazı mütehassıslar da bulunacaklardır. Bu seyahat en az bh* ay sürecektir. istanbul'da hazırlık ReîsicırmhuT Hazretlerinin mukar* rer seyahatlerinin bir kısmını denis tarikile yapmaJarı îbtimaline mebnl Seyrisefaince «Ertugrul> yatma emre miiheyya bulunması emri veril miştir. Dolmababçe sarayında da bazı ibzarat ve temizlik yapıknakta, büyük kapı boyammaktadır. Gazi Hz. nin Balgar Krcdına cevaplan Gayrimübadil Bonoları ŞayiaîarıMaliye Vekili de tekzip ediyor Ankara 3 (Telefonla) Maliye Vekili fle görüçtüm. Yeni gayrimübadi} no Mevcut bonolar bitmedîkçe gayrimübadiHere ait yeni bono çıkarmak mevzuu bahis değildir. Anadolu'da bir Hitit kabilesi Peste 2 Maruf Macar etnografi fnütebassMi Meszaros ahiren Ana dolu'da nesli münkariz olmak üzere bulıman bir kabile kesf etmiştir. Bu kabilenm lisanı Hitit âbidelermde mahkuk kitabelerin. lisanına mfişa • bihtir. M. Meszaros mezkur kitabelerin miftahmı bularak okumağa muvaffak olmushır. Madencileri himaye için Esash tedbirler alınıyor Ankara 3 (Telefonla) tktisat Vekâleti madencileri himaye etmek üzere yeni ve mühîm tedbirler almaktadır. Bu hususta Maliye Vekâleti ile tktisat Vekâleti mutabık kalmısîardır. Madencilere lâzım olan mevaddı infilâkıyenin inhisar resmi almmadan veriimesi, madencîlerin kazanç vergisinden istisnalan, mevcut maden resminin yuzde bire tenzili kararlastmlmıstır. bahtanberi, ağzıma bir lokma ekmek koymadım; süthala Ayşe Hanımın ge • tirdigi köpüğü kesik bir fincan ılık kahve üe duruyorum!... öğleyin bîraz bir şey obun yediniz mi Müzehher? Müzehher, act'ğı bir sandığm kapa • ğuu sinirli smirli kapath: Yemedik ağabey... NîyazTye, karşiki bakkalden beş kuruşluk bisküvi aldnn. Kaslanmı çahyorum; sesimde azarhyan bir durgunluk var: Siz çıldırdmız mı ? Sabahleym kahvaltı da etmediniz... Doğrusu, senden bu kayitsîzliği beklemfdim, Müzehher? Neden ağabey? Yemek vemeni ben mî tenb*h edecekt'm... Bunu, sen düşünecektin... DüşSnmeğe vaktimiz ohnadı ki.. Daha erken zannederim. Saat ü'e gliyor, Müzehher... Nerede îse ortalık kararacak. Niyazi'ye para verdim: Bakkaldan yumurta, peynır, zey Bulgaristan'da komDnist tevkifatı Yunan Sefiri geliyor Atina 3 (Husosî) Ankara »efîrliğme taym edilen M. Sakelaropulos mahalli memuriyetine gitmek üzere eumartesi günü buradan ha'reket edecektir. Sofya 3 (A.A.) Zabıta, Buîgaristan'ın mmtakavî komünlst teskilâtı muranhaslannın toplanmıs olduklan bir salonu basmıştır. 34 ki»i tevkif edilmistir. Bu meyanda bir de meb'us vardir. leceğim, fakat benim içimde de meçhul bir korku var. Boynumu büktüm: Evi beğendim... Tasmmanm neye ve nelere malolduğunu da öğrendim, tekrar tasmmaga niyetim, hevesim yok. Eh, MSzehher, dünva bilînmez ki... Canm çok sıkkm ağabey... Hayır, Müzehher... Bir parca yorgunum, o kadar... Buraya ne gebnisse, elimizin alhnda ne var, ne bulunuyorsa, yeni yuvamızı, onlaria kuracagız... tki çiçeklik kaybolmuş, bir battaniye çaImmış, uç çerçeve kınimış... Ne yapa fam, sağlık olstmt Düsunecek daha çok şeylerimiz var... Üzme kendini, unutl.. Niyazi, bir kohuğun kenanna ilişir gibi oturmuş, kucağında tuttuğu Cengiz'i oksuyor: Çok mu karnîn acıkb ? Vah şekerhn, sana, yemek vermegi unuttular mı? Dur, ben sana, çiger alacağım... Gözlerhn bağb hniş te, birdenbire açmışlar gîbi etrafımı görüyorum... Kediler aç?... Niyazi fle Müzehher de açtarlar muhakkak... Ben de a a m . u şâ tecrübe etmekle büvük bir gaPete düşlere do5ru geldigini, sonra bu iki bu • müş, baskır, fırsahm ksçnmuştır. luttnı birle«erek beyazımsı mavi bir sis *»* ; dalean ha? nde kendnerine yaklastıyım Bir Ingflîz ask<^î muharriri dîyor kî: Korduler. Bu garip dalga, agır agir «Harfte, zehirli kior pazinin isthnali, 45 ind Cezayir fokasîle 87 inci Françok zslimane olmokla beraber, bu st s*7 r*dîf f"^t9VTwn isgal »»ttiçi sioerlp^n Iâh, t^Dcu nf^nv^i veva riineüden daha Sstune cullandı. Fransııiarm sagmdaki fena dcpüd;. Mimbharen. boğucu gaz • Kan<tda ve lngîliz fırkalan, birdenbire, ler ıslnh edPd'Trtea sonra, tecrübe ve bir insan sdinîn, Srkmüs bir havvan süistatistikler gösterdi ki veni silâhlann en rüsü gîbi, geriye k?çmalrta oldu&nnu go?z gavrönsî'nisi ga?Wdir. Fakat o tarîhte rerA *f>*ır^''w. Cpravîri^erle Fr*»nsiz'trm hfi*î hir ve"'T:t<t!. M»v#»nt silph lar oksure oksüre kaçryorlar vekorkudan larm suüstimal edilmesini affeden, fa • gozleri evint'en fırlamıs, birbirlerini cifkat her yeni si'âhı bidayette nefretle niyorlardı. Yakalannı yırtan, hrnak'arikars'hvan be«*>riyet, r«>zî dc bir vah*et le boSazlannı kopanr gibi kasivan bu atelâkki etri. Bu stretle Alman'lar, bu damlara bîraz sonra, do*+nala kosup veni sflâhı kular.dıkian zaman, in*anî golen, top bevgîrleri, naklive arabalan bir cürüm islemis vazivetîne dü«tü'er; da üKhak etti. Çi?netı«n, ezPen, bağı bi'muk"bei>. bu silâhtan hiç bir istifade ran, ök.«üren ve bogulan bu insan ve hayvan sSriisü, feci ve korktmc bir man edemedüer.» Gazin ceohede istim?'i itibarfle tn zara arzedîvor^u. Fran«'« tonlan, Algiliz askeri mubarriri be'ld de haklı düman ateşine siddetle muVa^e'e ediyor sünüyor, fs»kat is. ceph»> gerisine akseda. Fakat yediye dogru, birdenb?r? ondmce nvs'ele de^'«»r. Tawareler vesılar da sustutar. Gazin tesiri gerilerde de ta«ile atılacsk z«+irli gszlerle büvük bir b'ssedümiştir. şehrin abalismi boğmak isten bf!e deçilFirariler, arkalannda, altı buçuk ki» ... Ci;n'':i ga~'e m*»*bu hivadan iki ne< T frtrnrre ge»»' 'i§n»^'» b'r cen^<e' î, ya'"tz, fes almakla ci*<*rler? ebedîven malul olülere ve klor gazlerinJen intijar e<?en bir hale koyacak ksdar müthis, renk zeKirlerin tesirlle ciğer'eri vanarak can siz, kokustrz. lerz«tsiz ve h»vadan ağnr çeUisen arkadaslanna bıralnn kacmıs ga^'T yxnıldı5ı riv8^*»t edilivnr. lardu Dolgun mevcutlu iki Fransız fırkaBu cehennemî earlerle vaoılacak bîr sı. vanm sa»t uînde. vok oîtnnetu. Al tin al... Akşam yemeğini sonra düşünürüz. Müzehher'le mutfaŞa indik. Yemek takunlannı, kapkacağı çıkanyoruz... Müzehher, büyük sepetin içine iğilmiş kanşbnyor: Ufak bir kuşhane olacaktı, o, yok... Küçük bir tencere bulup gösteriyo • rum: Bu, olmasm, Müzehher? Müzehher, eline alıp bakıyor: Hayır ağabey... Bu sağırdır, güç tsuur. Benim dediğim daha ufakb... Birer birer çıkanp raflara dizdiğimiz zaman belli olur. Müzehher, susuyor... tçin için sinirlendiçrine eminim... Başka bir sepeti kanşhnyor: Büyük yumurta sahanı olacaktı... Onu da bulamadım... Küçük ve büyük sepette ne varsa yere döktük. O zaman ben de isyan ettim. Süthala Ayşe Harnm, bütün ise yaramaz, delik tavalan, dipleri yanık tencereleri, ezik yamn yumru sahanları sepetlere yerleştirmiş... Müzehher'le, ellerimiz böarümüzde, karşı karşıya bakıyoruz. Dislerimi sıktım, içimden kabaran isyanı yendim: Bövle oldugu hakkımızda daha hayırlı Müzebher... Büyük tencere'erde, battal sahanlarda ne pişireceğiz ? Kaç kişiyiz... Bakır çalar korkusu, kalav derdi, neleri yok... Temiz, sık alüminyom takımlar alınz... Artık bu kaplann modası gecti... Zaten çoğu işimize varamıyacaktı... Muzehher'in yüzündeki karaltı uçtu; bahar güneşi görmüş bir kuş gibi çtrpınıyor: Çok ivi o'ur açabey... Alümin yomlar elbette başkadır... Ah, gençlik! O, ne büyük kuvvet... En ufak şey ler de teselli buluyor, avunabili"or, neş'eleniyor... Ben, o dakikada, Muzehher'in hiç aklmdan geçmiyen şeyleri düşüniv'o • rum... Yeni mutfak takımlan alacağız. Fakat yeraeği kim pişirecek? Bulasık Ankara 3 (A.A.) Bulgar Kralı Boris Hazretleri yılbaşı münasebe tile kilisede yapılan âyin esnasında heyeti süfera ile beraber kilisede hazır bulunan elçimiz Tevfik Kâmil Beyefendiye türkçe bitap ederek Reisicumhur Hazretlerinm af iyetle rini istifsar ve yeni senenin Türkiye için hayırlı ve bereketli olması te • menniyatını izhar eylemişlerdir. Reisicumhur Hazretlerinin Kral Boris Hazretlerinin bu istifsanndan mütevellh tahassüslerinin ve Bulgar milleti için yeni senenin feyizli ol ması hakkmdaki temennilerinin iblâgına Sofya elçiliği meınur edil miştir. Nişan meras'mi Edremit'li Asaf Nihat Beyle Müeyyet Rüstem Hanınun nişanları Nişantası'nda kâin apartımanlannda yılbaşı gecesi icra kıhnmıştır. Tarafeyn hakkmda saa • detler temenni ederiz. istikbal harbi, tufan gibi semavî birer afet halini alarak yalnız raedenıyeti degil, beşeriyeti de yok edebilir. ABlDtN DAVER Celecek makalemde gazler ve gazlere karşı tahaffaz çarelerinden bahsedeceğim. A. D. lan kim yıkayacak? Müzehher mi? Niyazi mi? tkisinin de bir yumurta oişirmesini becerebilecekleri şüpbeli... Bekâr hayab, bana, yemek pisirmeği de öğretti. Demek. mntfağa, kolları sıvavıo ben gireceğiml Bir yerden on para ge'irimîz yok... Dışanda kim kazanacak? Eve parayı kim getirecek? Ahçı mı tutmalı? Eve tasınmadan evvel düşünemediğîm eksikler, ihtiyaclar, beynimi kanştmyor... Vaziyeti tesbit etmeden ahçı, bizmetçî de tutamayızl Simdflik olurtma bağ'amalı... Vazivet düzelinceye kadar, oluruna bac''amalı... Niyazi'ye ısmarladıklanmı, bakkal, kendisi getirdi. Güler yüzlü, sakaci bir adam. Paket'eri kanınm kenanna bıra , kırken biteviye sövlüvor: Ya^ı, pirinci baska yerden almavınız. Bend«ki ha'is Hal»n'tîr. Tuzsuz tereyağı da var... Şeker, gaz, patates, ne isterseniz, neye ihtivactnız olursa, bir seslenin... Kapı karsı koms UHabadi var şuyuz. CVMHVRtYETin tefrîham: 37 Tipi Dindi! Yazan: MAHMUT YESARt Aman ağabey, bu, kanşnuşa benzîyor... Ben, boyle düzeltmedimdi... Muzehher'in boşuna üzühnesini istemiyorum: Sandık, sepetlerde, denk bağla • rmda ne varsa, ne cıkarsa, ne bulursan ona razı ol, hiç sesini çıkarma, Müzehher... Neden ağabey? Omuzlanmı kaldırdım: Anlaşıian, her göçte, bu, mukadder bir akibet... önüne geçilmek kabfl olmuyor... Daha işin cahfliyiz... İlk defa, kendi başımıza taşmıyoruz. Muzehher'in gozleri hayret ve korku ile büyümüştü: Evi beğenmedin mi ? Gene m! taşınıcağız ? • CtoMm saskınlıgrna ve korkuşuna gB •