23 Ekim 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

23 Ekim 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

23Tcşirinewel Hariciye Vekili geldi, gitti Kadirsinaslık Çek'ler 7 askerimize mezar yaptılar Tevfik Rüştü B. Cenevre temaslarından memnun! (.Birinci sahıfeden mabait) met maksadile Cenevre müessesesrne girdik. Bundan herkes emindir. Bu usu Necraettin Sadık Bey de şehri defa Çin Japon ihtilâfını tetkike mize dönmüştür. memur 19 lar komitesthde inhilâ! eHariciye Vekilimiz kendisini karden azalığa, haber aldığıniz gibi, sılıyan zevatın ayrı ayrı ellerini sıkTürkiye intihap edilmiştir. Bütün tıktan sonra kendisine vekâlet eden dünysyı al&kadar eden bu mUhfm Dahüiye Vekili Sükrü Kaya Beyle mes'elenin halline memur bir ko beraber Tokathyan'a gitmiştir. misyona Ttlrklye*nin intihabı m*mOtelde Hariciye ve Dahüiye Ve leketimize karşı beslenen emniyetm killerimiz bir saat kadar gÖrüşmüşbir tezahürüdür. lerdir. Bu mülâkatta Şükrü Kaya Terki tesllhat, İktisadî buhran gibi Bey Fransız sefiri Kont dö Şambrön mes'eleler ayrı kotıferanslann mevie Suriye ile aramızda muallâkta buzuu olduğu için asamblede bugünün lunan mes'clelerin halli için yaptığı bu büyük dUnya mes'eleleri müza • teraaslar ve alınan neticeler, Fran kere edilmedi. Terki teslihat kon sa'nın Suriye fevkalâde komiseri M. feransının utnumt komisyonu gele Ponsot'nun şehrimizi ziyareti günlecek ayın sonlarında ve dünya iktisat rinde iki memleketin umumî siyaset buhranı konferansı da şubatta veya hatları üzerinde yapılan mülâkatlar martta toplanacaktır. üzerinde Hariciye Vekilimize izahat vermiştir. Beynelmilel könferansların sür'atli ve mtismir neticelere varmadan Tevfik Rüştü Bey, öğleye doğru tevali rtmesi bazılarını dUnya işleDolmabahçe sarayına gitmiş ve Re rinin düzelmesi hakkında tereddüde isicumhur Hz. tarafından kabul buve hatta nevmidiye dUşürUyor. Be yurulmuştur. Gazî Hz. ne arzı tazinim flkrimce dltayamn içinde çır mat eden Hariciye Vekilimiz, ayni pındığı mUşkülâta çare bulmak her zamanda saraydaki bürolarında halde bu çareyi aramakla mümkUnmeşgul bulunan Başvekil İsmet Pa dür. Belki, arama yoİlarmt, tetkik şa Hz. ni de zîyaret ederek Cenevve tnesai usullertni ıslah etmek lâ re'deki ve Milletler Cemiyetindeki zımdır. Esascn muvaffakiyetin ça • mesaisi hakkında muhterem Başvere»i de budur. Biliyorsunu* ki, Cekile malurnat vermiştir. nevre mehafilini şimdiki halde en Fransız sefiri Kont dö Şambrön fazla meşgul eden mes'ele Alman Cenapları saat birde Dolmabahçe ya'nın terki teslihat konferansından sarayında Hariciye Vekilimiz tara eekilmesidir. Almanya, tesllhatta fından kabul edilmiştir. Bir saate müsavat istiyor. Fransa, evvelâ em . yakm süren bu mülâkat esnasında niyet ıties'elesinin hallini talep edi halli kat'î bir safhaya girmiş olan yor. Benim fikrimce terki teslihat muallâk mesail üzerinde görüşül met'elesini işkâl eder gibi gÖrünen bu düğü tahmin edilmektedir. iki talep hakikfttte hem birbirini itMaamafih alâkadarlardan öğrenmam eder. hem de işi ikmal eder diğimize göre bu mülâkat nimresmî mahiyettedir. Binaenaleyh, bu iki ta bir mahiyette bir fikir mübadelesi lebi de telif etmek ahval ve şeratini halinde olmuş, Sükrü Kaya ve Hanazari dlkkate alarak bir şekli hal riciye Müsteşarı Numan Rifat Beybulmak hiç gayrimümkUn değildir. lerle yapılan miızakereler görüşülmüştür. Elverir ki herkes kendi menafii yanmda ve kendi menfaatl İmiş gibi Bu müzakeratın son safhası bir diğerlerinin menafiini de gözetmeği haftaya kadar Ankara'da başlıya âdet edinsin. Diğer taraftan ınevcut caktır. Fransız sefiri Kont dö Şam beynelmüel taahhütlerin henilz nebrön Cenapları dün akşam Anka ticesi alınmadan yeni taahhUtlere ra'ya hareket eden Hariciye Vekilimüstenit yeni makaniztnalar ara mizle temasa geçmek için bir kaç gümak zarurî olduğu kanaatinde değîne kadar AoJuufe'yK gidecektir. lim. Terki teslihat mes'elesinde olduğu İstanbul 22 (A.A.) Bü sabah gibi, emniyet mes'eleslnd» de Briandşehrimize avdet eden Hariciye Ve Kllog misakını esas diye kabul et kili Dr. Tevfik Rüştü Beyefendi A mek ve bu misakı harekete getirme nadolu Ajansına şu beyanatta bu çarelerini arayıp bulmak kâfi gelelunmuşlardır: büir. Her halde dünyanın sıkıntısı < Bildiğiniz gibi Mületler Cedevam ediyor BugünkU buhrnnı az miyeti 13 üncü heyeti umumiye iç zamanda ortadajı kaldıracak bir timaında hazır bulundum. içtima ilk mucisaye intiaar etmemelidir. Düngünler zannediidiği ve karar veril ya bir Utihale devresi geçirmekte diği gibi her senekinden kısa olmadir. Yeniden muvazene kurmsk, andı. Bilhassa bütçs ve kâtibi umuıtıicak maaiden mUdevver beynelmi lik teşkilâtı ile meşgul olan 4 üncü lel siyasî ve iktlsadi işler için iyi ni komisyon müzakerelerrs'la müşkülâyetlerle tasfiye yolunu bulmak, millî ta uğraması içtimaı bir kaç gün davaridatı çoğaltmak, bcynelmilel müha uaattı. badeleyi tevsi etmek mümkündür. Evvelâ millî hayatta mütemadi bir Cenevre'den memnun olarak av gayretle adım adım bu faaliyeti det ediyorum. Orada Milletler Cemitanrim ve teayit ederek, diğer tarafyeti müzakerelerinde hazır bulun tan beynelmilel sahada mübadeleyi makla beraber Cenriyete mensup lethil eyliyerek bugünkü müşkülâtı devletlerin ricalile ve terki teslihat tahfif etmek kabil olabilecektir. ms'elesi münasebetile Cenevre'ye gelmis olan dostum M. Litvinof ile Hiç şüphe yoktur ki, emniyet ve muhtelif ve müteaddit temaslarda kredi yollarını açmak bu ameliye bulunmak imkânmı elde ettim. nin gayrimüfarik bir lâsımıdır. MaaBütün bu siyasV rical ile gerek haza, buhran devrinin sona yaklaşmütekabilen memleketlerimizi alâmakta olduğuan kanaat edenlerde kadar eden mes'eleler, gerek dünya nim. mes'eleleri hakkında müdavelei efMüşahedelcrimin en samimî ve kâr ettik. kat'î hulâsası olarak siae şunu söyMilletler Cemiyetine iştirakimizin liyeyün ki, insan dünyanın bu haliük senesi bu içtimn şayani memnu ne bakınca ahval ve şeraitin nUbeti niyet olmuflur. Cihan sulhunu hakdahüide diğer memleketlere naza küe temin içi n «arfedilen ve edile ran Mustafa Keraal Türkye'sinin cek olan mesaiye sulhperver Tü'lâve İsmet Paşa idaresinin en iyi ol ye Cumhuriyeti daima samimiyetle duğunu ve memleketimizin en az ve gayretle iştirake hazır olduğunu sıkıntı ve müşküiât içinde buUın isbat etmiştir. Esasen bu gayeye hizduğynu görüyor. Bu müşahede mem Rus'Iarla ikinci maç! İkinci müsabaka bugün Uç buçukta Taksim stadyomunda yapılacak! ( Birinci sahifeden vınbaiî ) duklarını Türk sporcularına göstermişlerdir. Vakıa müsabaka, berabe re bir netice ile bitmiştir, fakat hakikatte misafirlerimiz biaden çok daha üstUn bir oyun oynamışlar ve ancak büytik bir talihsizlik eieri olarak fazla gol yapamamışlardır. Direklere çarpıp geri gelen, kalenin iç tarafına vurup dişarı çıkan bomba gibi şutların hep^ gol olabilirdi ve ilk devredeki kat'î hâkimiyet eenasında mutlaka üç gol yapılabilirdi. BütUn bunlar hep talihsizlik eseri olarak yapılamadı. Misafirlerimizin, bugün daha iyi oynıyacaklarına ve ellerine geçen her fırsattan istifade etmek suretile güzel bir netice almak istiyeceklerine şüphe yoktur. BugUn tnisafir lerimitin karşısına çıkaracafımız takımı tesbit ederken cuma günkü o yunumucu ve misafirlerimiıin oyun tarzlarını, kuvvet ve kabiliyctlerinin derecesini göz öniitıde bulundurmak ve buna göre tertibat almak lâzım dır. Cuma günü muavin ve muhacim hattırrızın sağ tarafı fena halde aksamıştır. tkinci devrede bu cenahtaki oyuncular tebdil edildikleri halde gene müsbet bir netice hâsıl olma mıştır. Halbuki ihtiyat oyuncular a rasmda bu mevkiler için daha iyi lerini bulmak kabildir Sonra mU dafaamızda oynıyan oyuncular da cuma gtinti çok bati oynamışlardır. Bunu da nazari dlkkate almak earureti vardır. Muavin ve muhactm hattımızin sol tarafı nisbeten iyi işiemİş ve yaptığımız iki gol ancak bu cenahın iyi oyunu sayesinde olmuştur. Yalnıt sol iç mevkiine daha atılgan ve daha cesur bir oyuncu ikame edllirse vaziyet nisbeten lehimize dömnüş olabilir. Bugünkü maçta dikkat edilecek en birinci nokta, topu yerden sürmek, bu suretlc rakiplerimize havadan kafa ile oyun fırsatı verîne mekttr. Biı, hâlâ Rus takımından kuvvetli olmadığımız ve karşımızdaki ra kiplerin bizi mağlup etmek imkânına malik oldukiarı kanaatindeyiz. Ancak bugünkü lakım, yukarıda serdettiğimiz noktalar naaari dikkate alınarak teşkil edilİr ve canlı bir oyun oynanırsa, belki gliıel bir natice daha alabillriı. Bugün Taksim stadyomunda mi safir Rus taktmile Halkevi takımı karşılaşırken Çukurbostan stadyo munda da Selânik muhteliti ile Pera takımı karşılaşacaktır. Selânik muhteliti, cuma günü Karagümrük ta • kımına 32 mağlup olmakla beraber kuvvetli bir mamara arzetmekte dir. BugUn Pera takımımn Selânik'liler ile yapacağı müsabaka, bu itibarla hayli entercsan olacaktır. ^u müsabakaya da saat üçte başlana caktır. rasyonundan tebliğ edilmiştir: 1 1931*1932 Türkiye futbol birînciliği rtlüsobakaları hitam bulmuş ve Türkiye şampiyonluğunu Utanbul mıntakatına mentup İstanbulspor takımı kazanarak Türkiye idman cemiyetleri ittifakı btrincilik mükâfatını almıştır. 2 Tiirkiye futbol birincilifi mü • sabakalartna 20 mıntaka şampiyonu istirak etmiftir. BunUr; grupa ayrılarak Samsun, tstanbul' hmir, Eskişehir ve Mersin fehirlerinde müsabakalar icra etmişl«rdir. 3 Grupl«rdan rakiplerine gallp gelen Trabzon tdman Ocağı, tstanbulspor, tımir, Altınordu, Eskişehir tayyare tabııru ve Konya İdman Yurdu, ttmir'de final müsabakalarına iştirak eden mıntaka şampiyonlarının isimleri ve aldıkları neticeler aşağıya dercedilmi«tİr. 4 . Türkiye blrinciliğine iştirak e • den mıntaka şampiyonlarının İsimleri ve aldıkları neticeler aşafıya dercedilmiştir. Çukurova grupu: Antalya 4 Diyarbekir 2) Konya 2 Mersin 1; Konya 3 Antalya 1. Şampiyon Konya Samsun grupu: Samsun 3 Giresun 1; Trabzon 2 Samsun 1. Şampiycn Trabzon. Eskişehir grupu: Eskişehir 17 Kütahya 1; Bursa 1 Ankara 8; Eskişehir 4 Ankara 2. Şampiyon Eskişehir. İstanbul grupu: İstanbulspor 6 Kocaeli Adapazarı id • man yurdu 1: tstanbulsDor 11 Ban • dırma İdman Yurdu 0. Şampiyon tstanbul . İztnir grupu: Balıkesir 6 Manisa 0; tsparta 6 Deniıli 0; İzmir 5 Uşak 1: tsparta Balıkesir iki defa beraber* kaldıktan sonra üçUncü maçta laparta sahayt terketmiştir. İımir 7 Balıkeir 1. Şampiyon İamir.. Fintl grupu: is tanbul 4 Konya 3 ; İamir 2 Trabaon 1; İsUnbul 2 Eskişehir 0; tstanbul 2 İa • mir 0. Tiirkiye şampiyonu lıUnbul. Josefou'da askerlerimisin mesttnna ko nulan kitoibe Balkan harbinde Makedonya'dan Avusturya hudutlarına giren 1300 asker ve 60 zabitimizden 372 nefer ve 4 zabit Bohemya'nın şarkında (Josefou) şehrinde nezaret altına ahnmışt'.. 1912 ve 1913 senelerindc Josefou şehrinde vefat eden yedi askerimiz için oradaki sanayi erbabı bir kitabe vaptırıp mezarlarının or» tasına astırmistır: Kitabede görülen isimler şunlar. dır: Aklâs Mostşfa, Rıdvan Hasan, Mahmut &üleyman, Şaban İtmail, Bergev Ali, Ahmet İbrahim, Hasan Ali. Josefou çehrindeki Çek sanayi erbabının memleketlerinden çok uzak olan topraklard'a yatan yedi Türk askcrine karşı gösterdiği bu samimî alâka memnuniyetle karşılanacak bir harekeıtir. Raşit Pıza izmir'e gidlyor Aldığımız malumata göre san'atkâr Raşit Rıza Bey bir kaç güne kadar arkadaşları ile birlikte İ* • mir'e gid'ecek ve orada temsiller verecektir. leket içindeh ziyade vatanin «Lışın • dan daha kolay ve daha kat'î olu • yor. Bu da, kendimize karşı emni yeti her an artıracak bir müşahede dir ki samimiyetle arzediyorum.» «Safiye İbrahim» imzasüe «Curtlhuriyet» e mektup gönderen bir ka riimiz Povalye muharebesinin bin iki yüzüncü yıldönümü münasebetile yazdığım makalede «iki büyük yanlış» a işaret etmektedir. Bunlartr. birincisi o muhareKeyi yapan Abdurrahman Gafiki'ye Endülös valisi ciemlyerek, Endülüs hukümdari dememizdir. Abdurrahman hâkim olduğu koca ülkede idarî, siyasî, askerl her i?i, kendi rey ve içtihadîle başaran; harper ilân ve aulhlar aktetmek salâ hiyetini haiz, fakat bir împaratora tabi olan tir Emîr'di. Böyle bir Emir'e hükiimdar dcmekte hata yok, isabet vardır. Ikincisi Abdurrahman'm o muharebede şelıit olduğunu söylememizmi»! Safiye Hanım bizden \esika îstiyor: Büyük isiâm müverrihi Ibnül Esir tarihir.in brşinci cildinde ve 69 uncu sahifesir.de bu vak'adan bahsederken AbHurrahman hakkında «Fe kutile hüve ve men maahu süheda» yani < O da onunla beraber bulunanlar da şehit olarak maktuî diiştüler!» diyor. Endü Iıis'ün en yeni müverrihi Mısır'tı Inan Bfiy dr dcğerli tarihinde «Abdurrah man askerlerini toplamağa, saflanm düzeltnıeğe ^alıştığı sırada frenk sü varileıi larnfından kuşatılarak yara lanmış ve muktul düşmüştür!» diyor. (Snhife 60) Rv senetleri çoğaltmak mümkündür. Fakat kariimizi bunlar da tatmin ede bilir. Görülüvor ki bu noktada da yan hsınıız yoktut. Cok iyi tı»nıdığım kariimizin gösterdiği alâkaya teşekkür, mektubunu da sevgi ve »aygı vesikası olarak sakladığımı da ilâve edtrim! ÖMER RIZA Edirns icra dairesinden: Edirna'dc Hasanpaşa mahallepindı İsak Heskiya oğlu Yasef. Edirne'de Hasanpaşa mahalesindı İsak Heskiya ağlu Sapat. Edirne'de Hasanpaşa mahal«ıind» İsak Heskiya oğlu Ezra. Edirne'de Dugan mahallcsindc İsal1 Hetkiya oflu Hayim Heskiya. Beyoglu'nda Çagal hanında 64 numarada Papo zevcesi ve İsak Htskiys kerimesi Roza Hanım. Beyoglu'nda Paşmakçirak'ta Salom Fresko apartımanında 9 No. da İsak Heskiya oğlu Nesim Heskiya. Beyoglu'nda TUnelpasajda KançeMr sokağında Edirne1" t«lr tt^kiv. o*Iu Bohor veresesi. Ef endilere: Pederiniz müteveffa tsak Heskiya Efendinin zetoesi madam Estreyan'ın vekili avukat Hayim Efendinin vaki olan müracaati üzerine pederinizin hali hayatmda nik&h bedeli olarak meıbure zevcesine vermeği taahhüt eylediği madenî 120 altın ve beş adet sim mecidiyenin terekeden tahsili talebî hakkında itiraaınu varsa 7 gün zarfında şifahen veya tahrtren itiraa etmenia ve aksi takdirde borç ödenmease c*brî icra yapılacaği hakkında dairemiıden tanzim olunan ödeme emirlerinin za hırlarına tebliğ memurlan tarafından verilen meşruhattan ikametgâhiannıam meçhul bulunduğu anlaşılmış ve ilânen tabliğat ifasına karar verilmiştir. Ta rihi ilânden itibaren 30 gün zarfmda vaki olan talebin birriza ifa ve gene bu müddet içinde kabule şayan bi; itirazmız varsa tahriren veya şifahen 932/, 909 dosya ile dairertüae bildirmeniz lâaımdır. Aksi takdirde bu müddetin hitamından sonra gıyaben icraya de vtm olunacağı ödeme emrinin tebliği makamına kaim olmak üaere. ilânen tabliğ olunur. Yeniköy sulb hâkiraliğindent Müteveffa Cernal Efendiye ait ha ne terekc eşyası 30/10/932 pazar giinü saat 10 da Büyükdere'de Fıstıklı sokağında 27 No. hanede açık arttırnta ile satılacağından almak iıtiyenlerin gelmderi ilân olunur. Vans suttu. Bir müddet düşünür gibi durduktan sonra Markam'a: Her ihtimp.l varit! dedi. Madam Blis ile Mister Salveter*den birinin kahvaltı odasında yainız kal ması, yahut çıktıktan sonra tekrar geri dönmesi ihtimali mevcut, bun dan başka Madam Blis ile Mister Salveter odadan çıktıkları zaman Han'nin aşağı inmiş olması da muhtemeL Velhasıl kahveye afyon ka rıştıran şahsın tayininde bütün ev halkı ayrı ayrı zan altma almabilirler. Hakkınız var Vans... Bu da benim hayli canımı sıkıyor. Müddelumumî gene suratı asmıştı. Uşağa sordu: Doktor BHs için pişirdiğiniz kahvede her hangi bir başkalık hissettiniz mi? Hayır efendim. Kahve her vakitki gibi idi. Renginde, kesafetinde bîr bas kalık, falân . ' Yoktu, efendim. Hic hm Ufkalık hissetmediıa. (Maba* 9ar) Povatye muharebesinin 1,200 üncü yıl dönümü münasebetile bir cevap M. Ponsot'nun beyanatı Haricijre Vekilimizin beyanatı Adana 21 (A.A.) «Gecikmiştir> Suriye Fevkalâde komiseri M.' Ponsot, dün ekspresle şehrimize gelmiştir. F'evkalftde komiser, kendîsile görüşen l'iirk Sözü gazeteti muharrirlerinden birisinin Istanbul'da cereyan etmekte olan Suriye'liler ile Türk'lerin emlâklerinm tasarnıf mes'elesi ve Adana Meydanıekber şimendifer hattının işJetme umuru • nun Türkiye'ye intikali hakkındaki müzakerata dair sualine cevaben demiştir ki: <i Müaakerat devam ediyor, bu iki mes'elenin de bir kaç güne kadar kat'î bir neticeye varacağım kuvvetle umit ediyorum.» Muharririn Suriye meclisi ve Suriye Franttz muahedesi hakkındaki sualine de: « Suriye Meclisi ayın 25 inde toplanacaktır. Bahsettiğiniz muahede hakkında söz söylemek salâhiyeti yainız bende olsaydı, size bir ce • vap vermek kolaydı. Fakat bu hu susta fikir ve sösleri ehemmiyetli olan başkaiar* da vardır. Maamafih bu mes'el«yi mecliste mevzuu bab sedeceğim.» cevabını vermiştir. Muharririn son söz olarak şim • diye kadar muallâk kalan mes'ele ler halledildikten sonra Türkiye ile Fransa arannda bir yaklaşmanın miltnkün olup olmıyacağına dair sorduğu suale, Fevkalâde Komiser Fransa'nın bunu çok arzu ettiğini ve böyle bir yakiaşmanın çok mümkün olduğunu söylemiştir. zum var mı efendim? Canım, meselâ kahvenin içine bir ilâç karıştırılmak istense bu şekilde hareket edilemez mi? Kahveye ilâç karıştırmak mı? Uşak yarı korku, yan hayret ifade eden bir şekilde durakladı. Bu ha reketi sun'î dcğüdi. Vans ilâve etti: Lâf olsun diye söyledim, ca nım Simdi biz asıl bahse gelelim. Siz kahvaltıda yainız Madam Blis ile Mister Salvetcvi'n hazır bulunduk • larını söylemiştiniz. Onlar kahvaltı ederlerken hep orada mı idiniz? Pek az kaldım, efendim. Fincanları, tabakları getirdim. Sonra bir aralık mutfağa gittim. Kahveyi dairaa Madam Blis bizzat pişirir. Mister Hani bu sabah hiç mi kahvaltı ctmedi? Biraz etti efendim. Madam bana onun odasına bir fincan kahve götürmemi söyledi. Saat kaçta? Dokuza çeyrek vardı, sanırım, efendim. Kahvey derhal götürdünüz mü? Şüphesiz efendim. Zaten Ma Tebllfl PeraSellnik takımı maçı Bulgar millî takımı gıliyor Eutbol birincilikleri hakkında tebliğ Türkiye ve Bulgaristan Federasyonları arastnda yapılan muhabe rat neticesinde Bulgar millî takı mınm tstanbul'a gelerek millî takımımızla karşılaşması kabul edil miştir. Bulgar millî takımı 4 teşrinisani cuma günü Istanbul'da millî takımımızla maç yapacak, 6 teşrinisani pazar günü de Sofya İstanbul muhtelit takımları karşılaşacakır. Balkan futbcl şampiyonu olan Bulgar millî takımile yapacagımız müsabakalar çok mühim olacaktır. Futbol federasyonu Çukurbostan maçını tanımıyor tstanbul 22 (A.A.) Futbol Fc • derasyonundan tebliğ edilmiştir: Yunan faderasyonuna mensup Se lânik muhtelit takımının federasyonumuaa mensup olmıyan gayrimüttefik kulüplerle maç yapmak üzere İstanbul'a gcldiği istihbar edilmiş olduğundan bu gibi gayri nizamî bir temastan futbol federasyonunun haberdar olmadığı tebliğ olunur. odadan çıkmaları ile sizin dönmeniz arasında kahvaltı odası boş kaldı değil mi? Evet efer.dim, beş on dakika boş kaldı. Pekâlâ Rrus, şimdi iy! düşü nün .. Bu müddet zarfında odada bir gürültü falân duydunuz mu? Uşak bir müddet düşündükten sonra cevap verdi: Vallahi böyle bir şeyin farkında değilim efendim. Daha evvel mutfakta idim Sonra da telefon ediyor dum. Tabiî böyle bir gürültü olsa biie duymama imkân yok. Peki Madam Blis, yahut Mister Salveter bu müddet zarfında tekrar odaya dönmüş olamazlar mı? Mümkündür, efendim. Ya Hani'nin aşağı inmesi? Mister Hani rahatsızdı efen dim. Bunu biliyoruz, Brus. Daha evvel söylemiştiniz. Kendisini yatakta yatarken mi gördünüz? Hayır efendim, mindere uzanmışt. Geyinmiş mi idi? Arkasmda pijamaları r*rdı •fendim. (stanbul 22 (A.A.) H.lk.vi 1,tanbul spor şubesi reisliğinden: Evimiafn davatliti ve misafir? Ilutunan S. S. C. t. sporcuları şerafine 2 4 / 10/932 paaartesi giinü saat 16 da ttrtip olunan toplantıya mUttefik, gayrimüttefik btitün spor kulüplerinin he • yetî idareleri azalarile evimiain spor şubesine yaaılı arkadaşların ve Fede rasyon, mıntaka reisi ve azalarınut iştiraklerini rica ederiz. İstanbul 22 (A.A.) H.lk.vi İs • tanbul spor şubesi reisliğinden: S. S. C. I. millî takımı Ue ikinci maçımu 23/10/932 pazar günü saat 15 te oynanacaktır. Paaar günü saat 14 te aşafıda isimleri yaaılı oyuncuların Galatasaray kulübünde bulunmalan rica olunur: HUsamettin, Ulvi, BUrhan, Yaşar, Hüsnü, Fikret, Nihat, Cevat, Rebiİ, Muzaffer, Zaki, Hakkı, Mehmet Salim, Niyazi, Suphi. Izmir 22 (A.A.) Futbol Fede dam beni çağırdığı zaman kahve fincanı elinde idi. Peki doktor Blis'in kahvesini ne zaman götürdünüz? Daha sonra... Madam ve Mister Salveter kahvaltı odasından cıktıktan sonra... Madamla Mister Salveter be raber mi çıktılar? Bunu size kat'î olarak sÖyli yemem efendim. Niçin? Madam benl cağırdı. Doktorun kahvesini ve yağ> ile ekmeğimi götürmemi söyledi. Ben tepsi almak için aşağı inditn. Geri döndüğüm zaman odada ne madam, ne de Mister Salveter vardı. Doktorun kahvesini madam mı pişirdi ? Hayır efendim ben hazırladım. Ne vakit? Tepsiyi alıp geldikten sonra '.. Tepsiyi almak için gidip gel meniz ne kadar sürdü? Beş dakika kadar efendim. Yainız bu sırad» telefonla bakkal ve kaaaba ogün pişecek yemek için siparişler de verdim. Madamın ve Mister Salveter'in 932 senesinin en güzel zabıta romanı: 30 13 temmuz cinayeti Yazan: Ş. ş. VAN DİNE Siz de bu kahveden mi içer stntz? Hayır efendim. Ben bu kah veden hoslanmam. Madam Blis, Dingl ile bane kendi hoşlandığımız kahveyi kullanmamıza müsaade etmiştir. Şu halde doktrun kahvesi belki de bizim büdiğimiz usulde pişirilmiyor. Usul ayrıdır, efendim. Şunu bana anlatsanız a? Markam istiçvabın bu şekilde u«masmdan sabırsızlanmıştı. Hat ta öfkei; tavurla suratını asmıştı. Fa kat Vans bunlara ehemmiyet ver • miyordu. Onun maksadı uşağın iyice sükunet bulması v e hiç bir şeyden fijphelenmeder. bildiklerini olduğu *ibî sövlerae*: idi Nitekim bahsi •iönüp dolaştırdıktan tonra kendi istediği yola girmişti. Terciime eden: ÖMER FEHMİ Efendim kahve tıpkı semavere benziyen süzgeçli bir güğüm içinde pişirilir. Bu güğüm nerede durur? Kahvaltı masasımn ucunda durur. Altında kahvenin soğumaması için bir ispirto lâmbası mevcuttur. Güğüm birbirinin içine giren iki parçadan mürekkeptir. İyice giren parçanm altı deliklidir. Bu deliklerin üstüne bir parça süzgeç kâğıdı, bu nun UttUne de toz halinde kahve konur. Ve en üstten kaynak su dökü lür. Kaynak su kahve tabakasından geçerek süzülür, güğümün dibinde birikir. Bu biriken kısım bir musluk vasıtasile fîncanlara akar. Çok mükcmmel. Şu halde kahve ittenirse aşağıdaki musluktan değil, yukarıdan sıcak su konan yer den de alınabilir, değil mi? Musluk mevcutken buna lü

Bu sayıdan diğer sayfalar: