I f Hikâye: Bir ada safası ^ Cumhnriyet 28 Eylul 1932 Mardîk Ef., sağ elile sakalını tutmuş, gözlerini süzerek anlabyordu: Kardes, akü dersen, bize vergi... Nargilenin atesine su mu döktüler?.. Yerin mi kurllandı?.. Sankim orada elâ gözlii yarim bekliyor!.. Bir kere esti mi bırak gayri .. Gece saat on .. Sizden iyî olmasın, iki arkadaş daha var... Motörle Kınalı'ya gidelim, diye tut turduk... Artık bizi kim tutabilir ah bar?.. Motbrü iskelede bulduk. Sof rada içki, meze. ne varsa, olduğu gibi motöre naklellik... Keyifli keyifli gülmeğe basladı: Tatü bir imbat esiyor... Hava, motör havası... Bir yandan içiyoruz, bir yandan da yol alıyoruz. Ada gö ründü, saat te bir olmuş... Kıyıya yanasuk, yanaşhk ama, hesapsız hare ket bu kadar olur... Nerede oturacağız... Kıyak ay mehtabı olsa, ne ise! Türbe kandili gibi kör kör yanan üç dört yıldız var, onlann ısığında rakı içeceğiz?.. Şöyle etrafımiza bir baktık, bir canlı mahluk yok... Kurt kuş uy kuda... Gecenin o saatinde uyanık adam kalır mı? Başını sallıya sallıya gülüyordu: He, kalır... Ama bizim gibi akıllılar!.. Ne i*e uzatmıyayım, biraz ileride bir kahve gördük... Bizim için mis gibi bir yer... Hemen yollandık. Kapi kapaIı... Helbet açık olacak değil ya! Pencereyi dışarîdan bir zorladım, kalktı; biz kahveye girdik... Serde asHzadelik var, nereye gitsek belli ideceğiz. He men kahvenin lâmbasını yaktık. Bar* dak, çanak çıkardık. Sofrayı kurduk... Çok geçmedi, bir düdük öttü, bir dü • dük, bir diitîük daha... Ben; eyvah basıldık! Dedim. Elâlemin dükkânını açar; babanın evi gibi yan gelir keyif çatar mısın? Ne ise, devriye, ebli hal insanlarmis! öyle ya, ortada kinlmıs yok, dökiilmüş yok... Ne zararimız olursa öderiz... Bekçiye de bir tane ettim; oh, gittiği yer dert görmesin! Dedi, yuvarladı. Ehli hal bekçiyi bulduk ya, cîvıtacağız muhakkak... Bir bakkal açtırdık, rakı buldurttuk... Değme keyfimize... Durdu, uzun uzun içini çekti: Şeytan dürtüyor kardeş... Ka 'dıköy'iinden motör bulup Adayacak gelmişsin. Bir çatı altı bulmus sıgm mışsm... Sofrada da bir eksiklik yok allaha şükür... Daha ne istersin arhk... Hayır .. Bizim Ziya tutturdu, çamlığa doğru çıkalım... Çok yüriimedik, ta teoede zoba gibi bir şey gözüme ilisti; bu zobayı niçin oraya koymuslar? Dedim. Ziya: Barometredir o, zoba değil, dedi. Havanın harareti anlaşılır... İki elile yanaklarına vuruyordu: Bir yasıma daha girdim, ahbar... Bu. bende yoktu... Merak ta, ayrı bir jllet, hastahk .. İlle gidip yakmdan jröreceğim... Çık çık bitmez, çık çık bitmez... Tajlar, çaküjar, kozJaklar, cam kurulan ayajdanmıza, paçalarımıza takılır, biz oralı değiliz... Gidip barometreyi anhycağım... Çıktun, çıkhm ama, ben de de takat, mecal kalmadı... Barometreyi sağından solundan bak hm, nafile bana bir şey söylemiyor... lnerken yolu saşırmısız, kümes gibi bir yere düşmiyeüm mi? Bir teneke, tahta sandık pürültüsü, bir tangırtı, bir kı yamet ki sorma... Yokuşun alt başında bekçi durmus bakıyor... Akşamdan sabıkamız var ya, soruyor: Genue ne oldu?.. Âyağımıza boş tenekeler çarptı, dedik. Turşu gibi kahveye geldik; bekçi de beraber... Yorgunluk almak için birer tane çektik... Bekçiye sor dum: O, tepedeki zoba, ne ise yarar?.. Bekçi durdu, başını salladı: Ha, dedi. Baronun metrosudur o... Bizim Ada • nın havasını tebdil eder. Ellerini dizine dayamışta: Hep birbirimlze bakıyorduk... Anlaşılan bekçide cevher var... Sonra, dedik. Açıldı... Baronun metrosu Ada • nın havasını tebdil eder. Hava soğuk mu, sıcak mı, onun derecesini göste rir! Mardik Efendi, elile tutarak, karşı sındakileri süzdü: Dedim ya, bekçide cevher var... Sorduk: Havanın derecesini mi gös terir? Evet beyim, dedi. Bizim Adanın derecesi doksan sekizdir... Haydi, ayıkla pirinein taşım... Dinliyenlerden biri sordu: Peki ama, bu kadar gürültü oluyor, vakit te sabaha yaklaşıyor. Kah veci nerede? Geldigi zaman da her halde sizi pek güler yüzle karşılama • nuştır, zannederim! Çık dışarı, git işine! Der gibi kolunu savurdu: Sen o kadar bilirsin... Kahveci geldi... Biz pencereleri fora etmiş içeride oturuyoruz, o, kapıyı dısandan anahtarla açtı... Şöyle göz ucile hepimize bakb. Betelenmenin sırası değil, biz, ondan kalabahgız... Ama kahvenin halini sormayın... Ortada büyük lâmba maş maş yamyor. Mangalda köfte, pirzola ıskara ediliyor... Barbada, surat bir karıs, urumca içinden okuyor... Zabah zabah kalaylanmak bu kadar olur? Ben, hiç tınmıyorum. Barba; dedim. Bana şekerli bol bir kahve yap!... Yan yan bakb, peki, dedi. Ocağın ba şına geçti, iki dakika sonra bir fırlayış fırladı; bu lâmba, iyi yanmıyor, pasamo, size lüküs yakayınv dedi. Benzini fazla kaçırdı, az kalsın dükkânı yak mıyor mıdi? Gayrimüttefik Paviyonumuzda teşhir edilen bütün maKulüpler turnuvası mulâtımız büyük bir rağbet kazandı Müsabakalara gelecek cuma başlanacak Gayrimüttefik kulüpler arasmda tertip ettiğimiz turnuva maçlarına girecek kulüp murahhaslarının hu zurile dün matbaamızda bir içtima yapılmış ve müsabakalarm esasları kararlaştırılmıştır. Turnuva tnaçla rına girmek üzere on sekiz kulüp müracaat etmiştir. Bu kulüpler şunlardır: Edirnekapı Mimar Sinan, Rumelihisar İdman Birliği, Kara gümrük tdman Yurdu, Necmi istik bal, Altayspor, Heybeliada spor, Türkspor, Halıcıoğlu İdman, Beyoğlu spor, Arnavutköy, Kurtuluş, Kanlıca spor, İtalyan kulübü, Bulgar kulübü, Moda kulübü, Asrî spor, Kuruçeşme tdman, Kuşdidi spor. Müsabaklara 7 teşrinievvel cuma günü Çukurbostan. Halk Stadyo munda başlanacaktır. Her hafta üç müsabaka yapılacaktır. Müsabakaların biri öğleden evvel, ikisi öğleden sonra icra edilecektir. Müsabakalar, heyeti tertibiye tarafından kur'a ile tanzim edüecek fikstür mucibince yapılacaktır. Müsabakalara girecek takım oyuncu" larına, heyeti tertibiye tarafından resimli birer müsaadename verilecektir. Kulüplerin, müsabakalara sokacağı oyuncuların ikişer kıt'a vesikalık fotoğraflarile isim ve yaşlarını 2 teşrinievvel pazar günü akşamına kadar bize göndermeleri lâzımdır. Bu tarihe kadar oyuncuların resitn ve isimlerini bildirmiyenler müsabakaya ahnmıyacaktır. Müsabaka fiks türünü bilâhare ilân edeceğiz. Bu müsabakalar için bir talimatname tanzim edilmijtir. Müsabakaya girecek bütün kulüp mümessillerinin tasvip ve kab'ul ettikeri bu taimatname şudur: ttalya'da Bari şehrind e toplanan beynelmilel Şark panayırına iştirak eden sanayicilerimizin avdet ettiklcrini yazmıştık. Heyete haricî Ticaret ofisi namına refakat eden ofis raportörlerinden Akil Bey panayırda Türk pav yonunun ve emteasının kazandığı büyük rağbet hakkmda dün bir muharrirlmize şu izahatı vermiştir: « Sergiye bu sene resmî ve gayriresmî surette 32 memleket iştirak etmiştir. Geçen sene bu mik • tar 23 idi. Bu seneki Türk paviyonu geçen senekinden daha ziyade alâka uyandırmış ve büyük bir muvaffakiyet kazanmıştır. Paviyona çok para sarfedilmiş ve nümunelerin teşhirin de daha fazla itina gösterilmiştir. rmdan birer tane hediye edilmiştir. Nafıa Nazırı M. Crollalanza İpekiş'in kıravatmı Türk'ün Garp sanayi'ndeki büyük muvaffakiyetinin bir nişanesi olarak takacağım ve bunu göstererek İtalyan fabrikatörlerini teyakkuz ve intibaha davet edece ğini löylemiştir. tpekiş mamulâtımn uyandtrdığı büyük alâka İtalyan matbuatını d? uzun uzadıya işgal etmiştir. Hatta bir zat İpekiş kıravatlarının hepsini birden ahnağa talip olmuştu. Ken ; : d s oıe bunlar m nümunelik olduğu ve satmamıza imkân bulunmadtgrını söylediğimiz zaman bizi sergi müdüılüğüne şikâyet etmişti. Sergi aıüdürleri ve bu zatla bir çok mü nakaşalar olmuş ve netice itibarile biz haklı çıkmıştık. Millî mamulâtın bu muvaffakiyeti bize çok heyecanh anlar yaşatmıştır. Sergide ipekli halılarımız da çok takdir edilmiştir. Harbiye ve Ticaret Nazırlarının her biri 250 lira kıymetinde iki ipekli halı mubayaa etmişlerdir. Bu sene sergide nümune paviyonumuzdan başka bir de satış paviyonu tertibatı alınmışh. Sergiye istirak eden tüccarlarımız meyanın da kuştüyü fabrikası sahibi ömer Ra?f Beyin yorgan v e yastıkları da büyük bir alâka tevlit etmiştir. Eskişehir mamulâtımızı teşhir eden Mustafa Nuri Bey bu mamulâtımızı Italya'da herkese tanıtmış ve yeni bir mahreç temin etmiştir. Hulâsa olarak diyebilirîm ki sergideki paviyonumuz büyük bir alâka uyandırmış ve Türk mahsulâtı nın daha falza tanınmasına çok büyük bir âmil olmuştur.» Bari şark paflâymnda... ,.; Bu akşamki program "" ANKARA: ~J 12,30 plâk . 18 orkestra 19 alaturka musiki 20 plâk. ,} 0/h^^ ^ İSTANBUL i **•' 14 Dil Kurultayı müzakerelerinln nakli18 Hafız Ahmet Bey ve Muzaffer Harum tarafından saz 19,30 hafif musiki 21 Münir Nurettin Bey tarafından konser. VİYANA: 18,55 şarkı ve orkestra konserl 20,26 iktisadî buhran (konferans) 20,55 Prag'dan naklen: (Rusalka) üç perdelik lirik efsane (Dvorak) 23,55 havadisler 24,10 konser. » ^ ?«#^ BERLİN: " ^ 17,35 orkestra 18,25 doktor diyor ki 18,45 musahabe 19,20 fen bahsi . 19,35 şarkı konseri 20,15 kıraat 20,35 (maskeli balo) Verdi'nin üç perdelik operası sonra: Havadisler ve dans musikisl. BUDAPEŞTE: 18,05 Kentet konseri 19,05 italyanca ders . 19,35 Macar halk şarkılan 20,35 musahabe 20,50 orkestra 22,05 Liszt'in eserlerinden konser 23,20 dans musikisi (gramofonla) 24,05 Tsigan orkestrası. BÜKREŞ: 20,05 konferans 20,45 gramofon 21,05 keman solo 21,35 neş'eli program 21,50 konser 22,20 piyano solo 22,50 havadisler. VARŞOVA: 18,05 Kalman'ın operetlerihdeh parçalar 19,25 dans musikisi 20,15 muhtelif20,40 havadisler 21,05 Prague?dan naklen: (Rusalka) Dıcorak'ın operası psrde aralarında: Havadisler sonra: Dans musikisi. *" ROMA : 18,05 havadsler 18,35 şarkî ve orfetra 21,20 sıhhi konferans 21,50 (Mimi Piuçon) Lion CavaUö'nun operası. * • "ipekiş,, in muvaffakiyeti Sergiyi ttalya Kralının amcaza desi Düc d'Aosta açmıştır. Düc en ziyade Türk paviyonunu beğenmiş v e bilhassa İpekiş mamulâtını, ipek hahlarımızı, incirlerimizi takdir etmiştir. Paviyonumuzda yanm saatten fazla kalan İtalyan Dükü haricî ticaretimiz ve ihracat emteamız hakkında uzun izahat almıştır. Bilhassa İpekiş mamulâtını uzun müddet tetkik ederek Türk'lerin Garp sanayiind« de çok muvaffak olduklarını, Avrupa kumaşları derecesinde kumaş ima] ettiklerini memnu niyetle gördüğünü söylemiştir. Paviyonumuzu ziyaret edenler meyanında Dahiliye, Nafıa ve Ticaret nazırlarile Faşist fırkası umumî kâtibi İpekiş mamulâtını fevkalâde takdir etmişlerdir. Nazırlara en fazla beğendikleri İpekiş kravatla Dilsizler Cemiyeti muallim arıyor Turnuva talimatnamesi Rus heyeti Ödemiş ve Kayseri'ye gidiyor Ankara 27 (Telefonla) Burada bulunap Rus mütehassısları İş Bankası niirkez binasını gezmişler ve Ankara şubesi müdürü Yusuf Ziya B«yin verdiği izahatı dinlemişlerdir. Rus mütehassısları Avrırpa'da da eşi pe¥ az olan böyle mükemmel ye asrî muessesenin intizamından takdirlerle bahsetmektedirler. Bilhassa banka nın kasa dairesini fevkalâde bulmuşlardır. Rus mütehassısları yakında ödemiş'te ve Kayseri'de yapılacak olan fabrikalar etrafında tefkikatta bu lunmak üzere mahallerine gideceklerdir. ödemiş'te yapılacak olan fabrika 1500 amele çalıştırabilecek kabiliyette olacak, her üç fabrika muazzam müesseseler halinde bulunacaktır. Bilhassa maliyet fiatlarının ucuz olmasına dikkat olunacak beş «ene sonra civar mahallere ihracat yapabileceğimiz veçhile t e r t i b a t a lınacaktır. Aferin Ödemis'lilere! 42 tane yeni mektep yaptılar ve açtılar İzmit'te bir düğün Evi yıkıldı 100 kisi muhtelif yerle rinden yaralandı îzmit 26 (Hu. Mu.) Kunnı ev lendirmekte olan Belediye su yolcu larından Faik Efendinin Orhan mahallesmde eski tarzda ahşap evi duğün münasebetile gelen davetlilerle dolmuş ve bu kalabalıga tahammül edemiyen evin salonu üzerinde bulunan yüz kişi ile birlikte müthiş bir çatırb ile çök müstür. 1 Cumhuriyet gazetesi tarafından gayrimüttefik kulüpler arasmda bir futbol turnuvası tertip edilmlşür. 2 Turnuvanın birinci ve ikincisine Cumhuriyet gazetesi tarafından birter kupa verilecektir. 3 Müsabakalar, cuma günleri Çukurbostan Halk Stadyomunda"'yapılacaktır. Barbaya birdenbire ne oldu böy4 Müsabakalar, kulüplerin birinci takımları arasında yapılacaktır. le? 5 Hükumetçe tescil edilmemiş kulüpMardik Efendi, kıs kıs gülüyordu» ler turnuvaya alınmıyacaktır. Ocaktaki kahve kutusunun içine, 6 Müsabakalarda idman cemiyetleri iki, şeker kutusunun içine de iki lira koy' ittifakı fennî nlzamnamesi caridir. muştum! Asgısar? 7 Turnuvaya iştirak edecek kulüpler, MAHMUT YESARl elyevm müttefik kulüplerde bulunan ve o kulüpte bilfiil spor yapan oyuncuları oynatanuyacaklardır. 8 Her kulüp turnuvada oynatacağı oyunculann isimllerini evvelce bildirecek ve bunlar için heyeti tertibiyeden birer lisans alacaktır. 9 Vakti muayyende sahada bulun mıyan takım mağlup addedilecefeür. 10 Hakemlere her ne suretle olursa olsun kat'iyyen itiraz edilmiyecektir. Hakemler heyeti tertibiye tarafından tayin edilecektir. 11 Müsabaka fikstürü tertip eheyeti tarafından tanzim edilecektir. Fikstüre itiraz edilemez. 12 Müsabaka esnasında sakatlanan oyuncu yerine her takım azami iki oyuncu degiştirebilecektir. Oyuncunun sakatlanıp sakatlanmadığını hakem takdir edecek tir. Başka suretle oyuncu değijirilemez. 13 Oyuna başlamadan evvel takım kaptanları, oyunculann lisanslanm hakeme göstermek mecburiyetindedirler. Lisanssız oyuncu müsabakaya giremiyecektir. 14 Mağlup olan takım tasfiyeye uğramış olacaktır. 15 Heyeti t«rtibiyenin mukarreratını tanımıyan kulüpler tumuvadan çıkarılacakte Dilsizler Cemiyetinden? ^^ Cemiyetimizin küşat edeceği Diİsîz ıöektebinde dudak hareketleri için bir muallim hanıma ihtiyaç hâsıl olduğundan muallimlik şeraitini haiz olan hanımlar şeraitimizi öğrenmek için her gün saat 10 dan Selânik beynelmilel panayiri, drah12 ye kadar Şehzadebaşı'nda Letafet aminin sukutu ve intihap dolayısile partnnanında cemiyet merkezine müi'aevvelki senelere nisbetle gayet sönük caatleri rica olunur. bir haldedir. Selânik panayırında muvaffakiyetimiz Yevmî 12 b'in kişi 12 kuruş ve • rerek poaayıra giriyorlarsa da satış yoktur. Lunapark eğlencelerinde ve kahvel«rde oiuruyörlar. Hazin bir teşekkOr Hicaz yollarmda vatan uğrundâ Şehıt düfen aziz Lutfullah'ın üfulünü faöiyet" " eden zevata arzı şükran ederiz. Makbule, Güzin, Hilmi, Celâl Zeytinliklerin ıslahi Ankara 27 (Telefonla) Zirâat Vekâleti garp vilâyetlerindeki zeytin liklerin ıslahi için tetkikat yapfirmak • tadır. Bu tetkikat, Evkafa ait zeytin liklere de teşmü edilecektir. Vekâlet, bu hususta mütehassıs yetiştirmek için btr zeytinlik ıslah kursu açacaktır. Panayıra bu sene yalnız Macar, Yugoslavya hükumetleri baraka tutarak iştirak etmişlerdir. Sergide Amerikan, İtalyan, Fransız tacir lerile Balkan tacirleri vardır. Ve İstanbul şehir tniktarları 18 den ibarettir. Geçen tiyatrosu kış temsene 50 ye karip ecnebi sanayici tüc sillerine teşrini evvel in birinci car vardı. cumartesi günü Sergide likörlerimiz nazari dikkati aksamı Senina celb'etmiş, Altı şişe açılarak likörBedri H. taraf m lerimizin nefaseti, imali, takdirlere dan nakledilen mazhar olarak birinci altın madalye «Yedi köyün Zeykazanmıştır. nebi» isimli pi Tütünlerkniz de takdirleri celb'etyesle başlıya miştir. Ancak tütün ve likörlerimiz caktır. panayira götüren tüccarımız malî vaziyet dolayısile götürdüğü mallarin pek az bir kısmını satabilmiştir. Sesli, sözlü, şrkılı jjllliiiıııo Bu akşamdan itibaren Darülbedayi Müdürlüğünden: ÜskOdar Hale sinemasında Vatan hainleri İlâveten Foks hali hazır Dünya ha • vadisleri. ^ ^ Ödemiş mektebînîn küşat merasimini yapan İzmir Valisi Kâzem Paşa ile Osmanzade Hamdi ve Himayeietfal Cemiyeti Umumî reisi Fuat Beyler ödemiş 22 (Hususî) ödemiş orta mektebi ve ana mektebi geçen hafta vali Kâzım Paşa tarafından küsat edildi, merasimde Kırklareli meb'usu ve Himayei Etfal reisi Fuat, tzmir meb'usu Osman zade Hamdi Beyler hazır bulunmuşlardır. Bundan sonra şehrin su ve elektrik tesisatmın da küşadı yapılmıştır. Çalışkan kaymakamımız Mustafa Recai Bey bu sene ödemiş köyle rinde yeniden yapılan 40 ilk mek tebin de küşat resmini Vali Kâzım Pasadan rica etmişse de buna im kân olmadığı için Vali itirazda bu lunmuçtur. Bu ilk mektepler d« Canhıraş çığlıklara koşan komşulann ihbarı üzerine Belediye itfaiyesi ve askerî müfrezeler yetişerek devrilen lâmbalardan başlamağa yüz tutan yangı • nı söndürmüşler, ankaz altında inliyen zavalhlann cümlesini muhtelif yeıje rinden yaralı bir halde kurtarmışlardu. Vak'a yerinde evlâdını sağ bulunca göğsüne basan annelerin, anasını sağ bulunca yaralara ehemmiyet Yermiyerek boyunlarına sanlan çocukların ha li çok acıklı bir manzara arzediyordu. Yaralı kadınlardan ikisi fazlasile e zflmiş olduklanndan hayatlan iehlikededir. GLORYA Ramon Novaro'nun SiNEMASINDA Yarın akşam " • • iDÜZTABANve 1 BASTiBACAK j Iki sevimli ve canciğer komik * | Süediye Plâjında 29 eylul perşembe günü akşanü Rafit Rıza tiyatrosu VEDA MÜSAMERESI 1 Nur Baba 2 Leman Ekrem H. konseri. 3 Asrî kukla 4 Muhtelif eğlenceler, varyete. SUZY VERNON ile beraber temsil ettiği ELHAMRA sinemasındal ve MAR6UERİTE MORENÛİ tarafından temsil edilen I MARYGLORYI fılmi biıyü muvaffakiyetle teriliyor. gös | Yözme muallimi ders gösteriyor Denizcilik Federasyonu yüzme komitesi reisliğinden: Su sporlan muallimi Herr Tegethoff 27 ve 28 eylul salı ve çarşamba günleri öğleden sonra Moda'da, 29 eylul 1932 perşembe günü öğleden sonra Büyükdere yüzme havzunda ve 1 teşrinievvel 932 cumartesi öğleden sonra Moda'da bulunacaktır. ISIk RİHİBE (Sevil'li Şarkıcı) iştirakile OAKTİLONUN İZDİVACI I Paramount dünya havadisleri filminde arzı endam ediyorlar tamamen Fransızca sözlü ve şarkılı ilk filmin iraesi şerefine Eski bir Tflrk bahriyelisi ParisLozan yolunda kayboldu! Haber gazetesinin yazdığma göre, Gazi Ahmet Muhtar Paşanın dul zevcesile evlenmiş olan eski bahriye zabitlerinden Hikmet Bey namında bir zat 4 ay evvel Mahmut Muhtar Paşa ile bir miras mes'elesini görüşmek üzere Lozan'a gitmek için Pa ris'ten ayrılmış, ondan sonra ken disinden hiç bir haber alınamamıştır. Hikmet Bey sefi'h bir adam olduğundan zevcesinin bir çok parasını yeyip bitirmiştir. açılmıştır. Halk irfanımıza verilen bu ehemmiyetten dolayi çok mem nundur. GLORYA CAZ'ın BİRİNCİ 6ALA MüSAMERESı A S R I S i N E MA Kış mevsimini BUSTER KEATON ve sehhar CONGHlTA MONTE NEGRO'nun emsalsiz ve göriil memjş tamamen Ispanyolca sözlii ve şarkılı Yarın akşam Bn akşam M E L E K sinemasmda Herkesin sabırsızlıka beklediği, aşk, şiir ve zevk filmi ADALAR ŞARKIS1 HARBE GiDiYOR • Kotnedisi ile açıyor Metro Goldwyn • Mayer filmi a i M A LE K ( La Rumba D'amour ) Seve seve dinlediğimiz (RUMBA) şarkısınm menşei ve hikâyesi Mümessilleri: LUPE VELEZLAVVRENCE TiBET Filme ilâve olarak: YENİ ve mükemmel Paramount dünya hava disleri gazetesi. Tekmili sözlü sesli heyecan ve sergözeşt filmi. Tekmili olan 24 kısım birden gösterilecektir. SİNEHASI Arzuyu umumî üzerine ATEŞ ORDUSU ALKAZAR YERLERIN EVELDEN TEDARİKİ RÎCA OLUNUR.