—— MEYHANE Pos bıyıklı bir adamdı, Başımda kasket, sırtımda uzun buruşuk bir ceket, ayakların. da hantal kunduralar.. akışlarla etrafını çeviren kala. balığı süzerek içeri girdi. Yanımda biri genç, öteki yaşlı iki kadın.. Kadınlar da kendisi gibi tam tertip köylü kıyafetinde... Arka- larma birer yeldirme kayin a A- birer renkli namazi skaından beyaz yün yeni kaair mi z bir köşede acaip seslerle ve eli bir gürükü ile icrayi âhenk (!) ediyo Birahane hıncahmç dolu.. Yeni gelenlere. yer yok. Adam, kadınlardan gencinin ku. lağına eğildi: e idek?, öve neblem.. İstersen kalkıp gidek! . Yoh.. Parasile değül mi?.. Bize de yer çe - Derken, garson koşa koşa geliyor. He. men bir boş mi buluyor, sandal. yeleri diziyor. Karsılarmda boyun kırarak bekliyor: — Emriniz?, Böyle e alışkın olmadıkları için is- kemlelerin üzerine iğreti gibi e ar Aralarında bir fısıltı: suyu be Slinyet karar yel Erkeğin önüne bir — « şişe rakı,vkadıniarn önüne de birer buzlu bira getirdiler. Adam, sleikiz ak için pek m etmiyordu, Fakat kadmlar, kınalı ellerile hemen bira kadehlerine sarıldılar, Erkek, bu sabırsızlıktan hoşlanmamıştı. Kaşlarmı çatarak hafifçe mırıldandı: size bahiyi.. Bu ihtar “üzerine biraz deri enip topar. landılar. rudumda « el şey. miş!» mânasına gelen bir pm şapırtısı, “yan garson, bir ara bunl ve KÖYLÜ Salâhattin GÜNGÖR o zamana kadar adam da su katmağa lü. zum ediği rakısnı mideye indirmeğe aklama. Birinci şişe, göz açıp kapayın- caya kadar bitti, Gelsin ikinci şişe.. Ve gel. sin bayanlara biralar... Bu arada, mezeler de arka ör sökün ediyo der Sahandi pastırmalı yumurta. Kaşer peyniri.. Tuzlu di Türlü sala- talar., sadi mayonezli levrek balığı.. Kadınlar, ikişer bardak bira içtikten son- ra birbirlerine bakıştılar. Adam — aldan. mıyorsam birinin kocası, ötekinin ya oğlu, yahut damadı olacaktı — durmadan garso- Üçüncü bardağı da zarzor yuvarlıyan ih- tiyar kadm: — Oğul.. Dedi, hoşgör.. Gayri isteğim yoh.. j — İç be.. Afiyet şeker ola.. İç ki benzine kan gele Büfede ne bulduysa; emir beklemeden, cinsine cibilliyetine bakmadan habire taşı- lara ikişer sosis de getirmişti. Kadınlar, şüpheli emek ta- bağın içindeki nesneyi süzdü — Bu nedir ki? Sakın iel eti olmaya.. Erkek, çoktan çakır keyif olmuştu, bir (espiri) savurdu: ar domuz oldu... Ortada domuz kaldı I ki. Dakak kadınlar, kendi köylerinin kokusu za değişikliği olmuş; sinmiyen bu acaip sucuğa bütün ısrarlara rağmen el sürmediler. Biralara da artık rağ. * bet etmez şi Adam baktı olmıyacak: rakıyı bırakıp ö lanan bira kadeh- . lerine sarkisi başladı. Birer ikişer hep- sini temizledi. Nihayet sıra geldi hesap görmeğe.. Torik balığı kadar e ve yi yukarı onun kadar yağlı bir ci ortaya çıktr. Karı koca, itina ile li çözüp açtılar. Gözlerin birinden elilik bir kâğıt garsona toka edildi. Sallana sallana çıkarken adamın arkasın- dan baktım: Büyük Milli Şefimizin tarihi nu- tuklarmda, yanılmaz bir isabetle teşhisini koydukları batakçı çiftlik ağasma ne kadar benziyordu Sonra kendi kendime düşündüm: İşte bir para cüzdanı ki açıkgöz bir şehir kurdu ta. rafından aşırılması, küçük bir gaflete ba. kar, İşte bir milli servet ki mendile doldurul. mo Ne yığın kar gibi damla damla eri- mel e para, şahsan onün olsa bile, kaybedil. mesinin ziyanı, hepimize, bütün cemiyete- dir. “Kazandığı se harcamak, beee hak. dama hiç bir kabahat kabilir miyiz? t işlememiş gözile ba- YANLIŞLIK Geçen sayımızda, iki yazı arasında bir im- ve 4 üncü sa' sayfamızdaki Tarih yazısının muharri anlışlıki ait imzalar oya la yer erek imi İ Keyfiyeti, teessürlerimizle kaydederiz. — Bardağı ergi (eğri) m Herkes! ALELÂDELER Bu şehri ben geceleyin severim; Ağzımda denizin fırtınalı türküleri; Ve en mukaddes kitabı şairlerin... | Bulutlarla saç saça, baş başa, Bu şehri ben körkütük sarhoş geni Ben hayatımı yaşarım, iZıldırmışcasına... * Bu şehrin meyhanelerinden Rakıyla sırılsık'am bir iyığın şair Kovulür kol kola Allahla Konuşurlar en güzel günlere dair » Gökyüzü yağma edilir Gökyüzü avuç avuç kapışılır Pul pul yıldızları paylaşılır Bilinmez kimin içindir ama Mısra mısra a laşılır Bu şehirde ekmeksiz de olsa, gd “il Korkusuz, tek yüzlü insanıyım bu şehrin. ehemmiyetsiz de olsa, Yaşamaya alışılır.. Bu şehrin yangın 'yerlerinde geceleyin Uzanmak mümkündür bedav. Öpülesi toprak üstüne... Yanım sıra harikulâde ölülerim Evimdeymişim gibi rahat Cebimde insanlara dair Tomar tomar, yığın Yi Bütün matbaalardan A esi? Bir m .küfrettiği gökyüzün Dayayıp başi üzüm mi uyuyabilirim Uyanabilirm, uyanmıyabilirim de..” Ne utanırım bu şehirde Ne kadından yana sıkıntı sülün