eee Sâhile & Harbiye Alsan- Frankistler dün Valânsiya cağı 1-0 yendi. —— e— — Harbiye takımı dön Alsancak ifade edilebilir. Ş hiç bensemiyen bi mir kalerinde tehlikeler — yarattılar. Fakat im batlarında (üt yok. ta, İstifade edemediler. Oyanun cereyan şekli. Hakem: Üçoktan Mustafa idi. Barbiye takımı sahaya - çıktı, balkı selâmladı ve aikışlandı. Kadro: *u göyle Mivafir Harbiye takımı: Fethi, Şükrü, Sabri, Haş'm, Muhterem, Tu» rag, Şerif, İzzet, Celâ!, Murtaza, Mü. cahil. Alsancak ta çöyle bir kadra ile gaktır Hilmi, Gemil, Z. Ali, Ram Baver, Necmi, Salm, — İlyas, Sabri, Basri, Feyyaz. Oyun misafirlerin Alsancak kar Yesine kadar uzayan, fakat neticesiz kalan akınile başladı. Rüsgürı lekine alan Alsancağın makabil akımı da ayai akibete uğradı. Top biras on tada — toleştiktan Şeonra beşinci — da. kikada Alsancak soldan aktı, vol açık topu iyi ortaladı, fakat Sabri fena bit vuruşla avata attı. Bir da. tünü misafir kalecisi meharetle kur. Tarlı. Bu dakikadan sonra oyun mü: tevazin bir yekil aldı. Fakat her iki taraf topu havaya dikmekle meşğal ve oyun namında birşey yok, her oyuacu topu gelişi güzel varuyor ve frikik kazandılar. Top İzmir kalecisinin elinde.. Alsancağın mukabil akınlanda ise muha- cimler topu mütemadiyen ezi- yorlar. 15 inci dal a Alsan. cık tekrar Sabrinin ayağından muhakkak bir sayı kaçırdı. Bu- nu 2 dakika sonra Enverin fri- kikten çektiği ve misafir kale- Çtnin üst direğinden avuta giden bir şütü takib etti. 18 inci dakikâda misafirler lehine bir körner oldu, fakat o da neticesiz.. 23 üncü dakikada Saim müsait vaziyette aldığı topu hüsnü istimal edemedi. 25 inci dakikada misafirler sağ- dan seri bir şekilde aktılar, fa- kat sağiçin şütü avuta gitti. 30 uocu dakikada Alsancak bir koraer kazandı, Saim topu or- talayamadı. Sabri, Basri, Fey- yaz, Enver, Cemil çok bozuk oynuyorlardı. Sâim de çok bati. İkinci devrede misafirler şu- urla oynamağa ve kısmen güzel bir oyun çıkarmağa başladılar. Fakat Alsancak kalecisi kale- ini, diğer arkadaşlarının bülün hatalarını — telâlfi etmek ister gibi, olanca kuvvetile müdafaa ediyordu. Keza Necm, Rasim de iyi kabil gene ayni müstehzi te- bessümle Güzideye baktığını gördüm. Hiç — hissettirmeden Giüzideye yaklaştım ve kolunu şiddetle sıktım. Onu idare ve itidale sevk etmek İâzımdı. Kendini - topla: dı ve salonun kapısından çıktı. O dakikada vaziyetinin çok perişon ve o saniyedeki halet: ruhiyesinin karmakarışık — oldu- gunu anlıyordum. Adeta kollarımı açarak, fakat hayatına giren 0 günahın — te- Bir eri altında biraz da tereddüd ede eki ANADOLU ile Barselonu bombar- dıman ettiler Atılan bombalardan Barselonda otuz kişi ölmüş ve elli kişi yaralanmıştır. Valânsi. yada yangınlar çıkmıştır. z Franko askerleri Paris, 30 (Radyo) — Frakistler, bugün 11 tayyare ile Valân: siyayı bombardıman etmişlerdir. Hava istasyonu ile limanlar ve depolar harap olmuş ve muhtelif yerlerde yangın çıkmıştır. Paris, 30 (Radyo) — Havas ajansı bildiriyor: Frankistlerin tayyare filosu, bugün Barselon şehrini iki defa bombardıman etmiştir. Atılan bombalardan otuz kişi ölmüş ve elli kişi de yaralanmıştır. Frankistlerin, Kastelyon cephesinde biraz daha ilerledikleri söyleniyor. Saragosa, 30 (Radyo) — müthiş yağmurlar yağmaktadır. Kastelyon ile Taragon bavalisinde Cumhburiyetçiler, havanın muhalefetinden istifâde ederek Fran: kistlere bir baskın yapmışlarsa da, Frankistlerin şiddetli mukave- meti neticesinde eski mevzilerine çekilmeğe mecbur kalmışlardır General Varelanın kumandaüsındaki ileri harekete devam ederek yeniden mühim ordusu, bugün de bazı yerler işgal eylemişlerdir. kıtaatla general Aranda Burgos, 30 (Radyo) — Napolyona karşı İspanya İsyanının yıl: dönümü olan 2 mayıs için milli b oynuyordu. Ali de zararsızdı. Misafirler 37 inci dakikada or: n inkişaf eden bir hücum« merkez — muhacimlerinin ayağı ile — galibiyet sayısını çıkardılar. Hakem, kararlarında, İzmir Aaleyhine, bazı haralar göstermekle — beraber bunları suiniyete atledecek değiliz. Harbiye, bugün Üçokla oy- nıyacaktır. Maç saati 17 dir. Ankara maçı Ankara, 30 (Hususi muhabis rimizden) — Ankara Gençler: birliği ve Ankaragücü kulüpleri tarafından davet edilen Fener- bahçe takımı, bugün Ankarar gücü stadında, iki kulübün ha. zırladığı muhtelit takımla bir aka yapmış, bu müsaba- kayı 3-2 galip göolle kazanmış- tır. Yarın şehir stadında gene ayni takımlarla bir müsabaka daha yapacaktır. 40Y__ı'ızı:ııı.- Saime Sadi Güzidenin titreyip — sendele- diğiai, Namığın da buna mu- — Hoş geldin, hoş geldin doktorl. Dedi ve kendini attan inen doktorun — kucağına — bıraktı. Doktor onu hafifçe kollarında sıktı. Gene bana bakıyordu ve gene o bakış.. Hani, şa - bizi rektebe giderken köşe başına kadar takip eden bakış.. Bu evin çatısında, başka, ağır, bayıltıcı, korkutucu - bir hava esiyordu vesselâm.. Doktorun, şimdi neredeyse birşeyler sezerek: — Bu evde ihanet kokuyor! Diye bağıracağını sanıyor ve terliyordum.. — Sanki — herşey, ablamın günahını haykırıyor, ihi, Franko tarafından bütün ya kabul ve ilân edilmiştir. Heryo Bugün İskenderi. yeden Kahireye :ı'di_yoî M. Heryo İskenderiye, 30 (Radyo) — Âvenol Uluslar sosyetesi sekreterliğinden çekilmiyecek Paris, 30 (Radyo) — Uluslar Sosyetesi genel sekreteri Ave- nolun, vazifesinden çekilerek, Fransada mühim bir işin başına getirileceği yalandır. Atina seyahatinin çok samimi akisleri — Başı 1 inci Sahifede — lemiş, general Metaksas, bu daveti san'atkârların memnır niyetle kabul edeceklerini söy» lemiştir, Elen san'atkârlarının Teşrin. lerde Türkiyeye gelmeleri çok muhtemeldir. İstanbul, 30 (Hususi muhabi: rimizden) — Atinada bulunan Türk gazetecileri, bu akşam Atinadaki Rum — muhacirlerin ev.erine misafir olmuşlardır. Muhacirler, misafirlerine 2« yıiıtlıı vermişler, Türk-Yunan m yüksek kıymeti hak: Tilrkçı nutuklar söylemişlerdir. Halkevi köşesi 1 — İstanbal Üniversitesi ti- caret hukuku ördinaryüs profe, sörü Dr. M. Hirseh tarafından 2 Mayıs parartesi günü saat 17 de vereceği bildirilen kon« feranaş birçok — memurların bu saatte — konleranstan — istifade edemiyecekleri düşüncesile ayni gün saat 18 e tehir edilmiştir. 2 — İzmire gelecek seyyahı lara antikiteleri göstarmek işin. de tercümanlık etmek üzere Evimiz, lisan bilen gençlerimize bir kurs açmağa karar vermiş: tir, Kurs on iki konferanatır. İsteklilerin isimlerini yazdırmak üzere her gün asaat 15ten 186 kadar Halkevine müracaatları, 8 — Gerzi komitemiz 8 me yıs çuma günü köyeülük şube» sile beraber Kilizman köyüne bir tenezzüh tertip etmiştir. Ba «geziye iştirak etmek istiven ar kadaşların wihüyet Ğ mayıs cu- ma günü akşamına kâdar evk- miz sekreterliğine isimlerini kays dettirmelidir. 4 — Antrenörün mıntaka se- yahati dolayısile 1/5/938 de yapılacak olan güreş 8 ve 16 Mayıs gününe tehir edilmiştir. — var Heryo, bugün buraya gel- miş ve vali ile belediye reisi tarafından karşılanmıştır. Edvar Heryo, gazetecilere beyanatta bulunmuş ve Fran- saya avdetinde, belediye reisi bulunduğu Liyonda bir Fran- sız - Mısır şenliği tertip edece- ğini söylemiştir, Fransa parlâmentosu - reisi, Fransa parlâmentosu reisi Ed- | oradafüç hafta kalacaktır. ablama aid birşeyier söy.üyor, Güzideyi gösterip gülüyordu.. İhanetin tesirleri, meğer ne kadar korkunç imiş? Günahkâr ben imişim gibi, doktora doğru adım — atamıyo- rum. Doktor merdiven başında, evvelâ Güzideye, sonra da ba. na baktı: — Ne o -dedi- yüzünüz sa- sarmış ikinizin de.. Keadimi süratle topladım ve güldüm: — Hayır, birşeyimiz yok; bilâkiş çok iyiyiz. Sen nasılsın doktor? — Mersi... Mersi... Görüyor: sunuz ya, ben de yerinde!; Salona girdi. Yakasını ken ayrı ayrı hepimizin eller sıktı, üç ihtiyarın da - ellerini öptükten sonra Namığa döndü, gilerek: — Ne var, ne yok bakalım, koca mühendisl. Dedi. Namık ipi eli cebinde, yarın Kahireye gidecek — ve pervasızca — bakarak — cevap verdi: — No olmcak, ben gidiyo rum.,. — Nereye? — İstanbula!.. Namığın, kardeşinin karşısın: daki vaziyeti bende derin bir isyan uyandırır gibi oldu. San- ki, daha dün gece ona, en büyük fenalığı yapan kendisi değil de bir başkası idi. Vic danı, âdeta içini müştehi ye- meklerle dolduran bir midenin abdalca rehaveti içindeydi. Hayvandı bu Saime, korkunç bir hayvanl!. O: temizlik, teessür, rikkat, s 70( şelkat, — merhamet, — bağlılık, vesaire gbi sevip aradığımız his'er de yozmış. N: utanı- yor, ne de azap duyuyordu. Doktor ona hayretle baktı: — Sebep!. O omuzlarını silkti ve güldü: — Hç, işim var.. a U, Roma seyahati ———7 — Hitler, yarın Roma- ya gidiyor Romada, Hitlerin istikbali için muazzam hazırlıklar yapılmaktadır M. Hll!ır ve Berlin, 30 (Radyo) — Hitler, Pazârtesi günü Romaya hareket edeceğinden, bu akşam arka. daşlarını toplamış ve uzun mü> zakerelerden sonra, geçen sene Nisandan evel siyasi cürümler: den dolayı mahküm olanlara şamil olmak üzer& umumi bir af kararnamesine imza koy- muştur. Roma, 30 (Radyo) — İtalya Almanya sanayi mütehassısları, Hitlerin — Roma seyahatinden M. Mıı:ıllıl istilade ederek, mubtelif top: lantılar yapacaklar ve - fikir teati edeceklerdir. Alman sanayi mütebassısları İtalyan fabrikalarım — gezecek- lerdir. Roma, 30 (Radyo) —Hitlerim istikbali için Romada büyük hazırlıklar yapılmaktadır. Roma, 30 (Radyo) — bu akşam saat 17 de kândân otuz kilometre uzakta - Snıuı 9 suncu sahifede — Hnmıyetlı Türk koyluıu Şakran köyünün ı.ı.ım çocukları Bergamadan yazılıyor: Kazamızın Şakran köyünün hamiyetli ve vatanperver halkı, 100 üsur lira toplıyarak zelzele felâketzedelerine teberrü etmiş* lerdir. Köyün mektepli yavruları, bu harekette ön âyak olmuş, kendi aralarında da 5 lira toplamışlardır. Yavrularla beraber, bu uğurda hassasiyetleri görülen Cemal Güçlü, Mehmet Sâavaş ve Mehmet Çetinin isimlerini takdirle anmak bir borçtur. — İşin mi var, ne işi? Yok- sa mektepten çıkar çıkmaz sar ma bir apartman plânı mı tek- lf ettiler? Namık bir koltuğa oturdu, ayak ayak Üüstüne att. Par maklarını yeleğinin koltuk ke- simine geçirdi: — Yok canım, başka var, başka.. Doktor, ona manalı manalı baktı: — Başka iş... selâ... Namık bir kahkaha Kendi kendime: krnağa, Kİs Meselâ... Me- attı. h ve utan- mâz! Diye yumruklarımı siktim, Ondan iğreniyor, ona karşı an.aşılmaz bir kin, bir düyuyordum.. Doktor ü tamamladı: — Bir gönül meselesi gak.. Gönül işi,. dikkat et ha?.. hinç ola- Bana bak, Değil mi Gü- zide? Güzide, bir uykudan uyanır gibi oldu: — Apğlamadım.. — Namık İstanbula — gidei cekmiş.. Ablam, kendini xor tutuyore du. Evet, Namık burada bir lundukça onun itidaline sahip olması imkânı yoktu. — Evet, dedi, gitmek — isti. yor.. Belki rahat etmemiştir. -Arkası var- Dr.Behçet Uz Çocuk hastalıkları mütehassısı Hastalarını 11,30 dan bire kar dar Beyler sokağında Ahenk matbaası yanında kabul eder. düuayenehane telefonu 3990 Ev telefonu 2261