İr duaa kıtlık başgostermıştı. Bıhhassa hayvan- lara yiyecek bülmak çok zorlaşmıştı Disiz bunu müteakıp, kal balık Aarasından gene sıyrıldı. Yolun genişlediği bir yerde, Mustafa paşa en önde yürü- yordu. Arkasından gelen elrad se, atın karnının altından sar- kan kolana bakarak hafif tertip gülüşüyordu. Tam bu sırada, vezir, üzen: jlere hafifçe dokundu ve atını, akh sıra tırısa kaldırmak istedi. Bu hâreket, bilmiyordu ki, bü- tün ikbal ve istikbali ile alâ- kadardu Genç, demir kırı atı, üzengi darbesinden huylanmış ve kız- miş gibi, ön ayakları ile sıçrı- yarak bir çifte savurdu. Paşa, kolanı kopmuş bir eyer üstün- de bulunduğunu bilmediği için, boş davrandı. Hayvanın bu giltesini bir şaha kalkma takip etli ve eyer, paşa ile beraber yuvarlandı.. Paşanın düşüşü, çok gülünç olmuştu. Eyer bir tarafa, kavuğu bir tarafa, kendisi bir tarafa git- miş ve iki takla attıktan sonra oracıktaki bir hendeğe yuvarla- nıvermişti. Paşa, hiddetinden deli gibi doğrulmuş, kalçalarını tutarak: — Bre hainler! «diye bağır- mişte Bunu kim işledi? Bereket versin ki, sözü iyi işitilmemişti. Çünkü efrad, kırıla katıla gülüyordu. Yavuzu yolun- dan çeviren bir askerin, Vezirle alay etmekte ne tereddüdü ola- bilirdi? Paşa, bu aralık başında ka- nât çırpan felâketi anladı: — Eyvah, bu oyunu bana Padişah oynamış - olacak! Boynunu büktü, kavuğunu ba- şına geçirdi ve atının yanına yaklaştı. Kahkaha fırtınası de- vam ederken iki Yeniçeri yak- Taştı, kolanı düzeltmeğe başladı. Arkadaki kargaşalık nazarı dikkı gelbetmiş ve sanki kendisinin hiç birşeyden haberi yokmuş gibi, Padişah atının diz- gininl çekmiş, geriye doğru ba- kıyordu. Biraz ötede duran dil- — Siz ona “tamami, işaretini ver- Mmişti. — No oluyor orada?. Gene efrat birşey mi istiyorl. Birkaç kişi, atlarının başını kırarak, bir solukta - gittiler ve geldiler. — Mustafa paşa attan yuvarlanmış ta... — Âttan m: yuvarlanmış; masıl oluyor?. Hiç asker, erkek ve bilhassa bir paşa attan dü- şer mi? — Düşmüş işte Kolanı kopmuş atın., Oadişah biraz durdur ANADOLU — Gönlük siyasal — gazete Salib ve Başmnharrıri Haydar Rüşdü ÖKTEM Ümumil neşriyat ve yam işleri müdü: W Bamdi Nörzhet ÇANÇAK -- İDAREHANESİ İmir İkinci Beyler sokağı GEHslk Pantisi binası içinde Telgraf İzmir — ANADOLU Telefon: 2776 » Posta kutusu: 408 hakikaten kulunuz, sultanımız. Abone şeraiti Yallağa 1400, elt aylığı 800 kuruştur. Yıbadar elere öcreti semlekeler çis — senelik 27 hiradır ADALLIL. MATMMASINDA BABILMİŞİ Ii Yazan M. Ayhan — 115 — — At üstünde duramıyan ve- zarette durur mu hiç? Dedi ve döndü: Herşey bitmiş, Mustafa Paşa azledilmişti. Halbuki hakikatte paşanın hiç kabahati yoktu. Padişah ilâve etti: — Sipahi efradına gülünç te oldu. Asker kullarım, tekin yere böyle olmamışlar.. Hiçb'r kimse Mustafa paşaya bu hakikati açmağı istemiyor- du. Çünkü yuvarlanış, her iki taraftan çok âni, çok kabahat- 8zce olmuştu.. Fakat Erivan kalesine yakın Zengi çayırına gelindiği gün, padişah artık işi resmiyete dökmüştü: Vezir, azledilmişti.. Dünün vezir ve paşası birden- bire ordu içindeki hüviyetini kaybedivermiş ve bir neler gibi kalmıştı. Moamafih Mustafa pa- şa, hatası olmamasına rağmen idam edilmed ğine de şükrey- liyordu. Bu hâdise, Tibrizden bareketinden 12 gün sonra olu: yordu. Yavuz, daha öncedan Kürdistan beyine haber gön- dermişti: — Derhal geleceksin. Or dum için ne kadar mümkünse ©o kadar zahire, mühimmat ge- Hireceksin.. Seni hizmetime ka- bul edeceğim, bunun hilâfı ola- maz. Orduda yavaş yavaş kıtlık başlamıştı. Bilhassa atlar için ne yaş, ne kuru ot bulunâbili. yordu. Sipahiler, müthiş suratte homurdanıyorlardı. Çünkü at- ları hiç durmadan takatten dü- şıyorlııdı. Elrıdın açlığı da | Lihtenştay devletinin son ve | yegâne askeri Andrea Kiebor Eskiden —Almanyayı — teşkil | eden küçük küçük prenslikler- lerden bügün yalnız bir tanesi | vardır ki, müstakil olarak kal- | mıştir: | Lihtenştayn ismini taşıyan ve Avusturya ilo İsviçre ara- I sında bulunan bu küçük dev- letin hem Başvekili, hem de bütün nazırı doktor Jozef Hvop | Avusturyanın ilhakı — sırasında Hetler — tarafından istiklâlinin | Ümadifıni iHöRedü bildirinsir tedir, Beyanatında diyor ki: * — 12 13 ve 14 Martta, Almanya —Ayusturyayı — ihak ederken hakissten kozktuğumu Tek bir askeri | bulunan devlet 15 mebusu var, geçınemıyorlar. Prensleri 85 yaşındadır caba... Üçkilise, Oruç, Mastıra ge- Herşey © kadar kiymet pey- | da etmişti ki, Yavuz deli ok | mak üzere idi: Bir klo un bin dörtyüz akçel., Ve, o da bulunamıyordu. Bu hal pereye varacaktı? | Yorğunluk, hiddet ve sefalet, el ele vermişlerdi. — Yavuzun tek ümidi Kürt Canik beyinin yardımı Aksi takdirde orduda isyan muhakkaktı. Karsa yaklaşır padişah emretti: — Çadırların kapısı Gürcis- tana doğru. Bunun manası gayet sarih idi: Osmanlı ordusu, Gürciştana saldıracaktı, Yavuz, bunu müteakıp, vezir- lerine ve bütün yakınlarına şun- ları söyledi: — Kullarıma söyleyiniz, fer- manı padişahiye itaat etmemek: ten hiçbir şey çıkmaz, çünkü nereye gilseler aç kalırlar. Tek çare, en kısa hedef olan Gür- cüstana saldırmaktır. Bu fikir derhal yayıldı ve ek rat ta bunu doğru gördü.. En kısa yoldan, mümküna ol- duğu kadar süratle — ilerlemek lâzımdı.| Çağıls koru geçildi, bir gün istirahat verildi ve sonra Düp- koba ve Durhanı geçildi. Gür- cistan, yaklaşan felâketi his- setmiş olmalıydı ki, ordu, ertesi gün durak mevkiinde konaklar- ken uzaktan bir kalabalık gö- züktü: | | ) çilmiş, artık Karsa yaklaşılmıştı. yaklaşmaz, —Devam edecek— AAAR DA nn ae AAA itiraf ederim. Dev gibi komşu: muza karşı kendimizi ne ile müdafaa edecektik? Bütün or- dumuz elli gümrük memurun- dan ve yedi polisten ibaretti, Fakât, bu elli gümrük we müru arazimizi istilâdan kur- tardı. Çünkü, bu elli memur İsviçrelidir!.,, Lihtenştaya - prensliği, harp sonuna kadar — Âvusturyaya bağlı idi. Fakat, ondan sonra bugün neticesi iyi olan bir ih- tiyatkârlık yapmış ve Avustur: yadan ayrılarak, İsviçre federal hükümetlerine dahil olmuştu. Avusturyaya — bağlı — kalsaydı, odemışte iki binanın te- meli Vali B. Fazlı Güleç, Ödem şte bir de Hal. k2vi binası yapılacağını söyledi Vali B. Güleç temele ilk harcı atıyor Ödemiş (Hsusi) — Jındarma dairesi ve muhassbei hbususiye binasının temel atma töreni, ilbay B. Fazlı Gülecin huzurile yapılmıştır. Törene Halkevi ban- dosu da iştirak etmiş, halk bir söylev veren ilbayı sevinçle al- kışlam ştir. B. Fazlı Güleç, yakında bir Halkevi binasına da kavuşacağını müjdelemiş, Cumhuriyetin on beşinci yıldö- nümüce kadar bütün yeni bina- ların ikmal edilmiş bulunacağı- nı ıöylemi:tir Vlıyek umumi Ödemişin Çinenin imar plânı da hazırlandı Köylülere toprak dağıtılıyor. 167 çocuğa yardımlarda bulunulacak Çine, (Hususi) — Kaymakam B. Cevdet Salih, belediye reisi B. Nuri ve Parti reisi B. Nihad uzün zaman bakımsız kalan memleketin imarı işlerile esaslı bir surette meşgul olmaktadır- lar. Kasabanın haritası hazır- lanmış, Vekâlete gönderilmiştir. Elektrik tesisatı için de bir plân yaptır.lmıştır. Hükümetin arka kışmındaki bataklık — kurutulmuş, buraya fidanlar dikilerek park haline Houmuştur. Önümüzdeki sene zarhada bir mezbaha yapıla- cak, açık bulunan memba su- Jarı demir borular içine alına- caktır. Köy kalkınmaları Köylerimizin — kalkınmalarını temin için, bütün köylerde nü- fus — misbetinde arazi tevziine ÇA GATPEME NN XAĞ SD işleri hakkında maümat alır, talimat verir. Bu prensin devlet reisi ol- ması da — gariptir. Memleketi eline, ne harb ederek - geçir: tabü, Avusturya ile beraber, Almanyaya ak edecekti. Bu. gün İsviçreye bağlı olduğu için, Almanya oraya tecavüzden çe- kinmiştir. Bu küçük hükümetin 12000 kişilik nülusu vardır. Meelisteki | mebuslar on beş kişiden iba- rettir. Bunlar da iki partiye ay- rlmıştır. Biri on bir kişilik, di- ğgeri de dört kişilik parti ve bu on beş kişi aralarında biç uyu> şamamaktadır. Lihtenştayn hükümetinin ide- resi meşruti prensliktir. Birinci Frans ismini taşıyan prens bu- gün 85 yaşındadır. Memleketin bütün nezaretlerini kendisinde toplıyan ve ayni zamanda, Baş- vekil olan doktor Jozef Hyop ile prens, hergün — şatosundan telefonla koauşur ve hükümet miştir, ne babasından kaldığı için, ne de bir prensesle ev: lenerek... Hayır.. Birinci Frens burasını para ile satın almıştır. Memle- kete varis olan düklerden biri Lihtenştayn prensliğini satmayı düşümmüş ve en fazla para ve- rene ciro etmiştir! Bu küçük devlelin askeri vardır! Lihtenştayn devletinin ordusu 1868 de lâğvedilmiştir. Bu or: duda askerlik edenlerden bu gün Andreas Kicher isminde ve 97 yaşındaki bir, asırdide sağdır. Bu ihtiyarın resmi, hüküme- tin merkezi olan Vaduz şeh- rinde hemen hemen bütün dük- kânlarda — yaldızlı çerçeveler içinde âsılıd r bir tek atıldı meclisinde Ödemiş murahhas. olarak bulunan ayukat B. Ek. rem de bir nutük irad ederek Ödemişlilerin teşekkür ve min- netlerini bildirmiştir. Çocuk 23 Nisan çmıyıııı bu yıl Ödemişte daha şümullü bir şekilde kutlulanacaktır. Hazır- lıklara ş mdi den başlanmıştır. Tütün - Bostan dikimi Motakada tütün ve bostan dikimine hararetle devam edi- mektedir. Son yağmurlar renç> beri sevindirmiş, bereketi ar- tırmıştır. başlanmıştır. Köy büdcelerinde Azami tasarrufa riayet edilmiş, böylel kle salgınlar haddi as- gariye indirilmiştir. Çocuk bayramı hazırlıkları Çocuk bayramı hazırlıklarına başlaamıştır. Kaymakamın riya- setinde toplanan Himayeletfal cemiyeti idare heyet, bu yıl 167 fakir talebeye ayakkabı, pantalon ve gömlek yaptırmağı kararlaştırmıştır. Akhisar belediye| büdcesi Şehir Meclisi toplan-| tılarına başladı Akhisar, 4 (Hususi) — Be- lediyemizin (122518) lirayı bu- lan yeni yıl büdcesi hazırlanmış | ve Şehir Meclisine verilmiştir. Şebir Meelisi bugün ilk top- lantısımı — yapmıştır. — İçtimada | büdce ile kasabanın beş yıllık imar programı gorüşülmüştür. Yeldeğirmeninde Belediyonin iki — senedenberi ağaçlandırmağa çalıştığı ve Ak- hisarın bir mesire yeri olan Yeldeğirmeni mevkiinde bir de gazino yaptırılmaktadır. Birkaç gün zarlında inşaat sona ere- cektir. Sinanın eserleri filim?: kâr Sinanın Trakyada bellibaşl: eserlerini filime almıştır. Bu filim Ankaraya gönderilecektir. 9 nisanda Ankarada yapılacak olan törende Trakya umumi İ G4 Sistit - Sidik zoru —3 el İdrar kesesinde vukua gelen bu hastalıkta, mikroplar; gerek kan yolile böbreklerden ve gerek dış idrar yolile vücide dahil olurlar. Bundan başka civar örgenlerde husule gelen bir hastalıkta mikroplar idrar kesesine gelerek hastalık - tab- losunu tevlid ederler. Burada zuhur eden hastalıklar mikrop: lar vasıtasile olduğu gibi bir de idrar kesesinde teşekkül eden taşlardan ve urlardan da husu- le gelmiş bulanur. Bu basta- lıkta çok defa hararet şiddetli bir titreme yaparak başlar. Ve iltihaplanmış olan mesane mu- hatı gişası çok hassas olur. Bu hassasiyeti sebebile şiddetli bir idrar sıkıştırması tevellüt eder. Hasta idrara sık sık kalkar ve her idrar yapmada büyük zor- laklar çeker, — hatta — istirab ve ağrılar zaman zaman çok fazlalaşır. Hastayı daima izaç eder. İdrar kesesinde bir iki damla idrar toplansa bile hasta idrar yapmak — mecburiyetini hisseder. Ve idrar yaptıkça da idraerın her damlası âdeta ateş yakar gibi mütbiş bir ıstırap altında inler durur. İdrar yap- ma hissi büyük ve müziç -bir ikınma ile gelir ve hasta her ıkındıkçâ idrar yapma duygusu çoğalmış olur. Bundan başka mesane yerinde şiddetli bir ağıı husule gelir. Has a hemen he- men saât başına hatta dakika başına idrarını yapmak zarure- tinde olduğu için pek fazla Üzüntü ve inilti çeker. Çıkan idrar bulanık ve kanlı olur, Korunmak için evvelâ soğuk- lardan muhafaza olunmak, mu- harriş gıdai maddeler yimemek lâzımdır. Çünkü bu maddeler hem böbrekte, hem de mesa: nede bir tahriş yaparsk mik- ropların hastalığı tevlidine kolaye İk göstermiş olur. Hariçten gelecep mikroplara da tenasül b temizliği ve bir idrar yoluna —girme" mes' için lâzım gelen tedbir- leri almak iktiza eder. —Sonu var— Eczınalerln bir haftalık || nöbet günlerini gösterir Şifa; Güzelyalı; Tililkikte B. Faik; — İki: geşmelikte İkiçeşmelik; Alsancakta Kemeraltinda Şifa; Karaatinada B. Eçrel, Kemorde Kamer; Alsan cakta B. Ahmed Lütfi, Eşrefpaşada Eşcelpaşa, Çarşamba: Başdurakla — Sıhbat — Karatajta B. Habif, Tilkilikte Yeci İzmir; || Izgatpazarında — Asri; — Güzelyalıda Aliyer. Perşembe: Kemeraltında Kilal, Güzelyale Güzelyalı, — Tilkilikte B. kaik; Bşrefpaşada Eşrofpaşa. Cuma: Kemeraltada — İttihat, Gözelya hda Güzelyalı, İrgatpazarında Asri; İkiçeşmelikte — İkiçeşmelik; — Assaa: çakta V. Fuad. t Cumartesi: Başdurakta — Sıhhat da B. Eşcel — Komerde Kştetpayada Eştefpa a. Pazar: Kemeraltında — Hilâl, Karataşta Karabline Kamo, operatörü Vehbi Kayı tarafın- dan Apkara Halkevinde göste- rilecektir B. Habif, Keçecilerde Yeni izanç İecetpacerında Avıf,