Holivudun Esrarı Marlen tarafından yırtıldı Marlen, hürriyetin hasreti ile kıvranıyor.. Sıcak ğ bir ekmeğin üstüne biraz sucuk alabilmek bile onun hasretini çektıgı bırşeydır Bu tren; film çekmeğe elve- | rişli, bir sonarya dekoruna ben- ziyor. Burada, müsaid bir muhit bulmak ve pek az bir tahay- yülle bir dramın esasını teşkil etmek için biraz kavrayış kâfi Benimkine bitişik kabinede, © büyük yıldız, © cazip kadın makyajını ikmal ediyor. Bütün trendekiler onu düşünüyor, her- kes ona takdirle, hayretle ve on iki saattenberi doğmuş bir ihtirasla bağlı. Bu derin vagonda, dört gün için Ditrih ile kapalı yaşamak düşüncesi, dün bu trene binen talihlileri bir anda şaşırttı. Makinist, ocağa kömür atar- ken, "Güzel Anni, havasını - lıkla söylüyor. Trenin berberi, bir gemici g'ibi bacakları ayrık, sallanan atölyı ayakta dur- muş, müşterilı m her birine, artistin trendeki bayatı hakkın- kında umulmadık tafsilât ver> yor ve sıcak havlılarla, içlerin- den hayret nidası koparanların ağızlarını tıkıyor. Baş garson, istasyonun — birinden - alelâcele satın alınmış bir masanın üze- rine çiçekler koyuyor. Araba: mızin- antrelörü, yani askeri madalya-topyan'“Senegallı; kur luvara mağrur bir tavırla çıkı- — yemrArizan şehrinin taşrahları Bay ve Bayan vay'koks, gene suvare elbi e, Cazip ve şey- tan kadının içeri girmesini he- yecanla bekliyorlar. Kırmızı mantolu kadın, yani muvaflak — olamamış Marlen, yalnız, şöhretsiz, umumi vago- nun bir köşesine oturmuş, bu karşılaşmanın pek — zalimane olduğunu ve böyle bir dene- meğe İâyık olmadığını düşü- nüyor. "Bölüntünün arkasında, keskin bir kahkaha işitiyorum. Gürü- tüye rağmen, trende bulunan- ların, kahkahayı işitip duyanla- rın kalplerine sebebini bilme- dikleri birşeyin nüfuz ettiğini hissettim. Halbuki bu tren de, hergün Nevyorktan Kaliforniya- ya işliyen trenlere benziyor. Şikagonun sırrı: Şikagoda dört saat Hava, acayip bir ilkbahar ha vası,. Şikagonun bütün — işçi kızları, dadaklarını rujlıyarak, şen — delikanlıların - kollarında, çalıştıkları mağazalardan çıkı- yorlar, Başında, alnına kadar eğil- miş bir fötr şapka — taşıyan, gözlerini siyah gözlüklerle giz lemiş bir delikanlının kolunda ve, tıpkı onlar gibi — güneşin ziyasına sevinen esmer kostüm- lü bir kadına, kimse bakmayı aklından geçirmiyor, kimse onu tanımıyor. Marlen: — Uzun müddettenberi, bür- riyetin bu zevkini tatmadım. Dedi. *Senelerdenberi, hemen he- men ilk defa olarak kendimi bir şehirde yalnız ve yabancı hissediyorum. Bir sokakta baş: başa dolaşabilmek, bir came- kânın önünde durmak, takip edilmeksizin bir parça ekmeğin içine sıcak sucuk koydurmak, Marlen dan vermemek şartile müşkülât çıkarmak, gülebilmek, boşuma giderse naz ve işve yapmak, fotoğrafçıların tasallüâtundan kur- tulmak beni zevke garkeder. *Düşününüzki, Amerikada ve bilhassa Holivudda gözetlen- meksizin.biz.adım.bile atamam. Avrupada, bu hal, büsbütün berbad. Bu yaz, Salzburgta, evim muhasara edilmişti. Ve- nedikte, fotoğraflarımı almak istiyen, mantomu çeken taşkın bir kalabalığın takibinden kur- tulabilmek için sokak aralarına kaçıyordum. Bir ikindi — vakti, gene böyle bir takipten, Tinto- retta resim sergisine dalarak kurtulabildim. İçeri girmek on lira olduğu için, takdirkârlarım kapının dışında kaldılar. İçeride hemen hemen ziyaretçi yoktu. Bu asırdide sarayın - salonları serindi,mülâyim bir ziya etrafı kaplamıştı. Bir köşeye di sükünetin, sessi istirahatin zevkine doymak için tam üç saat kaldım. Hatta, biraz uyuk- ladığımı - bile — zannediyorum. Tintoretta kusurumu aflettin., Durmadan yürüyoruz, Şka- gönun merkezi “Sloop,un et- ralında dolaşıyoruz. Fakat, Mar- lenin çok hassas taşkınlığından biraz endişe etmeğe başladım. — Hakiki şu kaldırımda, bir parça ekmeğin üzerine kon- muş sıcak sucukla mi karnınızı doyurmak niyetindes'n z? Marlenin heyecanlı heyecanlı anlatışı kesildi, o'duğu yerde durdu. Ona görünüşte iyi bir kâkkânın camekânını gösterdim: — “Viyey Haydelberg,. Alman birahanesi. — Kendinizi evinizde sanacaksınız. Bu birahane, Alman lokan- talarının en — tanınmışı idi, İçe- ride çeşit çeşit — kızartmalar vardı. Hizmet eden kırmızı gö- güslüklü kadınlar, omuzlarında açık renkli masa örtüleri taşı- yorlardı. Masaya oturür otur maz yemeğimiz önümüze geldi, Marlen, şarap kupasının içinde memleketinin mavi semasını görüyormuş gibi, derin bir ta- hayyüle daldı. O gün, lütulkâr bir vaziyette ; Orada Ditrieh kendinden geçmiş gibi — idi. Onun için herşey tatlı bir he yecan mevzuu olmuştu. Şimdi, geçmiş ııııılıııı de- koru içinde, mazisini düşünee rek Mütcessir oluyordu. — Babam Rus hududunda öldükten sonra, Çannemle ben, örline gitmek üzere Vayman terkettik. Orada akrabalarımız vardı. Üç sene elem ve ıstırap çektik. Ekmek yoktu; herşey kıttı. Yalnız huduttaki askere az çok yiyecek veriliyor, onlar, izinli gelirlerken, silelerine kon- servalar getiriyorlardı. Bir müd- det sonra, mütareke ilâ » edildi. Keurfunstendeki mitralyözlerin şakırtısı evimizden iş tiliyor. Bu vaziyetten korkan annem, beni siyasi gürültülerin yetişemediği sakin bir taşra olan Vaymara götürüyor. Ancak birkaç sene soora tekrar Barline dönüyoruz. — Devam edecek — Hollanda kraliçesi —— Taç ve tahtı kızına terkediyor Amsterdam, 4 ( Radyo ) — Hollanda kraliçesi Vihelmite- nin istifa edeceği ve tahtı, kızı veliahd Prenses Julyanaya ter- keyliyeceği söyleniyor. Kraliçe, tam kırk sene bü- kümdarhk etmiş bulunuyor. Prenses Julyana kraliçe olun- ca, geçenlerde doğurduğu kız da veliahd ilân edilecektir. Amiral Redor Devlet Nazırı olarak kabin?ye girdi.. Berlin, 4 (Radyo) — Amiral Redorla General Von Preşidin, Hitlerin emrile, Devlet Nazırı olarak kabineye dahil oldukları bildirilmektedir. Bir vak'a Ödemiş kazasının Meşrutiyet mahallesinde Süleyman oğlu Abdullah Aydın ile gelini 22 yaşlarında Hamide, alle bekçisi Mehmed Çayıra hakaret ettiklerinden meşhud suçlar kar nununa göre mahkemeye sevk- edilmişlerdir. ANADOLU | Amenkada AŞK | Mühim bir casus—-*— Kralın oğluna hiç gülmüyor! Son hoppa karısı da bir zabiti sevip ayrıldı İşebekesi bulundu. öreee eeei Vaşington polis müdürlüğü, askeri otoriteleri fazla endişeye sevkeden mühim bir casus şe- bekesini meydana çıkarmıştır. Gustav Guanther adlı Ameri- kalı casus polise verdiği ifade- sinde, kendisinin filhakika müs- tahkem mevkilere ait askeri plânları Avrupıyı kaçırdığını ve .ııııdılık ismi saklanan bazı dev- ine bu vesikaları ğini itiraf etmiştir. Polisin tahminine göre, tay- yare garnizonlarına ve yeni inşa edilmekte olan tayyare'ere ve tayyare gemilerine aid de bazı plânlar aşırılmıştır. Erich Glasser adlı bir Ame- rikalı tayyare neferi de tevkif edilenler meyanındadır. Casus- lardan yirmi altı yaşında genç ve güzel bir kız olan Yohanna Hoffman da bu şebekede büyük rol oynamıştır. Bu kadın son zamanlarda bir Alman transat- lantiğinde berberlik yapıyordu. Polis tahkikatı ilerlemektedir. M. Hover M. Van Zeland gibi iktisadi ve malt tetki. kat için dolaşıyor Bal, 4 (A.A.) — Sabık Aıı- rika birleşik devletleri reisi M. Hoverin Avrupadaki seyahati hakkında öğrenildiğine göre M. Hover, dünya ekonomi ve fi nans vaziyeti hakkında M. Van Zelandın tetkikine çok müşabih bir tetkikte bulunmaktadır. Önümüzdeki seçime reisicum- hur namzedi olarak iştirak et- meği düşünen M. Hover, şim didetr bü hususta kendisine lü- zumlu bütün malümatı toplar maktadır. M. Hover, şimdiye kadar M. Van Ze'and, M. Bonney ve M. Avenol ile görüşmüştür. Halen kendis nin Viyanadaki ikameti de gene bu tetkik işile alâkadardır. Öğrenildiğine göre M. Ho ver, paraların istikrarına taraf- tardır. Yalnız bu meselenin in borçları mesele- tması lâzım — geldiği tikrindedir. Viyana, 4 (Radyo) — Ame- rika sabık cumhurreisi M. Ho- vere bugün V yana üniversitesi fahri profesörlüğü tevcih edik miştir. Bu tevcih için yapılan merasimde, cumhurreisi Miklas da hazır bulunmuştur. Avusturyada Milli birlik ofisi teş. kilâtı ıslah olunuyor Viyana, 4 (A.A.) — Stirya valisi Stepanın istifası resmen teeyyüd etmektedir. Onun ye- rine Şürayı devlet azasından Rudolf Trummer tayin edilmiş- tir. Yeni vali Şuşnigin takip ettiği siyasetin taraftarıdır. Viyana 4 (A.A.) — Seys İn. guart Grazdan döner dönmez milli birlik ofisinin faaliyetini ıslah etmek için İlâzimgelen kararlar ittihaz edilecektir. Eya- letlerde ofise tayin edilecek kısmı başvekile ısmı mühtelif cemi- yetlere mensup, bir kısmı da nazi taraftarıdırlar. İsveç - Mançuko mü. Zakereleri yalandır Stokholm, 4 (AA.) — Hari- ciye Nezareti İsveç hükümetinin Mançuko ile müzakerelere - gi- riştiği hakkında dolaşan şayia- ları tekzip etmiştir. Krat zadenin son karısı Hayatta; çok sevip te, hiç sevilmemek, cidden acı ve zarar veren birşeydir. Bu talihsizliği tatmış olanlar, dünyanın en bedbaht insanlarıdır. Sabık İspanya kralı Alfonsun oğlu, her güzele gönül verdiği halde, h'ç sevilmediğinden, bed- bahtlar serisine ithal edlebile- ceklerin birincisi sayılsa seza- dır. Zira; İspanya Veliahdi, gençi ve yakışışklı olmasına rağmen, karakteristik kusurları yüzünden sevilmeme ktedir. Sabık kral Alfonsun oğlu, iki sene evel Nevyorkta bir aile balosunda ilk defa konuştuğu bir güzele gönül vermiş ve ba- basının — itirazına bakmıyarak kendisile evlendikten bir müd- det sonra, kanı bozulduğundan, aylarca hasta yatmıştı. Uzun ve çok müşkül tedaviden sonra ayağa kalkabilen zavallı kont Kavantonka, tam m: olacağı bir zamanda, kendisi için Ve. Hiahdlık hakkından ferağat ettiği güzel, onu terketmiştir. Kont Kavantonka talâk ka- rarını âlır almaz, Nevyorkun en güzel kızlarından Marta R- kafort adında bir kızla sevişmiş ve onunla evlenmeğe karar ver diği bir sırada, babası sabık kral Alfons, düğüne mani ol- mak maksadile Vatıkana kadar gitmiş, papaya yalvarmış ve fakat, hiç bir şey yapmağa mu- vaffak olamamıştı.. Kont Kavantonka; bir fotoğ- rafçıda görüp, derhal sevişmiş olduğu Marta Rekafortla âşıka. ne münasebetlerini kesmemiş, bir müddet sonra, onunla da evlenmiştir! Her güzele —gönül — veren veren ve sosyete âleminin en yüksek tabakasında yeri olan Kont Kavantonkanın, sakin ve münzevi hayattan son derece bhoşlanması, 'garip sayılmaz mı? İşte Kontu, Nevyork - dilbe- rinden aayıran sebeplerden biri de budur.. Marta Rekafort soa günlerde mahkemeye müracast etmiş ve: — Kocamın, karakteristik ku- surları pek çoktur. Kendisini bu yüzden sevmemeğe başla- dım. Hele, sade bir hayat ya- şamak istemesi, beni büsbütün çıldırtıyor. Kendisile bir dl yaşamama imkân yoktur, bizi ayırınl., Demiştir, Nevyork gazetelerinin, kulağı delik muhabirleri, sevgisi bol olduğu hâlde kendisi hiç sevil- miyen zavallı Kont Kavanton- kanın başı gelen bu - ikinci ni baber alınca işin içyüzünü anlamak istemiş- ler ve bütün ketumiyetlere rağ- * men, Marta Rekafortun; hiçbir eğlenceden eksik olmıyan bir subayla işi pşrmiş olduğunu ve bundan sonra kocası Kont Kavantonkadan ayrılmağa karar verdiğini tesb t etmişlerdir. Nevyork güzeli, brkaç gün içinde mahkemeden talâk ka- rarı almış ve filvaki, kendisi gibi eğlence düşkünü - subayla derhal evlenmiştir. Daha bir yıl. önce, ölümün pençesinden kurtulan Kont Ka- vantonka, sevilmemek talihsiz- liğinden yakayı icamadığın dan dolayı, n ve nalân, derdine yaniyol. ——— —— Belçika sosya- listleri tasvip ettiler Brüksel, 4 (Radyo) — Bel- çika Sosyalist partisi, bugün grup halinde toplanmış ve hü- kümetin harici - siyaseti etrahn- da uzun süren müzakerelerde bulunduktan sonra, kabinenin takip ettiği yolun, Belçikanın yüksek menafine uygun oldu- ğuna karar vermiştir. Sosyalist partisinin bu kararı Hariciye Nazırı M. Spakın ik- tidar mevkiinde kalmasını te- min eylemiş ve ıkıncî bir kabi. ne buhranına mani olmuşt Filistinde kanlı | seler devam ediyor Kudüs, 4 (Radyo) — Cenin havalisinde, bugün de yeai ve kanlı hâdiseler olmuştur. Mahalii hükümet, hâdiseleria cereyan ettiğ sahaya askerl kuvvetler sevketmiş ve çetele. — rin tedhişine maruz kalan” köye ler ahalisini — başka yerlere nakleylem st -. Son Kıb' TeriFilişiRin ll telif yerlerindeki - çetelerin, ye. niden faaliyete geçmek üzere bulunduklarını bildiriyor. * BERAR OT T5 FG AOT G Halkevi ko:_ 1 — Ünalü Türk &ı Attilanın büyük bir resmini ııyıı Başbakanımız ve saylavımız. Ce- lâl Bayar evimize göndermiştir. Her gün öğleden itibaren yurt- taşlara gösterilecektir. 2 — Evimiz gösterit şubesi. nin 5/3/938 tarihinde yıllık aile eğlencesi vardır. 3 — Evimizde her cumartesi günü saat 15 de ilkokullara Karagöz oyunu oynatılmaktadır. 4 — 5/3/938 Cumartesi günü akşamı saat 15 de temsil ve saat 17 de Ar komitesinin haf talık toplantısı vardır. TAKVİM Rumi - 1354 J Arabdi- idöd Şubat 20 Muharrem 3 MART 3 Cumartesi 12,28 6,22 12425 9,3345,36 Aııı.ı i Yüt UOASJİ İmsak 10,48 4,51|