Y ePile e —— - —— — Evet «diyes — mırıldandı, her kalkan baş müuhakcak ezi- | melidir. Padişah düşündü: Bayburdu ele geçirmek lâmm. Derhal emretti: — Bana Kürt Müstâfa beyi Ççağırın., Mustafa bey geldi. -Ayakta | durüuyorda. -Padişah kendisini | tepeden tirnağa - süzerek: — — Bana bak Mustafı? — Forman buüyur Padişahım! f — Bayburdu muhasara ede- | ceksin. Lâmı, cimi yok, ben içe- | ride iş görürken sen de Bay burdu almış olacaksın.. — İradeniz başüstüne dev- letlüm.. B — Biliyorsun yal Eğer dö- | nüşümde bu iş bitmemiş olursa senin de, zabitlerinin de canını — cehenneme gönderirim. Mustafa' bey- çadirdan çıktılı tan sonrt başıni kaşıdı. Kendi« /— sine verilen iş çetindi. Doğruca kendi çadırına ilerledi. Kuman: dasındaki zabitleri - çağırdı: — Ecece -dedi- ayağımızı denk alalım, işler çatallaşıyör. — — Ne var beyl, — — Ne olacak, ya Bayburdun “ zaptı, yahut ta Padişahımızın | lütufları.. — Zabitler sustular. Mustafa bey ilâve ettiz — — Bu lütfun ne demek oldur. gunu bilirsiniz. Sırtımızı tabut bile görmet vallahi! Haydi he zırlanınl. O günler Akkoyunlu beyi ı'&“ şah da Padişahin mek- tubuna şu cevabı vermişti: *Azamet'i padişahı ruyizeminl! Tarafı devletlerinden gelen mektubu, benim eski emektar.m ihtiyar Ahmed Cana vermişler, © da getirerek gizice bana okudu. Her bir satrını dinler ken tühum zevk ve nişatla döl du. Bündaki hikmet ve cevher ler tâmamile malümum oldu. Münderecatına benden ve Ah- | med Candat başka kimse müt- î | | İ tali öolmadı. Mektubu getiren Fas'tle cevabimi gönderiyotrum. Ona, bündâh kiraseyi haberdar etmemesâsi tenbih ettim. Ve Ahmed Cün vasitasile yeminler ettirdim. Allaha daima tevek. külüm —vardir. Ümitvarım ki, onun inâyetile menzili maksu- dümüzü erişeliği, emriniz başım üstündedir., Padişah ba mektubu okuyun- €a memnun oldu. Padişah, bir kolordu ile Mustafa beyi sağ genalıtan Bayburt üzerine sev- kettikten sonra derhal yola çıktı. Ertesi gün Söğmende idi. Askerin vaziyeti canını sıkıyor- du. Düşmanla biran evel kar- ANADOLU Günlük siyasal gazete |Yavuz Selim, Ferhad Paşad | okuyunca neşeli neşeli gülmeğe başladı Yazan M. Ayhan —H4 — şılaşmadığı takdirde askerin is- yan etmesi çok htemeldi. Söğmen vadisinde ileri kollar- dan bir haber geldi: — Kürdistan beyinin sefiri geldi, yanında da iki şehzade var. Hakan, derhal sefiri huzuruna kabul etti ve kendisini güler yüzle karşılıyarak elini öptürdü. — Sizi kim gönderdi? — Canik - beyil — Çok güzell. Kendisi ve kulları bakkında — mühabbeti mahsasam — vardır. — Memnun oldum.. — Kürdistan beyi ile halkı her zaman zatışahanelerine mua- venete hazırdırlar. Muvaffakıya- tınıza duacıyız. — Yaninızda iki delikanlı da Varmış.. — Evet haşmetpenah! Onlar Zülkadir hâkiml Alâüddevlenin oğullarıdır. — Bir vakitler Şah İsmailin esir ald ğ delikanlılar öyle m:? — Evet pad şahıml. Bu şehr zadeler, nas'sa fırar ederek heaşmetli Canik beyine - iltica etmişler, o da huzuru devletle. rine gönderdi, Padişah bunun üzerine Zül kadir — hâkiminin — oğullarını huzuruna davetle iltfat etti. Hakan, genç hikümdar - ço- Cuüklarını hususi sofrasına davet etti. Bunlar, zeki iki — delikanlı idiler. Şah İsmaile de müth ş husumetleri - vardı. Bunlardan pek âlâ istifade edilebilirdi. Sultan Selim, Oönları tekrâr Kürdistan beyinin yanına götr derrken, kendileriâe- — hüsüsi bazı direktifler verdir — Ben Osmanli hükümeti- Ain bâşinda buluüdükça szi daitân himaye edeceğim. Babe- nız ihtiyardır, şimdi oraya' gite meğe İüzam yoktur. — Sizden yardım istiyotum. — Kürdistan Beyniü yanında ötürünüz, vas Tiyeti dikkatle taki ediniz. Canik beyinin Şahk mu: #Vvenet etmesine mâni olukuz. Bizlik en büyük — ihtiyacımız iaşe mevaddıdır. Zahnederim ki babânizın aratisi üzerinde de bir harp geçecektir. Bu suretle siz Bitaraf vaziyetinizi mukafar za etmiş olursunuz. Delikanlılar, hakanin bü fi: kirlerini müvafık bulmuşlardı. Sultan Selimin, büyük ördüsunü ve küvvetlerini gözlerle görü: yorlârdı. Buna mukabil şah İs mail de düşmanlarıydı. Şehzadeler ayrıldılar, elçi bir müddet daha kaldı. Hakan, Kürdistan beyine hediyeler har zırlattı ve bilmukabele bir elçi gönderdi ki, hil'ati fahireyi lâs | büsti. Ordu, hazırlanıyordu; Söğe menden kalkacaktı. Selim, o aks » şahi gene çadırlârın aralıkla: | vında sessizce dol. saat sonra çadırığı gözleri dönmüş gibiydi. Dişleri gıcırdıyordu. — Asker, yarın hareket et miyecek. Filhakika o akşam çadırlarda ı askerler kendi aralarında ka* | rarlaştırmşlardı: — Biz sultan Selimin arzu- koruştur d suna kendimizi feda edemeyit! l seselik İ| Bu bitmiyen, tükenmiyen ea ana g9 izde . | Taedüş bukuru vabşisaliralarda - — | güünden güne harap duyorlf- Dd ğ adım ileri yok! Bu ne padişâh- #aydar Rüşdü ÖKTEM Umumi veştiyat ve yağı işleri müdü di hamdi Nüzbet ÇANÇAR -a İDAREHANESİ İemir İkinci Beylet sokağı CEBslik Fartisi binası içinde Tdçrek İstir — ANADOLU | Tdelon: 2776 - Posta kotusu: 405 Yalliğr 2400, altı aylığı 800 « an gelen mektubu tir, bu ne çeşit askerlik, bu ne türlü seferdir yahul, Her çadırdan — aşağı yukarı bu sesler geliyorda ve karfar ayni karardı: — Gitmek yokl. — Yarın kak kacağız derlerse padişah kön disi gitsin, Acemistanı fethetğ sin, bizden pasol. Hakan © akşam sabaha ke- dar uyumtladı. Müdhiş bir buh- ran içinde kıvranıyordu. Eğer Orduyu yârın yürütemerse, artık bütün plânları süküt etmiş ölas caktı ve bundan sönra askerin elinde oyuncak vüziyetine dü- şekti. Bu kadar masraf ve zal- metler böşa gidecek; bundan başka.. Şah İsmail de kendisi ile #lây edecekti. Sabah — olmüştu.. Tan - yeri ağtrıyordu. — Padişah — kalktı, kılıcını küşandı. Sağ elinde bir korbağ vârdı. Asker de üyat miştı. Hayvanlâr kiğmiyör,; çar dırların üstüüde bir sabah rüz dolaşıyorlardı. — Ordu hazırlansın! -Sönü var. Zabıta aşla ıınlı:jı: Çorakkapıda Abdullahefendi Mahallesinde Hısan oğlu Moh- med, hiçbir. sebep yok iken Ostman oğlu Mehmedi taşla ba- şından yörülamiştir. Soförü dövmüşler Fevripaşa bulvarında Şerafed- din öğlu Eyüp ve Mehmed, otomobil — ücreti meselesinden Halim oğlu şolör Sitkiyi döv. dükletinden yakalarmışlardır. Dövmek Kemetde Yokuş sokağında Mıstafâ kini 40 yaşlarında Me: tek ve kığı 18 yüşında Hatice, bir iş meselesinden İsmail kım Sradeti dövdüklerinden yakar Tanmışlardır. Kumar Kestelli caddesinde kahveci Konyalı Mehmed oğlu - Emin Fikri kira ile işlettiği Salih- efendi kahvesinde malümatı al tnda Nazmi, Behçet, Ahited ve Hasanâ kumar — öynatirken suçüstü — tütülmuş, — Adliyeye verilmişlerdir. Atöş alan kız Çarşısında B. Rifa- tn şekerti dükkânında çalışan Tbrahitn kızı 13 yaşında Leman, ellerini sitinak iÇin mangalın yıklı::. dî:in elbisesi ateş ve kız yanmağa baş- lartışsa da dükkânda bulunan: lâr tarafından kurtarılmıştır. Otamobil kazası Keçecilerde Analartalar cad- desinde Ahmed adında bir şoför, — idaresindeki kamyonu yoldan geçen Rasim oğlu Ces taile çarptırmış ve hafif surette yaralanmasığa sebebiyet —vere miştir. Ödemişte yarşın Ödemiş — küzasının Targud mahallesinde — Mehmed oğla Şerif Örselin evinden yânga çıkmış; bir oda yazmıştır. Yan gin ocakta yakılan ateşin, oda içindeki eşyaya — sıçramasından çıkmıştır. sf“'“'l gyaralamak Grüüm, “:duiıdı Bursalı a psiz Hasan oğlu :::rı bıçakla ı,....:ı.:ü yarar Ve yakalanazak e verilmiştir. Ve Balkan Yugoslav gazetelerinde de ha- antantı raretle konuşulmaktadır Yugoslavya matbuatı, Türk, Yutan ve Rumen gazetelerinin Balkân antantı konferansı hak. kındaki — tefsirlerini Heşretiek tedir. Matbuat, dost ve müttefik metmleketler — matbuatının An- kara konferansından soara Bal- kan milletleri arasındaki döst. Tağun ve işbirliği arzusunun kuve vetlenmiş olduğunu ve şimidiki ehternasyonal — endişelerin ara« sında Balkanlârda sulhun kuv- vet bulduğunu — müttelikan tos lim ettiklerini kaydetmektedir. Vreme gazetesi, Ankarada Balkan aatantı konseyinin ilk celsesi hakkında, hususi surette gönderdiği muhabiri B. Svetov- kinin telefonla verdiği uzun bir makalesini neşretmektedir: Mösul dört nâtir, antân azam ile komşuları arasındâ mevcud münaşebetleti gözden geçirmiş ler ve Bakan Aantantının mik letler arasında hakiki bir bamş ve dostluk platforma - haline gelnesi için yeni salâh imikân- larını tetkik etmişlerdir. Daha bu celseden sonra i> tikbal bakkında herkes nikbin görünüyordu. Balkan antantımın, doğduğu - yer olan Ankarada hayatiyetini, elâstikiyetini ve Avtupadaki yeni — vaziyetlere uymak kabiliyetini teyid etme- sine intizar ediliyordu: Mükemmel dostlar olan dört nazır arasında gizli celsede ce« veyân etmiş olaân görüşmeler, dört sene mövcüdiyetten sonra Balkan antântı devletleri — için kendi aralarında hiçbir mesele mevcud olmadığım göstermiştir. Halen mevcud meseleler yal« nız antantın Balkanlar haricin- deki işler karşısında — ittihaz edeceği hareket hattına taallük etmektedir. Türkiye, Yunistatı, Romanya ve Yugoslavyanın teşkil — ettik: leri camianın nüvesi o — derece mütecanistir ki, camianın ber bir azasının hududları üzerinde her türlü salâh, her türlü şahsi kuvvetlenme, — devletlerden her hangi birinin prestijinde ber türlü büyüme, aysi zamanda camistıt bütünlüğünün presti- jinde bir artma dermnektir. İşte, konseyin devresi böyle bir iti« mad havası içinde ve menfa: atlerit — tıpkiliğim tazammum eden bir idrak, ile açılmıştır. Gazete, döktör Arasla — B. Metaksasın söylediklerini nutuk* lara tekrar temüs ederek, Bal- kan antantının mümtaz mümes- sillerinin Balkan politik ve eko- nomikfistiklâli ideolojisine ve dünya önünde yarım adada hâ- kim olan yeni realist vecheye tercüman oldukların — bilhassa kaydediyor. Müstakil ticaret ve politik reslizm Balkan antantının Av- rupa ile olan münasebetlerinde, iki karakteristik unsurdur. Ge- risi hayaldir. Geniş toprakları üzerinde barışiın teminine çalıs şan Balkan — antantı; başkala- rınin işlerine müdahale suretile, balen Avrupada ” hüküm süren esâsen nazik — vaziyeti — hiçbir şekilde karıştırmak istemiyor. İşte Yugoslavya, İtalya — ile bir dostluk paktı akdederken ve bu suretle kendi münasebet- lerini, antant azasınden olan ve Akdenizde sahili bulunan iki devletin İtalya ile daha evel mümasil paktlarla tesis ettik« leri münasebetlerle hem ahenk kılarken, bu düşünce ile hares ket etmiştir. Diğer târaltân daimi könsey, bu esnada Yugoslavyanın yeni İtalyan kanunu esasisine tevfikan, Römaya müjeste İtalya kralı ve Habeşistan İmipârâtoru nezdine yeni bir elçi tayin eylediğini ve haleh âayni vaziyette bulu- tân Romanyaüin dâ bilâteahhur yeni bir elçi tayin etmeğe ka- rar vermiş bulunduğunu müşa- hede etmiştir. Yukarıda —mevzuubahis Ak- deniz politikası hakkında Balkan antantı azası arasında mevcud tam fikir mutabekatini bir kere daha isbat eden bu vakinlar karşısıt'da konsey Akdeniz hav- züsinda — enterhasyonal iş birli. ğgini kolaylaştırmak için, Yuna- nistan ve Türkiyenin Habeşis tan meselesindeki hattı hare- ketlerini İtalya ile idâme eyle: dikleri dostahe münasebetlere tevfik —etmek üzere — icabını yapmaları lâzmgeldiği — kaatin: dedir. Konsey, İtalyanın Montrö mu: kave'enemesine muhtemel ilti. hakı yukarıda kaydedilen enter- masyonal — işbirliği — sahasında mühim bir adım atılacağına da kandi bulunmaktadır. Balkan antantı daitmi konseyi, Atinada toplanan sön ekono- mik kontseyin kafarlarını tasvib etmiştir. Kotsey, İspanya — işlerinde ademi — müdahale - politikasını idameye kerar vermiştir. Antant azası devletler, gene- ral Franko hükümeti ile temas tesis ve bu suretle ekonomik menfaatlerinin Mmuhafazasını te- min maksadile, ajaolar yollıya- bilecekler ve kabul - edebile- ceklerdir. Ekselânt başkan Metaksas ve doktör Aras, Türk-Elen an- tant kordial- paktından doğan | işbirliğinin, mevcud taahhüt- ler çerçevesi dahilinde, geniş- Dabili hastalıklar mütskastm ıt De M Şerki e Uşuz diyor ki: Kasabi astma —S Nöbet nöbet gelen bu nefes darlığına müptelâ olan hasta- ların, ketdilerini soğuktan mu- bafaza etmöleri icabeder. Ulak bir bronşit, küçük bir- nezle, adi bir anjin bile nöbetlerin sık sık gelmesine sebep olabilir. Birçok — hastalârın nöbetleri muâyyen yerlerde gelmekte ol- duğu için daimi bir iklim de #iştirmeleri lâzımgelir, — Bunün için dahi muayyen şartlar vazet- mek imkâni yoktur. Bununla beraber bit mahalde gelen nö- betler, diğer bir mahalde büt: bütün gelmiyebilir. Kasabi astinâya — uğnyan it- sanların bazıları dâğda iyi olure lar. Bazı hastalâra deniz kenar- lari çök iyi gelir, hâlbuki bazı hastalara da şehirler iyi gek mektedir. Banunla beraber en çok yüksek ve dağlık yerlerde uturan hastaların neles - darlık lârından kurtuldukları çok defa görülmüştür. Hatta lerde dahi hem nöbetler kaybolmuş, hem de vücud büyümeleri bilkâssa gö- güsleritin neması oldukça müşâ- hede ediliniş Vak'alar vardır. Şu hale göre bu hastiliğa r olanların, bü- iklimleri ve mühalleri denemeleri lâzıme gelir. Pek ıstirap ve bunaltilar veren nefes darlığı nöbetlerimi tevkif edecek —i âçlarımız - var: dır. Mütehassıs bir doktor tara- fından Kasabi. astma — oldüğu anlaşıldıktan sonra, lâzimgelen tedavi yapılmalıdır. Nöbetler zarkanında yapılacak tedayi, bu nöbetleri izale eder ve hasta dâ Bu ısttraptan kurtulmuş olur,, Bir de nöbetler arasında ve nöbetler geçtikren sonra yapk Tacak tedavi vardır. Bunu mun- tazâm bir şekilde bastaların yaptırmaları, hastalık icabı ola» rak çok ehemmiyetli bir mese- ledir. Bazı hastalar bu tedavi- Terden çekinirler, onun için de çok zahnet çekmiş olurlar. *Bitti. Kendi evinden hırsızlık şme kazasının 16 Eylâl maha lesinde Tahsin oğlu 16 yaşında Rasimin, kendi evinden iki tencere çaldığı — anlaşıl Ratim tütülarak adliyeye veril- miştir. letilmesini muatazamımın — bit İi Türk-Elen Mmuazam — muahede projesi tevdi etmişlerdir. Konsey, önümüzdeki iki içti- || mainın, Eyiâl 1938 de Cenev- rede ve Şubat 1939 da Bük- veşte yapılmasına karar veril- miştir. Sıtma mücadelesi başladı Belediye, şehirde sıtma mü- gadelesine başlamıştır. Geçen söne olduğu gibi bu sene de bütün evlerde mazot — kullanıl- || ması mecbür? tutulmaktadır.Be- lediye, bataklıklâra, umumt yer- lere ve fakirlerin evlerine dö- kölmek üzere Karşiyakâya Beş ton Mmazot göndermiştir. Gelecek hafta içinde Güzel- yalı, Mersinli, Alsancak — semt- lerinde de faaliyete geçilecektir. Borsa büdcesi Borsa idare heyeti, dün öğ- leden sonra toplânmış, Borsa- nn yeni sene büdcesi üzerinde müzakerede bulunmuştur. Vali Bay Fazlı Güleç, bu toplantıya riyaset etmiştir. Borsadin yeni yıl büdcesi 55,000 lira Üüzerim den hazırlanmışlır, Bir hafta sarfında geceleri nö- betçi Bbulunan ecraneleri, günleti T ğreami” / Za | Pazartesi: | Kemeraltisda — Şilaş — karstaşta l Santoş Keçesilerde Yemi İzmir; Aye vaklada Halk. Salı: Kemeraltında Birlik; Güzelya. hda Gözelyalı; Tiülkikte Palk; İki geşmelikte İkiçeşimelik; — Türkpama: rında Abdüsselüm, 'şamba: meraltiada — Birlik: Karanti- #ada Eçref; Kemerde Ali Hayred. din, Eştefpayada Eştefpüya Perşembe: Kemeraltıada Sıhlat; K arataçta Sattoş - Keçecilerde — Yeni — İzmliş - Aariş — Ayvuklada Türkpesnade Ayı Cuma: Kemeoraltında — Şifa; Tilkilikte Falk; Eşrefporada Eşrelpaşa; Türk. posarında Abdüsselüm. Cumartesi: Kemetelboda Hi Güzeljâli. da Günslyeliş Türkpazatında — Aariş “kiçoğinelikte kiçeşmelik; — Alsan> cakta Sağlık, Sılıhat; Karântis nada Ahmed Eşrei; Kemerde Ka. mer; E refpayada Eşrelpaşa; Alşan: İcakıa Ahmed Lötfi,