FIKRA Zarf ve mazruf *“Tiryaki, paketlerini ben de aldım. Tahisarlar idaresinin bu tetkik fikrini doğru ve yerinde bulduğumu söylemek isterim. İne hisarlar Türk malını değerlendirmek ve sürmek için elinden gel diği kadar çalışıyor: Ona yardım etmeğe mecburuz. Sigara içmediğim için yeni harman bakkında bir şey diyemem, Fakat yabancı sigaraların, bilhassa bir az pahalıca olanların, yarı tütün, yarı paket hatırı için alındığını burada tekrar edelim. Bz- de, Şark tütünlerini kullanan rejilerle hususi markaların, istisnasız, biç biri ile rakiplik eden paket yoktur. Çünkü biz bir çok mal sürümlerinde kabın bizzat içindekinden pahalıya geldiğini düşünmüyoruz: Sigara satışlarında güzel san'at- ların vazifesi büyüktür. İnhisarlar en son sistem matbaalarda, beynelmilel her hangi bir sergide her hangi bir rejinin veya hususi markanın paketleri ile bir ayarda veya onlara üstün, paketler bas ırmalıdır. Eo güzel şey bazen en ucuz olabilir. Önümde bir Yunan sgara paketi var, Baskısı hiç şüphesiz bizim rengârenklerden daha ucuza gel miştir, Fakat insanın, boşalmışını bile masasında muhafaza ede- ceği geliyor. İnhisarlar, diğer meseleleri arasında, paket resmi ve baskısı da- e CTT ŞO ŞST AT U 17 NT TT R OT ÇA SS A KONF ZSN CD vasını balletmelidir. Şarkın mahud zarf ve mazruf butlanını bıra- Fatay Fransada Ticaret enstitüsünde bir daktileda seri yazmak mü- sabakası yapılmıştır. Müsabakaya — 300 den fazla dakti!o kız iştirak etmiş, Jermen Lo:d adlı br genç kız dakikada 90 kelime yazmak suretile birin- ciliği kazanmıştır. İhtiyarla Deve arasında münasebet Bosnasarayda 63 yaşında ken- disine çok güvenen bir zengin, son zamanlarda 17 yaşında bir kıza abayı yakmıştır, Bu defa da parasına güvenerek bu körpe kızla evlenmek — teşebbüsünde bukmmuştur. Faket İkızın eber veyni bu teklifi reddetmiştir. İhtiyar inadı, Deve kini gibidir, derler; bu ihtiyar da genç kızı kaçırmıştır. İşin tuhafına bakı- nız ki, gimdi de genç kızı ihti- yardan çekib almak mümkün olamamaktadır. Bunaklık! Yaşlı bir kadının bunaması tabil addolunabilir; fakat genç bir kızın bunaması pek tuhaf ve ender bir hâdise demektir. Deyli Meyl gazetesi henüz 16 yaşında Beti Ringer adlı bir kız bunamış ve bir sinir hastanesine kaldırılmıştır. Zavallı kızcağız. Hem de çok güzelmiş! Şarabı bol bulmuşlari! Lehistanda Çernoviç civa- rında Teplin köyünde bir yangın çıkmıştır. Kasabada yangını sön: dürecek miktarda su bulunma- . dığından köylüler şarap mah: zenlerini açmışlar ve yangın da bu suretle söndürülmüştür. llân varidatı Asrımız gazetelerinde hâkim iradın ilân varidatı olduğu şüp- hesizdir. İlân varidatı en çok olan memleketler - İngiltere ve Birleşk Amerikadır, Yapılan is- tatiştiklere göre, İngiliz gazete- leri 1936 senesinde 188,000,000 İngi'iz liralık ilân kabul ve neş- Size burada emsali az bu- lunur bir rekordan bahsedece- ğiz. Gramer şehrinde Elen Hind adlı 91 yaşında bir hizmetçi kadın vardır. Ve henüz 11 ya- guda iken Con Jilbank ailesi- nezdine hizmetçi olarak gir- miştir. Bu kadın 11 yaşından- beri bu ailenin nezdinde - bir gün bile fasıla yermemek üzere- hizmet etmektedir. SoŞa —— B. Mussolini Komutanlara ziyafej verdi Roma, 27 (Radyo) — Başve- kil B. Mussolini, Harbiye Nazırı sıfatile düa gece elli askeri ku- miştir. Bu n'yıf::c.uvfı,r.ktıvkî mandanı sılatile Veliahd prens Piyemonti de hazır bulunmuştur. Şimal kutbunda Bir mamot müstehasesi bulundu Moskova, 27 (Radyo) — Şi> mal kutbunda bir ada üzerinde bir mamot müstehasesi bulun- muştur. Bu mamotun yalnız hor- tumu üç metre uzunluğundadır, kafatasının bir. kısmı yoktur. Mamotu nakil için bir vapur gönderilecektir. Macar Nazırları Berlinden Budapeşteye döndüler Berlin, 27 (Radyo) — Macar Başvekli B. Darani, — bugün Kayzer Vi-helm san'atlar oku- lunu ziyaret etmiştir. B. Darani ile B. Dekanya, akşam üzeri Budapeşteye müte- yeccihen buradan hareket et- mişlerdir. Budapeşte, 27 (Radyo)— Ma- caristan Başvek li B. Darani ve Hariciye Nazın B. Dekanya Berlinden avdet etmişlerdir. B. Hitler Sergüzeşte atılmak 1stemiyor İstanbul, 27 (Hususi) — Tay- mis gazetesi, yazdığı bir maka» lede; *Hitler, bir sergüzeşte atılmak istemiyor.» Diyor, Ahlâki ve İçtimat muazzam eser A Köy salmaları ve Vekâletin bir tamimi Salmalar hiç bir vakit yirmi liradan yukarı çıkarılamaz. Köy salmalarında en yüksek miktarın 20 lirayı geçmemesi hakkında Dahiliye Vekâletinden vilâyete bir tamim gelmiştir. Bü- tün köylüyü ve köy ihtiyar mec- lislerini alâkaday eden bu tamimi aşağıya yazıyoruz: 1 — Salma ve ölçü nisbetinin seyyal esaslardan kurtarılarak sabit, muttarid ve âdil kaidelere istinad ettirilmesi etrafında köy heyetlerine gereken idari tedbir- lerin aldırılması 19/4/937 günle- meçli ve mahalli idareler şube- sinin 3-3206 sayılı yazısile tamim olunmuştu. 2 — Mülkiye müfettişlerince muhtelif köylerde yapılan teftiş- lerde ve Vekâlete gelen bir çok şikâyet dilekçelerinde bazı bölge- lerde bu durumun henüz önlenme- diği, köylüye tahmil edilen kük fetin nizamlanmadığı ve 2491 sayılı kanunun birinci madde- sinde sayılan vazifeler çerçivesine girmiyen işler için de vatandaş- lara kanunsuz ve usulsüz külfet- ler yükletildiği anlaşılmaktadır. 3 — Köy kanununun 44 ün- cü maddesinin 5 inci fıkrası köy meclislerine külfet teyziinde köylünün haline uygun — düşebi- lecek esaslara ittiba mecburiye- tini tabmil ettiğine göre, köy işlerini yürütecek geliri olmıyan köylere, köyün aylıklı adamları- nın aylık ve yıllıklarile mecburi köy işleri ve ihtiyara bağlı iken kanun — buyruğuna gö- re mecburi — hizmetler ara- sına alınan işler için ihtiyar meclişleri salma salarken daima sözü geçen tamim hükümlerini göz önünde bulundurarak tev- zişti yapmaları ve salma mükel- lefiyetlerinin en yüksek haddinin 20 lirayı geçmiyecek surette ter» tibine itina etmeleri esbabının da ayni heyetlerce prensip ola- rak kabulü lâzımdır. Adamın biri tanıdıklarından bir zengin zatın iftarına gidiyor- muş. Yolda diğer bir zat ken- disine yaklaşarak nereye gittiğini sorar, O kimse de cevaben bir eve iftara gittiğini söyler, İkinci zat kendisini de o eve iftara beraber götürmesini rica eder. Birinci zat bu teklife karşı: — Seni ne sıfatla yanımda götüreyim. Deyince ikinci zat: — Dalkavuğumdur, dersin. 'EMASINDA Bugünkü seans TAYYARE--— —— Cihan edebiyatının incisi VICTOR MAR- GERİTE'in lâyemut eseri LA GARSÖN (ERKEK KIZ) “MARIİE BELL Taratından tem sil edilmiş CUMAR' ANSLAR SSAYDYOR TENASÜB - ENDAM - ve SES itibarile güzel kadın tipini yaratan ZARAH LEANDER ŞARKILI - REVÜLÜ BÜYÜK FİLİM İLÂVETEN: PARAMOUNT JOURNAL FİATLER : 30 — 40 — . TALEBEYE (15) KURUŞTUR ANADOLU z Şehir dahili haberleri ıîvıEMLEKETTâ Şehri altüst eden yağmur Lâğımlar fışkırdı, bazı yer- ler göl halini aldı Belediye, durmadan ve bekleme- den bu derde bir Dün sabaha karşı şehrimize fevkalâde şiddetli ve sürekli yağmurlar düşmüştür. Yanm saatten fazla süren ve bardaktan boşanırcasına yağan yağmur yüzünden şehrin bir çok yerlerini su basmış, sabahleyin mağaza ve fabrikalardaki işlerine gitmeğe mecbur olan işçiler, sokakların geçilmez bir halde üulunmasından evlerinden çıka- mamışlardır. Hatta tramvay se- ferleri de caddenin muhtelif yer- lerine dolan molozlar yüzünden bir saat kadar inkıtaa uğramış- tır, Bir çok yerlerde evlere ve mağazalara sular girmiş, zarar yapmıştır. Odun çarşısı, Gümrük önü, Karataş, Salhane tramvay caddeleri, Tilkilik semtinde bazı sokaklar birer göl halini almıştır. Şehrin umumi hareketini in- kıtaa uğratan yağmur kesilince n — molozların yollardan çare bulmalıdır temizlen- mesi için iki, üç saat çalışmak lâzım gelmiştir. İkincikordon, Doktor Mustafa bey caddesi ve civarındaki bul- varlar da ve Karşıyakada bulu- nan evlerin alt katlarından ve abdesthanelerinden İlâğiım su- ları fışkırmıştır. Bunun - sebebi vaktile buralardaki lâğımların dar yapılmış olmasıdır. Bir çok yerlerde — lâğımlar patlamıştır. Bu hâdise de göster- miştir ki beledye, her şeyden evel İzmirin lâğım derdini hal- letmelidir. Yarın, öbür gün en küçük yağmurlardan bile mo- lozlarla dolmuş olan lâğımların bütün muhteviyatı sokaklarda yüzmeğe başlıyacaktır. — Onun için lâzım gelen yerlerde lâğım- ları temizlettirmek ve genişlet- mek iktiza eder, Sanayi plânında et meselesi Derilerin üvendire ile de- linmesi !asaktır Sığır etlerinin fazla istihlâki için tedbirler alınacak.. Hükümetin ikinci beş yıllık sanayi plânında et meselesi de vardır. Plân hazırlanırken halk arasında sığır etinin rağbet bu- larak fazla sarfının temini ve tulmuş et sanayiinin inkişaf $leıek" bunluıı! konserve halinde gerek memleket dahi- linde ve gerekse ihraç edilmek suretile dış memleketlerde fazla miktarda sarf ve istihlâkinin te- mini için tedbirler alınacaktır. Sanayi plânının bu kısmı tat- bik edilinceye kadar - soğutul. muş ve konserve et meselesi tabiatile bahis mevzuu olamazsa- HALK FIKRALARI “Ren” siddlemodirü mi ddi? Bu söz birinci zatın hoşuna gider ve dalkavuğun kendisile beraber iftara gitmesine muva- fakat eder. Yola düzülürler. Derken bir üçüncü şahıs bunlara yanaşır, nereye gittiklerini sorar. Birinci zat kendisinin bir eve iftara davetli olduğunu, yanında- kinin de dalkavuğu olduğunu söyler. Üçüncü zat: — Öyle ise ben de dalka- vy: olarak — size iltihak edeceğim, Diyerek kervana karışır, lardan itibaren BÜYÜK FİLİM BİRDEN Tarafından temsil edilen 50 da taze sığır etlerinin mektep- lerde ve orduda mebrul şekilde sarfı için tedbir alınması muva- fik görülmüştür. Sığırlarımızın et ve sütleri için beslendikleri takdirde şüphesiz ki bu da te- min olunacaktır. Sığırlar bizde koşum — hayvanı — olarak — ye- tiştiriliyor ve çift, çubuk ve nakliye — işlerinde çal ştırılıyor. Onun için yeni alınacak tedbir- lerle sığırların et ve sütleri için beslenmelerine başlanacaktır. Ziraat Vekâleti, sığırların iyi beslenip bakılmasının memleke- — Sonu 8 inci sahifede — Davet eden zatın evine yak- laşınca bir dördüncü şahıs ta bunlara karışır. Birinci zat bu dördüncü yolcuya der ki: — Ben davetliyim, bu dâlka- vuğum, öteki de onun dalkavu- ğu; sen ne diye bize karışıyor- sun? — Efendim; ©o gideceğimiz ev sahibi beni tanır. Der. Hep beraber kapı önüne gelirler ve tokmağı çalarlar. Kapıyı açan hizmetçi bir mi- safir beklenirken dört kişinin geldiğini görünce asıl davetliye sorar: — Siz davetlisiniz, fakat bu ikinci adam neci?. — Dalkavuğum. — Üçüncüsü kim? — Dalkavuğumun dalkavuğu! Hizmetçi hiddetlenerek: — Ya bu eşek herif kim? Deyince dördüncü — şabis asıl davetli misafire dönerek; — Ben size bu ev sahipleri- nin beni tanıdıklarını söyleme- dim mi idi? Diyerek kapıdan içeri girer. Fıkracı 28 Weşrinlerni Burhaniyede —ei Cüi Zeytinyağı fabri- kaları faaliyete geçti Burhaniye, (Husust) — Bur haniye hududları 'çinde 27 zey- tinyağı fabrikası faaliyete geç miştir. Bu fabrikaların işledik- leri zeytinler, kendiliklerinden döktülen dip zeytin'erdir. Sirıkla silkim için Birincikânunda —mü- saade verileceği tahmin edik- mektedir. Çünkü mahsul kemale ermiş bulunmaktadır. Bir ay önceki satışlar, gerek müstahsile ve gerekse fabrika- törlere büyük ümidler vermişti. Fakat bu gün vaziyet değişmiş- tir, Fiat düşüklüğü ve kemmi- yet-keyfiyet itibarile iyi görülen tanelerden umulan randıman el- de edilememesi vaziyeti - değiş- tirmiştir. Maamafıh zeytinyağı fiatlerinin tedrici surette kısınen - yüksele.» ceği tahmin olunmaktadır, Balıkesir vilâyeti Beş senelik program hazırlıyor Balıkesir, (Hususi) — Vilâyet daimi encümeni, deyair, müdü- ranının da iştirakile bir toplantı yapmış, vilâyet işleri için beş senelik bir mesai programı ha- zırlanmasını ve bunun için ibzari mahiyette bir plân çizilmesini görüşmüştür. Beş senelik plânda, vilâyetin en mübim — ihtiyaçları yer ala» gaktır. Tütün satışları durgun Muğlada da fiatler düşüktür Muğla, (irlususi) — Tütün sar tışları çok durgundur. Merkez ve civarda 6 kumpanya ve mü- essese ile İnhisarlar idaresi mü- bayaat yapmakta oldukları hal- de piyasada hararet yoktur. Fi- atler, ilk günlere nazaran çok düşkündür. Fethiye, Milâs, Muğ> la ve Bordumda henüz satılma- mış pek çok tütün vardır. Turgutlunun elektriği.. Turgutlu, (Hususi) — Beledi- yenin istasyon civarında yaptıra- gağı yeni elektrik fabrikası işle- meğe açılıncıya kadar, kasabanın elektrik işleri bir müteahhit tara- fından idare olunacaktır. Kasa- banın elektrik derdi şimdilik halledilmiştir. Buldanlılar Sıvas - Ergani tahvilâtını kapıştılar.. Buldan, 27 ( Hususi ) — S- vas - Ergani tahvillerinden sek- sen adedi, bugün bir kaç saat içinde satılmıştır. Milli gayemizi halka çok gü- zel anlatan kaymakam B. Reşat Beyatlıya bütün halk minnet- tardır. Göring Almanyanın dostluğunu ka- zanmak igidir. Diyor Hamburh, 27 (A.A.) — 25 bin kişi önünde bir nutuk söy" liyen Görin, Almanyanın yeni kuvvetini sun'i iptidai maddeler imalâtındaki bolluğu ve Alman- yanın müstemlekelere sahip o* mak hakkını tebarüz ettirmiştir. Göring demiştir ki: Almanyanın dostluğunu kar zanmak faydalı bir şeydir. ma-Berlin çelik mihveri Avrupadan geçmekte ve Tokyor ya kadar uzatılmaktadır. Göring Almanyanın müstem leke talep'erini — tekrar ederek nutkunu bitirmiştir. ——— ,