Sıhhat şıirası Memleketin sıhhi vaziyeti iyidir Ankara, 19 (Hususi muhabi- rimizden) — Yüksek Sıhhat şü- râsı, içtimalarına nibayet miştir. ver Şüra, memleketin sart hasta- lık vukuatı hakkında Sıhhat ve İçtimat Muavenet — Vekâletince verilen izahatı ve memleketin umumi sıhhat vaziyetini, mem- nuniyeti mucip bir halde bul- muştur. Çiftçilerin atları Sayım vergisinden istisna edilecek Ankara, 19 (Husust muhabi- rimizden) — Ziraat Vekâleti; çiftçilerin zirastte kullandıkları atlardan' süyüm | vergisi" alırima: ması ve bu atların, hiç bir su- retle haciz edilmemeleri hakkın- dt bir “lâyiha “hezırlamaktadır. Bu'lürika; yakında Kemutüya verilecek ve: bü'devröde çıkması için çalışılacaktır. Orman işletme idaresi.. Ankara, 19 (Hususi muhabiri- mizden) — Ziraat Vekâleti Or- man Umum müdürlüğüne bağlı olmak üzere kurulacak orman işletme idaresi etrafında tetkik- lere - başlandı. İşletme, ticari esaslara dayanacaktır. Prens Seyfeddin dün öldü İstanbul, 19 (Husust muhabi- rimizden) — Misır — prenslerin: den B. Seyfeddin dün gece vefat etmiştir. Malüm olduğu veçhile prens Seyfeddin İngiltereden bir tay- yare ile kaçırılarak şehrimize ge-| tirilmiş ve muhtellişşuur olduğ için Mısırdaki 20 milyon liralık servetinden mahrum edilmiştir. Ücretli memurlar hakkındaki takyitler kaldırıldı İstanbul, 19 (Radyo) — Üc- Fetle alınacak memurlar hakkın- da bazı takyitleri muhtevi olan kararname, Vekillerin son kara- rile mer'iyetten kaldırılmıştır. Bulgar kralı Sofyaya dönüyor Paris, 19 (Radyo) — Bulgar krahı Boris, kraliçe Yuana ile birlikte Zurihe muvasalat et- Miştir. Oradan Sofyaya hareket edecektir. Zıraı aayışıkoru ma kanunu | Hayuanlaıdan alınacak resim, bağ ve bah. çelerin bin metre murabbaından da 50 şer kuruş alınacaktır Ankara, 19 ( Hususi muhabirimizden ) — Dahiliye Vekâletince esasları tesbit edilmekte olan zirai asayişi koruma kanunu proje- sine göre, vilâyet ve kazalarda ziraf asayiş meclisleri kurulacak, kır bekçiliği, her köy için en aşağı bir bekçi kullanı!masını müm- kün kılacak şekilde teşkilâtlandırılacak, bekçilere lerine kırk lira ücret verilecek, 25, bekçi â bağ ve bahçelerin bin metre mu- | rabbamndan 50, koyunlardan azami dört, sığırlardan 6, develerden 10, domuzlardan 20, eşeklerden kuruş resim alınacaktır. 25, atlardan 10 ve katırlardan 15 Iitalyan Hastanesi Sıhhat Vekâleti Müsteşarı muhabiri- mize beyanatta bulundu Ankara, 19 (Hususi muhabirimizden) — St Antoine hastanesi hakkında Dr. Esad Hatiboğlu imzasile (Anadolu) da çıkan yazılar üzerine Sıhhat ve İçtimat Muavenet Vekâleti müsteşar B. Asım bana beyanatta bu unarak dedi ki: — Dr. B. Esad Hatiboğlunun raporu kenüz Vekâlete gelmedi. Gelince tetkik edi'erek icabına bakılacaktır. haza, hastahanenin teftiş ettirileceği anlaşılıyor. General Franko umumi taarruza hazırlanıyor Bir Fransız vapuru alarak Ispanya Paris, 19 (Radyo) — (Mos- tanganem) adındaki Fransız va: puru, Marsilyadan külliyetli mik- darı lâh ve mühimmat ala- rak, Marsilya limanından Cum- huriyetçi İspanyaya mütevece - hen hareket etmiştir. Londra, 19 (Radyo) — Cebe- lüttarıktan haber verildiğine gö- re, ihtilâ'ciler, Malaga havalisine kırk bin kişilik bir kuvvet gön- dermişlerdir. Alâkadarlar, Almeryaya karşı yeni bir hücum hazırlanmakta olduğunu beyan ediyorlar. Salamanka, 19 - (Radyo) — Tatilâlci İspanya zeytinyağı re- koltesinin, bu sene dört milyon kentale baliğ olacağı söyleniyor. Paris, 19 (Radyo) — “General Frankonun bu günlerde - hazır- lamakta olduğu umumi — taarru- zun hedefi, doğrudan doğruya Barselondur. General Franko, şimali Ara- gonda iki yüz elli bin kişilik bir kuvvet tahşid etmiş bulu- nuyor. Burada, üç yüz tayyare ile kuvvetli topçu ve tanklarla mü- cehbezdir. » Marsilyadan silâh ya hareket etti ar azıı Sancakta vaziyet Uluslar sosyetesi heyeti döndü Antakya, 19 (Radyo) — San- etmek üzere buraya gelen Uluslar sos- yetesi hususi? heyeti; bugün bu- cak intihabatını kontrol radan Cenevreye müteveccihen hareket etmiştir. Roma 19 (Radyo) — İskende- rundan salınan son haberler, Sancakta vaziyetin yeniden fena- laşmağa başladığını bildirmek- tedir. Fransız zabıtası, halkı tedhiş edenlere karşı müsamahakârane hareket etmektedir. Papa Belgrad elçisine rütbe verdi Belgrad, 19 (Radyo) — Pa- panın: Belgrad elçisine Kardinal rütbesi verilmişlir. Yakında Ro- maya gidecek ve bu münase- betle merasim yapılacaktır. necmam | Tun Sahife *” |Müftü adının baş- | imamlığa tahvili için bir teklif.. Ankara, 19 (Hususi) — Muş mebusu Hakkı Kılıçoğlu, vilâyet ve kazalardaki “müftü, —adıvın *başimam,, tahvilini — teklif etmiş ve bu teklifi büdce encü- menine verilmiştir. Hakkı Kılıçoğlu, Meclis riya- setine yazdığı tezkerede diyor ki: Fetvaların teşrii mahiyeti bu- ğuna ve teşrif kuvvetlerin Türkiye Büyük Millet Meclisinin manevi şahsiyetinde toplanmış bulunduğuna, onun haricinde verilecek teşrii hükümlerin hiç bir tatbik kıymeti bulunmıyaca- gına göre, fetva kelimesinin mâ- nası kalmadığı gibi, dünya işle- rinde göklerden emir almıyan ve Teşkilâtı esasiyesinde lâyik olduğunu söyliyen ve işlerini o yolda yürüten bir devlet teşki- lâtı esasiyesi içinde müftü adr nın da yeri ve manası, kalma- mıştır. İmdi bu adın ve bu mevkün devlet teşkilâtı içinden silinmesi mantıki bir zaruret olmuştur. Binaenaleyh bu ilişik olarak sunduğum kânun teklifinin Bü- A İ yük Millet Meclisinde müzakere olunarak kanuniyet kazanmasını | saygılarımla arz veteklif ederim. Madde 1 — Vilâyet, kaza ve nahiyelerdeki müftü adları baş- imamlığa çevrilmiştir. Madde 2 — Başimamların gö- receği işler bir talimatname ile tesbit edilmiştir. Madde 3 — Bu kanunu Baş- vekil yürütür. Madde 4 — Bu kanun neşri tarihinden muteberdir. Fransa Parlâmentosuda B. Delbosun mühim beyanatı Paris, 19 (Radyo ) — Parlâ- mentonun bu günkü içtimamda- | da hatipler söz söylemekte de- | vam etmişlerdir. Hariciye Nazır B. Delbos, cevap vererek kabineyi müda- faa. etmiştir. Hariciye Nazırı; Fransanın kuv- vetli olması ve kimseye baş eğ- memesi lâzımgeldiğini söylemiş, silâhların bırakılması için esaslı bir anlaşma hasıl olunciya ka- dar Fransanın silâhlanmağa de- vam edeceğini ilâve eylemiştir. B. Delbos, Uluslar sosyetesi- nin mutlak surette himaye edil mesi iktiza ettiğini ve çünkü | bu müessese ortadan kalkarsa, medeniyetin yıkılacağını heyan etmiştir. Tarzan: Balta değmemiş orınanlarda.. 17 * Dünkü nüshadan mabad - , — “— Haydi bir mucize Rösteri, Sesleri yükseldi. Bu, e- e Tarzan gökten bir gürültü 'lydu ve: hü — Hele bakınız bu gelen Yük kuşu görüyor musunuz? A bir mabuddur ve sizi ceza- l)n irmak için gelmektedir.. &di. Vahşiler birden diz çök- Ne olmuştu?. 2 — Sivilli Stanley Londra: dan tayyaresile yeni bir kadın rekoru vücude getirmek üzere hareket etmiş idi. Fakat müthiş bir fırtına tayyaresinin motöründe bozukluk yapmış ve genç kadına yolunu — şaşırtmıştı. Ştmdi Vol Plâne ile inmeğe çalışıyordu. 3 — Tayyare bir ağaç üze- rine düştü. Fakat vahşiler, acı ve- korkunç - feryadlarla - kaçış- mağa koyulmuş idiler. Tarzan maymunu ile birlikte tayyareci- nin yardımına koştu. Tayyare ağaca düşer, düşmez ateş 'ak mıştı, - Vaziyet — tayyareci - için feci idi, 4 — Tarzan hemen ağaca tırmandı. Maymun da ayni — şe- kilde hareket etti. İkisi de ayni zamanda alevler içinde bulunan tayyareye kadar vardılar, büyük bir tehlikede kalan genç kadını aldılar, yavaş yavaş ağaçtan in- meğe başladılar. — Sonu var — (|Pamuk ipliği satış fiatleri tesbit edildi Toptan satışlarda oö7önünde tutula- cak hükümler nelerdir? İktısad Vekâletinden: Endüs- triyel mamulâtın maliyet ve satış Hatlerinin kontrol ve tesbiti hak- kındaki 3003 No. h kanunun birinci maddesinin verdiği salâ- hiyete istinaden: 15 Haziran 1937 tarihinden itibaren meri bulunan muhtelif numara pamuk ipliği azami satış fiatleri (vergiler dahil) 22 İkin- citeşrin 1937 tarihinden itibaren meri olmak üzere fabrika tes- Pmi peşin satışlar için aşağıda yazılı şekilde tebdil edilmiştir. Adana ve Mersin vilâyetleri dahilinde bulun n fabrikalar, pamuk nakliye farkı olarak fiat- lere paket başına 20 kuruş zam edebilirler. a) Vater iplikler: Safi 4,530 Kg. lık bir. paket ipliğin satış fiati namaralarile beraber şöy: ledir: 4 No. 225 krış.,, 6 No. 315 krş., 8 No. 372 krş., 10 No. 355 krş. 12 No. 395 krş. 14 No, 440 krş. 16 No. 460 krş. 18 No. 485 kırş. 20 No. 510 krş. 22 No. 535 krş. 24 No. 560 krş. b) Katlı iplikler (2 ve 3 katlı): Safi 4.530 Kg. lık bir paket ipliğin satış fiati numaralarile beraber şöyledir: 4 No. 325 kış. 6 No, 345 krş. 8 No. 370 krş. 10 No, 396 krş. 12 No. 442 krş. 14 No. 493 krş. 16 No. 519 krş. 18 No. 550 krş. 20 No. 581 krş. 22 No. 612 krş. 24 No. 643 krş. c) Kıvrak iplikler (Ekstre Hart): Safi 4.530 kg.lık paket ipliğin satış fiati numaralarile beraber şöyledir: 4 No. 322 krş.6 No. 353 krş. 8 No. 382 krş. 10 No. 413 krş. 12 No. 462 krş. 14 No. 518 krş. 16 No. 545 krş. 18 No. S81 krş. 20 No. 615 krş. 22 No. 651 kış. 24 No. 685 ku- Tuştur. Toptan satışlarda tüccar ve fabrikatörlerin riayete mecbur tutulacakları hükümler: a) Gerek, fabrika; gerekse ti- carethane satışlarında bir paket dahi toptan satış addolunur. Ki- lo veya çile gibi perakende sa- tışlarda fiatler yekün itibarile paket fiatini tecavüz etmiştir. MA Jıulf ) İzm b) Fabrikanın bulunduğu şe- hirlerdeki tüscarlar, toptan satış için fabrika fiatine azami yüzde 1 ilâve edebilirler. c) Fabrikanın bulunduğu şe- hir har.cindeki tüccarlar ise ilân edilen fabrika. satış Hatlerine kendi kâr ve masrafları olarak azami 3 ilâve edebilirler. d) Fabrikalar başka şehirler- de, satışlarını satış mağazası ve» ya büro açmak suretile- bizzat yaptıkları takdirde, o şehirlerde açacakları satış mağazası veya büro masrafı olarak fiatlere aza- mi yüzde iki fark ilâve edebi- lirler. e) Dân edilen fiatler azami olduğundan fabrikalar bu fiat- lerden daha ucuz satış yaptık: . ları takdirde yukarıdaki fıkralarda yazılı tüccar kâr ve masrafları- nın azami fiat üzerinden hesap edilmey'p, fabrikaların ucuz sa- tışı Üüzerinden besap edilmesi meşruttur. () Fabrikanın bulunduğu — şe- hir haricindeki satışlarda -top- tan fiatlere ayrıca nakliye reti zammedilir. 8) Paket ambalaj masrafı fab- balya ambalaj masrafı yeaiddir. Balya ambalaj masrafı hakiki masralı tecavüz edemerz. h) Gerek tüccar ve gerekse fabrikalar depo'arında iplik o duğu halde, mübayaa için mü- racaat eden Mmüşterilere — satış yapmaktan istinkâf ettikleri tak- dirde kanunun cezai hükümlerine tâbi tutulacaklardır. i) Gerek tüccar ve gerekse fab- rikalar, mağaza veya satış bü. rolarına, komisyon ve masraf- larının - ilâvesile tanzim ede- iplik - satış — fiatlerini mahalli ticaret odalarına tasdik ettirdikten sonra, umumun gö- rebileceği bir şekilde ve fiatle- rin meriyete girdiği 22-10-937 tarihinden itibaren talik etme- ğe mecburdurlar. Arnavudluk Belgrad sefirini değiştirdi Belgrad, 19 (Radyo) — Ar- navudluğun Belgrad orta elçisi bu gün Saltanat naibi Prens Pola itimatnamesini takdim et- Üüc- cekleri Nüfus daıresıne bir bakış İzmir nüfus dairesine hiç gir- diniz mi?. Girmedinizse, merak etmeyin, size orasını tavsiye edecek değiliz. Biz burada kısa- ca yazacağız, vaziyeti anlarsınız: Paravana ile ortasına yakın bir yerden ikiye ayrılmış bir daire.. Paravananın arkasında iki üç memur.. Duvarlardaki sözde dolab ve raflarda bir kısmı Nuh zamanından kalma, bir yığın defter.. Kâtibler, dur- madan - çalışıyorlar.. Ne yalan söyliyelim, çalışıyorlar. Fakat paravananın beri - ta- rafı o - kadar hincâhinç, ©o kadar lebaleb — dolu ki... Par- maklığa doğru her uzanan el, uzun müddet, — parmaklarının arasında tuttuğu nüfus cüzdanı, zarf veya evrakla bekliyor. Hava, pis mi pis, ağır mı ağır.. Bu bir yığın kalabalık, müte- madiyen itişiyor, kakışıyor, ho- mürdanıyor, dalgalanıyor ve işini gördürmek istiyor. Solda bir kayıt odası ve geride de bir mü diriyet dairesi.. — Dar, karanlık koridorda kadınlı, erkekli, ço- laklu - çocukla - bir yığın insan daha.. Bunlardan — bir kıımı var ki, günlerce buraya devam ediyor- * lar. Memurlar ne yapsınlar ki yetiştirebildikleri kadar çalışıyor- lar. Sonrası?. Sonrası malüm: Gel, gitl. Daireye atfedeceğiniz bir kuş bakışı, İzmir vilâyeti nüfus mü- dürlüğünde mi, yoksa en iptidaj bir kazada vaktile muinli, mu- insiz ailelerin, pencere diplerinde başörtüsü içinde çocuk salladık- ları dairelerde mi bulunduğunuz hakkında size hiç bir fikir vere- mez. İzmire hiç yakışmıyan bir hal. Bu daireyi yoluna koysalar, bir iki memur daha ilâve etse- ler, halkı bu karanlık, bu pis kokulu yerde uzun uzadıya tut- masalar, sanki kıyamet mi kopar? Abdullah çavuş-