Birinci Fransova BÜYÜK TARİHİ TEFRİKA Çeviren: ”. Şemseddin Benlioğlu, Fransova, gene çok karışık ve müphem günlerinden birisini yaşıyordu. Küçük Dük d'Angolem, kra- İın oğlu Şarl: — Monsinyor, bu iş nasıl oldu bilmiyorum.. Dedi, Sağ elimde kılıcım vardı; bu hey- kelin burnunu kırdı. Bunda benim kabahatım var mı?. Ya- lan söylüyorsam, beni şeytan- lar çarpsın.. Fransova, ciddiyetle: — Monsinyor, dedi. Bu sı- rada siz gayri müteharrik mi idiniz?, — Hayır.. halinde idim. — Şu halde, şüpheye ma- hal yok. Siz, bu heykeli mü- kemmelen parçaladınız. Sizin Tabii hareket — bü halleriniz bana artık ümit- sizlik veriyor.. Bunlara delilik diyeceğim geliyor! Güzel ve kibar tavırlı 12 yaşında bir çocuk olan Dük: — Bir daha yapmıyacağıma söz veririm. Dedi. t — Haydi.. z Küçük çıkarken veliahd; — Bizim küçüğün kusuruna bakmamak lâzım.. Çünkü başı aşk bulutları arasındadır. acaba? — Kraliçenin - nedimelerin- den Dona Paşeko! Baba ve oğul kahkahalarla güldüler. Çünkü.. Dük Vango- Te'nin intihab ettiği kadın hem yaşlı hem de çirkindi! Kral oğlunu okşadı; — Haydi oğlum, Pöti Anj'e biraz mücevherat ver, çünkü kadınlar mücevheratı çok se- verler: Dedi. Fransova'nın müstakbel ge- linine “Pöti Anğ, “Küçük melek,, ismi vetilmişti. Krâl, ihtiyarsız olarak derin bir düşünceye daldı; oğlu on heş yaşında ve hanedanına has iri bir burnu vardı. Kral başını kaldırdığı za- man önünde ikinci oğlu Han- ti Durlean'ı gördü. Bu çocuk kardeşi hilâfına güçlü kuv- vetli, iyi teşekkül etmiş bir bünyeye malikti. İşte asıl bu çocuk hanedanına hizmet ve “şeref bahşedebilecekti, fakat.. Çocuk: — Haşmetmeab - hazretleri çok düşünüyorlar, ded Kral da oldukça uzun bir sükündan sonra: dedi, kavalye sizin de olmanız — Hanri, bir. kadına lâzımdır. Prens, gözlerini önüne in- dirdi. Evet, bu çoçuk epiy «Zamandanberi, Diyan dö Pu- atiye'yi sevmekte idi. Bu ka- dının önünde titriyor, sararı- yor, ayakları birbirine dola- şıyordu. Aslen kadıncı ve zevkçi bir adam olan kral, herkesin me- sud olmasını istiyen bir kraldı! Bunun üzerine kral Diyan'ı huzuruna getirtti ve oğlile da- ha samimi bir dostluk tavsiye- sinde bulundu. Biraz sonra kral yalnız kal- dı, güzel bir geceydi. Yıldız- ları seyre başladı. Bütün komşu memleketlere Yunan — gizli memurlarından birisi, Turen'e varınış bulunu- yordu. Kral bünu biran evel | .,_ görmek arzusundan kendisini ılımıyordu Çünkü bu memur, t BAA | |Türkelli — Bu aşk kime karşıdır !İwyıî * ti cinayeti | Bunun sebebi, İtalya'dan, artık elden çıkmış olan <güzel İtalya'dan geli- yordu, Bu memur nihayet — geldi; ayağının tozunu bile silmeğe vakit bulamadan kralın huzu- runa girdi. Mühim haberler getirmiş idi. Şarlken Dük Savva'yı Fransova'dan ayır- mak için entrikalarını artır- mıştı. Hemen, hemen muvaf- fak olmak üzere bulunuyordu. —Sounu var— Genç kadın Dayaktan mı öldü? Değirmendere nahiyesinde genç bir kadınırrbazı kimseler tarafından döğüldüğü ve ye- diği dayağın tesirile öldüğü müddeiumumiliğe şikâyet edil- miştir. Müddeiumumilik, der- hal tahkikat ve tetkikata baş- lamıştır. Kadının cesedi, dün Değirmendere — nahiyesindeki mezarlıktan çıkarılmış, otopsi yapılmak üzere memleket has- tanesine getirilmiştir. Menemen kazasının Türkelli köyünde dağlı Emini - öldür- mekle maznun yanbasdı Hü- seyinin dün ağırcezada devam edilmiştir. Bu celsede maznunun gös- termiş olduğu bazı müdafaa şahitleri dinlenmiştir. Maznu- vekili, hâdise yerinde keşf yapılmasını istemiş ve bu taleb kabul - edilerek mu- | hakemenin devamı başka bir güne tehir olunmuştur. muhakemesine nun Samsun İş Bankası müdürü Samsun İş Bankası müdür- lüğüne tayin edilmiş olan şeh- rimiz İş Bankası müdür vekili Osman Dardağan dün İzmir vapurile İstanbul'a gitmişlir. Oradan Samsun'a geçerek yeni vazifesine başlıyacaktır. Tütün piyasası Busene, tütün piyasasının erken açılacağı söylenmektedir. busene tütün mahsulünün, geçen seneye na- zaran erken toplanması ve ka- hıpların hazırlanmasına başlan- miş olmasıdır. — İlkteşrinin ilk haftasında tütün piyasasının açılacağı ümid edilmektedir. 'Yeni Ordudefterdarı İzmir defterdarlığı pul tet- kik müfettişi Süleyman, Ordu defterdarlığına tayin edilmiştir. Süleyman uzun zamandanberi şehrimizde vazife görmüş ve kendisini sevdirmiş, - çalışkan bir memurdur. Yeni işinde de muvaflak olmasını tememni ederiz. e ANADOLU Küçük Haberler Ö!nıı'ı; Londra, 7 (Radyo) — İn- giltere'nin maruf operatörle- rinden Lord Molingan 70 ya- şında olduğu halde ölmüştür, Mareşa! Graçyani Adis. Ababa 7 (Radyo) — Mareşal — Graçyani, maiyeti erkânı ile birlikte merasimi mahsusa ile M. Hanri Mon Friyed isminde bir Fransız muhabirine askeri madalya vermiştir. İtalya haberleri: Adis-Ababa, 7 (Radyo) — Bugün askeri bir resmigeçitten sonra motörlü Eritre kıt'ası ve Ras ,Hamilton'un İtalya hizmetindeki çeteleri gayri meş- gul sahalara doğru hareket etmiştir. Bisiklet yarışı Berlin, 7 (A.A) — Yol üze- rinde 145 kilometrelik dünya bisiklet şampiyonluğunu İs- viçre'li Buhvalder kazanmıştır. Eşrefpaşa cinayeti Eşrefpaşa'da berber Hüse- yin'i öldürmekle maznun ma- rangoz Salih'in muhakemesine dün ağırceza'da devam edile- cekti, davet edilen iki şahid gelmedikleri için mahkemece zorla getirilmelerine karar ve- rilmiş ve muhakeme başka bir güne bırakılmıştır. Polonya-Fransa Arasında ademi tecavüz misakı akdedilmiş Paris; 7 (Radyo) — Polön- ya ile Fransa arasında bir ademi tecavüz misakı akd- edildiği ayni zamanda Çekoslovak'ya ilede uzlaşıl- dığir söyletiyok M. Alber Lebrun Paris, 7 (Radyo) — Roeisi- cumbur. M. Lebrun, bugün (Raşbolye) şatosuna gitmiştir. Macar başvekili Münih'te.. Prag 7. (Radyo) — Macar başvekili General Gömböş'ün Münih'te - bulunulması nazar dikkati caliptir. Almanya ile bazı müzakerelerin başlıyacağı söylenmektedir. G. Rizt Smygli Varşova, 7 (Radyo) — Ge- neral Rizt Smyğli Lehistan'a dönmezden — evel İsviçre'de birkaç gün kalacak ve zevce- sine iltihak edecektir. Balıkesir'de bayram Balıkesir, 7 (A.A) — Balı- kesir kurtuluşunun 14 üncü yilmı 'din Büyük. bir coykune İuk içetisinde kütlüladı. Kadin, erkek yüzlerce halkın (Çok yaşln " Böyük Atamiz) 'diye bağırışları göklere yükseliyordu. Askerimizin, mekteplilerin, partililerin ve — idmancıların yaptığı geçitresmi çok parlak oldu. Gece halk - tarafından yapılan fener alayı bütün şehri dolaştı. FER ve Türk Hava Kurumu Büyük Piyangosu 21 inci tertip biletleri satılıyor Beşinci keşide 11-9-936 dadır Büyük ikramiye 35.000, mü 20.000, 12.000 ve 10.000 İiral, kâfat 20.000 liradır. ık büyük Ayrıca ikramiyeler vardır. Biletler hukümet önünde dıreL!orluk gişesinde ve “bi- lümum bayilerde satılır. CA KA LRLAALKAAK DK KOK CA LTL LK İKO KOYLALAAA UA —T YU —-. OSETTNUZ LA EORMKAAK M TP AYA VLAM Nİ FT SCENDE SST AÇT A AD şuIII|III|l|||IIIIIIIlIlIllll||IIlIIIIIIIIIH|||Il|ll||||||IIHII|IIIIIIIIII|lll|||III|IIIIIIIIIHIIIIIIIIIIllllllIIIIIIİlllllHIIIIIIIIIIIIIIHIIIIII Sağlamlıkta - arda - BİRİNCİ 9 milyondan fazla kul'anılmakta Fuarda 24 numaralı paviyon *0 10 Fuar tenzilâtı Fazlı Balkan İş Bankası karşısında « Mustâfa Balkan hükümet konağı İL Mehmet Fevzi Balcılarda 8/9/ 936 | kıymette * E £ : : z : : : ğ £ E %:IIIHiill|IIlllllHİIMIIIIINIIIIIHIIlIIIIIIIIIIIIIIll!llllIIIllIIIlllllllllll|İIIIIIIIIIIIIIlIINlIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIİIIIllllllllllllllllmf M. Leon Blum yerini ter etmiyeceğini söyledi. Blum Lünapark'ta iradettiği bir nutukta demiştir ki: — Fransa'nın İspanya işle- rine ademi müdahale - teşeb- büsü olmamış olsaydı, bey- nelmilel birçok feci hâdise- lerin çıkması mümkün idi. Fransa: bu/ vaziyetin önühe geçmek için elinden geleni yapmıştır. Sulhperver bir dev- let için bundan başka takib- edilecek bir hattı hareket olamaz. Fransa, İspanya yan- gınından sıçrayacak kıivilcim- lar hasebile çıkacak hâdise- lere karışmak istemez. » “Kudretim dahilinde - olan herşeyi yaptım. Şimdi yapa- cak bir vazifem — daha var- dır; sade bir hükümet re- isi sıfatile bütün mesaimizi fırka ve rejim namına hasret- medim. Bütün gayem sulhün muhafaza ve Fransa'nın mü- him menafiini tehlikeden kur- tarmak olmuştur. Maamafih, istinat ettiğim partiye muhalif hareket edecek değilim. Bugün bir proleter veya bir parti şefi değilim; esasen ka- binemde sade - sosyalist hü- kümeti değildir. Halk cephe- sini teşkil eden fırkaların hü- kümetidir. Bunun için"” hükü- metin programını takip mec- buriyetindeyim. Harici ve da- hili siyasetim, halk cephesinin siyasetidir ve bu siyaset te şimdiye kadar esaslı bir mu- halefetle karşılaşmamıştır. Bizi muhalefetin affedeme- diği nokta, Sovyet'lerle ittifak akdetmiş olmaklığımızdır. Hal- buki bu ittifak, şu veya bu devletin aleyhine matuf de- gildir. Halk fırkası erkânı arasın- da parlamento dahili veya ha- ricinde siyasetimize uymıyan- lar varsa, bunlara yüksek ses- le hitab ederek derim ki: — Cephenin proğramının yürümediğini gördüğüm anda, duracak ve ne yapmak lâzım —Baştarafı | inci ıay/adu—i“ geldiğini düşüneceğim. Paris, 7 ( Radyo ) — M. | “İktidar mevkiinde kalaca- ğim ve cephenin siyasetini | tatbik edebileceğim müddetçe ben izah ettiğim siyaset üze- rinde yürüyeceğim. Bizi tenkit eden ve “harp tehlikesi önün- de bir mukavemet siyaseti takibi,, lüzumunu ileri süren dostlarımız vardır. Fakat ben bu kandâtta değilim, benim bütün gayem sulhün müdafaa ve muhafazasıdır. “Dostlarım! Bu siyaseti ben yirmi dört senedenberi hazır- ladım, bunun tatbiki gününü bekledim. Fakat vatanperver- liğimiz bize en büyük vazifeyi bildirmiştir; ve ben Fransa'nın zararına, Fransız — vatanper- verliğinin hilafına hiçbir ha- reket yapmıyacağım. On beş senedenberi, anla- dık ki sulh siyaseti en büyük bir siyasettir. (Halk arasından yaşasın sulh! Nidaları| Sulh ve - silâhların azaltıl- ması için sarfolunan mesaiyi unutmak mümkün müdür? Bu mesaiyi ben hiçbir vakit unut- mam, sizlerin de unutmadı nıza kat'i suürette eminim. Ben, büyük harbin çok feci ve buhranlı günlerini her za- mân aklımdan çıkarmıyorum. O meş'um anlarda, ben sulh düşüridüm: Bugün de karbin gayri kabili içtinab olduğu iddia edilmesine rağmen ben bütün kuvvetimle yolumu harb yolundan ayıracağım. Harbe muvafakat etmiyeceğiz. Marb, mümkündür? Belki de gayri kabili içtinab olabilir. Fakat ben son âna kadar> ümidsiz- liğe düşmiyeceğim. Sulhu mut- laka muhafaza edeceğim.,, De, möştir; M. Blum'un bu mühim nut- ku uzun müddet alkışlanmıştır. Elişleri sergisi Birinciteşrin ayında Anka- ra'da kurulacak olan Elişleri sanayi sergisine İzmir'den bir çok müesseseler — iştirak ede- ceklerdir. İktısad vekâleti sa- nayi müfettişi Nazım; İzmir- deki bu müesseseleri gezerek tetkikler yapmaktadır. - k Fuar ve Kültürpark —Başı | inci snlııfnde— Fuara gelince; çok muhtaç ol- duğumuz bu eser de, küşursüzdür, denemez. Her yeni şey gibi fuarın da birçok kusurları olabilir ve var» dir. Yalnız. şurasını da — teslim et- mek lâzamdır ki İzmir belediyesi fuarı tekemmül ettirmek için işin kendi uhdesine teveoccüh eden kıs- mımı daima yapmaktadır ve bün: dan sonca da — yapacaktır. - Fuarın asıl kusurlu olan bir kımu varsı bu kisım daha xiyade önün teşki- Ltnda, tesisatında değil, fakat eke- pozisyonda ve bilbassa ekspozan- lardadır. Fuarın büyük bir kısımını iş- portacı dükkânlarından, mukavva . — talaşlarından kurtarmak, ona ha ” kiki ve medera bir. meşher mahi- yeti vermek lâzamdır. Belediye t vaffakıyeti Fose weij hayali bir zeruret tayı da temin ettiği İzmir'in ve İzmir'lilerin ikinci bir defa olarak şükranına İiyakat kesbetmiş olacaktır. Hamdi Nüzhet Beynelmilel genç- lik kongresi. Cenevre, 7 (Radyo) — Bey- nelmilel gençlik , kongresi hi” tam bulmuştur. Köngre gençlik ” sulh içiğ beynelmilel vazifesinde deva- mı kararını vermiş ve bunun için de cihan gençlik kongre- sini davet etmek üzere bir komite teşkil etmiştir. Bu kongrenin müteşebbisi, gençliğin sulh için uhdesine düşen vazifeden bahis bir nu- tuk irat etmiştir. Beynelmilel gazeteciler Federasyonu - toplandı.. Bern, 7 (Radyo) — Beynel: milel gazeteciler federasyonu kongresi açılmıştır. Bu kong- reye şimali, cenubi Amerikâ ve Avusturalya gazetecileri d& iştirak etmiştir. Bu kongrey? İsviçre Federal meclisi erkâ” nından birisi riyaset edeci ve matbuat serbestisi lehind€ teşebbüsatta bulunacaktır. AY7 — ni zamanda gazetecileri kadar eden işler goıruşı'lleıtlk tir. Köngre azâsı İsviçre'nin şayanı temaşa yerlerini g'ıç cektir.