26 Şubat 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

26 Şubat 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DE - EA Pİ BBP 1 e İİ pEs pe Beşiktaş, |, Spora 6 - O: Beykoz, Kasımpaşaya 2-1 galip geldi Fenerbahçe - Topkapıya 14 gol atarak meüsimin gol dda birden lig maçlara ii havanın bir bahar he kadar güzel oluşu, bütün 'maçların büyük bir alâka ile takip edilmesine »»- bep olmuştu. Yapılan maçların şampi yonaya en milessir olanı Şeref stadında oynanan Beşiktaş - İstanbülepor karşı- Jaşması idi, Bu maçı Beşiktaşhlar rahat bir oyundan sonra 6 - O gibi büyük bir farkla kazanırken Fener stadında oyna” nan maçlardan Fenerbahçe - Topkops karşılaşması da Fenerim 14 - O gibi açık bir farkla galebesile bitmiştir. Bu suretle bu senenin gol rekoru Beşiktaştan Fe- nerbahçeye geçmiş Saat 15,30 da başlıyan maçta iki te kım da şu kadrolarile yer almıştı Beşiktaş: Mehmed Alk . Task, İlbre- bim - Hüseyin, Rifat, Cibad » Hayati, Ridvan, Hakkı, Şeref, Eşref. İstanbulepor: Saim - Hayri; Hasan - Bekir, Enver, Fark » Süleyman, Fahri, Orhan, Cihad, Bahri. Oyunda ilk hücumu Beşiktaşklar yap- lar ve bu hücumler üst üste on dekikm kadar devam etti. Fakat lar yavaş yavaş açılarak. kalesini ve bu hal; 30 uncu miğerek maçı 2 - | Lig maçları puan Ikinci küme maçları cetveli Beylerbeyi, Kurtuluşa 2-1 MERAL galip gelerek B grupu şampiyonu < ss 5 EBU abanur asEkerasa? BİSLEBBE.E BBELGSES 18 Li 6 . 8 “ 4 16 el mame m ie Sulhinin yaptığı ikinci gol takib ett. Dev re sonuna doğru Huktı bir karışıklıktan Mtifnde ederek sayı adedini üçe çıkardı. * e İ, Spor, Beşiktaş maçında | l rekorunu kırdı m Hakkının golü liye Beşiktaşın kuvvetine daha farla mekavemete imkân bırakmadı. BESİKTAŞIN 2 nci ve 3 üncü GOLLERİ 22 nci dakikada İstanbulepor kalesi önüne inen bir Beşiktaş hüsumunda satıtrhaf Rifat güzsi bir şütle Beşiktaşım ikinci golünü yapn. Bu golü takip odem yeni bir hücumda Hayati de yerden bir vuruşlu üçüncü golü çıkardı. Üst üste 2 Kol yiyen İstanbulspor defans bozulmuş ve gelişi güzel oynmnağa başlamıştı Bundan istifade eden Beşiktaş forlan oyunu hemen İspor nısıf sahas- ne yerleştirdiler. DÖRDÜNCÜ ve BEŞİNCİ GOLLER 30 uncu dakikada Beşiktaş höcumları davamda iken Şeref güzel bir şütle dör- düncü ve 33 üncü dakikada da Hakla yerinde bir müdahale ile 5 inci golleri | yapular. Oyunla mütenasip olmuyarak | gol yemiş olan İstanbulsporlular bundan | Beşiktaşa bir sayım yapmg çok çalıştılar. Fakat taş bu yargun tukım karşımında rahat bir oyun çıkarıyordu. REŞİKTAŞIN 6 ncı GOLÜ Oyunun 43 üncü dakikasında İstam- bulspor hücumda iken top Beşiktaş for larına geçti. Ridvan iki müdafii de geçe rek yerden bir şütle takımının 6 ne go- lünü yaptı ve oyun da bu suretle 6 . O Beşiktaş lehine bitti. Beykoz - Kasımpaşa Beşiktaş - İstanbulepor maçından vel hakem Refik Top'un idaresindi . yek gölün epi Ünen yet gı yapmıştır. Ve nısabaka didinmelere rağmen bu vaziyet den 2-1 Beylerbeytnin gmlebenile nihayet- lenmiştir. Ve birinci devre 3-0 FENERBAHÇR STADI: Galatasaray, Hilali 8-0; Fenerbahçe, Topkapıyı 14-0 yendi Pener #tadında günün Uk kapşılaşmanı Galatasaray - HUM arasında oldu Ahmeğ Ademin idaresindeki bu oyuna Galatasamığı» blar har zamanki kadrolarile ve şu şeki de çıktılar: Osman - Faruk, Adnan - Mus Be ver, Csihi - Salim, Salihaddin, Cemli, Buduri, Sarafim. | j İ İ i zi : ii ili tarafından sokak koşusu dün sabah 31 ai kile Fatih - Topkapı arasında me olarak yapılmıştır. Birinel gidip gel- sınıf alet İerin iştirak etmediği bu koşu neticesinde Kaltapordan Takfor 16.12 ile birinci, Bü- | Asiyi tedipten âciz görünmesi, mem MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIALİ Yazan; SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme, iktibas hakla mahfuzdur. Nümayişe Iştirak edenlere tevzi edilen beyanname Dışarda hatipler Bdirnenin Bulgar lara, Adalar mukadderatının devletle re bırakılması aleyhinde, protesto ma- hiyetinde şiddetli nutuklar söylüyor, bu siyah İekeyi silmek için bütün Os- manlıların canla, başla çalışacaklarını teyid eyliyorlardı. (Yaşasn)lar, alkış- lar tevali etmekte idil Bu sırada nümayişe iştirak eden lere bir beyanname tevzi edilmeğe baş- landı. Bu beyannamede İttihmd ve Te- rakki ahvali kendi bakımından izah ve büyük kabine ile Kâmil paşa hü- kümetinin hattı hareketlerini şiddetle tenkid ediyordu. Deniliyordu ki: (Devletimiz Trablusgarp ve Binga- side (o İtalyanlarla ank, şerefi Üzerine Said paşa kabinesi iktidar mevkiinden çekilmek mecburiyetini hissetmişti. Zavahire göre Ahmed Muhtar pe- şa kabinesinin memlekette bir sükün devresi açacağını herkes umuyordu. Yazık ki bu kabine daha ilk adım- da âsilere karşı müsamahayı ihtiyar ve silâhı terkeylemeğe karar vererek devletimizin Balkanlardaki siyasi du lardaki tedib kuvvetini seyirci vaziye- tinden ayırmadı, Bu da hariçte aske- ri kuvvetimizin zaafına, inhilâline de. MI tutuldu; « Balkan hükümetlerinin | memleketimize matuf hırs ve iştiha- | larını bir kat daha açı. Âsiler Üskübe girmek üzere iken Londradaki Bulgar elçisi bizim elçi mize: — Osmanlı devletinin birkaç bin leketiniz için bir felâket başlarıgıcı ölür. Demişti. Bu söz, düşman ağzından | nadiren çıkan tesirli ve ikaz edici bir nasihat ldi; fakat nazarı itibara alın. | madıktan başka âsilerin Üsküpten sonra Köprülüye de inmelerine ses çi karılmadı. | Neticede gelip bir devlet tebaasına verilen müsaadelere müşabih ve Ka. nunuesasi hükümlerine muhalif mü- saadeler bahşolundu. Muhtar paşa kabinesinin Kanunu- esasiyi (MMA! etmesi bununla kalmadı. Azllerin arzu ve taleplerine tabi ola- râk Meclisi mebusanın sed ve tatili cihetine, gitti. En feci bir meşrutiyet darbesi te- lâkki edilmek lâzun gelen bu hale karşı kuvvetli bir itiraz sadası yüksel- memesi Osmanl kalblerinde mill iz zeti nefis gibi faziletleri silinmiş ol- duğuna hariçte delil ittihas olundu. Ordumuz ötedenber! Balkan devlet- lerine hürmet hilesi ilka ederdi. Ah med Muhtar paşa kabinesinin ordu. muzda zaaf ve teşettüt bulunduğunu, Osmanlı milletinin en mukaddes hak ları ve siyasi müesseseleri ayaklar ak tına alınsa bile, teessür ve tahassüş göstermekten âciz olduğunu göster mek, isbat etmek Istertesine takip et- tiği sakim siyaset, Balkan ittifakını tevhid ve temin etmiştir. Bu kabine O sırada - şayet ihanet değilse - chan- da misli geçmemiş bir de gaflet gös. | termiştir. Balkan devletlerinin ittifa,i kım bildiği halde Rumelideki nizami, ye kıtalarından yüz yirmi bin kişiyi birden terhis ederek Rumeliyi asker. den hali bırakmıştır. Meşrutiyeti istihssiden sonra en #iyade talim ve terbiye görmüş olan bu taburlar harbe iştirik etmiş olam Ayni zamanda hükümet, bu gafle tine bir de hamâkat ilâve etti. Manew ra için Rümeli rediflerini silâh alına aldı. Bundan kuşkulanan Balkan hü- Kümetleri muhasama kapısını açmak için istical ettiler. Hattâ tevatüren şe- yidir ki Rusya Çarı muharebenin İli bahara talikini tavediye ettiği halide Bulgar kralı Ferdinand: — İlkbaharda Türkiyede iş başın- da bu kadar âciz bir kabine buluna cağı malüm değildir! Diyerek muhasamati tacil esbabını ihzat eylemiştir. Erkâmharbiyemizce Balkan hükü- mellerine karşı ötedenberi bir harp plâmı hazırlarımış iken Ahmed Muh» tar paşa kabinesi bu plân tatbik di- mediği gibi, kumandanlıklara da na ehiller tayin etmiş, galip geleceğine dünyanın her tarafında emniyet ve itimad edilen ordularımızı Kırkkilise ve Lüleburgaz herimetlerine uğrat muştır, © Gerek Muhtar, gerek Kâmll paşa- lar kabineleri omağlöbiyetlerimizin hakiki sebeplerini araştırarak onları bertaraf etmekle meşgul olacaklarına milletin mukadderatile eğlenircesine payıtahtta ev basmak, hamiyet erbü- bını taharri ve tevkif etmek gibi işle ri birer büyük vazife bilmişlerdir. Bu kabineler cahn ve kabiliyetsiş kumandanlar elinde ordulanmuısın harp kabiliyetlerini nasıl mahvet mişlerse, bu gibi takibat ilede mii- letteki vatanperverane duyguları ve harpecuyane galeyânı uyuttular. Adeta muharebe eden askerle anun mensup olduğu millet arasında düy- gularda iştirak, mütekabi! menfaat yok zannolunurdu. Hele Kâmli paşa kabinesi muharebe işlerinden ziyade Abdülhamid devrini fhya edercesine hafiye ve casus Jurmnallerile uğraşmış” tır. Çatalcadaki galibane o vaziyetimiz nazarı dikkate alınmaksızın. Bulgar- lara gayet müsaid şartlarla mütare- ke akdedilmiş olmasına bakılırsa, K&- mil paşa kabinösinin vatani ve mü menfaallere bakmıyarak ne olursa ol- sun, müsalâhaya karar verdiği anlar giiyor. Londra konferansının üçüncü içti- manda Edirne vilâyetinden maâda bütün Rumelinin düşmanlara terke- dilmesi, hükümetin bu niyetini pek açık surette gösterdi. Balkan hükümetleri bu kadar mü- saadekâr olan bir kabineden Edirme ile adaları almamak büyük bir hata

Bu sayıdan diğer sayfalar: