Almanya ile İtalya arasında bir ticaret Vekiller Heyeti dün Başve- kilin riyasetinde toplandı. İçtima dört saat sürdü anlaşması imzalandı m ——a —— — —— — — m a > anam Sene 22 — No. 7666 — Finti her yerde 5 kuruş PAZAR 25 Şübat 1940 Bahibi: Necrâeddin Sadak — Neşriyat müdürü: Şevket Rado — Akşam matbaası mmm mam mmm Bugün Halkevlerinin 8inci B. Chamberlain ile Hitlerin dünkü mühim nutukları B.Chamberlain“ Almanyanın dünyayı tahakkümü altına almasına mani olmak için harbediyoruz,, diyor B. Hitler de şöyle cevap veriyor: “Chamberlain'in sözleri yeni Almanya üzerinde müessir olamaz, cihan ifritlerle de dolsa gene galip geleceğiz. ,, GEÇİLMEZ Maginot istihkâmlarının kendine mahsus bir remzi var: «On ne passe pâsl» Türkçesi, kısaca egeçilmeze olan bu ibareyi, askerlerin göğüsle- rinde taşıdıkları ve bir top kulesini temsil eden rozetlerde yazılı görüyor- sunuz. Bu, yalnız timsali bir formül değil; gizli ılmasına lüzum görülmeyen bir hakikatin ifadesidir. Maginot hat- tından hakikaten geçilmez Maginot hattı deyince, bâzen yan- aş bir fikre kapılanlar oluyor. Sanı- kyor ki Maginot hattı, fransız ordu- sunun Gephedeki topyekün Kuvveti- Di içinde gizliyen fasılasız bir kale- dir. Vaziyet bu değildir. Maginot hattı denilen müdafaa sistemi, Fran- sanın umumi cephe teşkilâtından ancak bir kısmıdır. Zira, cephedeki askeri tertibat Maginot hattının önünde ve arkasında çok geniş ve şümullüdür. -Hattâ, fransız ordusu müdafaa küdreti ve hareket kabili. yeti iberile bu hattın tamamen dı- şındadır denilebilir, Esasen, “Fransanın şarkında cep. henin nerede başladığını kestirmeğe imkân yoktur, Meselâ Paris, Alman- ya hududuna, yerine göre, vasati dört | yüzle beş yüz kilometre mesafededir, | |, Cepheye otomobille seyahat ettik. Pa- | risten kırk elli kilometre uzaklaşınca askeri mıntaka başlıyor. Artık ondan sonra her yol başında, silâhlı askerler otomobilleri durduruyorlar, vesika soruyorlar. Hususi müsaade olmayın. ca oralarda seyahat yasaktır. Şarka doğru gittikçe bütün köy ve kâsabaların birer askeri karargâh hâlini almış olduğu görülüyor: Nak- Mye kolleri, hastahane arâbaları, kamyonlar, taplar, atlar ve saire... Göze çarpan İlk şey: Bu askeri İş gâle rağmen, bütün o civar kasaba ve şehirleri geceleri zifiri karanlık ol- duğu halde, cepheye en yâkın yerler- de bile, hayatın hormal seyrini takib etmesidir. Herkes işile gücüyle meş- guldür. Göceleri, neşeli kümelerin s0- kâklarda gezip eğlendiğini otomobil- lerimizin ziyasında görüyor ve şaşı- yorduk. Cepheye daha fazla yaklaştıkça, kohtrol da artıyor. Otomobillerin süratle geçebilmesine engel olmak *için yollar zikzaklı örgülerle, türlü mânialarla kapatılmış. Askeri otomo. billerle ve yanımızda zabitlerle seya- hat ettiğimiz halde sık sık durduru- yörlar, Cepheye çok yakın yerlerdeki köyler tahliye edilmiştir. Cephenin herede başladığını anlamağa imkân Yok demiştim. Bütün geçtiğimiz yer- ler, bu cephe gerisi, mütemadi hare- ketle dolu. Fransanın her tarafın- dan, sade Fransanın da değil, Hindi Çinlden Afrikaya kadar, geniş müs- Necmeddin Sadak (Devamı 5 inci sahifede) B. Ghamberlain'in nutku Londra 24 (A.A.) — B. Chamberlnin ugün Birmingham'da söylediği nutukta müttefiklerin harp hedeflerini izah et- miştir. Chamberlain demiştir kit |, «Bizim mücahedemizin, evet bu bir mücahededir, Hedeflerinden şüphe ede- bilecek mâkul hiç bir ferdin bulunabile- ceğini zannetmiyorum. Arkadaşlarım ve ben hedefimizi mü- tenddid defalar tasvir ve tarif ettik, Fakat nazi propazandacım — hilekârdır, (Devamı 5 inci sahifede) B, Hitler'in nutku Münih 24 — Hitler bu akşam nas- yonal sosyalist partisinin kuruluşu- nun yirminci yıldönümü münasebe- tile bir nutuk söylemiştir. » Nasyonal sosyalist idaresinin ic- raafını ve elde ettiği neticeleri hatır- latarak, muazzam bir ihya eserinin tahakkuk ettirilmiş olduğunu ehem- miyetle kaydeden Hitler sözlerine şöy- le devam etmiştir; (Devamı 5 inci sahifede) İngiliz ve Fransız amelesi, Finlere acilen yardim edilmesini istiyorlar B. Belisha Ingiltere ile Fransanın Fin harbine iştiraklerine taraftardır Sovyetlerin Mannerheim hattını yarmak için yaptıkları yeni hücumlardan netice çıkmadı Londra 24 — Helsinkiden gelen ha- berlere göre Sovyetlerin . Mannerheim battını yarmak için yaptıkları yeni hü- cumlar da neticesiz kalmıştır. Sovyetler, başlıca hedeflerini teşkil eden Vüpuri #ebrinden 10 küsur kilometre uzakta bu- unuyorlar, , Taipale üzerinde ise muharebe bütün siddetile devam etmekte, Ruslar burada tanklar ve zırhlı kızaklar da kullandık” ları halde hiç bir terakki kaydedeme- mektedirler, Bilâkis Finlândiyahlar mu- kabil taarruzlarda bile bulunuyorlar. Almanya ile Italya Rumen İngiliz ve Fransiz amelesi- nin kararı Londra 24 — Pariste toplanan İn“ giliz ve Fransız amele birlikleri murah- basları, ittihaz ettikleri kararda İngiltere ile Fransanın Finlândiyaya müstacelen yardımda bulunmalarını taleb eylemiş- lerdir. İngilterede Finlândiya için top- lanan iane miktarı 166,000 ingiliz lira- sına baliğ olmuştur. (Devamı 5 inci sahifede) petrolünü paylaşamıyor Italyan heyeti Romanyaya hareket etil Glodius da tekrar Bkreşe geldi Bükreş 24 (AA) (Havası) Si- yasi müşahidler İtalyanlarla Almanların bu aralık Romanya petrolünü paylaşmına- dıklarını beyan etmektedirler. Faşist eksperlerinden mürekkep bir heyetin 24 şubata Bükreşe gelmesi beklenmektedir. İtalyan ekonomisinin zimamderlerile fikir teatisinde bulunan Clodius da Ro- madan gelmiştir. Verilen bazı haberlere göre Roma müzakereleri Almanların beklediği neticeyi vermemiştir. Siyasi müşahidlerin kanaatine göre Almanlarla İtalyanlar Romanyada iktisadi bakim- dan ortak değil rakib vaziyetindedirler. Çünkü her ikisinin de ibtidai maddelere ve petrole ihtiyaçları vardır. #Jour Nalul> ismindeki Rumen gaze- tesi, Romanya ile İtalya arasında başlı- yacak olan ticari müzakereler münase- betile şunları yazmaktadır: «İtalya, Avrupanın cenubu şarki kıs mını harb tehlikesi doğurabilecek olan her türlü hulül teşebbüsüne kaş mağa azmetmiştir. Fakat bu siyon ancak Romanyanın sonra da Tür- kiyenin iktisadi bir aksiyonu ile takviye edilebilir. İtalyanın bu mıntakadaki si- yasi faaliyeti bir çok bakımlardan müt- tefiklerle yanyana yürüdüğünü göster mektedir. Bükreş 24 (A.A.) — (Havas): Al man iktisadçısı Clodiusun Bükreşi ziya- reti münasebetile mali mahafilde dola- şan şaialara göre, Almanya mark kam- biyo fiatinin yeniden artırılmasını ve bunun 60 ley olarak tesbitini istiyecek- tir. Bu müzakerelerde hazır bulunmak üzere büyük Alman bankalarının mü- messilleri de Bükreşe gelmiş bulunmak- tadır, Roma 24 (A.A) — İtalya ile Ro- manya arasında ücaret müzakerelerini yapmak üzere dün bir İtalyan heyeti Bükreşe hareket etmiştir. Müzakereler bilhassa İtalyaya Rumen petrolü veril mesini istihdaf edecektir, Şehir tiyatrosunda seyahat Yazan; HALİDE EDİB Yarınki nüshamızda yıldönümü kutlanıyor Yukanda Başvekil geçen yıl irad ederken, aşa Bugün memlekette Halkevleri kuruluşu- nun sekizinci yıldönümüdür. Bu mesud hâdise her yıl yeni bir gelişme ve verimle sayıları kadar hizmetleri de artmakta olan. bu halk müesseselerinde ve parti kurağim- merasimle Kutlanıyor. Bugün Başvekilin saat oü beşte Ankara Halkevin- — nutuk alâka ile beklenmek- Halkevleri, halkı en geniş mikyasta ku- caklıyan, muhitinin hayat ve irfan seviye- | sini yükselmeye gayret eden. şehirli ile köy-| IÜyü, münevverle büyük halk kütlesini biri- birine yaklaştıran, bilenin bilmiyene bil. gisini öğretmeye ve bu sırada kendisini de yetiştirmeğe gayret ettiği”en faydali niü- essestler haline gelmiş bulumyor. Her yeni seneye büyük başarılarla giren Halkevlecin- den yalnız 107 sinide kadın erkek 1146 hu- kukçu, 1265 doktor, 290 eczacı, 328 mühen- dis, 10405 öğretmen, 556) güzel -sanatiar mensubu, 12343 çifçi, 17505 memur, 44207 işçi aza bülundruğunu Kaydetmek bu mü- esseselerin güyelerini tahakkuk , ektirmek Yolunda ne uzun mesafejer katöttiklerini anlatmak için kâfidir. Yurdun en uzak köşelerine kadar dalina- dak salan Halkevlerimizin muytazani bir ie sakiğ muhiMerde n8” gelın | canlı bir hayat yarattıklarını aniamak için işe hunlardan'her hang! birinin bir dehelik mesaisinden elde ettiği neticeye göz atmak Kifayet eder. Halkevlerimizin “dil, edebiyat ve-tarih şubelâri, güzel öanatlar ve temsil kısımları vatandaşların selim -sevklerimi, göçiniş zamanı tanımak ve-mili benliği- mizi bütün mevcudizetile. hissetmek kabi- Hiyetlerini mütemadiyen arttıran, yürüdaşı — Sökak çalgicıları yasağından sonra artık bize iş kalmıyacak bayıml,, Halkevlerimizin sayılarile beraber memlekete yaptıkları hizmetler de her yıl artmaktadır N kevlerinin yıldönümünde Ankara Halkevinde nutuk ıda nutku dinleyenlerden bir grup | olgunlaştıran bir faaliyet halindedir. Spor şubeleri vücud sağlamlığın). sıhihsti korumanın ehemmiye- içinde yayarken halk ders- , Halkevi kütüphaneleri Yatandağşin ökümna-ve öğrenime ihtiyacını tatmin ediyor. İçtimal yardım şubeleri düş- künlere elini uzatan bir şefkat kaynağıdır. (Devamı 6 ıncı sahifede) MDükkeatlie rr: şam “A frodit,, müstekreh ölüyor «Afrodit müstehcen midir?» davası rüyet edilirken; bu isimden İstifade ile duvar afişleri yaparak, «Bekledi- iniz Afrodit çıktı!» diye yaygaralar kopararak kalabalık caddeler çın çı öttürülüyor. Tabiatile, “satılan bu (kitapçıklar, bizde son zamanda meşhur olan Oo eser değil, tiesret maksadile çıkarılan saçma sapanbaşka kitaplar. Müstehcenliğini bilmeyiz amma, Atrodit böylelikle cidden müstek'eh “ oluyor. — Merak etine canım, yakında İstanbul radyosu açılacak.