2 Ağustos 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

mmm Kw Gr i ii | ii t rr MS İM il İL a ilkez wakl fikri Louise'de, vezinde ve - ka- Tarihe geçen aşklar Kral LOUİS ie cözcesiLOUİSE İngiltere kralının kız kar. deşi, Fransa kralının erkek kardeş . Düğünden sonra saray âdâb ve erkâ- nını bilen, n hürmet gör- ra bolca bahşiş gül bayla ava sülenlerle gir riette İngiliz olmaz, kuramı kork. maz. Mühim bir işde âşık Olma, , size âşık olanlı yüz çevirmektir. İşte vazife niz bundan ibarettir ıda bir Onur zifesi biraz da- di: Geceleri uyku tutmadı» bayana roman okur, onun- ykusuz kalırdı, sm Henriette on altı yaşında, detifişek bir İngiliz kızıydı, 14 üncü Lowis kar- deşine evleneceği zaman: Demek Masumlar mezarlığının kemiklerile evlenmek istiyorsunuz ha? demişti. Bu süze fena içerliyen Henriette, kendini 15 üncü Louis'ye beğendir- mek, sevdirmek için elinden geleni yapıy süsleniyor, öyle cil. veli tavırlar takınıyor, öyle hoş konu- € saçıyordu ki, kral ni- sıkı fıkı ilgilenmesi üzerine pek tal olarak dedikodu! fi ar başladı. işi önlemek, ir çare düşünül adu: 14 üncü Louls'ye bir göz se herkesin aklına Louise de la Valliere geldi. Bu kiz biraz topal- topaldı amma, bu hafif aksaklık e ahenk veriyordu, Dişleri 1. Değildi amma, güldüğü izünde güller açıyordu. Göğ- sü tahta gibiydi, ancak bu düzlük vü. dürüst bir kızdı. Çocuk Guiehe'i Bragelonne kontumu sırnaşıklık ediyorlar diye ka- pi dışarı etmişti. Bunun için Henriette bile Louise'in krala sokulmasına seve seve göz yumdu: Bu çirkin kızı kral sevemezdi Böyle düşünm büyük hatadır: Güzeltik bütün erkekleri kendine çe- ker fakat bağlamaz. ». Louise kimsesiz, masum, iyi yürek- M, hassas bir kızdı. Kraj, bu kızın eli- ni tutup yüzüne bakar bakmaz kar. şısında bir âşık buldu; Louise, 14 ün- cü Louls'ye çoktanberi âşıktı; kendi- sini uzun zamandır sessiz sadasız, uzaktan seven bir genç kalbe karşı lâ- kayıd kalabilecek hangi erkek vargır? İsterse bü Erkek kral olsun... 14 üncü Louis de Lovise de la Valller#e âşık oldu. Bir sabah Louise, odasında bir de- Met gülle, güllerin arasında bir kâğıd buldu. Gülleri kokladı, kâğıdı oku- du; O sevimli, tatlı yüzü görmek için bir gidiniz Gidiniz de gürel güller, onun için ölünür siz. Bu dilekle bin bir âşık gece gündüz gelir yada, Fakat onlar eremesler kolay kolay bu m murada... 14 üncü Louis artık şiir yazıyordu; | Yazan: Selâmi İzzet Sedes fiyede idi. İşin sarpa sardığını gören anne kraliçe, Henriette ile Louise'i alıp birkaç gün Damplerre'e, Chevreure düşesine misafir gitti, Kral, Tevfik Fikretin: «Seni bilmem zavallı dalga, fakat - yaşamam bir dakika ben ön- suz» mısvalarını aldıran manzumeler karaladı. Doğrusu kendisinden bir dakika ay- rı düşmek istemiyen bir kralın sevda- ısı olmak mutlu birşeydi. Louise'de ka. Jeme sarıldı, o da krala manzum c9- vap yazmağa başladı. İnsan âşık olur amma, şair doğar, Halbuki ne Louis şair doğmuştu, ne de Louise. Günlerden bir gün kral yaza- cağı mektupları Dangenu'ya havale alın ağzından Loui günde üç mektup yazıyordu. Bu mek- tupları almağa başlıyan Louise darda kaldı, cevap vermek kolay değildi. O da bir akşam Dangeau'yu buldu ve ri- ca etti: — Ne olur, kralın mektuplarına be- nim ağzımdan cevap yazar mısınız? Tam bir sene Dangeau bu vazifeyi hakkile başardı ve kimseye birşey söy- ilemedi. Bir sene sonra bir sabah kral bağda Louise ile üzüm toplarken: — Mektuplarının üslübuna hay- ranım! dedi, Lotise kıpkırmızı oldu ve itiraf et- — O mektupları ben değil, Dangesu yazdı, Kral bir kahkaha attı; — Üzülme dedi, benim mektupları mı ğa yazan o dur, ... Kral kendisine âşık diye Louise yılış- tı zannetmeyin; aşkın bütün safahan mektuplarda, satırların arasında ka- yordu, Louis çok çok Louise'in eli- ni öpebilmişti. Bir gece Louise'i arabasına alıp gez- meğe çıktı. Ormanda indi, kızın ko- luna girdi, yürüdüler, Birdenbire yağ» mur yağmağa başladı, Bir ağacın al. tına sığındılar, Kral, tam iki saat, şapkasi elinde, başı açık Lotise'in ö. nünde dil döktü. Aşk ona hem hürme- $i, hem çekingenliği öğretmişti. — Matmazel diyordu hayatıma, ölümüme, rahatıma hâkimsiniz; beni mesud etmek elinizdedir. La Valliere cevap vermiyor, kral devam ediyordu: — Göründüğünüz kadar müştik de. gilsiniz; ben de sizi bu derece sevdi. gim için acınacak bir insanım; ancak Allaha şükür namuslu, dürüst bir in. sanım. Madem ki sizi sevdiğimi söy“ Tüyorum, sevmekte devam edeceğim. Yağmurun dinmediğini . görünce kral tüylü şapkasını Louise'in başına geçirdi ve saraya bu kıyafetle girdi. Henriette çileden çıktı; demek kral çirkin, topal, ne idiği bellisiz bir kızı bir kral kızına tercih etmişti öyle mi? Vaziyeti.anne kraliçeye anlattı. Anne kraliçe işi idare ediyordu. Kraliçe Marie - Thâröse ha- mileydi, ortalığı velveleye verip onu üzmemek lâzımdı. Hem kraliçe (kocasından memnundu, 14 üncü Louis geceleri karısının yanında uyuyor, onun yanıbaşında her gece şahane horluyordu. Sabahları sekizde karısını alnından Ö gidiyor, dev- let işlerile uğraşıyor, bir aralık da Saint - Algnan dükasının dairesine çılıp Louise ile buluşuyordu. Louise (O nihayet kendini krala vermişti. Sarayda kralın çocukluk arkadaşi bay Lomenlede Bienne adında sersemin biri vardi, Hayli miyop ve dalgın olün bu zat peşlerinde koş- tuğu kadınlara kurduğu tu- zağa düşmekle meşhurdu. Bir aralık Venedikten bir ressam getirtti. Loulse'in res- mini yaptırmak istedi, Kral öyle kıskançtı ki böyle şey- lere tahammülü yoktu. Res- samı geri gönderdi. Maliye Nazırı Nikolas Fouguet kızın © etrafında dönmeğe başladı, üstelik de kralın aleyhinde bulundu. Kız bunla- rın hepsini Louis'ye söyledi. 17 ağustos 1661 de kralın arabaları Fouguet'nin muhteşem Vau şatosun- da durdu. Foüguet kralın şerefine eğ- lenceler tertip etmişti. Yiyip içtiler, şatoyu, bahçeyi gezdiler. Kral evvelâ Henriyette sonra Louise ile dansetti ve giderken Fouguet'ye: — Mösyö dedi, bundan sonra &izi sarayımida barındıramıyacağım, çok rahatsız olacağınızı anladım! Yirmi gün sonra : Fouguct tevkif edildi. Fouguet Fransadan çalıp Çır- parak zengin olmuştu, 14 üncü Lo ui de Foguet'nin nesi var nesi yok yağma etti, Vau şatosunun eşyaları. nı, bahçesindeki ağaçlarını Versail- les'a nakletti ve bu suretle 14 üncü Lovis üslübunu meydana getirdi. Kraliçenin bir oğlu oldu, 14 üncü Louis dörtbaşı mamur bir kraldı. 'Harplerde muzaffer olmuş, sulha ka- vuşmuş, Louise de la Valllere'i bağrına bastırmıştı. Bu sükün ve huzur içinde Fransiz edebiyatı gelişmişti. Ancak Henriette, Louise'e rahat vermiyordu. Kral da Loulse'i odasında hapsetti. Kimse ile görüşmiyecek bilhassa ka- dınları baştan çıkaran bayan Monta- Isis ile konuşmıyacaktı. Guleh'e Hen- riette'i götüren, aralarını bulan bu kadındı. Louise yalnızlıktan deli oluyordu, dayanamadı, Montalais ile konuştu. Kral haber aldı ve günlerce Louise'in semtine uğramadı. Louise teessürün. den bir manastıra kapanınca kral koş- tu, onu manaslırdan çıkarı. Kraldan bir kızı oldu. Zaman geçiyor, Loulse ihtiyarlıyor, bütün bütün çirkinleşiyordu. Artık kralı avutamıyacağını sezdi, bayan Montespanı çağırta. Eral pek ça. buk bu kadına tutuldu. O da Louise'i atlatmak için elinden geleni yaptı, 14 üncü Louis bir gün bayan Mon. tespanın odasına giderken Lowise'in yanından geçti, kadına köpeğini 'fırla- tıp attı: — $iz de bununla oturunuz, size çoktur bile! dedi. Bu emsalsiz hareketten sonra, Lo- vise 19 nisan 1674 de dostlarına ve düşmanlarına veda etti, kraliçe Ma- rie - Therise'in ayaklarına kapandı ve saraydan çıktı, manastıra kapan- dı. 4 haziran 1675 de kralın sevdiği uzun saçlarını ellerile kesti, ayağına san. dalları giydi: Louise de Ja Vallierâ ölmüş, yerini 'Tanrının mâğferetine s1- ğinan rahibe Lgulse tutmuştu. Otlar tutuştu Kasnmpaşa sırtlarındaki Doymaz- dere mezarlığı civarında bulunan ku- Tu otlar dün atılan bir sigara (le tu- tuşmuş, haberdar edilen itfaiye ta- rafından az bir müddet sonra söndü- rülmüştür. | tırmaları imârunın bahışolunması çok © Aydın mektup ları Macellan boğazından Söke sahillerine gelen balıklar Aydın vilâyetinde balıkçılık çok inkişafa müstaiddir Bahk Istihsalâtile meşhur Aydın (Akşam) — 'Tabiatin Aydın | vilâyetine bahşettiği çeşitli, bol top- rak mahsulleri yanında deniz hay- vanlar; istibsalâti da mühim bir mevkle maliktir. Aydın vilâyetini baştanbaşa kateden Büyük Menderes nehrinden çıkanlan sazan, yayın ve | sarı balıklar, yalnız yet çevresin- de istihlâk edilmektedir. Fakat Men- deres mansabı civarındaki dalyanlar. dan istihsal olunan balıklar, Türki- ye balıkçılık ticaretinde mühim bir meykle maliktir. Vilâyeti Ege deni- gine: bağlayan Söke kazasının dar sahillerinde devlet malı dört dalyan | vardır. Bunlar OKarbina, Derihgöl, Kaba Hayıt ve Bulca dalyanlandır. Bunların istihsalâtı kefal, çipura, levrek, mavro, dil balıklarıdır. Menderes nehrile Bafa gölü ârâ- sındaki Sakızburnu dalyanı ise hu- | susi eşhasa aid olup buradan yalmz kefal ve dil balığı istihsal edilir. Dev- | let malı dört dalyanın yıllık istihsa- Iâtı normal senelerde 100 - 125 bin, Sakızburnu dalyanının da 12 5- 150 bin kilodur. Balıkçılığın da toprak mahsulleri gib! havaya tabi olduğu malümdur. Hava müsaid giderse istihsalât artar, fırtınalı olursa balık az çıkar Sakızburnu dalyanı hussui eşhasa aid olduğundan her yıl yeni ve fenni tesisatla tekemmül eltirilmekte, is- tihsalât artmaktadır. Devlet dalyan- larından ise daha kıymeyli ve mak- bul balık istihsal edilmesine rağmen kısa müddetler için müitezimlere ve- rilmesinden dolsyı bu gibi tesisat ya- pılmamakta, istihsalât ta seneden seneye azalmaktadır. Bu sebeple dal. yanların mültezimlere uzun müddet. lerle icar edilmesi ve fenni tesisat yap- faydalı olacaktır. Gerek devlet, gerekse Sakızbumu dalyanlarınd çıkarılan balıkların çoğu, Yunanistana sevk ve ihraç edil- mektedir. Bir kısmı da Aydin, İzmir, hattâ İstanbul pazarlarına sevk edi- akat si amanda bozu- Jan bir mahsul olduğundan klering ve takas usulleri ihracatı güçleştir- mektedir. Bu itibarla balık ticareti- nin mümkün mertebe kurtarılması, inkişaf ve ilerlemesine yardım edecektir. Söke dalyanlarının balık yumurta- larıda çok nefis ve meşhurdur. Şim- diki halde senelik balık yumurtası istihsalâtı 500 kilodur. Sakızburnu dalyanında vücude getirilen fenni te- sisatla önümüzdeki yıllır bu mikda- rın 1,000 - 1,500 kiloya yükseleceği tahmin ediliyor. Geçen yıl Sökeden diri yılan balığı ihracatına'da baş- lanmıştı. Hususi kaplarda, canlı ola- rak Almanyaya 30 bin kilo yılan balı- ğı ihraç edilmiş, kilosu 30 kuruştan satılmıştır. Bu yıl canlı yılan balığı Mhracatına daha büyük ehemmiyet verilecektir. Sakızburnu dalyarının bir hususi- yeti de şudur: Bu dalyan, Menderesin -taşıdığı İ z Sökenin bir görünüşü rüsubla Ege denizinin dolmasından hasıl olan Bafa gölü ile Menderesin arasındadır ve nehre açılan hususi ir kanal vardır. Balık mütehasssılarının anlattık. larına göre kefsl balıkları, Cezair sa- hillerinden gelir, Ege denizinde yur murta bırakırlarmış. Çıkan yavrular, Menderes ağzından girerek geçer, Bafa gölüne akarlar, büyüyüp yetiştikten sonra tek: nala hücum ederler ve larına geçerlermiş, Yılan balıkları ise tâ Mecellân bo- ğazından gelir, Akdeize yumurta bi- kefal yavruları üne taşınırlarmış. Caran doğrudan doğruya Bafa gö lüne mahsus bir cinstir ve kefal kıy- metindedir, İhracat yapma kolaylıklar sayesii de balık ticareti € cek ve es çin gösterilecek de Aydın vilâyetin- k inkişaf ede. acaktır, Aydın Cezaevinde Halkevinin açtığı okuma kur- sunda muvaffak olanlara şehadetnameler verildi Aydın (Ak- şam) miz Halkevi lar şubesi t fmdan her sen cezaevimizde ve Baysalın idare- sinde açılan oku» ma yazma kur. sunda muvaffak olan cezalı yurd. daşların şahadet nameleri pazar günü saat 10 da merasi 4. Öğretmen B. Saip menleri Baysal dan dağıtıldı. Merasimde bir çok adii- ye ve:maarif memurları - nuyordu. Büyük bi nen Halkevimi; dığı. İstik afın- mahkümlara k u çok mütevazi öğretmenin me- sai saatleri harici istirahatini feda ederek büyük bir feragatı nefisle se- nelerdenberi yorulmadan usarımadan yaptığı hizmeti takdirle anmış ve öğ- retmene dönerek şahadeinamelerin kenei eliyle tevziini istemiştir. Kurslar A ve B olmak üzere ikidir, öğreniciler de-110 dur fakat bunların bir kısmı müddetlerini bitirerek tah- Hye, bir kısmı imfihanda muvaffak olamadıklarından şahadetname alan» lar 70 dir. Apartıman sahipleri Boş dsirelerinize kiracı bulmak için KÜÇÜK İLÂNLARI fade edinir. hemen İyi sAkşamı