Sahife 8 2 — — amaaan AKŞAM Aylardanberi deniz üzerinde serseri- ane gezen 10 bin yahudi muhaciri var amaaa Hiç bir tarafta kabul edilmeyen bu muhacirler şilep anbarlarında yatmakta, kuru ekmekle geçinmektedir Saint Louis vapurile Hamburgdan Cuba adasına hareket eden 900 Al- man Yahudisinin macerasi hatırlar- dadır, Bunlar muntazam pasaportla yola çıkmışlardı. Cuba adasında yer- leşerek nihayet rahat yüzü görecek- lerini ümid ediyorlardı. Fakat son dakikada her nedense Cuba hüküme- ti Yahudi muhacirlerin karaya çık- malarına müsaade etmedi. Vapur bir kaç gün limanda bekledi. Her tarafa telgraflar çekildi. Fakat Cuba hükü- meti kararını değiştirmedi. Vapurun kaplanı da tekrar Hamburga dön- mek üzere Cubadan hareket etti. Bu h büyük ümidlerle seya- bate çıkmış olan muhacirleri derin bir yelse düşürdü. Birkaç kişi kendi- sini denize ai Almanyada toplan- ma karargâhlarında birçok işkence yüze yakin yolcu da a çıkanlırlarsa hep birden hayatlarına nihayet verecek- ati surette bildirdiler. Vapu- ına koştular. paylaştılar, anına yanaştı. nı Hollandaya, edildi, bir kıs rildi, Bu su- ce almak istidadı- bir surette yele çok feci bir ne nı gösteren seyahat İyi bitti Saint Louis tapurundaki Yahudi muhacirler çok ıztırap çekmiş olmak-. Ja beraber, seyahat iyi geçmiştir. Bun- lar hiç olmazsa vapurda yiyecek, içe- cek bulmuşlardır. Yatacak muntazam kamaralar da vardı, Halbuki birçok Yahudi muha er şilep ambarların- ia, yarı aç bir surette, bin bir işken- se içinde seyahat edi Pariste çıkân Oeüvre üretle deniz üzerinde çok sefilâne bir surette yandan yana dolaşan on bin Yahudi muhacir olduğunu yazıyor. Bünlâr Fi! Cuba, Şanghay, Bre etesi, bu | zilya gibi muhtelif memleketlerde yer- | leşmek imkânını arıyorlar. Bunlardan bin kadarı üç ay mütemadiyen ayni vapurda kalmıştır, Ocuvre diyor ki: «Son Mi ay zar- fında, içlerinde 5,627 Yahudi muha tir bulunan 18 vapur, aylarca seya- hatlen sonra, tekrar Avrupaya dün- müştür. Vapurlar nereye gitmişse, içlerindeki muhacirler kabul edilme- miştir. Bu muhacirlerin pasaport vi- zeleri yoktu. Yani bunlar parasız kim- selerdi, Daha doğrusu bir zamanlar paraları varken naziler bunu ellerin. den almışlardı. Bir kısmının da pa- ralarını yolda çekmişlerdi Bazı vapur kaptanları hakikaten i hareket ediyorlar. Yahdi mauhacir yükliyen bir vapurun kap- Kiâ içecek su kalmadığını ha- iştir. Susuzluktan kınlan ler su tedariki için yüzükleri- ini, elmaslarını vermeğe mecbur olmuşlardır. Bunların kıyme- ti 1000 dolar tutmakta idi. Bir iki gün sonra 2,500 dolar vermezlerse yiyecek ilmiyeceği bildirilmiştir. Seyahatin sonunda Kaptan, bunlardan son san. timlerine ve kıymetli eşyalarına ka- dar almıştır ki bunların yekün 5000 dolar kadar tutuyor Agios Nicolas adındaki Yunan şile- bile yola çıkan 552 Yahudi muhaci- ahati çok acıklı olmuştur. Bu muhacirler 4 anyadan, Danzig ve Çekoslovakyadan gelmişlerdi. Vapur 1 martta Romanyadan Filistine doğru yola çıkmıştı. Muhacirlerin ellerinde vize yoktu. Fakat kaplanın bu işi hal- ledeceği bildirilmişti 31 martta kaptan, muhacirleri ten- ha bir yere çıkarmak istedi. Fakat hâd sahilden ateş edil di r kişi öldü, Bunun üzerine va pur Kandiye limanına döndü. Fal m er buraya çıkarılamadı, E nün üzerine dört hafta Adalar de zinde dolaşıldı. Muhacirler kuru ek mekle.gaydan başka yiyecek bulamı orlardı. Vapür bunun üzerine tek aber alınd Saint Lowis vapuru yolcularından Fransaya kabul edilenler rar Romanyanın Balçık limanına av- | det etti. Fakat burada karaya çıka- rılmalarına izin verilmedi. Bu Yahu- di muhacirler elân vapurun içinde- dirler Astir adındaki Yunan şilebi de 6 ni- sanda 641 vesikasız muhacir! hâmilen yola çıkmıştı. Vapur iki ay denizlerde dolaştı. Bu aralık Girid adasının ten- ha bir sahilinde âdeta yarı çıblak bir halde yaşıyan 434 Yahudi muhaciri- ne rasgeldi. Gerek bu 434 muhacirin, gerek Asir vapurundaki muhacirio- rin vaziyetinde bir değişiklik yoktur. Marmara adındaki Yunan şilebi iki hafta evvel Karadenizde Mangal- ya adındaki Rumen limanından 500 Yahudi muhaciri yüklü olarak hare- ket etmişti. Bunlarda elin deniz üzerindedirler. Assimir şilebindeki 270 Yahudi mu- haciri de mart iptidasındanberi Filis. tin sahillerinde dolaştıktan sonra ni- hayet gizlice karaya çıkabilmişlerdir. Fakat burada yaklanmışlar ve tekrar vapura bindirilmişlerdir. Panagiya Correstria Yunan şilebin- deki 182 yolcu yiyeceklerini ve kendi- lerini denize atmak suretile Telâviv'e çıkmayı temin edebilmiştir. 9 nisanda Flandre adındaki Fransız vapuru, Fransanın Saint Nâzaire li- manından 102 Yahudi muhacirini hâ- milen Cubaya hareket etmişti. Bun- lardan ancak altısı kabul edilmiştir. Diğerleri için Orta Amerikada yer ara- nıyor. Hamburgdan 200 Yahudi muhaci- | rini hâmilen Cubaya hareket eden Orinocco vapuru yolda Saint Louis | vapurunun macerasını haber alınca, | geri dönmüş, Fransanın Şerburg li- manıma gelmiştir. Eğer bunları ihraç edecek yer bulunmazsa, 200 Yahudi muhaciri tekrar Hamburga çıkarıla. cak ve hiç şüphesiz toplanma karar- gâhlarına gönderilecektir, Sandu adındaki Rumen vapuru 269 Yahudi muhacirile Köstenceden Filis- tine hareket etmiştir. Fakat bunlar kabul edilmediklerinden, vapur geri dönmüştür. Şimdi Romanya hüküme- ti, muhacirlerin karaya çıkmasına müsaade etmediğinden, 269 kişi va- purda bekliyor, General Astias, Saint Marrin ve Tocanica vapurlarile yola çıkan 800 Yahudi muhaciri uzun müddet de- nizde kaldıktan sonra nihayet Uru- guaya,' Cebelüttarığa ve Portekize çıkabilmişlerdir. Hiçbir yere çıkanlamıyarak Adalar denizinde 15512 adalara bırakılan 906 kadın, erkek,, çocuk Yahudi muhacir o kadar büyük sefalete düşmüştür ki İngiltere hükümeti âdeta insanlıktan çıkmış olan bu biçareleri Filistine al- mağa razı olmuştur, Bu liste, nazizm kurbanlarının bir. kaç aylık macerasını gösteriyor, Kim bilir daha ötede beride serseriyane ge- zen ve oturacak yer arıyan ne kadar binlerce insan vardır?» Kastamonudaki seylâp Kastamonuda son yağmurların ve seylâbın mühim zayiata sebebiyet verdiğini suların 6 ahşap köprüyü sürüklediğini yazmıştık. Yukarıdaki resim İ seylâp zünü sokakları kaplıyan selleri gösteriyor. Samsun mektupları Samsunda çekirge müca- delesi iyi netice verdi 861 bin kilo çekirge imha edildi. Mücadeleye devam ediliyor Samsun (Akşam) — Vilâyetimiz. de geçen sene Bafra ve Çarşamba kazalarının bâzı mıntakalarında çe- kirge görülmüş, bunların mahsul muza zarar vermeden imhası için vi- lâyetçe gereken tedbirlerin alınması düşünülmüştü. Mevsiminde yapılacak baharda Ziraat Vekâletine miş, tahsisat, malzeme, tek eleman istenmiştir. Bu müracaatlar üzerine Ziraat Ve- kâleti muhtelif partilerde 15,000 ki- lo zehir, 200 pülverizatör ve 5,250 Jira tahsisat ile dört mücadele müte- hassısı göndermşitir. Mayıs sonlarına doğru merkez ka- zasının bazı köylerile Bafranın çe- kirge çıkması ihtimali gözönünde tu- tulan yerlerinde çerikgölerin çıkma» ga basladıkları görülür görülmez derhal gereken tedbir mahsulâtımız ve bilhassa tütünleri- mize büyük zararları dokunan bu muzr haşeratın n şiddetle başlanmıştır, Kazalarda- dele memur- ları vilâyet makamının emrile bu işe verilmiş ve mücadele mınlakala rna tefrik edilmiş r. Dört büyük arabalı pülverizatörle bütün miike İef halk ve İki yüze yakın ücretli amele İle miktarları on bire çıkarnlan mücadele mütehassısları ve fen me- murları Samsun ve Bafranın 85 kö- yünde olanca hizlarile çekirge müca- delesine devam etmektedir. Mücadelenin başlangıcından bu- güne kadar 881,000 kilo çekirge imha edilmiştir. Vaktinde yapılan bu mü- câdele çok iyi neticeler vermiş ve mahsulâtımız bu muzır haşarattan tamamen kurtarılmıştır. Tütün tarlalanna yakın tarlaların kenarlarında ufak tefek bazı hasar- Jar yapmağa yeltenen çekirgeler alı- nan sıkı tedbirler sayesinde zarar yapmadan oldukları yerde zehirli ke- pek usulile imha edilmektedir. alınmış, | valimiz bay Fuad Tuksal gerek Bafra muntaki ne da yapılan mahallerine sık sık ; ş ct mekte alâkadar me- mun? ektifleri koz ve getek ver. çorak muntakalarında enin elrafındı köy- zarar vermemesi için oralar devam ediim lar ve işçi kol diyetle çalışmaktadır ay içinde sona Havza kaplıcaları ıslah edilecek Havza kaplıcalarında asri v tesisat vücude getirilmesi iç yetçe Vakfılar umum müdürlüğü ile yapılan (temasi 60,000 Tirası v diyesince müştere da k Tr umum m fından verlimek ü: 0 bin Jlra tesisat B lecekt Şimdiki bütün te t müşterek idar z dan Büyük hamam bugünkü ra göre tadil ve tamir edil 1 kın ihliyacına tahsis tır. Maarif hamamı olel halinde bıraki- Jacaktır. Yeniden | edilmek üzere bulunan sahada İse bütün kor forü ve ayrı ayrı hususi bany havi büyük ve modern bir otel i edilecek ve binada ltizumlu olan ger tesisat ta yapılacaktır. Vi z bay Fuad Tuksal bu hafta Havzaya giderek kaza kaymakamı da hazır olduğu halde mahalli belediye heyetile kaplıcalar isi hakkında gö- olduğu k ve bü Olüri n mahalli belediye heyeti le yantığı bu temaslar neticesinde mahalli icaplar bakımından bütün noktalarda mütabakat hasıl olmuş ve bu suretle Havza kaplıcalarının her türlü ihtiyaçlara uygun yeni tesisata Bu işle çok yakından alfkadar olan * kavuşması meselesi de halledilmiştir. a —2C.——m..— Am Balıkçılık ıslâh edilecek Bir balıkçılık kooperatifi kurul. ması düşünülüyor İktsad Vekâleti tarafından pera- kende balıkçılık hakkında tetkikat yaptırılmakta idi, Tetkikler bitmiş, bir rapor hazırlanmıştır. göre, Türk balıkçılığının halihazı daki vaziyeti şudur: Fazla balık çık- tığı zaman tuttuğumuz balıkları kendi elimizle ya denize döküyoruz, yahut rakip sanayicilere ham madde halinde satarak bilâhare konserve ve mamul mevaddi gıdaiye. şeklinde memlekete ithal ediyoruz. Bu, sene lerdenberi hep ayni vaziyeti muhafa- ga etmiştir. Hükümet, balık saydını korumak ve balıkçılığı himaye etmek maksa- dile sıkı tedbirler almıştır ve sırası geldikçe almakta devam ediyor. Yal- nız, işin müzminleşmiş bir rekabet cephesi vardır ki asıl bunun üzerin- de durmak icap etmektedir. Meselâ, gerek İstanbul boğazında gerekse Ege denizinde Yunan ve İtalyan ban- dıralı yelkenliler, buralarda mevsi- me göre fazla miktarda tutulan ba- lıkları yok pahasına satın almakta- dırlar. Bu balıklar, bahsettiğimiz memleketlere götürüldükten sonra oralarda işleniyor ve salamura, kon- serve, ançüez halinde dış piyasalara arzediliyor. Tutulan rakamlar termiştir ki dünyada en çok konserv mal istihlâk eden memleketler ara sında, Orta Avru; ü sonra Türkiye gelmektedir. Bu yüz den, her Si Avrupaya bir milyona yakın para gitmektedir, Iktısad Ve- elerinden Rapora | kâleti, bu işe kati surette bir hal sek- li bulmağa karar vermiştir. Evvelce, balıkçılığı himaye ve ba- lıkçıları modern bilgilerle techiz et- mek için Balta limanında bir enstitü açılmıştı. Bi müalesef sene başına memektedir, Bü rakamın bazan İki- ye düştüğü de vakidir. Hükümet, bu tecrübeden matlup neticeyi alama yınca derde başka yollardan deva aramağa koyulmuştur Şüphesiz, ilânihaye çok tutulan t ze dökecek değiliz. Bunları işlemenin çaresine bakmalıyız. Tek çare, Türk balıkçılığını bugünkü şeklinden kür- tarmaktır. Hükümet, bu hususta yaptırdığı tetkikler nelicesinde mem- lekette büyük mikyasta bir (Balık- çılık kooperatifi) kurmak kararma varmıştır, Bahkçılık kooperatifi hem istihsal, hem istihlâk kooperatifi olacaktır. Ana sermayesini Limanlar umum müdürlüğünün veya herhangi bir milli bankanın temin etmesi ihtimal dahilindedir. Bu kooperatif, kanuni bazı mü yidelere himaye edilecek, memleke- pek iptidai bir halde işliyen erveciliğine yeni bir hız Gaye, ba değildir olduğu takdirde (Kredi a ruhte ede ti karanın