m e A 24 Haziran 1939 AKŞAM Sahife 9 Hatay Anavatana kavuştu Hatay Anavatanın dokunulmaz - hududları içinde Senelerce anavatanın hasretile yâ gyan öz Türk yurdu güzel Hatay nihayet bütün varlığile büyük Türk Ülkesine iltihak etti, Ayrılık tarihin- den itibaren 17 milyon Türkün sa- bırsızlıkla beklediği bu tarihi gün, Türk milletinin en büyük bayram- larından biri olarak yurdun her ta- rafında nihayetsiz sevinç hislerile kutlanırken vatanlarından ve Öz kardeşlerinden ayrı yaşamak bedbaht- lığına uğrıyan, fakat kalplerindeki va» tan ve istiklâl ateşi biran sönmiyen Hatayın kahraman evlâdları sevinç göz yaşları döküyorlar. Senelerdenberi Türk efkârı umu- miyesini meşgul eden Hatay davası artık halledilmiştir. Türkün bu ay- Yılmaz parçası Anavatan toprakları- na katılmış, tarihin hiç bir devrin de istiklâlsiz (o yaşıyamamış olan #slPürk evlâdları istiklâllerine kavuş» * muşlar, Türk toprakları üzerinde dalma şerefle dalgalanan şanlı bay- rağımız bu vatan parçasını da huzur veren gölgesi altına almıştır. Vatanın bağrından koparılmış olan Hatayın büyük Türk yurdu Anava- tanın dokunulmaz hududları içine alınması milletimiz için halledilme- “si zaruri olan bir milli dava idi. Ata- türk «Kırk asırlık Türk yurdu esir kalamaz» demişti. Onun 1 Teşrinisani 936 da Büyük Millet Meclisini açarken söylediği sözler Türk milletinin bu davaya ne büyük bir israrla sarıldığı nı gösterir; Bu sırada milletimizi gece gündüz meşgul eden başlıca büyük bir mesele hakiki sahibi öz Türk olan İskende- deratıdır. Bunun üzerinde ciddiyet ve katiyetle durmaya mecburuz. Daima kendisile dostluğa çok ehem- Mmiyet verdiğimiz Fransa ile aramız. daki tek ve büyük mesele budur. Bu İşin hakikatını bilenler ve hakkı se- venler alâkamızın şiddetini ve sami- miyetini iyi anlarlar ve tabii görürler. Milletimizi ve milletimizin, büyük başbuğları Atatürkle, İnönünü gece gündüz meşgul eden bu meselede ni- hâyet hakkımız teslim edilmiş ve Ebe- di Şef Atatürk hayatının son senele- rinde Hatayın esaretten kurtulub müs- takil bir idareye kavuştuğunu göre- Yek müserih olmuştu. Atatürkün en 1 MESAİ arkadaşı," “nun başladığı her işi en kisa zaman. da hakikat sahasına nakleden Mili Şef İnönü yeni : terakki hamlelerile Yatanın kudret ve heybetini arttırır. ken Hatay davasını da Atatü biraktığı noktadan alarak zafere ulaş- tirdı; Türk tarihine şanlı bir sahife daha ilâve etti. Bugün her Türkün kalbini it Ya kabartan bu zafer Hatayın kahra- Man evlâdlarına mahrumiyet ve izlti- Tapla geçen senelerin acılarını unut. Mez bir köşesidir ve şanlı Türk bay- Yağının gölgesi kahraman Üzerinden asla uzaklaşmıyacaktır Şevket Rado Yatayın | Hatayın en büyük şehri Antakyanın umumi görünüşü üzel Hatayın iki büyük şehri Antakya ve Iskenderun Anavatana kavuşan güzel Hatayın en mühim şehirleri başında Antak- ya, İskenderun olmak üzere Kırıkhan, Reyhaniye, Beylan, Ordu, Süveydiye, Arsuz gibi büyük ve mühim şehirler ve kasabalardan mürekkeptir. Antakya şehri, suları az çok mun- tazam olan Ayi nehrinin kenarında- dır. Bidayette bütün tarihi şehirler gi- bi üç tepe üzerine ve etrafı surlarla çevrili olarak kurulmuştu. Antakya kalesi mütcaddid zelzelelerle harab olmuş, şehir yavaş yavaş Asi nehri ki- yılarına doğru yayılıp genişlemiştir. Antakya tarihin en ehemmiyetli şehirlerinden biri idi. Romalılar dev- rinden evvel nüfusu 700,000 e kadar yükselmişti. Şehrin bu azametli nü- fusu az zamanda birçok fatihlerin is. tilâları altında p gitmiştir. Buna rağmen 935 senesinde nüfusu 34 bini bulmuştur ki bugün için daha artmış olduğunu kaydedebiliriz. Antakya şeh. ri nüfusunda her zaman hâkim un. sur Türklerdir. Şimdiki Antakya şehri Halebin 100 kilometre cehubu garbisinde ve Sü- veydiye limanının 20 kilometre şimâli şârkisinde olup Asi vadisinde ve Asi netiri üzerindedir. 440 metre yüksek- İ Nikteki Habib Neccar dağının garb turuyor. Artık Hatay yurdün bölün. | mail sathinın vadiye ulaştığı nokta da kurulmuştur. Hicri 1293 Osmanlı . Rus muhare- | besi neticesinde gelen Rumeli muhş- cirlerinden sonra Ası nehrinin garb | tarafına bir muhacir mahallesi yapi- larak şehir ovaya doğru ilerlemiştir. Osmanlı devrinin son günlerinde ya- pılan baz binalarla Fransız işgalin. den sonraki inşaat, şehri ovaya doğru hayli genişletmiştir. Bilhassa sayfiye- lerdeki Köşkler güzelleşmiş, asri kon- forlu oteller yapılmıştır. Antakya şehrinde kırk beş mahal le, büyük küçük birçok çarşılar yar- dır. İskenderun Hatayın ikinci büyük şehri İsken. deruna gelince; İskenderun büyük se- İerleri esnasında müstesna omevkille İskenderuna bir bakış l güze çarpan bu şehir, daha çok zaman | evvel Finikelilerin büyük limanı idi. İskender Şark seferlerindeki büyük muvaffakıyetlerinin bir nişanesi Ok mak üzere (M. E 333 )te bu tarihili- mana kendi ismine izafetle İskende- run demişti. Bu şehri siyasi olduğu kadar iktisadi âmiler vücude getir. miştir. Çünkü İskenderun bilhassa Süveyş kanalı açılmadan evvel Şark âleminin Akdenize açılan en mühim kapısı idi. Bugün de bütün Hatayın olduğu gibi kısmen Halebin en mü- bim iskelesidir. Hatayın harici mü. masebetini burası temin eder; ithalât ve ihracatının merkezidir. kenderun nüfus topluluğu iktisa- di âmillerin tesiri altında tahavvüller erde nüfusu 15 ikpin Tims. | | man cenub rüzgârlârına karşı mah- i fuz olduğundan Akdeniz tâbii liman- mına gelince; bali. | | larının en iyilerinden biridir. Büyük harpten evvel Bağdad demiryolu Top- rakkaleden ayırdığı bir hatla İsken- deruna inmiştir. Bu suretle İskende- run Osmanlı imparatorluğunun Ana- dolu, Suriye ve Mezopotamya mınta- kaları için en ehemmiyetli bir mah- reç olacaktı. Fakat harpten sonra İs kenderunun Suriyeye bağlanarak TTür- kiye ve Irakla arası kesilmesi ehem- miyetini biraz düşürdü. Büyük harpten sonra Suriyenin Ana- doludan ayrılmasile Türkler tarafın- dan başlanmak üzere 'olan İmar faa- liyeti bir Fransız şirketi tarafından idare edilmeğe başlandı. İskenderun henüz asri bir liman tesisatına mâlik değildir. İskenderun etrafı çok güzel yayla- larla çevrili şirin bir Türk kasabası- dır. Soğukoluk, Beylan, Beniideresi, Aliç ve Bayraklı gibi pek mutena yay- laları vardır. Birer eşsiz sayfiye olan bu yaylalar soğuk memba suları, gür İ ormanlar ve sayısız çağlayanlarla do- İudur. Halk yaz mevsimini buralarda geçirir. Senelerce yad ellerde kalan güzel Hatayın mamür köşeleri yabancı ida- relerin ihmali yüzünden bakımsız kalmıştır, Fakat çilesini dolduran ve beklediği mesud günü nihayet idrak eden Hatay anavalamn yapıcı ve ko- ruyucu eli altında günden güne'inki- şaf ederek mamür köşelerinden biri olacaktır, akın zamanda vatanın en | Hatay ve Hataylılar Hatay, dış Torosların Amanos adımı alan kolunun İskenderun körfezinden kıvrılarak Elma ve Musadağını teşkil etmek suretile çevrelediği bu toprak cenubi Anadolunun bölünmez bir kö- şesini teşkil eder. Orada da, burada da tabiatın çehresini biribirinden ayı- rTamazsınız. Bu iki yerde toprağın yü- züne kadar biribirine benzerce bağır- iarında taşıdıkları medeniyet izlerile de o kadar biribirinin hısi yil zü mândan olduklarını belli ederler, Hatay, bu kelime Çin'in kuzey ba- tasında Hata, Hiti, Hitit, Eti denilen bir Türk kolunun oturduğu yurdun adıdır. Bu kol göç yollarını takiben ilk defa Anadoluda Kızılırı boyunda Hatusas merkezini kur n sonra cenubi Anadoluya ve bugünkü Hatay: inmiştir. Tarihte görüldüğ ere Türkler çok kere yeni vardıkları yere eski yurtlarının adını bir armağan gi- bi verirler. Meselâ Orla Asyada sula- rmı Hataydan alarak Ala göle döken İli ırmağının bir kolunu Asi irmağı teşkil eder, burada da Ak gülden çı. kan bir kolla birleştikten sonra An- takyanın içinden geçerek batı güney. de denize dökülen nehrin adı: Asıdır. Ne şayanı dikkattir ki öteki nehir kolunu Hataydan, beriki nehir kolu- nu Hetyeden alıyor. Hetye, Hatay kelimesinin biraz değişmiş şeklinden başka bir şey değildir. Yüce Atatürk bundan on dört yıl evvel bü tarihi hakikati karanlıklar içinde bir şimşek gibi parıldayan de- rin tarihi bügisile ne kadar kuvvetle ifade etmişti. Hatay en az kırk asırlık Türk yurdudur, yabancı elinde esir kalamaz, Bu ses hakikatin, - Türklü- gün, kuvvet ve imanın sesi idi. Bu ses Hatsyllara 20 yıldanberi çektiği iztı. rabları dindiren yeni bir hayat kay- nağı oldu. Hatayda kahraman askerlerimiz Hatay ordumuzun teminatı altında huzur ve sükün içinde yaşıyor Bu hafta çıkan Yeni mecmuaya Hataydan B. Bekir Sıtkı bildiriyor: On aydan fazladır ki, askerlerimiz kendi öz topraklarında bulunuyorlar. Halkın kahraman Mehmetçiklere kar» pg sevgisi çök büyüktür. Ordumuz Hatayda sosyal kalkınmada mürebbi vazifesini de görmektedir. Komutan Albay Şükrü Kanatlı, değerli bir as ker ve centilmen bir şahsiyettir. Onun himmetile Antakyada ve İskenderun. da birer Orduevi açıldı. Buralarda ba lolar, kibar ve medeni toplantıla, ri tertip ediliyor. Gene Kanatlının yanı dımile Hatayın her şehrinde atlı spof klüpleri teşkil edilmiştir. Askerleri- mizin oturduğu Antakyada Yenica- mide bir Atatürk köşesi hazırlandı. Burası askeri törenle açıldı. Türk ordusunun Hataya girdiği günden itibaren, âsayişsizlik ve em- niyetsizlik diyarı halini almış olan Hatayda tek bir vaka olmamıştır. Hatay, ordumuzun teminatlı altında, yaşamakta, huzur ve sükün içinde bugünleri gös! kurtuluşa kavuşluran Ebedi Şef Ata- türkün ölmez halirasına ve Büyük İnönünün şefkatine ve derin al sna minnet ve şükranla mukabele | etmektedir.