Salıpazarındaki Satye binası Adli tahkikata başlandı, altı kişi tevkif edildi Tevkif edilenler şunlardır: Denizbank urmnum müdürü Yusuf © Ziya Öniş, müdür muavinlerinden Tahir Kevkeb, hukuk mü- şaviri avukat İsmali İsa Caniş, umumi kâtip Sadun Galip Savcı, yapı ve binalar servişi şefi Neşet KasımgII, Jerans şirketi müdürü Mateos Temel Denizbankın Satye şirketinden sa- tın aldığı Salıpazarındaki binanın alım ve satım muamelesinde cereyan eden yolsuzluğa ait tahkikat adliye- ye intikal etmiş ve dün müddelumu- milik bu işin maznunlarını İsticvap altına almıştır. Sorgu hâkimliği tarafmdan yapı- lan isticvap neticesinde altı kişinin tevkiflerine karar verilmiştir. Tahki- kat ve isticvaplar etrafında müddei- umumi B, Hikmet Onat dün bir mu- harririmize şu izahatı vermiştir: Denizbank tarafından (Tesisatı elektrikiye Türk anonim şirketin- den) satın alınan Satye binasının alım satım işinde bir yolsuzluk olup tarafından müştereken yapılan . tah- kikat sonunda hazırlanan ((ezlekeli tahkikat evrakı usulen imemuriyeti- mize verilmiştir. Bu evraka nazaran; Satye binasi- na İktısad Vekâletince mütehassıs- lardan mürekkep olmak üzere teşkil edilmiş olan bir heyet tarafından 113,130 lira kıymet konduğu, islim- lâk kıymeti de 106000 lira bulunduğu ve bankanın inşaat servisi şefi mühen- dis tarafından (223,000) lira kıymet takdir edildiği halde Denizbank ta- rafından bu kıymetler nazara aln- madan ve istimlâk kanunu hüküm- leri tatbik edilmeden pazarlık sure- tile 250,000 liraya mübayaa edilerek binnetice hazine 100 bin Jiradan faz- Ja bir zarara uğratılmıştır. Ahm.satım işinde muamele, Jerans şirketi müdürü ile Reassürans şirketi avukati taraflarından takip ve tavas- sutta bulunularak ikmal edilmiş, bunların yaptıkları bu işten dolayı da komisyon namile 12500 lira para almış oldukları ve usulen yüzde iki- yi geçmemesi iktiza: ederken alınmış olan paraya “nazaran komisyonun yüzde beşi bulduğu ve alım satım işinin de elektrik ve tünel şirketle- rine elektrik vesaiti temin etmek maksadile teşkil edilmiş olan Satye şirketinin; elektrik, tünel şirketleri nin hükümetçe satın alınması ü ne esasen idamel mevcudiyet eden yecek bir hale geldiği ve tatili faali- yete karar verdiği ve ayrıca Nafia Vekâletinin istimlâke teşebbüs ettiği bir zamana tesadüf etmiştir. Nafia Vekâleti İktisad Vekâletine 1/11/9383 tarihinde yazdığı tezkere ile elektrik umum müdürlüğü tara- fından istimlâkine teşebbüs edilen Satye binasının -Denizbankça setin alınmak İstendiğini bildirerek ban- kanın mümkün ise bu alıştan vaz- geçmesini istemiş. İktısad Vekâleti bunun üzerine bankaya yazmış cldu- gu 8/11/938 tarihli tezkere ile bu binayı ne maksadla satın almak 15- tediğini ve mübayaasına ne gibi lü- zum ve zaruret hasıl olduğunu böyle bir muamele mesbuk ise safhada bulunduğunu sormuş Nafia Vekâletinin yazısının bir sure- tini de bağlayarak bankaya gönder- miştir. Denizbank, İktisad oVekâletinin tezkeresini alır almaz ferağ muamc- lesini çabuklaşlırmış ve 14/11/938 tarihinde binayı teferrüğ ederek 16/ 11/938 tarihinde İktısad Vekâletine; «Kisa bir müddettenberi filli tasar- rufumuzdu bulunan binanın bu ke- re muamelei feragiyesi de ikmal edilmiştir.» tarzında cevap vermiştir. Halbuki bankanın, binayı fiilen işgal edebileceği tarih 31/12/938 ola- fak tesbit edilmektedir. Bankanın bu tarihten evvel verdiği cevapla «fiilen tasarrulumuzdadır» demesi hakikate muhalif beyan mahiyetin- b de görülmüştür.» a SR ie gm Salıpazarındaki bina etmek kasdile iştiraya talip olmasi- na göre denizle ittisalini temin için de ön tarafta bulunan ve Belediye- ye ait olan denizden dolma arsa ve rıhtımın da alınmasında zaruret bulunduğu cihetle şirket bu zaruret icabı olarak rıhtımı da ihtiva eden arsayı Belediyeden satın alıp bina ile birlikte Denizbankla satmak im- kânlarını aramış ise de Belediy: bu talebe yanaşmamıştır. Yani arsayı satmamıştır. Şu suretle Denizbankın Belediye- den bilâhare arsayı satın alabileceği ihtimal dahilinde bulunsa bile pek zayıf bir vaziyette kalmış ve rıhtım- la ittisali olamayan bu binanın maksadı temin edemiyeceği mey- danda iken bu cihet göz önünde tu- tulmamıştır. Fakat banka zayıf bir ihtimal da- hi olsa arsa ve rıhtımı Belediyeden almak ümidinde bulunmuş ve ümi- dini tecelli ettirebilmek için de ara- ya girmiş olan müşkülün halli için bir formül aramış ve banka aleyhin- de olmak üzere şu formülü bulmuş- tur: Denizbank arsa için bina bedeli olan 250 bin liradan 15 bin lira ten- zil edecek ve banka, Belediyeden ar- sayı 15 bin liradan fazlaya satın al- dığı takdirde fazlası için şirkete ru- cu hakkını muhafaza edecektir. Bulünan formül budur. Fakat banka inşaat servisi şefi mühendis tarafından tanzim edilmiş olan ke- şif raporunda ise Belediyeden mü- bayaa edilmesi iktiza eden mezkür arsa ve rıhtım 40,797 lira değerinde gösterilmiştir. Alım ve satım muamelesinin ik- malinde ve İklisad Vekâletince bu işin incelenmesi hakkında alâka- darlara tebligat yapıldıktan ve işin tahkikine el konduktan sonra bina- lar servisinde bulunan Satye dosya si aldırılarak evvelce bankanm bi- na ve yapı şefi mühendis tarafından tanzim edilmiş olan 4/8/938 tarihli ve 223000 liralık keşif raporu müs- veddelerile yırtılarak yerine ayni mühendis tarafından yazılan 269455 liralık bir keşif raporu konmus ve bu rapor eski tarihle yani 4/8/938 tarihile tanzim ve âyni mühendis tarafından imza Ye alâkadar me- murlar tarafından da kezalik imza ve havale muameleleri yapılarak dosyasına konulmuştur. * r Şimdi elimize gelmiş olan bu ha- zırlık tahkikatı münderecatına güre memuriyetimiz, Denizbank umum | müdürü Yusuf Ziya Öniş, umum müdür muavinlerinden Tahir Kev- kep ile Hamdi Emin Çap, hukuk müşaviri avuket İsmail İsa Caniş, kâtibi umumi Sadun Galip Savcı, yapı ve binalar servis şefi Neşet Kö- sımgil, meclisi idare reisi Ziya Tan- e aza kr Sedad Orür, re- i GEM ar gelirin asürans avukatı Atıf Ödül, Jerans şirketi müdürü Meteos Temel, reasü- rans İkinci müdürü Malik Kevkep haklarında, devlet alım satım işleri- ne fes&d karıştırmak suretile menfa- at temini, resmi evrakla sahtekârlık ikaı ve vazifei memuriyeli sulistimal suçlarından dava açmıştır, Takibat evrakı dördüncü sorgu hâkimliğine verilmiş ve bugün $a- bahleyin saat sekiz buçukta başlar yan Sorgu saat on İki buçukta sona ermiş ve sorguları yapılmış olan suç- Yulardan Yusuf Ziya Öniş, Tahir Kevkep, İsmail İsa Caniş, Sadun Galip Savcı, mühendis Neşet Kasım- gil, Meteos Temel, sorgu hâkimliği kararile tevkif edilmişlerdir. Diğer sorguları yapılan Ziya 'Ta- ner, Şahingiray, Sedad, Malik Kev- kep haklarındaki tahkikatın da hâ- kimlikçe gayri mevkuf olarak deva- mına karar verilmiştir. Dava açtığımız suçlulardan İstan- bulda bulunmadıkları anlaşılan Ham- di Emin Çap ile avukat Atıf Ödül haklarında da sorgu hâkimliğince Ihzar müzekkeresi kesilmiştir. Tahki- kata devam olunmaktadır. Mesele- nin mahiyeti bundan ibarettir. Bu suçlar, Türk ceza kanunünun .205, | 240, 339 uncu maddelerine uymak- | tadır» Haber aldığımıza nazaran, B. Ham- | di Emin Ankarada, B. Atıf da Lüle- burgazda bulunmaktadırlar, Müteyemmen bir nikâh Merhum Muhtar paşa torunu, muharrir arkadaşlarımızdan Sermed Muhtar Alus'ün kızı İlhan Alus'la Milli Müdafna Vekâleti eski müste- şarlarından general Şefik Türsan'ın oğlu Tıb fakültesi talebelerinden İs- mail Türsan'ın nikâh merasimi dün Kadıköy Belediye dairesinde yapıl mıştır. Yeni evlilere ve aileleri erkâ- nına saadetler dileriz. Ankara Borsas 100 Belge 100 Drahmi 100 Leva 100 Çekoslovak Kr. e 100 14.035 100 Zlotl 100 Pengo 100 Ley 100 Dinar 100 Yen 215425 i m SOHBET (Baş tarafı 3 üncü sehifede) görüşüne, arzusuna uygun bulmuyorsa ber şeyin birden değişmesini ister, yani bir âlemin geleceğini haber ve- Tir veya lânet yağdırır; gözleri bütün bir âleme çevrilmiştir. Öteki ise yal | nız bir noktaya bakar. Halbuki sanat daima küllide, bütün bir âlem kar- şasındaki şahsiyetin tezahürlerinde, aksülâmellerindedir. nu ÖLÇÜ — Münasını kavrıyamadık- Jarı sözlerin ahengine, ihtişamına, pöhpöhüne, daha ne bileyim? ukalâ- ağına kapılarak hayran olanları ayıp- yorsunuz. «Çoğu zaman o sözlerin hiç bir mânası olmadığı, ne demek is“ tediğini muharririn de açıkça bilme- diği, omun da sadece kelimelere, bir Jüfxperestliğe" kapıldığı meydana çi- kıyor» diyorsunuz. Şüphesiz hakkı- yuz var; Hiç bir şey İfade etmiyen söz- Jere hayran olmak, vabşilerin allı yeşilli boncuklara kıymet vermesi kadar gülünç, insan oğlü için ayip bir şeydir. Fakat bu hakikatin, birçok ellerde tehlikeli bir silâh olduğunu da unut- mayın. Nice insanlar vardır ki, mâ- nasını anlamadıkları şeylere hayran olmamak için, onların mânasız ol duklarmnı İddiaya kalkarlar. Katır boncuğu ile gözleri kamaşan vahşi, hiç şüphesiz biraz gülünçtür, İnsan- liğa nümune olarak gösterilemez. Öyle ama misli bulunmaz bir pırlan- tayı da, kıymetli taşlardan anlama- | dığı için, katır boncuğu sanan adam ondan da daha gülünç değil midir? Doğrusunu isterseniz, anlamadıkları şeylere hayran olabilenleri, her an- Jamadıklarını kötülemeğe kalkanlara tercih ederim: Onlarda hiç olmazsa bir yükselmek, kendi hâllerini aşmak arzusu vardır. Ötekiler ise, insan oğ- unun bütün faaliyetlerini kendi id- rakleri derecesine indirmek isterler, İhtişamlı, fakat boş sözlerin mahi- yetini meydana vuran adamın ha- reketi elbette güzeldir. Beşeriyete iyilik ettiğini de ileri sürebiliriz. Fa- kat taklidi kolay olan bir hareket. Onun gibi olayım derken her park tının sahteliğini iddia edenler de çoktur. Hem, anlamadıkları şeylere hayran olanları ayıplamakla insan oğlunun ezeli temayüllerinden birini, kendini €srara kaplırma hevesini de kötü- lemiş olmuyor musunuz? Bizi aşan şeylere hiirmet göstermezsek, hiç bir zaman (oyükselmemize de imkân yoktur, Diyorsunuz ki: «Biz, insan oğlu kendini aşan şeylere hürmet göster. mesin demedik. Ancak kendini aştık- larını sandığı şeylerin hakikatte mâ- nasiz, kendisinden çok aşağı olduk- larını göstermeğe çalışıyoruz» İyi ama siz yalnız hayranlığı tevlid eden Şeylerin mahiyetini araştırıyorsunuz; biraz ân sadece hayranlığa bakın. O, güzel değil mi? Ben, sizin hoş de- diğiniz şu eserde, hayran olacak bir takim şeyler buluyorsam bu, benim kendimi aşan şeyler tasavvur edebil- diğimi göstermez mi? Ama hakika- İ ten zannettiğim şeyler değilmiş de, onların gölgesi imiş... Ne zarar var? Bunun içindir ki halka, mânasız şeyleri alkışlıyor diye istihfafla ba- kanlara “içlerinde çok büyük adam- lar da vardır. biraz kızarım. Hayran- 4 Haziran 199, MEVLUD Eski Galataso- ye a ray lisesi müdü- (© / rü merhum Salih & Arif Potamozun ruhuns af o Tunmak üzere 25/6/939 pazar günü öğle ne mazını omüten- kib (Beylerbeyi İskele camiinde Hafız Bürhan ve Rf tarafından Mevlüd okunacağındaf akraba ve dostlarının teşrifleri ric8 olunur, Oğlu: Afif Sadreddin Potamof Mesud bir evlenme Emlâk ve Eytam Bankası Umur Müdürü Cevdet Gölet'in kızı Meld8 Gölet ile Türkiye Cümhuriyet Mer“ kez Bankası memurlarından Sadi Tezmenin düğünlerinin geçen pe” şenibe günü Avıkara Şehir Lokantsfi salonlarında kalabalık davetliler bh zurunda okutlulandığını o öğrendi Saadetler clili Bugün ZÂLE'de 1- Paris ışıkları 'TİNO ROSSİ tarafından ..yın ji 2- ölüm geçidi JAK HOLT tarafından 3 — YENİ MERO JURNAL Yaz fiatları; 20 - 25 . 30 kuruş Bugün saat 1 ve 2,30 da tenzil matineler, iYi - UCUZ NEV - YORK Sergisi için 8 Temmuz kafilesi İstanbul - Bükreş üç gün otel ve yemek Berlin - Roterdam (1 gün otel ve yemek) Nüu Amsterdam transatlantiği ile NEV - YORK - Nev Yorkta 14 gün ikamet - Sta tendam'la Boloğne'a avdet Paris” te iki gün yemek ve ikamet - Trenle İstabula avdet. AYRICA: NEV - YORK'te tenezzüh « Yemek ve ceb parası Kayıdlar kapanıyor. 390 Lira NATT-A Galatasaray Telefon: 44914 ATROLAR; HALK TİYATROSU Kenan Güler ve arkadaşları; gündüz © geçe, Ortaköy EMEK Sinemasında AMCA BEY Telepati — teerübeleri EGE TİYATRSU Nureddin Gehç ve arkadaşları, Nartıkafi ŞAFAK Bahçesinde bu gece KOKAİN - ESRAR NAŞİD ÖZCAN - ERTUĞE Taksim Allintepe Aile Buhçı lığın ister bir hakikatten, ister gölgeden doğsun, güzel olduğunu. kavrandığı ruhta bir asalet bulundu ğunu anlamak istemedikleri için. Nurullah ATAÇ Taksimde Mete caddesinde İZZET Bahçesinde . SAFIYE Musr yıldızları HAYRİYE ve FETHiYE ÇALI KUŞU LÜTFİYE ve Muszzam Saz heyeti Tel: 41992 Bu akşamdan itibaren Harbiyede BEL Alaturka MUA VÜ bahçesinde kısmında LİLA Kemani SADİ, Piyanist ŞEFİK ve arkadaşları Mısır SE! Idızı KiKi İRA MUHAMMET Km rk