iie Gümhuriyetin askerlik ocağı bir sevgi ve Şeraf ocağıdır B. Falih Rıfkı Atayın “Cümhuriyet ordusun- da.., başlığı ile Ulus gazetesinde çıkan mühim makalesini aynen yazıyoruz büstü ve her tarafında halk! İçlerinden birkaçının da mili danslar yaptığı görülüyor. Fotoğraf bana Çoruhtan gönderil- miştir, Bu ne bayram, ne de bir düğün kalabalığıdır. Sadece sıraları gelip te askere gidecek olan gençlerin şevk ve şitabından ibarettir. Resmi ye mektubu yoluyan arka- daşımız, delikanlılardan her hangi biri ile yapılan konuşmayı da nakle- diyor: «— Oğlum sizi kim çağırdı? — Duyduk ta geldik! — Kimden duydunuz? — Dün akşam nahiyeden Hüseyin oğlu Memiş geldi, bizim doğumluların sirası gelmiş, nahiyeye de buradan Na- ber gitmiş. — Sizin muhtar kim? — AH Dayı, (İri yapılı yaşlı dinç bir köylü ileriye doğru geldi.) — Muhtar benim efendim. — Daha size haber salmadık, bu delikanlıları kim topladı? — Kendileri toplandılar, efendim. Dün Memiş nahiyeden gelmişti. Ya- şıtları askere gidiyormuş, bu gece köyde sabaha kadar bayram yaptılar. Sabahleyin de yola çıktılar. Ben de nüfuz dejterini aldın, peşlerine ka- tildım gayrı! Bizden başka yol üstü iki köy delikanlıları daha var. Onların muhtarları da burada, Artvin şube reisi tecrübe görmüş emekli bir binbaşıdır. Bu anda belki de askerlik hayatının en büyük zevki. ni latmış olacak ki gözleri yaşardı. Yaşıtlarının askere alındığını duyup fa ilânsız, tebliğsiz, jandarmasız şu- beye koşan bu asil türk çocuklarına doya doya baktı. Gözlerindeki sevinç yaşlarını silerken: — Size hükümet namına çok teşek- kür ederim, dedi. Bu onda gök gürlemesini andırır bir ses duyuldu: — Sağolun! Bu ses halkin hükümete olan bağlı- ığının ifadesi idi, Şanlı türk bayra- ğı gibi dalga dalga yükseldi. Yurdun saf kubbesine yayıldı ve biz onu ciğer- lerimize doldurduk, Hâdiseler karşısında Balkanlar (Baş tarafı 1 inci sahifede) dahilinde rabıtaları sıkılaştırmak ga- yesinde ısrar ediyor. Bu son cümlede bilhassa Bulgaristana işaret edildiği aşikârdır. Bizce tebliğin dikkate de- ğer noktası budur. Zaman zaman Avrupada fırtınalar koparken, Balkan anlaşması sayesir- de beş yıldır Balkanlarda devamlı bir sükünet, vardı, Bulgaristan bu itti- faka girmedi. Fakat son senelerde Sofya hükümetinin uzak görüşlü si- yaseti kendisile komşuları arasında devamlı bir emniyet havası yarattı. Nihayet geçen sene Selânik anlaşma- sı Bulgaristanı diğer Balkan devlet- lerine daha fazla yaklaştırdı, istikbal için ümlidleri arttırdı, “ Bu sayededirki Orta Avrupada harp tehlikeleri belirdiği günlerde, Avrupanın en sakin yeri gene Bal- kanlar olmuştu. Armavudluğun işga- li ve bu suretle Balkanlara, gayeleri ve emelleri pek belli olmayan yaban- cı bir devletin yerleşmesi bu sükünet ve emniyeti bozar gibi oldu. Arnavud- lukla hududu olan memleketlerde bir nevi rabıtasızlık husule geldi. Da- ha şimdiden, Fransız İngiliz matbu- atı, bazen İtalyanın Yunanistana doğru ilerlemesi ihtimalinden, bazen Yugoslavyanın Adriyatik sahillerin. de gözü olduğundan açıkça bahset. meye başladılar, Bundan dolayı İngilterede telâşin arttığını görüyoruz. Her gün gelen endişeli haberler Londrada siyasi fa- aliyetin müstesna bir hal aldığını bil- diriyor. İtalyanın Yunanistana teca- vüzü hiç şüphe yok ki İngiltere ile İtalya arasında derhal » harbe olacaktır.» İtalya, (Arma amedimietan lari o'tmivereiine dair İn. O gün bu delikanlıların ağabeyleri tezkerelerini almışlar, askerlikten ter- his olmuşlardı ve yine o gün bu deli- kanlılar kasabalı arkadaşlariyle asker ocağına, ordu kucuğına alılıyorlardı.» Delikanlılardan bir kismi (kadro darlığı veya diğer sebeplerden dolayı köylerine iade edilmiştir. Bize mektu- bu gönderen genç, bunların duyduk- ları teessürü, eskiden askerlik yapma- mak için her şeyi göze alan zavallı türk köylüsünün hareketi ile muka- yese ediyor, Fakat cümhuriyetin askerlik ocağı bir sevgi, şeref ve hizmet ocağıdır. Halkın âskerlik aşkı, Başkumandan- dan en küçük rütbeli subaya kadar, cümhuriyet ordusu üstüne titriyen- lerin halk ve asker muhabbetinin ta- bit bir eseridir. İsmet İnönü'1922 de diyordu ki: «...Bizim ordularımızı, di- ger ordulardan temyiz eden evsafı esa- siye , başlıca, ordularımızın bizzat milletin kendisi olması suretinde ifa- de olunabilir.» «...Osmanlı orduları devrinde, daha ondan evvelki devir- lerde de türk orduları ahlâk itibariyle daima şayanı ihtiram ve itibar kal muşlardır. Fakat Büyük Millet Medlisi orduları bütün eslâfına takaddüm et- miştir.» Cümhuriyet, kendi ordusunu yalnız evlât gibi sevmemiş, onun yalnız bakı- mına itina göstermemiştir: Cümhu- riyet, türk milletini, en yüksek hayati #arüretler olmadıkça, bir damla va- tandaş kanını bir elmas parçasından çok daha kıskandığına Inandırmıştır. İninmak: İşte asıl temel! Sevildiğini ve esirgendiğini bilmek, ve kendinderi hizmet istediği zaman, bu hizmetin | yapılması mutlaka kendi hayrına ve behemehal zaruri olduğuna inanmak: İşte asil kuvvet! Bunun için değil midir ki Mini Şef ilk Cümhurreisi ol- duğu gün, en büyük emniyetle mem- lekete ve cihana ilân ediyordu: «... Sulh ve terakki yoluna bütün gayretleri- ni asil bir surette vakfetmiş olan mik letimiz, mecbur olursa, kehdisi ve en parlak zaferlerle süslemeğe hazı- dır» P.R. ATAY, giltereye teminat vermiş olmakla be- raber, son zamânlârdaki hâdiseler ri acele aramakla meşguldür. Hatta Akdenizin şarkınde bahri tedbirler almıştır. Bütün bunlar ferah verici şeyler değildir, Her memleket, tetik üstün- de, harbe hazır bir vaziyette bulunu- yor. Harpten daha fazla olmasa bile harp kadar zararlı olan bu kararsız. ik ve emniyetsiziiğin ne kadar süre- ceği, yarının ne gibi sürprizler gizle- diği asla belli değildir. Yangın tehli- gunu -tecrübelere bakarak- Bulgaris- tanın da anlamış olması lâzım gelir. Arnavudluğun işgali bir ders, çok acı bir ders olmak gerektir. Böyle bir zamanda bütün Belkan devletleri arasında hiçbir anlaşmazlık kalma- ması, Bulgaristanın da birliğe girme- si Balkan siyasetinin ilk işidir. Bu- nun içindir ki Romanya Hariciye Na- zırının Hariciye Vekilimizle mülâka- tından sonra neşredilen (tebliğde komşu memleketlerde Selânik paktı dahilinde rabıtaları sıkılaştırmak ga- yesinin tebarüz ettirilmesini, Roman- yanın bu husustaki iyi niyetine alâ- met sayıyoruz, — Necmeddin Sadak AKŞAM üç yaralı Polis garip bir yaralama tahkik ediyor Evvelki gete geç vakıt, kanlar için- de bir adam Cibali polis karakoluna | girmiş ve bir tarafa yığılıp kalmıştır. Polisler bu adama kim olduğunu, ne- den bu hale geldiğini sormuşlar ve şu cevabı almışlardır: | — Ben burada çıkıhaz sokakta otu- rTuyorum, Bu gece civardaki Hüseyin isminde bir arkadaşımın odasına git- tim, Biraz sonra Sami isminde biriyle karısı Hatice geldiler. Oturup ko- nuşmkta olduğumuz bir sırada ars- da kavga çıktı, Sami bıçakla beni $ır- tımdan ve sol mememin şltından ya- raladı, Zihni, bu sözlerden sonra göğsünü ve sırtını açarak yaralarını göster- miştir, Polisler, Zihninin sıhhi vaziyetinin tehlikeli olduğunu görmüşler ve ken- | disini derhal bir otomobile bindirerek | Cerrahpaşa hastanesine yatırmışlar- âr. Zabıta memurları, bu hadiseyi mü- teakib ayni işle alâkadar İkindi bir yaralama vakası ile karşılaşmışlardıf. O da şöyle omuştur: Pofisler Hüseyini bulmuşlar, Zihni- yi yaralamaktan suçlu bulunan Sa- minin nerede oturduğunu sormuşlar- dır. Saminin adresini öğrenen me murlar, kendisini yakalamak üzere evine gittikleri sırada, Sami ile karısı Haticeyi de muhtelif yerlerinden br- çakla yaralanmış bir halde bulmuş- lardır. Bunlar da, kendilerinin Hüseyin tarafından yaralandıklarını söylemiş- lerdir, Zabıta memurları bunları da hastaneye kaldırılmışlardır. Şimdi bu kanlı hadisenin hakiki mahiyetinin ne olduğu araştırılmaktadır. Fatih Halkevinden: | 1 — Evimizde verilmekte olan mu- tad hafta konferanslarının 1$ üncü- sü, I2 nisan çarşamba günü saat 21 de Ev kurağında, deniz lisesi tarih muallimi Fevzi Kurtoğlu tarafından | (Türk bayrağı ve ay >'yıldız) mey- | zuunda verilecektir. 2 — Bu konferansa her istiyen ge- lebilir, Üsküdar hukuk hâkimliğinden: 90871847 Nuri Açarın Penetde Subaşı mahalle- Binde Set sokağında 10 No. h hanede Emin çavuş karım Sakine aleyhine açtığı tes- e talâk davasında mezburenin mezkâr Erel çeki ie ve esimle bir nin” anlaŞIMAğla 10-4 809 in, ii birlikte davetiye ilânen gazete Ile neşre- Gilmesine ve bir nüshası da mahkeme di- vanhanesine talikine karan verilmekle mahkeme günü olan 12-6-439 tarihine m — 50 senedenberi dünyaya eşi gelmiyen film... — Başerin hayaline sığmayacak bir harika... — San'atın göklerine çıkacak şaheserler şaheseri KEŞiF ALAYI ERROL FLYNN - OLİVİA de Havilland Kk yeke A OR iliki Yarın Akşam TURAN Tiyatrosunda ERTUĞRUL SADİ GECESİ | Halk opereti ZOZO.DALMAS birlikte iki Se Ai oyun birden, MİÇE PENÇEF varyetesi, 5. ATİLLA Revüsü, varyete bu geceye mah- suş büyük sürprizli Flatlarda zam yoktur. Geç kalanlara: Bugün ve yarın SAKARYA Sinemasında gösterilmekte olan Olimpiyat Gençleri Olimpiyat W Büyük ve Güzel Spor ve en gü zaferler filminin son günleridir. İstifade ediniz. Nöbetçi eczaneler Beyoğlu mıntakası: İstiklâl cadde- #indp Dellâsuda, Yüksekkaldınmda Vinkopulo, Mis sokağında Limonci- yan, Firizağada Ertuğrul, Pangaltıda Nurgileciyan, Kurtuluşta Necdet Ek- rem, Galatada İsmet, Fatih: İsmali Karagümrük: Arif, Bakırköy. Sarıyer: Osman, Aksaray: Ziya Nuri, Fene ç n 1s Çula, Alemdar: Çemberiitaşta Sırrı Rasim, Şehremini: Ahmed Hum- di, Üsküdar: İmrahor, Heybeliada: Halk, Büyükada: Şinasi Rıza, Ortaköy, Arnavutköy, Bebek, Bey- koz. Paşabahçe, Anadoluhisarı, Ta- yabya, Yeniköy, Emirgân ve Rümeli- ler her gece nöbet- Bu akşam 9 da Yeni operet ır Deliler 7020 Dalmas sarkılar göyliyecektir. * Halk Opereti tiyatrosunda Hasta küçük sanatkâr «Ales e Kanat arka- daşlarının tertib ettikleri 12 nisan çarşamba GECE İ Ox — Tiyatrolar: E. Sadi Tek, Halk Ope- reti. II — Saz heyetleri: İzzet gazinesu- mun ve Ambesadörün otuz Kişilik küme san, Tanburi Salâhaddin, komani Necati ve arkadaşları. Bayanlar: Mahmure, Pai- de, Afitab, Nezahat, Suzan Birsen, Mu- kadder, Mısır yıldızı Zekiye Hamdan. Tu- ran, Londra, Floryabar artistleri, S; Atii- 1 ve Mişel heyeti, Abone ücretleri "Türkiye Ecnebi 1400 kuruş 2700 70 “>< 10 «w > 150 > — SENELİK 342 6281215 1657 İM 2020 İ İdarehane: Bebiâli civarı Acımusluk sokak No. 13 SURAN TİYATROSU 16-4 909 cumartesi günü saat (1730) da Evimizin Cağaloğlundaki salonunda üni- Ciğerli z (8e) Atli revüsü. Miçe müsadif pazartesi gününe saat 10a ta- Tamamen LOREL - işer pie te de 1-OTOM Baş Rollerde : YARIN AKŞAM MELEK SİNEMASINDA Baş Rollerde : Zengin, Fevkalâde Lüks Yarın gece için Localar mine DOREEL ve HARDİ 2 BÜYÜK »- YENİ ve MUAZZAM FİLM BİRDEN Zevkine, Neş'esine, Hafif ve şen şarkılarına 2 - CAMBAZHANE ÇOCUGU İnsanı heyecan ve Merakdan “Titretecek büyük bir macera şaheseri Pek yikında İPEK sinemasında KUTUP YILDIZI SONYA HENE - RCHARD GREENE versite profesörlerinden Hamit Nafiz Pu- mir tarafından (İstanbul boğazının te- gekkülü) hakkında mühim bir konferans verilecektir. Davetiye yoktur. © Oİşle Yine Geliyorlar... Pençef varyetesi. Localar 100, Heryer 20, 'Paradi 10 kuruş. 12 Nisan çarşamba akşa- mı Halk opereti ve Zozo Dalmasın iştiraki. Türkçe sözlü en güzel ve en son Komedileri HARDi AVCILAR SARAY Sinemasında Dehşetli bir kahkaha tufam.... ile bir Sürpriz. OBİLLi AŞIKLAR ıyacak bir Fransız Filmi, JAKİ COOPER - VALAS BERY GENÇLİK - GÜZELLİK .- AŞK - DANS SPOR - HAFİF MUSİKİ - NEŞ'ELİ DANS ve ŞARKI FİLMİ FRANSIZCA SÖZLÜ Kıyafetler » Muhteşem Mizansen »- Nefis ve eğlenceli bir mevzu satılmıştır. Numaralı koltuklar bugünden aldırılmaktadır. Tel: 40868