POLİTİKA Antikomintern anlaşma Merkezi Moskovada olup bütün dünyayı komünist yapınak gayesi ile teessils eden üçüncü enternasyonale karşı birlikte mücâdele için Japon ya, Alman ve İtalya arasında akdedilen muahedeye Peştede Macar, Alman, İtalyan ve Japon mümessilleri arasında imzalanan bir prtookol ile Maca- ristan da dahil olmuştur, Ayni günde Mançuriyenin merkesi Hising King de Mançu, Japon, Alman ve İtalyan mümessilleri arasında imza edilen diğer bir protokol ile de Mançuriyenin Japon ordusu tarafından 1931 de işgalinden sonra burada eski Çin hakanı tarafından teşkil edilen ve Japon- yanın müttefiki olan Mançuri imparatorluğu da bu muahedeye dahil ol. muştur, Şimdi azaları beşe baliğ olan ittifaktan zahiri maksad komünist bey- pelmilel teşkilâtma karşı mücadeleyi tevhid etmektir. Her aza devlet kendi memleketi dahilinde ve haricinde komünistlik faaliyeti hakkında edindiği malümatı diğer azalara bildirmeği ve bu malümat esası üzerine tanzim edilecek müşterek mücadele plânını tatbik etmeği taahhüt etmiş bulunuyor. Bu iş birliği siyasi ve zabıta sahasına münhasır olmayıp lüzumu halinde askeri sahaya da teşmil edilmektedir. Meselâ İspanyadaki dahili harpte cümhuriyelçi nammı taşıyan hükü. metin komünist enternasyonalden direktif ve yardım aldığı iddiası ile İtalya ile Almanya; milliyetçi namını taşıyan Frankonun tarafını hem asker ve silâh vermek suretile kuvvetlendirmişler ve hem de beynelmilel politikada davasını daima müdafaa ve teyid etmişlerdir. Binaenaleyh dünyanın herhangi tarafındu komünist enternasyonali- nin fabriki ve yardımı ile çıkacak hâdise ve hareketlere beş devlet müda- hale edecek demektir, Fakat ittifaka tatbikatta daha geniş mana verilmek» tedir, Dolayısile komtünistlerin sebep olduğu yahut intifa edeceği düşünü. len hethangi hükümet ve harekete karşı hep birlikte cephe almaktadırlar. Meselâ Çinde mareşal Şang Kay Şek hükümeti komünistlere karşı on sene mütemadiyen harp ve mücadele ettiği halde Japonyaya karşı vazi- yet almış olması komünistliği tuttuğuna ve Sovyet Rusyasmın âmaline hizmet ettiğine bir alâmet telâkki edilerek Almanya ile İtalya Çin hükü- meti ile her türlü alâkayı kesip maddi manevi ve siyasi her suretle Japon- yaya yardım etmektedirler. Muahedenin ruhu çok geniş tefsir edildiğinden üç büyük devlet ara- sındaki bir ittifak şeklini almıştır. Bunun için bu ittifaka askeri vasfı ilâve edilmesi alâkadarlar tarafından son zamanlarda düşünülmüştür, Macaris- tanm bu ittifaka girmiş olması da siyasi mezhep düşüncelerinden ziyade Almanya ve İtalyanın yardımı ile milli emellerini tahakkuk ettirmek ga- yesini gütmekte olmasındadır, Dün üçler ve bugün beşler ittifakı olan yeni askeri ve siyasi ittifakın ilerde daha ziyade genişliyeceği beklenmeli- 8ir. AKŞAM Ingiltere, Almanya ile bir ekonomik anlaşma yapmak İstiyor © Müstemleke işi halledilmek üzere Almanyanın da buna temayül ettiği anlaşılmaktadır Londra 27 (A.A.) — Gazeteler, İs- panyağda harbin bitişi bazı sulh plân- larının tatbikine imkân bıraktığını bildirmekte ve İngiliz müsteşarların- dan B. Gwatkin'in Berlini ziyareti ile diğer bazı İngiliz nazırlarının şimal memleketlerine yakında yapacağı seyahatleri buna atfetmektedir. B. Chamberlain'ın bir taraftan, herhangi başka bir usule müracaat olunabilmesi ümidlerini kesecek ma- hiyette bulunan silâhlanma progra- mina devam etmekle beraber, tatbi. kine başlamak istediği «öteki sulh plânı» İngiliz gazetelerine göre şudur: 1 — Almanya ile bir ekonomik an- laşmaya varmak. Bu anlaşmanın er- geç İmzalanacağına muhakkak na- zarile bakılabilir. Zira aksi takdirde yani Almanyanın bu talebi reddet- mesi takdirinde, iki memleket ara- sında bir ticaret harbi doğacaktır ki, bundan İngilterenin nihayet o galip çıkacağı muhakkaktır. # — Böyle bir ekonomik anlaşma- dan başlıyarak, demokrat devletlerin menfaatlerine bugünkü münasebet lerden daha iyi gelen münasebetler tesisine çalışmak. Times gazetesi, bunları mevzuu bahis ettikten sonra, ayrıca aşağıda- ki hususları da kaydetmektedir. «Harpten evvel yüz milyon ingiliz Mralık bir kazançla kapanan İngiliz ticaret bilânçost 1938 senesinde elli beş milyon zarâria kapanmıştır. Bu- nun sebebi, İngiliz ticaret odaları bir- Miği ile İzgiliz endüstrileri federasyo- nunun da tebarüz ettirdiği veçhile, bugünkü enternssyonal ticaretin ya- Pılış şartlarıdır. Hükümet, memleket için hayati bir ehemmiyeti haiz bu- Munan İngiliz ihracat endüstrilerini mMüdefeaya azmetmiş bulunmaktadır. Bunun için elinde müteaddid kuv- Yetli silâhlerı yardır. İnsan bu silâh- Yara müracaat etmekte ne kadar azinikâr bulunursa bu silâhlara mü- ,Tücaat etmek mecburiyeti o derece Az gelir» yor ki; «Son Berlin ekonomik gö- rüşmelerinde . Almanya müstemleke meselesini sarih surette ortaya af- mıştır. B, Gwatkin, meselenin bu saf- hası hakkında B. Halifaxa bir rapor verecektir. Pek muhtemeldir ki Ak manlar bir müstemleke anlaşmasına varılmak lüzumu üzerinde ısrar et- mişlerdir. Bu, muhakkak surette eski Alman müstemlekelerinin Almanlara iadesi demek değildir. Fakat herhalde, tica- ret anlaşmaları üzerinde “bir muka- velenameye varılması için müstemle- ke meselesinin bir hal çaresine rap- tını Almanlar bir şart olarak ileri sürmüş olabilirler.» müstemleke işi görüşülmüş Londra 77 (A.A.) — Daily Express ve Financial 'Times gazeteleri Ber. linde ikameti esnasında — Ashton Gwatkin'in müstemleke (meselesi hakkında müzakerelerde bulunduğu- nu temin etmektedirler. Financial Times gazetesi, Ashton Gwatkin'm avdetinde Lord Halifax bu hususta bir rapor vereceğini yaz- dıktan sonra şunları ilâve etmekte- dir: «Alman mahfilleri, iki memleket arasında normal iktisadi münasebet. ler tekrar teessüs etmeden evvel es- ki Alman müstemlekelerinin iadesi hususunda olmasa bile Alman talep. leri hakkında bir itilâf hasıl olmasi lâzım geleceğini beyan etmektedir. ler.» Dünkü yangın Nişantaşında Amerikan hastanesi. nin karşısında memurlara ald üst kati ahşap, altı kâgir binadan dün saat on dördü çeyrek geçe yangın çik- mıştır. Evvelâ hastane memurları yangını söndürmeğe çalışmışlar, mu- vaffak olamayınca itfaiyeye haber vermişlerdir. İtfaiye geç haber veril. mesine rağmen ahşap kısım yandık. tan sonra yangını söndürmüştür. Simdiki insanların yüz bin sene evvel yaşayan cedlerinin kemikleri bulundu Bugünkü © İn- sanların ilk baba sının Çinde, Pekin civarında * “Cut sının sahibi oldu- ğu son keşfiyattan anlaşılmıştı. Kafa tasının sahibine, bulunduğu ma. halle yakın olan büyük şehre ize fetle «Pekin ada- mi> adı verilmiş- tir, Şimdiki insan lan asıl ceddini bulmak için bugü- ne kadar yapılan keşiflerin en mü- : himi budur, Kafası << nın bulunduğu ma» hallin yanıbaşında- da (modern) insanların dikkate şayan bekayası bulunmuştur. (Modem) ta- birinden maksad, milyonlarca sene- ye baliğ olan insan ömrünün binnis- be bize yakın olan 20,000 ilâ 100,000 senelik devresidir, Filistin müstesna olarak, Asya kıtasmın hiçbir topra- Eında şimdiye kadar yukarı Paleölitde insanların bekayası bulunmamıştı. Çukutien tepelerinde birçok eski ma- gara vardır. Zamanla bu mağaralar | kum; toprak ve çakıl taşlarla dolmuş tur, Bir hayli senedenberi bu mağarala” rın içinde hafriyat yapılıyordu, Eski insanların buralarda yaşadıkları mu- hakkak olduğundan, bunların avla- dıkları hayvanların bekayası buluna- cağı ümid ediliyordu. Mağaralardan çıkarılan kum, top- Tak ve çakıl taşlarından teşekkül cden bloklar Pekine getirilip Rokfeller ens- titüsünde tedkik edilmiştir. Bu blokların içinde son Paleolitie adamın müstehaseleri keşfedilmiştir. Bu müstehaseler bir aile teşkil ettikle- Tİ anlaşılan yedi kişiye aittir, En ibti- yarının aitmıştan yukarı yaşta oldu- ğu tahkik edilmiştir. Kalan altısın- dan ikisi genç kadın, biri genç erkek, biri kız çocuk, biri beş yaşında, biri ye- ni doğmuş çocuktur. Bu adamların yanlarında muhteli? Şimdiki insanların ecdadının müstemaseleri bulunan yer âlet ve silâhlar ve tezyinat eşyası ve birçok av hayvanı bekayası bulun- muştur. Hayvanların bekayası ara- sında birçok ayı, çakal, kaplan, avda kullanılan pars dişi vardır. Bir hayli de deve kuşu bulnmuştur, Fakat bu hayvanlar şimdiki hayvanlara ben- zememekte ve cinsi münkarız eski sahşi hayvanları teşkil etmektedirler. Müstehaseleri bulunan yedi ada- mın da tabit ölümle ölmeyip öldürül- müş oldukları, kafa taslarının keskin ve kör âletler ile zedelenmiş ölma- sından ve kafa derilerinin hâlâ üze- rinden durmasından anlaşılmıştır. Bazı kafa tasları fena halde zede- Jenmiş ise de ihtiyar adamla iki genç kadının kafa tasları, insan oldukları- nı isbat edecek derecede sağlamdır. İhtiyar adamın beyin zarfı gayet iptidai adam cinsinden olup Avrupa * da bulunan Neanderihol adamına benzemektedir. Diğer hututu da Ay- Tupadaki yukarı Paleolitic adamı an- dırmaktadır. Lâkin yüzü daha ziyade *son Moğol tipini göstermektedir. Bo- yu beş ayak sekiz buçuk pustur. Genç kadınlardan birinin kafa tası Büyük Okyanustaki Yeni Kinede yaşıyan modern Melânezya tipini ve diğeri modem Eskimo kadın tipini göstermektedir. Melânezya tipindeki kadının kafa tası üzeri düz olduğuna ka yolu ile Ameri- kaya hicret ederek buradaki kızıl ten M adamların ceğdi olduklarına hük- Mmeğilmiştir, merikalıların ced- di olan ve Asyada kalan bu adamları öldürmüş oldukla- rı zannedilmektedir, Bu müstehaseler, Amerika kıtası- nın yerli ahalisi kızıl derililerin men- şelni keşfe hizmet etmiş oluyor. Müstehaseleri muayene eden Dr. Fransız Widenreich bu neticeyi bul- muştur, Amerikalı bu âlim (Pekin adami) hakkında söz söylemek salâ- hiyetini haiz derin tedkik ve ihtisaş sahibidir, Müstehaseleri bulunan adamların kültür cihetinden yüksek seviye sahi- bi oldukları, beraberlerinde bulunan âlet ve silâhlardan anlaşılmıştır. Bun- ların arasında kemikten imal edilmiş iğne, kemik ve midyeden yapılmış tezyinat eşyası vardır. Gerdanlıklar, madeni 90 mil uzak- ta bulunan hematit boyası ile telvin edilmiştir. Mağarada yaşıyan bu adamların nezdinde bulunan midye ve sedef ka- bukları denizin vaktile buralara ya- kın olduğunu göstermektedir, Bu ta- rihte Behrenk boğazı teşekkül etmiş olmayıp Şimal Donmuş denizi ile Bü- yük Okyanus arasında irtibat yoktu. Asyandan, insanlar bu yoldan Ame- rikaya göç ederek kızl tenli yerlileri teşkil etmişlerdir, Eski Amerikalıların ceddi ve menşel bulunmuş demektir. r, Günün Ansiklopedisi ISPANYOL CUMHURİYETİ Nasıl kurulmuştu ve ilk hamlede dai Cümhurrelisi oAzana, ! vicdan serbestisini ilân etmek oldu. Katalonya mağlübiyetinden sonra hudud dışına çıkmiştı. Şimdi de istifa edeceği haber veriliyor. Böy» lelikle, 14 nisan 1931 de,ilân edilmiş olan İspanyol Cümhuriyeti nihayet buluyor demektir, #»# Bu Cümhuriyet şöyle kurulmuştu: 12 nisan 1931 tarihinde bütün İs- panyada, bilhassa Madridde ve bütün büyük şehirlerde Cümhuriyetçi sos» yalist ittihadı belediye intihabatını ezici bir ekseriyetle kazanınca, iki gün sonra Cümhuriyet ilân edildi. Madridde bu merasim dahiliye neza- | reti binasında yapıldıktan bir kaç saat sonra, Kafalonya Cümhuriyeti de, Barselonda ilân olundu. Aynı akşam, kral on üçüncü Alfons, kraliyet sarayından çıktı ve İspan- yol halkına neşrettiği bir tamimle, hukukundan feragat ettiğini bildirdi. Aynı gün zarfında muvakkat hü- kümet teşekkül etti. Buna Alkala Zamora Triyaset ediyordu. Meclisin toplanmasına kadar, yani üç ay müd- detle, bu muvakkat hükümet, rejimi yerleştirmek üzere, hakiki bir dikta- törlük yaptı. Orduda tebeddüller ol- Katoliklik, arlık hükümetin resmi di- ni olmaktan çıkıyordu. i Katalonya meselesine gelince, ilk günler için bir idare maslahat siya- seti takib edildi «Katalonya Cüm- huriyeti> yerine, «Katalonya jenera- Mtesi» tabiri kullanıldı. Buna muka- bil de bu ülkenin kendine bir meclis seçmesi ve meclisin «Katalan kanu- nunu hazırlaması, karar altina almdı. Seçim, Katalonyada sollara muvaf- fakıyet temin etti. Başlarına Mis ha'yı geçirdiler. 28 haziran meclis intihabatında da Cümhuriyetçilerie sosyalistler umum İspanyada ekseriyet kazandılar ve İs- panyol halkının Belediye seçiminde izhar ettiği arzu böylelikle teeyyüd etti. 14 temmuzda Kortes açıldı. Bir en- cümen, yeni anayasayı hazırladı. Münakaşası, 27 ağustostan 9 kâ- nunueyvele kadar sürdü. Bu yeni ka- nunu esasi, milli ananelerle en yeni fikirleri telif etmek için çabalıyordu. Dini teşkilâta taallük eden bir ih- tilâftan dolayı Zamora Başvekâletten çekildi, Yeni Kabineyi Azana (şimdi- ki Cümhurreis) kurdu. Hükümet -«Cümhuriyeti müdaf: kanunu» di- | neler yaptı? Bu sayede rejim aleyhindeki her han- gİ bir kalkınmayı, şiddetle ezebilece- ğini umuyordu, Kralın, son devrinde, İspanyol hal- sine ve mallarının müsaderesine ka rar verildi. 410 reyin içinden 362 reyle Zamo- ra ilk Cümhurrelsi oldu. Azana, Baş- vekâlette Isik tedbirlerini şiddetlen- dirdi. Bu sırada Cümbhuriyet, ilânı gü- nünden itibaren baş gösteren bir ta- kım grev müşkilâtile uğraşmak mec- buriyetinde kalıyordu. Anarşistler, komünistler, rejimi daha ziyade sola sürüklemek istiyorlardı. ( Hükümet bu kargaşalıkları şiddet- le bastırdı. Başlıca müşevvikleri müs- temlekelere sürdü. Maarif sahasında da bir takım 1s lahat yapıldı. sz İşte, artık nihayet bulmuş sayılan İspanyol Cümhuriyeti, bu şerait al- tarda kurulmuş, kısa bir ömür yaşa- mıştır. Frankonun isyanı, dahili mu- harebeler ve son hezimetler ayrı bir bahistir. Madrid henüz mukavemet ettiği için, İspanyol rejim istihalesi henüz kapanmamış bir tarih sahifı