11 Şubat 1939 AKŞAM B. Fuad Köprülü diyorki... Bizde bir edebiyat akademisi kurulursa bir fayda çıkar mı? Şimdiye kadar bizde teşkil edilen heyetler neden muvaffak olamadılar , Bir Amerikalı âlim garip bir ista Mstik yapmıştı. Bu istatistiğin esası da Şu idi; ENİ sene yaşayan bir ada- Mun hayatı nerelerde geçer? Kaç 86- NE evinde oturur? Hayatında sinema- ne zamanlar kaç ay tutar, Lo oturduğu saatler toplansa BS kadar eder? Ömrünün ne kadar Bamanı sokakta geçer, Komşularına Ahbaplarına, arkadşlarına, akrabasi- MA ve misafirliğe gittiği zamanlar MS kadardır? Amerikalı istatistikçi i cedvel cedvel tesbit ediyor. ,, Bu İstatistik tamamile hatırmda , fakat yalnız bir adamın 50 s€ İk ömründe 19 seneyi sokakta ge- Sifdiğine dair bir hüküm verdi. Fa- Kat her halde bu istatistik profesör Köprülüzade B. Fuadın hayatına hiç Uymaz, Çünkü Köprülünün her halde ha- Yatının dörtte üçü kütüphanede ge- ter. O üniversitedeki kütüphanesin- çikar, Sahaflar çarşısındaki ki- Sapçılara, uğrar, evine gider, doğru Kütüphanesine... Pek başı yorulursa âphanesinin önündeki bütün Mar- - kucaklıyan balkonundaki san- daiyesine oturur, bir sigara tellendi- tir, doğru yine kütüphanesine koşar. ğ adetâ duvarlarında raf raf Kitaplar bulunmıyan yerlerde rahat *demez, Son zamanlarda sık sık Ankaraya Bidip gelen kıymetli profesör trende, Yataklı vagonda yer bulamazsa üzül- Mez. Fakat belki trende bir <kütüp- nel vagon» olmadığına müleessif- Köprülüyü üniversitede, "Türkiyat #Mttösündeki kütüphanede buldum. Tsinden henüz yeni çıkmıştı. Stada sardum: >— Bizde edebiyat akademisi kurul- a faraftaf mısınız? Değil mi- 2? Köprtü gülümsedi: — Başkaları bu mesele etrafında ve diyorlar? — Kurulmasına taraftar olanlar Yar, olmıyanlar var, Siz ne dersiniz? ,, Möşrutiyetten sonra lügat, grümer, Mblahyaz, için bir kaç teşekkül daha i : i olmaktadır. Sonra akademi kurulamamasına daha vardır. Zira böyle bir İn çalışabilmesi için uğra- , halledeceği, üzerinde çalışa- Meseleler etrafında akademi aza- tuşmaları, münakaşa etme- mdır, Halbuki kurulacak ede- Meşin, Kademisinde münakaşa edil- İmkân yoktur, Çünkü dört bi, inin birbirlerile münakaşa ede- pek kolay birşey değildi. tlerile münakaşa edecek in- #yni muhitlerde, ayni man- Yetiimeleri lazımdır. Çünkü ay- May seni elerden, ayni tefekkür tarzla» Yürüme ayni müntehalara doğru İnsanlar karşı karşıya ge- Münakaşa, edemezler. Halbuki EN ş f 1 TI Giri ne o kadar ayrı muhitlerde, o kadar başka mantıklarla yetişmişlerdir ki bunların bir araya toplanıp bir mese- leyi aylarca, senelerce münakaşa et- melerine imkân yoktur, Çünkü ilim heyetlerinde münakaşa edilmek için ortada klâsikleşmiş mütearifelerin bulunması lâzımdır. Mütearifeler üze | rinde konuşulamaz. Halbuki bizde artık klâsikleşmiş mütearifeler he- nüz ortaya çıkmış değildir. Bu iti- barla böyle bir teşekkül olduğunu far- zetsek bile bu konuşamamak, müna- | kaşa edememek yüzünden dağılacak- | tır. Konuşmayınca, münakaşa etme- | yince böyle bir heyetin bir meseleyi halletmelerine, bunun hakkında karar vermelerine imkân var mıdır? Man- | tıkları ayrı ayrı olan insanlar karşı İ karşıya geçip münakaşa edebilirler mi? — Evet... Tıpkı başka lisan bilmi- yen ve iki ayrı dille konuşan insanla» rın anlaşamamaları gibi... — Yok... Ondan dahaileri bir vaziyet... Nihayet iki ayrı dille ko- nuşan insanlar karşılarındakinin ha» reketlerinden, sözlerinin karinesin- den ve nihayet bir tercümana başvu- rarak birbirlerile anlaşabilirler. Fa- kat mantıkları birbirine tamamile aykırı olan insanların birbirlerile an- Jaşmalarına İmkân yoktur. Mantık ayrılığı, dil ayrılığından çok daha mühimdir, Çünkü ayrı ayrı muhitler- de yetişen insanlar kendi mantıkları, kendi kafalarının içleri İle tama» mile ayrı ayrı âlimlerdir. Bu itibar- Ja bunların heyet halinde çalışmalar rından ziyade ayrı ayrı, ferd olarak çalışmaları daha iyi semere verir. — Banları Fransız âkademisinin mükemmeliyetinden (bahsediyorlar, bunun küçük mikyasta bir eşinin de bizde kurulabileceğini ileri sürüyor- lar, Fransız Edebiyat akademisi ,yani 440» lar akla keliyor. Yer yüzünde bu çeşit akademi pek azdır ve bu akade- mi de mühim bir iş görmez. Kırklar akademisi bir iş görmekten ziyade, bir şan ve şeref milessesesi halinde kurulmuştur. Böyle bir akademi kur- mak ne fayda temin edebilir? — Bir edebiyat mükâfatı konul masına tarafatar mısınız? — Bir edebiyat mükâfatı mı? Ne maksadla?... — Edebiyat hareketlerini kuvet- lendirmek için... * — Ben, mükâfalın sanatı kuvvet- Jendirmesi için kâfi bir çare olduğu- na kani değilim, Bir sanatkâr sırf mükâfat almak düşüncesile eser ver- mez, Sanat içten gelen, bir menfaat mukabili yapılmıyan bir şeydir. Belki mükâfatın, himaye dolayısile, biraz tesiri olabilir. Lâkin bu da son dere- ce ehemmiyetsizdir. Hem bunun küçük bir tecrübesini de yaptık. Eski darülfünun zamanın- da Türk ınkılâbına aliden iyi eseri yazan için mükâfat konuldu. 3-4 sene bir çok eserler geldi. Tedkik et- tik. Benim hatırladığıma göre hiç bi- rine de mükâfat vermek kabil ola madı. Hikem Feridun Es dalar önünde bir Köpekbalığı tutuldu Ağırlığı 2,000 kilodan fazla olan canavar e yakalandığı zaman yarı ölmüş vaziyette idi Dün sabah Adalar önünde Kılıç ba- lığı avlayan balıkçıların zokalarına büyük bir köpek balığı takılmıştır. Ağırlığı iki bin kilodan fazla olan bu köpek balığı su yüzüne çıkarıldı. ğı zaman yarı canlı vaziyette olduğu görülmüş, derhal vücudunun muhte- lif yerlerine demirler ve çapalarla vu- rulmâk suretile öldürülmüştür. Balık gayet büyük olduğu için motöre alı. namamış, balıkhaneye kadar yedekte getirilmiştir. Köpek balığı balıkların en tehlike. lilerinden biridir. Balkıçılar; ceğer tamamen canlı vaziyette olsaydı motö- rü altüst ederdi, büyük bir tehlike. den kurtulduk» demektedirler, İki kişi sahtekârlık cürmün- den yakalandı Filibos ve Ovakim adlarında iki kişi sahte nüfus tezkeresi çıkararak halen Pariste bulunan kardeşleri An- don ve Kirkora ald Beyoğlunda iki evin hisselerini başkalarına satmak ve Bedros, Karlo adlarında iki kişi de bunlara yardım etmek suçların- dan yakalanarak adliyeye verilmiş- lerdir. Bunlar verdikleri ifadede suçlar! rını tevilen itiraf ederek cürmü biri- birlerinin üzerine atmışlardır. İkinci sorgu hâkimi tahkikatını İkmal et miş, dört maznun muhakeme edil. mek üzere ağır ceza mahkemesine verilmişlerdir, , Ankara ve İzmir müdürleri Ankara 10 (Telefonlay — Ankara Tapu ve Kadastro müdürü B. Talât ile İzmir Tapu ve Kadastro müdürü bocayişleri yapılmıştır, tapu Yine balıkçılardan öğrendiğimize göre hemen her sene âkıntılarla su- larımıza kadar gelen böyle bir iki kö. pek balığı tutulmakğa ise de bu sefer ki şimdiye kadar tutulanların en bü. yüklerindendir. Üç sene evvel aşağı yukarı yine bu büyüklükte bir köpek ' balığı tutulmuştu. Fakat bunlar sula. rımıza daima akınlılarla ve deniz di- bindeki tümseklere çarpa çarpa ser. semlemiş bir halde düştükleri için yakalanmaları kolây olmaktadır. Deniz canavarı dün müzayedeye konmuş ve 70 liraya satılmıştır. Bu günlerde bir hayır cemiyeti menfaa- tine halka gösterilecektir. (Beşinci sahifemizde günün ansik- İopedisi sütununa bakınız). İhtiyar bir kadın kalb sek- tesinden öldü Bakırköyde oturan altmış beş yaş- larında madam Nazarın üç günden- odada ölü olarak bulunmuştur. Be- lediye doktoru tarafından yapılan musyenesinde kalb sektesinden öldü- ğü tesbit edilmiş, gömülmesine izin verilmiştir. Hariçten gelecek fidan ve taze çiçek kökleri Yerli çiçekçiliğin himayesi için ha- riçten getirilen çiçeklerin gümrük resimleri 25 liradan 2500 liraya çıka- rılmıştı. Fidanlar bu kararın dışında» dır ve kilosu 2,5 kuruştan ithal edi- lebilecektir. Yalnız taze çiçek kökle- Ti ve aşılarının gümrük resmi kilo ba- şına 10 kuruştur, Keyfiyet alâkadar- Sahife 7 5 'Tam Liste Tayyare piyangosu Bugünkü çekilişte kazanan numaraları dercediyoruz 50000 Lira kazanan numara 29714 Bu numaranın son İki rakamı ile nihayet bulan biletler 20, yani 1/10 biletler 2 lira amorti kazanmışlardır. 15000 Lira kazanan numara 14748 Bu numaranın son iki rakamı ile bulan biletler 20, yani 1/10 biletler 2 lira amorti kazanmışlardır. 12000 29136 3000 Lira kazananlar 11412 1000 6137 9691 500 Lira kazananlar 18481 15447 17253 26068 336390 26818 17560 6593 22306 16355 19770 9552 33236 200 Lira kazananlar 16197 14873 20604 19645 38405 13394 31820 7014 15541 22405 10469 19557 38081 8504 32874 33909 100 Lira kazananlar 25480 5706 37319 29064 19914 18612 28379 20604 20930 23165 197164 18037 6589 14537 13378 11126 25715 22006 8507 7060 2709 1230 36869 10682 12559 134820 29060 25420 21964 13999 35148 12233 461i 30171 24800 3115 49813 38392 2822 2 6168 22124 2142 36208 2185 ra kazananlar 19155 37421 6583 6907 8638 37549 23955 28376 14798 37483 30469 36061 16283 3023 204 37407 33839 241 4459 4105 3303 32328 39961 34509 16741 24500 24371 21358 5193 15261 16162 8698 17701 15716 9700 12974 32913 18122 37212 17469 20451 8138 12281 122606 15192; 29688 9943 - 11162 21622 15301 15048 6433 14521 7833 49069 17315. 21595 24288 34332 25868 29851 4506 8705 2TAT 31353 6906 12513 3ABT4 15395 761 13222 509 3074 12357 19421 30838 26173 22824 16864 1961 4882 33705 20870 8540 36447 10967 9207 8437 2159 17501 261794 13710 18324 13428 9077 39401 266309 7051 6406 7215 33611 35767 16 29887 22995 17913 14808 8940 6137 18449 34902 34568 36755 26604 38442 1405 8548 13768 33908 34994 Galatadaki yangın hakkında bir heyet keşif yapacak Evvelki gece Galatada Tünel cad- desinde Nesim Motulaya ald cam levazımı mağazasından yangın çık- mış, mağazanın tavan kısmiyle mer- diven korkulukları ve üç balye eşya yanmıştı. Yapılan ilk tahkikatta ma- ğazanın sigortalı olduğu anlaşılmış, müddelumumi muavinlerinden B. dan yangın yerinde keşif yapılma. Sına karar verilmiştir. Almanyada bir idam Berlin 10 (A.A) — Valan! hiyane, tinden dolayı idam cezasına mah- küm edilmiş olanı Rheiphile Dzlerza- wa, bu sabah idam edilmiştir, / İZMİR ve mülhakatı için AKŞAM gaze- tesinin tevzi yeri münhasıran İz- mirde İkinci Beyler sokak 52 nu-