10 Şubat 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

10 Şubat 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

POLİTİKA — Küçük devletler sulhe çalışıyorlar Büyük devletlerin muhtelif cephe ve zümrelere ayrılarak her an çar- Pışmağa hasırlandıklarını gören küçük devletler kendi memleketlerinin milbareze ve harp sahnesi olmaması için fevkalâde ihtiyat gösteriyorlar. Lâkin bunlardan bir kısmında müfrit sol partilerin tazyiki yüzünden hü- kümetler büyük zorluklar karşısında kalmaktadır. 7 İşsiz bir Ingiliz senelerden beri iki karısile birlikte yaşıyormuş! X Meselâ gerek Belçikada gerek Hollandada sosyalist partileri hükümet İşsiz bir İngiliz dn aramızda kati- mülessir olduklarından Almanyaya ve bunun müttefiki İtalyaya | amelesi meşru ka- | Andov isminde işsiz bir İngiliz, iki karılı olmak töhme- $ yen kıskançlık sah. Büke yarma lye lame ner yakana meral sana rım, gayri resmi İtile mahkemeye sevkedilmiştir. Andov iki karısile ayni İ| neleri vukua gemi alya san âmetler Almanya ilp iyi geçinmek taraftarı bulunuyor. karsı ve alta vw evde ot kin ve lerdenberi dedikodusuz yaşa- yeceğini temin et- Hilktemelin baymin bulunan yank zelmân oniyalık olmamı “sağılan sasdenbel ayn İ, maktadır. Mahkeme kendisini 3 gün hapse mahküm etti. | ver” çar Franko hükümetini tanımak istiyor. Başvekil bu meselede ve diğer birçok e e ar ve iler Füme na A gelme Hollandada vaziyet aynidir. Nihayet Hariciye nazırı Potijin parlâmen- oda Hollanda için Almanya ile hoş geçinmek zaruri olduğunu uzun uzadı- Ya izah ve isbata mecbur kulmıştır. Nazır, büyük devletler bugünkü bey« nelmilel ahdi ye kanuni vaziyetlerin muhafaza ve müdafaasına taraftar olmadıklarından artık Hollandanın harici politikasını Milletler cemiyetine İstinad ettiremiyeceğini söylemiştir. Milletler Cemiyeti misakının on altıncı maddesini artık Hollandanın tanımadığını ve yabancı askeri kuvvetlerini Hollanda erâzisinden geçmele- rine asla müsaade edemiyeceğini kati olarak ilân etmiştir. Hollanda Hariciye Nazırı memleketn selâmeti ve beynelmilel tabii va- Ziyetin âvdeti demokrasinin verdiği serbestiye rağmen partilerin ve gazete- lerin itidalden ayrılmamaları zaruri bulunduğunu ilâve etmiştir. Umumi harpte bile #lollanda bu kadar ihtiyatlı davranmamıştı. Çün- kü Almanya kendisi ile iyi geçinmek için komşularının kendi hissiyatına Ve şerefine hürmetkâr olmalarını açık olarak şart koşmuştur. Hiç olmazsa maç ihtilâf ve nizaa sebebiyet vermemeleri sulh için bir AK halde Parisin tiyatro sahnelerinde | Btceleri nöbet bekliyen itfaiyeciler | , rasında çıkan bir ihtilâf henüz hal | » edilemedi. Bu ihtilâf genç itfaiyeci. | “ İetle yaşlı itfaiyeciler arasında çık” , Büuştur. İşin içinde yine kadın parma» , İt vardır, Çünkü ihtilâf mevzuunu yıl- , başı gebelerinde artist kadınların it- » İaiyecilere verdikleri buseler teşkil #tmektedir, Paris sahnelerinde hü- küm süren bir batıl itikada göre ar- tist kadınlar yeni senede muvaffak Plmak için mutlaka kendilerini sahne Arkasında nöbet bekliyen itfaiyecile TS öptürmeğe mecbur olduklarına - . Onun için yılbaşı gecelerin- de nöbet beklemek için müracaat den genç itfaiye gönüllülerinin ade- Haksız taksim edilen öp Yülbaşı gecesi çoktan gelip geçtiği ! .— su ücükler! di çoğalır. Şimdi bu genç gönüllüler tarafından yapılan şikâyette yılbaşı gecesinde tiyatrolara yapılan tevzi- atta haksızlık edildiği ileri sürülmek- tedir. Yaşlı itfaiyecilerin kendileri için güzel ve genç artistlerin bulunduğu rövü ve varyete tiyatrolarmı intihap etlikleri ve genç itfaiyecileri ise klâ- sik piyesler oynayan tiyatrolara gön- derkikleri söylenmektedir. Klâsik piyesler oynayan tiyatro- larda ekseriyetle yaşlı artist kadınlar bulunduğu için genç itfaiyeciler genç ve güzel kızların buselerinden mah- rum bırakılıyormuş. Halbuki genç it- faiyecileri genç kızların bulundukları tiyatrolara göndermeli, yaşlılar ise «yaşlı artistleri öpmekle kanaat etmeli | imişler, Kanaatkâr bir hırsız. * Roterdamdan bildirildiğine göre | ber veriyor. Aradan bir iki gün geç- gezintiden avdet eden bayan Ker- 9 Yüksek bir yekün tutan bütün kaybettiğini anlıyarak telâ- Pa düşüyor. Bayan Kerke evine hırsız esinden korktuğu için bütün pa- ve hisse senedlerini dalma Yanında bulundurduğu büyük el çan- tasının içinde taşıyordu. Kadın ser- zayi olduğunu zabıtaya ha- tikten sonra zabıta çantayı kadma ade ediyor. Kaybolan çanta meçhul bir şahıs tarafından polise gönderi- liyor, Çanta ile beraber bir de imza- sız mektup geliyor. “Mektupta bir adam bulduğu çantadan ihtiyacın» dan dolayı “yirmi floren aldığını bil- âiriyor ve bundan dolajı mazeret yan ediyordu. ş Günde 4 milyar kibrit yakılıyor Almanyada yapılan istatistiklere şimekizei Yi v is- h r. Yine aymı İatittikler; bakılacak olursa bu 4 - »lilyar Tcibriti imal etmek için sekiz baz bin metre mikâbı tahta ve 420 kila fosfor lâzımdır. Sigarasını yakınak istiyen bir kimsenin üç sa- niye uğraştığı hesaba katıldığı tak- dirde bugün 4 milyar kibritin yakıl- mast için hergün 380 sene, 6 ay va 15.günlük mesatnin israf edildiği an- laşılmaktadır. £ İngilterede alim stokuna |. Hollanda < kraliçesinin Yeniden kıymet biçiliyor Belçikayı ziyareti Londrn 9 (A.A.) — Avam kamarası, | © Brüksel 9 (A.A.) — Belga ajansının buğün üçüncü defa olmak üzere altın okuna Yeniden kıymet takdir edil. bildirdiğine göre, Hollanda kraliçesi Vilhelminin Belçikayı resmen ziyareti müteallik kanun Jâyihasını | tarihi muvakkaten 23-26 mayıs olarak pzakere edecek, müteakiben komite | tesbit edilmiştir. Kraliçe Vimelmai, Amerikada kar fırtinasi İ bar yi lake City 9 (A.A) — Şiddeti İki hırsız çocuk Polis Cibali taraflarında bir kaç eve girerek kursızlık yapan, on üç ve , bir evin üzerine bir | On iki yaşlarında iki çocuk yakalar | tak, Güzmesi neticesinde, beş kişinin | HUSUZ başka sebebiyet vermiştir, Bundan | (Çocuklar sıkıştırınca çaldıkları Bien na yüzünden Denver-Rio- | eşyayı sattıkları yerleri göstermişler, U lçinde sürat katarı yoldan çıkmış ve | eşya buralardan müsadere edilmiştir. K bulunanların otrafla münase. |, Haklarındaki tahkikat derinleşti. rilmektedir, evde oturan bu çifte silenin nasıl ge- çindiğini merak ederek gidip orasını ziyaret etmiştir. Orada gördüğü ve işittiği şeyler Andovun mahkemedo- ki ifadesini tamamile teyid etmiştir. İki karılı İngiliz amelesi evvelâ mah- kemede süküt etmek istemişse do meseleyi tenvire mebur olduğunu anlayarak demiştir ki; o * «— Yaptığım şeyin bir cürüm ol duğunu biliyorum. Bundan iki sena evvel olan biten hadiseden dolayı nö- vaffak olduğum için bu nedametim yavaş yavaş zail oldu. Salisbury'de ikinci karım mis Alford İle evlendik- ten iki ay sonra onu birinci karımla tanıştırdım. İki kadın biribirile an- laştılar ve aralarında her noktayı tes- Andov ve çocuğu bit ettiler, Müşterek bir hayat geçir- mek için aralarında hiç bir pürüzlü mesele kalmadı. Ben kendilerine her hususta yardım edeceğimi ve elim- den geldiği kadar onları iyi geçindir- meğe çalışacağımı vadettim. Bunun üzerine karılarım büyücek bir oda tutmamı ve hep bir arada 0 evde ikamet etmemizi teklif ettiler. Ben de şimdi oturduğumuz evi tut- tum ve hep bir arada oraya yetleş- tik. İlk karımdan beş ve ikinci ka- rımdan da bir çocuğum vardır. Karılarımla aramızda yapılan an- laşmanın birinci şarlı kıskançlık me- selesinin hiç bir zaman mevzuubahs olmamasıydı, Tarafeyin bu: anlaşma- ikincisinin yatak odaları ayrıdır. Ben de üçüncü bir yalak odasında yala- rım, Oğullarımın en büyüklerinden ikisi do benim yatak odamda yatar- lar, İşsiz olduğum için haftada 45 şi- in yardım parası alıyorum, Bu para- nın hemen hepsini evime sarfederim. İkinci karımın biraz varidatı vardır. O da haftada 5 şilin vermek suretile ev idaresine iştirak eder.» Andov karılarının evde nasil çalış- tıklarını da izah ederek demiştir ki: «Evde iki oturma odası vardır. Hes kadın kendi oturma odasına bakar ve orada olurur, Fakat evin temiz lenmesi bittikten sonra hepimiz otur« ma odalarından birinde toplanırız ve orada vakit geçiririz. Sabah kahval- tsı hariç olmak üzere öğle ve akşam yemeklerini de hep bir arada yeriz. İki karım olduğu halde tek mesud bir aile teşkil etmekte olduğumuzu söylersem hiç mübalâğa etmemiş olu- rum. Çünkü karılarım dünyada mev. cud kadınların en iyileridir ve çün- kü ben de onlan hiçbir zaman biri. birlerinden ayırd etmiyorum.» Muhakeme esnasında şahadette bulunan bir polis memuru Andovun hilekâr bir adam olmadığını söyle- miştir. İki karılı ve altı çocuklu bu işsiz İngiliz amelesi vaktinin büyük bir kısmını iş aramakla geçirmekte- dir, Şayet bir iş. bulursa, şimdiki, otur duğu evden çıkatak ve daha büyük ve konforlu bir eve geçecektir. Paraları sayarken görmüş Geceleyin damı delerek iç- riye girmiş, 427 lirayı aşırmış İzmir (Akşam) — Bayındır Kasar basında şayanı dikkat bir hırsızlık vakası olmuş, tatlıcı B. Necibin 427 lirası mağazasından çalınmıştır, Bu parayı çalan sabıkalı Hüsnü adında birisi, zabıtaca İzmirde yakalanmış- tır. Hüsnü, vakayı şöylece anlatmış- tır: — Parasız kalmıştım, gece yarısı, çarşıda dolaşırken B, Necibin mağ zası kapalı idi, kepenk“ aralığından baktım, Necibi pralarıni sayarken gördüm, saydıktan sonra paralarını Tafta kâğıdların ârasına sakladı. Ben de dükkâna nereden girebileceğimi tayin edeyim diye içeri girdim, yüz paralık helva, yüz paralık da ekmek aldım, dükkâna tavandan (girebile- ceğimi anladım. 'B, Necip, dükkünmı kapıyarak evi- ne gittikten sonra dükkânın damına çıktım, oradan bir delik açtım, içeri girdim ve 427 llrayı aldım, İzmire geldim, fakat polisler beni yakaladı- lar ve 420 lirayı aldılar, çünkü yedi- lirayı harcamıştım. Suçlu kör Hüsnünün, bundan yo- di ay evvel Tirede Bohor adında biri- nin dükkünından aynı şekilde 90 Ji- ra çaldığı anlaşılmış, suçlu, bunü itiraf etmiştir. Tahkikata devam edi- Yiyor. Bir firari yakalandı Bundan üç sene kadar evvel, güm- rük kasadarlarından All isminde bi- rini öldürmeğe teşebbüs o suçundan yedi buçuk seneye mahküm iken fi- rar eden Halli isminde biri, Anadolu- nun muhtelif şehirlerinde sahte nu- fus kâğıdile dolaşmış, nihayet tekrar İstanbula döndüğü emniyet direktör» Jüğü cinayet masası memurları tara fındah haber alınmıştır, Dün kendisini takib eden memur. lar az sonra yakalamışlar ve adiiye- GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ Hükümete intikal muamelesi nihayet bulan Tramvay ve tünel şirketleri Nafin ilo Tramvay ve Tünel şir- | (Kasımpaşadan geçmek üzere), Or- ketleri arasında satış mukavelesi im- yalandı, Tramvay 1/750,000, 'Tünel-de 175,000 liraya. İşletmeyi 1 marttan #tibaren Nafia Vekâleti deruhte ede- cek.Öyle bozuklar, öyle ârızalar var ki, düzeltmek için beş sene uğraşa- cak; sonra Belediyeye devredecek, Tramvay şirketi İstanbul Tramvay şirketi, 1869 se- nelerinde Abdülâziz zamanında kırk senelik imtiyazla işe başlamıştır. Ev- velâ hat sarayın önünden geçirilmek istenmiş, Ortaköy - Azapkapı, ve sonra da, bilhassa o devrin en kesif semtleri olan Eminönü - Aksaray, Yedikule - Aksaray, Topkapı - Aksa- ray hatları düşünülmüştür. 1881 de imtiyaz müddeti biraz da- ha uzatılmış, Voyvoda - Şişli, Emi- nönü - Eyüp ve Tatavla hattının ya- püması tahmil edilmiştir. Bu ikinci imtiyazla uzayan müd- det 1917 de bitecekti. Fakat 1907 de, yani Meşrutiyetin Hânından bir yıl evvel imtiyaz üçüncü defa yenilen- miş, 15 sene daha uzatılmıştır, Bu su- retle Tramvay şirketine, ceman ye- kün 123 sene işleme hakkı verilmiş oluyordu. Şayet Nafia Vekili B. AH Çetinkayarın müdahalesi olmasaydı 1992 senesine kadar beklememiz lâ gımgelecekti, 1907 mukavelesile şirkete Beyazıt - Fatih, Edirnekapı - Fatih, Galatasa- Tay - Tünel kısmı yapılması tahmil edildi. Evvelce tramvaylar atlı iken Meşrutiyetten sonra elektriğe çevril- miştir. 1915 te dördüncü bir anlaşma olmuş, Aksaray - Silivrikapı, Bâhçe- taköy - Bebek hatlarının yapılması da kararlaştırılmış; fakat o zaman- danberi çeyrek asra yâkın bir zaman geçtiği halde şirket, mukavelesinde- ki hatlardan Aksaray - Silivrikapı, Taksim - Dolmabahçe, Feriköy - Azapkapı hatlarını yapmamıştır. He- le Atatürkün doğduğu sene olan 1884 de atahbüd edilmiş Eminönü - Eyüp hattının 58 senedenberi hâlâ yapıl mamış olması büsbütün dikkati ca- Miptür. 1934 te neşrolunan <İstanbul şeh- ri rehberi» nde, şu tafsilât görülmek- tedir: İstanbuldaki tramvay hatlarının uzunluğu 34-297 kilometre; araba adedi 320. 1927 1931 Taşıdığı yolcu 61305904 60.197402 Gayri safi varidalı 2357216 (2958889 Bari varidat 432540 401,408 Sermayesi 21090009 İsviçre frangı arabaları, hatları pek bozuk bir hale geldiği için, ne kadar mevcudü oldu- ğunu da tayin mümkün değildir. Biz- zat kurduğu şirketlerle kendisin» malzeme satan gene kendi olduğun- dan, safi kârının hakiki derecesi de malüm olamıyordu. Tünel şirketi 1934 te münteşir <İstanbul rehbe. ri» nde Tünel şirketi hakkında da şu malümat verilmektedir; i Hattın uzunluğu: 570 metre, Ara ba adedi: 5. i 7 1931 Taşıdığı yolcu: 1943,000 o 7429009 Gayri safi varidat: — 172009 126,000 Bermayezi: 165000 altın Türk Jirası İmtiyaz müddeti 8i sone (1902 de bite- cektir).

Bu sayıdan diğer sayfalar: