İ ğ if 8 Şubat 1939 AKŞAMDAN AKŞAMA “Halk ziraati,, Bu kıymetli kitabın müel-! lifini heder edemeyiz! Uzun zaman- âanberi Akşam- da zirai yazılar lerinden ve şim- di de Yeşilköy Tohum ıslah is- tüsyonu © şefle- olan B. setemizdeki fay. dah eserlerine bazı ilâveler ya- barak, Bunları B. Şükrü Aker “Halk ziraatis ismi altında kitap ba- line getirdi. Üç çildlik derginin 24 #ahifelik birinci cildi Hilmi Kitabevi tarafından basıldı. Mevsimlere göre tertip edilmiş bu *ser, çok vaz yazılmış, resimlerle dirilmiştir. Her ziraatçiye ve çi- Sek, meyva, sebze bahçesi meraklısı- Da tavsiye ederim. Bu satırları, o kitaba ve müellifine Teklâm yapmak arzusundan ziyade YSiMiğe, çiçeğe, tırlılsız ağaca, kurt- BUZ yemişe müştak o memleketimize ayır olsun emelile yazıyorum. Türkiye, her şeyden evvel bir çifçi Yurdudur. Modern şehir olsun diye “ğraştığımız İstanbul bile bakımsız, im köyler heyeti meemuasıdır. Ne kin ki, yeşiliğini gitgide kül rengi- © terkediyor. Şu «Halk ziraatis nden ; kadar müellifi de dikkate şayandır. Aker, Halkalı Yüksek Ziraat mek- diploma aldıktan sonra hükümet Kulakları da illetin tesirile ağır üye emi nikbinliği, çalışma kudre- an kaybolmamaktadır... Birkaç vel gülerek; z kg dap, rail beni eteğimden her gün biraz Çukura çekiyor... - diye felekle âdeta Mkalaşmaktaydı. İste istifade ile okunulan yazıları, bi- Müellif, böyle bir mukadderala yaka- sırada yazıyordu. Tedavi?... Kailebilirmiş amıma, ancak i (Yahut ia galiba Almanya- > Hattâ bu ender hastalığı vücudüm- İaşıyanları belki de fahri olarak kabul Mercek müesöeseler bulunurmuş... İstimlâk borçları tamamen ödenecek Beş senedir istimlâk parasi almayan bir kadının işi neticelendirildi İstimlâk kanununa göre bir egüy“ ri menkul> ün istimlâki için alınan «menafii umumiyeş kararının bir 88 ne zarfında neticelendirilmesi lâzım- dır. Bu müddet içinde tamamlanmı- yan istimlâk muameleleri hükümsüz kalır, yeniden karar almak icab eder. Halbuki beş, altı sene evvel istim- lâk edildiği halde hâlâ parası öden- miyen binalar vardır. Son zamanlarda Belediyeye müra- cast eden bir kadın, beş sene evvel bi- nası hakkında istimlâk kararı verildi- ği halde, parası verilmediğini ve is timlâk kararı olduğu için tamirine de müsaade edilmediğinden, binanın çok harap bir hale geldiğini ileri sür- müştür. Bu kadıncağız, fazla olarak, tamirsiz kalan evi için, Belediyece maili inhidam kararı verildiğinden de| bahsederek, bu haksız muameleden şi- kâyet etmiştir. Bu şikâyet, Belediyece olâka ile karşılanarak neticelendirilmiştir. Be- lediye muhesebesi, senelerce evvel istimlâk edilen ve yahut haklarında istimlâk kararı verildiği halde henüz muamelesi ikmal edilmiyen binaların bir listesini çıkaracak ve Belediyenin istimlâk borcunu tesbit edecektir. Vali ve Belediye Reisi Dr. Lütfi Kır- dar, halkın daha ziyade mağduriye- tine meydan vermemek üzere, bütün istimlâk borçlarının ödenmesi için 939 bütçesine behemehal tahsisat koymağa karar vermiştir. Ikinci nevi ekmek Dün tecrübe yapıldı, nümune kimyahaneye gönderildi Yüzde yirmisi mısır, yüzde sekseni de yumuşak buğday unundan İkinci nevi ekmeğin tecrübesi dün bir fıcın- da yapılmıştır. Tecrübede Belediye İktisad istişare heyeti âzası da hazır bulunmuştur. Pişirilen ekmek nümu- neleri tahlil edilmek üzere kimyaha neye gönderilmiştir. Kimyahanenin raporu Pazartesi | günü Belediyeye gelecek ve bu rapora göre Belediye tutulan çeşniden ikindi nevi ekmek imal edilip edilmiyeceğine dair kati bir karar verecektir, Denizde bulunan kadın ce- sedinin hüviyeti anlaşıldı Evvelki akşam Yenikapıda deniz- de bulunan kadın cesedinin hüviyeti dün zabıtaca tesbit edilmiştir. Bu | kadın Aksarayda oturan B. Sabrinin i karisı Fatma Zekiyedir. Yapılan tahkikatta bayan Zekiye- nin sinir hastalığına müptelâ olduğu mizie muyakkaten bir hastaneye yalmak mecburiyetinde kaldığını bildiriyor. ” Masamın Üzerinde eser duruyor. Kim 2i- yaretime gelse, eline alarak: — Aman, sana lâzım değilse bana ver... Bu adamın yazıları pek istifadelidir.. - diyor... “» İşte vaziyeti anlattım... Ziraat Ve kületi sanmam ki bu kıymetli insana ! İntihap defterlerinin tetkiki | | ye şubelerinden gelen defterleri tedkik Sahife 3 Karilerimizin fikri Lostra salonlarının pazar günleri kapalı olmamaları lâzımdır! Hafla tatili kanunu mucibince 1os- tra salonları da pazarları kapalı bu- Bunmaktadır. Bilhasas kış günleri, bu kapalı dükkânlardan hariçte kaldı- rumlar üzerinde çalışmağa mecbur oluyoruz. Halkın temizliğine taallik eden bu işte lostra salonlarının pazar günleri #çılahilmesine müsaade edil- mek üzere, Vilâyete müracaat ettik. Pek yerinde olduğuna kani bulundu- Zumuz bu müracaatimiz tedkik edilir- ken, muhterem gazetenizin de, şu bir iki satır yazımızla dileğimize tercü- man olmasını dileriz. "Taksim - Lostra salonunda: İSMİL vs Elektriksiz kalan bir mahalle Evvelki gece $İ buçuktan dün saat 4 e kadar Sultanahmed civarında Ak- bıyık mahallesi tamâmile elektriksiz kalmıştır. Dikkati celbederiz. Akbıyıklılar namma: A. -.. Seyrüsefere teşekkür Gazetemizin bu sütununda çıkan şikâyetleri süratle nazacı itibare aldı- &ı için, Seyrüsefere teşekkür ederiz. Bir kömür kayığı battı Kök barber di tayfa kurtarıldı Ortaköyden kömür yükliyen büyük bir kayık dün öğle üzeri Arnavudkö- yü açıklarında batmıştır. Kaptanla kei b ey Britain im Harbiye cinayeti tahlisiye motörü tarafından kurtanl- mıştır. Kayıktaki dört ton kömür de- nize gitmiştir. Yapılan tahkikatta kazaya, transit geçen bir Rus vapurunun dalgalari- nm sebeb olduğu anlaşılmıştır. Kur- tarılan teyflar yaralı değillerdir. yarın bitiyor Mebus seçimi teftiş heyeli dün de toplantılarına devam ederek Beleği- işile meşgul olmuştur. Tedkikleri bi- ten defterlerden bir kısmı şubelerine iade edilmiştir. Defterlerin tedkiki ya- rın akşam bitecektir. Bu suretle İs- tanbulun erkek ve kadın nüfusunun yekünu kati olarak anlaşılacak ve İs- tanbulun kaç mebus çıkaracağı belli olacaktır. Duvarlara asılacak vecizeler Halkın Belediye tembihlerine ria- yet etmesi için şehirdeki ilân kule lerine, duvarlara asılacak vecizelerin bastırılmasına başlanmıştır. Bunlar- dan bir kısmı geceleyin görülebilmek Üzere elektrikle tenvir edilecektir. Bir kısmı da otobüs, vapur ve tramvay- lara asılacaktır. Bunlardan birkaç tanesini tesbit ediyoruz: «Oturduğu- nuz, gezdiğiniz yerlere türkürmeyi- niz», «Bir damla tükürük bin bir çe- şid hastalık bulaştırır., «Şehrin sıh- hati, kendi sıhhatine», «Yurddaşın sıhhatini koruyan, kendini korur. esd 3 Morga Yalovadan bir cesed gönderildi Odasında ölü olarak bulunan bu adamın neden öldüğü araştırılacak Yalova zabıtası, dün İstanbul tıbbı adlisine bir cesed göndermiştir. Ce- sed, Yalovanın Kadıköyünden on s8. kiz yaşlarında Osman isminde bir gence alddir. Osman, bayramın son günü, kö- yünde arkadaşlarile beraber bir içki âlemi tertib etmiş, ve bu içki âlemi bir hayli zaman sürmüştür. Sabaha karşı biten bu eğlentiden sönra, herkes yerine dağılmış, Osman da odasına çeklimiştir. Ertesi gün, Osmanım kalkmadığını gören ev hal kı, onun odasına girince, tabii ren- gini değiştirmiş bir cesedle karşılaş” mışlar ve mahalli zabıtasına haber vermişler. Cesedi muayene eden dök- torlar ölümün sebebini tayin edeme- mişler ve şüpheli görmüşlerdir. Bu- nun üzerine morgda otopsi yapılma sına lüzum görülmüş ve cesed dün buraya getirilmiştir. Morkta yapılacak fethimeyit ölü- mün hakiki sebebini meydana koya» caktır. Sebze hâli paviyonunun inşası tamamlandı Bir müddettenberi Belediye tara- fından yapılan sebze hâli paviyonu- nun inşası bitmiştir. El bin lirayı te- câvüz eden resmi dairelere ait inşaa- tın kabulü Nafia Vekâletine git oldu- Zundan, yakında Nafia Vekâletinden bir heyet gelerek binanın tesellüm muamelesini yapacaktır. Yeni sebze hâli bundan sonra açılacaktır. Sevdiği kadını öldüren Rupen 12 seneye m mahküm oldu Geçen sene Nisanın 29 uncu akşa- mı Harbiye civarında sevdiği Anjel adındaki kadını sokakta bıçakla öldü- ren Rupenin muhkemesi dün ağır ceza mahkemesinde yapılmıştır. Muhakeme neticesinde Rupenin ge ce sokakta Anjele tesadüf ettiği ve Anjelin kendisine: — Beni niçin takib ediyorsun? Diyerek küfrelmesinden hiddetle- nevek bıçağını çekip on yerinden ya- ralamak suretile kadını öldürdüğü sabit olduğundan Rupenin on iki se- ne ağır hapse konulmasına te 60 lira muhakeme masrafı ödemesine karar verilm$itir, Vali dün müddeiumumile görüştü İstanbul Vali ve Belediye Reisi B. Lütfi Kirdar, dün öğleden sonra Ad- liyeye giderek müddelumummi B. Hik- met Onatla bir saat kadar görüşmüş- tür. Berberler cemiyetile mektebi arasındaki ihtilâf halledildi Berberler cemiyetile berberler mek- tebi idare heyeti arasında ötedenberi devam eden ihtilâf nihayet halledilk miştir. Cemiyet mektebe icab eden tahsisatı vermeyi kabul etmiştir, Mek- tebin tedris heyelinde münhal bu- lunan iki Âzalığa cemiyet idare heye- tinden iki zat seçilecektir. Bay Amca sokakta |. İ Iktisadi meseleler | Deniz nakliye tarifeleri Beynelmilel navlun fiatlerile, bizim navlun fiatleri arasında büyük fark- lar vardır. Nakliye siyasetimizin en büyük hedefi navlun fintlerini, bey- nelmilel navlun flatleri seviyesine indirmek olmalıdır. Asıl mesele bu- dur. Yoksa Denizbank memurlarına maaş mı verelim, ücret mi? Bu me- sele bizi daha fazla meşgul ederse, esas güye ile uğraşmağa vaktimiz kalmaz. Halbuki beynelmilel navlun fiatleriyle, kara sularımızdaki navlun fiatlerini birbirine müsavi bir hale getirmek için bir dakika kaybedecek vaktimiz yoktur. Her iki navlun farklarına bir iki misal bulalım. Dörtyoldan, Alman limanlarına sevk edilen bir sandık portakalın nakil ücreti 10 kuruştur. Halbuki ayni yerden İstanbula kadar bir sandık portakal bir liraya gelmektedir. De- mek oluyor ki, arada on misli fark var a uzak yerlerden misal ala- hım. Bir fabrikatör anlatıyor. Filipin adalarından İstanbula bir kilo Hin- distan cevizi 60 paraya gelmektedir. Halbuki limandan fabrikaya 4 buçuk kuruşa sevkediliyor, Beynelmilel navlun fiatleriyle, ka- ra sularımızda ve liman dahilindeki navlun fiatleri arasında ne kadar bü- yük fark olduğuna dair, daha fazla misal getinmeğe lüzum görmüyoruz. Bu iki misal, bu farkı ifadeye kâ- fidir. Bizde deniz nakliye tarifeleri ne- den yüksektir?.. Bu yüksekliğin ille ti medir? Klâsik olarak, tarifelerin idare masraflarının fazla oluşundan ileri geldiği malümdur. Tarife ko- misyonları, tarifeleri yaparken idare masraflarını esas ittihaz ederler. Bu €sasa göre, bizde idare masrafları- nın yüksek olduğuna hükmetmek lâzım... Meseleler birbirine zincir gi- İ bi bağlıdır. İdare masrafları neden yüksektir? İşletme masrafı, memur ve müstahdemin ücreteri ve saire, İdare masraflarını teşkil eden bu un- surlar üzerinde durmak icab ediyor. Deniz nakliyatını ald işlerin ted- kik edildiği bir sırada, bu meseleleri tâ köklerinden, esasından halletmek zaman gelmiştir, Hüseyin Avni Tava devrilince küçük çocuk kızgın yağla haşlandı Kadirgada Liman caddesinde otu- ran bayan Didar tavada balık Kızart- makta iken tava devrilmiş, bu sira- da mangal başında duran beş yaşın- daki kızı Meleğin yarı belinden aşa- ğısı kızgın yağ ile haşlanmıştır, İşe el koyan polis, ağır yaralanan yavru- yu hastaneye kaldırmıştır. Papazı bulan kazanıyor Emniyet direktörlüğü ikinci şube üçüncü kısım memurları, Hayri, Mus- tafa, Kadri, Hüseyin, Ekrem, Hakkı ve Kemal isimlerinde yedi papelciyi, «Papazı bulan kazanıyor» oyunu oy- nalarak bazı safdillerin paralarını alırlarken yakalamışlardır. Papelcji- ler dün mahkemeye verilmişlerdir. Tentürdiyotu kanyak zannetmiş Sirkecide Ebüssuud caddesinde otu- ran İsak, bir masa üzerinde bulunan tentirdiyodu kanyak zannile içmiş, zehirlendiği cihetle polisce tedavi al- tına aldırılmıştır. Hem çocuk cezadan ne anlar?... | zi yorsa büyüklere tatbik edilmeli... — ön > b ak a. ———| .. Eğer cezadan bir fayda bekleni- B. A. — Ne korkunç bir terbiye sistemli, — Neden?... B. A — Meselâ bugünkü şairlerin ba- bası oldukları için bütün eski şairleri da-