19 Kânunuevvel 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA En mukaddes milli tasarruf Mahallede bir cenaze oldu. Mer hum Arif paşaların büyük hanım hes Mmen bir tepsi yemek yollamış. Eski bir Türk âdeti! Henüz tama Mile sönüp gitmemiş olması hepimizi Mütehassis etti... Ayni muhterem ha- tun mahalleye yeni taşınan ve tani- madığı bir aileye de yine bir tepsi ye- mek gönderdiydi. Kiracı bayan; ültramodermnmiş; du- dak büküp: — Bize olmayacak! » demiş. — Size efendim. — Ne münasebet? İzah etmişler: & «Babalarımızdan böyle gördük. Dünya ve ahret meşga- lesinden dolayı vakti olmayanlara ko- hu komşu yardım eder. Hareketimiz- de bir fenalık, bir tahkir yoktur. Ka- bul edin. İyi bir ananedir.» Eski nesil, mahalleli yardımının Yalnız bundan da ibaret olmadığını bilir, İhtiyarlar, hal ve vakti yerinde | olanlar, babaydılar; veli ve vasiydiler. Muhtaçları maddeten, manen korur. dular, Edebiyatımız ise, bu işi sadece Menfi çihetlerinden tetkik etmiştir: — «Mahallenin namusu» diye öte- kinin berikinin hareketine karışırlar- dı, ne münasebet?... - diye tenkid edilmiştir. Halbuki dul bir kadını evlendir- mek; yetimleri okutmak, mümkün olamıyorsa bir dükkâna çırak yerleş» | tirmek; aç kalıp kalmadıklarını tet- | kik ederek yardım istemelerine yahut | Sukut etmelerine vakit bırakmaksızın hemen müavenetlerine koşmak; bir baltaya sap olacakları zamana kadar felâketzede âcizleri, nöbetleşe, mahal. le zenginlerine besletmek... Bunlar, Büzel âdetlerimizdi. Ayni şekilde ol- masa bile, başka türlü, Avrupa ve A- merikavari hayırperver halinde dirilmeleri lâzımdır. Burnunun dibindeki sefalete, mad- di ve manevi çöküntüye seyirci kalan bahusus elinde imkân varken bir şey Yapmayan bir cemiyet sakatlığı oldu- ğunu anlamalı, kendi kendini tamir etmelidir. ii Sıhhat ve içtimani muavenet vekâ- letimiz var. Pek çok işler yaptı ve ya- Piyor. Türk vatanı, — şarkılara bile geçen romantik harikalar gösterip — Om. ön beş yılda, on, onbeş asrın işlerini başardı. Mazhariyetlerimiz, saymakla tükenmez. Fakat bir mazhariyetimiz de mevcudu kâfi görmemek, daha iyi- Sini istemektir. Alti okun biri olan “İnkılâpçılık» da bunu icap ettirir. Mazideki mahalle teşkilâtı, kurunu Yustalydi. O şeklide devam edemezdi, Yıkılacaktı, yıkılmıştır da... Amenna... Hakikaten de, son zamanlarda asil Yazifesini müstesna ahvalde görebili- Yordu, sırf dedikodu ile, ie etmekle filân vakit geçiriyor- hu. üzerine kurmak devresine gelmiş bu- İunuyoruz. Bu, sanayi, ziraat, banka- lar, belediyeler ilâh gibi, muazzam bir İştir; mütehassıslarım plân yapmala- Tını, o plânın tatbik edilmesini icap #tüiren milli bir faaliyettir. Bunun başarılması hayatımızın diğer kısım. larına da, maarife de, ahlâka da, fab- Tikaya çırak teminine de, sıhhate de İh, ilh müessir olacaktır. İçtimai muavenet işini, yukarda, Yalnız mahalleler, mıntakalar cihetin- den mevsuubahs ettim. Bunun bir de, Meslekler kısmı yardır. Yani bir fer- cemiyetleri | baskınlar | Şimdi ise, Içtiniai muavenet işi | Mizi, devletin rehberliği altında hal. | kın teşkilâtlanmasile yepyeni bir esas | ŞEHİR HABERLERİ Yeni otobüsler Belediye sipariş şartnamesini hazırlıyor Belediyenin şehirde işletmek üzere Sipariş edeceği otobüsler için Avrupa- ya giden makine şubesi müdürü B. Nüsret Almanya, Fransa, İtalyada tet- kikler yapmıştı. Bu tetkiklerden al- nan neticelere göre bir şartname ha- zırlanacaktı. Aldığımız malümata göre Vali ve Belediye relsi doktor Lütfi Kırdar bu hafta içinde İstanbul yollarının mü- nakale ihtiyaçlarını tetkik ederek oto- büs şartnamesini hazırlayacaktır. Otobüs şartnamesi hükümetçe tasdik edildikten sonra münakasaya konulâ- caktır. Sabıkalı bir hırsız yakalandı Muhtelif tarihlerde muhtelif kim. selerden para ve elbise çalarak kağ. mağa muvaffak olan sabıkalı hırsız Saim polis tarafmdan yapılan sıkı arama neticesinde yakâyı ele vermiş ve hakkında kanuni muameleye baş lanmıştır. Aptesaneler Yenileri yapıldıktan sonra eskileri kaldırılacak Vali ve Belediye relsi doktor Lütfi Kırdarın Taksim, Harbiye ve Şişlide bulunan ve çok çirkin manzara arze. | den aptesanöleri kaldırmağa karar verdiğini yazmıştık. * Aptesanelerin kaldırılmasından evvel bu semtlerin | ihtiyacı ve kesafeti göz önüne alına- rak Sultanahmette ve Eminönünde olduğu gibi temiz ve asri birer aptesa» ne inşâ edilmesi kararlaştırılmıştır. İ Bu aptesanelerin yerleri bugünlerde kati surette tesbit edilecektir. Bundan sonra yeni aptesaneler süratle yapılacak ve onu müteakip e3- kileri kaldırılacaktır. Kalb sektesinden ölüm Galatada Serçe sokağında 19 nüma- | rada oturan 1281 doğumlu İstanbullu Tahir oğlu Neşet odasında ölü olarak bulunmuştur. Ölüm şüpheli görül müşse de belediye doktoru tarafından İ muayene neticesinde Neşetin kalb | seklesinden vefat ettiği anlaşılarak defnine ruhsat verilmiştir. arana din yalnız oturduğu yerde değil, ça- lıştığı yerde içlimai şekilde sigorta. lanması: Tekaüdiyesi kesilen memur- lar gibi, kazancından bir kısmının — devletçe muteber ve garantili — bir teşkilât tarafından biriktirilmesi; fe- lâket, ihtiyarlık, askere gitme, çocuk doğurma, sakatlık anlarında yardım... Ancak bü iki şekilde sigortalandık- tan sonra millet olarak eriştiğimiz tam sândele ferd olârak da dört başı mamur bir halde erişmiş bulunaca- ız. e haftasının sonunda bu imanımı tekrar söylüyorum: En mu- kaddes milli tasarruf; ahlâki, insani ve medeni tasarruf budur! Memlekette böyle bir fon'un vücut bulması, milli servetimizin bir istinat- gühini teşkil edecektir, > (VâNÜ) eee Bay Amca Nikâh Şikâyetler İntizâmsız otobüs seferleri Kerestecilerden Eyübe işliyen otobüslerde nizam, intizam kak mamıştır. Hareket vakitleri muayyen de- ğildir. Her iki tarafta dahi otobils yok Cu ile ne vakit dolarsa ancak o va- kit hareket eder, Cibali, Fener ve Balattan, el has ara durak yerlerinden, oto- bilslere binmek tmkânı yoktur. Bu yüzden işlerimize vaktii zamanın» da yetişmek imkân: olmamakla” dir. Swf keyfi otobüs seferleri oya- pılmaktadır. Bu hale Belediye Seyrüsefer sabıtası alâka göstere- mez mi? Bir intizama konmak imkânı ol- maz mi acaba? Vasfi Özer Limanda bir kaza Bir motör bir sandalı batırdı, sandaldakiler kurtarıldılar 3043 numaralı sandalcı Kadir ev- velki gün sebze hâlinden aldığı dört müşteri Ne kürkçü kapısına geçerken, Arif kaptanın idaresindeki Seyyar motörü sandala çarpmıştır. Sandal devrilmiş ve içinde bulunan Ali, Yasef, Manol; ve Melimed ismin» deki dört yolcu ile sandalcı Kadir des nize dökülmüşlerdir. Kazazedelerin feryadını duyan civardaki sandallar imdada koşmuş ve hepsini muhakkak bir ölümden kurtarmışlardır. Sandala çarptığı halde yoluna devam ettiği iddia olunan motör kaptanı hakkın. | dastahkikala başlanımıştır. | İzin almadan kimse vazifesi başından ayrılmayacak Şehir haricinde bulunan Kâzalarda- ki memür ve muallimlerin cumartesi günleri öğleden sonra olobüs ve diğer vesait ile şehre inerek pazar günle. rini İstanbulda geçirdikten sonra ba- zan pazar akşamları, bazan da pazar- tesi sabahları vazifeleri başına dön dükleri görülmektedir. Hiçbir memu- run resmen İzin almadan vazifelerini terketmemesi ve vazifeleri başından aynlanların ceza görecekleri alâkâ- darlara bildirilmiştir. İmarethanenin kurşunlarını tamir ederken düşerek yaralandı Karagümrük Sultan mahallesinde oturan Kastamonulu Mustafa oğlu Ha- cı Karacan Eyüp imarethanesinin kur, şunlarını tamir ederken . birdenbire müvazenesini kaybederek odamdan aşağıya yuvarlanmıştır. Başı taşlara çarpan zavallı amele kanlar içerisinde ve ifadeye gayri muktedir bir halde hastaneye kaldırıl- mıştır. Kaza etrafında polis tahkikata başlamıştır. Karacanın yarası ağırdır. Elini makineye kâptırdı Beykoz kundura fabrikası kesimha- nesinde çalışan Hadi isminde biri, eli- ni makineye kaplırarak keslirmiştir, Hadi, Nümune hastanesine yatırılmış- tır, Konservatuvar En münasib yerin neresi olduğu tedkik edilecek Belediyenin yaptırmağa karar ver- diği konservatuvar binası hakkındaki proje tadilâtının Nafia Vekâletince tasdik edildiğini ve inşaatı nezarete Güzel sanatlar akademisi profesörle- rinden B. Arif Hikmetin memur edil- miğini yazmıştık, Binanın inşası için Belediyenin bankaya konmuş beş yüz bin liralık tahsisatı vardır. Bu itibarla binanın münakasaya konmasına mani kalmamıştır. Ancak Vali ve Belediye reisi doktor Lütfi Kırdar, konservatuvar binası etrafında esaslı tedkikler yapmağa karar vermiştir. X Doktor Lütfi Kırdar, konservatuvar ve tiyatro binasının selefi Ustündağın düşündüğü gibi Şehzadebaşında mu, yoksa, şehrin başka bir yerinde mi, yaptırılması muvafık olacağına dair bir karar verecektir. B. Lütfi Kırdar, Taksimde de bu bakımdan tedkikat yapacak ve bu hu- susta şehircilik mütehassısı B. Pros- tun mütaleasıni soracaktır. Dispanserler Vekil gelmeden doktorun ayrılmaması isteniyor İster vilâyete, ister belediyeye bağlı olsun bütün hastanelerin, sıhhi mües- seselerin hekim, sıhhiye memuru ve diğer memur kadroları doğrudan doğ» ruya Sıhhiye Vekâleti tarafından ya- pılmaktadır. İstanbul vilâyetinin muhtelif kaza- Jarındaki dispanserler de birer hekim. den başka, birer ebe, hastabakıcı ve sihhiye memuru vardır. Dispanser t&- bipleri içinde vekületten mezuniyet alanlar, yerlerine bir vekili gönderil- meksizin vazifesini terketmektedirler, Bu suretle hekimsiz kalanı dispanser. ler, sıhhiye memurlarile ebelerin ve hasta bakıcıların elinde bırakılıyor. Nitekim son günlerde İstanbul dis. panserlerinden oüçünün (doktorları mezuniyet almış bulunmaktadırlar, Dispanserlerin bu surette hekimsiz bırakılmasında büyük mahzurlar gö- rülmüştür. İstanbul vilâyeti, bunu nüzarı dikkate alarak Sıhhiye Vekâle- tine müracaatla, vekâletçe mezuni- yet verilecek dispanser doktoru, ebesi veya sıhhiye memuru yerine vekil ta» yin edilerek gönderilmeden mezuni- yet alanların vazifelerinden ayrılma- sına müsaade edilmemesini rica ede- cektir. Bundan başka, vilâyetin biri Rum eli, diğeri de Anadolu yakasında ols Mak üzere iki seyyar hekimi “vardık, Bu seyyar hekimler, kendi mıntakala- rındaki köyleri birer birer dolaşarak bu köylerdeki hastaları muayene ve tedavi etmektedir. İstanbulun nüfus kesafeti itibarile iki hekimin kifayet etmediği görül müştür. Bu hekimlerin artırılması da ayrıca vekâletten rica edilecektir. dairesinde |.. 123 J leyl İ Mi y l k — Bekârlık vergisinin evlenmeler | zannediyor İ Üzerinde tesiri olacağını s. Ben öyle bekârlar tanırım ki ey- lenen arkadaşlarının düğününe bile | senini vergi olarak lar. w Hattâ kazançlarının yüzde sek- hazırdır. » Böylelerine bekârlık vergisinin ne tesiri olur?.. Bahife $ İrerman) İkinci seyahat dolayısile İsmet İnönünün uzun bir not def. teri, yine uzun, ucu iyi açılmış bir ka- lemi var. Geçen seyahatinde hangi köylü ile, hangi amele ile, hangi es- nafla konuştu ise bu kalem faaliyete geçti, Uzun not defterine birçok şey- ler kaydolundu. Bir devlet reisi için, vasıtasız ola- rak ve vatandaşın ayağına giderek memleketin derdini, arzularını dinle. mek ne kadar yerinde bir iştir. Nite- kim İsmet İnönünün uzun not defte- ri, ne kadar mühim memleket mesele- leri ile doldu. İşte gezdiği memleketlere ait bir birçok meseleler: Çiftçinin çalışma tarzı, tohum temizleme meselesi, pul- luk ve karasapan işi, dokumacılık, balıkçılık, nakil vasıtalarının dereler- den istifadesi, büyük demir sanayii, amele meseleleri, köylünün hayatı, köy maarifi, köylerde izdivaç İşinin ucuzlatılması ve kolaylaştırılması, kü- çük deniz vesaiti inşaiyeciliği, köy- lünün geçim meselesi, gidilen yerler. deki tabaklık, bakırcılık vesaire gibi mahalli sanatların ne halde olduğu... İsmet İnönünün bundan evvelki se- yahatinin bilânçosu bu saydığım iş- lerden çok daha geniştir. Ben devlet reisinin meşgul olduğu meselelerden ancak birkaçını sayıyorum. Köy işini, menbaında, maden işini, maden muntakasında, büyük sanayil yerinde fabrikada tetkik etmek mu- hakkak ki en doğru, en mükemmel çalışma tarzıdır. İnönünün en büyük vasıflarından biri de budur. Derdi yerinde ve köylü- nün, çiftçinin, amelenin, rençberin, esnafın ağzından dinlemek... Devlet reisimiz kış demiyor, yorgunluk de- miyor tetkik seyahatlerine devam edi- yor. Cebindeki uzun not defteri tekrar meydana çıkacak ve ona yeni şeyler kaydolunucak. İnönü Çankırı da ya- pılmamış gördüğü bir takım küçük işler dolayısile; — Bütün bunların yapılması için Reisicümhurun buraya gelmesi lâzım mı? demişti. Devlet reisimizin bu sözü yalnız Çankırı idarecilerine değil, bütün dev- let cihazınadır. En küçük memur, en ehemmiyetsiz işi yaparken bunu hatırlamalı, ve ona göre çalışmalıdır. Hikmet Feridun Es O“... ENE EEAEEEAEEEEAEA LEARN ANA AM Benzin alırken kavga çıktı Nişantaşında otüran Enver, Tahir, - Ali, İdris, Tevfik ve Hüseyin şoför Ah- medin idaresindeki otomobille Sarı- yerden gelirlerken otomobilin benzini bitmiş ve benzinci İsmaliden benzin istemişlerdir. İsmail otomobile benzin boşaltırken müşteriler ve şoförle benzinci arasın- da ağız kavgası başlamış, çok geçme- meden kavga kizışmış, ve hepsi birbi. fine girmişlerdir. Kavgacılar birbirini döverek ortalığı velveleye verdiklerin- “den”potis-tarafından yakalanmışlar ve haklarında takibata başlanmıştır. Yurddaş: Türk köylüsü yurdumuzun €Ş- siz mahsullerini senin için yetiş- tiriyor. Onları bol bol ye ki, Köylünün yüzü gülsün. Ulusal Ekonomi ve Artırma Kurumu B. A, — Günün birinde, yola gelip, evlenirlerse masrafa alışmış bulunun. lari.