Tarihi DİŞİ IZORSAN i Deniz Romanı İ Yazan; İskender P. Sertelli ,......... Tefrika NO. 177... ğ Halk arasında endişe yoktu: “Kapımızı zorlayan düşman, kış bastırınca çekilip gidecek!, diyorlardı — Yavrucuğum! Benim sesimi İşi- tiyor musun? Arnenin üç aydır çek- tiği Iztırabları duyuyor msun? Her geçen gün, beni biraz daha sana yak- laştırıyor. Fakat, ben bu iztırablara, bu işkencelere Siyık bir kadınım, yavrum! Babana ihanet ettim... Se- ni benim elimden aldılar. bu ka- pının öteyanında seni hâlâ yaşıyor sanıyorum. Senin mezarda yattığına inanmıyorum. Ve gözyaşlarım işte bunun için dinmiyor yavrum! Melik bin Nasir, vücudünde bir Ürperme duydu. Yavaş yavaş geriye çekildi: — Ne garib memleket, ne garib in- sanlar Diye söylenerek yürüdü. Ortalık kârarmıştı. Arab korsanı yepyeni bir âlem İçinde yaşıyordu. İnsanları yabancı, evleri yabancı, yeri göğü, her şeyi yabancı bir âlem... «Karım rüyasında gördüğü erkeğe âşıktır!...» Nasir, Aryüsle tanıştığı meyhane- ye girdi. Peykelerde her zamankinden faz- la kalabalık vardı. Herkesin ağzında Tormikis'in ölümü. Ve hiç kimse Onun cephede Arâblar tarafından öl- dürüldüğüne inanmiyordu. Nasir gene eskisi gibi yalrızca bir köşeye oturdu; içmeğe başladı. 'Tomikis'in ölümü etrafında konu- şanlardan biri: — Aryüsün kulağı deliktir. Bu ge ce gelirse, hakikati ondan öğreniriz, diyordu. Bizansın iç yüzünü - bilhassa bir yabancının - meyhanelerden başka bir yerde öğrenmesine imkân yoktu. Nasir bunu anlayınca, her gece meyhanelere devam etmeğe ka- Tar vermişti. Zaten, başka nereye gi- debilirdi? Aslizadelerin meclisine girmesine imkân mı vardı? Onlar birbirlerini çok iyi tanırlardı. Maamafih Bizans meyhanelerinde, yalnız esilzadelerin meclisine ald değil, saraya ve prensle- rin yaşayışına ald de bir çok lâflar geçiyordu. Nasir buralara bir haf- ta kadar devam edecek olursa, hem halkın, hem de sarayın temayülünü anlıyacaktı. Nasirin her şeyden önce anladığı ve inandığı bir nokta vardı: İmpara- tor, Arablarla anlaşmağa taraftar değildi. Böyle bir ihtimali aklından bile geçirmediği muhakkaktı, Aryüs ona - bir gece önce - imparatorun harbe devam fikrinde olduğunu söy- lemişti. Halk arasında da büyük bir endişe yoktu: sKapımızı zorlıyan düşman, kış bastırınca, kendiliğirden çekilip gidecek!» diyorlardı. Hakikat te bundan başka birşey değildi. Arablar Bizans önlerinde kışlıyamez- lardı, Soğuklar yüzgöslermişti. Melik bin Nasir bile - ömrünün üç- te ikisini denizde geçirdiği halde - Bizansın soğuk ve keskin havasına tahammül edemiyeceğini anlamıştı. Ya doğrudan doğruya çölden gelen mücahidler... Onlar bu sert havaya nasıl tahammül edebilirdi? Herkes Aryüsün her gece oturdu- ğu köşeye bakıyor, bütün gözler onu bekliyordu. Gece yarısı çoktan olmuştu. Vene- dikli şövalye hâlâ meydanda yoktu. İki arkadaş, Nasirin (arkasındaki masada oturmuş, hızlı hizli konuşu- yorlar. İkiside genç ve hallerinden, konuşmalarından ikisinin de imp&- ratorun maiyetinde birer memur ol dukları anlaşılıyor. Biri esmer, diğe- Tİ kumral iki erkek. Esmer erkek sert bir tavırla anla- tayor: — Bugün müddeti bitmişti, ona üç ay daha ceza verdim. — Sen de çok insafsız bir adam- #ın yahu! Genç bir kadına bu kadar bu ihanet... Affedilir mi hiç?... — Çocuğun yüzünü göstermedin mi hâlâ? — Hayır. Oda annesini arayıp duruyor amma. Benim kinim ve hid- detim hâlâ yatışmadı. — Zavallı kadın... Çocuğunu öl- dü sanıyor ve hâlâ gözyaşı döküyor. — Bugünlerde gördün mü onu? — Eskiden sık sık görüyordum. Ortalık kararıncaya kadar evin ka- pısı önünde ağlıyor, Sonra yerlere sürünerek çekilip gidiyordu. Şimdi, onu görmemek için, yolumu değiştir. dim... — Sürünmek ve iztırab çekmek... Bu, onun cezasıdır. Eğer koynuna girdiği erkek benden güzei, benden zengin, benden genç olsaydı, şeytana uymuştur, diye affederdim onu. Fa- kat, o, beyni sulanmış, çopur suratlı, sefil bir mablüktur. Bana iki kere seyislik için geldi de, hayva- num bile teslim edemedim o serseri- ye. Bir kadın, hiç bir yabancı eli değmemiş vücudünü böyle bayağı bir mahlüka nası! teslim edebilir? Ha- yar, bayır... Onu hiç bir zaman affet- miyeceğim. Ve çok sevdiği çocuğu- nun yüzünü ona göstermiyeceğim. — Çocuğunu hâlâ öldü sanıyor, de- ğil mi? — Evet. — Hiç olmazsa yaşadığını haber versen de, iztırabları dinse. Çok acı- yorum doğrusu karına! Nasılsa dü- şünmeden bir suç işlemiş. «Jüpiter» gibi, âdil ve müsamahakâr ol... Affet onu, — Ben Jüpiter olsaydım, karımın adı «Jünon» olurdu. O, çok kıskanç bir kadındı, kocasını çok severdi. Bu sevgi ile, Jüpiterin oğlunu bile boğ- | durmak istedi. (17 — Sen, çocuğunu boğacak kadar | kıskanç bir kadınla yaşayabilir mi- sin? — Kıskançlık, sevgiden doğar. Keş- ki Jünon kadar kıskanç olsaydı... O zaman bana ihanet etmeyi düşüne- mezdi. Sokakta ağlıyan kadının kocası susmuştu. Şimdi söz söylemek sırası ötekine gelmişti. — Ben de senin kadar kıskanç bir adamdım, dedi, benim karım da ba- na ihanet etmişti. Karım, bir gece, rüyasında gördüğü erkeğe âşık ol- du.. ve o geceden sonra beni ihmal etmeğe başladı. Nasir, bu heyecanlı macerayı dik- katle dinliyordu. Meyhaneye derin bir sessizlik çök- müştü, Bizanslı erkek sözüne devam etti: — Beni çok severdi. Bana: «Yer- yüzünde senin kadar yakışıklı, senin kadar munis bir erkek yoktur!s der. di. Fakat, bir gece uykudan uyan- dı: «Rüyamda bir erkeğe âşık Ool- dum.. artık onu seviyorum ve s#en- den nefret ediyorum!» diyerek koy- numdan kaçtı. Onu bir daha kendi- me çekemedim. Nasir hayretle sordu: — Peşinden gitmedin mi? — Gittim. Fakat, o dâğlara sığın- mıştı. Rüyada sevdiği erkeğin kendi- sini dağda beklediğini söylüyordu. Karımı dağdan şehre indiremedim. Kendisini zorladıkça: «Ben sana ihanet ettim. Benimle hâlâ neden meşgul oluyorsun?» diyor ve benden kaçıyordu. — Onu büyülemişler, delirmiş... Bu sözleri söyliyen bir insanın yaptı- Bı işlerde mantık aranır mı? (Arkası var) (il Jüpiterin anası «Alkmen» oğlun- dan gebe kalmıştı. Günün birinde «Erküle AKŞAM BULMACAMIZ sü e“ g8) 0 4 — Beş beş daha - Kabileler. $ — Teneke tutkal - Yaş. Zerre - Pisjik izi. — Baş harfinin kuyruğu koparsa abdal olur - Babanın yarısı. aa 8 — Ahmak - Arka. 9 Sefillik « Bayram. 10 — Ümid et - Hirs - Tersi yama olur. Yukarıdan aşağı: 1 — Gemlei çırakları - Meşrubatın en safı, 2 — Yaranın iltihaplanması - Zehir, 3 — Kıvam - Sulu komposto. 4 — Naz - Mamulâs, 5 Tersi melâike olur - Dadinin erkeği, 6 — Şikâr - Futbolda kumanda eden, 'i — Eski Çek cümulrreisi - Uzak nldası, 8 — Büyüklük. 5 — Eski zamanda el yıkamak çin kul- lanılan çifte su kabı. Çok taneli meyva - Derece, Geçen bulmacamızın halli Soldan sağa : 1 — Onlkibuçuk, 2 — Nam, Nabeca, 3 — Âza, 5 — Le, İrs, 10 Dizi, Kavun, 4 — Alâka, Had, 6 — Hila, 7 — Soytarı, 8 — Garb, Şe, 9 — Taun, Eş, 10 — Kar), Arabe. Yukarıdan : aşağı : i — Ondalık, 2 — Nalle, İta, 3 — İmza, Üs, Ar, 4 — İki, Oğul, 5 — İn, Arayan, 6 — Bak, T.R., 7 — Uba, Haber, $ — Ce- vahir, Şa, $ — Ucuzalış, 10 — Kanağa, Bü. memleketler: Seneliği 3600, altı aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Ramazan 24 — Kasım 10 8. İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E. i217 158 709 944 1200 135 Her seneki gibi bu bayram da Türk Hava Kurumunu düşün mek borcunu unutmamalıyız. Bir yandan ordu havacılığına Fâra ile yardım ederken bir yan- dan da Türk gençliğini kanatlar» dırmağa çalışan Hava Kurumu. nu her zaman düşünmeli «Fitre»- lerimizi bu işe ayırmalıyız. 100 Dinar 21815 Yokohama 100 Yen Mar Stokholm 100 İsveç Er. 3029 Moskova 100 Ruble 238425 Suvare tehiri Bay ve bayan Fahir İpekçi ve bayan Hayriye Punar evlâtlarının izdiyacı mü- mascbetiyle Serkidoryan'da verilecek sö- varenin milli matem dolaysiyle tehir ya Satış ilânı Üsküdar icra memurluğundan Mühendis Ferit tarafından Vakıf Paralar İdaresinden 22188 ikraz numa- râsile borç atman paraya mukabil birinci derecede ipotek gösterilmiş olup bor- cun ödenmemesinden dolayı satılmasına karar verilen ve tamamına ehlivukuf tarafından 4494 lira .... kuruş kıymet takdir edilmş olan ve kaydına göre Bö- gaziçinde Çengelköyünde eski Bekâr deresi yeni Suyolu sokağında eski 7 ve üç defa 7 mükerrer yeni 13, 13/1, 18/2, 13/3 numarah bir tarafı Hacı bostanı ve bir taraf! Mişonun bostanı ve bir tarafı İlya bostanı ve tarafı rabli tari- klâm ile mahdut üç bab ahşab ev ve maa oda ahırı müştemli tahtalı ve na- mı diğer tahtani bostarı namile maruf bostanın evsaf “ve mesahası aşağıda yazılıdır: Gayri menkul bir çatı allında üç ahşab ev ile (tahtalı bostan) denilmekle maruf bostandır. 13 numaralı ev: Bodrum kat: Bahçeden medhali olan zemini çimento mut« bah, zemini çimento taşlık, bir oda ile merdiven altıdır. Zemin kat: Sokaktan iki basamak mozaik merdiven ile girildikten sonra zemini karasinen döşeli bir sahanlık ahşap döşeli bir sofa, karşılıklı iki odadır. Birinci kat: Bir sofa üzerinde karşılıklı iki oda, mozaik taşlı bir helâdır. 13/2: numaralı ey. 13 numaralı evin ayni tertibat ve teşkilâtını havidir. 13/1 numaralı ev: Diğer evin ayni evsafında olup yalnız ikinci katı var. dır. Bu katta iki oda, bir sofa, bir helâ, ve caddedeki ddanın önünde zemini çimento etrafi korkuluklu bir balkon mevcuttur, Bu üç evin bir kısım bodrum beden duvarları kârgir diğer aksamı ahşap tır. Bahçesinde tulumbalı bir kuyu ve ahşap harap bir mutbah vardır, Diğer müştemilât: Bir katlı beden duvarı kârgir moloz taşı iki odalı bir ahır ve etrafı çimento sivalı bir havuz ve sakız dolaplı bir bostan kuyusu vu beş yüz kadar dut, ayva, şeftali, kayısı, incir, erik, armut, vesaire meyva ağa- cı vardır. Mesahası: Umum messhası 1462 M. MZ olup bundan 123 M. M2 üç buçuk katlı ahşap üç ev, ve 73 M. M2 bir katlı kârgir bahçevan odası ve geri kalanı bahçedir. Yukarda hudud, evsaf ve mesahası yazılı gayri menkulün tamamı açık arttırmaya konmuş olup 21/12/938 tarihine rastlayan çarşamba günü saat 14 den 16 ya kadar Üsküdarda İhsaniyedeki dairemizde açık arttırma ile satıla- caktır. Arttırma bedeli muhammen kıymetin $ 75 ini bulduğu tskdirde gayri menkul en çok arttıranın üzerine ihale edilecek, aksi takdirde en son arttıra- nın taahtüdü baki kalmak üzere arttırma on beş gün müddetle temdid edile. rek 5/1/935 tarihine rastlayan perşembe günü saat 14 den 16 ya kadar yine dairemizde ikinci açık arttırma yapılacak ve bu ikinci arttırmada gayri men- kul en çok arttıranın üzerine ihale edilecektir. Satış peşindir. Taliplerin arttırmaya girmezden evvel muhammen kıyme- tin 96 7,5 u nisbetinden pey akçesi vermeleri veya milli bir bankanın teminat mektubunu ibraz etmeleri lâzımdır. Gayri menkul kendisine ihale olunan kimse derhal veya verilen mühlet içinde parayı vermezse ihale kararı fesholunarak kendisinden evvel en yük- sek teklifte bulunan kimse arzetmiş olduğu bedelle almağa razı olursa ona, Tazı olmaz veya bulunmazsa hemen 15 gün müddetle arttırmaya çıkanlıp en çok artırana ihale edilir. İhale arasındaki fark ve geçen günler için 9 5 den hesap olunacak faiz ve diğer zararlar ayrıca hükme hacet kalmaksızın memu- riyetimizce alıcıdan tahsil olunur. Birikmiş vergilerle belediyeye ait tenviriye, tanzifiye ve dellâliye resimleri ve vakıf icaresi satış bedelinden tenzil edilir. 20 senelik taviz bedeli müşteriye aittir, 2004 numaralı İcra ve İflâs kanununun 126 ncı maddesinin 4 üncü fıkra. sınca, bu gayri menkul üzerinde ipotekli alacaklılar ile diğer alâkadaranın ve irtifak hakkı sahiplerinin bu haklarını ve hususi” faiz ve masrafa dair olan id- dialarını, bu ilânın neşri tarihinden itibaren 20 gün içinde evrakı müsbiteleri. le bildirmeleri icap eder. Aksi halde haklari tapu sicilile sabit olmadıkça satış bedelinin paylaşmasından hariç kalacakları ve daha fazin malümat almak is- tiyenlerin 21/11/938 tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için açık bulun- durulacak olan arttırma şartnamesile 937/5459 numaralı dosyasına müracaat- Jan ilân olunur. (8473) 5 Yüksek iktisad ve ticaret mektebi direktörlüğünden Mektebimiz kaloriferlerinde yakılmak üzere 50 ton yıkanmış kriple ma- den kömürü alınacaktır. Tahmin edilen bedel mektepte mahalline teslim şar- tile 750 liradır. İhale 29/11/988 tarihinde saat 14 de Sultanahmette Ticaret mektebi binz- nasında yapılacaktır. Şartnameler mektepten tedarik edilebilir. Taliplerin mu- vakkat teminat akçesini Yüksek Okullar Sayışmanlığına yatırarak makbuz- Jarile adı geçen gün ve saatte ihale yerinde bulunmaları ilân olunur, (8422) Liseler alım satım komisyonundan Cinsi Miktarı Beherinin (o İlk teminatı Eksiltmenin yapıla- Aded (T.B, cağı gün ve sani Er. Lira Kr. Karyola m5 1110 170 75 18/11/938 cuma G.S. 15 de Battaniye 20r 1050 161 50 Ms el Yorgan » 410 280) ; Yastık kılıfı 410 35) 14 25 18/11/938 cuma GS. 1545 Yastık yüzü 410 50) Sürahi 50 70) Düz tabak 600 28) Çukur tabak 200 28) " 25 e Çay fincam 200 35) Su bardağı 200 12) Kaşık 200 35) Çatal 200 35) Bıçak 200 55) “0 ere ir i Çay kaşığı 200 20) Komisyonumuza bağlı Galatasaray lisesinin ihtiyacı olan yukarda cinsi, miktarı, beherinin tahmin bedeli ve ilk teminatları yazılı eşyaları hizalarında | gösterilen gün ve saatlerde kapalı zarf usulile eksiltmesi yapılacaktır. Eksiltme Beyoğlu İstiklâl caddesi numara 349 da Singer Dikiş mağazası- nın üst katında Liseler Alım Satım komisyonurkia yapılacaktır. İstekliler 938 yılı Ticaret odası vesikası ve İlk teminat makbuzlarile bir. likte 2490 sayılı kanunun tarifatı dairesinde hazırlayacakları teklif mektup- larını belli saatlen bir saat evveline kadar sözü geçen Komisyon Başkanlığına | makbuz mukabilinde vermeleri, p Teminatlar Liseler muhasebeciliğine yatırılacaktır, ve şariname nümü- neleri istiyenlerin Galatasaray Lisesinde Komisyon Sekreterliğine tl v d a