DİŞİ Tarihi Deniz Romanı Yazan: İskender F, Sertelli Tefrika No. 175 İmpârator kiliseye gelir gelmez kapılar kapandı. Melik bin Nasir cenaze alayını uzaktan seyrediyordu Cenaze alayı caddede sarı boyalı büyük bir evin önünde durdu. Pen- cöreden saçlari dağınık bir kadın ba- p uzandı: *— Tornikis.. beni bırakıp nereye gidiyorsun? Haniya bana bir gün birlikte öleceğimizi söylemiştin? Şim- di neden yalnız gidiyorsun? Ben ne- den hâlâ yaşıyorum?...» Cenazenin arkasında duranlar: — Törnikis'in karısı delirmiş... Diye söylendiler. Pencereden ba- ğıran kadını bir kaç kişi kollarından güçlükle yakalayıp odadan içeri gö- türdü. Sokakta toplanan halk, bu acıklı sahne karşısında ağlaşıyordu. — Zavallı zabitin karısı, kocasını sevmiyen kadınlara örnek olsun... Diye söylenenler de vardı. Cenaze alayı bir kaç dakika bu evin önünde durduktan sonra, yolu- na devam etti, Melik bin Nasir kalabalığın ara- sından kurtulup çıkatmıyordu. Cena- yenin peşine takılarak Ayasofya kili- sesine kadar yürüdü. 'Tornikis'in ölümü yerlilerin ma- neviyalını bazmuşlu. Herkes: — Korsanlar, en değerli kale mü- Vuranı ne yaptılar acaba?... — Vuran asker, saraya alınmış... İmparatorun adamı imiş. Belki beş on gün hapsedildikten sonra affedi- İlir, serbes kalır, — Bizanslılar bu adaletsizliğe göz yumacaklar rm? N — Yerliler daha nelere göz yum- mağa alıştılar. Yarın: «Katil o değil- miş!» diyerek tahliye ederler. Hal- kın teesşürüne gelince, bu gibi ma- temlerin ömrü bir gündür. Yarın bir başka hadise, her matemi unuttur- duğu gibi, bunu da unutturur, Bu sırada İmparatorun, hassa z&- bitleri arasında büyük bir ihtişam ve debdebe içinde kiliseye girmesile, muhafızlar kilise kapılarını çevirmiş- lerdi. Kilisede davetlilerden başka yabancı kimse yoklu. İmparatoru karşılıyan rahibler ikişer ikişer kili- senin büyük kapısından içeri girmiş- Jerâi. Kalabalık arasında: — Yazık oldu delikanlıya... — Kansı boşuna çıldırmadı. Tor- nikis'i bir hassa askeri vurmuş! — Koca kahraman ! Bizanslılar, senin intikamını bugün değilse yâ- dafilerimizi birer birer öldürüyorlar. Diyerek, önüne geleni körüklüyor- lar... Bu suretle halkın heyecanını yatıştırmağa memur olanlar bile ken- dilerini bu taşkınlıklara kaptırarak rın, Arablardan slmağa ant içtiler... Gibi, birbirine zıd fikir ve ka nâaatleri ileriye sürerek konuşanlar da yok değildi. Halkın büyük bir kısmı Tomikis'in Romanos cephesin- boş yere sokaklarda dolaşıp duruyor- Jardı. Cenaze alayı Ayasofya meydanma geldiği zaman, Akropolis köşesinde konuşmalar başlamıştı. — İmparator geliyor... Sesleri kulaktan kulağa yayılıyor. du, Melik bin Nasir ön safa geçmek ve sekizinci Mihafli yakından görmek istiyordu. Rahiblerle saray memurları, kili- seye girecek yolu iki yandan kesmiş- lerdi. Bu arada Nasirin omuzuna hafif bir el dokundu: — Petro... Burada ne isin var? Nasir birdenbire titredi ve heye- canla başını arkaya çevirince Aryüsü gördü, geniş bir nefes aldı. — Sen misin asilzadem? Aryüs, Nasirin yanına sokuldu: — Bu kalabalığa ması karıştın, Petro? Keskin günlük kokuları ile ha- zin mersiyeler başını döndürmüyor mu? Nasir de ayni sözleri tekrarlamak istedi: — Ya sen, Aryüs? Senin ne işin var burada? Meyhanede mis kokulu şarab dururken, insanı mezara yak- laştıran bu öd ağacı kokularına na- sil tahammül ediyorsun? — Bilmiyerek karıştım bu kalaba- kığa... — Tıpkı benim gibi. Benide bu kalabalık sürükleri burüya kadar. Bazan ayaklarım yerden kesildi. Ka- labalık arasında o kadar sıkışık kal- dm ki... — Şu rahiblerin boğuk sesleri tüy- lerimi ürpertiyor, Petrol Haydi bu- rTadan uzaklaşalım. — Fena olmaz. Fakat, ölen, bir kahramandır. Onun ruhuna ve ha- tıralarına saygı göslermemiz icab etmez mi? — Hangi kalıramandan bahsedi- yorsun, Petro! Sen, Tornikis'in kim olduğunu bilmiyorsun galiba?... — Römanos cephesinde yaralanmış diyorlar. Tanımıyorum. Aryüs gülüyordu. İçki arkadaşının kolundan çekerek, kulağına yavaşça fısıldadı: — Tornikis saraya mensub bir hassa zabitiydi. Bir kadın meselesi Yüzünden imparatorun gözünden düştü. Cepheye gönderildi. Fakat orada bir Arab okile değil, bir Bizanslı Askerin hançerile öldürülmüş, Sa- Tay erkânı işi anlayınca, mili bir kahraman süsü vererek, cesedini me- Tâsimle kaldırmağa karar vermişler, Nasir hayretini gizliyemedi. — Şaşılacak şey doğrusu! ülmü; Ne de de Arablar tarafından öldürüldüğüne inanmıştı. Aryüs, meybane arkadaşının ko- lundan çekti: — Haydi gidelim, Petrol Allahla imparatoru başbaşa bırakalım... Kİ- Mse kapılarından içeri Bizans asilza- delerinden başka kimse giremiyor. | Biz de kapısında rahibler ve kargılı nöbetçiler beklemiyen bir meyhane- ye gidelim, yürü! Kalabalığı yararak geri döndüler, Ayasofyanın yan kulesinde, impâ- râtor kiliseye ayağını basar basmaz çekilen mavi ve kırmızı bayraklar dalgalanırken, hassa süvarileri halkı dağıtmağa çalışıyordu. Aryüs: — Mavi - kırmızı bayrkalar (1) la imparator, halkı vazifeye davet edi- | yor, dedi, fakat yerliler artık bu da. | vete isteksiz gidiyorlar. Yarın belki de hiç kimse yerinden kımıldamıya- cak. — Hâlk, imparatora sadık kalmak niyetinde değil mi? — Bunu kendine sor... Muhasars- nın başladığı gündenberi elli defa «imdad bayrağı: çekildi. Her çekili- şinde de sen şehirde idin! Bu davet- lerden hangisine koştun? Nasir sustu.. Önüne geçilmez bir sel gibi akıp giden kalabalığa karışarak İpodrom caddesine çıktılar. Oradan de en yakın bir meyhanenin yolunu tuttu- Jar. (Arkası var) (1) Eski Romalılarda bir âdet vardı: Harb tehlikesi başgöslerince, başkuman- dan eKapltol, a, (Romanın Iç kalesi) çı- kar; evvelkisi piyadeyi, ikincisi süvariyi davet Için biri kırmızı, diğeri mavi iki bayrak açar ve: «Devletin selâmetini isti- yen arkamdan gelsin> diye bağırırdı. «Virjilz zamanındanberi devâm eden bu Adeti, bazı tadilâtin başka milletlerde almışlardı. İmparator Jüstinyanus za- manında başkumandan Bizans surlarının dört çevresine birer «harb bayrağı asar- &ı. Sekizinci Miballin Bizanta yeniden Rum imparatorluğunu kurması üzerine, Rumlar eski Romalıların fdetlerini terk etmişlerse de, Ayasofyaya, harb tehlikesi- ni haber veren almdad bayrağı çekme âdetini unutmamışlardır. Yunan memba- larına göre, bu âdet, Kostantin Paleolo- gulostan bir önceki hükümdar zamanına kadar devam etmiştir. 1001 ADEMİi iKTiDAR ve BELGEVŞEKLİĞİNE KARŞI “ HORMOBIN Tabletleri, Her eczanede arayınız. (Posta kutusu 1255 Hormebin) Galata, İstanbul 4 — İlgi - Üye, 5 — İle muhaffifi - Veraset - Derece, 6 — Sonuna «L» konursa ay olur. — Maskara, 8 — Batı ciheti - Sonuna «eN» gelirse neşeli olur. 9 — Veba hastalığının eski ismi « Ar- kadaş. 10 — Meşhur bir Alman müellifi - Dört tekerlekli vasıtal nakliye. Yukarıdan aşağı : 1 — Onda bir hisse âlma, 2 — Bir kadın ismi « Vermek. 3 — Mühür yerine yazılan isim - Mer- | kez - Güzel sanat, 4 — Bir sayı - Erkek evlâd. $ — Küçük mağara - 'Taharri eyliyen. 6 — Nazar kıl - Okunuşu kokulu bir ot | olan iki harf. 7 — Çadır - Havadis. 8 — Mücerherat - Tersi yemek olur. 9 — Ehven mübayas. 10 — Şimali Amerikada İngiliz domin- | yonu - Bir göz rengi. Geçen bulmacamızın halli Soldan sağa : j 1 — Meşrutiyet. 2 — Fx, Alamana,$ — Siftah, Bir, 4 — Ayı, Kabine, 5 — Mest, Ras, 6 — Atı, Yel, 7 — Atalet, 3 — İtam, Tane, 9 — Arıkan, Mah, 10 — KI, Akademi. Yukarıdan aşağı : 1 — Mesamat, Ak, 2 — Eziyet, Ak, 9 — — Evimize bırakılan «Fitre» zarfına lâyık olduğu alâkayı gös- termek bir Vatan borcudur. En büyüğümüzden en küçüğü- müze kadar Türk Hava Kurumu- nu benimsemeyi ihmal etmiyecek olursak Türk havacılığına da 'Türk askeri gibi milletimize hâs bir özlülük vermek kolayca elde edilebilecektir. 1200 646 1150 1435 1651 1826 Beyoğlu : Taksime giderken Meşelik sokağı Ferah apartımanı Tel. 40534 Yaldızlı madenden sun'i çelenklerin Beyoğlunda İstiklâl caddesindö SAPUNCAKIS Çiçek Ticarethanesi: Avrupadan en son model Müntehap çeşitlerini getirmiş olduğunu “bildirir Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Umum İdaresi İlânları Devletdemiryollarına alınacak .müfettiş muavini müsabaka şartları Hareket müfettişi yetişmek üzere müsabaka ile müfettiş muavini alına caktır. Müsabaka şartları aşağıda yazılıdır. 1 —İmtihanda kazananlara 130 lira aylık verilecek ve staj müddetinin hi- tamında müfettişliği tasdik edilenlerin âylıkları 151 Jiraya iblâğ olunacaktır. 2 — Müsabaka imtihanlarının yapılacağı mahaller, taliplerin adedine gö- re bilâhare tesbit edilecektir. 3 — Müfettiş muavini olabilmek için lâzım olan evsaf ve vesaik. A —- Türk olmak. B — 40 yaşını geçmemiş olmak. C — Mühendis veya yüksek iktısat ve ticaret mektebi mülkiye mektebi hukuk veya fen fakültesi mezunu olmak. Ç — İşletme merkezlerinde yapılacak sağlık muayenesinde faal hizmette çalışmağa mani bir hali olmamak, D — Askerlikte ilişiği bulunmamak. - E — Fransızca, Almanca, İngilizce ve İtalyanca lisarlarından birine vakıf olmak tercih sebebidir. Müracaniname ile birlikle ibraz edilecek vesaik. A — İstida ve 6 adet vesika fotoğrafı, 'B — Polisten tasdikli iyi durum kâğıdı. C — Nütus cüzdanı. Ç — Mektep diploması D — Askerlik vesikası E — Makine ile yazılmış kısa tercümeyi hal varakası F — Şimdiye kadar başka yerde çalışmışsa aldığı bonservis örnekleri Bu veşikaları eksik olanlar ve muayyen vakitte müracaat etmiyenler mü. sabaka imtihanına kabul edilmezler. 4 — Müsabaka imtihanları 28/11/938 tarihine müsadif pazartesi günü yapılacaktır. Talipler yazılı vesaikle en nihayet 20/11/938 tarihine kadar Sir- keci, Haydarpaşa, İzmir, Ankara, Afyon ve Adana işletme müdürlüklerine mü- racaat etmiş ve sıhhi muayenelerini yaptırmış olmalıdırlar. 5 — Müsabaka imtihanında riyaziye (âli değil) memleketin iktisadi coğ- İ rafyası iktisat Türk ve Türkiye tarihi umumi tarih ve coğrafya sorulacak ve bildiği dile ve mütekabilen Türkçeden tercüme yaptırılacaktır. . dan parasız olarak dağıtılmaktadır. 6 — Staj müddeti 12 ay 1/2/3/ ncü sınıf istasyon ve ambarlada 4 3 Hasılat servisinde Başmülfettişlik kaleminde 3.» Müfettiş kursunda ve imtihanı 3» Müfettiş nezdinde Si A > (8241) & Doktor alınacak Devlet Demiryolları Umum Müdürlüğünden: İşletmelerde münhal bulunan kısım hekimliklerine, mecburi hizmete tabi olmıyan ve bu sene askerlik hizmetini bitirmiş olan gençlerden beş doktor alı- nacaktır, Bu doktorlara ayda 177 lira ücret ve ikametleri için ayrıca lojman verilecek tir. Lojman bulunmıyan yerlerde ev kirası verilir. Kısımları dahilinde yapacakları vazife seyahatlerinde ayrıca harcirah da alırlar, : Talip olanların bir dilekçe ile Ankarada Zat işleri müdürlüğüne müracaat etmeleri ilân olunur. (8242) * Muhammen bedeli 3205 lira olan muhtelif cins ve ebatta bezli lâstik boru ve hortum 28/11/9338 pazartesi günü saat 10,30 da Haydarpaşada Gar binası içindeki satın alma komisyonu tarafından açık eksiltme ile satın alınacaktır. Bu işe girmek istiyenlerin kanunun tayin ettiği vesaik ve 240 lira 38 ku- rTuşluk muvakkat teminatlarile birlikte eksiltme günü saatine kadar komis- yona müracaatları lâzımdır. Bu işe nit şarinameler Haydarpaşada gar binasındaki komisyon tarafın. (8205) İstanbul deniz ticaret müdürlüğünden Müdürlüğümüz için 33 kalem defter, cetvel vesairenin tabı açık eksiltmeye konmuştur. Tahmin bedeli 1487 lira 64 kuruş X 7,5 teminatı muvakkate 111 lira 57 kuruştur, İsteklilerin teminatı muvakkate makbuz veya banka mektublarını hâmilen eskilitme günü olan 17/11/938 perşembe günü saat 14,30 da Galatada Rıhtım üzerinde Deniz Ticareti Müdürlüğüne nümune ve şartnameyi görmek isteyenlerin de Müdüriyet İdare Şubesine müracaatları ilân olunur. <B0öi» ALMAN WESTFALYA KOKU Kalöriferler ve diğer teshin vasıtalari için en mükemmel ve elverişli koktur. ve ALMAN BRIKET KÖMÜRÜ Her sobada zahmetsizce yanan çok temiz ve Yüksek d hararetli kömürdür. ie HUGO STiNNES REDERAY A.6. Galata Gümrük binasının karşısında 6 nci Vakıf han 3 ncü kat 13, 15 No, Telefon: 43261