Cumhuriyet devrinde türk veterinerleri Bir zamanlar sığır vebası büyük zararlara sebeb olurdu. Cumhuriyet devrinde veterinerlerimiz bu hastalığın tahribatının önünü aldılar Cumhuriyet devrinde veteri - | merlerimizin faaliyetinden bahseder- ken bazı hayvan hastalıklarını da kay- i detmiştim. Bugün diğer bazı hastalık- lardan ve veterinerlerimizin bu hasta- lıklarla mücadelesinden bahsedece- Verem — Bütün dünyaya salgın ve daima içten içe tahribat yapan ber- kesin bildiği bu hastalık hayvanlarda da mevcut olup (at, sığır, koyun, do- muz, kedi, maymun, köpek, kuşlar) hayvandan hayvana geçtiği gibi hay- vandan insana ve insandan hayvana da geçer. Veremli insanlarla sıkı tomas- fta bulunan apartıman köpekleri, in- sanların kraşelerini yiyen kuşlar ve ta» | vüklar da bu hastalığı alırlar. İnsanlarda olduğu gibi hayvanlar. | da'da muhtelif echize veremleri görüs Yür, İnekler en ziyade bu hastalığa müs- | talttirler ve Insanlara da sütleri ile has- talığı intikal ettirirler, İ Tutulan istatistiklerde takim edilme» ! miş inek sütü ile beslenen çocuklarda yüzde kırkının vereme tutulduğu anla» | şılmıştır. Mezbahalara memur veterinerler bu | hastalıkla malül hayvanların etlerini imha ettirirler. Hayvanlardaki gizli veremi meydana çikarmak icin (tüber-! külin) denilen bir madde mevcuttur ki, arasıra veterinler şehirlerdeki inek- lere tatbik ederek malül olanları itlâf ettirirler. Sığır vebası — Memleketimizde bu- gün mazıya karışmış olan bu hastalık- tan biraz bahsetmek isterim. Zira bu hastalığın imhasında meslektaşlarımın büyük bir şere? hissesi vardır. Evvelce vatanımızda her sene milyorlarca lira değerinde sığır hayvanlarımızı (öküz, İnek, manda) öldüren, nakliyat işleri- ne mâni olarak ticaret ve iktisadiyata, ve alelhusus ziraate pek dehşetli zarar- lar veren bu hastalığın kaldırılması Cumhuriyet hükümetimizin en büyük muvaffakıyetlerinden birisidir. Köylerimiz bu hastalığa (Malkıran) derler. Bu hastalığa karşı merhum muallim Âdil ile Nikol (Bakteriyoloji- hane müdürü idi) taraflarından müş- terek mesai neticesi keşfedilmiş bir aşı da vardır. Bu 'ağının verd!gi muafiyet az ilise de gene müessirdi. Eski zaman- larda mücadele işlerine izumu kadar ehemmiyet verilmemesi yüzünden bu hastalık asırlarca memleketimizi kasıp kavurmuştur. Cümhuriyet hükümeti hastalığın söndürülmesi hususundaki mücadele. nin icap ettirdiği her türlü mali vein- | zibati tedbirleri esirgemiyerek büyük | bir alâka göstermiş olduğundan bu be- lâ zail olmuştur. Hastalığın son salgın senelerinde profesör bakteriyolog vete- riner Süreyya Tahsin bu hastalık için | Uzun müddet muafiyet verici Nesic aşi» sını keşfetmiştir. Rusya ve İran hükü- metlerinde asırlardanber! devam eden bu hastalık ekseriya bize de bu memle ketlerden gelirdi. Bundan yarım asır | evvel Mısırda zuhur eden bu hastalık sebebile hastalığın her tarafa siraye- tine mâni olmak için İngilizler hasta- ık mıntakasındaki tekmil hayvanla- rı (sığır cinsi) imha ve bütün köyleri kâmilen yakmak suretile mücadele yapmış yeniden asri köyler yaparak bir çok milyonlar sarfetmişlerdi. İşte bu kadar büyük fedakârlığa de- ger, vatanımızda söndürmedik ocak bırakmamış olan bu mel'ön hastalığı bir avuç Türk veterinerleri imha etmek! mazhariyetine nail “olmuştur. Veteriner A.Ş. Çocuğa rakı içirtmiş Dün mahkeme tevkifine karar verdi On sekiz yaşını ikmal etmiyen bir çocuğa meyhanede rakı içirimek su- çundan maznunen Ahmed adında biri yakalanarak dün dliyeye teslim edilmiştir. İddiaya nazaran Eskişehirli 12 ta- şındaki Nevzad adında bizi bir kaç gün evvel Ahmed âdında biri ile İs- tanbula gelmiştir. Evvelki gece bun- lar Sirkecide bir meyhaneye giderek rakı içemeğe başlamışlardır. Fakat küçük çocuğun rakı içmesi memnu olduğunu bilen Ahmed bu suçu gös- termemek için bir tas çorba getirtip Nevzadın önüne koymuş ve gizlice | Yakı içmeğe devam çtmişlerdir. Bu | esnada devriye gezen bir polis ko- miseri bunları görmüş ve ikisini de | yakalamıştır, İ Ahmed İle küçük Nevzad dün adli. | yeye gelirilmişler, Sultanahmed bi- | rinel sulh ceza mahkemesinde sorgu- ya çekilmişlerdir. Maznun Ahmed meyhanede rakı içmesi için Nevzada bir teklifte ve icbarda bulunmadığını iddin etmiş, küçük Nevzad da: — Polis geldiği zaman ben rakı İçiyordum. Fakat bunun için beni Ahmed zorlamadı, demiştir. On sekiz yaşından küçük çocuğa Takı içirttiği anlaşılan Ahmed tevkif edilmiştir. Kendisile beraber yaşamağa razı olmıyan kadını yaraladı İzmir (Akşam) — Aziziye mahalle- sinde Çingene Bilâl, on üç seneden- beri kendisile bir arada yaşıyan ve $on zamanda ayrılan Serezli Demir kızı 25 yaşında Çingene Güllüye, Ke- mer caddesinde raslayınca: — Gene beraber yaşıyalım, benim- le beraber gel! demiş, kadın bu teklifi reddedince, bıçağını çekerek Güllüyü Yüzünden, bacağından ve sırtından Ağır surette yaralamıştır. Yaralı ka- dın Memleket hastanesine kaldırıl- Miş, suçlu, kanlı biçağile yakalan Maştır. Ingiltere silâhlanma tah- sisatını 3 milyara çıkardı (Baş tarafı 1 inci sahifede) edici bir harb techizatına malik ol- makla ve bunları daha ziyade arttı- rabilmekle iftihar eder.» Almanyanın Fransaya teklifi Paris 24 (A.A) — Jour - Echode Paris gazetesi yazıyor: «Münihte im- za/edilen Dörtler itilâfmın ferdasında |... amam Çambörleyn ile Hitler, İngiltere ile Almanya arasında bir dostluk muahe- desi akdetmek garabetini gösterdikle- İ deklâre etmiş olması kupayı :&i defa tut- Lenx'den Yüksek matematik .8 YI9716 *.512 4D1085 AARDVO4J şi 41076 v85 N VADAI *4 Girzeiliş yi .v94 c 446372 452 YRv? s#AR108716 aR7 Küğmı şark verdi ve bir Kupa dekiğre | etti. Cenub bir sanzatu ile mukabele etti. Gurb kontre etti. Ortağı ilk elde koz deklire etmiş olduğundan garbin bu kontri pazitiftir. Röer muhasım taraf könirden Kaçıp ta kon gidecek olursa dört onorlu yedi pikasile, pikadan parti- ye kadar gidebilir, Cemub Be pika tehlikesini derhal an- ladı ve karvlarını gösterdi. Müzayede s0- nunda oyun dört pika kontre garbin üze- rinde kaldı. Cenub karodan en Jeveden fuxla yapamazdı. Garb Ikinci Karoyu kesti ve iki el koz çekti, Kendisi gayet Kuvvetli bir mate- masişyen olduğundan cenubun elini mu- hakeme kuvvetile okumağa koyuldu, Şi- mal karo ikilisi ile oyunu açtığına ve ar- kasından büyüğünü verdiğine göre eli- deki karoların adedi dört olduğu mey- dandadır, Şu halde cenubun öl karosu vardır. Şarkın kupası Üzerine cenubun sanzatu tuğuna delâlet eder. Çünkü Kupayı en öz iki defa tulmasa sanzatu diyemezdi. Bunun için de elinde ru& -vale yan ÜÇ kupası bulunması lâzımdır. Pikaya da iki defa verdiğine göre Sineği ikiden fazla değildir. Bu iki sineğin de run dam ol- ması muhtemeldir. Binacnaleyh garb, si- neğin ikinci levesinde cli cenuba ve | rirse oyununu çıkarabileceğini bu müuha- kemeden istiğlâl etti. Cenubda oturan oyuncu da besabi kuy- | vetli birisiydi. O da şu muhakemeyi yü- rüttü: Gerbde yedi pika ve bir karo var, Şu halde kupa ve sinekten mocbu küğei! beştir. Eğer kendisi ci tutscak olursa ya karo gelecek ve bu takdirde garb yerden | kesip elinden küğıd kaçacaklır; ve ya- hut ta yerin as dem ve fürşetina karşı kupa gelmeğe mecbur kalnenktır. Binaen- aleyh bu vaziyete düşmemek için #nek ası Üzerine ruasını attı. Sinek ruasını atmakis cenub bir şey kaybetmiş ölmaz, Çünkü onuncu levede gi cenuba geçerse garb oyununu çıkarma- | ga muvaffak olur. Yetdeki iki asa yedi pılkuyı ilâve edersek dokuz leve eder. Oyu- nu çıkarmak için daba bir Jeveye ihtf- yaç var. Eğer cenub el tutacak olursa geleceği kâğıdın korcu bu eksira leveyi temin etmiş olur ve kontrlu oyunu çika- rır. Fakat işmal sineği tutabilirse - ki böyle bir ihtimal vardır. - Bu takdirde cenubun en kritik bir zamanda el tut maktan imtina etmesi korcuyu İçeri ala» bilir, Cenub bu entresan vaziyeti derhal teş- his etti, ortağındada tahmin ve temenni ettiği dört sinek çıktı, Kozcuyu içeri at- makla zekâsinın mükâfatını gördü. Bugün Ankarada bir resim galerisi açılacak ri zaman bu hareketin en hafif mâna- Ankara 24 (AA) — Halkevi ar sile şayanı hayret olduğunu kaydet- miştik. Berlin, İngiltere ile öynadığı bu oyunu Fransa ile tekrar etmek istiyor. Hitler tarafından Fransaya teklif edi. i Jen bu muhayyel ademi tecavüz paktı, Almanya şimdiye kadar birçok imza. larını inkâr ettiği için, bize hiç bir emniyet temin etmez. Fazla olarak yalnız usul sahasında evvelâ Fransa. ya 10 veya 20 senelik bir ademi teca- vüz vadettikten sonra müstemleke sahasında ondan vicdanlı ve akli se. lim sahibi hiç bir Fransızm kabul ede. miyeceği fedakârlıklar, feragatler ve imtiyazlar istemek oldukça mânasız ve garib bir hareket olur.» Londradan «Figâro» gâzetesine bil. diriliyor: «İngiliz efkârı umumiyesinin şimdiki haleti ruhiyesi karşısında Çam. börleynin imparatorluğa âid müstem. leke mandalarından bazılarını terket. mesi mümkün değildir. Bu İtibarla Berlin ile yapılacak istişarelerin ma. hiyeti ne olabileceğini tayin etmek oldukça müşküldür. Çünkü Almanya eski omüstemlekelerinin iadesinden başka bir mevzua dair Londra ile mü- zakereye girişmeği kabul etmiyor.» Valansiya limanında askeri hedefleri bomardıman Salamankâ"24 (AA) — Umumi karargâhtan verilen resmi tebliğde, cephelerde yeni bir şey olmadığı ve Valansiya limanında askeri hedefie- rin havadan bombardıman edildiği bildirilmektedir. şubesi tarafından Belediyeler banka- sı altında tertib edilen resim galerisi yarın sâat 16 da meraşimle açılacak ve ertesi günden itibaren salı gün- leri hariç olmak üzere saat 10 dan 12 ye ve 14 den 19 a kadar her gün halka açık bulunacaktır. Galerinin gayesi, halka ucuz fa- kat bir jürinin tedkikinden geçmiş güzel tablo satılmasını ve bu suretle Ankaranın her evinde enaz bir tab- )o bulunmasını temin etmektir. Ga- lerideki resimler her yirmi günde bir değiştirilecektir. 4 931 Va, 44 6211158 1454 İdarehane: Babiâl! elvarı Acımusluk sokak No. 13 1209 1718 1848 Avrupa buhranı siyasi değil, ruhi ve fikridir. (Baş tarafı 1 inci sahifede) | bir anlaşamamazlıktır. İhtilâfı me. | selelerin halli örtalığı düzeltseydi, Avrupa çoktan, hiç olmazsa Münih- ten sonra, sulha kayuşurdu. Hadise- ler sadece menfaat kavgaları husule getirir. Fakat mezbeb ve meslek farki, uzun süren kin mücadeleleri doğurur. Mutekid ve mutaassıb bir iman sahibi için, aynı akidede olma- yanlar Kâfirdir. Mücadele, ancak karşı tarâfm imana gelmesile durur. Avrupa, şekil itibarile, bu hale düş- müştür, Siyasi sahada, Iktisadi iş- | lerde anlaşabilmek için iki tarafın | zihniyet, düşünce, meslek, metod, rejim bakımından az çok benzer ol- ması, hiç olmazsa birbirinden nefret etmemesi şartlır. M. Hitler, Münih anlaşmasından sonra, karşı tarafın sistemlerinden nesi acı bir istihza ile bahsetti! Harb tehlikesi olduğu zaman, başıboş matbuatı, türlü fır- kaları, parlâmentoları ve salresile ağır bir makine gibi işleyen büyük Uberal demokrasiler, otoriter devlet- lerin süratli inzibatı karşısında zaaflarını nasıl hissettiler! o Devletçi bir memleketle liberal ekonomi re- jimleri arasmda anlaşma imkânsızlı- ğı her tecrübede meydana çıkmıyor mu? Siyasi sahâğa olduğu gibi iktisadi durumdaki buhranlarn ortadan kalkması için Avrupada - sadece ibtilâflı meselelerin değil - ruhi ve fikri uçurumların azalması lâzımdır. Karşılıklı saflar his, düşünce, zihni- yet, mantık itibarile birbirine o kâ- dar yabancı, her ikisinin dünya işlerini görüş ölçüleri o derece baş- kadır ki, her iki taraf da aynı emel. lerden, aynı gayelerden, aynı hara- retle ve aynı kelimelerle bahsettikleri halde birbirlerine bir türlü emniyet telkin edemiyorlar. Bu bal devâm ediyor, hattâ gitgide artıyor. Bu vaziyette buhranların tevali etmesi, muayyen meselelerin halledilmesile sulh havasının avdet etmemesi gayet tabildir! Necmeddin Sadak Japonlar Hankeuya 20 mil yaklaştılar (Baş tarafı 1 nci sahifede) «Çinin şimdiki şefleri memleketleri» nin Japonya aleyhinde ittihaz ettiği tarzı harekette israr etmenin ve bil- bassa askeri harekâta devam etmenin ne kadar boş ve saçma olduğunu an- ladıkları ve Çinin refahı Japonya ile yapacağı teşriki mesaiye bağlı oldu- ğuna kanâat getirdikleri zaman mü. zakereye başlamak saati çalmış ola- caktır. Japon hükümeti, Çinin sulh müza- kerelerine girişmeğe hazır olduğuna dair Nangçin'de cenebi malbunt âjan. sı muhabirine yapilan beyanaltan hâ- berdar değildir.» Bu zat netice olarak Hankeu'nun sukutundan sonra Çinin elinde kıta- larını iaşe edebilecek kabiliyette bir şehir kalmamiş olacağımı söylemiştir. Kantonda y. Hong Kong 24 — Çinliler çekilmez. den evvel Kantonda birçok yangınlar çıkarmışlardı. Yangınlar devam edi- yor. Shanen istikametinde esen TÜz- gâr İngiliz - Fransız mıntakasında ye- ni yangınlara sebebiyet vermiştir. Maamafih telelat yoktur. Yangın teh- Selânik ve Tahranda yapıla- cak konsolosluk binalarımız Ankara 24 (Telefonla) — Selânik- te Atatürkün doğdukları evin yanın- | da bir konsoloshane binası yapıla. | caktı. Bunun için lâzımgelen tahsi- ; sat verilmiştir. Diğer taraftan Tahranda yapıl makta olan sefarethane binasının yazlık kısmının inşaatı bitmiştir. Kışlık kısmı da bitmek üzeredir. Bi- nanm tesellümünü yapmak üzere Hariciye Vekâletinden bir memur bu günlerde Tahrana gidecektir. Paris düyunuum yı ınuumumiye komiserimiz Ankarada Ankara 24 (Telefonla) düyunuumumiye komiseri B. Ali Rıza bugün buraya gelmiş ve Maliye Vekâleti ile temasta bulunmuştur. B. Ali Rıza bir kaç gün sonra Parise dönecektir. Türk - İtalyan ticaret anlaşması Ankara 24 (Telefonla) — İtalyan- larla akdettiğimiz yeni ticaret ve Kliring anlaşması tasdik edilmek üze- re Vekiller Heyetine verilmiştir. An- İdam firarileri Atina 24 (A.A.) — Alman ojansı bildiriyor: Harp divanı tarafından gıyaben idam cezasına mahküm olarak dağ- ara çıkmış olan Girit adası isyan hareketinin dirijanları adadan kaç- mışlardır. Bunların 12 âdaya gittik- leri zannedilmektedir. Paris |— didine maruz olan Doumer Fransız hastanesi boşaltılmıştır. Tokyoda sevinç Tokyo 24 — Kantonun zaptı Tokyo- da büyük bir sevinç uyandırmıştır. Fabrikalar düdüklerile ve radyolar da neşriyatla Kantonun zaptını haber verdiklerinden derhal büyük nüma- yişler yapılmıştır. Havanın muhalefe- tine rağmen büyük bir kalabalık Ya- sukuni askeri mezarlığını, ve impara- tor Meijinin türbesini ziyaret etmiş- tir. Bir İngiliz gambotuna bombalar atildı Londra 24 (A.A.) — Amirallik dal. resi, tebliğ ediyor: Altı bombardıman tayyaresi, Şangshada Sandpâypr gam- botunun etrafında birçok bombalar atmışlardır. Geminin yukarı aksami İ bu bombordımandan müteessir olmuş tur. İki kamara harap olmuştur. Gam- botun zırhı birçok yerlerinden delin- miştir. Amirallik dairesi, tayyarelerin ta- bilyetini bildirmemektedir. Nüfusca telefat yoktur. Fiati yükselten tüccar ve esnaf hakkında ne muamele yapılacak? Pazorliksiz satış kanununun tat- bikinden sonra bazı eşya fiatlerinde bazı yükselmeler olduğu hakkındaki şikâyetler üzerine belediyenin ted- kikat yaptığını yazmıştık. Belediye, kanunun tatbiki tari- hinden itibaren ilk on beş günlük neticeler hakkında İktisad Vekâleti- ne bir rapor gönderimiştir. Bu ay 80- nunda da yeni bir rapor daha gön- dezilecek ve bu raporda ikinci on beş günlük tatbik neticeleri gösteri-. lecektir, Bu raporda bazı eşya fiatlerinde görülen yükseklikler etrafında yapı- Jan tedkilller de bildirilecek ve bu suretle fiati yükselten lüccar ve e$- naf hakkında yapılacak muameleye dair Vekâletten talimat istenecektir. İşe yaramıyan ağaçlar kestirilecek Babıâli ve Ankara caddelerinin ins şası münasebetile bu yol üzerinde bulunan âdi cinsten ağaçların kes- tirileceğini yazmıştık. İstanbul or. man başmüdürlüğü işe yaramıyan ağaçları tesbit ederek bu hafta için- *de kestirmeğe başlıyacaktır. Belediye, şehrimizde ağaç yetiştir- mek hususuna büyük bir ehemmi- yel vermektedir. Bu itibarla şebrin bir çok yerlerine yeniden fidanlar dikilecektir. Ancak şehrin diğer yer- lerinde de mevcud ağaçlar içinde cinsi âdi olanlar kesilerek yerlerine nevi ve cins itibarile kıymetli olan. lar dikilecek ve bunların çoğallılma. sına çalışılacaktır, dümdk ke, özkan iknl siiri di dk in ene kkk ken nk kn sü.