12 Teşrinievvel 1938 AKŞAM AKŞAMDAN AKŞAMA Hapishaneden çıkanlar nasıl geçinsinler ? Matbaamıza münevver halli, hayli genç çağda bir vatandaş müracaat ede. zek beni aradı. Yüzüne ve kılığına bakarak şöyle dü- gündüm: Görünüşe nazaran memur olacak; fakat sıkıntıda gibi... Aldanmamışım. Ufak bir tereddüt- ten sonra, yaşarmış gözlerle ve heye candan titriyen sesile şu derdini an- latte .. — Ben, dokuz lira ihtilâstan dolayı beş seneye mahküm edildim. Parayı maaşımdan kestikleri için ve diğer cs- babı muhaffife bulunduğundan dolayı cezam, İki seneye indirildi. Şimdi çık- tam, «Ne yazık ki, hapishaneye alışmış sa» bıkalılar gibi: «— Ah, keşke çıkamasaydım... » diyo» ceğim geliyor. «Zira, orada ümidim vardı, emelim yardı. Şimdi ise, her kapıyı yüzüme kapatılmış buluyorum. Kendimi mahv- olmuş hissediyorum. «Felâketlerim türlü türlü: «Düşünün ki yedi senelik evliyim. Ha» piste bulunduğum sırada zevcemi biri iğfal etmek istemiş: Mahküm bir adam- Ja yaşıyamamasını söylemiş... Halbu- ki o, bu sözlere kulak asmıyarak, beni sadakatle ziyaret ediyordu. Kurtulun» ca hayatımızı yeniden kuracağımızı söylüyordu. Ben de buna inanıyordum. sİnanıyordum; zira hapishanedeki âmirler, bana şefkatle muamele eği. yorlardı. Kitabette bir iş verdiler. Ufak bir ücret alıyordum. Bu emarelere ba- karak cemiyetin beni terketmediğini, etmiyeceğini sanıyordum. HMürriyetime kavuşunca kâbustan tamamile kurtu. lacağıma emindim. «Bilhassa ki, büyük bir hataya kur. han gittiğime de kani idim, Ekser mah. kümlar böyle söylerler. Bilirim, ben de hâkimleri inandıramadığıma göre, si- zi de ikna edemem... Neyse!.. Fakat dos küz lira yüzünden böyle bir akibete uğ; radığımı düşünün... Ben ki, iyi birana babanın çocuğuyum; ailemin diğer | ferdleri şerefli işlerdedir; kendim de yüksek mektep mezunuyum; kanun. ları biliyorum... Bu cürmü işlemem için deli olmam lâzımdı. «Velev yapmış bile olsam, şimdi ar. tık taksiratım cemiyet tarafından af. tedilmeli değil mi? İki sene ıztırap içinde yattım. «Halbuki, tahliye edildiğimdenberi | her yere baş vuruyorum; Beyhat, her | kapıyı karşımda duvar görüyorum. Bö ni ümüidle bekliyen Karım bile artık ms.| yus oldu. Mühlet koyuyor: « — Filânca zamana kadar hir iş sa. | hibi olmazsan ayrılırım! - diyor. «Bu ıztırapla size geldim: Ben ne yapayım? s.. Derd yalnır bu vatandaşın şahsına | aid olmadığı için tafsilâtile yazdım. miş insanları istihsal bilgisile techiz ederek hayata yepyeni ruhta iade et mek. Fakat bunun mabaadı da olmak 1â- Etle, çocuğile, yeniden kazanılmış şeref ve namusile yaşıyabilmek... Bunun için de ayrıca bir cihaz ister; Tahliye edilenlere geçinme ve geçindir. me çarelerini verebilmeliyiz. Mükerrer sabıkaların şerrini önliyecek en iyl yol da bu olsa gerektir. Gi-Noy Not: Yukarda bahsettiğim vatandaşa bir İş vermek-isteyen olursa, adresi ben- dedir. Mektupla müracaat etmesini ri ca ederim. — Y.N. rm Bir çocuk salıncaktan mangala düştü, bir çok yerleri yandi Ayvansarayda oturan Recebin karı. sı Makbule, yemek yapmakta iken alti aylık çocuğu Türkân salıncakta ve yalnız bırakmıştır. Türkân salıncak İçinde oynadığı sırada muvazenesini kaybederek, salıncağın altına isabet eden mangalın üzerine düşerek muhte- If yerlerinden yanmıştır. Türkân, za- Asfalt sokaklar Ankara caddesi- nin asfalta tah- viline başlanıyor Ankara, ve Babıâli caddelerinin as- falt olarak yapılmasına karar verii- mesi üzerine, Belediye Sular, Telefon, | Elektrik idarelerile Havagazı şirketi» ne müracaat ederek kablolarının yer- lerini değiştirmeleri lüzumunu bildir- | mişti. Sular idaresinden başka diğer İ müesseseler bu müracaati derhal isaf | edememişlerdir. Maamafih Belediye yol inşaatının sürüncemede kalma ması için inşaata başlamağa karar varmiştir. Belediye, Vilâyet konağı ay- lusundaki bir sahada tecrübe inşnati- na başlatmıştır. Telefon, elektrik, havagazı kablola» rını ileride tamir ve saire dolayısile açmak Tâzım geldiği takdirde, cadde- lerin bozulacak kısımlarının tamir masraflar bu müesseseler tarafından verilecektir, Asfalta çevrilecek caddelerden çi- kacak parke taşları, şehrin ikinci de» recedeki sokaklarına döşenecektir. An» cak bu sene Belediyenin elinde kâfi derecede tahsisat olmadığından, bu sokaklar, 939: bütçesile yapılacaktır. Yalnız yaya kaldırımları yapılıp or- tası yapılmadan veya Parti kongrele- rinde inşası istenen sokak ve caddeler tercih edilecektir. Esrar satan iki kişi yakalandi Emniyet direktörlüğü ikinci şubesi kaçak memurları, Kadıköyde esrar içip satan Tarık ve Nizam isimlerinde iki | Kişiyi yakalamışlar ve mahkemeye ver. mişlerdir. “.. a Eminönünde Bir kısım binaların daha istimlâk bedeli kararlaşıyor Eminönü istimlâk sahasında bulu. nan Eminönü hanının istimlâk para- sının Nafia Vekâleti tarafından gön- derildiğini yazmıştık, Bu binanın istimlâk parası hesap edilirken vergiye esas olarak gayri sa- fi irad bedelinde yapıları yüzde yirmi , beş noksan göz önüne alınmıştı. Emi- “nönü hanı sahibi Maliye Vekâletine * müracaat ederek, hanım altında bulu. nan saatçi dükkânma ait gayri safi iradın yüzde yirmi beş nisbetinde bir tenzilâta tabi olmadığını ve istimlâk bedelinin tesbiti sırasında yüzde yir- mi beş tenzilât yapılmasına Kanunen imkân olmadığını ileri sürmüştür. Mal sahibinin bu müracanti, Mali. ye. Vekületince de kabul edilmiş ve Wra fazlasile istimlâk bedelini hesap etmeğe mecbur olmuş ve bu farkı Na fin Vekâletinden istemiştir. Eminömt ame muamelesindeki bu son. saf- ha üzerine, hanın yıktırılması! işi: bi. rTaz gecikmiştir. Diğer taraftan Selânik sırasındaki eczane ve sair dükkünla, rın istimlâk bedeli Için mahkemece «tesbiti delâil» yapılmıştır. Tayin edi. | lecek istimlâk bedeli bankaya yatırı. dıktan sonra Selânik bonmarşesini müteakip bu binalar da yıktırlmak üzere bir müteahhide verilecektir. Maarif müdürü geliyor İlkmektep işleri etrafında izahat vermek ve İstanbulun maarif ihti yaçları etrafında talimat almak Üze- re Ankataya giden Maarif müdürü B. Tevfik bugün şehrimize dönecek- tir. Bu sene İlkmekteplerde yeniden açılan şubeler ihtiyacı tamamile kar- şılamıştır. Maarif müdürlüğü, bu s& neki ilk tedrisat vaziyeti etrafında bu- günlerde Maarif Vekâletine mufassal bir rapor gönderecektir. Ustasını yaraladı Kızıltoprakta Vural ile çırağı Nimet bir para meselesinden kavga etmişler, | Nimet, ustasının çenesine kafasile vu: rarak yaralanmasına sebep olmuştur. ŞEHİR HABERLERİ Karilerimizin fikri Radyo, şikâyetlere cevap vermelidir! Ankaranın yeni radyo istasyo- nu işlemeğe hazırlanır ve belki İs- tanbul radyosu da ıslaha doğru gi- derken mühim bir noktayı hatır- latmak faydalı olacaktır: Radyolardar şikâyet ve dilekler yalnız bizde değil, dünyanın her tarafında her zaman mevcuttur. Şu kadar var ki, başka memleket Ierin radyo idareleri şikâyet ve di- leklere karşı kulaklarını tıka mazlar. Meselâ sabahları saat do- kuzda Berlin radyösunu açarsanız dünyanın her tarafından gelen şi- kâyet ve dilek mektuplarına ayrı ayr: cevap verildiğini duyarsınız. Ne güzel, ne hoş bir usul değil mi? Şikâyet ve dileklerimize bizim radyolarımızda bir gün ve saat ta- yin ederek cevap verseler ne'iyi olur! N. Akdemir Valide hanı cinayeti muhakemesi Katil, maktulün kendisine taarruz etmek istediğini söylüyor Birkaç ay evvel bir gece Valide ha- nındaki. odasına, misafir olarak gitti- La Şükrüyü bıçakla öldüren 17 yaşın- da Cahildin muhakemesine dün ağır- ceza mahkemesinde (başlanmıştır. Evrak okunduktan sonra mazmun Câ- hid vakayı şöyle anlatmıştır; — O gece Şehzadebaşında dolaşır- ken, evvelden tanımadığım: Şükrü önüme çıkarak: «Sen Sıvası değil misin?” Ben senin Hemşehrinim. Be- nim mağazalarım var; Gel de sana iş vereyim.» dedi, Bende o sırada bar | bamla kavga ederek evden ayrılmış ve parasız kalmıştını. Karşımdaki te- miz. kıyafetli, bastonlu adamın vazi- yetinden şüphelenmedim, sözlerine inandım. Şükrü bana, erli olduğunu, fakat bir müddettenberi karısile ayrı yaşadığı için kendisi Valide hanında. bir odada oturduğunu söyledi ve; «Gel, beraber gidelim de sana odamı göstereyim. Yarın oraya gelirsin, sa- na iş veririm.» dedi, Beraberce Vali- de hanına gittik, odaya girince Şük- rü kapıyı kilitledi. Ben bu vaziyetten şüphelenerek bir bahane ile çıkıp kaçmak istedimse de Şükrü bırakma” dı ve gece orada yatmamı söyledi. Bir müddet konuştuktan sonra yatacağı- mız zaman Şükrü lâmbayı söndüre- rek bana tecavüz etmeğe Kalkıştı, ken: dimi müdafaa ettim ve boğuşmaya başladık. Bir aralık kuvvetim kesil mişti. Şükrüye mağlüp olacağımı ân» layınca bıçağımı çekerek karanlıkta salladım. Şükrü beni bırakıp karyola- sına doğru koştu, Oradan silâh alıp beni öldüreceğini zannettim ve üzerine âliıp tekrar bıçağımı salladım. Şükrü bu defa bal- Kon penceresini açıp bağırmağa baş” Tadı, Ben de kapıyı kırarak handan çıkıp polis merkezine gittim ve tes- Him oldum. Dinlenen şahid komiser Hakkı da mMâznunun geceleyin karakola gelip teslim olduğunu ve vakayı anlattığını söyliyerek: — Cahidi muayene ettik, Üzerinde tecavüze uğradığına delâlet edecek bir şey göremedik. Diğer taraftan maktul Şükrünün ahlâksız bir adam olduğu da polis kayıtlarında yazılı dır. Kendisi bu gibi tecavüzlerden do- İayı müteaddid defalar Karakola gel- miş, hakkında takibat yapılmıştır, dedi. Diğer şahid Yaşar da o gecs Vali- de hanının avlusunda elinde bıçakla kaçan Cahide rasladığını ve niçin kaç- tığını sorunca, Cahidin: «Şükrüden bir lira, istedim, vermedi, Bana teca- vüz etmek istedi, bende vurdumş dediğin söyled, v Bina vergisi İstinaf işleri için yeni komisyon kuruldu Beyoğlunda bina vergisi istinai iş- lerile meşgul olan iki komisyon, ihti- yaca kâfi gelmediğinden, biri Beledi- ye müdürü B, Ksad, diğeri Şirketler komiseri B, İsmail Hakkının reisliği , gltında İki komisyon daha teşkil edil- mişti. Bu komisyonlar teşrinisani — şında çalışmağa başlıyacaklardır. Bina istinaf komisyonları vergi ia yıtlarında yapılması istenen münferid tadilât, yeni inşa edilen binalara ko- nulan vergiler ve Temyiz komisyonun» dan gelen evrakın tedkiki ile meşgul olmaktadır. Yeni bina tahriri 935 se- nesinde yapılmıştı. Beşiktaş, Fâtih gibi emlâk tahriri ilk defu talbik edi- len kazalarda kantnun aradığı üç senelik müddet bittiği için geçen ha- zirandanberi vergi kışmetleri üzerin» de tadilât yapılması için yaplan mü- racantler kabul edilmeğe başlanmış- tır, Bu itibarla bu kazaların bina ta- hakkuk şubelerine tadilât için birçok müracaztler yapılmıştır. Ancak iki sene evvel tatbik edilen bir kanuna göre, evvelce konan kıymetlerden yüz- de yirmi beş nisbetinde tenzilât ya- pıldığı için, vergi miktarı üzerinde yapılacak tenzil taleplerinin bir kıs- mının kabul edileceği şüphelidir. Beyoğlu kazasının yeni emlâk tah- riri bir sene sonra olduğundan, emlâk sahipleri ancak 939 haziranından iti- baren vergi tadili için müracaat hak- kını kullanabileceklerdir. Ayakkabılar Şimdilik etiketlere yalniz fiat yazılacak Pazarlıksız satış kararnamesine gö- re, ayakkabıların deri cinsile, dikişli olup olmadığı gibi yapılış vasıflarının etiketlerde tasrih edilmesi lâzımdır. Kanunun tatbikinden evvel Ayakka- bıcılar cemiyeti. Belediyeye müracaat “ederek fiat etiketlerinde bu tafsilâtın verilmesindeki güçlüğü ileri sürmüş ve etiketlerde: yalnız fiati gösteren rakamın yazılmasını rica etmişlerdi. Fakat Belediye kararnameyi sarih bu- Jarak müracaali reddetmişti, Buna rağmen ayakkabıcılar, ayak- kabıların üzerine yalnız fiati gösteren etiket koymaktadırlar, cemiyeti İktisad Vekületine müracaat ederek, mevcud malları elden çıkar- mak ve kararnamenin tayin ettiği ey- safta ayakkabı yapmak üzere'iki aylık bir mühlet istemiştir. Belediye, Vekâletten cevap gelinci- ye kadar ayakkabı etiketleri üzerin- de yalnız fiat bulunmasına şimdilik müsaade etmektedir. Vergi kayıdları yeni numara- lara göre tashih edilecek Müliye, Belediye, Evkaf vergi ka- yıdlarında hâlâ tasarruf senedlerin- deki veya eski maliye defterlerinde- ki numaralara göre vergi muamelâtı yapıldığından vergi tahakkuk ve tah» sil işlerinde bir çok yanlışlıklar vu- kua geliyor. Bu yanlışlıklar bilhassa bir bina- nın vergisini diğer bir binadan iste- mek suretile vukubulmaktadır. Hem resmi muameleleri karıştıran, hem de mükellefleri uğraştıran bu karı- | şıklığa nihayet vermek üzere vergi ve resim ile meşgul olan daireler - Be- lediyenin en son yaptığı - numarataj esasına, göre yeni numaralar üzerin- den vergi kayıdlarını tashih edecek- lerdir, Bu tashihler tapu kayıdlarına da teşmil edilecektir. Bu suretle vergi ve alımsatım işlerinde numara karışık» lığından mütevellit yanlışlıklara ni hayet verilecektir... Doğu vilâyetlerinde modern bir hapishane yapılacak Adliye Vekâleti, Edirnede tesis et- tiği hapishane gibi Doğu vilâyetle- ee. İrmik keyi Bir ihtiyaç Trenle Orta Avrupadan geçerken bir sabah büyük bir şehre uğradık. Saat sekizle dokuz arasındaydı. Tren bu büyük Avrupa şehrinin tamt orta- sından geçiyor ve pek o kadar hızlı gitmiyordu. Şimendifer hattının kenarında sık sık mekteplere raslıyorduk, bir şey — Tabii değil mi, dedi, bunlar ley- Ni mektep... Her sabah talebe günlük jlmnastiğini yapar... Bu hal Amerikada da dikkatime çarptı. Kaliforniyada oturduğum ev büyük bir mektebin karşısında idi. Her sabah onların zilleri ile uyanır- dım. Kalkarlar, kahvaltıdan evvel boru ile bayrak merasiminde bulunur. lar, Bundan sonra yirmi dakikalık bir sabah jimnastiği faslı başlar. Bu bi. tince kahvaltı etmeğe yemek salonu- na girerler. Bütün Amerikan leyli mekteplerinde her gün yirmişer daki. kalık bir jimnastik faslı vardır. Geçenlerde maarif idaremizin çok güzel bir işinden bahsetmiştim. Bu- gün de leyli mekteplerimizin bir ihti. yarını ortaya koyacağım: Çocuğunu çok sıhatli, gürbüz, çevik yetiştirmek istiyen bir dostum var. Oğlunu bu sene leyli mekteplerden birine verdi. Dostum: — Mektepte çocuğa çok iyi bakı. yorlar. Bilhassa mektebin derslerin. den ve sairesinden başka yemekleri de pek nefis. Hem çocuğu yemeğini yemeden sofradan kaldırtmıyorlar. Bu çok iyi bir şey... Yalnız oğlum ley. Ti olmadan evvel her sabah ben onun- la karşı karşıya geçer, on beş dakika jimnastik diye bir şey yok.» Evet bu maarif idaremizin esaslı surette düşüneceği bir iştir. Dünyanın her tarafında yeni nesli gürbüz yetiştirmek için gayretler sar- folunuyor. Halbuki bizim mektepleri- mixle jimnastik haftada yalnız bir veya iki saat talebeye ders olarak gösterilir, Vücud terbiyesini ders ha- linden çıkarıp mektebin günlük tale- be programı arasına sokamaz mıyız? Hikmet Feridun Es esrrrmenen Bener NUN AERUNEAN VE ANEEEE SENE Birinci Umumi Müfettiş Tunan birinci umumi müfettiş B. Abi din Özmen, dünkü trenle Ankaraya gitmiştir. B. Abidin Özmen, kendi müfettişlik mıntakasına ait işler et- rafında Vekâletleriğ temas etmek üzere bir hafta kadar Ankarada kâ- lacak ve bundan sonra Diyarbakıra hareket edecektir, Belediye seçiminde kazanan- lara intihap tezkereleri gönderiliyor Belediye intihabında ekseriyet ka- zanan âzalaria yedeklerin isimlerini yazmıştık, Son İntihabın neticelerine göre, bu seneki Şehir meclisine inti- hap edilenler arasında 22 yeni âza vardır. Diğer zevat geçen mecliste de âza olarak gulunmuşlardı. Geçen mec iste âza olanlardan beş zat ta yedek Aza olarak seçilmişlerdir. Yeni meclis Âzasının intihaf tezkersleri Belediye reisliği tarafından yazılmıştır. Bu- günlerde kendilerine intihap netice- si ve kaç rey aldıkları bildirilecektir, Bardak tabak kıran bir sarhoş yakalandı Hüseyin isminde biri, Kadıköyde bir gazinoya giderek sarhoş olmuş, eline geçirdiği bardak, tabak ve emsalini ki- rarken polis tarafından yakalanarak mahkemeye verilmiştir, Bir çocuk duvardan düştü, başından yaralandı Kasımpaşada kulaksızda oturan alta yaşlarında Mehpare isminde bir çocuk bir kulübenin duvarı üzerinde 2