9 Teşrinlevvel 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA Misafirlerimizin uğradık- ları vapur müşkülâtı Sicak memleketlerinde bunalıp biraz Boğaziçi havası almak üzere şehrimi- “ gelenlerin bu mevsim sonu gün e Bunu bizzat gördüm. Masırlı ve Suriyeli bütün seyyahlar #öyle diyor: — Ah, Türk vapurları ne iyidi... Ye- mekleri de, kamaraları da, servisi de, intizamı da mükemmeldi... Rahat edi- birinci mevki! Bu beşten biri de kana- pede yatırılıyor. Bavullar üstüste... Bir tek lâvabo... ” Avdet edeceğini iki hafta önce ha- ber verip ismini listenin başına yazdı. zan tanıdığım bir ailenin erkeğini baş- ka, kadınla kızını başka başka yerlere yabancılarla koydular. Tamamile pen- ceresiz ve gene birinci mevki isimli bir kamarada ailenin yalvara yakara bin rica ve minnetle toplanabilmesi hâdi- se teşkil etti. — Ne yapalım?.. Romanyadan ka- maralar bu şekilde dolu geliyor! Verilen cevap budur. Böylelikle, İstanbul yolcusu, Roman | yanınkine kıyasla ikinci plânda bir #hemmiyete düşmektedir. Bundan da, turizm mücadelemiz noktasından. bir ; zarar olacağı muhakkak! l Cenuplunun dimağında şu fikir do- gacaktır; — Gelecek sene Türkiyeyi değil, son iskeleyi tercih edeyim... O zaman bel- ki böyle müşküllere uğramam! İskenderiye seferleri . vapurculuğu- muz için velev kârlı olmasın, beheme- hal'bu hattı yeniden ihdas etmeliyiz. Seyyah celbi için, buna kati lüzum var, İlk çare budur! Bir kere daha : Nakil ucuz, eğlenceli, ferah, rahat olmalı; hattâ | nakilden pek kâr bile beklememeli; maksad, memleketinden fırlayan yol- suyu Türkiyeye celbetmek; onu bura- da yaşamağa sevketmek olmalı... Görülüyor ki, bu da el vapurile ka- bil değil... Bahusus bizim denizeiliği- miz daha müterakki iken artık buna meydan vermemeli! di Hakiki - gayrimübadiller ve | murabahacılar Rumelide koskoca hir tarih imtida- dınca mal edinmiş Türkler, «Gayri- mühadil» gibi: gına veren sönük bir isim altında ceste ceste, damla damla a e e Nihayet hükü- ME de istihkakınıza mukabil size 9 10 hazine tahvili vere. ceğim! - Fakat bazı murabahacıların bu felâ- ketzede fakir fıkaradan istihkak maz- batalarını sudan ucuz selden düşürdü- gü. anlaşıldığından şöyle de bir kaide konuldu: . — Şayed»istihkak mazbatası as) sahibinin değil de âharın elinde ise 94 10 yerine 945 5 verilecek! Bu âhar hakikaten bir zalim mura- bahacı ise, pekâlâ... Fakat ya ortada şöyle bir vaziyet varsa: Bir baba ki, «Eslâfımdan aldığım mi- rası velev kırıntı halinde bile kalmış olsa, ben yok etmiyeyim; belki daha zarurete düşer, satarım; onun için şu- au evlâdıma, yahud evlâdlarımın an- nesine hibe edeyim!» demiş ve bunu almıştık, aman, gadra uğramıyalım. Vazu kanunun dikkatini . celbet. Şu “-. şerhetsin!» diye yazıyorlar. ğ ti celbederim, (Vâ-Nü) —ğ.111110 Çamaşır yıkarken etekleri tu- tuşan kadın hastanede öldü İki gün evvel Beyoğlunda Parmak- kapı civarında Eftimya adında bir ka- dın çamaşır yıkamak üzere ocak ya- Kârken entarisinin eteği tutuşmuş ve bütün elbisesi ateş alarak vücudünün muhtelif yerleri yanmıştı. Ağır yaralı bir halde Haseki hastanesine kaldırı lan Eftimya dün hastanede ölmüştür. Adliye doktoru B, Enver Karan tara- muayene neticesinde ı ruhast veril ında pı AKŞAM un Sahife 3-—- Meyva satışı Hâl dışında satış yapılması yasak edilecek İstanbul”piyasasında satılmak Üze- Te gelen meyva ve sebzelerin mutla- ka “Unkapanındaki -sebze ve meyva hâline götürülüp toptan satılması lâzımdır. Meyva ve sebze fiatlerinin tekarrür edebilmesi için Belediye bu usule fazla ehemmiyet vermektedir. Bazı müstahsillerin meyva ve seb- zeyi hâla götürmeden o perakendeci, lere sattıkları görüldüğünden, hâlde- ki kabzımallar Belediyeye-şikâyet -et- mişlerdir. Kabzımallar, hâl harici sa- tılan malın birçok masraflardan kur- tulduğu. için perakendecilerce daha ucuza tedarik edildiğini iddia etmiş- Jerdir, Belediye, bu şikâyetleri tedkik et- miş ve hâl tesisinden Belediyenin ta» kip ettiği gayeyi ihlâl eden hâl dışı satışının kati surette men'ine karar vermiştir. Ancak Belediye, sebze ve meyva hâ- İlinin, açılmasını müteakip, kurduğu idare sistemini, bilhassa satış tarzını bir tecrübe mahiyetinde olarak tat- bik etmişti. Belediye, sebze ve meyva satışının hem müstahsilin, hem de müstehlikin menfaatini koruyacak ş6- kilde cereyanı için yeniden tedkikat yapmağa lüzum görmektedir. İtfaiye mektebinde derslere İtfaiye mektebinin bu seneki ders- lerine başlanmıştır. Bu sene mektepte İ İstanbuldan başka diğer vilâyetlerden gönderilmiş talebe de vardır. Otomobil kazaları Dün 3 kaza oldu, 4 kişi yaralandı Şoför Kozmanın idaresindeki hu- susi bir otomobil, Beyazıtta Çadırcı- i lar içinde Nihal isminde bir kıza çarp- mış, kız yaralanmıştır, Şoför Ahmedin idaresindeki kam- yon, Kumkapıda üç yaşında Agavni isminde bir “kıza çarparak muhtelif yerlerinden yaralanmasına sebep ol- muştur, Şoför Fethinin idaresindeki otomo- bil, Cibaliden geçerken yanlış bir ma- nevra neticesinde bir çivi fabrikasını. duvarına çarpmış, bu sırada duvar önünde bulunan Münir ağır, şoför Fet- hi de diz-kapaklarından. hafif suret- te yaralanmışlardır. İşe el koyan zabıta, iki yaralıyı da Balat hastanesine yatırmıştır. Kaçak tuvalet eşyasi yakalandı - Romanya bandıralı Daçya” vapuru . yolcularından. Evi adında bir kadın, yolcu salonuna çıkarken, - rıhtımda kendisini karşılıyan bir kıza: gizlice bir çanta verirken yakalanmıştır. Çanta açıldığı zantan, İçinde birçok kaçak tuvalet eşyası çıkmıştır. Kadın yakalanmış, eşyalar müsadere — edil- miştir. Memba sularına mahsus şişe. - ve damacanalar . kontrol edilecek Membasularına mahsus Su şişele- rile damacanaların üstlerine litre ve küsuratı miktarının yazılması şarttır. Son günlerde yapılan teftişler netice- sinde bu kabilsdamacana ve Şişeler- den bir kısmının Ölçüler ve ayarlar müfettişliğince ölçü miktarı tasdik edilmemiş olduğu görülmüştür. Be- iediye, bu hususta sıkı teftişler yapıl- masını alâkadarlara bildirmiştir. İçki satılan yerlerde kiş tari- fesinin tatbikine başlanıyor Kadehle içki satılan”yerlerin yaz we kış mevsimlerine mahsus faaliyet Saatleri ayrı ayrı tahdid edilmiştir, Yaz saati bu ayin onunda bitama erecek, bilümum içkili yerler için ayın on birinden itibaren kış saati tatbik vve Şikâyetler “Telgraf çekmekte müşkilâta uğradım ,, 28/9/938. günü saat..18,30 da Paşabahçe. -postanesine - giltim, Bulgaristanda, bulunan,. kardeşin min sıhhatini sormak için telgraf verecektim. Memurun mezun ol- duğunu söyliyen müveazi bu tel grafın kabul şeklini. bilmediğini ileri sürerek Beykozdan verebi- leceğimi. söyledi, Paşabahçe ile Beykoz arasında» Ki yıllarca yöpilmak bilmiyen bo- zik yoldan. çamurlara bala çıka Beykoza geldim. Beykoz poslanes sinin kapısında da (Kapalı) lâv- haşile karşılaştım. Meyus ovazi- yette dönmek mecburiyetinde kaldım. Diğer bir. . ahbabımdan bu her iki postane pazar günleri: de kapalı bulunmasından. Anka- tadan hareket eden bir yolcusu- nun hareket telgrafını yolcunun. yine kendi aldığını hayretle öğ- rendim. Bu hali sayın gazetenizle Na- Jia Vekilimize ulaştırmanızı say- glarımla. dilerim; Paşabahçeda Tepeköy Fenerli sokak 37 No. da Kâmil Özkan Yenicami avlusunda bir cinayet Kendisinden yüz çeviren kadını yaraladı Dursun “İsminde biri, bir müddet- tenberi Hatice isminde bir kadınla be raber yaşamakta iken son zamanda Hatice, Dursundan yüz çevirmiştir. Dursun, bir müddet Haticenin pes şine düşmüş, barışma *teşebbüslerin» de bulunmuş, fakat emeline nail ola» mamıştır. Dün öğleden sonra Yenicami avlu- sundan geçmekte olan Dursun, bir- denbire Hatice ile karşılaşmış, ona tek» rar eski tekliflerini ileri “sürmüştür. Hatice gene red cevabı verince, Dur- sun, bıçağını çekmiş ve kadını birçok yerlerinden yaralamıştır. İşe el koyan zabıta memurları, ka- dını tedavi altına aldırmış, carihi de yakalamışlardır. Zahirelerimiz hakkında ted- kikat yapan Alman firmalari mümessilleri Ankaraya gittiler Birkaç gündenberi Türk piyasala- rında zahirelerimiz üzerinde tedkikat yapmakta olan Alman. firmaları mü- messilleri dün akşam Ankaraya; git- mişlerdir. Kadının kolunu ısırmış Sultanahmedde Kadriye ve Hayriye isimlerinde iki kadın kavga etmişler, Hayriye bir aralık Kadriyenin kolunu adamakıllı ısırdığı gibi ayna ile de başından yaralamıştır. Polis bu zorlu kadını yakalıyarak mahkemeye vermiş, Kadriye de teda- vi altıma alınmıştır. Bir heroinci yakalandı Eyüpte oturan Şefik isminde biri- nin, ötede beride dolaşarak heroin sat- tığı Sabılaca haber alınmış ve dün yakalanarak üzeri aranınca bir mik- tar heroin bulunarak müsadere edil- miştir, Şefik hakkındaki tahkikat za- bıtaca derinleştirilmekledir. Bir lokantada garsonluk eden Ke- mal ile Mustafa; Şehab isminde birin- den palamut balığı alarak yemişler, müteakiben de zehirlenme alâlmi gös- termişlerdir. Polis, Kemal ile Mustafayı Cerrah- paşa hastanesine yatırmıştır, Üç sarhoş mahkemeye verildi Küçükpazarda oturan Mehmed, Abdullah ve Mehmed Ali isimlerinde üç arkadaş, evvelki gece son derece sarhoş olarak umumi istirahati ihlâl Konservecilik Yeni bir talimat- name yapılmasına karar verildi Sıhhiye, Vekâleti, bazı konservelerin. bir müddet sonra bozulduklarını göz önüne alarak-konservelerin gayet 8i- Kı bir kontroldan; geçirilmesini Bele- diyeden istemiştir. Vekâlet, bu kontrollardan alınacak neticelere göre, memlekette konserve sanaylinin ıslahı ve sebze, meyva, ba- lık ve emsali konservelerin - sıhhate uygun bir şekilde yapılmasını temin edecek tedbirler alacaktır. Vekâletin bu emri üzerine Belediye doktorları bütün konserve fabrika ve salaş yerlerinden nümüne alarak bun- ları Fatih kimyahanesinde tahlil et- tirecek ve bu tahlillerin neticelerini Vekâlete bildirecektir. Vekâlet, İstan» buldan başka, diğer Belediyelerin de bu hususta yapacakları teftişlerden sonra konserve yapış ve satışını yeni usullere bağlıyacak bir talimatname hazırlıyacaktır. Yerli kontrplaklar. hakkın daki talimatname Yerli kontrplâkların sağlamlığını temin etmek maksadile hazırlanan talimatname, bu ayın on üçünde me- riyete girecektir; Nizamnameyi ted- kik ederek, kendileri için elverişli bul- mıyan yerli fabrikatörler, aralarında yaptıkları bir toplantıda talimatna- menin tadili için İktisad Vekâleti nez dinde teşebbüslerde bulunmak üzere, Ankaraya bir heyet göndermeğe ka- rTar.vermişlerdir. Bu heyet yarın ha- reket edecektir. Bıçakla şakal Birisi ağır olmak üzere 2 kişi yaralandı Dün şaka neticesi iki yaralama va» kası olmuştur: Fatihte oturan İbra- him ile Hasan isminde iki genç bir ça- kı ile şakalaşırlarken, Hasanın elin- deki çakı İbrahime isabet etmiş, İbra- himi yaralamıştar. Kadıköyde oturan on sekiz yaşlar rında Satı ile on beş yaşlarında İbra- him de bir bıçakla şakalaşırlarken, İb- rahim bir savlet yapmış, bu sırada Satı arkasına dönünce, bıçak Satının kürek kemiği 'altına isabetle tehlikeli surette'yarlanmasına sebep olmuştur." Polis, bu iki carihi. yakalamış, yarala» nanlarıda tedavi altına aldırmıştır. Topkapı dışında futbol yü- zünden yapılan cinayetin muhakemesi bitti gada Sabahaddini bıçakla öldüren Ah- medin muhakemesi dün ağırceza mahkemesinde yapılmıştır. Muhake- me neticesinde top yüzünden çıkan kavgada Sabahaddinin kendisine t0- kat'vurmasından asabileşen Ahmedin bıçağını çekerek -Sabahaddini sırtın dan yaralayıp öldürdüğü sabit olmuş ve 18 sene ağır hapsine karar veril- miştir, Fakat Sabahaddinin tokat vur- ması, Ahmed lehine sebepsiz tahrik mahiyetinde görüldüğü gibi, kendisi- nin 18 yaşını bilirmemiş olması da göz önünde tutularak cezası -3 sene indirilmiştir. Hamamlara verilecek Terkos suyu Devlet Şürası; Kırkçeşme sularının kesilmesinden sonra Evkafa verilecek Terkos suyu için Belediyenin bir üc- ret istemeğe hakkı olamıyacağına dair karar vermişti. Hamamcılar Belediyeye müracaat le, Evkafa verilen meceani su karas rından kendilerinin de istifade etme lerini istemişlerdir. Belediye Sular idaresi, hamamcılara yeni bir teklif yapmış ve Kırkçeşme sularındaki ta- sarrufi haklarından tamamile feragat etmedikçe, Terkos suyunun meccani olarak verilmesi ve yahut bir miktar daha dei eek e tabi İk çin vir İSTANBUL HAYATI Tavsiye mektupları Eşten dostlan sık sık şikâyetler dinleriz; — Şu bizim «A...» ya çok canım si kıldı. Akrabadan biri gelmişti. «A...» nın ufak bir yardımile yapılacak'bir işi varmış. Aramızdaki samimi dost- luğa güvenerek bir kart yazıp tavas- sutunu rica ettim. Adamcağız kartıma götürüp kapıcı ile kendisine gönder» miş. Fakat «A...» aldırış etmemiş,'ba- şından savmış. «A...» dan bunu bek» lemezdim doğrusu. Başka biri de derd yanar: — Bizim «B.... ye bir ahbab tavsi- ye etmiştim. Tavsiye mektubumu al mış.ta; eşimdi işim var, sonra gelsin» diye kapıcı ile haber göndererek ba- ından savmış. Demek ki dosttuğu bu kadarmış. Yazıklar olsun. Geçen gün iyi bir tesadüfle, tavsiye. mektuplarının; büyücü muskaları gi- bi tesirsiz kalmalarındaki sırrı öğrem- yüksekçe vazifeli bir ahbabı ziyarete gittim. Oda kapısında mavi aba elbi- seli kapıcı kollarımı gerip karşıma di- KAM eşkal gözlerini ekesiğle söyledim. — Olamaz. Şimdi meşguldür. Diye başını salladı. Daha evvel tele- fonla konuşup bu ziyareti kararlaş- tırdığımızı anlattım. Kapıcı lâkayda- ne omuzlarını kaldırarak odaya gir- di ve derhal çıktı: — Ben sana söylemedim mi? Bayın çoh işi var. Beklesin, diyor. Dostumun bu hareketini garip bul. makla beraber beklemeğe karar vet. dim. Adımlarımı sayarak koridorda sabırsızlıkla dolaşırken bir delikanlı geldi, elindeki zarfı kapıcıya uzata» rak: — Bunu bay direktöre veriniz. Ken- disile görüşeceğim. Dedi. Kapıcı müstağni bir eda ile zarfı ahp müdürün odasına girdi ve, girmesile çıkması bir oldu: — Direktör çoh meşgul. Sonra gel- — Ne zaman geleyim acaba? (5. m ! lerek cevap verdi: — Yarın gel, öbür gün gel, e ta sonra, bir ay sonra ne zaman ister- sen gel. Delikanlı boynunu bükerek merdi. venden inerken kapıcı cebinden çıkar» dığı zarfı o yanındaki kırık masanın çekmesine attı ve mırıldandı: — Aklın varsa. hiç gelme, Gene ge riye dönersin. Bir taraftan da gülümsiyerek bana bakıyordu. Yanına sokuldum. Ahbab- lığı biraz ilerilettikten sonra derin derin nefes alarak: — İşte böyle, dedi.Eline bir mek- tup alan, müdürü göreceğim, diye ge- liyor, Şuraya baksana. -Bunlar hep tavsiye mektubudur. versem adamcağız vakit bulamaz ki, biraz idareli olmalıdır. Yalandan içe» ri girip.çıkarsın, müdürün işi var son- ra gel, diye herifi başlan savarsın. O da işi yoksa gitsin gelsin, beklesin, Bu mektupları da ziyan etmiyorum ha. Kışın sobaları tutuşturmak için çok işime yarıyor. Şu vaziyet karşısında kendim de beyhude beklediğimi anlıyarak sayuş« Cemal Refik a Otomobiller için yedek parça Şoförler, piyasaya mütemadiyen rılması için Belediyenin bir çare bulk masını rica etmişlerdir, Belediye, $0- förlerin bu müracaatini tedkik ef mektedir, — Tramvaydan atlıyan bir ço- çocuk, Kadıköy tramvayının arka bam samağına asılı olarak gitmekte İken ame e