Sahife 8 Kamp çocukların Fener stadında şenlik yaptılar Stad çok kalabalıktı. Çocukların zeybek ve kamp oyunları alkışlarla seyredildi Dünkü şenliklerden iki enstantane: Oyun ve geçid resmi «Abdülhamid zamanında (bir gün Maarife bir ihbar vaki oldu. O zamanki ilkmekteplere «iptidai mek- tep» derlerdi. İhbarda «Filânca ilk- mektep çocukları saray aleyhinde bir harekette bulunmuşlar» deniliyordu. Bü ihbar benim tuhafıma gitti İlk- mektep çocukldarının sarayın aley- hinde bir hareket yapması insa- nın garibine e gidiyordu. Bu meselenin ur etfiler. Kalk- şler biliyor musunuz? Uçurtma uçurmak suretile... Çocu- gan biri büyük bir uçurma yapmış, ve bunu uçurmuş. pencereden bunu görünce - Vay yumurcak ne yapıyorsun?.. diye telâşla bahçeye koşmuş... dürün bu kadar telâş etmesinin sebe- bi ne imiş bilir misiniz? Uçurtmanın üzerinde bir yıldız şekli varmış... Yıl- diz şekli, Yıldız sarayını hatırlatıyor- muş. Yıldız şeklinde uçurtma uçur. mak, «Yıldız sarayını havaya uçurta- cağım!» manasına gelirmiş, Dedikodu büyümtş, saraya, Maari- fe eksetmiş. Nihayet çocuğun bu ma- sumane hareketi saray aleyhine bir teşebbüs şekline girmiş... Bizim devrin zavallı çocukları şöy- le neşeli neşeli bir uçurtma uçurmak hakkından bile mahrumdular. «Eti senin; kemiği benim...» hocaya teslim edil sun!» düşüncesile budalaya döndürü- lürdü.» Dün ilkmekteplerden kamplara gi- den çocukların tekrar evlerine dön- meleri münasebetile Fenerbahçe star dına gidenler arasında çok eski, ihti. yar bir maarifçi bu garip hikâyeyi diye Dün İstanbuldaki binlerce münev- veri, maarifçileri, terbiyecileri, çocuk velilerini vapurlar, tramvaylar Fener- bahçe stadına taşıdılar. İçlerinde Karadeniz kıyılarından, iç Anadoludan gelen çocuklar bile bu- Inan küçük kamplılar güneşten ka- rarmaış, sıhhatli vücutları ve çıplak ayaklarile taze çimenleri çiğniyerek önümüzde güzel bir geçid resmi yap- filar, Hepsinin yüzünde kan ve neşe parlıyordu Bundan sonra iktisad profesörü B Zühtü çocuklara ve davetlilere bir nu- tuk söyledi Mektep müdürü | Mü- | n çocuk <uslu ol- | yıkçış oyunları bile asrileşlirilmiş, gü- zelleştirilmişti. Çocuğu burada ne ha- reketli, ne canlı bir mahlük haline girdiğini görmek kabildi, Mesel: «alti okkas oyunu çocuklar için hakiki bir hareket ve enerji imti- hanı idi. Çocuklar büyük bir batta- niyenin uçlarından tutmuşlar.. taniyenin içinde bir çocuk oturuyor. Battaniyedeki çocuğu fırlattıkları za man, dört beş metre yükseliyor, Son- ra dört beş metre yüksekten düşen çocuğu battaniyelerle tutuyorlar, Fakat çocukların yaptıkların oyun- lar arasında en eğlencelisi soyunma ve giyinme müsabakası idi. Bu mü- sabakada bütün çocuklar elbise değiş- tirerek, soyunarak ve giyenerek birçok maniaları atlıyorlard. Kamp ço- cukları bu işte hakikaten son derece muvaf/ak oldular. Küçük kamplıların çayır üzerinde, denizde imiş gibi yüzmeleri de mükem- meldi. Bundan sonra ortaya çocukların bütün kamp oyuncakları çıktı, Toplar, balonlar, uçurtmalar... Önümüzde yüzlerce çocuk bir neşe membar halinde kaynaşıyordu. Bir yanda küçük kızlarla, erkekler şaşıla» cak bir meharetle zeybek oynuyor- Jar. Bilhassa küçük kızların oynadıkları zeybek oyununu değme Aydın efesi görse parmak ısırırdı. Yedi, sekiz yaşında! ıslar birer sa natkâr kadar zeybek dansında muvaf- İak oluyorlardı. Bir aralık küçüklerin jimnastiğini seyrettik. Bir tek düdük hareketile yüz- lerce küçük kol, yüzlerce küçük ba- cak hareket ediyor, yüzlerce küçük göğ- sü sağlam ciğerlerini şişire şişire nefes alıyordu. Bir düdük sesile bir stad dolusu yavrunun ayni hareketi yaptığım gö- ren bir tiyatro münekkidi kulağıma fı- sıldadı: — Bir tek kişi, bir düdükle yüzlerce İnsanın hareketini mükemmel suret- te idare ediyor. Bir te khareketle bir- çok kimselere hep birden söyletemiyo- ruz. Çocukların kamp ateşi etrafında söyledikleri şarkı, kele Heyamola şar- kısı çok UN Merasimden sonra kamp çocuklarile görüştüm. Daha şimdiden küçüklerin vücüdleri birer atlet vücudü halini al. maştı, Bat- | AKSAM BULMACAMIZ 1 — His - Yeniçeri teşekkülünde bir derece. Mutediline - Tersi beyaz olur. Mili — Meyli farla - Katıçuk. — Erkek hizmetçi - Ced. — Tersi güzel sanat - Başına K ko- nursa demir tel tomarı olur. T — Sözünde durur cesur adam - Necib. — Büyük - Israr — Petanet - Bir harfin okunuşu. 19 — Meslek - Dost, Yukarıdan aşağı: 1 — İmlâ etinek. 3 — Vörvdde peyda olan şişkinlik - Yaymak - Dumanın biraktığı kir. 3 — Genç tavuk - Yüze gülöcülük. 4 — İki harf - Ziftin arkadaşı Kaide - Bir peygamber. 6 — Sahilden açık - Kasabın sattığı. 7 — Millet - Hamiz 8 — Sovyet diktatörü 9 — Akideler - Bir nevi cübbe. 10 — Bir balık - Vücüdden sızan su Kene, Kelek, 2 — Acaba, Kara, 3 — Rezene, Lv, 4 — Beca, 5 — Macar, ANI, 6 — Arina, Şifa, 7 — Kavaf, 8 — Alan, Çerez, 9 — Rıtak, Seda, 10 — Akasya, Yan. Yukarıdan aşağı: 1 — Kar, Makara, 2 — Ece, Aralık, 3 — Naz, Civata, 4 — Ebe, Ananas, 5 — An, Raf, K. Y., 7 — Ek, Baş, Eş, 8 — Lâleli, Rey, 9 — Eracif, Eda, 10 — Kavala, Abone ücretleri Türkiye Ecnebi 1400 kuruş 7700 kuruş 8 >» 140 » 409 0 BENELİK 6 AYLIK 3 AYLIK 1 AYLIK Posta ittihadına dahli olmıyan ecnebi memleketler neliği 3600, altı aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Adres tebdili için yirmi beş kuruşluk pul sx Mizimdir. Cemaziyelâhir 29 — Ruzuhrzır 104 B. İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı BE. 8,10 1009 511 900 1200 141 Va. 320 5101218 1607 1006 2047 Babıâli civari Acımusluk #okak No. 13 İdarehane Bu akşam Nöbetçi eczaneler Şişli: Maçka, Taksim: İstiklâl cad- desinde Kemal Rebul, Kurtuluş cad- desinde A. Galapülo, Beyoğlu: Gala- tasaray, Posta sokağında Garih, Ga- lata: Topçular caddesinde Hidayet, Kasımpaşa: Müeyyed, Hasköy: Aseo, Eminönü: Salk Necati, Fatih: Ham- , Karagümrük: Ahmed Suzd, Ba- öy: Hilâl, Sarıyer; Asaf, Aksa- Etem Pettev, Beşiktaş; Halid, Balatta Hüsameddin, Kumka- n; Belkis, Küçükpazar; Yorgi, Samal- Topkapıda Nâzım, Kadıköy: Pazar. yolunda Rıfat Muhtar, Modada Alâ- addin, Üsküdar; İmrahor, Heybelia- da: Halk, Büyükada; Şinasi Rıza Mer gece açık eczaneler: Yeniköy, Emirgün, Rumelihisarı, Or- taköy, Arnavutköy, Bebek, Beykoz, Paşabahçe ve Anadoluhisarındaki eo- gareler her gece açıklır. Bulunmuş para 12 Ağustos cuma günü 11,30 - 12 arası Beşiktaş tramvayının ikinci mevkiinde giderken Saraçhanebaşın- da indiğim esnada bir miktar para buldum. Sahibinin aşağıdaki adrese müracaalı: Adres: tor Rahmi ap. Kat 2, Vedat Porüy. — Ben?.. Tam 4 kilo aldım. İçimiz. de 6 kilo alanlar bile var. Türkiyedeki çocuk kamplarının en büyük gayelerinden biri de küçüklerin daha şimdiden tablatle, hayatla müca- deleye, onları hareketli canlı insanlar 17 Ağustos 1938 Müşterinin 31 lirasını dolandıran garson Mehmed, suçu sabit olduğundan 4 ay hapis cezasına mahküm oldu Dün asliye dördüncü ceza mahke- mesinde garip bir dolandırıcılık dava- sı rüyet edilmiştir. Vaka şudur: Ada- pazarında çobanlık yapan İsmail adında biri evvelki akşam İstanbula gelmiş ve Sirkeci civarında bir otele misafir olmuştur. Geceleyin otelde ça» | lışan Mehmed adında biri İsmaile oda- Sını gösterdikten sonra para ve kıy- metli eşyasını kendisine teslim etme- sini söylemiştir. Çoban İsmail de Üze- rinde bulunan ve altı ay çobanlık ya- parak kazandığı 31 lirayı ertesi günü almak üzere Mehmede teslim etmiş- tir. İsmail, odasına çıkıp yatmış, fakat tahtakurularından uyuyamamış ve gece yansı kalkıp kamarot Melhme- din odasına giderek konuşamağa baş- lamıştır. Mehmed bir müddet konuş- tuktan sonra İsmaile: — Sen burada otur. Ben otelin sa- hibiyim. Dışarıda bir işim var. Ben gelin: kadar yerime oteli idare et, Diyerek yukarıya çıkmış ve gene müşterilerden birine ait elbiseyi giyip sokağa çıkmıştır. Mehmed Sirkecide bir otomobile binerek İsmailin ema- net bıraktığı 31 lirayı harcamağa baş- lamiş, içki ve yiyecek alıp Beyoğluna gitmiş, orada da bir evden yanına bir kağın aldıktan sonra gene otomobille Şişli haricindeki gazinolara gitmiştir. Orada kadınlaria beraber içip eğle- | nerek 31 lirayı bitirdikten sonra sa- Istanbulspor takımı Çorluda Yaptığı maçta sıfır sıfıra berabere kadlı Çorlu (Akşam) — Çorlu Halkevi spor kolu tarafından davet edilen İstan- bulspor gençleri 14/8/938 pazar nü saat 11,30 da hususi bir otobüsle muyasalat etmişler ve kalabalık bir Kitle tarafından gayet güzel bir şekilde karşılanmışlardır. Sporcular; istirahat- leri için tahsis edilen Halkevi binasın- da bir müddet istirahat ettikten son- ra hep birlikte samimi bir hava için» de öğle yemeğini yemişlerdir. Saat 16,30 da iki taraf futbolcuları kolkola girerek sahaya gitmişlerdir. Güzel bir oyun seyretmek emeli ile sâ- hanin etrafını dolduran yüzlerce halk bu hareketi çılgınca alkışlamıştır. Maça saat 17 de hakem bay Nuri Bosutun idaresinde başlandı. Oyun seri ve gayet heyecanlı bir şekilde ce- reyan ederek seyircilere heyecanlı da- kikalar geçirtti. Neticede her iki tara- fın da hakkettiği bir şekilde 0-0 bera- berlikle neticelendi. İstanbulsporlular; gerek Çorlulu sporcu kardeşlerinin gerekse halk ve idarecilerinin gösterdikleri yakın alâ. ka ve misafirperverlikten son derece mütehassis kalmışlardır. Jak Seri bu hafta da güreşemiyecek Bu seneki festival münasebetile şehrimize gelen Amerikalı güreşçi Jak Şeri geçen hafta Tekirdağlı Hü- seyin ile karşılaşacaktı. Fakat Ame- rikalı pehlivanın hastalanması, güreş müsabakasını önümüzdeki pazara ta- lik etmişti. Jak Şeri'nin hastalığı de- vam ettiğinden, Türk pehlivanlle kar- şılaşmasi büsbütün geri kalmıştır. Dün akşam Süreyya sinemasında verilen (Kütahya çeşmesi) orta oyu- nu muvaffakıyetle temsil edilmiştir. Bu akşam da Üsküdarda (Pembe kız) piyesi temsil edilecektir. gü- | bahleyin tekrar otele dönen garson Mehmed soyunmuş ve İsmailin yanı- na gelmiştir. İsmail sokağa çıkacağı için Mehmedden parasını istemiş, fa- | kat Mehmed: Ne parası istiyorsun? Sen bana para vermedin. Paralar ve eşya otel sahibine teslim edilir, Ben otel sahibi değilim ki senden emanet para ala- yım. Diye kendisini koğmuştur. Bu va- ziyet karşısında İsmail! polise müra- caat ederek vakayı anlatmış ve Meh- med yakalanarak Adliyeye testim edil- miştir. Dün akşam üzeri asliye dördüncü ceza mahkemesinde muhakemesi ya- pılan Mehmed suçunu itiraf ede rek: Bu adam bana emanet olarak 31 lira verdi, ben de paraları alıp gece sokağa çıktım. Fakat nereye ne yaptığımı ve paraları nerede harcadığımı bilmiyorum. Demiştir. Şahid olarak dinlenen oto- mobil şoförü, geceleyin Mehmedi ne- relere götürdüğünü ve Mehmedin ne- ler yaptığını anlatmıştır. Muhakeme neticesinde diğer şahidlerin de ifade- lerile suçu sabit olduğundan, Meh- medin dört ay hapsine, İsmailden alıp sarfettiği 31 lira İle muhakeme mas- raflarını ödemesine karar verilmiş. tir, Mehmed mahkemede tevkif edi- lerek Tevkifhaneye gönderilmiştir. Türk - Alman ticaret itilâfı İtilâfın metni alâkadarlara tebliğ edildi Evvelki günden itibaren meriyele giren Türk - Alman yeni ticaret an- laşmasının metni alâkadarlara bildi- rilmiştir. Türkofis anlaşma etrafın- da tacirlere izahat verecektir, Yeni anlaşmanın tatbik tarihi olan 15 ağus- tostan itibaren Avusturya Kleringi de anlaşma hükümlerine girm Bu suretle ayni tarihten itibaren Türk - Avusturya ticaret anlaşması meriyetten kalkmıştır. Yeni anlaş- mada Türkiyenin Almanyaya yapa- cağı ihracat için kontenjan kaldırıl- mıştır, Almanya ile, tediye işleri için bir de klering anlaşması yapılmıştır. KÜÇÜK İLÂN okuyucularımız arasında EN SERİ, EN EMİN EN UCUZ vasıtadır, Alım satım, kira işlerin- de iş ve işçi bulmak için istifade ediniz! * «Topkapı Sarayı Müzesi Yardım Tutum Sandığı Cemiyeti. Yunetim kurumu Başkanlığından: Cemiyetimizin senelik kongresi 20/8/9038 tarihine müsadif Cumartesi günü saat dokuzda merkür Müze dahilinde akdedi- leceğinden üyelerin bulunmaları rica olu- Hur. Ağustosun yirminci cumartesi günü akşamı saat ondan itibaren Suadiye PlâJ gnzinosunda Esirgeme derneği menfaati - ne, hef sene olduğu gibi, bir gece eğlen- cesi tertib edilmiştir. Kiyafet serbastir, Güzel ve eğlenceli bir gece geçirileceğini muhterem halkımıza tebşir ederiz. Duhu- Niye 75 kuruştur. A Fatih Aslan Hane sonk dok. | BRGMRMMM GANAMANN SADANANN ŞAAŞANn AA AN GRiPi Biri neşe içinde kamp hayatı hakkım- daki izahatını Şöyle bitirdi — Yani sizin anlıyacağınız bu sene Floryada yaşadık. — Kaç kilo aldın? haline getirmeğe çalışmaktır. İstanbul çocuklarının kampında da buna tam mânasile muvaffak olun- muştur. Dün karşımızda yüzlerce çocu- ğun her biri ateş gibi idi. — H.F, Çocuklar oyunlarına başladılar. Oyun denilince bizim aklımıza malüm oyunlar gelir değil mi? Kamplarda bizim çocukluğumuz- da oynadığımız «birdirbir», «fış fış ka- Baş, Diş, Nezle, Grip Romatizma Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarinizi derhal keser. Mam WAŞANİ İcabinda günde 3 kaşe alınabilir. Miyim iii