Barme © Çiçekçilik Bahçelerde yolların dekorasyonu nasıl olmalıdır? Yeya apartı mizi b nazarı dik edecek kadar gü- içine çiçekler ekmek, takım süs ağaçları veya fidanları dik güzel neba renk canlandi- çiçeklerin güzelliği niyet ve- i güzel toprak üzerine de her işte oldu- nin munt Elde edi ine, evvelâ: Bah- çenin top kilde ve tesviye edilir ve onda ziklârla işaretler yapılarak, #ellere bölünür ve ayrılır. Yol kalacak yerler merdanelerle, tok- r tazyik edilir. Bilâhare yollarda arın çıkmaması için, toprak, ot öldürücl, imha edici bir takım kimyevi maddeler â: Koyuca göztaşı su hamızattan biriyle yapılmış kesifçe mah- Tüllerle ve yahut bu babda çiçek tohum- ları an o mağazalardan © almacak bir kimyevi o maddelerle, me- #elâ, Welsid We toprak sulanır ve taz- yik edilir. Bu suretle yollardaki topraklar da hiç bir yabani ot bitmez. Bundan son- ra bâhçede tesisat yapılır, çiçekler ekilir. En nihayet bahçe zemini, zarı dikkati eelbedecek ve içinde dikil- miş nebatları, çiçekleri canladırarak gös- tertcek bir şekilde, toprak e beyaz kum veya mermer fabri- bekayası olan mermer kırıklarile, sonra kas yullara, par- ince tozu ile, bu da olmadığı takdirde, de- | #mirli, kırmızı granitli, kumlu toprak ferşedilerek örtülür. Bunlardan ince toz haline ge mermer kırıkları daha mükemmeldir. Bunlar yollara serpilecek olu mizde pek güzel âdeta topre kı bir şekilde görülür mızı, demirii ince kumsal at, gör Modern bir bahçenin yel kenarları taşlarile örülür ve göbek veya selleri de söylediğimiz m r kırın! tefriş ve tazyik edilir) Baheçlerin yol kenari lecek nebatlar hakkında da ikinci bir yazın ayrıca izahat vereceğiz. larile smimi; larına. mermer ku edilmiş, hall, şeki OKUYUCULARIMIZIN SORGULARINA CEVAPLAR Gül yapraklarındaki hastalık, frezyalar nasıl yetiştirilir? Tavuk gübresi masıl bir gübredir? Kasımpaşa, bay Muharrem Demir: Mektubunuzu okuduk ve içindeki hasta- hklı gül yaprağını aldık; I — Gül yaprağında gördüğümü talık, sarı tozlar, kınacık bir nevi pas has- talığıdır. Tozlar da hastalığın, mantarla « nı, isporlarıdır. Bunlara karşı kullansbileceğiniz en basit iç, Bordo bulamacıdır, ki, bu ilâ- cın nasl yapıldığını evvelki yazımızla izah etmiştik. Bu hastalığa karşı kullanacağınız Bordo | bulamacını hastalık başlamazdan evvel, İlkbaharda bütün yapraklar üzerine püs- kürtmeniz lâzımdır. Hastalık başladığı, tahribat yaptığı bir anda yapmak güç- tilr ve pek faydası da olamaz. Hastalık ratıb yerlerde fazla olur. EK- seriyetle çok su verilen güllerde görülür, | suyu sz vermenizi tavsiye ederiz. | 1 — Kendiliğinden bittiğini bildirdi- giniz ve bir yaprağını bize gönderdiğiniz batin yabani bir zöytin fidanı olması ihtimali varı Bize bir kaç taze yaprak gi ismini size bildiririz. HI — Frezyanın tohumları may lerek evvelâ: Kücük aoğı a eki- soğan! , gübreli muş .saksılara, 3 - 4 santim aralıklarla Para Yüzünden... Aşk ve macera romanı Nakleden: (Vâ-Nü) — Sizinle bir pazarlığa girişmek 1s- tiyorum. — Dalma e nrinize âmadeyim efen- dim, Ne gi olduğunu izah ederseniz derhal uyuşacağımıza şüp- he yoktur. — O gece, şüpheli otelin beş numa- rasında âşık rolünü oynıyan kadını tanımak istiyorum. Lâzar efendi kati bir sesle cevab verdi — İmkânsız efendim. Hakikaten, olacak iş miydi bu?.. Kendisine borçlu olan bu kadını bir kaç para için satabilir miydi? Lütfi beyin vereceği balhışış Bedia hanımdan alacaklı olduğu para ile herhalde mu- kayese de edilemezdi. Şayed onu ele verirse artık İstediği gibi şantaj da yapamazdı... Lütfi bey ısrar etti; — O kadını tanımak istiyorum. Beyefendi, tekrar ediyorum: Ben- den imkânsız bir şey istiyorsunuz... — Ama, unutmayınız ki si hk teklif ettim. Bana yapacağınız bu hizmete mukabil ben de size para ve- receğim... Hem bu kadının ismini, ad- Tefrika No. 49 resini öğrenecek olursam kesemin &# zını genişçe açacağıma emin olun Lâzar efendi muhatabını süzerek: — Ya?.. - dedi, - ve sonra hemen ilâve etti: - Hayır, söyliyemem... Biran süküt ettiler, Suzanın babası, cek defterini çıka- rıp masanın üzerine koyarak: — Üç yüz lira... - dedi. — Hayır. — Beş yüz! — Hayır, hayır... — Bin... Lâzar efendi de cebinden mendilini çıkardı ve alnının terini sildi. «— Bin lira. Az şey de değil, mek iş ciddi...» Lütfi bey coşkun ve deli gözlerle: — Bin beş yüz! Gene bir süküt... — İKİ bin... Sarraf, boğuk bir sesle sordu: — İki bin mi? — Evet, — Ceki derhal mi nız? De- imzalıyacaksı- — Öyle Tavukçuluk Cins tavuk yetiştirenler | horozlarını muayyen bir | müddet için, tavuklardan ayırmaları lâzımdır Yetiştirilecek tavukların o mü- neliyetini te- matlüb ev- tenasül! kabiliy: lerinin de fazası 14 Buna tesir eden sebeblerden biri, GE borozların müte- madiyen tayuk- larla, bütün Sene birlikte bulundurulmaması keytiyetidir. Fenni bir şekilde taruk yet horozlarını, iuayyen “bir devre vuklardan ayırırlarsa, tın istirahat ve dinle miş olurlar. Binaenaleyh, & şrinlere kadar, horoeların ok faydalı olur avuklar, bitli An- rtalar bittabi mülâkkah ola- | veiv çıkmaz ve aza edilmi ve Imalarına meydan Bu şekildeki timam ld lde edilecek yumurtalardı ler de, piliç ker de din kuvvetli ve gösterişli olurlar. olojik muhaf çabuk ğlam, ” olan bu mühim cihete, biz- do maalesef katiyen ehemmiyet verilmez. Fakat yapı ânm bir iştir. Esasen, temmuz ayetir donra, hattâ temi manın Morozlar, mütemadiyen tavuklarla be- Yaber bulundurulacak olursa, bu tavuk- arın yumurtalarından çıkacak elvelvle- rin, zayıf ve &ılız oldukları, eski tavuk ve horozlarnın evsaflarını tamamile muhafa- za edemedikleri çok defa görülmüştür. Binaenaleyh temmuzdan sonra horozla rın tavuklardan ayrılmasını ehemmiyetle tavsiye etmek İste Gida ve yemlerin bakım ve yetiştirme usullerinin de yetişecek civcivler üzerine tesiri kabili inkâr değildir. Bu cihetleri de diğer bir yazımızla ında ayrıca izah edeceğiz. Resmimiz, izah ettiğimiz tarzda yetişti- rilmiş mükemmel ve iri, cüsseli Plimut cinsi bir tavuğu göstermektedir ki, bunun horozları 5 - 6, tavuklarıda 4 - 5 kilo gelmekte ve eti de gayet güzel ve lezşet- Midir, dikilirler. Saksılar bir müddet serin bir mahalde bulundurulur, #ulanmarlar, teşri evvelde çiçek açmağa başlarlar. Çiçekleri n nebatin üzerinde kalırlar, bir gübredir. Bunu su içinde halleğ suyunu çiçeklere vermeli. Çok mikdarda ise, sebze ve meyva ağaçları tesiri gö, Kavun, karpuz için en mü- kemmel bir gübredir. Sorgularınızın diğerlerine gelecek haf- erecağiz. Lâzar efendi, şimdi artık bâkimiye- tine emindi. Bedia hanımın gizlendi- ği odaya doğru gözlerini çevirerek: — Bara a fazla lâzım... - dedi. — İki bin beş yüz! Yetişir mi? İhtiyar sarraf, boğuk bir sesle: — Evet! - cevabını verdi. Ve kendi kendine: «— Her koyun kendi asılır!» diye düşündü. Lütfi bey âmirane: — Kimdir? İsmini söyle!.. Muhatabı tekrar etti; — İsmini mi söyleyim?.., Fakat ha- deriniz olsun ki son derece hayret edeceksiniz, zira siz onu tanıyorsu- nuz! — Ben mi? Kimmiş bakalım! — Bedia hanımefendi! Suzanın babası öfke ile bağırdı: — Yalan! — Hayır efendim, söylediğim haki- katltir. Sizi temin ederim! — Ben de seni temin ederim ki ya- lan söylüyorsun, : Bedia hanımefendi böyle iğrenç işlere hiç bir zaman gi- rişemez. Böyle bir ithamda bulunma- ğa nasıl cesaret ediyorsunuz? Bedia hanımefendi öyle mi? Ha ha ba ha.. Bu derece iftira atmak rezalettir! Öfke ile âdeta adamın üstüne yü- rür gibi ileriledi. Sonra kendini zap- tederek tekrar sordu: bacağından — Söyle bakalım © dalavereli işte Bağcılık Bağlarda, asmalarda, koltuk, doruk, sülük ve yaprak niçin koparılır? an evelki yazılarımızla bağlarda anm niçin ve nasıl yapıldığını izah mdi do bu ameliyatın müt koltuk, doruk, sülük ve yap- niçin yapıldığını izah ede- günlerde uç alındık- dan bir müddet sonra, asmalarda yap- Fakların diplerindeki gözlerden sürgünler peyda olur. Bunlar bilhassa herekler, tel- ler üzerine alınan asmalarda bir müd- a boyları pek fazla uzar ve hatti Üçüncü tel hizasını geçtikleri görülür, Bu sürgünlerin meyda mesi kopu- dun büyüme anına tesadüf eder ki, rk edildiklerinde salkı- gelen bir çok pda A üzüm olamaz. İyi üzüm edebil. için bunlarin kesilmesi lâzımdır. dar, asmalardi çiçek zamanı geğ- koruk teşekkiil edinceye ka» yat kların, son terk edil tikten sonra 4 ame mn üzerimde 13-15 ella uçları i doğru de- yaprak kadar, ların koltuk» meydana ge- erin ke- Bu koltuklar ke- 6 dan hası! olan dallar İYİ tehaşşüb eder, odunleşı? ve kuvvet: Koltuklari erken almak faydalıdır, Geç bunların : asmalarır ni cağından gsmayı kuvvetten düşürür, Asmalarda sülük almak ta faydalıdır, Asma dalları üzerindeki yaprakların mu- kabil taraflarında bulunan sülükler de, iri si alkımlar elde etmek için koparılırlar. bunların koparılma- sile tasarruf olunacak kuvvet salkımlara gider ve salkımların iyi teşekkül etmeleri- ne hâdim olur, Sülükleri çıkan asmalarm üzerindeki ların dahâ İyi teşekkül ettikleri tecrübe bat olunmuştur. Bu ameli- yal, sülüklerin teşekkülünü müteakib icra edilmesi daha muvafıktır. Hele salkımla- rn havi boğumların sülükleri mutlaka r, ikleril aki herek- lere veya tellere sarıldıklarından, herek- siz, istinadsız yetiştirilen ömecelerde, uç- lardaki sülükler koparılmaz, bu takdirde çubuklar sülükler ianesile birbirlerine bağlanarak rüzgürlara mukavemet eder- ler. Asmalarda yaprak almak; bu da mü- him bi ameliyedir. Yaprak almak ve sey- reltmek üzümler idrake başladığı zaman- da salkımların, bilhassa ratıb senelerde mâni olmak, daha ziyade gü- neş görme tanelerin iyi bir renk almalarını ve iyice kemale gelme- üzere, salkımlara gülge yapan yaprakları koparıp e mek ve havalandırmak Jâsimdır. Fakat, da çok ihtiyatlı ha- nüz koruk halinde iken yap bunlar güneşten haşlana- bu takdirde, bu smeli- a yerine zarar görü- rken koparılıp ta taneler ruz kalırlarsa, yapılan tecrü- ütüm tanelerinin kabuklarının ka- dolayı güneşe beder sana kim yardım etti? Kim odada sak- lanarak komedi oynadı. Sesile... Güya önünde bir uçurum açılmış gibi sendeledi. nin mânası birdenbi- re bütün beynini kapladı. Kafasının içinde sanki şimşekler çakıyordu. Suzanın bu derece kabahatli oldu- guna Pertevin kani olması için her- halde işittiği sesin son derece kızının- kine benzemesi lâzım... Filhakikâ Bedin hanımla Suzanın sesi o kadar müşabihti ki biribirlerin- den ayırd etmek kabil değildi. Bu lâzar efendinin yalan söyleme- diğine kâfi bir ispat değil miydi? Eğer hakikaten sarraf doğruyu söyledise, Bedia hanım bu âdi aşk To- Yünü öynamağı kabul ettise gözünden nasıl düşecekti! Bu ne ayıp, ne iğrenç bir hareketti, Son bir ümidle adamı istintak etti. — Bedia hanımla nasıl tanıştınız?., Ne zaman? Aranızda ne gibi bir mü- nasebet var? Haydi çabuk cevab ve- rin, Herif biran tereddüd eder gibi oldu, lâkin muhatabının sert halini görün- ce her şeyi söylemeği tercih etti, Ve uzun uzun anlattı, Para mesele- lerini, faizleri, her şeyi, her şeyi!., Lütfi bey öfke ile homurdanıyordu: Meyvacılık: Meyva ağaçları gövdelerine yapışkan macun ve yakılar niçin ve nasıl konur? meyv açları ak, topraktan ağaçla arı harab eden tırtıllar, calara yapışkan bi ler aretile geçmek mümkündür. Bu bı Bunun » ek bunu ole ko macu- m Üzerine vamalıdır. Bundan başka, daha kü , hazır yapılmış, ba çinde sa ardır ki, ydır. Resmimizde görüldüğü gibi, bandların arzı 8 - 10 santim genişliğinde, tulleri de ldiği kadar uzundur. Yapışkan ol akılar üstüste kıvrılmış bir haldi A Üst kısmı iple ağaca bağlanır, « dan sonra uçları parmakla tutularak aşa- fı doğru çekilir ve diğer ucu da, bu şe- bağlanır. Gerek macun ve gerek yapışkan yakılarını ilkbahardan sonba- hara kadar istimal etmek lâzımdır. Bu yapışkan bandiar vaktinde ağaç gövdeleri üzerine bağlanacak olursa, bü- yük bir itina ile fazla emek ve para sar- federek yetiştireceğiniz nefis meyvaları- nm, meyva ağaçlarını bu haşerelerin ta- sallâtundan kurtarmış olursunuz. Macun ve yapışkan yakılar pek ucuz- dur. Bina: ların kuli tü ve daha d halinde ve lan yapışkan , bezler bunların isti- , meyva me- a ehem- ek. isteriz Üzüm salkımlarının etrafındaki yap- rakların erken koparılmasile bunlarda ş6- kerin topi s1. azalır. bu sebeb- den, bu gibi tatlı olur. Bunün için ü en yapıl- gibi iyi da güneşe doğ” değil güneş görmiyen salkımları Tu çevirmek faydadan hi Bu kadın için mi o evini barkını yıkmıştı. Bu serseri mahlük için mi kendisine sadakat ve muhdbbetten başka bir şey göstermiyen ini kovmuştu? İşte bu yüzden şimdi kızı” nın da ölümüne sebebiyet veriyordu. Aman Allahım bu ne felâket! Nasıl da kanmıştı? O yeşil gözleri kendisine aşkla baktığına nasıl inan mıştı? Meğer hepsi yalanmış imiş... Sırf para yüzünden... Kalbinin içine bir bıçak saplanıyor” muş gibi sızladı, Kendi kendine — Amma da aptalmışım.. - diy& mirıldandı. Ve kendine acımağa baş” Tadı , Şimdi o ortada yapyalnız kalmıştı: Hadiye onu affetmiyecekti. Suzan 158 Pertevle evlenirse ayrı bir yuva kuru? otururdu. Kendisi ne olacaktı?. Lâzar efendi bildiklerini söyledi” ten sonra ilâve etti: — Şimdi efendim, her 5 ik bana vaadetmiş çeki lütfen yazın, Yüzü ter içindeydi. Gözleri sevin le parlıyordu. Lütfi bey perişan bif halde cebinden çek defterini çıkardı karalamağa başladı. Sonra sarra” uzatarak; — AL... İyi sakla! Yemin ederim bir daha imzamı Senin mülevves İM) zanla ayni kâğıda atma "(Arkası var) yi öğrendi olduğunu i ğ l sahte