j f / *i. <Eİ : t e RE Eski ve (Baş larafı yedinci sahifede) somurtuk olan Notarasda onlarla birlik olmuştu. Türkler üzerine bir ehli salib celbetmek üzere anlaşmış- lar; hattâ ecnebi elçileri bile bu işin içine sokmuşlardı, Padişah hepsini kılıçtan geçirdi. — Türklere düşman müellifler, bu vâ- kayı bambaşka noktalardan anlatı- yorlar, Fatihin arzularına gayri tabi boyun eğmemeleri için, Notrasın İlk evvel kendi oğullarını öldürttüğünü, sonra da kendini cellâda teslim eyle- diğini yazıyorlar. Fakat, Türklere karşı dostane kalem kullanan Lamar- tine idam sebebini bu benim anlat- tığım şekilde göstermektedir ki man- tıktan haklı olsa gerek. Zira, Fatih gibi müsamahakâr bir insanın o tas- vir edilen mezalimi yapmsaını hav- sala almaz! .. Fatih, ihtiyar veziri âzamı Çenderli Halil paşadan zaten hoşlanmıyordu. Bizanslılarla mücadelede. uğradığı müşkülâtın sebebini ondan biliyor- du. Dedikodulara nazaran, bu adam, Rumlardan rüşvet almıştı. Notarasın ithamları büsbütün şübhelerini art- tardı, Padişah, İstanbulu aldığından yir- mi gün sonra, Edirneye gilli. Muaz- zam bir zafer alayı tertib ederek, içlerinde Notarasın' karısı da bulun- mak üzere Bizans asılzadelerini halka teşhir etti, Bu kadıncağız, birkaç gün sonra, hem ıztırab, hem de kocasının yaptıklarının hicâbından öldü, Fatih yüksek seviyeli ve faziletli bildiği bu ; kadına acıyarak, kendisine dini me- rasim yaptırttı; bir de türbe bina et- tirdi. (4) Şimdi artık, sıra Çenderliye gelmiş- ti. Hammer tarihine nazaran, «Muzaf- feryet alayını Lerkib edenlerden biri de sadrazam Halil paşa» idi (5), Bun- dan sadrazamın bir harp esiri halinde halka teşhir edildiği manası da çıkar bilir. Lâkin, Lamartine Edirnede, paşanın henüz serbes olduğunu, Pa- dişahın kendisile telmihli konuştuğu- nu yazıyor. İkinci Mehmed o sırada bir gün, bir köylü evi önünden atla geçerken kapıya bağlı bir tilki gör- müş; veziri âzama işitlirerek tilkiye hitaben şöyle demiş: yeni Istanbul | — Zavallı mecenun! Hürriyetini sa- tın almak için niçin Halile müracaat etmedin? Bu sözler, Çenderliye dehşet ver- miştir. İhtiyarlığını öne sürmüş; ken- dini unutturmak için hacce gitmek arzusunu göstermiş, lâkin, Padişahın hususi bir namesini alması üzerine cesaretlenerek vazifesine devam et- miştir. Vaızlıktan gelen ve dört batından- beri veziriâzamlık eden bir aileye mensub bu siyasi şahsiyet aleyhinde rakibleri kazan kaynatıp duruyorlar- dı. Nihayet bir divanı hümyunu mü- teakib paşa tevkif edildi. Lamartine nazaran Edirnede hapis, keza orada idam edildi. Hammer müterciminin 3 üncü cik dinin 11 inci sahifesindeki notunda ise, eski müverrihlerimize atfen, paşa nın Yedikulede idam edildiği kayde- diliyor. Halbuki, bay Halil Etem, «Yediku- le» isimli kitabının 31 inci sahifesin- de şöyle yazmaktadır: «Baslar, Fatihin lk sadrâzami | olan Çandarlı Halil paşanın da bu- rada katledildiğini yazarlarsa da bu vaka fetihten ancak iki ay sonra hâ- diz olduğundan o zaman Yedikule mevcud değildi.» Yediktle, fetihten beş yıl sonra bugün harabesini gördüğümüz şekli- ni almıştır. Binaenaleyh bu iddia da haklı gibi görünüyor. Ancak, Yedikti- lenin fetih esnasında üç kulesi var- dı ve burası da bir zindan vazifesini görebilirdi. Esasen müstahkem mev- ki halinde kullanıyorlardı. Halil paşa Belki bu üç kulenin birinde öldürül- müştür. Halil paşanın Son sözleri şu ol- muştur: — Başımı Padişahın uyaklarına atınız, Kendisine verecek daha kıy- metli birşeyim yoktur. Sadrazamın yüz yirmi bin duka altını Padişahın hazinesine geçmiştir. Osmanlı tarihinde öldürülen vezirler serisinin birincisi de bu suretle baş- Jamıştır. i (9 Lamartine tarihi, 7 nel cild, 268 inci sahife. (8) Üçüncü cild, 11 inci sahife, Ata bey tercümesi, Yürük Çelebi franmzca ash Şiddetli sıcaklar zmir civarında bir memur güneş çarpması nelicesi olarak öldü Şiddetli sıcaklar devam ediyor. Dün termometre 30 dereceden yukarı çık- mamakia beraber havada büyük bir ağırlık vardı. Bu sebeple rahatça ne- fes almak kabil olamıyordu. Halk bermutad sucu, dondurmacı dükkân- larına hücum etmişti, Trakyada ve Anadolunun hemen her tarafında şiddetli sıcaklar hüküm sürmektedir. Balıkesir ve İzmir ha- iştiraki i yarışlarını © takip etmek istiyenler Wen ve vapurdan © islifade edebileceklerdir. Kocaeli vapuru sabah saat 8 de Tophane #hlamindan müsmbüka ma» gemiden ve Filistinde yeni hâdiseler (Baş tarafı 1 inci sahifede) Tunmuştur. Nazır sonbaharda Filis- tine yeni birliya gönderileceğini, o zamana kadar Mısırdan gidecek olan iki taburun Filistinde kalacağını söy- lemiş ve şunları ilâve etmiştir: «Dün akşam yüksek komiserden aldığım bir haberde, Hayfada vaziye- Grev genişliyor Kudüs 8 (A.A) — hareketi, arab mâhfilerinde ciddi surette genişlemekledir. Tezahüratta toplanmaktadır. İngiliz bahriyelileri, Hayfanın mü- him meydanlarını tutmuştur. Bilhassa şimalde bir çok taarruz- lar kaydolunmaktadır. Hayfada üç yahudi yaralanmıştır. Kanada ikisi hıristiyan olmak üzere üç arap evle- rinden kaldırılarak katledilmiştir. 'Ta- dilci yahudilerden tevkif edilenlerin mikdarı 25 e çıkmıştır, İngiliz kıtaatı mühim noktaları işgal etti Kudüs 8 (AA.) — Filistinnin bü- tün mühim noktaları İngiliz kıtaatı " tarafırıdan işgal edilmiş bulunmak- tadır. Hayfada askeri devriyeler sokak- larda mütemadiyen dolaşmaktadır. * Yafada dünkü hâdiseler üzerine protestolar devam eylemektedir. Bir çarpışma esnasında bir İngiliz polisi memuru bıçakla yaralanmıştır. Nasırada müsellâh bir çete yahudi İşçilerin kampını tahrib etmiştir. Bir takside bir yolcu öldürülmüş, iki yol cu da ağır surette yaralanmıştır. (4) & Bu akşamki güreşler Milli takım güreşçileri serbes güreş birincileri ile karşılaşıyor Eylül ayında Finlândiyalılarla ya- pılacak güreş müsabakaları için mivi takımımızı seçmek üzere, milli takım güreşçileri ile Haziran aynının bida- yetinde Ankarada yapılan ve milli güreşçilerin iştirak etmediği serbes güreş birineiliklerinde kazananlar bu gece saat 21 de Taksim stadında karşılaşacaklardır. Güreşlerde Anka- rada birincilik kazanmış olan pehli- vanlar milli Lâkıma geçmek için bü- tün enerjilerini sarfedeceklerinden, buna mukabil milli güreşçiler de yer- lerini kaybetmek istemiyeceklerin- den çok heyecanlı safhalara şahid olacağımız muhakkaktır. Mili takımdan kiymetli şampliyon- larımızdan Mersinli Ahmed, Büyük Mustafa ve Çoban Mehmed'in rakib- lerini yenecekleri muhakkak gibi gö- rünmekle beraber diğer sikletlerde bilhassa 56 kiloda müsabakaların ne netice vereceğini tahmin etmek zor- dur. Bu gece karşılaşacak pehli- vanlara muvaffakiyetler dileriz. Bu müsabakaların uzun müddettenberi hakiki bir güreş görmeyen halkımız tarafından çok büyük bir rağbet gö- receği muhakkaktır. Çoban Mehmed elinden sakatlandı Son yaptığı anireneman esnasin- da Çoban Mehmed parmaklarından sakatlanmıştırr Bu akşam güreşip Ki mpeliyeei şüpheli görülmekte- Tenis Muhiddin Üstündağ turnu- vası bugün başlıyor 'Türk Dağcılık klübünün vali bay Muhiddin Üstündağın namına tertib ettiği çok mühim turnuaya bugün klübün kortlarında başlanıyor. Oyuncu adedinin çokluğundan da anlaşıldığına göre bu turnun tenisci- ler arasında büyük bir muyaffakıyet kazanmıştır. 1) Tek kadın 2) Tek erkek : 32 » 3) Çift erkek; 16 » 4) Çift kadın: 5 >» 5) Muhtetit; 2 > Bu müsabakalara en iyi oyuncular iştirak etmiştir. B. Muhiddin Üstündağ çalene ku- pası için şimdiye kadarki galibi 'T. D,KileModa klübü oyuncularile takviye edilen Fenerbahçe klübü ara- sında çetin bir karşılaşma olacaktır. Zannetmiyoruz ki Güneş bu müba- rezeye girebilsin. Maçlar cumartesi saat 14 ten ve pazar günü saat 9 dan itibaren başlıyacaktar. Hafta arasında da maçlara devam edilecektir. Dömi - finaller 15/V11 cu- ma ve finaller 16/VII cumartesi gü- nü oynanacaktır. . Bugünün programı Melih N R. Perahiya 14 Necmi V. Pikar 14 Tarık Bugeya 1445 Sund N. Karadoğan 1445 V. Bims Kris 1445 Ancopulos Faruk Şevkeğ, 1530 J. Aksal 8. Nemli 150 P, Altındağ 8. Cimlos 1530 8. Bakır A. Sermet 16,15 8. Mambury Sinamura 16,15 A. Giritlioğlu Koçlü 16,15 Armitage V. Abut 17 OH. Demirtaş Fehmi TT oJaffe Nazaret 17 Arevyan Jenni 1714$ Rottman Telyan n 1745 R ve 6. Mambury 3, Clmcos ve Ag- mitage 1745 Bn. H. Okday Bn. Angel 1000 ge v6 Jön Si Maili Tü Haraklya , 1830 Neşet ve ve , 1830 Bn. Kurteli ve Eris B. İZMİR Ve mülhakatı için AKŞAM gaze- tesinin tevzi yeri ve başbayiliği münhasıran İzmirde İkinci Beyler sokak 52 numarada Hamdi Bekir Gürsoylar mağazasıdır. 10 kayıt 4 SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ abal Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM —Tercüme, iktibas hakkı mahfuzduf Tefrika No, 168 .. İkinci ordu kumandanının Meclise bif telgrafı, üçüncü orduda hazırlık Meşrutiyetin nigehbanı ve muhafı- 71 bu durumda kim olabilirdi? Herhal- de padişah değildi; Çünkü o açıkça olmasa bile mürtecilere yüz veriyordu. Hüseyin Hilmi paşa kabinesi ilk hamlede hükümet dizginlerini bıra- kıvermiş, çekilmişti. Yeni teşekkül eden kabine meşruti- yetin ihlâl edilmediğini beyan ediyor- du! Kanunu esasinin hârisi ve müda- fil olmak lâzım gelen millet vekilleri mebusların çoğu ortada yoktu. Mec- liste ekseriyet teşekkül edemiyordu. İttihad ve Terakki cemiyetinin mu- halifleri cemiyetin uğradığı darbeden sevinmekle beraber işin aldığı renk üzerine ne yapacaklarını bilemez bir hale gelmişlerdi. İttihadcılar İstan- bulda kendi aleyhlerinde teressüm eden askeri hareketi bastırmak isti- yorlardı, Bu da ancak silâhla olabile- cekti Üçüncü ordu kumandanı Mahmud Şevket paşa sivillerin sözile.harekete geçecek bir adam değildi. Onu ancak askerler yürütebilirdi ve böyle oldu. Bu suretle askerden aralarında Sân- danski gibi Bulgar komitecileri dahi bulunmak üzere gönüllülerden mü- rekkeb olarak teşekkül edecek bir kuv- vet İstanbulda ihlâl edilen meşrutiye- ti iade eylemeği deruhde edecekti. İkinci ordudan mebusan meclisine gelen haberler de meşrutiyeti muhafa- za için Edirnedeki kuvvetlere istinad edilebileceğini gösteriyordu. Bu ordu kumandanı Salih paşa ih- tilâlin üçüncü 15 nisan günü meclise çektiği bir telgrafnamede diyordu ki: (Mebusan meclisinin Allahtan baş- ka hiç bir kuvvetin tesir ve nüfuzu altında bulunması, her ne suretle olursa olsun gölgesine yakın mahalle bile müsellâh eşhasın gelmesi caiz de- gil iken silâhlı bir kuvvetin heyetinizi tehdid, hattâ mebuslardan bazılarma Suikasde tasaddi gibi hallerde bulun- duğu işililmektedir. Mebusan mecli- sine karşı vaki olacak cdna bir hür- metsizlik en büyük bir cnayettir. Vaka akabindeki içlimada yalnız altmış mebusun bulunması, dahiliye nezaretinden Edirne vilâyetine çeki- len telgrafnamede heyetinizin hal ve vazından bahsolunmaması, hattâ mec- lisi mebusan sözü hiç geçmemesi telâş ve heyecana bais olmuştur. Ordu vatanın selâmetile bir tuttu- ğu meşrutiyete kanını akıtarak hiz- mete müheyyadır. Bu kere İstanbulda olduğu gibi hiç bir siyasi fırkanın emellerine alet değildir. Meşrutiyet ve hürriyetin nigehbanıdır. Bu sebeble hal ve mevkiinizce bir tezelzül hissolu- nuyor İse, meclise devamda ve mecliste söz ve vicdan hürriyeti dairesinde mü- talea beyanında korku var ise, hasılı meşrutiyet şartlarma cüzi de olsa na- kise iras edecek müessirat hüküm sü- rüyorsa ordumuz bütün mevcudiyeti- le her emriniz ifaya hazır bulunuyor.) İkinci ordudan bildirilen ve mebus- lara kalb kuvveti vermiş olmak lâzım gelen bu teminatın filiyatı asıl üçün- cü ordu mıntakasında hazırlanıyordu. İkinci ordu da ifraz edeceği kuvvetle buna zahir olacaktı. Çatalçadaki topçular yerlerini bıra- kıp İstanbukla olanı biteni anlamağa gelmişlerdi. Bunlar payitahtta meşru- tiyet ve şeriatin devamını (1) görerek avdet edeceklerdi; ancak mebusan da- iresi önünde «icrayi şadımani» eyliye- ceklerdi! Bu arzudan haberdar olunca bunlarla görüşüp konuşmak üzere meclis âza- sından otuz kişilik bir heyet seçildi. Meclise reis intihabı da lâzımdı, İs- yanın beşinci günü mecliste reis inti- hab yapıldı. Mebusan meclisinde âza 191 olduğuna ve mutlak ekseriyet 96 bulunduğuna göre en çok rey kaza. nan Haleb mebusu Mustafa efendi, Canik mebusu Nail bey ile Kastamo- nu mebusu Ahmed Mahir efendiden birisinin rels intihabı için isimleri pa- dişaha arzolundu. İsmall Kemal bey yalnız 47 rey almıştı, Padişah Haleb mebusu Müstafa efendiyi riyasete intihab etti, Kabine durmayıp çıkan şayiaları tekzib ile meşguldü, Nisanın on altısında © Edirne, Yanya, Selânik, Manastır, B# sova vilâyetlerine şu tebliğde b Muştu; (Meşrutiyete darbe vurulduğu, E# nunu ©€sasi ahkâmı iskat edildi meclisi mebusan dağıtıldığı hakkın şayialar çıktığı alınan telgrai lerden anlaşılıyor. Padişah dahi dahil olduğu h cümlemiz meşrutiyetin muhafazt ahdü misak eyledik; ömrümüzün s9 demine kadar onu muhafaza edeöf giz; kanunu esasi ahkâmı asla tağ yür etmemiştir; kemakân mer'idif Mebusan meclisi dün beş âza nile içtima İle müzakerede bulurum tur. Milletimizde bugün meşrutiyeiif ve kanunu esasinin bir harfinin Di tagayyürünü hatırından geçirir Bİ ierd tasavvur olunamaz. Öyle ler varsa vatan hainidirler; her türü lâğnet ve nefrete müstahaktırlar. © Eski kabineye dahil olan vükelâi yedisi yeni kabineye dahil bulunuyd© Yeni kabinenin mesleği eski kabili nin aynidir. Buna muhalif şaylalği” asılsız heyecanlar vatanımızı bi edebilir." Ahaliye ve askere temini” veriniz.) | 3 Nisan 329 Kabine ezhanı teskine böyle uğ! ken buna medar olur diye İngi | sefaretinin de yardımını istemek gi bir tedbire de müracaat eylemişti! © Sefaret nezdinde yapılan bir teşeğ” büs üzerine İngiliz elçisi İstanbulğf sükünun iadesine muvaffakıyet © verdiğini, meşrutiyetin berdeyam ok duğunu konsoloslarına bildirmişti! Bu konsoloşların vilâyetlerde yap” cakları telkinlerin kabinenin tebliği rini takviye eyliyerek itimad h getireceği ümld ediliyordu! Meclis binası önüne gelen Çatal Aâskeri meclisin içtimalarına devi” ettiğini görerek ve heyet tarafındeğ” verilen izahattan memnun > başlarında muzika avdet eylemişle di, Üçüncü ordu muntakasında terti? edilen Hareket ordusu artık sevkiyat? y başlamıştı. Bu ordudan Hadımköyü?” geldiği anlaşılan bir asker kıtasına Öğ lâzım gelen teminatı vermeğe kabin” | ce Tophane nazırı ferik Hurşid p ile ders vekili Halis efendi, eri : biye livalarından Mahmud paşa #7 diğer bazı zevat memur edilerek le Hadımköyüne gönderilmişlerdi. | Hurşid paşa Hadımköyüne g€ kuvvetin İka tebligat ve tet üzerine İstanbula azimetten sarfı BE zar eylediğini telgrafla bildirmiş” Mebuslardan Çatalca askerini ki yan heyetin Hadımköyüne gitmesi münasib görülmüştü. Bu heyet te trenle gidip Rumeli # kerlerile görüştükten sonra avdet tv, Mecliste Üsküb mebusu Said efe” di tarafından verilen izahata göre (Doğru olmuyan şayialar pi mebusan meclisine bir sulkasd ol©” ğunu zanneden asker ve ahali he j ayaklanıp İstanbula doğru yürümüf | lerdi. meşrutiyete mü lif bir reaksiyon olüp olmadığını ki dardı. İç hazekeberii dire şayandı. Gelenler bu babdâ naat hasıl etmedikçe dönmiyeceki di. Ancak meclisin emri olmad Weriye de hareket etmiyeceklerdi.) Halbuki Hurşid paşanın telgraf! Rumeli askerinin meclisin emri © dikça İstanbula ilerilemiyeceği natı da hakikate muvafık değildi. (Arkasi yö? > Yeni telefon