Ü Gailat oldukları görülmektedir. Haziran ayı ziraat takvimi UMUMİ ZİRAAT İŞLERİ — Yazmıklafdın: Misir, pancar, bostan, pamuk, Kır fa- Sulyesi, Soya ih gibi mahsullerin çapası bu ayda yapılarak yabani otlar öldürülür. Nadasa bırakılmış erasiye, bir müddet koyun sürüleri sokularak, bu surelic hem ora- da bitmiş olan ollar hayvanlara yedirilir ve hem de hyavanatın bırakacağı gübre- lerle tarla gübrelenmiş olur. Çayırların biçilmesine, kurutulan otların balya ve yığın yapılmasma devam edilir. Otlar kaldırıldıktan sonra, çayırların bol bi? şeklide iskasına devam edilir. BAĞCILIK İŞLERİ — Bağlarda filiz ve uç almağa bu ay da devam edilir. Bağlar- da ba sürgünler varsa, bunlar, ya hereklere ve yahut tellere bağlanırlar. Sık çıkmış salkımların bu ayda seyreltilmesi lâzımdır. Otlu ve sertleşmiş bağlar çapalarır. İlkbaharda aşılanmış asmalarda veya aşılı olarak dikilmiş çubukların köl lerinden, aşı yerlerinden #firen filizler, dikkatli bir şekilde kesilerek temizlenir. Bağ* ların çapalanmasına devam edilir. Küllemeye karşı kükürt, müldiyoya karşı da Bordo bulamacının bu ayda mesi Tâzımdır. ÇİÇEK BAHÇESİ İŞLERİ — Bu mevsimde bilümum yazlık çiçekler, çiçeklerini açmıştır. Bunlardan en İyi teşekkül edenlerden tohum almak üzere, ayrı ayrı işaret- yel rl Çiçeklerinden tohum alınır, Çiçekelrden gelişigüzel tohurı almak doğru Hidir. Yerlerine dikilmiş çiçeklerin toprağı tirpiti e kabartılır. Sümbül, fulya, gerin - nergis - lâle, korokus, atamon gibi soğanlı çiçeklerin soğanları topraktan çıka- rılır. Bir müddet açıkta kurutulduktan sonra, yaprakları kesilerek keselere, torbalar reriine konur ve bu suretle kuruk ve havadar, ratıp olmiyan yerlerde muhafaza veril- Güllere vediğer süs ağaçlarına bu mevsimde gör ve yaprak aşısı yapılır. Ağustos veya eylülde çiçek açan bazı çiçeklerin fideleri bu aylarda dikilirler. SEBZE BAHÇESİ İŞLERİ — Son turfanda hiyar, patlican, domates, biber ilk #ibi sebzelerin #ldeleri, bu ayın on beşine kadar dikilmesi lâzımdır. Bundan evvel dikilmiş sebzelere bol bol su verilir. Havuç, pirasa, lâhana, karnebahar, kereviz, enginar, wpanak, son turfanda kabak, maydanoz, marul ih gibi sebzelerin açıkla veya tavanlara tohumları eküirler. Engi- nariarm dipleri çapalanır, sürgünler kopar'lır. Sebze bahçesindeki sümüklüböcekler ve puzeronlarla, evvelce izah ettiği e mücadele yapılır. KÜMES İŞLERİ — Bu ayda kuluçka işlerine artık nihayet verilir. Büyümüş pPalazları güneş çarpmasından muhafaza için, bunların gölgeli, ağaclar altında ot- İamalarına dikkat edilir. Kızgın güneş, fartı hararet hindi yavrularını harab eder Binaenaleyh, öğle arcaklarında, bunların içeride veya gölgeli eyrlerde bulundurul- malarını ehemmiyetle tavsiye ederiz. Tavuk hastalıkları, bit ve tufeyi! haşerelerle, bu mevsimde şiddetli bir şekilde mü- cadeie yapmak lkzımdır. Bundan başka piliç ve tavukları sansarların olasallutundan 'rikaye için, evvelce !zah ettiğimiz tedbirlere müracaat etmek mecburiyeti vardır. ARICILIK İŞLERİ — Arıların bu aylarda verdikleri oğulları, usulü dairesinde ta- tarak yeni sistem yn, Dadan veya Amerikan sistem! kovanlara yerleştirmek lâzım- dır. Bunların çerçevelerine suni mum - Siragofre - konur, Diğer bir çerşeveye ballı bir petek konur. Kovanların bu aylarda sik sık Kontrol ve musyenesi Jzımdır. Çerçevelerde fazla balı olanların beli kismen alınır, boşaltılır ve çerçeve tekrar kovana konür. iz şekti- Haşereler Dalya, yıldız çiçeklerinin çok mühim bir düşmanı “Plusia gamma,, Am haşeredir. Bundan başka diğer bir çok bebatlara, çiçeklere de Anız olürlar. Resmimizde görülen 1 Pukamlı kele. 4 rakamı da tahribat yapan haşerenin - tartılının tebii şeklile- ini göstermektedir. 5 rakamı da haşere- Bin krizalit halini göstermektedir. Kelebeğin yumurtladığı yumurtalardan çıkan kurtar dalya çiçeklerinin yaprak- larını yiyerek büyür ve 4 rakamlı şeklini ahır ve ondan Sonra krizalit haline geçer, Bilâhare tekrar kelebek olurlar ve bun- Jar da yumurltamağa başlarlar. Bu suret- e, senede 2 - 3 nesli yaparlar. Bu Başerelerin diğer çiçeklere de mu- lundukları çiçeklere serpmelidir. Âd! Filik tulumbasile de püskürtülebilir. Bunurla beraber Uranya yeşilini de, gene, yüzde 3 nisbetinde su ile rıştırılarak . haşerenin bulundukları ma- hallere serpilirse, haşereleri kâmilen öl- dürmek, itlâf etmek kabil olur, İtâfı çareleri: Haşerelere karşı en mü- yom mshitilüdür. Kloru Baryom mah- Yülünü nobatlar Üzerinde haşerelerin bu- MAZİNİN YÜKÜ ALTINDA. Aşk ve macera romanı Nakleden: (Vâ-Nü) Tefrika No, 29 Erkek bu sözleri işitince, mektubla- — Ah... Bu hareketile ne felâketle- rının niçin cevabsız kaldığını yavaş | re sebeb olmuş... — Zavallı adam... Çoktandır öldü... Ölülerle uğraşmıyalım... Kabahatimi bir türlü affedemedi.. Böyle şeyleri harsalası almıyordu. Mazinin bu aci günlerini hatırlıya- rak kadın biran #ustu, Sonra gene devamla: — Sizden, vaadinize rağmen, mek- tub almamak, haber almamak beni ne kadar muztarib etti, bilseniz... O zamanlar sizi nasıl sevdiğimi her şey- le isbat etmiştim. Erkek, gayriihtiyari; nun yanındaki kasayı açtı. Bir çek“ İçinde, mece çıkardı. İ yazmış olduğu ve inde edilen mektublar, deste halin- de duruyordu. Lâmia, bunları görünce, acı aci; — Eyvah! - dedi. - Amcam beni | kat hiç ses sada yoktu. Nihayet, bü- a in prina HEŞİİ yük bir nevmidiye kapıldım. dlrmeği bile lüzumsuz görmüş... Pi. | (Atıf, acı acı; hakika o da köşkü terketti ama, bakı- — O zamanlar ben de sizl vefasız- nız barı zarfların üzerine kendi elile | lıkla itham etmiştim... o miş, «ndresi melüm değildir!» kaydını yaz- Atıf, ızlırabia mırıldandı: — Sizi ünuttum mu sandınıs?... Bu- na imkân var mıydı?.. Ahlâkım dönek olsaydı bile gene sizden vazgeçemez Bağlarda, mildiyoya karşı Bordo bulamacını nasıl ve kaç defa vermelidir? Bağlara çok za- rar yapan bu has- talığın evsafını ve hastalığa karşı kul- | lanılan Bördo bu- lamacının nasil ya- pıldığını, o bundan evvelki o yazımızla ' — b Ge Şim- de Ulctin ne za» A ve küç defa kullanılacağını, te» sirini, OoOâsmaların her aksamına ve- * rilmesi için ne ya- pilmak lizımgei- diğini izah edeceğiz. Yapılarak Bordo bulamacının yalniz Iyi otması kâfi gelmeyip, ayni zamanda Vâ- Gin zamanında verilmesi de şarttır. Birnienaleyh, Bordo bulamacından hak- kile istifade edebilmek için behemehsl hastalığın sirayet zsmanlarını, devreleri- Bİ bilmek lâzımdır. Bağlarda mildiyo hastalığının sirayeti Ukbaharda, hararet derecesinin birdenbi- re yükselip düşmesi ve birdenbire yağ- murların yağması, yağmuru müteakib hararetin düşüp tekrar çıkması »aman- larında, yani sisan, may aylarındadır. bü zamanda birinci Hdclamayı yap- mak lâzımdır. İkirei Mâç ta birinci Hâcın tatbikinden 14 - 15 gün sonra, üçüncü ilâç lar çiçek açınadan evveli, dö: taneler bağladıktan 25 - 30 gün yapılır. Bununla beraber hava vaziyetle- rine göre ilâcın mikdarı da çoğaltılır. Birinel Wâçlamada göztaşi daha az, #kinei Müçlamadan sonraki gamanlar için görtaşı © 2olarak alınmalı ve mazldiğ © suretle yapmalıdır. Dikkat edilecek en mühim mesele: Ati- lacak ilâcın, yani Bordo bulamacının &6- ma yapraklarının altı ve üstüne, sürgün ye dalların her aksamı üzerine ilatarak tesir elmesidir. Bazı asma cinslerine ilâç iyi bir şekilde tesir etmez, yapışmaz, bu gibi asmalara âcin yapışmam için, İlâcın içerisine Adi, bozulmuş zeytinyağı veya keten yağı kon- ması faydalıdır. Kullanılacak kireç içsrisine, kirecin bir kilosuna 20 - 25 gram yağ ilâve edilirse kâfidir. Bunun gibi 100 kiüo Bordo bulamacı için 1 kilo toz hâlinde, rendelenmiş sa- bun (reçineli sabun) İâve edilirse daha mükemmel olur. Miüdiyoya karşı Bordo bulamacından başka bir de Burgonya bulamacı istimal edilir, İlâcın terkibi: Burgonya bulamacında kireç yerine söde İlâvesile elde edilir, 1 ki- Jo yüstaşına 800 gram soda hesab edile- rek Aç yapılır Burgonya bulamacının, Bordo bulama- cından farkı daha farla yapışkanlık has- esasının olmam ve tulumba makinesi- nin, polverizatörün sk sık ıkanmasına sebebiyet vermemesidir. Bundan başka, bir de kükürlü Bördo | bulamacı da mildiyoyu karşı istimal olu- nabilir. İlâç yı şekilde yapılır: Bu ilâcın hem mildiyoya ve hem de külleme hastalığına kara işi gelebilmesi için 100 kilo Bordo acı İçerisine &ud& ıslatilabilen, Mydraedihir namı verilen kükürtten 3 kilo koyarak karıştırınalı, Eğer yukarıda söylediğimiz ıslanıcı kükürt yoksa, o tak- Girde âdi kükürt alınıp yüzde 1 nisbetin- dim. Çünkü hâdiseler beni size bağlı- yordu. Bu sözleri söylerken sesi ıztırabla titreyordu. — İzmire gittikten bir müddet son- ra hâmile olduğumu farkettim. Aşkı- mızın neticesinde bir çocuk dünyaya gelecekti ve sizden hiç bir haber ala- mıyordum. İşte o zaman kederimin hududu yoktu, Nasıl deli olmadığımı bilemiyorum. Erkek inledi: — Aman Allahım... — Hicab hissimi yenerek, sizin na- mınıza, babanızın evine bir mektub yazdım. Köydeki dedikodulara ve ben- den kaçırmak için sizi Amerikaya yol- — Herhalde babam alıkoymuş ola- .. Hiç bir zaman bana böyle bir haber gelmedi. Şimdi Atıfın gözü oanlanıyordu: Babas: nası! telâşla onu Amerikaya yollamıştı! Hatiâ köye bile giderek vedalaşmasına müsaade et- memişti! Demek o zamanlar Refet bey Çiçekçilik: Bahçeler için çok mühim ve faydalı bir çiçek: Lufa Lufslar; hem çi- çek ve hem de kıymetli bir sanayi nebatıdır. o Gürel sarı veya çikolata. sarım renginde çi- çekler açarak dü- Yarlara, çardakla- ra sârilarak bu- İundukları yerleri güslerler, Kükürbitales gru- punun Kükürbita- car o familyasın- dandır. Yani ka- bak, salatalık, ka- vun, karpuz faşi- lesine mensubdur. Lulalar, mükem- mel bir sanayi ne- batı olduğu halde maalesef O memle- ketimizde o henüz sirnati o yapılama. maktadır. Tohum- lari tpki karpuz çekirdeğine benzer. Bir senelik bir ne. battır. Bfayas ipti- dalarında tepk run, ka ocak w Yapra! ça büyük ve serttir. Meyvası tıpkı uzun- ca bir kabak şeklindedir. Hasadı eylülde başlar, teşrinlerin son- larına kadar devam eder. Fufanın asıl işe yarıyan kismi meyva- sinin içidir. Meyvası koyu sarı ve aşık kahverengindedir. Kuruduktan sonra ka- bak şeklindeki meyvesi bir müddet su içerisinde bırakılırsa kolaylıkla kabuğun- dan ayrılır. İçi sünger gibidir. Almanlar buna Şwam Kürbiz, yan: sün- ger kabağı derler. Rusyada, Amerikada geniş mikyasta tiraat!i yapılmaktadır. Memleketimizde Ük defa Yeşilköy tobumi islah istasyonunda zi- raati yapılmıştır ve elyevm de yapılmak- tadır. Lufalar; gayet sulak ve rütubetli yer- leri sever ve yağmuru bol memleketlerde meyvaları daha İri olur. Meyvası vasati olarak 30 - 50 santim uzunluğunda ola- bilir. Lufalar hamamlarda mükemmel bir Hf veya kese vazifesini görür. Vücudu masaj yapar gibi oğduğundan çok sıhhi- dir. Bilhassa evlerde bünlaria mükem- mel bir şekilde anlami Ya yıkamakta ve kapları temizlemekte kullanıl! Avrupada Lufadan banyo ayakkapları, banyo şapkaları yapılmaktadır. Bunun için bususi fabrikalar da mevcuddur. Sarılıcı bir nebat olduğu için süs ne- batı olarak bahçelerde kulainınr. Çar- dakları mükemmel süsler, ayn! zamanda meyvasından mükemmel bir şeklde Is fade edilir. Resmimiz, memleketimizde yetişmiş bir Lufa nebatınin meyvası ktedir. eenenesanssasassasesasasasanasssuse essaasse de soda ve yüzde 1 nisbetinde sabun ile Katıştırmalı ve er iyisi bulamaç yapmak Üzere söndürülmekte olan kirece azar azar, yukarıki nisbet dahilinde kükürt döküp iyice karıştırmatıdır. Bütün bu saydığımız ilâçlar, resmini dercektiğimiz, poölverizatörle serpilmelidir. Bağın vüsatine, kullanılacak Uâcın mik- darma göre polverizatörün cesameti ona göre intihap edilir. Polveriztörle Wi; püskürtüldükten son- Fa, âletin hemen yıkanmasını ehemmi- yele tavsiye elmek İsteriz. yoktu... Mutaassıb bir ailenin kızıy- dım... Büyük annem namus meselele- rinde amcamdan daha sıkı, amcam- dan daha fazla şakaya gelmez bir ka- dındı... Sizi kaybetmiş olmak acısı ve vaziyetimin fecaati içinde çırpınıp du- rüyordum... Ne yemek yiyordum; ne kımıldamağa mecalim vardı. Sabah, akşam, dalgın dalgın, bu çıkmaz yola bir çare aramakla meşguldüm... Haf- talarca düşündükten sonra, nihayet bir gün vaziyetimin gizlenemez bir hale geleceğini anlıyarak, intihara karar verdim... Biran sustu. Sonra, boğuk bir sesle güve etti: —Keşki bu düşündüğümü yapmış ol- saydım... Hiç olmazsa bu feci darbe- ye Celâl'ciğimi maruz bırakmazdım... Yarabbi!.. Kısa saadetlerini ne acı şekilde öde- mişlerdi! Lâmla, hikâyesine devam .— Büyük annemin geniş bir evi var- dı. Vaktile büyük babam sağken, hal ve vakti yerindeymiş; faket kocasının vefatından sonra kadıncağız sıkıntı- ya düşmüştü... Dört odadan mürekkeb selâmlık kısmını bir bahriyeliye kira- Iadı. Bu, büyük bir kaza geçirmiş, has- | ta bir adamdı. "Atıf mırıldandı: — Şimdi meseleyi anlıyorum... — Hayır, bu işdivacın nasl oldu- ! OKUYUCULARIMIZIN SORGULARINA CEVAPLAR Semizotu siraati nasıl yapılır? Bariyer, B. Ragıb: Semizotu ziraslinin mevsimi geçmiştir. Zira şimdi ekilen se- mizolu tohumları, temmuzda tohuma ka- çarlar, Ziraatl şu şekilde yapılır: Semizotu ol- dukça kıymetli, kanı tasfiye edisi bir seb- zedir. Hem etli yemeği ve hem de bilhas- sa çiy olarak sülatası mükemmel olur. Bunun muhtelif nevileri vardır. Adi, bil- diğimiz semizotu, sarı yapraklı, geniş yapraklı semizolu namlarile bir takım sınıflara ayrılırlar. En makbulü geniş yapraklı olandır. Zira bunun yaprakları İri ve etiidir. Semizolları hafif kumsal toprakları sever. O kadar müşkülpesent değildir. Çok sudan, ratıp yerlerden hoş- lanmsz. Semizotunun tohumlar, şubat, aylarında eklirler. Toprak İyice sürülüp, bellendikten, &- mıklandıktan sonra bir takım tavalara bölünür. Toprak İçerisine biraz da çürü- müş gübre konursa fena olmaz. Semiz0- tunun tohumları pek incedir. Bunu kum- ia karışlırdıktan sonra, seyrekçe olarak toprak üzerine serpilir ve toprük hafifçe tırmıklanır, bu suretle toprak örtülür. ka- patılır, gene üzerine bir mikdar çürü- müş göbre serpiirse fena olmaz. Bun- dan sonra bir tahta ile veya bir tahta tokmakla hafifçe tazyik olunur ve bunu müteakib de sulunir. On beş gün sonra semizotu tohumları intaş ederler. Bu esnada tekrar sulanır, parsellerde biten yabani otlar al Tohumlar ekildikten iki ay sonra mizotu toplanmağa başlanır. Bemizo: rından tohum alınacak ise tavanın, par- selin bir tanesi olduğu gibi bırakılır. Ha- ziran ve temmuzda kapsüllerin içinde to- bumlar teşekkül eder ve bu kapsüller sararınca tohumlar dökülmeğe başlarlar. Bundan evvel hemen kesilerek topları biraz da kurumağa terk edildikten s0 Ta, tohumlar kapsüllerden çıkartır, keseye konup muhafaza edilir. Semizotu tohumları çok ince, âdeta ba- yut gibidir. Tohumlar çok defa yere dö- külirler ve ertesi sene kendiliğinden ay- ni tarlada semizotu biter, bunlardan bit- tabi istifade edilir. mari bir Kömür tozu ve külün çiçekçilik bakımından faydası Büyükdere, B. LüMI Ciçek: PFilyu İs- minde, maslesef bir çiçek Lamımiyoruz. Çiçeğinizin hakiki ismini bildirirseniz, © çiçeğin me ve bakım hususunda- ki usullerini size bildiririz. Eğer yumrulu veya soğanlı bir çiçek ise, bunların bu mevsimde arlık soğanları diklimez, sön- bahar veya ilkbaharı beklemek lâzımdır. kömür tozu, çiçek dikilen toprakların mesamatını arttırır, toprağa karınca ve diğer haşerelerin girmesine mâni olur, yoksa gıda hususunda bir faydası yoktur. Küle gelince: Bunun terkibinde potas vardır. Bazı çiçeklerle, bağ bpraklarina, bazı sebzelere - meselâ: Kuşkonmazın dikildiği toprağa - verilirse faydası çok- tur. Binaenaleyh az mikdarda çiçek sak- sılarının üzerine de serpilebilir. Kireç tozunun sümüklüböceklere fay- dasi olduğu muhakkaktır. Bunu çiçekler Üzerine değli, böceklerin gezebilmeleri #htimali bulunan topraklar üzerine serp- melidir. Böcekler buradan geçerken kireg onları harab eder. Yıldiz » dalyaların » yetiştirme ve ba- kımı bususuda evvelce yazılarımız İntişar etmiştir. Bu sahifede yıldız, dalyalar hak- kında büzi malümat vardır. ğunu daha bilemezsinir... Bırakın da anlatayım... O, bir çok ilâçlar kullanır- dı.. Bu meyanda, bir kaç damladan fazla içildiği takdirde insanı öldüre- ceğini bildiğim bir şişe vardı... Bir gün evde bulunmadığı bir sırada odasına girip o ilâcı almak istedim. Elimdeki su bardağına tam mahud zehiri boşal- ftarken, ben farketmeden arkamda ka- pi açılmış. Kiracımız, benim yapmak- ta olduğum işi aynada görünce hemen koştu; ellerimi yakaladı ve sıkı sıkı benderi izahat istedi. Artık kendimi zaptedemiyerek hıçkıra hıçkıra ağlı- yordum. Sonra birisine derdimi anlat- mak ihtiyacile bütün hikâyemi söyle- dim, «Sükünla beni dinledi ve bu surat- sız, sakin adam, büyük bir şefkatle derdimi teselliye İntihar etme- min cinayet oldi bilhassa içim- de yaşıyan bu ikinci hayata kasdet- mek hakkını haiz olmadığımı uzun Uzun anlattı. Fakat ben bir türlü ka- Di olmuyordum. Vaziyetimi büyük annem duyarsa, bunun ölümden beter olduğunu söylüyordum. «Biran düşündü; sonra, elelâcele benimle evlenmeği teklif etti. Böyle- kle hem çocuğumun bir babası ola- dağını, hem de benim ayıptan kurtula- XArkası var)