25 Mayıs 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

Benzine ispirto karıştırılması her tarafta ilerliyor İngilterede otomobillerde kullanı- lan benzine ispirto karıştırılması o kadar ilerlemiştir ki hazine idaresi bunun üzerine benzin gibi bir resim vazetmeğe lüzum görmüştür. 1932 üenesinde İngilterede otomobillerde | muharrik kuvvet olarak ancak 18,331 galon ispirto sarfedilmişti. Bu sene ise 9,333,000 galon sarfedileceği tah- min olunuyor. Bu mikdarın benzinden alınan re simden muaf tutulması hazineyi 7,500,000 İngiliz llarsı zarara soka- cağından galon başina 9 pens resim alınması kararlaşlırılmıştır. Maden kömüründen çıkarılan pet- rolden eskisi gibi hiç bir resim alın- miyacaktır. Bilâkis bir harb vukuun- da İngiltere muhtaç olduğu petrolü bu memlekette mebzul bulunan kö- mürden çıkarabilmesi için bu istih- salâta nakdi mükâfat verilmektedir. Petrol ve benzin İle karışık olarak kullanılan ispirto melâstan çıkarıl- maktadır. Melâs ise pancar ve kamış şekerlerinin tasfiyesinden sonra ka- lan kıvamlı tortudur, İngilteredeki şeker fabrikaları me- lâslarından çıkarılan ispirto yeni re- simdn pek müteessir olmiyacaklır. Çünkü bu şeker fabrikalarına çıkar- dıklariı melâs için galon başına 8'5 pens nakdi prim verilmektedir. Yer- 4i melâslardan çıkarılan ispirto gar lon başına yarım pens gibi gayet az bir resim verecek demektir. İngilte- reye melâs daha ziyade hariçten gi riyor. 1927 senesinde 3,000,000 kan- tar melâs girmişti. Asıl resmi bu ha- riçten gelen melâslardan çıkanlan ispirto verecektir. Patatesten ispirto çıkarılmasına da İngiltere hazinesi pek taraftar de- Elidir. İngiltere hükümeti sırf harb zamanında hariçten gelecek erzakın azalması için patates zerini terviç etmektedir. Uzun müddet bozulma- Yıp dayanan bir gıda maddesi olma- dığından İngiltereni bunun hadden fazla mikdarda yetiştirilmesinde bir fayda görmiyor . Tıb âlemi heyecanda Londra hastanelerinden birinde hastabakıcıları gaz kurslarına devam ediyorlar, Gece öğretmen dersini veriyor, sonra tatbikata geçiyor. Hastabakı- cılar gaz maskelerini takıyorlar, 7e- hirli gaz dolu bir odaya giriyorlar, Öğretmen emrediyor: — Maskelerinizi çıkarıp taknuzt.. | Zehirli gazın nevini tefrik edebil mek için çeyrek saniye kokuyu alma- ları lâzım Bütün haslabakıcılar bir şimşek huzile maskelerini çıkarıp ta- kıyorlar, yalnaz Eva Veb maskesiz duruyor. Zehirli gaz tabakaları ara- sında, hiç müteessir olmadan, başı dönmeden, gözleri kararmadan öl meden duruyor, rahat rahat nefes alıyor... Sanki gül bahçesindedir!.. Bu hadiseye şahid olanlar şaşaka- İıyorlar. Hastanenin doktor ve pro- fesörleri bayan Evayı müşahede al- tana alıyorlar... Mesele anlaşılıyor: Bayan Evada kedi ve köpek teşekkülü var, Kediler. le köpeklere zehirli gaz tesir etmi. yor, Eva da müteessir olmuyor. Bu bayanın da kedi ve köpekler gibi ter- lemediği de tesbit ediliyor. Kedilerle köpeklerin teri ten deliklerinden de Zil, ağızlarından çıkar, Eva da ağ- zından terliyor, vücudünde mesame yok. Kolombun torunları Biliyorsunuz ki Sen - Domingde Kristof Kolombun torunları vardı. Daha son senelere küdar iki torunu yaşıyordu. Bunlardan biri geçen ay öldü. Evvelki hafta Sen -Doming hükü- meti, Kristof Kolombun hatırasını yadetti ve reis Trujillo, Kolombun hayatta bulunan tek ve yegâne toru- nuna hükümetin en büyük nişanı. nın en büyük rütbesini verdi. Yeni dünyanın adı Kristof Kolomb değil amma, Kolomb ismi Amerika adından daha canlı, Pazarları kapalı Hollandada küçük bir adada küçük bir köy vardır: Marken köyü, Bu köy çok güzeldir ve evlerinin üslübu eski Hollanda üslübudur. Marken belediyesi duyulmamış bir karar verdi: Pazar günleri ada ve köy kapalı bulundurulacaktır. O gün ada- yı ve köyü, seyyahların gezmesi yasak- tır. Belediye kati emir vermiştir. Bu ya- sağa rağınen köye gelecek olan sey- yahlara servis yapılmıyacak, kahve- lerde çay, otellerde oda verilmiyecek- tir. 5,000 milyar Geçen hafta gene bu sütunlarda bir briç hâdisesinden bahsetmiştik: Dört bayan Briç oynarlarken, dördü- nün eline ayni cini kâğıd düşüyor; yani birinde on üç kupa, birinde on Üç maça, birinde on üç pika, birinde on üç ispatı var, Bu hâdiseyi beynelmilel priç proje- sörü bay Külbursona büdiriyorlar. Pro- fesör böyle bir hâdisenin 58 milyarda bir kere vukua gelebileceğini söylü- yor. Eniransijan gazetesinin karilerin- den biri profesörün bu sözünü kabul etmedi. Bu zat diyor kiâ — Briçteki kâğrl kombinezonlarının Sayısı 58 milyardan çok daha fazla sene sonra... dır. "Şöyle bir muadele yapmak lizm gelir: N lük MEZ 24 (13) 4 Yeryüzünde 1 milyar 6 yüz milyon nüfus var diyorlar. Eğer bu insanlar dörder kişi olup briç oynamağa başlar- larsa, hem de nefes almadan gece gündüz oynarlarsa, briçin muhtelif kâğıd kömbinezonlarını ancak 5.000 milyar, yani beş yüz milyon senede tü- ketebilir. | Projesörün o 58 müyar kombinezonu bu sayının yanında hiç kalır... Briç meraklılarına müjde, sabretsin- ler, 5.000 milyar sene sonra bu hâdise tekrarlanacak!., e ——ğ—ğ—ğ—ğ—ğ—ğ— mmm m aman Maarif müdürü Şileden geldi Sene sonu münasebetile köy mek- teplerini teftiş etmek üzere Şileye gi- Gen Maarif müdürü B. Tevfik Kut dün şehrimize gelmiştir. Maarif müdürü ay- ni zamanda gelecek sene İstanbul kaza- larında açılacak olan yeni köy mek- teplerinin yerlerini de tedkik etmiştir. Bir gazete, önümüzdeki yılbaşında ye- miden 25 köy mektebi açılacağını ya- Zıyordu. Yeniden birçok mektep açıl- ması kararlaştırılmış ise de bunların Sayısı henüz belli değildir. Karamana bol yağmur yağdı Karaman (Akşam) — Bu yıl top- raklarımız suya kandı. Bölgemizin her tarafında mahsul bereketi var, Çifçi, neşe içindedir. Milli bayramlarda yapılacak tenvirat Dahliye Vekâleti İstanbulda mili bayramlarda yapılacak tenvirat için hazırlanan projenin B. Prost tarafın- dan tasdik edilmesini istemiştir. Sa- rTayburmunda yapılacak elektrikli fıs- kıyeden başka Sarayburnu sahilleri de renkli ampullerle aydınlalılacak- tır, Mütehassısın bu mütalâası Dahi- iye Vekâletine bildirilmiştir. Proje tasdik edildikten sonra Bele- diye ile Elektrik şirketi arasında ev- velce parafe edilen mukavele Beledi- ye ile Nafia Vekâleti namına Elektirik şirketini idareye memur edilecek yeni müdiriyet tarafından imza edilecek- tir, Dekforlüğln elemesi ınsanların vasati ömrünü 67 seneye çıkardı San gelen gaze- teler İnsanlarda vasati ömrün ari tığını haber veri- yorlar, Neşredilen istatistiklere bakı- lırsa eski zaman- larda, vasati ömür 37 sene imiş. Tababetin gittikçe iler- lemesi, bütün hastalıkların değilse bi- le insanları kırıp geçiren hastalıklar- dan bir kısmının aşı veya müessir ilâç larla önü alınması sayesinde insanla- rın vasati ömrü 57 seneye çıkmış. Son senelere ait istatistikler ise vasati ön- rün gittikçe arttığını ve 67 seneyi bul- mak üzere olduğunu bildiriyor. Böyle giderse yakın bir istikbalde insanların hiç olmazsa yüz sene ya- şıyan mahlüklar haline geleceklerini ümid etmek boş bir şey olmıyacak, Fakat bundan bahseden bir Fran- sız muharriri ilk nazarda insanları 56- vindirmesi lâzımgelir gibi o görünen İ bü haberden hiç de memnun olma- dığını kaydederek diyor ki: «Doktorlar insan ömrünü uzatmı- ya çalışıyorlar, bunda da muvaffak ol- muşlar. Güzel... Fakat insanların bu ömrü rahat, huzur ve eğlence ile zevk içinde, neşeli ve hoş geçirmeleri için hangi tedbirler alınıyor?, İnsanlar eskidenaz yaşıyorlardı. Fakat bu kısa ömür içinde, bugün insanları terleten müşkülâtlar, korku lar, yaşamak için binbir zahmete gö- güs germek mecburiyeti yoktu. Mal- şet ve istikbal endişelerinden ve teh- likelerden uzaktılar, Kafaları dinç, kalbleri müsterihti. Halbuki şimdi... Pazar günleri eğlenceye gidenlerin yüz- lerinde, sanki bir cenaze takip edi- yormuş gibi, mahzun bir hal var» Hakikaten zamanımız insanları için yüz sene yaşamanın bir saadet mi, yoksa bir felâket mi olduğunu kati su- rette tayin etmek kolay birşey değli- dir, Son on beş, yirmi senedenberi bütün dünyada nihayetsiz bir didiş- me şeklini alah hayatın gittikçe ku- rulaşıp tatsızlaştığı görülmektedir. İnsanlar çalışmaktan yaşamıya va- kit bulamıyorlar, Halbuki asıl vazifesini yapmakla beraber yeryüzüne biraz da tablatın sayısız nimetlerinden, dünyanın zevk ve eğlencelerinden istilade ederek ra- hat ve huzur içinde ömür sürmek üzere gönderilmişe benziyen insan, sort devirlerde yaşamanın zorlaşması yü- zünden bu ilâhi gayeyi tahakkuk et- tirmek imkânlarını kaybetti, Eski zamanlarda hemen her kula nasip olan rahat ve huzur içinde ömür sürmek saadeti bugün insanlar için erişilmesi müşkül bir bahtiyarlektır. Çünkü gaileler artmıştır. Hiç bir işte istikrar kalmaması, bugünü bitirme- den yarını düşünmek mecburiyeti in- sanlara biran huzur vermiyor, nere Bir Fransız muharriri bu münasebetle diyor ki : İnsanların ömrü uzuyor. Güzel... Fakat bu ömrün rahat, huzur ve eğlence ile zevk içinde neşeli ve hoş geçirilmesi için hangi tedbirler alınıyor ? de kaldı ki, bugü- nü temin etmek dahi te kbaşına bir muharebe kazan- mak kadar zordur. Malşet cengini ka- zanmış, bu muha» b rebeden galip çıkmış bir inssn için bi- le gene sakin rahat ve neşeli bir hayak sürmek kabil olmuyor. Çünkü yalnız ferdin değil dünyanın vaziyeti değiş- miştir, Milletlerin huzur ve sükününü, dünyanın sulhünü tehdid eden sebepler biribirin! takip ediyor. Buhranlar bulı- ranları kovalıyor. Dünya hâdiselerine bir göz atmak neşenin uzaklaşması için kâfidir, Onun için insanlar kolay kolay ne- şelenemiyorlar... Bugün medeniyet ilerlemiş, birçok rahatlık imkânları bulunmuş, eğlence vasıtaları da eski zamana nisbetle artmış gibi görünü- yor, Kırk elli sene evvel sinema yoktur. Radyo henüz bilinmiyordu, insanlar bugün olduğu gibi çabuk seyahat et- mek imkânlarından mahrumdular, Otomobil bu derece yayılmış değildi. Fakat bu icadlar, bu eğlence vasıtalar rı bugünün, kafası endişelerle do- Tu, yorgun ve yıpranmış insanını ne- şelendirmek için kâfi gelmiyor. Bunun için, âlimlerin insan ömrü- nü uzatmak hususunda elde ettikleri muvaffakıyetin arkasından «bu ömrü neşe ve eğlence İle geçirmek için han- gi tedbirler alındı?» sualini yerinde bulmamak mümkün değil, Şevket Rado Vaskert çayının selleri durduruldu . Şehre gelen kumlardan ancak bir kısmı kaldırıldı Erzincan (Akşam) — Vaskert ça- yından şehre gelen sellerin önü beş günde alınabilmiş ve bu da kahraman askerlerimizin büyük yardımları ve fedakârlıklarile başarılmıştır. Halk na- muna belediye relsi komutanlığa teşek» kürlerini arzetmiştir. Sellerin şehre getirdiği kumları halk kaldırmıştır. Belediye geri kalan kıs- mının kaldırılması için beşyüz liraya yakın bir para vesaiti nakliye Ücre- li vererek temizlettirmişse de bu para ile ancak çarşının bir kısım kumları kaldırılabilmiştir, Şehrin tâmamen sellerin pisliğinden temizlenmesi için dahâ bu kadar paranın sarfına ihti- yaç vardır. Sıhhiye tayinleri Ankara (Akşam) — İstanbul sıtma mücadele heyeti reisi Seyfeddin Okan Adana sılmâ enstitüsü müdürlüğüne ve Hâve olarak sıtma hastanesi mütehassis- Tığına, Konya sıtma mücadele reisi Mitat Süver İstanbul sıtma mücadele relsliğine, Ankara sılıma mücadele relsi Asım Urka umum sitma mücadelesi o müfettişliğine, Manlsa sıtma mücadelesi lâboratuar şefi Rıfat Önel Konya sıtma mücadelesi rels- liğine, İstanbul bulaşıcı hastalıklar has- tanesi mütebassislarından Hasan İsmall Köstem Ankara sıtma mücadelesi reisli- ğine, oçıktan hükümet tabibi Yümni Toker İstanbul merkez hükümet doktor- luğuna, Maraş belediye doktoru Saded- din Gören İzmit belediye doktorluğuna, Hekimhan hükümet doktoru Zeki Önat Ankara silma mücadelesi doktorluğuna tayin edilmişlerdir. Kor&odeli hükümet doktoru İhsan İltep İle Karahisar hükümet doktoru Reşad Şerbetçinin becayişleri yapılmıştır. Cide hastanesi operatörü İbrahim Veli Odar Kars memleket hastanesi operatöp- öğüne, çocuk hastanesi eski dahiliye asistanı Ferhunde Yördsever Ankara, NÜ- mune hastanesi dahiliye mütehasssı mu- avinliğine, Maraş İrahom hastanesi mü- tehassısı Zeki Uysal Adana irahom baş- tanesi ikinel döktorluğuna, Adana trahom bastanesi ikinci doktoru Fuat Aziz Kip Maraş trham hastanesi doktorluğuna, açıktan eczacı Ömer Faruk İlhan Diyar- bakır Nümüne hastanesi eczacilığına für yin edilmişlerdir. Mardin memleket hastanesi eczacı Tevfik Akkoy vazifesi başına gitmediğin- a çan AŞ Belediye Taksimde yer altında bir garaj yaptıracak Garaja meydanda Camlıköşkün karşısına gelen ve genişletilecek olan sokaktan girilecek B. Prostun hazırladığı nazım plâna göre İstanbulda yapılacak işlerin ba- şında 'Taksim kışlası ile müştemilâtı- nın istimlâki ve kışla arsası üzerinde bir sergi binası inşası vardır. Taksim kışlası ile bu binanın müştemilâtını teşkil eden gazino, depo, garajlar ve sairenin İstimlâkine aid tedkiklere başlanmıştar. Taksim Kışlaşmın bulunduğu saha» da sergi binası ve teferruatı inşa edi- lecek, Taksimde âbidenin karşısına te- sadüf eden Camlıköşk gazinosu ile buradaki binalar tamamile kaldırıla- rak bu kısım meydana ilâve edilecek- tir. Meydan bu süretle biraz genişle- dikten sonra - evvelce yazdığımız gi- bi - meydana bakan Kalmis apartı- manının bulunduğu ada ile Rum kili- sesinin önünü teşkil eden binalar da istimlâk edilerek kaldırılacaktır. Belediyenin Karaköyden itibaren Yüksekkaldırım solda kalmak üzere Taksime doğru açacağı viyadüklü yo- Tun Taksimdeki başı Kalmis apartımar nının bulunduğu adanın yanındaki sokakta olacaktır. Belediye Taksim kışlasının müştemilâtında bir çok otomobil garajları olduğunu gözönüne almış ve işletmek üzere Avrupadan getirteceği yeni otobüsler için de mo- dem tesisatı ihtiva eden garajlar tesi- si lâzım geleceğini düşünerek yıktırı- lacak gazino ve müştemilâtının yeri- ne yeraltında büyük bir garaj yapma- Ea karar vermiştir. Garajın medhali, Karaköyden Tak- sime doğru açılacak yeni viyadüklü yolun medhalinde bulunacaktır. Ga- rajın plânı etrafında belediye fen he- yeti tedkikatta bulunuyor. B, Prostun tasvibinden geçecek olan proje üzerins garajın kaça mal olacağı anlaşılacak- tır. Projede garajın kaç otomobil ve otobüs alacağı tesbit edilecektir. Gaziantebde ilk traktör Gazianteb (Akşam) — Şehrimize ilk traktörü, tanınmış çiiçilerimizden B. Ekrem Cenani getirmiş ve ilk tec- rübesini geçen hafta Tılhalid çifliğin- de vali, ileri gelen memurlar, çifçiler, bankacılar ve civar köylerden gelen köylülerden müteşekkil büyük bir da- vetli huzurunda yapmıştır. Tecrübe- lerin muvaffakıyeti bilhassa köylü üzerinde derin akisler bırakmıştır. Avusturyadan gelmek istiyenler Son zamanlarda Arusturyadan Türkiyeye gelmek isteyenlere tesadüf edilmiştir. Bunlar Türkiyede iş bu- Yup çalışmak arzusundadırlar, Tica- ret odasına bazı ferdi mürncaatler vaki olmuş, Türkiyede iş bulunup bulunamıyacağı sorulmuştur. Amerikadaki vatandaşları- mızın felâketzedelere yardımları Dün Amerikada Detroit şehrindeki Türkish Orphan Assoclatlon kâtibi Hüseyin Musa imzasile bir mektub aldık. Mektubda bu şehirde amelelik eden Türklerin Orta Anadoludaki zelzelede felâkete uğrıyanlara yardım. için 500 dolar topladıkları, bu para nın Kızılay cemiyetine: gönderildiği bildirilmektedir. Vatandaşlarımızın bamiyetini take dir ederiz. Giresunda 10'denizciye 1000 lira ikramiye verildi Giresun 24 (Akşam) — Selâmet mo- törü mürettebatını kurtaran on de (| nizciye Vekiller Heyetince verilmesine müsaade edilen 1000 lira ikramiye, vali tarafından verilmiştir.