ask ri bulunan hükümet İsviçrenin şark hududu ile eski Avusturya arasında Avrupanın kü- çük bir müstakil memleketi vardır. /Avusturyanın Almanyaya ilhakı ile bu küçük hükümet de Almanya ile koruşu olmuştur. Lihtenştayn adın- daki bu devlet müstakil bulunması- ma rağmen o kadar ufaktır ki bütün Ordusu tek bir askerden ibarettir. Bu Asker dahi 97 yaşındaki Andreas Kieber'dir. Bütün Avrupa orduları makine- leşlirilmiş olduğu halde Lihtenştany' Drdusunu teşkil eden ihtyiar asker Piyadedir. Hududun sevkulceyş mü- him olan noktalarını yaya olarak dolaşır vo muhafaza eder. Tüfengi Modern bir silâhtır. Lâkin kasatura- #1 gayet uzundur, Başmdaki çelik miğ- feri tuğludur. Bu küçük memleketin büyük bir beldesi ve demiryolu yoktur. Parlâmentosu da 17 mebustan mü- teşekkildir, Ahalisi 11500 nüfus olup ölüleri al- mancağdır, 1866 senesinde Avusturya Prusyaya karşı harp ettiği zaman Tâhtenştany Avusturyanın müttefiki olarak kendisine 58 mevcudlu bir or- ducuk göndermiştir. Andres Kieber bu küçük ordunun sağ kalan son as- keridir, Bu devletin tek askerli ordusundan başka müsellâh kuvveti beş polis ve 20 polis ihtiyatı ve İsviçreli 50 gümrük muhafızıdır. Bu devletin merkezi 1400 nüfuzlu Naduz şehridir. Mesahası an- cak 159 kilometre murabbâıdır, Erkek mi istersiniz kız mı? Bir Alman doğum mutahassısı rahim- deki kızı erkek erkeği kız yapıyormuş? Yeryüzünde yeni bir haber çalkala- nıyor. Bu haber, hilkat kanunlarının altüst olduğu haberidir. Königsburg hastanesi profesörlerinden B, Friç Un- terberger ortaya öyle bir iddia attı ki, bu iddiaya lâkayıd kalmanın imkânı yok, ihtimali yoktur. Bu profesör di- yor ki; — Ben hâmile bir kadına sorarım: “Çocuğunuzun kız mi olmasını isti- yorsunuz erkek mi?» Kız istiyorsa kız, erkek istiyorsa erkek doğurur. Profesörün iddiasına göre, bir sene- de yetmiş dört kız doğuracak kadının gocuğunu erkek yapmıştır. Gene profesörün"iddiasma göre, bu İşl yapmak gayet basittir, Anneye her gün kuvvetli doz bikarbonat dö sud vererek, yücudündeki kimyevi terek- Kübatı tasfiye etmek kâfidir... İngilterede boşanma davaları Bugünlerde Londra mahkemelerin- de boşanma davalarına bakılmağa başlanıyor. Bu senenin davaları ge çen seneye nisbetle epeyce fazladır. : a Geçen sene 1500 dava açılmışken bu Sene 1680 boşanma davası vardır. Be- Teket versin bu 1680 davadan bin ta- mesi ayrılıkla neticelenecektir; fakat 600 kadarı tahkiaf hâkimliği tarafın- dan uzun uzadıya incelenecektir. 80 dava ise hususi bir senato meclisi ta- Yafından tedkik olunacaklır, Boşan- ğ mak isteyenler arasında meşhur ka- din tayyareci Anni Mollison da vardır. Bu davanın büyük bir alâka ile takip <lumacağı muhakkaktır. Bir de müte- veffa Lord Kürzon'un yeğeni Lord İ Dünyanin en tatli nehri Yugoslavyadan gelen bazı kaçakçı- Gk haberlerine bakılacak olursa dün- Yanın en tatlı nehrinin Save nehri ol mast lâzem geliyor, Sebebini izah ede- Hm: Saharin denilen sunt şeker mad- desi hakiki şekerden 500 defa daha j kuvvetlidir. Birçok memleketlerde ol- ü duğu gibi Yugoslavyada da saharin j imali ve ithali muayyen şartlara bağ- a 4 dır. Onun için saharin kaçakçılığı ğ şiddetle takip olunur ve ele geçirilen ü saharinler Save nehrine atılarak tm- ha edilir, Yapılan istatistiklere naza- | Tan son iki ay zarfında yarım tondan, | İazla saharin nehre atılmıştır. Yarım #on saharin ile 28,125,000 fincan kah» ve pişirilir, 14,625,000 bardak limona- ta yapılır. Yugoslavya jandarması eli. ne geçirdiği saharinleri bundan son- | yada Save nehrine atacaktır. Şu halde dünyanın en. tatlı nehrinin Save neh- i ; Ti olduğuna şüphe yoktur. i Avrupa matbunlı tib dünyasında buna dair anket açtılar; — Acaba Alman profesörünün id- diası doğru mu?.. Fransanın fen akademisi âzasından âlim profesör B. Kolleri: «Doğru ise hayret ederim!» dedi. Dünyanın tanınmış doktorlarından B. Port: — Şarlatanlık diyor, inanmam. Fakat doktor Dövrenye müftered- did; diyor ki: şey olsa gerek... Çocuk rahme üştüğü ilk bir iki gün içinde ifraza- tın asiditesi değişir... Eğer yüz çift üstünde tedkikat yapacak olursak, çocukların ana rahminde cinsiyetleri- ni değiştirmeğe muvalfak oluruz. Acaba bizim mütehassışlar bu me- sele hakkında ne düşünüyorlar? Afacanın yaramazlığı Fransanın Epinel şehrinde oturan On üç yaşında bir afacan, geçen gün mektepten kaçıyor, gece yarısma ka- dar kırlarda dolaşıyor, gece yarısı Epi- nal istasyonunun deposu önüne geli- yor; deponun önünde duran vagonla- ra, lokomotirflere şöyle bir bakıyor, 10. komotiflerden birini gözüne kestiriyor, tırmanıyor, makinist yerine çıkıyor, bir demir kolu yerinden oynatıyor, 1o- komotif hafif bir hızla yol alıyor. Afa- can memnun... Lokomotif gidiyor, gi- diyor, iki yüz metre kadar gidiyor be- reket versin önüne bir vagon çıkıyor, vagona. çarpıyor, vagon parçalanıyor amma lokomotif de duruyor... Neden sonra afacanı yakalayıp polis merke- zine teslim ediyorlar. Bir kerecik öpmek için Meşhur filim artisti Sonya Heni geçenlerde Hollisud'daki filim atelye- sinden akşam üstü yorgun argın evi- ne dönüp odasına çıktığı zaman bir gürültü işilmiş ve arkasını dönüp ba- kınca ayakta duran kılıksız genç bir adamın kendisine bakarak gülümse- diğini görmüştür. Genç adam artiste doğru ilerilemiş ve kızdan bir öpücük istemiştir. Fena halde hiddetlenen Sonya hemen zile basarak otel uşak- larını çağırmış ve o kıyajetsiz genci odasından dışarıya çıkartmıştır. Genç adam zabıtaya teslim edilmiştir. İfa- sinde diyor ki: — Sonyanin palinaj sahasındaki meharetine hayranım pa- ram. olmadığından filimlerini de sey- redemiyorum, Nihayet bir kere ya kındar. görüp bir kerecik öpmek için Genci mahkemeye verdiler. Acaba hâkimler ne karar verecek dersiniz?, i e — mm a . Vasıtasız vergilerin tevhidi ! ı i ! projesi hazırlandı ' “Ankara 5 (Telefonla) — Vasıtasa vergilerin tevhidi etrafında, Maliye ve- ; | kâletince yapılmakta olan tedkikler . 1 bitmiş ve bu hususta bir proje ha- E zırlamıştır. Proje mütehassıs bir he- Yet tarafından son defa gözden geçi- rildikten sonra meclise verilecektir. Devlet Demiryollarında tayinler Ankara 5 (Akşam) — Devlet De- miryolları istatistik müdürü B, Müm- taz Kalafatoğlu umum müdürlük ta» rife ve ticaret müdür muavinliğine, ticaret ve tarife müdür muavini B. İlhami de Mudanya - Bursa hattı işlet- me âmirliğine tayin edilmişlerdir. Tuareg erkekleri yüzlerine uzun peçe takarlar Şimdi Habeşistana umumi vali ta- yin edilen Dük d'Aosta 1932 ile 1935 seneleri arasında büyük Sahranın içe- rilerine doğru beş tedkik seferi yap- miş ve bu seyahatlerinde bir çok ilmi meseleleri halle muvaffak olmuştu. Bu meseleler arasında en enteresanı Tuareg meselesiydi. Tuaregler politi- ka ve etnografya noktalarından fev- kalâde garib bir kabile olup büyük Sahranın garb taraflarında yaşarlar. Bu kabileye mensub olan erkekler dai- ma peçe ile gezerler ve bu peçeyi ka- dınların huzurunda ve geceleyin bile çıkarmazlar, Evvelâ bu kabilenin hangi ırka men“ sub oldüğu tedkik edilmiştir. Bazı kimseler “Tuaregierin Berberilerden * olduklarını iddia etmişler, bazıları ise onların riayet ettikleri âdetlere ve te- amüllere bakarak Geremanatlar ırkı- na mensub olduklarını ortaya atmış- lardır, Herhalde Tunreglerin Şimali Afrikada yaşıyan en eski bir insan ır- kına mensub olduklarında şüphe yok- tur, 'Tuareg kadınları fevkalâde imtiyaz- lara maliktirlği, Yüksek ailelerde em- Jâk, rütbe ve memuriyet ve asalet un- vanları kadınlara aittir, ölen kadın- dan hayatta kalan kadına miras kalır. Asil bir Tuareg erkeğile asli olmıyan Yumurta amelesi işe başladı Tacirler amelenin istediği ücreti bir defaya mahsus vermişler Fazla yevmiye İstiyerek işlerini bira- kan ihracat yumurtaları amelesi pat ronlarla aralatında hasıl olan anlaşma neticesinde dün işlerine başlamışlar- dır, İtalya ve Yunanistana gönderile- cek olan yumurtalar bugün sevkedile- cektir. Yumurta ihracatçıları sevkedilecek yumurtalar için ayni yüksek yevmiye- yi verdikleri takdirde zarar edecekle- ri iddiasile vaziyetin ihracata tesir et- memesi bakımından dün slâkadar ma- kamlara müracaatta bulunmuşlardır. Keyfiyet İktisad vekâletine de bildiril- miştir, Yumurta ihracatçılarile amele- nin vaziyeti tedkik edilip mesele en ki- sa zamanda halledilecektir. Karsda gümrük kimyahanesi Ankara 5 (Telefonla) — Karsta ye- ni ve modern bir gümrük kimyahanesi . Bunun için Gümrük ve İnhisarlar vekâletinin yeni yıl büt- çesine kâfi miktarda tahsisat konul- muştur, Klmyahanenin inşaatına önü- müzdeki mali yıl içinde başlanılacak» tar, Köy ebe mektebi Ankara 5 (Telefonla) — Konya do- gum evinde bir köy ebe mektebi açı- lacaktır, Mektebin tesis masrafı olar Tak Sıhhiye vekâletinin 938 yılı büt- çesine 15,519 liralık tahsisat konul- muştur. Çocuk doğum ve bakım evi Ankara 5 (Akşam) — Manisâda açi- lacak doğum ve çocuk bakım evi için Sıhhiye vekâletinin yeni yıl bütçesine 30 bin küsür liralık tahsisat konuk muştur, Beynelmilel fotogrametri kongresi Ankara 5 (Akşam) .— Bu yil içinde Romada toplanacak olan beynelmilel Fotogrametri kongresine iştirekimiz hükümetçe kararlaşlırılıştar. Van gölü işletmesine 45 bin liralık yardım Ankara 5 (Telefonla) .— Van gölü Emlâk, memuriyet ve asalet ünvanları hep kadınlara aittir. Tuareg kadınları erkeklerin fevkinde imtiyazlara maliktir, bir kadından veya yabancıdan doğan çocuk asil sayılmaz, Halbuki asil olan bir Tumreg kadımile asil olmıyan bir erkekten doğan çocuk asalet unvanı alır. Küçük ailelerde dahi bir kadınla evlenmeğe inhisar eden aile hayatın- “da dahi Tuareg kadınlarının malik oldukları haklar diğer Berberi kabile- lerindeki kadınların haklarından çok yüksektir. Evli bir kadın ev işlerile hiç meşgul olmaz, bu işleri hizmetçiler gö- Türler. Evli kadın dostlarını ve arka- daşlarını ziyaretle vakit geçirir, tütün çiğner ve tek telli kemanını çalar, Dİ- ğer bir musiki aleti de «Tabel» dedik- leri üzerine deri gerili olan kabaktır, 'Tuareg kadınları bir «Tubels e malik olmayı asalet timsali sayarlar, 'Tuareg erkeklerinin yüzlerini örten peçe üç metre uzunluğunda bir örtü. dür. Bu örtü yalnız gözler meydanda kalacak şekilde başa sarılır, Asil ve yüksek aileye mensub olan erkekler siyah veya mor peçe taşırlar, uşaklar ve aşağı tabakaya mensub erkekler ise lar tarafından ahlfika ve âdetlere mu- gayir bir hareket tarzında telâkki olu- Bur, Erkeklerin peçe taşımalarında dini bir mâna da vardır. Peçeli bir erkek 'Tuareg meş'um tesirlere ve ruhunun Balıkçı dükkânlarında akar su bulundurulacak ! Balıkçılar su ile ellerini yıkıyacaklar ve balıkları paket yapıp müşterilere verecekler Şehir meclisi dün toplanmış, İstan- bulun imarına tahsis edilen paranın bütçeye sureti kaydına dair mazbata ile 938 vilâyet bütçesinde Cümhuri- yet bayramı için ayrılan 5000 liralık tahsisat bütçe encümenine havale edilmiştir, Ni Bundan sonra zabıtai belediye ta- Umatnamesinin müzakere ve müna- kaşasına, deram edilmiştir, Talimat” namenin, balıkçı dükkânları cephele- rinin üç metre olması hakkındaki hükmü itirazla karşılanmış ve azadan 'B. Hamdi Rasim balıkçılar için mas- raflı olacağını ileri sürmüştür. 'B. Feridun Manyasi ise sıhhi zaru- Tetler dolayısile bu hükmün lüzumu- na kani olduğunu, akar su tesisatı ve diğer sıhhi tesisatın daha küçük yere esasen sığamıyacağını söylemiş- tir. Bunun üzerine alâkadarlardan bir zatın bu hüküm üzerinde izahat vermesi lüzumlu görülmüş ve celse 15 dakika tatil edildikten sonra İkinel celsede sihhat müdür muavini izahat vererek sıhhat bakımından bu hük- mün zaruri olduğu üzerinde durmuş ve bunun halen mevcut balıkçılara teşmil edilmeyip yeniden açilacak Zorba sarhoşlar Kafaları tütsüledikten sonra para vermek istemediler Evvelki gece saat 23 de Bahçekapı- da Dikranın lokantasına Kadıköyün- de oturan Rağitle eniştesi Hüsnü gel- miş ve bir hayli Takı içerek sarhoş olmuşlardır. Sıra Takıların hesabına gelince garson Agopla müşteriler ara- sında münakaşa olmuş ve işe patron da müdahale etmiştir. * Sarhoşlar para vermek istemeyince ağız kavgası kızışmış ve Raşit asabi- yete kapılarak masanın üzerindeki raki şişesini garson Agobun kafası- na vurmuştur. Raşit, Hüsnü, Dikran ve Agop yakalanarak hadise etrafın- da tahikata girişilmiştir, balıkçı dükkânları için tatbik edile- ceğini söylemiştir, Azadan bir çoğu bu cihetin talimat- namede tefrik ve tasrih edilmediği mütalâasında bulunarak illraz etmiş- lerdir, Neticede tallmatnamenin bü hükmü tedkik edilmek üzere encüme ne havale edilmiştir. Meclis önümüzdeki cuma günü top- lanmak üzere dağılmıştır, Hardal şırıngası Bir anana a çocuğu hasta etti oturan Evdoksiya bir buçuk yaşındaki oğlu Dimitriyi tedavi için ilâç almış