. Pıldıktan sonra reis hükümetlen ge 19 Eyl 1997 AKŞAM Sahife 7 DünMeclistecereyan edenmüzakereler) Mareşal Fevzi Çakmak dün akşam Hariciye Vekâleti vekili B. Numan Menemencioğlu | Yugoslavyaya hareket etti Nyon anlaşmasının mahiyetini etraflı bir surette anlattı Dost Yugoslavyanın manevralarında buluna Ankara (Telefonla) — Büyük Mil- let meclisi bugün biri kısa diğeri uzun Süren iki toplantı yaptı. Sant 14 de Abdülhalik Renda ilk celseyi açtı, “İsim okunmak suretile yoklama ya- len üç kanun projesinin tedkiki için muhtelit bir encümen seçilmesini tek- bit etti, Hariciye ve Mill müdafaa encü- menlerinden mürekkeb bir encümen teşkil e edilerek 14 ve 17 eylül tarihli Nyon anlaşmalarile hükümetin kamu- taydan salâhiyet istiyen üçüncü pro- Jesi bu encümene havale edildi. ! Enetimen Antalya mebusu doktor | B. Cemal 'Turicanın reisliğinde 17,08 | kadar devam etti. İ İkinci celse gene Abdülhalik Ren- | danın başkanlığında açıldı. Başvekil İsmet İnönü ile Vekillerimiz bu celsede hazır bulunuyorlardı. Encümenin ha- gırladığı iki. mazbata ve müteakiben kanunlar okundu. Hârielye Vekhleti siyasi müsteşarı B. Numan Menemen- Göğlunun teklifi üzerine iki projede müstaceliyetle kabul edildi. Kanunla- rın kabulünden sonra B. Numan Me- nemencioğlu kürsüye gelerek uzun bir | nutuk söyledi, 1 B. Menemencioğlunun nutku B. Menemencioğlu bu nutkuna baş” larken evvelâ İspanyada cereyan © den hâdiselerden ve bu hâdiselerin Akdenizde ticaret gemilerinin emniye- tini ihlâl eden bir vaziyet aldığından bahsettikten sonra Akdenize emniye- & inde edecek tedbirlerin ittihazı için Nyondâ altı Akdeniz ve üç Katade- niz sahildari devletin toplandığını söy» Jedi, 'B. Menemencioğlu bundan sanra Akdenizdeki korsanlık hareketlerinin kısaca bir tarihçesini yaparak dedi ki: «Bugünkü hâdiselerin bir benzerini 1873 tarihinde vukua gelmiş görüyo- rum, Gene İspanyada bu tarihte çıkan ihtilâl münasebetile açık deniz emni- yetini tehdid eden vekayi cereyan et- miş ve devletleri bu tehdidleri iks &- 'denlere karşı piratlık ahkâmını tat- bika mecbur etmişti. Nyon konferansı da mesnetini bu hükukü düvel prensiplerinde, tarihin bu misalinde ve ayni zamandada 1930 ve 1936 senelerinde tahtelbahir harblerinin tanzimine dair Londrada akd ve imza edilen bir mukavele ve onu müeyyid proseverbal ahkâmında bulmuştür. Türkiye Cumhuriyetinin o yüksek meclisince kabul ve tasdik olunan 3/27 numaralı kanun ile, iltihak etmiş ol- duğu 1936 Londra proseverbali deniz- altı gemilerinin bir takım tedbirlere müracaat etmeksizin ticaret gemile- rini batıramıyacağını ve bu hususta 'denizüstü gemilerinin tabi olduğu hü- kümlere tebalyet etmesi lâzım gelece- ğini müeyyid bulunmaktadır. Nyon konferansı, İspanya hâdisatı dolayisile hali harbın vücudunu kabul etmemek ve İspanyada mücadele ha- linde bulunanlara muharib hukuku tanımamakla beraber Londra anlaş- maları esaslarını bu piratlık hareküti- na karşı ittihazı her devleti salahiyeti cümlesinden olan tedabir ile mezcede- rek İspanya işlerine âdemi müdahale prensibini İspanyada hâli mücadele- de olan taraflardan gayri devletler gemilerinin masuniyetini temin edecek usullere istinad ettirerek tesbit ve ka- bul etmiş bulunuyor, 14 eylülde Türkiye delegesi Hartei- ye Vekili döktor Arasın İngiltere, Bul- garlstan, Mısır, Fransa, Yunanistan Romanya, Sovyetler biriliği, ve Yugos- Javya murahhaslarile birlikte imza et- miş olduğu Nyon anlaşması yüksek tasvip ve tasdikinize arzedilmiştir. Anlaşmanın mahiyeti ğim piratlık vakalarına karşı âkidlerin ğim firatlık vakalarına karşı âkidlerin mütesanid olarak hareketlerini temin #den bir kaç prensip (maddesinden #onra alınacak tedbirlerin bilfeli ce- feyahı ne yolda vuku bulacağını gös- ) bükümleri ihtiva etmektedir. hükümlere göre, Garbi Akdenizde «Trenyen mıntakası hariç olmak Ü- zere - emniyetin mürakabesi karasu- lan dahilinde ve açık denizde İngiliz ve Fransız filolarına bırakılmış ve Şarki Akdenizde (de karasularının mürakabesi her sahlldar devletin ken- disine ve açık denizlerde Adriyatik müstesna olmak üzere anlaşma ahkâ- mının tatbiki gene İngiliz ve Fransız #ilolarına verilmiştir anlaşmanın ma- hiyeti Akdenizin şarkında bu filolar harekâtta bulundukları esnada sahil- dar devletlerden melik oldukları ve- said derecesinde bazı günâ müzaheret görecekler ve bilhassa bu devletlerin kara suları içine kadar pirat gemisini takipedebilmek ve gene sahildarların. irae edecekleri limanlardan istifade İ eyliyebilmek, haklarına malik olacak- lardır. Anlaşmanın tatbikatı esnasında bir İ yanlışlığa meydan vermemek için â- kid devletlerin denizaltı gemileri Ak- denizde bazı kayıdlara tabi o olarak seyrüsefer edebileceklerdir. “Kihayet, müddetle mukayyet ölmi- yan bu anlaşma her âkidin bir aylık mütekaddim ihbar ile çekilmesi imkâ- nını derpiş etmekte ve bu takdirde di- ğer bir her hangi âkide de bu çekilme- gününden evvel haber vermek suretile ayni zamanda taahhüdatına nihayet vermek hakkını bahşeylömektedir. Nyon anlaşmasının 8 izinci madde- si mucibince bu anlaşma ile beynsi- milel taahhüdatta hiç bir veçhile ha- lel gelmemekte olduğunu ayrıca kay- detmek isterim, - Arkadaşlar, «Nyonu anlaşmasının imzası esna- sında bu anlaşmada yer bulmamış 0- lan diğer bazı noktaların müzakeresi- ne devam edilerek müzeyyel bir iti- lâf daha akdine çalışılacağı takarrur etmiştir. Bu ikinci anlaşmadan birincisinin ecza mütemmimesinden olmak üz€- re bu gece Cenevrede ayni devletler murahhasları tarafından imza edil di. Denizüstü gemilerile tayyareler İşte yüksek meclisinizde tedkik ve tasdikini rica ettiğim ikinci metin de budur: Denizaltı piratlığının denizüstü ge- milerile tayyarelere de teşmilini istih- daf eden bu itilâfname «Nyon anlaş- masının hudud ve esasları dahilinde ve memleketimize ayni mükellefiyet- leri tahmil eder şekilde akid ve imza edilmiştir. Cumhuriyet hükümetinin, büyük meclisinizce tasvip edilmiş olan siya- setine uygun telâkki ettiğimiz Nyon anlaşmasile müzeyyel Cenevre anlaş- masını kabul ve tasvip buyurmanızı rica ederim. Tasnif neticesi Ankara 18 A.A.) — Büyük Millet Ceclisinin bugünkü toplantısında Ny- on anlaşması zeyli - 364 ve mezkür anlaşmanın maksad ve mükellefiyeti hududu dahilinde kalmak şartile an- laşmalar âkid için hükümete salahi- yet verilmesine dair kanunun lâyiha- sı da 371 reyle kabul edilmiştir. Müzeyyel itilâfname Nyon anlaşması metnini ve tatbiki hakkında kanun lâyihasını dün esba- bi mücibesile neşretmiştik. Anlaşmıya müzeyyel itilâfname metnini de aşa- Bıya yazıyoruz: Akdenizde denizaltı gemileri tara- fından ika olunan korsanlık fiillerine karşı hususi müşterek tedbirler hak- kındaki kararları havi olarak 14 ey- 11 1937 tarihinde Nyonda imza olu- nan anlaşmada, iştirak eden devletler, denizüstü gemileri veya hava sefinele- ri tarafından ika olunan bu gibi fil- lere karşı ileride müşterek tedbirler ittihazı imkânını muhafaza ettikleri- ni ve şimdi bu gibi tedbirlere tevessül etmek münasip olduğunu nazarı dik- kate alarak, hükümetleri tarafından ulusü dairesinde mezun bulunan âşa- ndaki imzalar sahipleri 17 eylâl 1997 tarihinde Cenevrede toplanıb derhal meriyete girecek olan bervechi ati hü- kömleri masını tamamlar ve onun mütemmim kararlaştırmışlardır. 1 — İş bu itilâiname, Nyon anlaş-,. cüzü addolunur, 2 — İş bu itilâfname İspanyada mü cadele halinde bulunan taraflardan hiç birine aid olmıyan bir ticaret, ge- misine karşı Akdenizde bir denizüstü gemisi veya hava gemisi tarafından deniz muharebesi hukuku düveli ile musaddak olup 22 nisan 1930 tarihli Londra muahedenamesinin dördün- 1936 tarihinde Londrada imza edilen protokol ile teyid olunan. insaniyet prensiplerini nazarı itibare almaksı- zın bir denizüstü veya hava gemisi ta- rafından yapılan bilcümle hücumlar hakkında tasdik olunur. $— Nyon anlaşmasına tevfikan &- çık denizde titari seyrüsefainin hima- yesine iştirak eden ve birinci madde- de zikredilen şerait dairesinde yapılar bir hücuma şahid olar her denizüstü gemisi, a — Eğer hücum bir hava gemisi ta- rafından vaki ise ona karşı ateş aça” cak, b — Eğer bir'denizüstü gemisi tara- fından vâki ise o hücuma karşı kendi vasıtalarile ve icabı halinde onların karasuları dahilinde, çağrılması müm- kün olan takviyeye müracaat eyliye- rek müdahale gdecektir. İştirak edeni devletlerden her biri kendisine sid hususlarda kendi harb gemilerinin iş bu itilâfname ruhuna göre hattı hartketlerini tanzim ede- ceklerdir, Ayni derecede muteber olmak üze- re Fransızca ve İngilizce olarak tek bir nüsha halinde Cenevrede 17 eylül 1937 de tanzim olunmuştur. Bu nüs- ha Milletler Cemiyeti kâtipliği hazinel evrakına tevdi olunacaktır, Büyük Britanya ve Şimali Irlanda Fransa, Yunanistan, Romanya, Tür- Kiye, Sovyetler biliği, Yugoslavya Ismet paşanın mühim nutku (Baştarafı birinci sahifede) ve gergin vaziyeti sulh yoluna çevir- meye muvaffak olmuştur. Bunu mü- şahede etmek - Avrupa için bir nefes imkânı vermiştir. Muhterem arkadaşlar, Akdenizde ve Avrupada bir harp patlamasını biz Türkler büyük bir facia addediyorüz. - Bravo sesleri - "Türklerin doğrudan doğruya ve ilk sahnede bahis mevzuu olmadığı mo- ten bahsedişim bir Avrupa harbini İinsanlar içinde hepimiz için felâket say- dığimizdandır. Avrupa bügünkü va- sıtalar önünde bir yarım avuç kadar yerdir'ki; yeni bir patlamadan bütün medeniyetini kül altında gömmek ihtimali vardır. Bu memleketin mesul bir vazifedarı ve beynelmilel müna- inanmış bir insan olarak bir harbe mani olmskiçin elimizden geleni yapmaya mecbur olduğumuzu zan- nediyoruz. - Bravo sesleri, alkışlar - Nyon anlaşmasında bulunan kor- sanlık aleyhindeki mücadele fikri, konferansa İştirak etmiyen yakın ve uzak hiç bir yerde tenkide uğrama- mıştır. Siyasi itilâfların neticesi olan itirazlarda bile korsarlığı tasvib ve teşvik edecek bir mütalâa hiç bir yer- den işidilmemiştir. Bu umumi telâkki de göstermek lâzımdır ki, bu anlaşma tabli ve meşru bir müdafaanın Hade- #idir, Türkiye bu anlaşmanın haricin- de kalan büyük devletleri ve geniş muhitleri de kendi içerisinde topla masını temenni eder. Nyon anlaşmasını hiç bir devlet aleyhinde olmıyan bir meşru müda- İna vasıtası telâkki ederek, hükümet, arzeğilen kanun lâyıhalarını B. M. Meclisinin tasdik etmesini istirham eder, - Alkışlar - İsmet İnönünün nutkundan sonra kanun lâyıhalarınin heyeti umumiye- leri hakında söz isteyen larak kabul edilmiştir. cü kısmında tadad ve altı teşrinisani | müddehid krallığı, Bulgaristan, Misir, | seleler önünde iken böyle bir dehşet- | sebette insanların müşterek saadetine ade etmiş cak olan Mareşal parlak merasimle uğurland Dost ve müttefik Yugoslavyanın büyük manevralarında bulunmak üzere Yugoslavyaya gidecek heyet dün akşam Adatepe torpito muhribi | ile Ilmanımızdan: hareket etmişlir. Genel kurmay başkanı mareşal Fevzi Çakmağın yanında “harp akademisi -İ muallimlerinden albay İzzet, yarbay Cevdet, Milli Müdafaa Vekâleti hava müsteşarı albay Şefik ve genel kur- maydan binbaşı Selimden mürekkep | olan heyet Kadıköy rıhtımında uğur- lanmıştır. Mareşal Fevzi Çakmak refikasile bir- likte otomobille saat 7,40 da Kadıköyü- ne gelmiş ve rıhtımda İstanbul kuman- 'danı general Halis, harp akademisi ku- mandanı Ali Fuat, diğer generallar, İstanbul valisi Muhiddin Üstündağ ve bir çok asker ve sivil zevattan mü- rekkep kalabalık bir kütle tarafından karşılanmıştır. Mareşal Fevzi Çakmak £ kendisini Tunceli rıhtımda istikbal eden zevatın ellerir sıkmış, sonra kendisini bekliyen mo- töre rakiben Haydarpaşa önlerinde demirli bulunan Adatepe İorpito muhribine gitmiştir. Rıhtımdaki ze- vat ta diğer bir molörle Adatepeye git mişlerdir. Mareşal, ayni zevat tara- fından oAdatepede (o uğurlanmıştır. Adatepe saat 20 de iimanımızdan ay- Filmiştar. Adatepe doğruca Split limanına £ decek ve heyelimiz orada askeri me- tam bir süküna kavuşmuştur (Baştarafı 1 inci sahifede) 'Tuncelinde İsyan ve ıslahat ananesi, Dersimin bütün hatıraları, dağları, tepelerile bir takım aşılmaz, geçilmez ve bütün isyanlara mesned olan yu- vaların ve istinad noktalarının hikâ- yelerinden ibarettir, Orada Kutude- resi, Kalanderesi, Dojik Babadağı ve saire gibi isimler vardır ki, sadece bu isimlerin teleffuzu ve eskiden birçok seferlerin bunlardan biri etrafında kördüğüm olub kaldığını, bahusus, İs- yan edenlerin bunlardan biri içinde sığınarak aşılmaz bir melce halinde | maksatlarına muvaffak olduğunu ifa- de ederdi. ei «Cumhuriyet ordusunun geçmediği yer kalmamıştır» Cumhuriyet ordusu ve zabıtası, bu hâdise esnasında yaptığı takipler- hurafe olarak zihinlerde yerleşen ne- kadar uçurum halinde dere ve neka - dar çıkılmaz dağ varsa hepsini Anka- râ sokakları gibi baştan başa geçmiş- lerdir. (Alkışlar) | Kanun götüren ordu jandarma ne- ferlerinin ve ordudan bir neferin a yak basmadığı yer, inmediği dere ve çıkmadığı tepe yoktur. (Brovo sesleri alkışlar). Cumhuriyetin ıslahat ve imar pro- gramına muhalefet eden bütün engel- ler ortadan kaldırılmış ve program bir an fasıla vermeksizin İlerletilmekte bulunmuştur, Bugün orada yapılmakta olan yol- lar, kışlalar ve karakollar, mektepler hükümet konaklarile memleketin en mamur ve en ziyade iş içinde bulunan bir muhitinin manzarasını görmekle size, hepinize zevk verse gerektir. (Alkışlar). Arkadaşlar, mukavemet vaziyetini bertaraf ettikten sonra halkın refah ve serbestisi için takibedilen progar- ma devam ediyoruz. Bu vaziyeti size arzederken yazın başından beri de- vam eden faaliyette kaçınılması müm- küm olmıyan insan zayiatının da neden ibaret olduğunu olduğu gibi söylemek isterim. Dün akşama kadar yani 17 eylüle kadar Dersim harekâtının ba- şından itibaren verilen zayiat şudur: Subay, bir şehid 4 yaralı, Er, 28 şehid 46 yaralı, Bekçi, 1 şehid, 1 yaralı, Vatan uğrunda canını feda edenlere hürmet Arkadaşlar, Cumhuriyet kanunla- rının hükümlerini yerine getirmek için aziz canlarını severek bu vatan uğ- runda feda eden subay ve er bütün vatan evlâdlarını huzurunuzda hür- metle yâdediyorum. Bu vazifeyi ifa etmek için bütün kuvvetlerini aşkla sarfeden Cumhuriyet ordusunun ve Cumhuriyet Jandarmasının kuman- danlarına, subay ve erlerine takdir Arkadaşlar, bütün bu harekât es- nasında isyana iştirak eden iğfal edil- miş zavalklar da vuku bulan zayiatı size söyliyeceğim. İsyana iştirak edenlerden İsyana iştirak edenlerden 265 mak- tul vardır. 20 yaralı ve yirmi yedi ya- kalanmış ve müsademe (esnasında 849 kişi tesiim olmuştur. Bunların i- çinde mücrim olan, bilerek (fenalık yapmış olan ve bir çok zavallıların za- rarına sebep vermşi olanlar vardır. Pa kat bu çalışkan ve istidadlı Türk bal- rum. ; , Arkadaşlar, hakikati Türk mileti- ne olduğu gibi söylerken bulunduğu gibi, bu kadar uzun süren ve Cumhu- riyet kanunlarmı behemehal yürüt- mek için gösterilen âzim, şiddet kar- şısında bile zaylatın bilnetice : hafif olmasına dikkatinizi celbetmek iste- rim. Silâhlar çok müessir ve silâhları kullanmak için hiç bir tereddüd olma: dığı halde isyan edenlere karşı silâh kullanan ordu heyetleri ve Cumhuri- yet jandarması bir hayatı kurtarmak için ve korumak için ve istinab kabil olan bir zararı ifa etmemek için son derece şevfatla, kuvvet içinde münde- miç-olan şelkatledir ki, zayint böyle mahdud sahaya inhisar etmiştir. B. M. Meclisinin memnun olacağına eminim. İsyana iştirak eden aşiret reislerinin hepsi mahkemeye verilmiş- Jerdir. Umumi, tabii olan adliye mah- kemesine verilmişlerdir. Bunlar hâ- kimlerin vereceği hükümlere göre, Cumhuriyet kanunlarının kendileri için işaret ettikleri hükümleri, hâkim- lerin ağızlarından işiteceklerdir. Arkadaşlar, Cumhuriyet e kanunla” rının ancak refahı, umranı, iyi geçin- meyi hedef tutan hükümlerini yürüt- mek için çetin şartlar içinde alınan müsbet neticelere ermek için Cumhu- riyet idaresinin kuvvetli olduğu kadar şefkatli ve adaletli olduğunu göster» mek itibarile Tunceli hadisesi en son ve en mükni bir misal olmuştur. -Şiddetli alkışlar, bravo sesleri- Başvekilin nutkunu müteâkib reis Abdülhalik Renda yapılan tasnif ne- ticesini bildirdikten sonra Meclis ikin- ci teşrinin birinci günü toplanmak üzere içtimama nihayet vermiştir. Japon İmparatorunün kardeşi dönüyor Londra 19 (4.4) — Prens Ghehibu olmadığından | ve şükranlarımızı ifade ettiğim zaman | ile zevcesi, Japonyaya dönmek maddelere geçilmesi açık. reye konu.. | ve B.M. Meclisinin asıl hissiyatını. bu sabah Londradan hareket, z eminim. (Bravo | lerdir. ee eN