i . 216 Temmuz 1937 mmm — İSTANBUL HAYATI Evlad şefkati / Sepetlerini, paketlerini kanepelerin Arasına yerleştirdikten sonra büyük bayan yanındaki kadını oturttu ve: — Ben gideyim de çocukları bula- yım Diye vapurun alt katına indi. Ha- Feket zili çalarken yanında cıyak ci- Yak ağlıyan beş altı yaşlarında iki ço- cukla geldi: — Bunlar çocuk değil, Allahın be- Yları, Gitmişler de taaa bafurun öbür Ucunda oyun oynuyorlar. Buluncıya kadar akla karayı seçtim. Şimdi sizin | hakkınızdan gelirim ben... Büyük çocuğun ensesinden yakala. | dı, kalçalarına, sırtına bir kaç tokat İndirerek bütün kuvvetile bağırttık” tan sonra, annesinin dizleri arasında gizlenmeğe çalışan küçük kızı da çim- cikledi, yumrukladı. İki afacanın çığ- lıkları çın çın ötüyor, etraftakiler 7- riltidan kulaklarını tıkamağa mec- bur kalıyorlar, Haykırma faslı bir müddet devam > ettikten sonra büyük anne bunun da Şaresini buldu. Yanındaki sepeti aça- rak kocaman bir salatalık çıkarıp or- tasından kırdı. Bir parçasını kızın, ötekini de oğlanın ellerine sıkıştırdı. Yumurcakların sesleri perde perde indi ve zırıltı kesildi. Yanaklarından damlıyan tuzlu göz yaşlarını dillerle Yalıyarak kabuklu salatalığı hatır ha- tır yediler. Salatalıklar biter bitmez de ikinci fasıl başladı. Oğlanın gözle- rinden gene yaşlar aktı, Boğuk hıç- kırıklar, perde perde yükselen inilti- lerle büyük annesine sokuldu: — Haminecee... Arkam. çok aci- “Büyük anne ikinci sepeti açarak bir Avuç erik çıkarıp çocuğun cebine dol- durdu, İki eline de birer armut sıkış” turdı. Kız dürurmu — Ben de erik yicanaam. Armud da İstiyorum... Diye çığlığı bastı. Bir avuç erikle bir kaç armud da onun eteğine doldurul- du . Genç kadın mâni olmak istedi: — Anne, çocuklara bu kadar şeyi ee amma, sonra hasta olur- | Büyük anne hiddetlendi: — Sen her şeye karışma, Ben ç6- cuk terbiye etmesini pek âlâ da bili- Tim. Demin dövdüm, içim sızladı. di bir avuç erikle gönüllerini alm Yım mı yavrucukların. Can boğazdan ağ Onlar yiyecekler de büyüyecek- Neden hasta olacaklarmış?. Ağız dolusu lâkırdılarla genç kadı- bi azarlıyarak susturdu. Çocuklara da birer tane şeftali yedirdikten son- Ta yanlarından geçen satıcıyı çağınp birer de çikolata aldı. Üzerine birer bardak su içirdi. Biraz sonra da haki- katen canın boğazdan geçtiği sabit ol- du. Küçük kızın mini mini suratı mo- Tarmağa, gözleri kapanmağa başladı. Oğlan da iki yumruğile karnını uğup turarak: — IHaminne, karnım acıyor... Diye köşeye büzüldü. Büyük bayan gene genç kadına çattı: — Geceleri çocuklara dikkat et. Ya- takta üzerleri açılıp ta üşümesinler, diye sana her zaman tembih ederim. kin kaynana sözü dirilemek #€- e işine gelmez ki. İşte, marifetine bak. Mutlaka gece çocukları üşüttün, Şimdi hastalandılar, Sende evlâd şef- kati yok vesselâm... O, genç kadını azarlamakla meş- Bülken çocukların ikisi de oturdukları Yerde midelerini boşalttılar ve bu 5€- Ter daha yüksek perdeden zırıltı baş- ladı. Gördünüz mü evlâd şefkatini?. C.R. | | 24 saatte 24 #ifo vakası Aşı işine faaliyetle devam ediliyor Son 24 saat içinde, yâni evvelki gün öğlede saat 12 den dün saat 12 ye ka- dar şehirde 24 tifo vakasına tesadüf edilmiştir. Evvelki günden itibaren Fatih ve Eminönü kszalarında halka yapılma- ğa başlanan mecburi aşıya dün de de- vam edilmiştir. Eminönü ve F' atih ka- zalarından başka diğer kazalarda da tifo vakası çıkan ev halkı İle o sokak- ta oturan halk aşıya tabi tutulmakta» | dır, Hafta tatiline riayet etmiyen- lerin tecziyesi Fener polis merkezi, kendi mınta- kasında pazar günü yaptığı umumi bir kontrolda; pazarları açmağa me- zun olmıyan sekiz dükkân ve tabrika- nın, hafta tadili kanunu hükümleri hilâfına olarak açtıklarını tesbit et- miş ve zabıt varakası tanzim etmiş- Si dükkân ve fabrikaları işleten- yakalanarak sulh ceza mahkeme- mi verilmişler ve hepsi de ilk defa- ları olmak dolayısile beşer lira para cezasile tecziye edilmişlerdir. Teker- rürü halinde ceza şiddetlendirilecek- | tir. Sergi hazırlığı Bu sene “eğlence kısmına | fazla ehemmiyet verilecek| Bu seneki yerli mallar sergisinde mübitelif eğlenceler yapılması karar- aştırılmıştır. Serginin son günleri, İs- tanbuld yapılacak fest ivale rasladığı takdirde sergi komitesi belediye ile te- masa gelerek festival günlerinden bi- rinin sergide geçmesini istiyı ecektir. Balkanlardan gelecek grupların milli oyunları bu sayede sergiyi gezen halk tarafından da Galatasaray Jisesinin inde görülmüş olacaktır. ayl kir Macaristandan da di tirtilerek sergi devamınca m garp musikisi dinletilmesi düşünülüyor. Luna park oyunları için tertibat yapılması şimdiden kararlaş- tırılmıştır. Bütün bunlar bizde ser; miri seneden seneye inkişaf etti ni göstermektedir. “ie bir ilâç hakkında ihbar Piyasada satılmakta olan tıbbi bir | malzemenin taklidi yapıldığı ileri sü- | rülerek sılhıye ve emniyet müdürülk- | lerine müracaat edilmiş ve bu sahte. | kârlığın meydana çıkarılması isten- | DE ihbarı evvelemirde sıhhat mü- fettişleri tahkik edeckler, sahtekâr- | lık varsa lâzımgeler delâili tamamile tesbit edeceklerdir. Bu hususta taki- İ bata devam edilmektedir. | Çantayı İapen 3 ay hapse mahküm oldu Mustafa adında bir hırsızın dün Alemdar caddesinde Müyesser adında bir kadının elinden çantasını kapıp | kaçarken yakalandığını yazmıştık. Hırsız Mustafanın muhakemesi üçün- | cü sulh ceza mahkemesinde bitirilmiş- | tir, Mustafanın üç ay hapsine karar | i j) ağzına yerleştirilen e SN Halkın şikâyetleri KOCAMUSTAFAPAŞADA 'TERKOSSUZLUK Kocamustafapaşa Esekapı ma- hallesinden Dir karitmiz susuz- luktan Terkosun ediyor. ana hattı o kı diği halde tevziat için er Bize anla bulu ğına yöre, su getirti- mesi için yapılan müracaatlar da bir netice vermemiştir. Tifo vakalarına sık sık tesadüf edilen şu sirada içmeğe bile ter- kos suyu tavsiye edilirken koca bir mahallenin susuz kalması ve dolayısile civardaki çeşme suları» na baş vurması doğru değildir. Bu şikâyetin alâkadarlarca naza- rı dikkate alınacağını zannede- riz. bi EBE İLE BARIŞINIZ: Beykoz Yalıköy, Fıstıklı sokak- ta 35 numarada bayan Aliye Ak- pınar'a: Belediye ebesi bayan Rem- siyeye aşılanmak arzusile müra- caat ederek milspet bir cevab alamadığınızdan şikâyet ediyor- sunuz, Her halde ayanızda bir suitefehhüm olacak. Kendisine bir kere daha gidiniz. Bu satırla- rımızı da göstererek, bizim tavas- sutumuzla anlaşınız. BELKİ YANLIŞTIR! Beyoğlunda, Aynalıçeşmede Sipahifırmı caddesinde 12 nu- marada bayan Ayse Binzet'e: Oğullarınızın mektebine dair size anlatılanlarda bazı tahrifat olup olmadığını kendiniz de bir tahkik edin. Maamafih, biz, mek- tubunuzun muhteviyalından ma- kamı atdini haberdar edeceğiz. Suadiye kuyusundan cesed çıkmadı Kuyunun suyu boşaltıldı fakat hiç bir şey bulunamadı Suadiye plâjı yanında bir kuyuya bir erkeğin düştüğü bir çocuk tara- fından polise ihbar edilmiş ve zabıta tahkikata girişmişti, O zaman kuyuya indirilen bir a- dam, cesede rastgelmediği cihetle it- fdiye tarafından kuyu “suyunun bo- şaltılması kararlaştırılmıştır. Kuyu bir motörpomp kuyunun bütün suyunu çekmiş ve kupkuru bırakmıştır. Kuyu bu şekilde kurutulduktan sonra tekrar bir kuyucu indirilmiş ve araştırma yapılmıştır. Fakat kuyu- nun dibinde hava teneffüs edilmiye- cek bir hal görülmüş ve kuyucu lâyı- kile çalışamamıştır. Kancalarla yapı- lan araştırmalar da müsbet netice ver- memiş ve kuyuya düştüğü iddia edi- len adamın cesedi bulunamamıştır. Kuyunun başka bir yerde mecrası bulunduğu tahmin edildiği cihetle araştırmalar bu noktadan da geniş- letilecektir, Adliye sarayı için hazırlık Plân tadil edildi, istimlâk işi bitiyor Yeni İstanbul adiiye sarayının Sul- tanakmedde h ne binasının bu- lunduğu yerde yapılması kararlaşlı- rldığını ve ce yapılan plânın yeni arsaya güre tadil edilmekte ol- duğunu yazmıştık. Plân üzerindeki tadilât bitmiştir. Diğer taraftan muhtelif kimselerin tasarrufu altında bulunan arsaların istimlâk işi de bitirilmek üzeredir. Bir kaç güne kadar istimlâk işi ta- mamlanacak ve bu arsalar üzerinde- ki binalar yıktırılmasına başlana- caktır. Hapishanede bulunan mahkümla» rın tevkifhane binasına nakilleri için lâzımgelen hazırlıklar ikmal edilmiş- tir. Şu günlerde mahkümların da tev- kifhanede hazırlanan yerlere nakille- rine başlanaraktır. Köprünün parmaklıkları Belediye birkaç gündenberi köprü- nün parmaklıklarını boyatıyor. Fakat parmaklıklar eski koyu renk yerine açık yeşile boyanıyor. Bu renk göze çok çirkin geliyor. Üzerine koyu böya vurülmiyarak bu renkte bırakmak dü- şünülmüşse bunun değiştirilmesini tavsiye ederiz. Yeşil renk için eski ko- Yu yeşil en münasiptir. Adliye te tatili 20 temmuzdan | itibaren mahkemeler 45 gün kapanacak izdeki 20 temmuz salı gününden itibaren Adliye tatili başlıyacaktır. Tatli esnasında i in- ci, 2 nci, 4 üncü ve 5 inci asliye ceza | mahkemelerile 5 inci ve 6 ncı hukuk | mahkemelerinin nöbetçi ( kalarak müstacel işlere bakmaları kararlaştı- rilmiştir. Tatilden istifade edecek olan ağır ceza mahkemesinin mevkuflar işlerine asliye birinci ceza mahkemesi ve üçün- cü ceza mahkemesinin işlerine de gikinci ceza mahkemesi bakacaktır. Ticaret mahkemelerinin müstacel iş- leri nöbetçi hukuk mahkemeleri tara- fından görülecektir. Adliye tatili kırk beş gün devam e- decek ve eylülün beşinci günü tatil hitam bulacaktır. Taksi ücretleri Taksi ücretlerinin tenzili üzerine ş0- förler, lâstik ve yedek parçalarının çok | pahalı olmasından dolayı tenzilâtın yapılmaması ve buna mukabil halka bir kolaylık olmak üzere gece zammı İle şehir hududu harici için alman farktan vazgeçilmesini istemişlerdi, Belediye fen heyeti, taksi şotörleri- nin bu tekliflerini tedkik etmiş, ve bunların kabul edilfhiyeceğine karar vermiştir. Belediye fen heyeti, benzin edilen taksi ücretlerindeki tenzilâtın muhafazası lâzım geleceğine dair ri- | yaset makamına rapor vermiştir, i le otomebi fiatlerinin tenzili üzerine son kabul - Sahife 3 Seyyar ev evler Gazetelerde sık sık resi Sık sık resimlerini örü yorum. Yeni dünyada seyyar küçük evelkler pek rağbette imiş. Bunlar uzaktan bir odayı andırıyormuş. Oto- mobilin arkasına bağlanıyormuş. İs- tenilen yere çekiliyormuş. İçinde mut- fağından, banyosundan, yatak odr- sından tutun da her şeyine kadar tamammış. Bu «otomobil evler» i ce. nınızın İstediği, gönlünüzün dilediği yere çekebiliyormuşsunuz. Âdeta böy- evlerden bazı Amerikan şehirlerinin etrafında bir çok mahal- leler teşekkül etmiş. Bunların sık sik konakladıkları yerlere belediyeler ka- nalizasyon teşkilâtı bile yapmağa baş- lamışlar, Bazıları bunları seyahat için, bazıları da bir şehrin her semtinde oturmak üzere ev olarak kullanıyor- larmış. Doğrusu ben bu çeşidden oto- mobilli evlerin yeryüzünde gittikçe çoğalmasını hem faydalı, hem de mah- zurlu görüyorum, Evvelâ faydaların- dan koştukça siz kaçıyorsunuz. Siz kaç tıkça o kovalıyor. Eğer bir taksiye bi- nip te size yetişmezse yandı misafir, Ne kadar koşsa faydasız... Fakat misafir akıl etmiş te meselâ otomobilinizden daha süratli bir vasi” ta ile sizi yakalayıvermiş... O zaman da siz yandınız gitti. Bu seyyar evlerin mahzurları da kal uykudan uyanıp pencereye yakla- şıyor ki ne mahalle kalmış, ne semt! Kendisi koskocaman, bomboş bir mey- danın tam ortasında... Bütün veresiye müşteriler arabalarını, seyyar evcik- lerini başka semtlere çekmişler, git- mişler. Zavallı bakkalcığın işi yoksa müşte. rilerini arıyadursurt, Fakat bazı ko- Çöp nakline mahsus kam- yonlar çogaltılıyor Çöp nakline mahsus kamyonların ihtiyacı karşılamaktan uzak oldukları görülmüş ve alelâde kamyonlardan biri Belediye makine şubesi tarafından, çöp nakliye arabasına tahvil edilmiştir. Belediye, çöplerin uzun müddet top- lama yerlerinde birikmemeleri için el- de mevcud kamyonlardan münasib olanları bu suretle çöp arabasına tah- vil edecektir. Dün bir ya seyyah <Hellas» Yunan yatile 118 seyyah hususi surette sayahate çıkmışlardır. Ekserisini kadınların teşkil ettiği sey- yahlar büyük yatlarile dün sabah li- manımıza gelmişlerdir. Hellas, limanımızda 24 saat kalacak, bugün hareket edecektir, Seyyahlar dün otomobillerle şehirde dolaşmış- lar, müzeleri, camileri gezmişlerdir. Gezintilerine bugün de öğleye kadar devam edeceklerdir. Bay ailen göre... — Bir kaç tane daha hastane ay | .. Bence hastane çokluğu umumi | Mali diyorsun bay Amca amma, ben | | sıhhatin bozukluğuna işarettir!,, un aleyhindeyim... Binaenaleyh hastane yerine | park, temiz gıda satan yerler açmak | daha doğrudur... .. Neden hastaneleri çoğaltalım diyorsun, yoksa sıhhi vaziyetimizi beğenmiyor musun? B. A, — Hayır, por kargaları Ky iğ