1 Haziran 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

Türk kızı | Türk kın havalarda. Bu bir (Bugünkü mektep tatili rüya d içimizi çeke çeke kurdu- Zumüz bir hülya değil. Canlı ve taso taze bir hakikat, İşte Sabiha Gökçen. O, tayyareye geçici ve muvakkat bir tecessüs hissine mağlüp olarak, bin korku ile, beş on dakika için, binip İstanbul ufuklarında bir gezinti yap- tıktan sonra yere inen ve tayyareye bindiğine de bineceğine de pişman olan ürkek bir genç kız değil Emsali bulunmaz bir küheylin gibi dizginlerini eline aldığı tayyare- sile vatan ufuklarında kendi kendine | uzun cevelânlar yapan, Türk kadın. Uğınin rubundan kopmuş bir dehâ hamlesi halinde göklerin ve bulutl rın şiirleri arasında Türk kızımın azim ve iradesini cihana ilân en bir Cumhuriyet çocuğu. Cumhuriye çocuğu yani baştan» vatan aşkile yoğurulmuş bir karşısında muhal namına bir z; o yalmz vazife bilir, sırları ile yaşa uh ki k, yükselmek, hizmet etmek bilir. Sabiha Gökçen: Türk kadın. m zaferi ve şerefi küçük genç kız, cesur genç kız, fedakâr genç kız. Ona tâ len gelen bir hürmet, hayranlıkla bugün anıyorsak bu bize in- etmesinden- içim muhabbet bu kadar kilâbın ve ba ruhunu temsil dir. Daha bugünden, başka kız kar deşleri de paraşüt tecrübelerine bir eğlence i içinde atıla lerini boşluklara biperva salıveriyor- lar. Yarım bu fedakâr, bu korkmaz, bu iradeli genç kızlar çoğalacak; on- nine gökler dar gelecek... Ve Gökçen, vazife yoluna ilk atılmış bir bayrak halinde hepsinin kalbinde, hepimizin ruhunda hür metle dalma yaşayacak. Bugünleri de bize gösteren inkilâ- kudsi hamlelerine hayran ve minnettarız. Akşamcı — e ———— İki motosiklet kazası gün; let kazası iki motos esindeki moto- mininde otul rından bay A çarparak Yaralı maştar, Bir otomobil kazasi nda Firuzağa cadd 1e bir otomobil çarparak ya tomobil Ka Lijubliana panayırı n Lijubliana şehrinde Yugoslav Bulgar iye gireceklere de 50, ya şimendiferlerinde da 83, İtalyada 30, Alman İsviçre, Çekoslovak; V manya, Macar yüzde 25 tenzilât y. Alacak meselesi Ortaköyde oturan Feride ile Sulta- na birlik olarak bir alacak meselesin- den dolayı Galatada oturan Anastas- Yayı yumrukla yaralamışlardır, vatanına ve | rak kendi- | Asansör kazası İçinde bulunan 2 kişiden biri öldü diğeri yaralandı hamal asan- rlarken yolda Dün saat üç sıral Liman hanında bir olmuştur. Bu handa ve Yusuf adla sörle İ | ışlardır. ımumitiğe la iumun ve Eminönü zabı strafında tahkikat yapıyor. za !Tüccarlara aid arabalar da nöbete girecekler niz, İstanbul ara- bacılar niyeti relsi B, Namık ile umumi kâtibi B, Mustafa ilcnretha- e aid arabaların da i re talimatname hükür in bik edilmesi için Anka- Ankara £ ab er kararının hay- n arabalara dn teşmil rünlerde çok mühme! ye edileceğ rabacılar cemiyeti nüracaat etmezden evvel aat etmiş ri sürmüştür. Cemi yalarmı taşıyan ticsz arabaların da nöbete girmeleri hak- kındaki isteklerini ye: nu kendi Belediye bu müracaat ü kadarlara tebligat y inde bulduğu- rine alâ- aretha- ların da nöbete girn re kaydedilmele- rini bildirmiştir. etmiyen ficarethane arabacıları çalış- maktan menedileceklerdir. Para paylaşmak yüzünden kavga şında Orhanla, ayni evde kiracı ölarak oturan 4” ya- şında Ali, yerde buldu ak yüzünden ük bir temel çivisini Alinin vücudüne saplayıverm$tir. İşe el koyan polis, Aliyi tedavi altı- na almış, Orhanı da yakalamışlar. çar- | | Beş kadın duttan zehirlendi Dutun üzerine bir hayvan zehir bırakmış Galatada oturan Sıdıka, Ruhiye, Seniha, Anjel ve Efteri isimlerindeki kadınlar dün bir &relik sokakta geç- olan bir dutcudan bir kilo dut p birlikle yemişlerdir. eceye ge- otomobilile dırılmışlar,, bir hay- kadınların bu nirle zehirlen- meçhul bite çalış doçentlik imtihanı man ve in Karadenizde dolaşan gemi enkazı Bumdan bir sy kadar evvel Bu! ristan sühillerindo büyük bir gemi görülmüştü. Karadeniz Boğa- | man öbete gir- | | den sonra da çıka! Bu kaideye riayet | zına doğru seyretmekte olduğu o za- nlaşılan bu sabih cisim dün de adlı bir vapur tarafmdan takdirde bir edeceğinden Deniz Ticaret müdürlüğü bütün ge- milleri bir tamlınle bu cisimden haber- | daret i Gümrükte faalive Dün gümrüklerden pek çok eşya çıkarıldı 5 ne kadar güm- rükle, ithaline müsaade edilmesi dolayısile irler mallarını çekmeğe başlamış- tiği için tehacüm artmıştır. tie görülmesi için güm- üdürlüğü birçok memur- ştirmiş ve bu iş- ve memurlar tahsis etmiştir. tde dün geç vakitlere ka- yatıran tü abileceklerdir. 'de 2000 beyanname Je görmüştür. Bu ay gümrük varidalı geçen aylara nisbetle üçte bir fazla tahmin ediliyor, Çıkarılan eş- uk ipliği, pamuklu, yünlü nlara milmasii fant erden mürekkeplir. iği bollanacaktır, Demir- delerde ucuzluk olacağı alâkadarlar- ca söylenmektedir. Bay Amcaya göre... duttan | Festival hazırlığı Konservatuar müdürü yarın | Sofyaya gidiyor vale Balkan heyet zere konservatuar rın Sofyör Bu seneki fe lerini getirmek müdürü B. Yusuf Ziya eket edeckiir. Konservatuar rü sıra İle Balkan hükümet ret edecek ve oradar nlaşmalar yapacaktır. buraya gelecek he- güzidelerind ret olmanı temin ede tir, ildak F de festival ko- müracaat ederek Zonguldak çin Zongul- ni kabul eft Festival günlerinde yapılacak te- nis turnuvası için Romanya ve Yu- goslavyadan da birer tenis heyeti ge- lecek, İzmirden gelecek tenis ekipi ile dört tenis ekipi rasında maçlar yapılacaktır. Fenebi profesörler Kazanç vergisi hakkında talimat istendi kazanç vergisine er sene dok- torları muhtelif sınıflara ayırmak- tw a Odası, bu sefer Üniversite- çalışan yabancı profesörleri de si- nıflara ayırmış ve bunlarında ka zanç vergisine tabi tutulmaları lü- zumunu ileri sürmüştür. Fakat ©©- ütehassıslar, kendilerinin ha i tababet etmediklerini ve yalnız konsültasyona iştirâ rini, bu itibarla kazanç vt rlük ecnebi profesörlerin bu ıcaatını defterdarlığa bildirmiş- kat defterdarlık bu hususta karar vermek vaziyetinde ol- madığından, Maliye V limat istemiştir. Gelecek talimata ire ecnebi profesörlerin kazanç ver- tabi olup olmıyacakları anlaşı- ktır, la Buna benzer bir hadise de Anka- rada olmuştu. Ziraat enstitüsünde çalışan profesörlerden kazanç ver- gisi almımş, fakat mukaveleleri mu- cibince ellerine ayni para geçmesi atlarına zam yapılmıştı. Ay- n Üniversitedeki tıb profe- sörleri için de tatbik edileceği talımin ed Kasımpaşada yangın Kasımpaşada bahriye. mütekaitle- rinden B. Mustataya ait ve börekçi İsmailin kira ile oturduğu evde; dün İsmallin karısı çocuklarını yıkamak üzere odada ateş yakmış, bu ateşten sıçııyan kıvılcımlar kaplamalar ara sına sıkışmış, bu suretle çıkan yan- gınla ev kısmen yanmış ve itfaiye ta- rafından sönd Geçen gün bir ilk mekteb önün İ den: geçiyordum. Ders karnelerini ai- muş bir alay çocuk... Kimi karnesk ne bakıp balap xipzip sıçrıyor, ki mi ağlıyor.... Bir ahbabın evine uğradım. Telâş içindeler.... Çocukları karnesini .ak muş, ikinci sınıfa geçmiş... Çocuğu Maarifin açtığı tatil kamplarından birine göndereceklermiş. Acaba han- gi kampa göndermeli? Çocuğun sıh- hatine hangi kampın havası daha müsaiddir? Yeşilköy kampı mı? Ya kacık mı? Erenköy mü? Suadiye mi. Kamplara aid bir sürü broşür gel miş... İçlerinde İzmit Manarif mm- takasındaki Hereke kampmın bro- şürü bile var.. Hani seyahate çıkmağa karar ve ren hali vakti yerinde kimseler var dır. Acaba nereye gilsem? Hangi va- purla gitsem?. diye bir & ve memlekef broşürleri getirtirler... Sınıfını geçen küçük bay da aynen böyle idi. Önüne y gezdiriyor — Acaba buna mı gitsem. — Amma bu da tam deniz kenarı... Denizden istifade ederim. Annesi hizmetçiye sesleniyor: — Küçük bayın pijamaların ge tir.. bavullarını şimdiden hazırlıya- hm. Baba ilâve ediyor: — Aman bir şişe kolonya koymağı ihmal etme... Anne tembih ediyor: —Bir kilo da çikolata koyacağım amma hepsini birden yemeğe kalk- ma sakın... Mide fesadına uğrarsın.. Tatil kampı broşürlerinden birini alıyorum. Karıştırıyorum, Geçen se- an bir sürü broşüre gön Çocuklar deniz banyosunda. ço- cuklar motör gezintisinde, çocuklar gece eğlencesinde.. çocukinr spor yö pıyor.. çocuklar kamptaki küçük ra- sat istasyonunu tedi ediyorlar. ağaçlar altında bir öğle yemeği... Ye- mekten sonra çadırlarda bir öğle uy- kusu.. hafta sonunda çocuk velileri. ne verilen müsamere. Bunlara bakarken aklıma kendi zavallı tatillerim geldi... İple çekti fim tail başlaymca sıkıntıdan pat- lardım.. bütün gün evde... Sınıfımı pek iyi geçersem Bursa- daki halama gönderileceğim vade dilirdi, Karnemi alıp eve gelince mi maralarımın mütevan oluşu beni bu saadetten de mahrum ederdi. Bursadaki halama iki kere gidi şimde de hemen ayni yeknâsak ve sıkıntılı hayat orada da buldu.. Şimdiki çocuğa bakıyorum.. mek» tebi de tatili de insanı imrendirecek kai rinde elektrik direklerini kucaklıyar petlerile konuş- Tıbbı adliye, oradan Bakırköy akıl hastalıkları haslanesine göndermiş- lerdir, Yeni bir Rumen torpidosu havuza girdi Geçenlerde limanımıza gelen bir Rumen torpido muhribi muvaffak yetle havuzlandığından, Maroşti adi diğer bir Rumen torpidosu daha gel miş ve havuzlanmak üzere dün Hali. ce girmiştir. Maroşti, Türk tezgâhlar rında tamir gören Rumen gemileri- nin dördüncüsünü teşkil etmiştir, Eğer çocuğa, topluluğun ahen- gine uygun bir karakter verilmek icab odivarsd.... e ww w Programlara birkaç yeni ders da- ha ilâve B. A. — Evet, meselâ filmlerdeki yıldızları taklid etmenin zararları