14 Şubat 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

14 Şubat 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAM si 14 Şubat 1937 — — AKŞAMDAN AKŞAMA: mmm Şehri, şehirli yapar. Geçenlerde İstanbul yollarının bo- rukluğundan şikâyet eden bir gaze teciye Belediye Relsi Üstündağ, tak- dir edilecek bir safiyetle: «Evet bo- zuktur, daha da gitgide bozulacak, çünkü yaptıracak paramız yok!» ce- yabını vermişti. Bu açık cevab, bazılarının hayreti- ni uyandırdı, tenkidine sebeb oldu. Biz, bu fikirde değiliz. İstanbulun altı milyon lira kadar senelik geliri var. İyi hesab edilirse bu kadar tutmaz bile... Şehir varidatı tam verimli surette mi kullanılıyor? Bu para ile başka şekilde, daha fazla İşler görülebilir mi, görülemez mi? Ayrı mesele... Fa- kat, muhakkak olan, hiç kimsenin inkâr edemiyeceği bir hakikat var: Altı milyon lira İstanbul şehri için az, çok az, hattâ lâşey mesabesinde- dir. Âmiyane bir tabirle, İstanbul gi- bi obur bir ağzın dişinin kovuğuna bile yetmez. Peşte, Viyana gibi güzel şehirler, İstanbuldan beş on defa daha küçük olduğu halde senelik belediye geliri İki yüz milyon türk lirasıdır. Paris ik şehirlerin varidatı yedi, se- kiz yüz milyon liradır. İstanbul, altı milyon lira ile ne yap- sm? Şehrimzide, helediyeye her sene verdiği vezgi bir iki lirayı bile bulmıyan hemşerilerimiz, dağ başındaki evle- rine, belediyeden - sırf kendilerine mahsus - yol, ziya ve saire isterler, İstemekte haklıdırlar. Fakat, beledi- ye varidatının gökten zembille in- mediğini, ancak halktan toplanabile- ceğini, halk ne verirse, belediyeden onu alabileceğini hesab etmek lâ- zimdir. İstanbulun gayri tabiiliği, şehir ola- rak mesahasının çok-geniş ve yayık, kesif kısmının küçük olmasıdır. Be- lediyenin bütün himmeti halkın ke- sif bulunduğu tam şehir kısmına sar- fedilmek lâzım iken, çok geniş şehir Sınırları parayı, gayreti dağıtıyor. Bunun için İstanbulun her köşesin- de belediyenin mevcudiyetini görüp hissetmek imkânsız olduğu gibi, şeh- rin her hangi hir mamur noktasını bulmaya da imkân kalmyıor. İstan- bulun tam Avrupai mfnasında ne bir tek sokağı, ne bir tek meydanı vardır. Bu derece geniş ve dağınık bir şehirde az para ile her tarafı imar etmek insan kudretinin fevkindedir. Bunun içindir ki İstanbul her sene biraz daha eskiyor, biraz daha kirle- niyor, yollar bozuluyor, çukurlar ç0- Zalıyor, çamur ve su birikintileri şehrin daimi manzarası oluyor. İki şeyden biri: İstanbul şehrinin ya varidatını hiç olmazsa iki üç mis- line çıkarmalı, yahut şehrin beledi- ye hududunu üç dört misli daralt” mah, her sene bütün himmeti yalnız bir küçük nektaya hasrelmeli, bir yıl bir cadde; öbür yıl bir meydan ve saire yapılmalı. Yoksa İstanbul, bu bozuk kaldırımlarile sittin sene Ku- runu vusta manzarasını gideremez. mi ak EE İİİ İYİYİ a Para meselesinden kavga Bsyoğlunda Zibâ sokağında Seyfi ve Anesti adlarında iki kişi para me- selesinden kavga etmişlerdir. Anesti, Seyfiyi başından tehlikeli surette ya- Telamıştır. ve Istanbul limanı Yepyeni bir şekil verilmesi düşünülüyor Yarin liman idaresinde iktisad vekâ- eti deniz müsteşarı bay Sadullah, baş müşavir M. Von der Porten ve liman umum müdürü bay Raufinin iştirakile İktisad vekili bay Celâl Bayarın Tiyase- tinde bir toplantı yapılacaktır. Bu toplantıda İstanbul limanının müstakbel vaziyeti hakkında şimdiye kadar yapılan tedkikat etrafında görür Şülecektir. Liman umum müdürü İs- tanbul limanında yapılacak tesisat i- çin Gibbs müessesesi mühendislerinin İ tedkikleri etrafında vekile izahat ve- recek, şehir plânı bakımından müte- hassıs M. Prostun İstanbul limanı hak- kındaki düşüncelerini anlatacaktır. Limana yep yeni bir şekil verilmesi ve bunun için de esaslı tadilât yapıl- ması icabetmektedir. Mevcud projele- re kati şekilleri verilip tatbikata geçli- dikten sonra bütün asri tesisat İstan- bul limanında bulunacaktır. İngiliz Gibbs müessesesinin hazırlı- yacağı liman projesinde Jimanın belli başlı en mühim ihtiyaçlarından olan kömür depolarile eşya antrepoları ve depo halindeki umumi ticaret mağa- zalarının yerleri, şekilleri ayrı ayrı tes- bit edilecektir. Galata köprüsünün va- ziyeti de liman işleri arasında tedkik mevzuu olarak ele alınmaktadır. Bu müriasebetle Galata köprüsü hakkın- da da projede bazı mühim işaretler bulunacağı anlaşılmaktadır. oGalala köprüsü hakkındaki düşünceler, İstan- bul limanının bugünkü vaziyetini ta- mamile değiştirmesine âmil olan sebep- ler arasında görülüyor. Bu düşünceler hakkında şimdiden bir şey söylenileme- mektedir, Vazife kurbanı Çatalca müddeiumumisinin mezarına taş konulacak Geçen sene şiddetli kış esnasında Çar| talca civarında vuku bulan bir vaka iahkikatına giderken yolda soğuktan donarak ölen Çatalca müddeiumumisi Hayrinin mezarına taş konulması ka- rarlaştırılmıştır. Vazife uğrunda ölen bu kıymetli adliye memurunun mezar taşı merasimle konulacaktır. Bunun İ- için İstanbul adliyesinden bir heyet de merasimde bulunacaktır. -Merasimde mezara İstanbul müddelumumisi ve müddeltumumi muavinler heyeti na- mına çelenkler konulacaktır. Meraslme gidecek heyet âzası seçil miştir. Heyet, müddelumumi muavin- lerinden Hikmet Özdeş, Kâmil, ağır ceza âzâsından Muhlis, hâkim Reşad, Nefi, Üsküdar müddeitumumi muğyini Nazif, müstantik Celâl ve avukat Ra- simden müteşekkil olacaktır. Heyet bugün Çatalcaya giderek yarinki me- rasimde hazır bulunacaklardır. Burnunu ısırmış, kopardığı parçayı tükürüp atmış! Mahkeme bu garib tabiatli âşığın bir sene hapsine karar verdi Dün asliye ikinci ceza mahkemesin- de Ahmed adında birinin muhakeme- si yapılmıştır. Tahkikata nazaran suç- Ju Ahmed vaktile Küçükpazar civarın- da Nafla adında bir kadınla bir müd- det beraber yaşamış, sonra araları açı- larak ayrılmışlardır. Aradan bir kaç ay geçliklen sonra bir gün Ahmed gene Nafianın evine gitmiş ve kendisine mühim bir şey an- latacağını söyliyerek içeriye girmiştir. İki eski ahbap odada bir kaç saat bera- ber oturup konuşmuşlar, bu arada Ah- med gene beraber yaşamaları için Na- fiaya rica ve ısrarlarda bulunmuş fa- kat kadın bu teklifleri kabul etmemiş- tir, Konuşma bittikten sonra Ahmed kapıdan çıkarken Nafiaya: 4— Mademki benimle yaşamıyorsun, gene ayrı yaşayacağız. Hiç olmazsa son olarak bir defacık boynunu kucakla- yim de öyle ayrılalım.. Demiş ve kadının boynuna atılmış- tır. Nafla kendisin kurtarmağa çalı- şırken Ahmed zorla kadını kendisine doğru çekmiş ve birdenbire Naflanın yüzünü ısırarak burunun ucunu diş- lerile koparmıştır.Kendisile barışmadi- Eı için bu suretle intikam alan Ahmed,! saat eşya, kapıcının odasından halı, kadının burnundan kopardığı parça- | yi yere tükürüp kaçmış fakat biraz sonra zabıta kendisini yakalıyarak ad- liyeye teslim etmiştir. Dün ikinci ceza mahkemesinde Ah- medin muhakemesi yapılmış ve suçu tesbit olunduğundan bir sene hapsine karar verilmiştir. Camiden iki kuran çalmış! Mehmed adında biri dün Fatih ca- mfliğe verilmiştir. t Mangalı karıştırırken.. Birdenbire bir patlama oldu; kadın yaralandı Sirkeci civarında Hüdavendigâr caddesinde oturan Cemile adında 48 yaşında bir kadın dün odasında man- gal yakmış, üzerine yemek tenceresi koymak üzere ateşi karıştırdığı sırada birdenbire mangalın içinde şiddetli bir! patlama olmuştur. Bu patlama neticesinde mangalda- ki ateşler Cemilenin suratına Tak yüzünü ve gözlerini yakmıştır. A- dır surette yaralanan Cemile hasiane- Yangın tehlikesi Hanlarda asansör! veya 2 merdiven | bulunacak Yeni yapılan apartımanların ekseri- sinde çift merdiven ve asansör mev- cuttur. Halbuki eski büyük apartıman- larla hanların çoğu çift merdiven ve asansörden (mahrumdur. Belediye, bu gibi binalar hakkında bir talimat- name hazırlamağa başlamıştır. Bu ta- limatname ile yangın vukuunda insan-| ların tehlikeden korunmaları için eski tarzdaki binalarda asansör bulunma- sı, yahud de binanın dışından çıkmak için bir merdiven yapılması gibi kayıd- lar konacaktır. “Talimatname. şehir meclisinin nisan toplantısında müzake- re ve kabul edildikten sonra hemen İ tatbikatına başlanacaktır. Bu gibi va- siyette bulunan bina sahiplerine bir mühlet verilecektir. Nazımla Salim hakkındaki tahkikat bitmek üzere Kumkapı civarında hırsızlık maksa dile girdiği evin sahibi polis Hasan Bas- riyi öldüren ve dört kişiyi yarâlıyan Nazımla arkadaşı Salim haklarında hırsızlık suçlarından dolayı dünde tahkikata devam edilmiştir. Tahkikat neticesinde !ki hırsızın yeniden birkaç cürümleri meydana çıkarılmıştır. Bu arada bunların Binbirdirek civarında bir apartımandan elektrik düğmeleri, seccade ve eski mekteb müdürlerinden birinin evinden de 700 lira ile mücev- herler çaldıkları tesbit edilmiştir. Tah- kikatın bugün bitirilmesi ve hırsız- lıktan dolayı suçlular hakkında tan- zim olunan evrakın adliyeye verilmesi 'ümld ediliyor. Üç ay hapis 18 yaşını doldurduktan sonra hapse girecek Küçükpazarda bir otelde oturan Ö- mer adında biri oturduğu otelin sahi- bi Hüsrevin çekmecesini kırarak için- den 212 lirasını ve bazı eşyasını aşır- mış, yakalanmıştır. Ömerin çaldığı pa- Talardan 144 lira çebinde ve Hüsreve aid bir pantolon da üzerinde bulunmuş- tur, Asliye dördüncü ceza mahkemesin- de yapılan muhakeme neticesinde Öme- rin üç ay müddetle hapsine karar ve- rilmiştir. Fakat Ömer henüz 18 yaşını ikmal etmemiş olduğu cihetle çocuk hapishanesi olmaması yüzünden hapis cezasının infazına imkân olamadığın- dan cezasi tecil edilmiştir. Ömer on sekiz yaşını ikmal ettikten sonra ha- Sahife ? İ MSir çuarppndiza İl Genç şair için edebiyat gecesi Bir vakitler İstanbulda Zekeriyya solrası modası varmış. Zekeriyya sof- rası tarihe karışıyor. Şimdi de İs tanbulda yeni bir moda çıktı: Edebi- yat gecesi yapmak... Şu sön bir buçuk ay içinde kaç cdebiyat gecesi yapıldı. ne kadar aleyhinde söylenirse söylensin her halde bu edebiyat gecelerinin çoğalk dığım görmek insanın hoşuna gidiyor. Dün de gazetelerde Eminönü Hal kevi tarafından bir divan edebiyatı gecesi yapıldığını okudum. « gibi başımı kumlara sok- sam..» Diye bir mısra yazmıştı. Acaba genç şair devekuşu gibi ba- şını niçin kumlara sokuyor? Mesele- dir değil mi efendim?. Sonra gene genç bir şair: «Sevgilime gidiyorum.» «Yatakta gül yerine yağ lekesi.» Der.. bunu da pek merak ederim. Her halde yeni şairler bir edebiyat gecesi yaparlarsa herkes merakla ko- Şup gider sanırım. H.F.E enem Müftüa'i mahallesi halkının bir mektubu Haydar civarında Müftünli mahal- lesi Karadeniz caddesi ve civarı hal- kından müteaddit imzalarla bir mek- tup aldık. Bu mektupta elektrik lâm- bası konulması ve Haydar mevkii polis mevcudunun arttırılması için yazdıkları mektubun bir gazetede ma- halle haklının geceleri nöbetle dev- riye gezdiği şeklinde neşrinden dolayı teessür beyan edilmektedir. Bir çocuk kuş avlarken gözünden yaralandı Küçükayasofya civarında Mâlik adında 17 yaşlarında bir çocuk dün evin bahçesinde bir saçma tüfeğile kuş vururken tüfek patlar uatlamaz geriye doğru çarpmış ve Malik sağ gö- zünden yaralanmıştır. Daimi fotograf müsabakamız Amatörler için daimi fotograf müsabakamısın bu haftaki seçiminde (Üçer liralık kitap) hediyemizi ka- zananlar: 1 — İzmir erkek liseşi 4. B. 890 Mustafa. 2 — Beşiktaş, Akaretler 34 Kemal Akkan. $ — Anka ra, Affan Eğemen. 4 — Bandırma orta okul No. 32 C, Umut, ARMANİ Kez Ea

Bu sayıdan diğer sayfalar: