13 Kânunusani 1937 AKŞAM Son keşidenin talihlileri | | VENEDİKLİ BAFFA “Safiye Sultan,, Yazan: Ahmed Refik “Ne mi yapacağım? Gazetecilerden çekinirim, beyanatta bulunamam,, “ 27 benim mektep numaramdı, 938 de Kardeşimin... İkisini birleştirerek 27938 numaralı bileti aldık ,, eli cüzdanına değmişti ki memnun Tefrika No: 80 Yemişçi Hasan paşa bütün işleri Lala Mehmed paşaya bıraktı, Belgrada çekildi. Mehmed paşa Budini kuşatan düşmanı püskürtmeğe muvaffak oldu — 21938... 45,000 lira... Bu numa- — Tebrik ederiz bay Manol., ği 501 —. ederim.. ben de sizi | gülümsedi ve uzaklaştı. Tytekrar ediyorum, 21538... 45,000 eşekkür Mi Bayiler koşuşatâk (salondan fırı- | — Siz de bizi mi tebrik edersiniz? | olmuştur. 26247 numaralı bilete 12.000 lira çıkmıştır. Bu bileti Nimet bayiinden bay Ahmed adında biri bu keşideye kadar almıştır. Bay Ahmed son ke- şidede bu bileti bırakmıştır. Bu keşi- de de 26247 numaralı bilete 12,000 lira düşmüştür. Halbuki bilet piyan- go müdürlüğüne iade edilmiştir. Bay Ahmed bayiin önünde: — Vah başıma gelenler.. diye dö- günmüş dürmüştür. — H. F. BİR TALİHLİ DAHA Sebep? — Beni bulduğunuza?.. — Bulamıyacak mıydık? — Bulamıyacaktınız ya.. şimdi ev- den çıkıyordum.. Anladık ki bay Manol çok şakacı insan.. sorduk: — Eh.. bay Manol bu para ilene yapacaksınız? Bay Manol: — Şimdilik bir fikrim yok... dedi... Sizinki de amma sual ha.. para ile ne yapılmaz ki. “or, bilet satışı defterleri karıştırılı- Yor. Acaba 937 yılı İlk ayının en ta Yihli insanları kimdir? Nihayet anlaşıldı. Feriköyünde Eş- Tefelendi sokağında Matmazel Virjin Ye Madlen adında iki akraba kızın Beyoğlunda Yıldırım gişesinden aldık- ları bilete 45,000 lira vurmuş. Hemen i Enzeteciler otomobillere atladılar. İş- te talihlinin oturduğu sokak.. Bir çamur deryasından geçlik, ta- Mhlilerin evine geldik, Kapıyı çal çal e açılmaz.. 'Kadıkö; Muradiye sokağında Eee ik iiinmmel kapıda gö | — Ama bir fikriniz vardırclbet. | ei ai e çeki Tündüler: > — Fikrim var ama söylemem. 46,000'lira çıkmışlar. ü — Canım:çıtlatın.. > > — Tebrik ederiz,. dedik. Ni Şaşırdılar; Bay Manolun bir müdürü umumi izmir fuar komitesinin İİ Te vey. gibi teşekkürü — Canım e piyankodan -kazanmış- &n. — Biz mif — Övle ya 45.000 lira! — Hayır. yanlışlık olacak... Bizim — Siz gazetecilerden çekinirim.. söyliyemem.. dedi, — Canım iki üç kelime., Sanki âmirinden korkan bir me- mur gibi parmağını ağına götürdü: — Sus, dedi. beyanatta buluna İzmir belediye ve fuar komitesi rej- si Dr. Behcet Uzdan aldığımız mek- tupta İzmir entemasyonsi sergisinin biletimiz yok. — Etmeyiniz canım.. bayi bizi bu adrese gönderdi. — Biz değiliz, emin olunuz. Yan- Mış gelmişsiniz. Yorulduğumuza mı yanalım? Yarı bellere kadar çamurlara saplandığı- muza mı? 'Tam döneceğiz. Talihlilerin kapısı- nın önüne bir otomobil dayandı. Oto- mobilden bir adem indi. Kucağı para Ne dolu... Aman... Adam bize sordu: — Piyangodan kazanan matmazel- lerin 5 s1 MUSINZ? — Yoooo.. Hem onlar piyango ka- zanmamışlar ki. Bu sefer kapıyı hep beraber çaldık. İki matmazel tekrar açtılar. Bayi sordu: «27938 numaralı biletin sahibi sizsiniz değil mi? Matmazeller cevap verdiler; Evet. Bu sefer biz sorduk: — Ya siz misiniz matmazeller? Gülerek: Canım.. demin size söylemek İs- temedik. Hem rica ederiz.. biz parayı kazandıksa size ne? Âleme ne? — Hani sorduk ta.. — Ne olacak... Kazandı isek biz kazandık.. — Ne yapacaksınız bu 'para ile?. — Ne yaparsak yaparız o da bize nit.. — Kazandığınıza çok sevindiniz- mi? Sevinmek, sevinmemek o. da bi- ze mit. Peki.. kızmayınız.. dedik. kısa bir zamanda modem bir hale getirilmiştir. Hapis- marangoz atelyeleri açılmıştır. Buralarda yapılar ayakkapları, çoraplar, mobilyalar, hapishane içinde bir meşherde halka göste- Adana hapishanesi hanede kundura, çorap, 3 N müdürünün bu hususta bü- yüz. anmak kN Resmimizde çorap ve kundura İmalâthaneleri, kö- şede hapishane müdürü görünüyor. “BULMACAMIZ Onlar birer birer paraları sayarken biz de öteki talihlilerin adreslerini öğrenmek üzere yola çıktık. 21938 numaralı yani 45.000 lira Kazanan biletin bir parçası da Nimet bayii tarafmdan gene Sofiya ve Hris- tina isminde iki kardeşe çıkmıştır. Bunlar “Beyoğlunda o Aynalıçeşme- de oturmaktadırIşr, Matmazel Hiristina gazetecileri gü- lerek karşıladı: — Size garib bir şey-söyleyim mi?. dedi. 27938 numaralı bileti nasıl al- dık? 27 benim mektep numaramdı. SOLDAN SAĞA: 1 — Kızarmış kıyma yemeği (5) Su- nu (4 > 2 — At yavrusu (3) 3 — Talan (5) Alt (4) 4 — Nota (2) Bluz sltına giyilen (7) 5 — Tembellik (6) 6 — Yenen bir ot (4) 7 — Külbastı (7) Arkada kalan eser (2) 8 — Sevda (3) © 9 — Yakslayıp sahip olmak (9) 10 — Buğday tozu (2) Söz dinle- o) | Lİ İİ 938 de kardeşimin. “bir gün düşün. | mek (5) 10 — Kemiğin içindeki (4) Cefa (3) dük «27938 numaralı bir bilet alalım» | YUKARDAN AŞAĞI: dedik ve aldık. Birinci “keşidede elli ——— GEÇEN-BULMACANİN HALLİ; lira kazandık. İşte 4'üncü keşidede de | 1 — Çekilmiş et (5) Adele (4) 45,000 Lirayı aldık. Çok memnunuz. | 2 — Dair (3) Zaman (2) — Bu para İle neyapacaksınız?.. (3— zehirli böcek (5) Soldan sağa: 1 - Kalafat, İm 2 - Ela, Ate 3 - Posbıyık 4 - Tara, Ka 5 - Za — Hayatımızı daha yoluna koya- 4 — Bina kökü (6) Nida (2) aş me cağız. Daha iyi yaşıyacağız.. Üstüne ,| 5 — Dinsiz (3) Kasabın sattığı (2) | 8-İmanetmek 9 - Kin, İa, Ce 10-Na- biraz daha para-bulup ev yaplırma- | 6 — Kasabın sattığı (2) Cübbe yele- | zik, Kın. ğı dadüşünüyoruz. ği (4 ç Yukardan aşağı: İ - Kepazelik 2 - — Mükemmel... 7 — Alman, parası (4) Köpürüp coş- EL anna 4. pm kazana i 0) . * - Tasma 8 - ya ml bay örer uyg 8 . te, kadın (4) Engel (3) Ak, As 9 - İt, Kayakçı 10 - Mesamat, Bay Manolu evinde bulduk: 9 — Pimti (5) 4 En. Bir zamanlar Budini idare eden Türk beylerbeyilerin macarca > yazdıkları mektuplardan Bu sefer şzorbalar da yeniçeri si- vetile Budin üzerine yüklendi. Muha- sara on beş gün sürdü. 'Budini kur- tarmıya gelen Yemişçinin ordusunda açlık başladı. Bir kile. un yirmi altı- na, bir kile arpa on "beş altına çıktı. Nihayet o da bulunamaz oldu. Yolu- nu bulup muhasara altında bulunan Budinden erzsk çekmeğe başladılar. Ali paşa İle Hâbil efendi ve yeniçe- ri ağası serdarın yanına geldiler: — Sizden imdad ihtimali yok. Da- ha on gün durursanız, Budinin olanca zahiresi tükenür. Hemen bize Lâla Mehmed paşayı bir miktar askerle bırakup varın, gidin, “dediler. Mehmed paşa kalmak istemedi: - Budini iki yıldır muhafaza ede- İ riz, Başka birine errolunsa bizden daha ziyade hizmet eder, dedi. Budin halkı Mehmed paşanın -aya- ğına düştüler, yalvardılar, yakardılar. Hatta Yemişçi Hasan paşa bile Meh- med paşanın sakalını öptü. Paşa razı kat ardından da takib edildi. Batak- ta bıraktığı toplar alınıp Budine ge- linde hanı bekledi. Kendisile görüş” tü. İkisi birlikte atlarma binerek Bel- grada geldiler. Gazi Giray defterdar Ekmekçizadenin evine indi. Gazi Gi- ray Yemişçi ile iyi kaynaştı. İki gün- de bir, nöbetle, biribirine ziyafet çe- kiyorlardı. Nihayet Tatar hanına Peçevi şeh- rini, askerlerine de Sigetvar ve civa- rını kışlak tayin etti, Serhad işlerini Lala Mehmed paşıya, zahire tedarik» kini defterdar Ekmekçizadeye hava- le-etti. Yeniçeri ağasını İstanbula yol- ladı, Kendi bir bölük hizmetkürla yo- la çıktı. İstanbula doğru ılgarla yol almaya başladı... Halbuki Yemişçinin “İstanbulda ve Anadoluda olan biten şeylerden ha- beri yoktu, oldu. Yemişçi, hâla Mehmed paşaya | her şeyi teslim ederek Belgrad yolu- nu tuttu, Ve hiç sıkılmadı. Lâla Mehmed paşa vekarlı bir-adam-| dı. Askeri zaptelmenin yolunu. bilirdi, Büyükler kendisinden utanırlar, kü- çükler de korkarlardı, Asker ayakla- nacak olsa, kendisi içleriye girip iter, 'kakar ve lâyıkile tedib ederdi. tavaşi idi. Onu bu vazifeye, Venedik- li Bafa vasıtasile, tayin ettirenler de Kapı ağası Gazanfer ağa ile kızlar ağası Osman ağa idi. Deli Hasan, Husrev paşanın asker- Yemişçi Belgrada giltikten sonra, asker hiç sözünden çıkmadı. Budinin açık bir kapısı vardı: Su kapısı... Askerler bu kapıdan içeri girdiler. Topları da beraber çektiler. Mehmed paşa Budine girer girmez, herkesin gönlünü aldı. Çoğunu gedik- lerin muhafazasına gönderdi. Kaleye hücum eden kâfirler, tüfekler ve kum- baralarla püskürtüldü. Lâğımlar ka- zıldı, topraklar sürüldü. Nihayet bir eylül günü kaleden bir huruç hare- keti yaparak düşmanı bastılar. Düş- man taburu uzakta olduğu için kale- yi kuşatanların imdadına gelemedi. İki saat düşmanla çarpıştılar. Topla- rını çivilediler. -Barutlarının “çoğunu kaleye çektiler. Kalanını da ateşledi- ter, Budin kadısı Hâbil'efendi seksen- lik bir ihtiyar olduğu halde muhare- beye o da iştirak etti. Bir taraftan bardaktan oboşanırcasına yağmur yağıyor, 'bir taraftan da düşmanla çarpışılıyordu. Düşman, karşı duramıyacağını an- Je Fa- leri dağıldığını Ankarada işitti. Ana- dolu muhafâzasında olan Hafız pa- şa üzerine Kütahyaya yürüdü. Kâle- yi üç gün kuşattı. Fakat kar ve yağ- mur başlayınca, Karahisara çekildi. Bu sefer Anadolu isyanını bastırmı- ya vezirlerden Güzelee Mahmud pa- şa tayin olundu. Fakat sipahilerin is- yanı Saatçi Hasan paşanın çanına ot tıktı. Derhal Yedikuleye atıldı. Yeri- ne Güzelce Mahmud paşa İstanbul kaymakamı -tayin edildi. Gazanfer ağa da gözden düştü. Damadı yeni- çeri ağası Ali ağa da yuvarlandı. Ye- rine Deli Ferhad ağa getirildi. Asıl en mühimmi, şeyhislâm Hoca Zade Mehmed efendi -azledilip'te ye- rine ikinci defa olarak, Sun'ullah efendinin getirilmesi idi. İstanbulda Kul tsifesinin isyanı hâlâ devam ediyordu. Kış. Kânunuevvel sonları idi. Sipahiler saray meydanına doldu- Isr. Padişahtan ayak divanı istediler, Üçüncü Mehmed de anası Baffa da saşkın bir hale geldiler, (Arkası var)