Sahife 6 AKŞAM Osmanlıcadan türkçeye karşılıklar kılavuzu N. 11 İz türkçe köklerden gelen sözlerin karşısına (T, Kö ızın (mütehassıs, biri hakkında sırası ile uzmaı 2— .) beldeği(alâmeti) Fonmieiyimi. Bunların her yazılarını gazetelere vereceğiz. ları, Yeni konan karşılıkların iyi ayırd edilmesi için, gereğine göre, fransızcaları yazılmış, ayrıca örnek- ler de a 3 — hak, ik ügüm olan Nakliyat — Taşıma — (Fr.) Transport Örnek: Bizde nakliyatı Dea git tikçe terakki A izde de- nizsel taşıma, kçe hemi in Vasaiti ekiye — Taşıma ai (Fr.) Moyens de transpı rt Örnek: Vesaiti nakliyenin ea ye: tayyaredir — Taşıma ll nın en ye- nisi uçkudur, (Fr.) Com- en — Komisyon - mission Örnek: Askomisyon — Sous « Com- mission ni dâniş - Akademi (T, Kö.) — m kile meclis — ie Kurul — Atm, Consel (Fr.) İeyeti o umumiye — Genkurul — (Er.) Assembide ab Vekile ni kurulu — Congrüs lüşavir — mizi — (Er) Con- asiller Örnek; Müşavirlerinin fikirlerini an lamadan iş yapmadı — Da nn düşüncelerini anlamadan iş > (Fr) Gi anışınanarı- yapıma | Kü an — mr ir da. Başıtı, Şürâyi devlet — Danıştay — (Fr) b d'Etat Endaht — > dam Tay, boybos Örnek: Badini bi e > genç. Giydiği elbise endamına uy- n düşmemiş — Giydiği ie, tay'na e ın düsmemiş. Endamı mevzun, ar) kameti ği sahibi Taylan . , atc, oi Binder Ti dar > < Ok ai BD. im end emir il Ender e bize £ Ağrak, olark Kiza re Örn atının son. e yük a da yatının son günlerini büyük kB işi. zi bü- Ha- kaygılar ei Enini üm e ei yürekleri (Fr.) Örnek: O, bir enmüzeci edebdi - o, v— deb kipi idi. . Kö.), ürenler Ören ek: Süel aiyeye enmuzeç ola- g7 mi > Gelecek ürenlere kip reketle: İL eş eler eki Bu eracife mimiyet ver > Bu el (düzmelere) mvedik. Ürcüfe — Uydurma, düzme, yalan do- Yan emi > Dullar Örmek; İtam ve eramil maaşları Ölü ve e dul aylıkları. yüzsüzler nek: Eril nasdan < Budunün yüzer azil pir iemb — mından Erbab (ehl ve - Er, Örn 2 ... işinin eridir ( babıdır) > ri yapı a er- da ir çal. eri ae Siyınklar takı. a i er- İşi olanlar Örnek: j iri gün sürer > Ka- (Rüesa anlamına) — Başman örkânı be > Devlet baş- manları Erkânı e — Generaller Erkânı hi > Kurmay — (Fr) Etat-major Erkânı harbiyei umumiye Genel kurmay — (Fr.) Etat - major Pasnizil Erkânı harb zabiti urmay subay > (Er.) Officier ddtetmajor Erzak — se Örnek: Bur. çalışa şan amele, erza- kını ilemi ilerler > Burada calısan isçiler, azıklarmı köylerinden di ü türkçe olan kelimelerin bugünkü işlenmiş lan hüküm, türkçe «çek» kökünden gelen şekil gibi. Erzan > Yakışır, yaraşır Esalet — Ai asillik, aksoyluk, Asil — 1 — Asallı, asil, aksoy, tö- zün m W ski karşıtı) Esi bulumu; > (EF Esaret (Ülke mah a Ma Esel işte esaleten ulusu ke daya ve ulusların Ümmi ) — Kölemı ava, Örmek Tikkler eN esaret ha- Hind a geçirdiler — Hindliler | asırlarca ölen nlik hayatı geçirdiler, Esaret (Harb esirliği anlamina). Tutsaklık Düşman ordusunun başku- esarete düşmüştü — Düş- an ordusunun başkomutanı da tut. saklığa düşmüştü. Esir — Tutsak, tutkun Örn ın muharebede düşmandan on Hüsnünün esiri 3 uştu Güz. ginin tutkunu olm Esirân lişmi Si Onun ai Onu: o, binlerce esir aldık — Son savasta, n on binlerce tabak aldık. elli- ice “klec esiran? un yanında kulca, köle. ıştım — <2 çalışmıştım. Fr.) Fondamental Ürek Ana ae — Esas kaide- Çan Fr.) Fi Özek ALE Mile e e Pm ha- vadisler Esas - Dip — (Fr.) p Fond Örnek: Dipsiz sözler — Esassız söz- ler < — Temel — (Fr.) Fondement, base Örnek: Temel koyma — Vaz'ı esas Esasen — sen elinden, — aslından — (Fe) An a Örnek Mi ben bü e ie o lacaj nd. ba önce “sezmiştim. Esasi — Anasal, Esin ğini aka evil seli As- lan ben bu işin böyle e da- “köksel — (Fr.) Cons itneondel, Ömek: Köksel türeler > Hukuku e- sasiye — Droits Ke Anasal* kanun Kanunu Loi (Fr. pal Sniinüönmelle Esasi — esasi — 1, başlıca, başın — ) Fonda meri essentiel, princi. iel? Büdce devletin en başlı (baş- hea, işlerindendir. Örnek: ine aid pek ğuz başın) ik (T. Kö. Oğuz destanında Türk esâ- mühim izler vardır x O- e epopesinde Türk mitine ilişkin pek önemli izler vardır. — Sebebler Ör. bir i ni hazırlamadan m inek; EMİ bini hazırlamadan hiç işe ti eşek etmemeli leri- hiç bir işe girişmeme- Esed — Aslan Esef — Esef niz mi — ze vi Onu; essif haline yal- eğil, a süz Onun bu : sa yalnız ben değil, herkes "lk etmek — Esef etmek, esef- geef gok lenmek Örnek: Size teessüf ze ederim ederim. ik b felâk: teessüf el Deha Kim kete pek girin sein cek in md ceklere yalnız ği olmalıyız. Esman, me 3 Oenrie Ea laii tında çok es Ör eser yermek iter ve ve özlü çalışmalıdır Hayatı çok izer neki elek. gok çalışmalıdır. > (Fr. işler, öncel, enli nazı, Alf yalla 'ab ia deği ken adi > yarattık! in ulaştırır iz geçmi ahlâfa nümüne önceler ve ardıllara örmek esmani bâliğa (Bak: bedel) — ar Örnek: km eş bin liradır » Tutarı bin ira Özerk e esnada dört ki işi birden ei rl Ki bir. ve kullanılar şekilleri alınmıştır: Aslı ak olan den ie seli i Şuvağ İnşia Şavmi Eşi (şerir) — Azıllar Örnek: Eşirranın omelcei — Azılıla- rın mede kiya yatağı olm ağlar, bir vakitler baylar yatağı olmuştu, (şeni Yırtlaz ? — Yırtlazlık Eşraf (ve âyân) — İleri gelenler rnek: stamonu o eşrafından — Kastamonu ileri gelenlerinden. Eşya — we (T. Kö.) Evbaş — MN Eve — Uz e — Gisa, oğullar la Bulan el Sini ön- iü — İlkin e dEveul şunu söyliyeyim — Önce şunu söyliyeyim. Eyi âhır nunda wvel Ahır bu rob ödiye- e sonunda bu borcu ödi- amı bahur — Kızılısı Ela (Baki cefâ) — Eza (T. Kö.) Üz- gü, üzü Örnek: Çok eza, çekti — Çok üzgü lüm, insanlar ii işin ezeli bir ir > Ölüm insanlar için öncesiz bir kaygıdır. li — Eziyet Örnek: Çeki tiği yeteri di bilisim Çektiği eziyetleri ben Faal — İşçen, işçimen Örnek: Faal bir adam — İşçen bir adam, o, pek pe -0, yel işçimendir. Faal enli erilen fpali- > Bu işde göre yp iyi sonu li vermiş. ye faaliyetine diyecek Onun. işçimenliğine Facıa — Acın yoktur » diyecek yektar. lu âile bu yıl üstüste facıalar Bu arda bu yıl üstüste acm- Acıklılık, acınlılık Gele iin tar TEKİ i ir km anlı) ramak or musun Öne Bep bk a bir teklif — Füh ia Sele Kalya ekimi iyenleri un iye eder ngleri utsuz- bin ikliyenleri nazal. iftihar — Kıvanı Fahr, iç Örnek: Memleketimizin e : ei m b ümdmelen, ya eri har emizin ee yanındal iie “örnekleri yüreklere ei ve- riyor, ri Fal Onursal Örnek: O, bu vazifeyi fahri olarak deruhde etti - O, bu işi onursal olarak üstüne aldı. Fahretmek, İftihar etmek — Kıvan- Örn matbuatının o Türkiye hakknda Arin insan İftihar ediy. Batı basınlarının Türkiye el anıyor. — Fayda görmek, fay- alara s (Fr. )P ii Örnek: Bu çok m ördüm” ER ördüm istifade im) > Cette annde Jai Evi odir de la cure gue Jai faite aux İles, İstifade etmek — Asığlanmak » (Fr.) Profiter © beklımik ASKERİ BAHİSLER 6 Nisan 1935 Fransızların büyük kumanda makamların- daki değişikliker eri muharririmizden: 35 ti arihli bir karara im gişiklikler li öç Bu deği- şik er ie bilhassa harb halin- kumanda: ii) mevkii e e şürasının salâhiyeti tak- viye edilmek istenmiştir. Şimdiye e Fransız ordusü- yük erkânı barljte ni ei ge neral Gamelin getirilmi Bu suretle ayni 2: Kete nı harbiye releliği ile e ye ie le ve li amın salâhiyeti büyük er- kânı kel eleği makamında toplanmıştır. Bu; seferle bera- ber başkumandanlığın daha bü yük kudret ve salâhiyetle işe el koyması bakımından faydalı ve müştür, üyük erkânı harbiye reisinin hazerde iki yardımcısı vardır: Bunlardan birisi sahra ordusu na aid tekmil ihzarat > “üm dir. Diğeri hazer zam dunun we işlerile iytiğal den ş yapmaktır. Daha hazerden muht el oru Yı ve erkânı olanlar Gimdiki halde Peten ve ) Franşe espre) Tahdidi sinne tabi bir tü m (fırka neralı.) Enfazla 12 tümgeneral (Fransada en büyük rütbe olup hem fırka ve hem de kolorduya kumanda edi » Bu âzalar se- ferberlikle beraber ordu ve or- dulai ve seferde erkânı il tı, 5 - Yel ye reis iğ yapan dale lâhlar tedariki, 6 - Sahil, hudud reistir, dn ke - 7 de hava müdafaa ies a 7- Yi hi el ve kab zifeyi si ze ikinci vazi- feyi general Colsan görmektedir. Bunlardan bi hava kuvvetlerinin müşterek ha- rekâtını hazerden Msi ve ih- zar edecek bir makamında vü- cuda getirilmesi baka bir fi- kir mevcud olduğu neşriyattan anlaşılmaktadır. ” Hazerde büyük erkânı harbiye reisi ve harb şürası ikinci re olan general Gamelinin vazifeleri ordu aksamı, Sahra ordusu erkânı aşi Yeisinin AN zerdeki vazifesi bü- yük neyi yz sel dırılması. Yüksek harb şürası harbiye na- zırının emri ile toplanır. Toplan- tı teklifini büzük erkânı harbiye reisi de yapabilir. Herbir nazı rının veya büyük eri e yüks yonlar linde çalışır. Netice: Umumi müfettişlil ki ile yasak erkânı harbiye reisliğinin sönme sevk ve idare ba- mından çok faydalı olmuştur. ray kadar büyük erkânı har- biye reisliği hem harbiye nazı rından ve hem de umumi müfet- tişlikten emir * aldığı için karışık- lıkları mucib olmakta idi, Sonra umumi müfettişlik ile büyük er- 'kânı gem vazifeleri arasın da da keskin hatlar mevcud de- ğildi, bu da işleri karıştırıyordu. Bu yeni şekilde seferde ii mandanlığın teşekkülü ve Ayni süratle iş görme- Kal Li 4 gis ide; in ie M. Şevki Ergin erki ikinci 3 büyü Örnek: Bu fırsattan asığlanarak (is- ça er) vie guni u da söylemek rim ki — Profitant ie cette occasion 1 enn vous dine gue.. Müfid — Faydalı Müstefid — ez ğin 2 Çıkar > Men (Er.) İri pr Ör işten ben hiç bir asığ Gi Halen iemiyorum — Je mattends aucun intörât Te) de ik affaire — Yal kendi ei bi üşünür > İl m törât ği , Mütefevvik > Üstün. Örnek: O, her işte rim faik | m olmaya çalışır — O, her işte taydaşlar rına üstün e çal ir, ini Mi müzü b Tefevvuk etmek — Üsgelmek, üst olmak Örnek: İnsan suyla bereket eder Çüstgel mek) e İN ai ka ii al — leyen — (Fr.) Anleur nek: Bu suçu ivliyen —.Bu ci aili, li daima emsaline tefeve i