6 Nisan 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1
FAZIL AHMET İsmi altında Değeri edibimizin hitabeleri, şiirleri ve hici- leri bir araya toplandı, nefis bir kitab şeklinde YENİ ÇIKTI 80 kuruş ———— Sene 17 — No: 5912 — Fiatı her yerde 5 kuruş AKŞAM KITAPHANESİ CUMARTESİ — 6 Nisan 1935 Çocuklara en değerli armağan Coğrafyada ilk adım » Talk Sabri Duran... Tarih öğreniyorum Coğrafya kıraatleri - Faik Sabri Duran... Bol resimli, renkli kapaklı Kuruş 50 * Ahmet Mefik.. 30 50 AKŞAM KİTAPHANESİ Telefon: 24240 (idare) - 24249 (Tahrir) - 24248 (Matbaa) -20113 (Klişe) Fransa hududa asker yolluyor İransa ile Sovyetler arasında Birtürk baytarının mühim yeni müzakereler başladı Italya Şark misakına girmiyor, İngiltere bir Avrupa misakı istiyor Stresa konferansı için hazırlıklar başladı, fakat neticeden kimsenin ümidi yok Paris 6 (Hususi) — Fransa, bütün şark hududlarında askeri tedbirler alıyor. Yukarı Alzasa Moe kıtalar gönderilmiştir. Bun- E istihkâmlardaki sfradı kuvvet- endirecektir. Gönderilen asker- Sr arasında 8 inci Fas fırkasına / Ve 85 inci fırkaya aid htelif taburlar vardır. ee oma 5 — Koriycre Dellasera Büzetesinin Pari e s muhabiri ha- DE ahkma «Fransa şark hu- nna mühim askeri kuvvet- ği St gönderiyor.» 5 , Siresa konferansı a 5 (Hususi) — Fransada ii "ii konferansı için hazırlıklar di kr, Yarın nazırlar mecli- oplanacak ve Hariciye nazırı e e Stresada görüşülecek Sekli hakkında izahat vere- çe adadan gelen haberlere gö- hi başvekili M. Makdo- ki da Stresaya gitmesi ihti. Si vardır. Maamafih İngiltere 1 kizinde yapılacak kabine Plantısından sonra kati bir ie verecektir, Italyada Majör gölü sahilinde bulunan Stresanın uzaktan gürünüşü Fransız mahafili, Lord Edenin seyahatinin “devletlerin o yaziyeti İ der girebileceklerdir. | üzerinde bir değişiklik yapmadı- ğı kanaatindedir, Yani bir taraf Şark misakının imzasında israr etmekte, Almanya ile Lehistan i- se buna muarız bulunmaktadır. İngiltere umumi bir Avrupa misakı yapılmasını istiyor. Fakat Pariste buna imkân görülme- mektedir. İtalyan mahafilinin de bu mütaleada olduğu anlaşılıyor. Fransız mahafili işlerin daha zi- yade sürüncemede ( bırakılmıya- rak bir dakika evvel Fransa, ile Sovyet Rusya, Küçük itilâf ara- sında bir misak yapılmasını isti- yor, Bu misaka arzu eden devlet- Oeuvre gazetesi yazdığı bir makalede Şark misakının akdi- | nin geçiktirilmesine şiddetle iti- raz ederek bunun Sovyet Rusya, İtalya, Küçük itilâf ve Balkan iti- | lâfı üzerinde fena tesirler yap- masından korkuyor, Fransız - Sovyet konuşmaları Paris 5—Fransa ile Sovyet Rus- ya arasında siyasi konuşmalara devam ediliyor, Ftansanın teklifine Sovyet Rusya cevab vermiştir. Devami 4 cü sahifede) <a ğe Şi le om alan Ziraat bankası umumi Veyeti ne için toplanıyor? Banka umum müdürü nizamnamede azı değişiklik yapılacağını söylüyor Ankara 5 (Hususi) — Ziraat SI umumi ini: - külâde olarak akla Ki; sedilmişti, Bu toplantı banka- Rp müstakbel vaziyeti hakkın. lg bir takım rivayetlerin ? asma sebebiyet vermişti, iy lardan biri, Ziraat bankası- nomi vekâletine bağlı ola- tamamile zirai kredi işlerile DÜŞÜNCELER a, | il gektiği dili Bu sözü için söylemişler di vü di pa söylemişler diye dü. il kafeste şarkı söylemez. Bül- va tüyü rksüdür. Kafes solculun- veez biç yle beraber canını da görün- Mecesin, ok gibi bir daha geri gelmez İçinde, e Eğer bülbüle kafes “ağız giy EYetebilselerdi, bu kuş- Mi li yüzünden çektiklerini çekmez. İN ne ik Zey» bakman, e Şİ 2 uğraşan bir banka haline getiril mesiydi. Bir sene evvel bu yolda hazırlanan bir lâyiha da mevcud olduğu için, bu habere itimad edenler çoğalmıştı. Bu meseleler hakkında Ziraat bankası umum müdürü bay Kemal Zaimden ma- lümat almak istedim. Şu izahatı verdi: (Devamı 4 cü sahifede) BÜLBÜL VE KANARYA yüzündendir, şarkı çağırmakta bülbül kadar usta ol duğunu söyliyenler var. Ancak kim- se,«kanaryanın çektiği dili yüzündendir diye bir söz etmemiştir. Çünkü kanar- ya süşlü, oymalı kafeslerde türkü ça- Hırmasını bilir, Şarkılarını kafesinin par. maklıklarına birer inci gerdanlık gibi asarak - kuşçuyu eğlendirmesi onun en büyük ustalığıdır. Bülbül olup dili yüzünden çekmek, kanarya olup dili yüzünden çekmemek- ten yektir., Bir kumarhane | basıldı Kadın, erkek 22 kişi kumar oynarken yakalandı Taksim civarında Rauf adında birinin geceleri birçok kimseleri evine topladığı, bunların geç va- kite kadar kaldıkları göze çarp- mıştır. o Polisler burada kumar öynandığını haber almışlar ve ev. velki gece geç vakit tertibat ala- rak evin kapısını çalmışlardır. Kapıyı bir hizmetçi kadın aç- mış, yabancıları görünce içeriye haber vermek istemiştir. Fakat polis buna meydan vermemiştir. Memurlar içeriye girince ka- dın erkek 22 kişinin kumar oyna- makta olduğunu görmüşlerdir. Or- tada bir rulet, fişler, kâğıdlar bulunmuştur. Masa başında Emi ne, Katina, Eleni adlarında üç kadınla Cemil, Avni, Aleko, Fran- suva, Baruh, Ganol, Şükrü, Hü- seyin, İbrahim, Kâmil, Galib, Ga- ni, Mustafa, Ahmed, Numan, Ar- tin, Opal, Jozef ve Fahreddin adlarında 19 erkek bulunuyordu Bunlar ve ev sahibi yakalanmış- lardır. ğında bir evde de dört kişi ku- Taksimde Pire Mehmed soka- İ bir muvaffakıyeti Baytar Samuel Aysoy nebat, hayvan, insan hastalıklarını teşhise yarıyan a) ağ bir âlet keşfetti Baytar Samuel Aysoy serom, nebatat ve hayvanat mevcelerini zabteden öleti önünde ” Fransada, Almanyada, İtalya- da İngilterede rakkas ile yer altında maden, su ve insanlarda hastalık aramak meseleleri (Ra- diesthösie) ile uğraşanlar vardır. Alman hükümeti bu sene Mü- nihte buna dair hususi bir ensti- tü açmıştır. Son iki üç ay zarfın. da bu ilim (harikulâde bir mu- vaffakıyet göstermiştir. Toprağın içinde gömülmüş olan maden hazinelerinden çıkan, göz ile görülmeyen (Radio - onde) de- nilen dalgalar tayyarelerle zap- tedilmektedir. Bu suretle maden bazineleri keşfediliyor, Rusya bu hususta herkesten ziyade ileri git- miştir, Radistezi usulü ile ma- den aramak için hususi tayyare müfrezeleri teşkil etmiş ve her tayyareye mütehassıs rakkasçılar ilâve edilmiştir. Rakas ile su membalarını, ma- den hazinelerini, hastalıkları bul- mak herkesin işi değildir. Rak- kası harekete getirmek için cüm- lei asabiyede hususi bir hassasi- yet bulunmalıdır. İnsanların an- cak yüzde otuz beşi gözle görük miyen bu mevceleri zaptedebilir- ler. (Devamı 4 cü sahifede)
