22 Kasım 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

22 Kasım 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

EEE ver 22 Teşrinisani 1934 Profesör M. R. bey çok dal gındır. Bir gün oğluna ayakkabı öala- €aktı, Kadıköyünden İstanbula be- traber indiler. Akşam üzeri eve dö- herken vapurda yanyana oturdu- lar, M, R. bey gazetesini açtı, Ka- Dalgın I dıköye gidinciye kadar okudu. Vapur yanaştıktan sonra gâze- tesini katladı ve yanında oturan çocuğa baktı: — Maşallah yavrum, dedi, sen ne kadar da benim oğluma benzi- yorsun! İlhanla Orhan mektepten çık- mışlar, evlerine gidiyorlardı. Yolda bir kafileye rasladılar. jandarma bir serseriyi orta- larına be götürüyorlardı. Seri tacak, — Peşin söylediğiniz iyi oldu... Pey- man sobaları yakma... bağlı idi. Sağı- na soluna bakınmadan, Dr kaç- mış, gidiyordu. Sormasalar | ilhan ilk defa gördüğü bu man- zaraya hayret et Tarih dersinden pek korkan ik han acıyarak serse; Mah vere de Mökmetiği ta- rih sormasalar!... dedi. Gürülü simeyirn kâh meta eli eğlence değildir. Işaret İki balıkçı büyük bir midye tar- lasına düştüler Bol bol midye topladılar. Biri di rtik gidelim, dedi. . Amma buray: — Merak etme, ben bulurum. Karaya çıktılar, Birisi. kayığın sağında bir katran çizgisi gördü. Şaştı ve arkadaşına ni r? — Nerede olduğumuzu anla- mak i se pe koydum. Budala!... Ya yarın ayni ka- yığa Pe lemek. es Şarkı söyliyen bir hani — Benim “sesim ei dedi, Biri güldü: — Evet, ben çocuk ! ağlıyor sandım a Ne rka Nİ sizi nişanlım diye v edec: — Ne — Ban 7 varacak budala Li diyorlar. Vals ein koçin in İmuştu, Bun. Ni vii Fakat la cekti , Bir vals başladı, hanımefendiyi bir bey davet etti. aşmmnaleni kabul etmedi. Bey ısrar etti — Bir vals e Bunun üzerine dul hanimefen- di kalktı — Peki amma bir tek defa dan- sedeceğiz. O da pe in yavaş Yavaş, çünkü henüz matemdeyi Tersine lak otomobil olduğu zaman, #emobil s'kıntısı çekilir. hude Alacağı vardı, bir türlü alamı-. yordi bu. Nihayet o gün, bin birinci defa olarak tekrar gitti. O sefer kati- | yen alacağı almağa az! Verecekliyi buldur. Alacaklısmı görünce dedi ki: — Sana itimat edebilir miyim? — Tabii, — bir şey söylesem kim- seye söylemez misiniz — Buraya beyhude yere ie geliyorsunuz, çünkü den telik alamazsınız! Şimdi artık içimde sızlıyan bir yara var, | BENDE SEVDA NE NE ARAR.. İbi çapkın — Şakı kır yağarken kinini gid iniz küçük hanım! mn mazideki sürdüğüm tatlı hayat, Hasta kalbimde yaşar mazinden hatıralar... Nerede sevdiğim Hayal olan günlere m iimak neye yarar?., | Ai em ki yalanmış Derim nerde o demler, nerde o sevdiğim yar, İİ Bunu bildikten sonra in Ahmedin evinde çok pire vardı. Çok tahtakurusu vardı, çok ha- mam ibi vardı, çok fare vardı. Ahmet durmadan kaşınırdı, amma ie durmadan, Bir gün yangın oldu, Ahmedin evi yandı. Ev sigortasızdı — ine ene de seviniyord hi A herkese e yangın hadise- neşeyle yer Komşu- Körü ker merak e — nsan evi el diye sevinir mi? — Elbette sevinir, Pirederi, fa- reden, ii hamam “böceğinden kurtuldum. — Şu köpek ver se- ni sevdiğim se, yanında di yar hat oturacağım sevgi: lim... BAŞBAŞA Erişmiştim genç yaşa, Kırık bir çeşme taşı. Vurgundüm ince Kırık bir çeşme taşı. Ne güzel günler geçti, Ve ml Sevgilimle başbaşa!. Bir kaç damla göz yaşı. şa ... Hi etmezdi bana, Çalılar arasında, kşardım kana kana, Taş, toprak, sırasında. tururduk yanyana, Oi Sevgilimle a # Aşkın m a eçmişi eştik, Sürilüice seviştik, Sevgilimle Baybüyal. H, Cahit .— Siz yokken bir hanım geli — O budala kardeşim — Mümkün, tıpkı size benziyordu. am Can sıkıntısı — Kocacığım şu şekeri yesene.. — Rica ederim şekerinle canımı sık- "“Göcuğun sesi düyulduz — Anne canımı sık. limden gem birden, Gönül hatırasındı LR Yolunu gözlüyorum. Zi.Ve — Daba eve ayak Yatak 0 odamın li va el ok par a za- basar basm in & elektriğini açık bırak- Outanmadan gülüy. üriği siz yazın : r 5 FE 1sı çekili tallığını gördüm. > mışsı, iz > derken kei bıraktınız... lerken arabı yedim! Üümezi dim Gğlii ? me ğinde i ii ğinde zi ii De ie Bir de östelik orsun... — Hanimef: endi elek- İkbal hanım yemek tarif eden kitabı açtı. Bir pasta tarifini du ve pastayı yaptı. oku- Gece yemeğin sonunda sofraya koydu: — Elimle yaptım kocacığım. mayı > id — Ne — Per söyliyeyim yene cek gibi değil. Neden?... İşte ee burada, keban tarifi vi et bey kitabi wi baktı ve güldü: — Şimdi anlaşıldı, Bu pastanın tarifi son sahifenin alt kısmından ” başlıyor. Ondan sonraki yırtılmış ve sen farkında olmadan devam etmişsin. Halbuki karşı sa- m sarmısaklı tarator, li edi- liyor' — İnsanın mesut olması için, raesut olanlara ası kâfidir. Bunu kim söylemiş... — O mesutlar söylemiş olacak! —— ——— — — Sülün Fevkalâde aç gözlüydü ve a' etlerine meraklıydı. okside ağız tadile av eti yenmediğini söy- Tüyordu. Bu aralık bir sülün getir- ei Vurdum, Fakat bir hafta dokum- madım., — Açlıktan ölmediniz mi? — Neye öleyim?... Sülünün ağız tadile yeneceği zamanı bek-

Bu sayıdan diğer sayfalar: