13 Ağustos 1934 — AKŞAMD. | Şehirde seyahat Buhran arttıkça seyahatlerin “dairesi de küçülüyor. Nihayet kü- güle küçüle şehir içindeki ceve- Jânlar bile koskoca bir seyahat gibi kahramanca bir teşebbüs ha- linde göze çarpacak, geliba! Lâtife bir tarafa bırakılırsa, fikir fena değil. Belediyenin tu- Tizm şubesi ile dağcılık klübü müştereken bir teşebbüste bulun- mağa karar vermişler. İstanbul içinde doğup büyüdükleri halde İstanbulun güzelliklerinden, ta- ibi kıymeti haiz âbide ve yerler- den haberi olmıyan kimseler eiktarı pek çok olduğunu gözönü- De getiren bu müesseseler şehir içinde seyahatler tertip edilmesi- ni düşünüyorlarmış. Her hafta, heyet halinde, İstanbulun her & rafı gezilecek ve © yerin tarihi ve sairesi hakkında mütehassıs- lar tarafından malümat verilecek JAN AKŞAMA larını temin ederiz. Öteden beri Astanbullularda İstanbula karşı derin bir alâka ve muhabbet uyandırmak için teşekkül etmiş cemiyetler olmuştu. Meselâ Istan- bul muhipleri cemiyeti gibi. F: kat bunlar sadece nazari bir sa- hada kaldılar. Sürekli, tesirli bir © iş göremediler. Halbuki bu arkası bırakılmi- yacak bir fikirdir. İçtimai ha- Yatta en büyük, en kuvvetli bir zemberek olan vatan ve memle- ket muhabbeti de terbiye ve #enmiye edilmek iktiza eder, Bir insan yabancı bir memleketi bi- le gezse gördüğü yerlere karşi de bir muhabbet ve alâka besler. Gazetelerde oralara di tesadüf ettiği havadisleri okuma: dan geçemez, Şu halde bu hatı- Talar, alınmış güzel intibalar ken. di memleketimize ait olur: onun ne derin bir iz bırakacaj pek kolay takdir olumur. Filhakika, iz. İstanbulu sik değildir. Oralarda ne âbideler vardır, kimler doğmuş ve ölmüştür, ne gibi vakalar geç- miştir? Bunların hepsi meçhul. dür. Halbuki vatan ve memleket muhabbeti bütün bu hatıraları bilmekle, kalbinde yaşatmakla gıdalanır. Dağcılık klübü için işte tam biçilmiş kaftan gibi bir vazife, Otomobille gidilen Alem da seyranları bir dağcılık klübü mef- >humundan haric gezintilerd Dağcılık bunun yalnız isminde. dir. İstanbul da yedi tepe ü de bina edildiğine göre, stanbul içinde bir gezintide bu nazlı dağcılık klübünün iştigal edebi leceği işler sırasına pekâlâ girer. , Kapanma saatleri Belediyeye bir çok müracaatlar yapılıyor panması etrafında her gi yeni bir takım müracaatlar kar- sisında kalmaktadır. Encümen, halkın temizlenme sine ait işlerle meşgul olan ber- berlerle hamamları tahditten is- tisma ettiği için kundura boyaci- ları da temizlik işlerile meşgul olduklarını ileriye sürmüşler, istis- na edilmelerini istemi Yaş meyva satan ma geceleri meyva satmadıkları tak- irde meyvalarının. çürümeğe mahküm olduğunu iddia ediyor- lar, Çiçekçiler bile çiçek satışının bilhassa gece fazla olduğunu id- ia ederek istisna kararı istemiş- lerdir. Caddeler üzerindeki dükki larda çalışan terziler de kendileri saat ye e dükkânlarını kapama- ğa mecbur tutuldukları halde, han içindeki atelyede çalışan meslekdaşlarının bu mecburiyet- ten istisna edilmeleri doğru olmı yacağını söylemektedirler. Daimi encümen, bütün bu muhtelif mü racant ve şikâyetleri tetkik ede- rek yeknasak bir karara bağlıya- caktı Mübim bir karar Lâmba olmayan sokaklarda oturanlar tenvirat resmi vermiyecekler Sokaklarında lâmba bulunmı- yan mülklerden tanzifat vergisin- den başka tenvirat resmi alınma- ması lâzım geldiği halde umumi tenvirat lâmbası olmıyan ba- zı mülklerden de | tenvirat resmi — tahakkuk © ettir görülmüş — ve — buna im. kân verilmemesi bir tamimle bes lediye şubelerine bildirilmişti. Son günlerde tenviriye resmine tâbi olan ve olmıyan emlâkin ten- e resimlerinin tahakkuk etti İmesinde bazı yanlışlıklar oldu- Bu görülmüştür. Bu yanlışlıklara meydan verilmemesi yeniden kadarlara bildirilmiştir. in, bu iyi fikri gazete- lerde görünce, sade lüfta kalmıya- rak icraat sahasına da intikal esini teşvik için şu satır. ları yazıyoruz. Bu hem eğlenceli hem faydalı teşebbüsün İstanbul halkı tarafından büyük memnu. niyet ve teşekkürle karşılanaca- Zindan şi AKŞAM Üsküdar tramvayı Almanyaya ısmarlanan arabalar yepyeni bir şekildedir Üsküdar tramvay şirketinin Al. manyaya ısmarladığı yeni tram- vay arabaları yakında şehrimize getirilecektir. Bu arabalar, gerek İstanbul, gerek Üsküdar - Kadı. köy iramvay şirketlerinin araba- larından büsbütün farklı bir şe- kildedir. Bu arabaların kapıları ortadan açılıp kapanmaktadır.Ka- napeleri de sabittir. Arabaların bir kısım kanapeleri karşılıklı ol. duğu gibi bir kısmının arkalıkları pencereye dayanmıştır. Bu suret- le yolcular tramvay arabalarında muhtelif. vaziyetlerde oturabile- ceklerdi Vagonlari teslim ve muayene belediye Hulki bey için Almanyaya giden fen heyeti mü #brimize gelmi Aşk rekabeti şan kama ile Karabeti yaralayıp kaçtı Lânga civarında oluran Nişan ve Karabet isimlerinde iki kişi bir müddettenberi bir kadın me- selesinden dolayı sile sık kavga ediyorlarmış. Ayni evde oturan bu iki âşık son zamanlarda işi büs- bütün azıtmışlar ve her akşam evde biribirlerini dövmeye başla- mışlardır. Evvelki gece bunlardan Nişan &vde olururken Karabet gelmiş ve şarkı söyliyerek rüerdivenlerden çıkmaya başlamıştır. Odasında oturmakla olan Nişan rek böyle şarkılarla eve girmesini ba- hane ederek hiddetle dışarıya fır- lamış ve merdiven başında iki kip gene biribirlerine girmişle dir. Bu kavgada Nişan kama ile Karabeti muhtelif yerlerinden ya- ralayıp kaçmıştır. Vakayı haber alan polisler Ka rabeti hastaneye kaldırmışlar, şan da yakalanıp adliyeye teslim edilmiştir. Bir dıvarcı yaralandı Taksimde bir yapıda çalışmakta olan dıvarcı Kemal usta iskele Üzerinde dıvar yaparken binanın üst katından büyük bir direk parçası düşmüştür, Direk Kemal ustanın sol böğrüne isabet ederek tehlikeli © surette — yaralamıştır. yaralı adam hastaneye kaldırı mıştır. Mühim tütün alıcıları gelecek Yakında Avrupadan o mühim bir firmanın Türkiyeye gelerek Istanbul ve İzmirden mühim mik- tarda tütün alacağı bazı alâka darlara gelen hususi haberlerden İştar. j ŞEHİR HABERLER Tifo vakaları Aşı ameliyesine bir kat daha ehem- miyet veriliyor Sıhhiye müdürlü; alınan müessir tedi bir kaç gündenberi Şişlide tifo va- kalarının arttığını yazmıştık, Bu vaziyet karşısında tifodan korunmak için halkın aşılanması. na bir kat daha ehemmiyet veril- meğe başlanmıştır. Çok sallâhiyettar bir zat bu hu. bir muharririmize şu izaha- ti vermiştir? — Bir kaç senedenberi yaplı- iz tetkikat neticesinde, tifo vakalarının, doğrudan doğru: rin sularından ileri gelmediği anlaşılmıştır. Öyle bir vaziyet olaydı tifoya tutulanlar ve tifo- den ölenler korkunç bir yeküna olması lâzım gelirdi. Tifo vakaları daha ziyade ye- şil salatalarda ve pişmeden ye- nen sebze ve meyvalardan ileri gelmektedir. Tifonun artmasına bir sebep te bir kısım halkın fen- ni ve sıhhi temizliğe ehemmiyet vermemesidir. Bu adamlar tifo mikrobunun (portür) ü yani nakilidirler. Bina- enaleyh tifo, en ziyade mikrobun bu nakilleri tarafından geçmek- tedir. Bunlar pis ellerile sebze, meyva ve sair yiyecekleri tutmak ta, bu suretle bazan en temiz in- sanlara tifoyu aşılamaktadırlar. Tifonun memba yıkanan sebze ve yeşillikler oldu- ğu halde, hastalığın artması bile daha ziyade insanlardandır. Bi macnaleyh herşeyden evvel hal kın temizliğe riayet etmesi Iş- zimdir.» Feci bir ölüm Süreyya EF. tabancasını temizlerken alnından varuldu Kadıköyünde feci bir kaza ol- arlıoğlu civarında otu- ran yirmi iki yaşlarında Süreyya efendi isminde bir genç odasında tabancasını temizlerken namluda bir kurşun kaldığının Farkına va- ramamış, dalgınlıkla parmağını tetiğe dokundurur dokundurmaz silâh ateş almıştır. Çıkan kurşun Süreyya efendinin alnına isabet ederek beynini parçalam hal düşüp ölmüştür. ş ve der Silâh seslerini evdekiler duyup | odaya koşmuşlar ve Süreyya efendiyi kanlar içinde ölü bulun- ca polise müracaat etmişlerdir. Zavallı gencin cesedi morga kal- dırilmış, vaka etrafında tahkikata başlanmıştır. İlsir çırpıda || Iyi ki yok.. Leyleklerle kartallar arasında” ki muharebeler yer yer devam ediyor. Fakat Balıkesirde muha- rebe eden leyleklerle kartallar iki üç günlük bir kavgadan sonra aralarında irütarele aliebmişler. Şimdi başka taraflarda muhaze: be varmış. Lâkin bu kanlı dövüş- lerin de yakında biteceği tahmin edilmekte imiş. Herkes leyleklerle kartallar ara sında bu kadar çabuk sulh olma- sina bayret adiyoçmuş. Bana ka? lırsa bunda hayret edilecek hiç e Leyleklerle | kartalların sulh yapmaları gayet tabiidir. Çünkü aralarında ne «Cemiyeti akvam» A m lâhları birakma konferansı» gibi kurt masalları var. Bunun için tabii bir an evvel sulh yapacaklar, ne zehirli gazla- Hi en an male Mİ tankları, ne de wkla hayale gel miyen bir sürü aletleri. Eğer hayvanların da bir Gemi yeti akvamı, bir silâhları tahdit etme konferansı olsaydı o zaman leyleklerle kartallar zor sulh ya- pabilirlerdi. Leylekler ve kartallar bir ye- yip hallerine bin şükür etsinler; — Aman ne âlâ!.. Cemiyeti ak- .vamımız, silâhları otahdit etme konferansımız yok... diye durup dinlenmeden dua etsinler. Eğer m Mi konferansları filân olsaydı baş- İadıkları muharebeleri bir türlü bitiremezler, kendilerini kavga- dan, dövüşten kurataramazlardı.. Hikmet Feridun rültü ile mücadele Daimi encümenin kararı yanlış tatbik ediliyor Bir kısım satıcıların sabahları saat sekizden akşam saat yirmiye kadar sokaklarda bağırmalarının. hakkındaki şehir daimi encümeni kararı bir çok yerlerde yanlış şekillerde tatbik edilmektedir. Ezcümle evvelki gün Nişantaşında bazı belediye meni meclisi zabıtası memurları sebze, meyva, Yiyecek, içecek şeyler satan es mafın bile bağırmalarını şiddetle menetmişler, sesini çıkaran esna- fa ken: cakları rinden para cezası ala- ar etmişlerdir. Beles diye kararı hilâfına hareket eden bu memurların bu gibi yanlışlık lar yapmaları doğru dej Alâkadarlarm nazarı dikkatini El işleri sanayii şubesi Iktisat vekâleti sanayi müdürlü- günde el işleri sanayii için yeni bir şube açıldığından babsedilmişti. Bu şube müdürlüğüne tayin edi. len Saffet bey, Türkiyede el sanayi hakkında tetkikata başlamıştır. Bu hususta ticaret odaları mahili elişleri sanayii hakkında raporlar hazırlamaktadır. Amca beye göre! İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — — Çıplak adam davası epey dedi- Koduya meydan verdi Amca beysun Bir erkek evinde çipi gezebilir, | bu bir kangat meselesidir | e Fakat kansni da kendine ben İ ösimekte haksız | Bu devirde böyle bir yoktur A.B. — Hele bir sengürenk ipekliler. dururker kürkleş,