| 23 Haziran 1934 © AKŞAMDAN AKŞAMA Koyu taassup "Almanyanın harp sonu felâket- leri ile geçirdiği siyasi, iktisa- idi, ahlâki, fileri buhran içinde bil. bassa fikri buhran pek derin ve #cınacak bir şekilde tecelli edi- yor, Almanya gibi muazzam bir memleketten hiç beklenmiyecek garabetler gösteriyor. Bu garabet- lerin ne dereceye kadar varabile- ceğini salim bir dimağ evvelden keşf ve tahmin edemez. İşte, AL manyada yahudi düşmanlığı ve koyu taassup son zamanlarda bi de garip bir Hazreti lsn meselesi doğurdu. Malüm olduğu üzere, İsa, Beni il içinden yetişmiş bir zattır. İsa hem Yahudi, st. Yahudileri hayat hakkından mahrum bırakan ve komünistlerin kökünü kazıyan AL man Nazileri İsayı da Alman hu- 'dutları haricine mi çıkaracaklar? Böyle olsa makul ve mantıki olur- (du. Fakat taassubun şiddeti onla- Tı mesleklerinin son neticelerine (doğru katiyetle yürümekten mene- diyor, Onun için kıvranip duru yorlar ve ilâhiyat inceliklerinden medet umuyorlar. Bir kere, İsa babasiz doğduğu için, Yahudiliğinde yüzde elli ten- Zilât yapıyorlar. Fakat her halde İsanın babası da gene hemşerileri rasında aranmak icap ettiğine göre yüzde yüz Yahudi olduğu şüphesiz ise de Alman ilâhiyatçı- ları tabii buraya yanaşmıyorlar. Şu halde «isa ruhulkudüsün evli 'dıdır, ruhulkudüs, Meryemdeki Yahudi kanına karışmadan İsayi dünyaya getirmiştir» diye neden İsanın Yahudiliğinde yüzde yi tenzilât yapmıyorlar bilmem, Fa- kat, isanın yüzde elli Yahudi olan icudu çarmıhta terki hayat et- miş olduğu için Yahudiliğini bu suretle hitam bulmuş telâkki edi- yorlar. İsa dirildikten sonra artık Yehudi n kalmıyor ve ci- hanşümul bir manevi mevcudiyet iktisap eyliyor. Şimdi Almanya gibi ilim, tek- nik ve kültür memleketinde bu ku- runuvusta iskolâstiklerinin delilik mertebesini bulan saçma sapan sözlerine tesadüf edilmesine hay- etler içinde kalmaz mısınız? Ta- assup dünyanın hangi memleke- ir kanser gil hüviyetleri alıyor, pençesine bütün zekâ ve idrakini emiyor, or- tada budalalaşmış bir hayvandan başka bir şey bırakmıyor. İşte zavallı Almanya bug böyle ruhi fukaralık, fikri çocuk- luk ve iptidailik içinde sırıtıp du- Yeni park Çarşambadaki eski ahırlar yıktırılıyor Fatihte, Çarşambadaki beledi- ye ahırlarının Edirnekapı surları haricine kaldırılmasına karar ve- zilmiş. ve sur haricinde yeni ahı lar yapılmıştı, Ahırların su tesi- satı da bitmiştir. Belediye hay- vanlar ve çöp aral burada yerleşmekte, Belediye on gündenberi eski ahırları © yıktırmaktadır. o Ev- velco Ode (yazdığımız gibi 'bu ahırların yerinde yeni bir park rı kâmilen yapılacaktır. Parkın yaz geçme- den açılması isteniyor. Süt ve yoğurtlar Sıhhat vekâleti süt ve yoğurt- lar hakkında bir talimatname hi zırlamıştır. Talimatname süt ve yoğurtların sıhhat müdürlükleri. le belediyelerin sıkı kontrolu alk tında bulundurulmalarını âmirdir. Bozuk süt ve yoğurt satanlar tecziye edileceklerdir. Bu hare- ketin tekerrürü halinde icrayi sanattan menetmek hakkı bele- diyelere verilecektir. Küçük satıcı Dokuz lirasını aşıran yankesici yakalandı Niyazi isminde bir yankesici 'dün Çarşamba pazarına girmiş ve orada çorap satmakta olan Niko isminde küçük bir çoc larak çorap alacağını sö Yankesici Niyazi çorap almak ba- hanesile bir müddet çocuğun ya- nında durduktan sonra hiç bir şey almadan savuşup gitmişti Çocukcağız biraz sonra bir müşteriye para bozmak üzere eli- ni cebine soktuğu zaman sakla dığı dokuz lirasının aşırılmış ol. duğunu görmüştür. Bu vaziyet karşısında ağlamiya başlıyan çocuğu polisler görerek hadiseyi anlamışlar ve biraz son- ra yankesici Niyazi yakalanmış tır. Küçük Nikodan aşırdığı do- kuz lira Niyazinin üzerinde bulu- narak çocuğa inde edilmiş, Niyazi ir tarafta memleketin mukadderatı, hayatı, şan ve şere- fi, mazisi ve istikbali, hasılı bütün varlığı mevzuu bahsolurken İsa- nın yüzde kaç nisbetinde Yahudi olduğunu muhakeme ve münaka- şaya dalıyor! Göte gözlerini ka- parken biraz nur» istiyor. du. Hakkı var, bugünkü Alman- ya, birz nur ve bir çok ta hür hava ister. Akşamci ŞEHİR HABERLERİ Dilenciler Belediyeye göre en müessir mücadele çaresi bunları mahkemeye vermek Son zamanlarda zabıta, dilençi- liği kendisine meslek edinen bir çok) kimseleri yakalıyarak mahkeme- ye tevdi etmektedir. Belediye, lencilikle en mües bunların mahkemeye verilmesi olduğuna kanidir. mücadelenin Hakikaten âciz ve malül olan dilenciler darülâcezeye verildikle- ri için bunların miktarı son za- manlarda azalmıştır. Sokakları doldurup halkı izaç eden dilenci- lerden mühim bir kısmı, dilenci- liği bir kazanç vasıtası kullanan güçlü, kuvvetli insanlar. olarak dır, bunlardan bir kısmının ki sesiz bir takım ki çocukları dilencilik için vasıta olarak kul- landıkları görülüyor. Belediye, s- kı takibat neticesinde bunlar mah- kemeye verilir ve aralarında mev- cut teşkilât dağıtılırsa şehirdeki dilenciliğin mühim bir mikyasta cağı fikrindedir Pusulayı görünce. Iki sarhoş garsonu yaraladı Nuri ve Süleyman isimlerinde iki kişi dün gece Beyoğlunda bir birahaneye giderek geç vakte ka- dar rakı içmişler, epeyce sarhoş olduktan sonra garsonu çağırıp hesap istemişlerdi Garson hesabı verince iki hoş paranın fazla olduğunu iddi: ederek garsonla kavgaya başla mışlardır. Gittikçe hiddetlenen sarhoşlar masanın üzerinde durafi bardak, tabak ve saireyi toplayıp garsonun kafasına fırlatmışlar ve muhtelif yerlerinden yaralamış- lardır. Yaralı garson tedavi altına alınmış, sarhoşlar yakalanıp ad- liyeye verilmişlerdir. üsküdar tramvayı Üsküdar tramvay yolunun Kadi- köy ve Fenerbahçeye doğru uza- tılmasına faaliyetle devam edili- yor. Hattın önümüzdeki Cumhu- riyet bayramında açılması için ça- lışılmaktadır. Şirket, halkın tramvaylardan fazla istifade edebilmesi için bi- let ücretlerini mümki olduğu Kadar ucuzlatmak istiyor, Bu su- retle Kalamış havalisinin, Fener- bahçe havalisinin yaz mevsimi- ne mahsus bir sayfiye değil, ayni zamanda bir çok kimselerin kı da geçirecekleri bir semt olma- Sini temin edeceğini ümit etmek- tedir. ra Terkos Göldeki tazyik tertibatı kuvvet- | lendirilecek Terkos su tesisatına ait büyük boruların değiştirilmesi münase- betile geçen pazar günü şehi zin suyu kesilmişti. Terkos idaresi yirmi dört saat müddet içinde bir çok boruları değiştirmiştir. Şimdi bu borular sayesinde İstanbula da- ha bol miktarda su isale etmek ka- bildir. Fakat yalnız boruların de- giştirilmesi su miktarının artma- sını temine kâfi değildir. . Su mike tarının artması için göldeki taz- yik makinesinin artırılması icap | etmektedir. Tazyikin çoğaltılmasına malı- sus ameliyata da üç dört gün son- Ta başlanacaktır. Su idaresi bu ameliyata başlarken gene bir iki gün şehre akan suyu kesecektir. Mısır fiyatleri fırlıyor Bir kaç gün evvel, mısır fiat- lerinin yükselişinden bahsetmiş- tik. Fiatlerdeki yükseliş henüz durmamıştır. Borsada sari mısırın, kilosu 3 kuruş 24 paradan 3 ku- ruş 38 paraya kadar fırlamıştır. Piyasada bir kaç tacir, mısır stok- Jarma hâkim olduğu fırlamaktadır. Alacak meselesi Borçlu, Tokanta çırağına tabanca çekmiş Balata İsa isminde birisi o ci- varda bir lokantadan veresiyç ye- mek yemiş ve bir hayli borçlan- Baıştır. Lonkanta sahibi bir kaç de- fa parasını istemişse de İsa kendi- sini kovmuştur. Dün akşam üzeri İsa genele- kantanın önünden geçerken lo- .kanlacının çirağı Mehmet önüne çıkıp parayı istemiş ve İsa bunu 'da kovunca aralarında kavga baş- lamıştır. Kavgada medi detini yenememiş ve cebinden bir de tabanca çıkarıp Mehmedin üze- rine atılmıştır. Mehmet tabancayı görünce kaçmaya başlamıştır. İsa. tabancasile bir kaç defa ateş et miştir. Yetişen polis İsayı tabanca ile yakalamışlardır. İsa adliyeye teslim edilmiştir. Liman şirketi Istanbul Liman şirketi imtiyazı- ın hükümete geçtiğinden bahset- işti. Bu husustaki kanun henüz alâkadarlara tebliğ edilmemiştir. Aldığımız malümata göre Liman. Şirketi tasfiye muamelesi için ha- zırlılılara başlamıştır. Birkaç güne kadar maliye & mülettişlerinden mürekkep bir grup Liman şirl #ine gelerek devir muamelesinde devriyeleri Yeni iskarpinler ve Yahya Kemal nefret ederlerdi. meşhur şiirlerde «ayak» kelime- sine pek az rasgelini Meselâ üslat şair Yahya Ke malin ayak düşmanlığı pek meş- hurdur. Kendisine fena bir şiir, kötü bir yazı okudular mı hemen: — Ayak gibi... der. «Ayak gibi» şair için en bi küfürdür. Hakikaten ayak ta âde- ta pis pis kokan bir kelimedir. Hem de dayak kafiyesinde... Ne- me lâzım... Sonra Ahmet Haşim de ayak imanı idi. Hattâ Yahya Kemal beyle - zannederim - biricik an- laştıkları taraf ta bul Falih Rıfkı bey yeni bir çoğunu beğenmez ve bunları batırmak için? — Bunlar parmak hesabile ya- zılıyor. Fakat el parmağile de- gil, ayak parmağile der Şairler, sanatkârlar arasinda ayak bu derece menfur bir. şey iken bu seneki kadın iskarpin mo- dasına bir kere bakınız. Yeni moda bütün kadin ayak- larını, bi üçüklü, taraklı, taraksız, salapuryaya benziyen- leri, mavnayı andıranları hepsi- ni hepsini meydana çıkardı. Bir kösele altta, üstünde de iki erit, işte size yeni kadın iskar- pinleri, Bunların içinde öyle kocaman- ları, öyle göze çivi gibi batanlari var ki insan karşılaşınca: — Neredesin Yahya Kemal bey! demekten kendisini alamı- yor. Hele bazılarının çoraplarının üse tüne kadar çıkan ve yaşlığı ta uzaktan belli olan teri sizi çileden çıkarmağa kâfidir. Fakat bunların içinde öyle ne- isleri de var ki «ayak gibi» ta olanları Lâkin - ne olursa olsun - mu- hakkak olan bi oda erkeklerin, bilhassa şairlerin ço- ğunun ayak hoşuna gitmiyor. Ka dınlar bunu yle bilsinler ve ayaklarını ona göre denk alsın Hikmet Feridun “AFYONKARAHİSAR MADENSUYU En sıhbi sofra suyudur. bulunacaklardır. PARKE mem | Kuru, fırınlanmış, elverişli fiyat, Posta kulunu 596 Telefon: 24439 Amca heye görel.. — İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — e m li Mi ve Dün de Besiktaş klübü gezmede idiler, Görülüyor ki halk toplu eğlen. tiye rağbet ediyorl, TAB. — Elbenel. Dünyanın her tarafında kollektif modası vari